Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

8. Bacon'ın yetenekleri, ilgilerindeki evrensellik, düşünce- vesindeki esneklik, araştırıcılık çağının pek az kişisinde var- dır. Geçmiş gelenekleri, yöntemleri tanır, çoğunu benim- ser ama bununla kalmaz, o geleneklerle yöntemlerin hep- sini, umulmadık yeni gözlemlerle, kökten değişikliklerle aş- masını da bilir. Duyguda düşüncede, yöntemde, böylesine bir esneklikle kıvraklık, barok bir yaratıcı kafanın özelliği- dir. Belli birtakım yüksek ülküleri vardır ama ülkülerin soyut düzeyinde kalmaz. İşe nesnel deneylerden, uygulamadan başlanacağını bilir. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Bacon'ın bir özelliği değildir? A) Gerçekçi Gözlemci E) Yaratıcı B) Uyumlu D) Yenilikçi

6 (1) İstanbul kozmopolit bir şehir. (II) Her türlü çeşitliliği ve farklılığı içinde barındırıyor. (III) Zaten tüm acımasızlığı ve güzelliği buradan geliyor. (IV) Kendi ayakları üzerinde dur- maya çalışan her birey için olduğu gibi benim için de zalimdi. (V) Ama babasızlık bir çocuğu güçsüz kılar diye düşünülebi- lir ancak bu sınavla erken yüzleşmek ve bunun üstesinden gelmek beni hayattaki her zorluğa karşı dayanıklı kıldı. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi ikisi aynı düşünceyi aktarmaktadır? A) I ve II B) I ve III D) III ve IV C) II ve III E) IV ve V

B diyor ve ekliyor. Montaigne "Bazı yenilgiler kazanmaktan ----” ---- bir hayal gücüyle geliyoruz dünyaya. Kâğıtlardan yaptığı- mız uçaklarla bir gün gerçekten uçabileceğimize, ters çevir- diğimiz yoğurt kaplarından çıkardığımız sesin bizi dünyaca ünlü bir baterist yapacağına, annemize güzel bahçeli bir ev alabileceğimize ve hep birlikte sonsuza kadar mutlu yaşaya- bileceğimize inanıyoruz. Yukarıdaki paragrafta boş bırakılan yerlere anlama uygun olarak hangi sözcükler gelmelidir? A) üstündür - Sonsuz C) uzaktır - Çocukken B) eksiltiyor - Yenilmiş D) gelir Olmayan E) değildir - Zorlu

9. Aşağıdakilerin hangisinde altı çizili söz parantez içindeki anlamıyla kullanılmamıştır? A) Kardeşimle birlikte yokuşun başına kadar koştuk. (Mecaz anlam) B) Eleştiride ölçüyü aşmamaya daima özen gösterirdi. (Mecaz anlam) Hava çok soğuk olduğu için sıkıca giyinip çıktı. (Gerçek anlam) D) Türkiye'nin en kuzeyindeki nokta olarak Sinop'taki burun kabul edilir. E) Gülün tomurcukları birden patlamış. (Terim anlam) (Yan anlam) 13. E E S E

10. Ebabil kuşu, diğer kuşlardan çok farklı ve ilginç özellikleri olan bir kuştur. (II) Ebabilleri görmek çok zor olduğu için onla- rin seslerini de duymak neredeyse imkânsız. (III) Çoğunlukla gece geç saatlerde yuvalarına iner. (IV) Ömürlerinin neredeyse tamamını gökyüzünde geçirir. (V) Üremek dışında uyumak için bile yere inmez. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? em A) 1.de karşılaştırma yapılmıştır. B) H.de neden-sonuç anlamı vardır. C) de genelleme söz konusudur. D) V.de aşamalı bir durumdan söz edilmiştir. E) de kesin olan bir durum vurgulanmıştır.

7. 1. Çamur atma; hedefini şaşırır, HKötülük kazanabilir ama --- Biri sana kötülük ederse unut ama sen birine kötülük edersen IV. Başkasına ettiğimiz kötülüklerle, başkalarının bize ettiği Kötülük 1111 ‒‒‒‒ Aşağıdakilerden hangisi numaralanmış cümlelerde boş bırakılan yerlerden birine getirilemez? A) üstün gelemez. B hiç unutma. C) kirli ellerinle kalıverirsin. Daynı terazide tartılmaz. hep mi iyiler kazanır? otin losep)

S 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem nitel hem nicel anlamlı sözcük kullanılmıştır? A) Konu tekrarının yapılması özellikle son sınıf öğrencileri- nin işini kolaylaştırdı. B) Başarılı gençlerle aynı havayı solumak, bizim için çok büyük bir şanstı. C) İşçilerin iki gün süren grevi sonunda taraflar anlaşmaya varmıştı. D) Farklı dünya görüşüne sahip insanlarla anlaşmakta zor- lanıyordu. E) Kısa film yarışmasında dereceye giren yönetmenler ödüllendirildi. F 1 1

7. Metni meydana getiren birimler arasındaki ilişki ağının en kısa ve kesin ifadesi okuyucuyu tema ile karşı karşıya getirir. Yani birimler, tema etrafında birbirlerini tamamlayarak birle- şirler; böylece de gerçek dünya ve insana özgü gerçekliklerle ayrılmaz bir bütüne vücut verirler. Her eserin bir teması vardır. Bu tema, az önce sözü edilen birimlerdeki yan temalarla beslenir. Tema, eser dışında soyut bir kavramdır. Bu parçada yer alan boşluk aşağıdaki ifadelerden hangi- siyle doldurulabilir? A) organik D) yapısal B) kültürel C) konusal E) duygusal aib piir UĞUR

