Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Görüşme BaşlatPaketleri İncele

Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

rli maden
paraların
ş yoluna
olduğu
28. İtalya ve Almanya'nın ulusal sanayilerini geliştirmeleri ve
siyasal birliklerini tamamlamaları Avrupa'da XIX. yüzyılın
son çeyreğinden itibaren yeni gelişmelere ortam hazırla-
mıştır.
Aşağıdakilerden hangisi bu gelişmeler arasında sayı-
lamaz?
A) Dünya siyasetinde güç dengelerinin değişmesi
B) Pazar ve ham madde bulma rekabetinin hızlanması
C) Dünyada genel bir savaşın koşullarının oluşması
D) Devletler arasında yeni ittifakların oluşması
E) Avrupa ülkelerinin sömürgecilik hareketine başlaması
E
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
rli maden paraların ş yoluna olduğu 28. İtalya ve Almanya'nın ulusal sanayilerini geliştirmeleri ve siyasal birliklerini tamamlamaları Avrupa'da XIX. yüzyılın son çeyreğinden itibaren yeni gelişmelere ortam hazırla- mıştır. Aşağıdakilerden hangisi bu gelişmeler arasında sayı- lamaz? A) Dünya siyasetinde güç dengelerinin değişmesi B) Pazar ve ham madde bulma rekabetinin hızlanması C) Dünyada genel bir savaşın koşullarının oluşması D) Devletler arasında yeni ittifakların oluşması E) Avrupa ülkelerinin sömürgecilik hareketine başlaması E
Soru 4
TEST 145
Aşağıdaki dizelerin hangisindeki altı çizili
sözcük, ad aktarmasını örneklendirmek-
tedir? mec
muse
A) Yürüyordum, ağlıyordu ırmaklar
Yürüyordum, düşüyordu yapraklar
B) Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı
Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı
C) Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski yeni
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini
D) En katı yüreklinin bile bu şabah iki
Üç damla yaş kurudu solgun yanaklarında
E) Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar
TEST
So
Ki
M
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Soru 4 TEST 145 Aşağıdaki dizelerin hangisindeki altı çizili sözcük, ad aktarmasını örneklendirmek- tedir? mec muse A) Yürüyordum, ağlıyordu ırmaklar Yürüyordum, düşüyordu yapraklar B) Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı C) Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski yeni Kuzular bize söyler yılların geçtiğini D) En katı yüreklinin bile bu şabah iki Üç damla yaş kurudu solgun yanaklarında E) Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar TEST So Ki M
. Eleştiri, yapıtla okur arasında bir köprü olmuştur. Nesne
I
ve bilimsel bulgularıyla sanatçıya yeni ufuklar kazandı-
rir. Sanatçı ancak eleştiriye uğradıkça adım adım ilerler.
||
Eleştiriye kulak vermek, sanatçının durduğu yerin belir-
lenmesi bakımından da önemlidir. Eleştirinin varlığı
aslında sanat için de sanatçı için de büyük bir şanstır.
IV
Çünkü sanatın gelişim yolunda en büyük destekçisi ve
elinden tutup gideceği yere kadar bırakmayan en büyük
yoldaşı hep eleştiri olacaktır.
Bu parçadaki altı çizili sözlerin hangisinde mecazlı
bir anlatım yoktur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
. Eleştiri, yapıtla okur arasında bir köprü olmuştur. Nesne I ve bilimsel bulgularıyla sanatçıya yeni ufuklar kazandı- rir. Sanatçı ancak eleştiriye uğradıkça adım adım ilerler. || Eleştiriye kulak vermek, sanatçının durduğu yerin belir- lenmesi bakımından da önemlidir. Eleştirinin varlığı aslında sanat için de sanatçı için de büyük bir şanstır. IV Çünkü sanatın gelişim yolunda en büyük destekçisi ve elinden tutup gideceği yere kadar bırakmayan en büyük yoldaşı hep eleştiri olacaktır. Bu parçadaki altı çizili sözlerin hangisinde mecazlı bir anlatım yoktur? A) I B) II C) III D) IV E) V
SORU 9: Aşağıdaki atasözlerinden hangisi an-
lamca ötekilere ters düşmektedir?***
A) Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır.
