Lise Türkçe Soruları

98 prio in primelpap 14. Turfan kazılarında ele geçirilen metinlere göre aşağıda kilerden hangisi ilk Türk şairlerinden biri değildir? A) Çuçu C) Odgurmuş B) Kalım Keyşi D) Çisuya Tutung E) Aprin Çor Tegin

12. 24 Şubat 2020 tarihinde Hayat Çocuk Dergisi de aynı yerde mi ödül töreni düzenleyecek? Bu cümlede aşağıdakilerin hangisiyle ilgili yazım yanlışı var- dir? A) Büyük harflerin yazımı B) Ay ve günlerin yazımı C) De'nin yazımı D) Mi'nin yazımı E) Sayıların yazımı

im (İmla) Kuralları iklerin 10. 1. Birinin manzara resmi hoşuna gidebilir çünki bu resim ona evini anımsatabilir; bir başkası portreyi sevebilir çünki bu portre ona bir dostunu anımsatabilir. Test 02 II. Bir tablo gördüğümüzde tepkilerimizi etkiliyebilecek yüz- lerce şey gelir hepimizin aklına. III. Birçokları, gerçek hayatta görmekten hoşlandıkları şeyle- ri tablolarda da görmekden hoşlanırlar. IV. Rembrandt'ın yaptığı bir fil çiziminin daha az ayırıntıyı gösteriyor diye daha az iyi olması gerektiğini kim ileri sü- rebilir? V. Doğadaki güzelliği hepimiz severiz ve bunu yapıtlarında koruyan sanatçılardan daha çok hoşlanırız. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? A) V B) IV C) III D) II E) I

A 22. Hepimiz, bazılarımızınki belki daha gelişkin veya sonradan gelişen müzik algısıyla, ritim duygusu ve müzik kulağıyla doğarız. Gerçi "hepimiz" demek, doğru değil belki, Nörolog Oliver Sacks, müzikle beynin ilişkisini ilginç vaka sunumlarıyla anlattığı kitabı Müzikofili'de Nabokov'un, müziği "Sinir bozucu seslerin gelişigüzel sıralanışı." diye tarif ettiğini aktarıyor. Konser piyanosu ve bütün üflemeli müzik aletleri, kısa süre dinleyince sıkıcı, uzun süre dinlemek zorunda kalınca işkence gibi geliyormuş Nabokov'a. Oğlu Dimitri de babasının hiçbir müzik parçasını tanıyamadığını söylüyor. Nabokov'un müzikten keyif almasını hatta müziği algılamasını engelleyen amüzi rahatsızlığından mustarip olduğu anlaşılıyor fakat benzer nörolojik sorunları olmayan herkes beyninde müziği anlayıp ondan keyif almasını sağlayan doğal bir yatkınlıkla doğuyor. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Izlenimsel anlatıma başvurulmuştur. B) Birden çok karşılaştırma yapılmıştır. C) Başkalarının sözlerine yer verilmiştir. D) Açıklayıcı anlatıma başvurulmuştur. E) Dolaylı anlatımdan yararlanılmıştır. 23. Sahip olmak ve sahiplenmek... Birbirine benzeyen ama farklı şeyler. Mülkiyetinde olmak, elinde bulundurmak anlamına gelen "cabin 24 (1) gu ye ür çı ke ge ol bi ça di 25. SS g A

11. Aşağıdakilerin hangisinde ikileme farklı bir türde kullanılmıştır? A) Dalga dalga hücum edip pişmanlıklar Unutuşun o tunç kapısını zorlar B) Güneşi yudum yudum içtiğim şu lahzada Ruhumuz yıkanıyor yanan sonsuz semada C) Bingöl dağı çiğdem çiğdem yeşerir Belki olur âb-ı hayat içtiği D) Gönül, deli deli kıpırdar Çivi geçer, orak geçer akıldan E) Pembe pembe güldür yanakların Açılmamış goncadır dudakların

Karma larından çok, Milo Venüs'ünü mun adını çok laki en önemli Dönemi'ndeki eğil mi? Ama Dilecek birçok ğıdakilerden vardır. sevmezler. anat değer- fikri vardır. a yaşamak Bir sanat eseri için açıklık, kapalılık; zorluk, kolaylık gibi kay- moramları tehlikeli görüyorum. Söz gelimi, insanlar Don Kişot'u The anlıyorlar mı? Ben bu konuda fazla iyimser değilim. Don Kişot'un en azından yirmi değişik yorumu var. Anlamak göreceli bir kavramdır. Bu konu için, Melih Cevdet Anday'ın şu sözünü söyleyebilirim: "Okuyoruz, bundan zevk alıyoruz ve serüven bitiyor." Böylece yapıttan pek çok şey öğreniyoruz. 9. Bu parçada asıl vurgulanmak istenen düşünce aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Anlamak kişiden kişiye değişen bir kavramdır. B) Don Kişot'u herkes kendine gore, değişik yorumlayabilir. C) Kitaplar için kapalı, açık; zor, kolay gibi kavramlar kullanmamalıyız. Zevk alarak okuduğumuz yapıtlardan, farkına varmasak da çok şey öğreniyoruz. E) Kitapları anlamaya çalışmak oldukça zor bir iştir.