Tasavvufi bir eserdir. Şair, masal ögelerinden ve ha- yal gücünden yararlanarak meydana getirdiği eserin- de alegorik bir anlatıma başvurmuştur. Mesnevi nazım biçiminin kullanıldığı eserde ilahi aşka ulaşma süreci anlatılmıştır. Bu parçada sözü edilen eser ve yazarı aşağıdakile- rin hangisinde doğru verilmiştir? A) Hayrabad - Nabî B) Harnâme - Şeyhi C) Kutadgu Bilig - Yusuf Has Hacib D) Hüsnü Aşk - Şeyh Galip E) Hüsrev ü Şirin - Şeyhi

22231201 2. Klasik Batı müziği, 19. yüzyıldan itibaren (bu yana) I Osmanlı İmparatorluğu'nun kültür ve sanat hayatına nüfuz (baskı) eder. Sultan II. Mahmut'la birlikte Osmanlı || padişahları Batı müziği eğitimi almaya başlar; bu türde eser veren sanatçıları himayeleri (gözetim) altına alır; ||| konser, opera ve tiyatro gibi performans sanatlarının gelişimini özendirir teşvik etmek); yabancı müzisyenleri N ağırlar hatta kendileri bile Batı tarzında beste yapar. Sarayda başlayan Batı müziği eğitimi, daha sonra devlet düzeyine (seviye) yayılır. V Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisinin. anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadır? A) I C) III D) IV B) II E) V

1-5. sorularda cümledeki veya parçadaki boşluğu anlam bakımından en uygun biçimde tamamlayan seçeneği bulunuz. 1. Sosyolojik edebiyat eleştirisi büyük ölçüde betimleyicidir. eser hakkında herhangi bir etmekle yetinir. Daha çok eserin içermez, durumu tespit sosyal ve siyasal yapının niteliğini, temel dinamiklerini ve bunların yazar üzerindeki etkilerini belirlemekle ilgilenir. A) kuramsal bilgi - ortaya çıktığı B) değer yargısı - içine doğduğu C) alternatif yorum - özgünlük kazandığı ) objektif lavir - kendini bulduğu E) sabit fikir - varlığını koruduğu wwwwww 55555

2. Bir özleyiş ve bir korkudan sonra bayrağın kıymetini ne kadar daha başka ne kadar daha yakından duyuyordum Bu cümledeki altı çizili sözcüğün anlamı aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) Bildiği bütün Fransızca kelimeleri toparlayarak vitrindeki kra- vatın fiyatını sordu. O Bence ziyan olmuş, eski deyimiyle heder olmuş bir değerdir kendisi. C) İnsan bir şeyin karşılığını ondan yoksun kalınca anlıyor. D) Çağımızın en belirgin manevi yanının, insan varlığının tümlü- ğünü araştırmak olduğunu unutmayalım. E) Edebiyat, sanat, fikir, ilim ve başlıca bölgelerimize toptan bir bakış lütfeder misiniz? ►/benimhocam

10. bakmak: Beslemek, geçindirmek. O el: Sahiplik, mülkiyet. hâl: Güç, kuvvet, takat. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "bakmak, el, hâl" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılaya- cak şekilde kullanılmıştır? Hâli vakti yerinde biriydi, evine çok iyi bakıyor elindekinin kıymetini biliyordu. B) Hiç hâlim yok, elimden biri tutar mı diye bakıyo- rum. C) Elindekini har vurup harman savurmuş, evine bakmakta bile güçlük çekiyormuş. D) Birçok yetime bakıyor, elindekini onlara harcı- yor, aşırı çalışmaktan hâli kalmıyordu. E) Hâline bakılırsa oldukça hasta gözüküyor, sıs- kalaşmış ellerini cebinden çıkarmıyordu.

vici ve inandırıcı bir ullanıldıkları halde şitli anlatım yolla- a örnek göste- 19 6. C A) I B) II C) III D) IV AÇirkefe A) Çirkefe taş atma, üstüne sıçrar. B) Bugünün işini yarına bırakma. C) Kızını dövmeyen dizini döver. D) Yoldan kal, yoldaştan kalma. E) Ayağını yorganına göre uzat. E) V Dilimizde denemelere ya da mantığa dayanarak doğrudan doğruya ahlak dersi ve öğüt veren atasözleri vardır. Aşağıda verilen atasözlerinden hangisi buna örnek gösterilemez? tecrübe

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisi ayraç içinde verilen ifa- örneklendirmez? deyi A) Akşama kadar kalacak yer bulamayan Mazlume cami avlusunda uzun bir gece geçirmek zorunda kalır. (çaresizlik) B) Cami avlusunda uzun bir gece geçiren Mazlume'ye hiçbir el uzanmamıştır. (acima) C) Kendisine iğrenerek bakan çehrelere inat hayat kar- şısında dimdik durmasını bilmiş ve asla yılmamıştı. (öfke) L D) Mazlume, ne yapacağını bilemez bir halde, caminin dışına çıkıp Mercan Yokuşu'na yöneldi. (şaşkınlık) E) Çamurlar içinde kirlenmiş ayaklarını süzdü onun gibi bir sokak çocuğuyla oyuncaklarını paylaşamazdı. (kü- çümseme) 23ÜDKTYTO1 RI N 4.

M 43. Kara parçaları kara renkli gösterilmişti." Bu cümledeki "kara" sözcükleri arasındaki anlam ilişkisi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde örneklenmemiştir? a) b) c) Güllerin alev rengi gülen yüzüne ayrı bir hava vermişti. Bu yaz bütün dostlarıma mektup yazdım. Çocuğun dişleri testere dişi gibi sivri sivriydi. Çay kenarında oturup çay sefası yaptık. Dalların sudaki aksini seyrederken dalmışım. kullanılmamıştır?