B) Akıl adama sermayedir.
C) Akıllı köprü arayana dek, deli suyu geçer.
D) Akılsız başın cezasını ayaklar çeker.
E) Akıl olmayınca başta, ne kuruda biter ne yaşta.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
SORU 9: Aşağıdaki atasözlerinden hangisi an- lamca ötekilere ters düşmektedir?*** A) Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır. B) Akıl adama sermayedir. C) Akıllı köprü arayana dek, deli suyu geçer. D) Akılsız başın cezasını ayaklar çeker. E) Akıl olmayınca başta, ne kuruda biter ne yaşta.
ok büyük
uzun bir
deyimiyle
ak
e gücüyle
erden
çok
yüreği
kork
CL
ayı
Birinin
hlatıcı bir
lara hiç
memiş,
lanırız.
yanlış
E) Bu dergi, sadece edebiyatla ilgilenenlerin okuyabileceği bir
nitelik taşıyor.
5.1) Türü denem olsa da siyasetten bilime, popüler kültürden
tarihe gözümüzün önünde olan ama tüm yönlerini
göremediğimizi isimleri anlatıyor yapıtında yazar. (II)
Birbirinden ilginç portrelerin anlatım biçimini vermek içinse
söylenecek en uygun söz teleskop olacaktır. (III) Çıplak gözle
görünmeyene bir mercekle bakmamızı sağlıyor o. (IV)
Birçoğumuzun her fırsatta eleştirdiklerini savunuyor, tuhaf bir
şekilde sevdiğimiz sonradan görmeleri eleştiriyor, Tanpınar'ın,
Atay'ın hakkını yıllar sonra vermeye çabalarken yenilerini
ihmal eden edebiyat dünyasının hâlini gözler önüne seriyor.
(V) Farkında olmadığımız cevherleri, cevher sandığımız
sıradanları, punca kalabalık içinde gözden yitirdiğimiz yalnız
insanların öykülerini anlatıyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede bir sözcük benzetme ilgisi olmadan başka bir
sözcük yerine kullanılmıştır.
B) II. cümlede terim anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
C) III. cümlede, "mercek" sözcüğü, gerçek anlamıyla
kullanılmıştır.
D) IV. cümlede, birden fazla deyim vardır.
EV. cümlede, bazı sözcüklerle anlamca karşıtlık sağlanmıştır.
6. (I) Yarışmada öyküleri Kemal Tahir'in seçeceği söylendi.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
ok büyük uzun bir deyimiyle ak e gücüyle erden çok yüreği kork CL ayı Birinin hlatıcı bir lara hiç memiş, lanırız. yanlış E) Bu dergi, sadece edebiyatla ilgilenenlerin okuyabileceği bir nitelik taşıyor. 5.1) Türü denem olsa da siyasetten bilime, popüler kültürden tarihe gözümüzün önünde olan ama tüm yönlerini göremediğimizi isimleri anlatıyor yapıtında yazar. (II) Birbirinden ilginç portrelerin anlatım biçimini vermek içinse söylenecek en uygun söz teleskop olacaktır. (III) Çıplak gözle görünmeyene bir mercekle bakmamızı sağlıyor o. (IV) Birçoğumuzun her fırsatta eleştirdiklerini savunuyor, tuhaf bir şekilde sevdiğimiz sonradan görmeleri eleştiriyor, Tanpınar'ın, Atay'ın hakkını yıllar sonra vermeye çabalarken yenilerini ihmal eden edebiyat dünyasının hâlini gözler önüne seriyor. (V) Farkında olmadığımız cevherleri, cevher sandığımız sıradanları, punca kalabalık içinde gözden yitirdiğimiz yalnız insanların öykülerini anlatıyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede bir sözcük benzetme ilgisi olmadan başka bir sözcük yerine kullanılmıştır. B) II. cümlede terim anlamlı sözcükler kullanılmıştır. C) III. cümlede, "mercek" sözcüğü, gerçek anlamıyla kullanılmıştır. D) IV. cümlede, birden fazla deyim vardır. EV. cümlede, bazı sözcüklerle anlamca karşıtlık sağlanmıştır. 6. (I) Yarışmada öyküleri Kemal Tahir'in seçeceği söylendi.
