Lise Türkçe Soruları

7. (1) Sap çekimini, döven sürmeyi, tinaz savurmayı, sa- man çekmeyi; bunlardan başka, pancar sulamayı, pancar sökümünü, pancar taşımayı tüm ayrıntılarıyla görüyoruz. (II) Sabırla toplanmış bilgiler, gözlemler bir- birini kovalıyor. (III) Apaydın, ilkel üretimin köylüyü na- sıl yıprattığını, nasıl kahrettiğini belirtmek için anlatıyor bunları. (IV) Sarı Traktör'ü okuyunca anlıyorsunuz ki Talip Apaydın köye traktör girmesini istiyor; traktörün faydasına, gücüne inanmış. (V) Bunun için köydeki ilkel üretim biçimini bütün ayrıntılarıyla anlatıyor. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) IIL |v-1-1-111 D) IV E) V

enç- ara in pomodoro almıştır. 15. (1) Ekonomik olarak uygarlıklar, daha az organize olmuş toplumlara göre karmaşık aidiyet ve takas şekillerine sahip- tir. (II) Belli bir yerde yaşamak, göçebe halklara göre daha fazla maddi birikim yapmalarını sağlar. (III) Bazı insanlar ayrıca üzerindeki yapı ile toprak mülkiyetini veya arazinin mülkiyetini edinir. (IV) Uygarlıklarda nüfusun bir kısmı kendi yiyeceğini yetiştirmediği için ürün veya hizmetlerini piyasa- daki yiyecek ile takas eder. (V) Uygar sözcüğü, dilimizde Uygur sözcüğünden kaynaklanmıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşünce- nin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V

9. Bana göre şairin kafasının içinde ne olduğu, dilerseniz siz buna kalbinin içinde deyin, neyi biriktirip kurduğu aslında önemli de- ğildir. Bu cümlede geçen aşağıdaki sözlerden hangisi cümlenin herhangi bir ögesi değildir? A) Bana göre B) kafasının içinde ne olduğu, neyi biriktirip kurduğu C)) Dilerseniz siz buna kalbinin içinde deyin D) aslında E) önemli değildir uz: ueaim. (IV) Sami-

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuklu ğu vardır? A) A. Şinasi Hisar, olayı uzun uzun anlatmayı, roma- nın en değersiz yanı sayar. namginab ubo B) Bir okur, romanın hayal dünyasına kapılıp gerçek- lerden uzaklaşmamalıdır. mibs heg aans UC) Yazmayı, yemek içmek gibi doğal bir ihtiyaç olarak D görüyorum. pirina garbni girere nunc D) O, romanlarında konuya ağırlık vermek yerine ger- çek yaşamdaki kişileri türlü özellikleriyle canlandı- sblutunol (3 E) Söyleyiş biçiminde bir iki küçük değişiklik de olsa bile, eserler hep aynı şeyi anlatır. DIV rir. -tung / AC

11. Sepsis hastalığı, vücudun enfeksiyon nedeniyle kendi dokularına zarar vermesi olarak tanımlanıyor. Erken A teşhis edilmediğinde çoklu organ yetmezliğine ve ölüme neden oluyor. Dünyada enfeksiyona bağlı ölümlerin en büyük sorumlusu olan bu hastalık, kalp krizi, kanser ve AIDS'ten daha fazla görülüyor. Ancak etkileri ve boyutları kanser kadar konuşulmuyor Her yıl 6 milyondan fazla yeni doğan ve çocuğun ölümüne yol açan sepsis yüzünden her bir saatte yaklaşık 700 kişinin hayatını kaybettiği bildiriliyor. Bilinçsiz antibiyotik kullanımının, hastalığın ilerlemesinde etkili olduğunu dile getiren uzmanlar, sepsisin teşhisi zor bir sağlık sorunu olduğunu ve tanının çok geç konulduğunu belirtiyor. Genel hijyene dikkat etmek ve doğal gıdalar tüketmek, sepsisin önlenmesinde etkili. Bu parçadan "sepsis hastalığı"yla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? Bağışıklık sistemleri henüz gelişmeyen çocukları yetişkinlerden daha çok etkilemektedir. B) Yaygın olmasına karşın bazı hastalıklar kadar gündemde yer almamaktadır. C) Geç fark edilmesi, tedavisini zorlaştırmaktadır. D) Temizlik ve doğru beslenme, hastalığa karşı vücudu korumaktadır. E) Ölüm oranı yüksek olan hastalığın etkilerinin ağırlaşmasında, bilinçsiz ilaç kullanımının rolü vardır.