TYT/Türkçe FT3. 13. 2003'te Peter Agre hücre zarlarındaki kanallarla ilgili keşifleriyle Roderick MacKinnon ile Nobel Kimya Ödülü'nü paylaştı. Agre'nin akuaporinleri keşfetmesi biyokimya ve biyoloji alanında tamamen yeni araştırma alanları açan bir başarı oldu. Bu parçadaki kimi sözcüklerin yapısıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) "zarlarındaki" sözcüğü yapıca türemiştir. ? B) "kanallarla" sözcüğü vasıta eki almıştır. "araştırma" sözcüğü birden fazla yapım eki almıştır. D) "paylaştı" sözcüğünde hem yapım hem çekim eki vardır. E) "başarı" sözcüğü kökü yönüyle fiil soyludur. 15. L

28. ---- Gençliğin bütün dönemlerin kaldıracı olarak oynadığı rol, yaşadığımız hayatı, yaşanan tarihi bir yerden alıp başka bir yere taşıyacak derecede önemli iken romanların konusu olamamışsa bunun çok yalın bir nedeni var: Düne kadar her yıl yazılan roman sayısının çok az oluşu. Bir yıl boyunca yazılan yirmi, otuz romanın taşıdığı bireysel ya da toplumsal kaygılar arasında gençlerin nasıl yaşayıp düşündüğüyle ilgili konular silinip gitti. Her yıl yayımlanan roman sayısının birkaç yüzü aşmaya başladığı son yıllardaysa gençlik romanı denecek türde daha çok sayıda roman yazılmaya başlandı. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? Kimi yazarların, gençliği olumsuz yönleriyle öne çıkardığı görülür. B) Genç romancıların yapıtlarına bu denli ilgisiz kalınmasını anlayamam. C) Bizim edebiyatımızda gençlik romanlarının çok az oluşu şaşırtıcıdır. D Yazarlarımızın gençliğe bakış açısının değişmesi gereki- yor. E) Genç yazarların, gençlikle ilgili romanlar yazmaması ilginç bir durum.

3. 4. 5. 6. 7. Gereksi? Sözçük kullanım! Her şeyin akıllandığı bir dünyada kullandığımız birçok ürünler yazılım içeriyor. Günümüzde üretilen mikroçipler, işlem kapsamı açısından yirmi yıl önceki bilgisayarlardan daha güçlüdür. Sosyal, siyasi, kültür, felsefi, dinî vb. konularında makale yazılabilir. Sorumluluklarını hakkıyla yapan biri, hiçbir zaman vicdan azabı yaşamayacaktır. Kızdırılan demiri Göktürk Hakanı önce kıskaçla tutup örse koyuyor, çekiçle dövüyordu.

....... 7. Antika eşyalar ve eski kitapların satıldığı dükkânı buldum, buraya yine geleceğimden eminim. Aşağıdakilerden hangisi yapıca bu cümleyle öz- deştir? A) Kahvaltının faydalarını yazdığım bu makaleyi okumanızı isterim çünkü içinde faydalı bilgiler bulacaksınız. B) Depolardaki suyun bize ne kadar yeteceğini bile- mediğimizden sizlere su tasarrufunu öneriyoruz. C) Getirisinden kısa sürede faydalanamasak da ta- rim, uzun vadede ülke açısından önemli bir kay- nak olacaktır. to Tam yedi yılda yetişen bağlardan aldığımız üzü- mü tadın, çabalarımız konusunda bize hak vere- ceksiniz. E) Çocukların, yetişkinlerin, özellikle ebeveynlerin okuması gereken bu hikâyelerde tipler özenle seçildi.