10. Aşağıdaki saptamalardan hangisinde verilen
bilgiyle ayraç içindeki kavramlar uyumlu değil-
dir?
A) Caz ve dünya müziğini benzersiz bir şekilde
harmanlayan Hindi Zahra, geçen yılki konse-
rinde büyük ilgi görmüştü. (Sentez ve özgün-
lük)
B) Özen Yula, yazdığı ve yönettiği "Gayriresmi
Hürrem" oyunuyla bizi Osmanlının en popüler
sultanının perde arkasındaki öyküsüne tanıklık
ettiriyor. (Yaratıcılık ve ölümsüzlük)
C) Gerçek edebiyatın edebiyatsızlık olduğunu
bilen sanatçı, hiçbir sözcüğü işlevsiz kullanma-
masıyla da okuyucuya yorgunluk vermemeyi
başarıyor. (Yalınlık ve duruluk)
D) Bir çuval havuç yiyerek alacağınız A vita-
minini bir draje hap ile nasıl alabiliyorsanız
onun öykülerinde de aynı özelliği bulabilirsiniz.
(Yoğunluk ve özlülük)
E) Din, dil, ırk ve ideoloji ayrımı yapmadan her
insanı seven ve her insanın dinlemeye değer
bir hikâyesi olduğuna inanan sanatçı, vizesiz
biçimde bütün ülkeleri yazdıklarıyla dolaşabil-
miştir. (Hümanistlik ve evrensellik)
16
A
R
M
A
1:
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
10. Aşağıdaki saptamalardan hangisinde verilen bilgiyle ayraç içindeki kavramlar uyumlu değil- dir? A) Caz ve dünya müziğini benzersiz bir şekilde harmanlayan Hindi Zahra, geçen yılki konse- rinde büyük ilgi görmüştü. (Sentez ve özgün- lük) B) Özen Yula, yazdığı ve yönettiği "Gayriresmi Hürrem" oyunuyla bizi Osmanlının en popüler sultanının perde arkasındaki öyküsüne tanıklık ettiriyor. (Yaratıcılık ve ölümsüzlük) C) Gerçek edebiyatın edebiyatsızlık olduğunu bilen sanatçı, hiçbir sözcüğü işlevsiz kullanma- masıyla da okuyucuya yorgunluk vermemeyi başarıyor. (Yalınlık ve duruluk) D) Bir çuval havuç yiyerek alacağınız A vita- minini bir draje hap ile nasıl alabiliyorsanız onun öykülerinde de aynı özelliği bulabilirsiniz. (Yoğunluk ve özlülük) E) Din, dil, ırk ve ideoloji ayrımı yapmadan her insanı seven ve her insanın dinlemeye değer bir hikâyesi olduğuna inanan sanatçı, vizesiz biçimde bütün ülkeleri yazdıklarıyla dolaşabil- miştir. (Hümanistlik ve evrensellik) 16 A R M A 1:
htarı
9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33
ADD CA CBD DCBED CD DEADBEAECE
Bilge Garn
TYT/ TÜRKÇE
Dili doğru ve güzel konuşmak dilcilerin işidir, diyenler bir
yükü omuzlarından atmış olmanın verdiği rahatlıkla sözcük-
lerin kaşını gözünü parçalıyorlar. Dilin düşüncenin aynası
olduğunu akla bile getirmiyorlar, sonra da düşüncelerinin
anlaşılmamasından yakınıyorlar. Artık bunların şikâyetleri
kabak tadı vermeye başladı. Ben onlara aynalarının üstün-
deki tozu, kiri silmelerini salık veriyorum.
Yukarıdaki parçada altı çizili sözlerin anlamın içeren bir
söze aşağıdakilerden hangisinde yer verilmemiştir?
A) Toplumun değerlerini yaşatmayı istiyoruz ama aydınım
diyen birçok kişi sorumluluktan kaçınıyor.
B) Sosyal medyanın kullanımı arttıkça dili doğru kullanma-
yanların sayısı, çığ gibi büyüyor.
C) Hesaba katmadığımız ve basit bir ayrıntı olarak gördüğü-
müz bazı şeyler, hayatımızı altüst edebiliyor.
D)-Futbol konuşmalarının uzayıp gitmesi, beni usandırmaya
başlamıştı ki Orhan Bey, asıl konuya girdi.