ed musine ebriejoncil nhofblatant 8. Bugün ondan başka, Türkiye'deki hangi yazarın kitap- ları birçok dillere çevrilmiştir. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Bir sözcüğün yanlış yerde kullanılmasından B) Özne-yüklem uyumsuzluğundan C) Yanlış sözcük kullanılmasından OSDY (O D) Tamlama yanlışlığından E) Nesne eksikliğinden lud NA (0

7. Algınız açık değilse yazamazsınız; onun için bir yazara felsefe gerek, bilim gerek, sinema, müzik, resim ve tiyatro gerek. Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Sanatsal açıdan algıları açık insan felsefe, sinema, re- sim gibi dallarda başarılı olur. B) Yazma yoluna giren bireylerin eğitim seviyesi, kalemi- nin gücünün belirleyicisidir. C) Düşüncenin tarihi ve evrimi bilinmeksizin kalıcı yazılar yazmayı başarabilen yoktur. D) Bir insan, yazar olabilmek için düşünce ve sanat dalla- rıyla algılarını geliştirmelidir. E) Sanat dalları arasındaki benzerlikleri ve farkları algıla- mak, usta yazarın işidir. pomodoro Eğitim Yayınları 3 10.

5. Turan'ın bir ili var Ve yalnız bir dili var Başka dil var diyenin Başka bir emeli var Bu dizeler yapı, tema, dil ve söyleyiş ba- kımından, aşağıdaki şairlerden hangisi- ne ait olabilir? A) Mehmet Akif Ersoy B) Ziya Gökalp C) Yahya Kemal Beyatlı D) Ahmet Haşim E) Tahsin Nahit

Balat, Haliç kıyısında Ayvansaray ile Fener arasında bir semt. Ismini saray anlamına gelen "palation" kelimesinden almakta. Hacıosman-Yenikapı metro hattından Haliç dura- ğında inip 10 dakika yürüyerek bu bölgeye ulaşabilirsiniz. Rengârenk evleri, dar sokakları, konsept kafeleri ile Balat'ı hep sevdim. Sevdiğim insanla burada karşılaşmış ve ta- nışmıştım. Gezime tarihî Küçük Mustafa Paşa Hamamı ile başladım. Yolda gördüğüm kedileri sevip renkli kapıları ve binaları gezmeye devam ediyorum. İstanbul'u seven ergu- van ağaçlarının manzarasını da hayranlıkla izliyorum. Bu parçada "sevmek" sözcüğü aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelecek şekilde kullanılmamıştır? 3. Ag C) okşamak gönlünü kaptırmak B çok hoşlanmak for başarılı bulmak E) toprağına uyum sağlamak pomodoro Eğitim Yayınları 2

20. Bir örümceğin kulakları yoktur ancak çevrelerindeki titreşimleri bacaklarında bulunan kıllar ve duyu organlarıyla algılayabilir. Yeni yapılan bir araştırmayla örümceklerin ses titreşimlerini algılamasına yardımcı olan bir yapı daha keşfedildi. Bu araştırmada örümceklerin yiyeceklerini yakalamak için kullandığı ağların aynı zamanda dev bir işitme cihazı gibi işlev gördüğü ortaya çıktı. Araştırmacılar çalışmada inceledikleri örümceklerin ağlarına farklı frekanslarda ve farklı yönlerden ses dalgaları gönderdi. Ağlar, sesleri hassasça algılayan antenler gibi davranarak titreşimlerin havada oluşturduğu dalgalanmalarla uyum içinde hareket etti. Daha sonra örümceklerin bu duruma verdiği tepkiler ölçüldü. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin birden fazla örneği vardır? A) Karşılaştırma B) Tanımlama C) Örnekleme D) Benzetme E) Kişileştirme 22. E F V E a BU u LA B)

TYT/ Türkçe 17. Bugün bir gazeteyi açtığınızda haberlerin ekonomi, kültür ve magazin gibi kendi aralarında kategorize edildiğini görürsünüz. Kamusal bilgiyi bu tür parçalara Dayırarak yapılan haber sunumları, olgulara ilişkin bütünlüklü bakışı zorlaştırmaktadır. Ekonomi sayfasında yer alan bir haberin aslında politik boyutları vardır. Ancak gazetelerin bu yaklaşımı, ekonomi haberinin politik yanını görmemizi zorlaştırır. Bu durum, okurun sorunlara dair kapsamlı düşünmesini ve farklı alternatifler geliştirmesini engellemektedir. 1. Artan bilgi çeşitliliğinin, haberlerin kategorilere irilerini ayrılarak sunulması sonucunu doğurmasına II. Haber izleyicisinin ya da okurun, farklı kategorilerdeki bilgileri bağdaştıracak birikimden yoksun oluşuna III. Habercilerin, bilgiyi okurun zihninde somut olarak canlanmasını sağlayacak şekilde sunmamasına IV. Haberi oluşturan bilginin keskin şekilde kategorilere ayrılmasına Bu parçada altı çizili sözle, yukarıda verilenlerden hangilerine göndermede bulunulmuştur? A) I ve Il B) II ve III Yalnız IV E) III ve IV CI ve IV