DIT ve e- e e 130 Insam Tapi. 7. Varlık tanımlanırken zihnin bütün landırıcı ve sistematik özelliklerinden yararlanılır. Konuşan ve düşünen bir varlık olma özelliği olan insan varlıktan aldığı verileri imgeler hâline dönüştürür ve dil yardımıyla bu imgeleri sınıflandırır. Zihinsel bir etkinliğin ürünü olan ve varlığın ardında yatan derinliği ve değişkenliği sınıflan- dıran dil, imgelerin nesnelleşmesini sağlar. Bu şekilde al- gılanan bir varlık, imge hâline dönüştürüldükten sonra dil sayesinde başka bir zihne aktarılabilir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Dilin bireylerin iletişimine kazandırdığı kolaylıkların önemi B) Dilin tarihsel gelişim evrelerindeki değişkenler C) Dilin yapısal bütünlüğünü tamamlayan faktörler D) Dilin hangi temel arketipler etrafında kazanım sağladı- ğı E) Dilin doğal sebeplerden yaşadığı farklılaşmalar VOF şiir ber de rü go B

ece- ikliği, bla- D mini a- en in K- ki 3 kirk ve yağlı şeyleri temizlemek amacıyla kullandığımız sabun; yağ asitlenmin sod- yum, potasyum ve amonyumla meydana getirdiği tuzlardan oluşur. Bu cümlenin öznesinde aşağıdakilerden han- gisi yoktur? A) İsim-fiil B) Sifat-fill D) Bağlaç C) Edat E) Zarf-fiil 11. Bazı bitkiler bitkisel iyileştirme denilen işlemi ger- çekleştirerek toprak ve sudaki ağır metal, pestisit, çözücü ve patlayıcı gibi kimyasal maddelerden kaynaklanan bulaşıklığı temizliyor Bu cümledeki ögelerin doğru sıralanışı, aşağı- dakilerin hangisinde verilmiştir? Özne - zarf tümleci - belirtili nesne - yüklem B) Belirtisiz nesne-zarf tümleci-özne-yüklem Özne - yer tamlayıcısı (dolaylı tümleç) - belirtili nesne - yüklem D) Özne-yer tamlayıcısı (dolaylı tümleç) - belirti- siz nesne - yüklem E) Özne - zarf tümleci - belirtisiz nesne- yüklem Diğer sayfaya geçiniz.

vitamini Oneşten kadar slendi- 11. oğru rden sa- ita- ine i- 17- 9. İnsanoğlu kendini özgürleştirip rahatlatabilmek için sözcükleri yarattı. Başkalarıyla iletişim kurmak || A Türkçe Testi ve onların da aynı şeyi yapmasını sağlamak için ||| de dili oluşturdu. Sonuçta şözcüklerin, geçmişin IV V bilgeliklerini ve geleceğin düşlerini örgütlemesi ve kaydetmesini sağladı. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden han- gisi diğerlerinden farklı türde bir çekim eki al- mıştır? A) BII C) IN D) IV EV 10. Günlük hayatta kirli ve yağlı şeyleri temizlemek amacıyla kullandığımız sabun; yağ asitlerinin sod- yum, potasyum ve amonyumla meydana getirdiği tuzlardan oluşur.

a 15. Aşağıdaki cümlelerde yer alan birleşik fiiller- den hangisinin yazımı yanlıştır? A) Yüksek lisansını tamamladıktan sonra doktora yapmak için Bilkent Üniversitesine başvurdu. B Dilekler için ağaca bez bağlama, çok eski çağ- lardan beri süre geliyor. C) Konferansa saatler kala konuşma metnini bir kez daha gözden geçirdi. D) Uzun yıllar birlikte çalıştığı arkadaşlarına göz- yaşları içinde veda etti. E Otobüse binip metroya gelene kadar telefonunu yanına almadığını fark etmedi. 16. Kabadüz ilçesinde () Ordu (¹) nun turizm ala- nındaki en önemli organizasyonlarından biri olan

Aşağıdakilerin hangisinde satır sonuna gelen sözcüklerin yazımında yanlışlık yapılmıştır? A) B) dan mir'e C) -- VE) meli - D) -- Lilik oğlan Yazım (imla) Kuralları Ankara' İz- hanı- akıl- -- Kel- 10. 1. Birini ona bu

32. Bir ilkbahar sabahı, Yesemek köyünde caminin kub- besine yuva yapan leyleği seyrediyorum (1) kımılda- maksızın sabırla yumurtasının üzerinde oturuyor. İle- ri bakınca şu eşsiz görüntü göz bebeğime düşüyor (1) Yakın Doğu'nun geçmişteki en büyük heykel atöl- yesi (III) Tarihin suskun tanıkları (V) yarım bırakılmış hâlde, kimi ayakta, kimi yan yatmış, bana bakıyor. 1890'da buranın kâşifi sayılan Felix von Luschan'a da böyle mi baktılar acaba (V) Peki (VI) onları orada bi- rakıp sırra kadem basan ve gizleri hâlâ çözülemeyen Hitit taş ustaları (VII) ayrılırken yarım kalmış aslanla- ra son kez hangi duygularla baktılar? Yukarıda numaralanmış yerlerin hangilerine aynı noktalama işareti getirilmelidir? A) I. ve II. B) II. ve III. D) IV. ve V. C) III. ve IV. E) VI. ve VII.