E) Beni en çok eleştiren dostlarım, zamanı geldiğinde benim
için en büyük özveride bulundular.
B
1
6.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
htarı 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 ADD CA CBD DCBED CD DEADBEAECE Bilge Garn TYT/ TÜRKÇE Dili doğru ve güzel konuşmak dilcilerin işidir, diyenler bir yükü omuzlarından atmış olmanın verdiği rahatlıkla sözcük- lerin kaşını gözünü parçalıyorlar. Dilin düşüncenin aynası olduğunu akla bile getirmiyorlar, sonra da düşüncelerinin anlaşılmamasından yakınıyorlar. Artık bunların şikâyetleri kabak tadı vermeye başladı. Ben onlara aynalarının üstün- deki tozu, kiri silmelerini salık veriyorum. Yukarıdaki parçada altı çizili sözlerin anlamın içeren bir söze aşağıdakilerden hangisinde yer verilmemiştir? A) Toplumun değerlerini yaşatmayı istiyoruz ama aydınım diyen birçok kişi sorumluluktan kaçınıyor. B) Sosyal medyanın kullanımı arttıkça dili doğru kullanma- yanların sayısı, çığ gibi büyüyor. C) Hesaba katmadığımız ve basit bir ayrıntı olarak gördüğü- müz bazı şeyler, hayatımızı altüst edebiliyor. D)-Futbol konuşmalarının uzayıp gitmesi, beni usandırmaya başlamıştı ki Orhan Bey, asıl konuya girdi. E) Beni en çok eleştiren dostlarım, zamanı geldiğinde benim için en büyük özveride bulundular. B 1 6.
21. Yunus Emre 13. yüzyılı aşıp gelen sesiyle Türkçemizin ta-
dina tat katmıştır.
Bu cümlede Yunus Emre'nin hangi yönü vurgulanmış-
tır?
A) Sadeliği
C) Etkileyiciliği
E) Kalıcılığı
B) Duruluğu
D) Akıcılığı
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
21. Yunus Emre 13. yüzyılı aşıp gelen sesiyle Türkçemizin ta- dina tat katmıştır. Bu cümlede Yunus Emre'nin hangi yönü vurgulanmış- tır? A) Sadeliği C) Etkileyiciliği E) Kalıcılığı B) Duruluğu D) Akıcılığı
SORU 10: "Belli bir yaştan sonra yeni bir dil öğrenmek
güç bir iştir." cümlesindeki "güç" sözcüğünün
sesteşi aşağıdakilerin hangisinde kullanılmıştır?
A) Dürüst olup duygu ve düşüncelerini açıkça söylemek güçtü
BY Çok yorulmuştum, acıkmıştım, kendimi eve güç
attım.
CYBu saatte kalkıp da oralara gitmek bana çok güç geliy
Dy Insan, ne yaşarsa yaşasın, yaşama gücünü
hiçbir zaman kaybetmemelidir.
E) Yemek yapmak, temizlik yapmaktan daha
güçmüş, yeni anladım.
SORUL
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
SORU 10: "Belli bir yaştan sonra yeni bir dil öğrenmek güç bir iştir." cümlesindeki "güç" sözcüğünün sesteşi aşağıdakilerin hangisinde kullanılmıştır? A) Dürüst olup duygu ve düşüncelerini açıkça söylemek güçtü BY Çok yorulmuştum, acıkmıştım, kendimi eve güç attım. CYBu saatte kalkıp da oralara gitmek bana çok güç geliy Dy Insan, ne yaşarsa yaşasın, yaşama gücünü hiçbir zaman kaybetmemelidir. E) Yemek yapmak, temizlik yapmaktan daha güçmüş, yeni anladım. SORUL
SORU 2:
1. Yaptıklarıyla ruhumu kararttı.
W. Borsadaki çöküşte onun parmağı var mı?
I. Ölüm meleği sevdiklerimi tek tek alıyor.
IV. Deniz otobüsü Çınarcık'a uğrayacak.
Yukarıdaki cümlelerde aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
Anlam genişlemesine uğramış bir sözcük
BY Dolaylama
C) Somutlaştırma
D) Insandan doğaya aktarma
E) Ad aktarması (mecaz-ı mürsel)
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
SORU 2: 1. Yaptıklarıyla ruhumu kararttı. W. Borsadaki çöküşte onun parmağı var mı? I. Ölüm meleği sevdiklerimi tek tek alıyor. IV. Deniz otobüsü Çınarcık'a uğrayacak. Yukarıdaki cümlelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? Anlam genişlemesine uğramış bir sözcük BY Dolaylama C) Somutlaştırma D) Insandan doğaya aktarma E) Ad aktarması (mecaz-ı mürsel)
Muhabir:
➖➖➖➖
Yazar:
Insanların görüşleriyle benim görüşlerim arasında
bir fark var mı bakarım. İnsanlarla diyaloğa bu yüz-
den önem veririm. Onlarla konuşurken her cümleye
dikkat eder, yine onların kurdukları her cümleyi de
titizlikle incelerim. Esere geçince bunları tek tek ya-
zarım.
Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdaki sorular-
dan hangisi getirilmelidir?
A) Insanlarla diyalog kurmak, eserinizin kaynakları
arasında mıdır?
B) Eserinizi yazarken kendi düşüncelerinizi neden ön
plana koyarsınız?
C) İnsanların düşünceleri sizin düşüncelerinizden de-
ğerli olabilir mi?
D) Kendi görüşleriniz dışında da eserinize aldığınız
görüşler var mıdır?
E) Kendi görüşlerinizi esere yansıtmak için neyi bek-
lersiniz?
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Muhabir: ➖➖➖➖ Yazar: Insanların görüşleriyle benim görüşlerim arasında bir fark var mı bakarım. İnsanlarla diyaloğa bu yüz- den önem veririm. Onlarla konuşurken her cümleye dikkat eder, yine onların kurdukları her cümleyi de titizlikle incelerim. Esere geçince bunları tek tek ya- zarım. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdaki sorular- dan hangisi getirilmelidir? A) Insanlarla diyalog kurmak, eserinizin kaynakları arasında mıdır? B) Eserinizi yazarken kendi düşüncelerinizi neden ön plana koyarsınız? C) İnsanların düşünceleri sizin düşüncelerinizden de- ğerli olabilir mi? D) Kendi görüşleriniz dışında da eserinize aldığınız görüşler var mıdır? E) Kendi görüşlerinizi esere yansıtmak için neyi bek- lersiniz?
yınız.
rca
gibi
hepsi
n de
alar
ark
min
7
17.-19. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
gülünç taraflarından alan, kıvrak, sürprizli, esprili bir
(1) Behçet Necatigil'in deyişiyle "Olayları rintçe bir bakışla
üsluba aktaran..." Haldun Taner, öykü ve tiyatrolarıyla
adını duyurmuştur. (II) Özellikle 1960'tan sonra daha az
hikâye yazmış, bundan sonra kaleme almaya başladığı
tiyatro eserlerine ise çocukları gözüyle bakmıştır.
Keşanlı Ali Destanı, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı onun
Keşanlı Ali Destanı, 1964 yılında 275 kere temsil edilerek
büyük evlatlarıydı. (III) Edebiyatımızın ilk epik tiyatrosu
tuttuğu, klasik örgülü hikâyeler yazan Haldun Taner,
büyük bir başarıya imza atmıştır. (IV) Olayı ön planda
hikâyelerinin bu yapısı ile kesit hikâyeleri kaleme alan Sait
özellikleri yansıtmaktadır. (V) Füsun Akatlı tarafından
Faik'ten ayrılmıştır. Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu bu
öykü çıkartmanın ustası" olarak tanıtılmasının nedeni ise
Tiplerden, durumlardan, ruh hâllerinden, aykırılıklardan
genellikle toplumun yozlaşmış insanlarına yer vermiş
onun hikâyelerinde oluşturduğu şahıs kadrosunda
olmasıdır. Haldun Taner, Sait Faik'in kişilere sevgiyle
yaklaştığı bakış açısı yerine onların kusurlarını yüzüne
vurmaktan kaçınmamıştır.
17. Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisine yer
verilmemiştir?