21. Parmak alfabesinde harfleri simgeleyen belirli parmak hare- ketleri vardır. Bu hareketler arka arkaya yapılarak sözcükler oluşturulur. Ancak her sözcük harf harf ifade edilmez. Bunun yerine sözcükler el, kol, vücut hareketleriyle ifade edilir. Ayrı- ca işaret dilinde yüz ifadeleri de önemlidir. İşaretler yapılırken anlatılmak istenen duruma uygun yüz ifadeleri kullanılır. Söz gelimi soru sorulurken kaşlar kaldırılır ya da mutlu bir haber verilirken gülümsenir. Bunun yanı sıra işaretlerle anlatılmak istenen sözcükler söyleniyormuşçasına-bir cımbız ağzı gibi- dudaklar hareket ettirilir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Byg A Tanık göstermeden faydalanılmıştır. 3 B) Yinelemelere yer verilmiştir. e C) Benzetmeye başvurulmuştur. D) Açıklamaya yer verilmiştir. E) Nitelendirmeden yararlanılmıştır.

1. Uzun yılları geride bırakmış olanların gezi I 11 konusunda bir arayışa düştükleri görülür. Yıllık kazançları ne olursa olsun yeni yerler görmek isterler. Geniş alanları, mavi denizleri, yeşil bir IV doğayı arar dururlar. 18 Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisi bir isim tamlamasının ögelerinden biridir? A) I B) ll C) III D) IV E) V

27. Aysel: Neden eski mahalleye taşınmayı tercih et- tiniz? Resim Öğretmeni: Şartlar diyelim. Sonra da sev- dim, daha özlü bir şeyler var burada. Aysel: Doğru, insanları hastır. Resim Öğretmeni: Yeniliğe açılamıyoruz bir türlü. Aysel: Eskiyi toptan inkâr ettiğimizden herhâlde yeniyi de sindiremiyoruz. Hayat elbette değişecek ama böyle değil. Yeni evler, apartmanlar yapılıyor; büyük fabrikalar kuruluyor. Yine de her şey eğlen- ceden ibaret. Düşünce bir türlü serpilmiyor. Hayat sadece her gün tekrar ediliyor, korkunç değil mi? Resim Öğretmeni: Benzer bir hayattan geliyo- rum. Başka bir yarın için çalıştığımızı sanıyordum. Oysa aynı şeyler tekrarlanıyor, kısır çekişmeler... Aynı hatalara düşmemek için gerçekleri daha iyi değerlendirmek gerekiyor galiba. Bir sinema filminden alınan bu diyalogdaki kahramanların düşünce dünyalarıyla ilgili aşa- ğıdakilerin hangisi söylenemez? A) Resim öğretmeni gördükleri karşısında hayal kırıklığına uğradığını ifade etmiştir. Aysel, biraz çaba ile bazı aksaklıkların kolaylık- la düzeleceğini zannetmektedir. Aysel, şahit olduğu yaşamın tekdüze olduğunu düşünmektedir. D) Aysel, toplumsal hayatta gerçekleşen bazı de- ğişikliklerden yakınmaktadır. E Resim öğretmeni hayatında yeni bir şeyler de- neme kararı almış ve bunu uygulamaya geçir- miştir.

92 6. (1) Yazara insan sevgisidir o hepimizi derinden derine etkiliyen, sarsan kitapları yazdıran. (II) Sürekli okuması, araştırması, bunlarla beslenerek zenginleşmiş düşünceleriyle duygularının kaynaşmasıdır. (III) Ta ötelerden, uzak yüz yıllardan gelen sa- natın kalıtı, aynı zamanda büyüsüdür bu. (IV) Adeta süzüle- rek gelir, bulur çarpar bizi. (V) Her hangi bir olay, izlenim, anı, düşünce, duygu, sayısız biçimde yazılabilecekken, bizleri kıs kıvrak yakalayıp kendine çekerek, bağlayarak bize, "Bu, ancak böyle yazılır!" dedirtir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde bir- den fazla yazım yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V

EST 2 Cümlenin Ögeleri 10. Aşağıdakilerin hangisinde zarf tümleci edat grubundan oluşmuştur? A) Seni ilk gördüğümde kalp atışım hızlanmıştı. B) Ömrüm boyunca senin yaptıklarını unutmam. C) Ana gibi yâr, hiçbir yerde bulunmazdı. D) Akşama kadar bahçeyi kazan babam, bayıldı. E) Çocuk sabahın köründe aslanlar gibi çalıştı.