A) Öznel anlatıma
B) Nesnel ifadelere
C) Gerekçe içeren yargıya
D) Doğrudan anlatımlı cümleye
E) Amaç-sonuç ilişkisine
18. Yukarıdaki parçada numaralanmış bölümlerin
hangilerinde örneklendirme anlatım tekniğine
başvurulmuştur?
A) I ve III
D) II ve IV
B) II ve V
D) III ve IV
UcD
Besl
E) I ve IV
20. A
O
C) III ve V
buyuz
19. Yukarıdaki parçada numaralanmış bölümlerin
hangilerinde micelik bildiren ifadelere yer verilmiştir?
A) I ve II
B) II ve III
C) II ve IV
E) III ve V
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
yınız. rca gibi hepsi n de alar ark min 7 17.-19. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. gülünç taraflarından alan, kıvrak, sürprizli, esprili bir (1) Behçet Necatigil'in deyişiyle "Olayları rintçe bir bakışla üsluba aktaran..." Haldun Taner, öykü ve tiyatrolarıyla adını duyurmuştur. (II) Özellikle 1960'tan sonra daha az hikâye yazmış, bundan sonra kaleme almaya başladığı tiyatro eserlerine ise çocukları gözüyle bakmıştır. Keşanlı Ali Destanı, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı onun Keşanlı Ali Destanı, 1964 yılında 275 kere temsil edilerek büyük evlatlarıydı. (III) Edebiyatımızın ilk epik tiyatrosu tuttuğu, klasik örgülü hikâyeler yazan Haldun Taner, büyük bir başarıya imza atmıştır. (IV) Olayı ön planda hikâyelerinin bu yapısı ile kesit hikâyeleri kaleme alan Sait özellikleri yansıtmaktadır. (V) Füsun Akatlı tarafından Faik'ten ayrılmıştır. Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu bu öykü çıkartmanın ustası" olarak tanıtılmasının nedeni ise Tiplerden, durumlardan, ruh hâllerinden, aykırılıklardan genellikle toplumun yozlaşmış insanlarına yer vermiş onun hikâyelerinde oluşturduğu şahıs kadrosunda olmasıdır. Haldun Taner, Sait Faik'in kişilere sevgiyle yaklaştığı bakış açısı yerine onların kusurlarını yüzüne vurmaktan kaçınmamıştır. 17. Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? A) Öznel anlatıma B) Nesnel ifadelere C) Gerekçe içeren yargıya D) Doğrudan anlatımlı cümleye E) Amaç-sonuç ilişkisine 18. Yukarıdaki parçada numaralanmış bölümlerin hangilerinde örneklendirme anlatım tekniğine başvurulmuştur? A) I ve III D) II ve IV B) II ve V D) III ve IV UcD Besl E) I ve IV 20. A O C) III ve V buyuz 19. Yukarıdaki parçada numaralanmış bölümlerin hangilerinde micelik bildiren ifadelere yer verilmiştir? A) I ve II B) II ve III C) II ve IV E) III ve V
Muhabir:
(1)-
Yönetmen:
Konuşmalarımın filmi ortaya çıkardığını biliyordum.
Röportajlar bu anlamda önemli bir durumdadır.
Kimse röportaj verip filmin büyüsünü bozmak iste-
mez ama ben tam tersi düşünüyorum. Filmle ilgili
ipucu verirseniz merak unsuru daha da artacaktır.
Muhabir:
(11)----
Yönetmen:
Biraz düşündürücü olsa da güzel sonuçtu. Filmin
bu mesajla gündeme gelmesi isteğim doğrultusun-
da gerçekleşti.
Bu diyalogdaki numaralanmış yerlere aşağıdaki
sorulardan hangileri getirilmelidir?
A) I. Röportajların film etkileri için neler söylersiniz?
II. Vermek istediğiniz mesajın konuşulduğu doğru
mudur?
B) I. Röportaj yapıldıktan sonra filmle ilgili birçok şe-
yin bilinmesi güzel mi?
II. Sizin filmin sonunda vermek istediğiniz mesaj bu
muydu?
C) I. Konuşmalarınızın filmin etkisini azalttığına ne
diyorsunuz?
II. Son sahnedeki olayların doğru algılandığını dü-
şünüyor musunuz?
D) I. Röportajların önemi hakkında neler diyeceksi-
niz?
II. Sizin filmlerinizdeki mesajlar neden bu kadar
nettir?
E) I. Röportajın film üzerinde olumlu etkisi olabilece-
gine inanıyor musunuz?
II. İzleyicinin film üzerindeki olumlu algısında sizin
etkiniz nedir?
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
Muhabir: (1)- Yönetmen: Konuşmalarımın filmi ortaya çıkardığını biliyordum. Röportajlar bu anlamda önemli bir durumdadır. Kimse röportaj verip filmin büyüsünü bozmak iste- mez ama ben tam tersi düşünüyorum. Filmle ilgili ipucu verirseniz merak unsuru daha da artacaktır. Muhabir: (11)---- Yönetmen: Biraz düşündürücü olsa da güzel sonuçtu. Filmin bu mesajla gündeme gelmesi isteğim doğrultusun- da gerçekleşti. Bu diyalogdaki numaralanmış yerlere aşağıdaki sorulardan hangileri getirilmelidir? A) I. Röportajların film etkileri için neler söylersiniz? II. Vermek istediğiniz mesajın konuşulduğu doğru mudur? B) I. Röportaj yapıldıktan sonra filmle ilgili birçok şe- yin bilinmesi güzel mi? II. Sizin filmin sonunda vermek istediğiniz mesaj bu muydu? C) I. Konuşmalarınızın filmin etkisini azalttığına ne diyorsunuz? II. Son sahnedeki olayların doğru algılandığını dü- şünüyor musunuz? D) I. Röportajların önemi hakkında neler diyeceksi- niz? II. Sizin filmlerinizdeki mesajlar neden bu kadar nettir? E) I. Röportajın film üzerinde olumlu etkisi olabilece- gine inanıyor musunuz? II. İzleyicinin film üzerindeki olumlu algısında sizin etkiniz nedir?
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Çoğu insan, ağrıyı vücuda iğne batırarak, buzla
ovarak, ısı, sıcak kum ya da gübreyle örterek din-
dirme fikrinin gülünç olduğunu düşünür. Dahası bu
yöntemlerin ağrıyı dindirmek bir yana, daha da artır-
dığı sanılır. Yine de çoğu eskiden beri kullanılagelen
tedavi yöntemleridir. Örneğin, Çinlilerin akupunktur
yöntemi 5000 yıllık bir geçmişe sahiptir. Gübre kü-
rü de, romatizma tedavisinde kullanılan eski bir ir-
landa yöntemidir. Üzerinden buhar tüten gübre yı-
ğınlarının hastanelerde kullanılması düşünülemez
ama benzer ilkelerden kaynaklanan çoğu tedavi
yöntemi günümüz hekimlerinin ağrıyı kesmek için
kullanmakta olduğu yöntemlerin önemli bir bölümü-
nü oluşturmaktadır. Bir zamanlar hekimler tarafın-
dan işe yaramaz düşüncesiyle bir kenara atılan es-
ki ağrı kesici yöntemler, İngiltere ve ABD'de yeniden
keşfedilerek ilaçla tedaviye almaşık bir yöntem ola-
rak kullanılmaktadır. Yıllar önce, inanılması güç ve
akıl dışı bulunarak reddedilen bu yöntemler, etkili ol-
dukları için ve ağrı dediğimiz olgu üzerine ortaya atı-
lan son durumlara uygun oldukları için yeniden eski
saygınlıklarını kazanmaktadırlar.
37. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılır?
A) Geleneksel tedavi yöntemlerinin etkinliği kabul
edilmiştir.
B) Modern tip, çaresiz kaldığı durumlarda gözünü
geçmişe dönmektedir.
C) Ağrıyı dindirmek için ilaçtan daha etkili yöntem-
ler vardır.
D) Çin medeniyeti modern tibbin oluşmasında kay-
naktır.
E) Romatizmal hastalıklarda ilaç tedavisi sonuç
vermemektedir.
38. Bu parçada geçen altı çizili sözcüğün anlamı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) alternatif
D) etkili
B) karşılık
C) orantılı
E) etkisiz
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Çoğu insan, ağrıyı vücuda iğne batırarak, buzla ovarak, ısı, sıcak kum ya da gübreyle örterek din- dirme fikrinin gülünç olduğunu düşünür. Dahası bu yöntemlerin ağrıyı dindirmek bir yana, daha da artır- dığı sanılır. Yine de çoğu eskiden beri kullanılagelen tedavi yöntemleridir. Örneğin, Çinlilerin akupunktur yöntemi 5000 yıllık bir geçmişe sahiptir. Gübre kü- rü de, romatizma tedavisinde kullanılan eski bir ir- landa yöntemidir. Üzerinden buhar tüten gübre yı- ğınlarının hastanelerde kullanılması düşünülemez ama benzer ilkelerden kaynaklanan çoğu tedavi yöntemi günümüz hekimlerinin ağrıyı kesmek için kullanmakta olduğu yöntemlerin önemli bir bölümü- nü oluşturmaktadır. Bir zamanlar hekimler tarafın- dan işe yaramaz düşüncesiyle bir kenara atılan es- ki ağrı kesici yöntemler, İngiltere ve ABD'de yeniden keşfedilerek ilaçla tedaviye almaşık bir yöntem ola- rak kullanılmaktadır. Yıllar önce, inanılması güç ve akıl dışı bulunarak reddedilen bu yöntemler, etkili ol- dukları için ve ağrı dediğimiz olgu üzerine ortaya atı- lan son durumlara uygun oldukları için yeniden eski saygınlıklarını kazanmaktadırlar. 37. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılır? A) Geleneksel tedavi yöntemlerinin etkinliği kabul edilmiştir. B) Modern tip, çaresiz kaldığı durumlarda gözünü geçmişe dönmektedir. C) Ağrıyı dindirmek için ilaçtan daha etkili yöntem- ler vardır. D) Çin medeniyeti modern tibbin oluşmasında kay- naktır. E) Romatizmal hastalıklarda ilaç tedavisi sonuç vermemektedir. 38. Bu parçada geçen altı çizili sözcüğün anlamı aşağıdakilerden hangisidir? A) alternatif D) etkili B) karşılık C) orantılı E) etkisiz
2.
A) I
TYT
B) II
C) III
D) IV
E) V
(1) Atasözleri, uzun uzun konuşarak ya da sayfalar-
ca yazarak anlatmak zorunda kaldığımız bir durumu
üç beş kelime ile anlatmamıza olanak sağlar. (II) Ki-
mi atasözleri sosyal olguların nedenlerini, uzun bir
deneme ve gözleme dayanarak, taraf tutmadan bil-
dirir. (III) Kimi atasözleri ise gelenek ve görenekleri
yansıtır. (IV) Bazıları doğrudan doğruya, bazıları ise
anımsatma yoluyla ders ve öğüt verir. (V) Bazıları
da tabiat olaylarını sürekli izleyerek ne gibi sonuçlar
verdiklerini bildirir. (VI) Bir de genelin aksine meca-
zi anlatıma sahip olmayan atasözlerimiz vardır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki açıkla-
malara aşağıdaki atasözlerinden hangisi örnek
olarak gösterilemez?
A) II. cümle: Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek
yer.
B) III. cümle: Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var-
dır.
IV. cümle: Ayağını yorganına göre uzat.
D) V. cümle: Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yak-
tırır.
E) VI. cümle: Ateş düştüğü yeri yakar.
2
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
2. A) I TYT B) II C) III D) IV E) V (1) Atasözleri, uzun uzun konuşarak ya da sayfalar- ca yazarak anlatmak zorunda kaldığımız bir durumu üç beş kelime ile anlatmamıza olanak sağlar. (II) Ki- mi atasözleri sosyal olguların nedenlerini, uzun bir deneme ve gözleme dayanarak, taraf tutmadan bil- dirir. (III) Kimi atasözleri ise gelenek ve görenekleri yansıtır. (IV) Bazıları doğrudan doğruya, bazıları ise anımsatma yoluyla ders ve öğüt verir. (V) Bazıları da tabiat olaylarını sürekli izleyerek ne gibi sonuçlar verdiklerini bildirir. (VI) Bir de genelin aksine meca- zi anlatıma sahip olmayan atasözlerimiz vardır. Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki açıkla- malara aşağıdaki atasözlerinden hangisi örnek olarak gösterilemez? A) II. cümle: Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer. B) III. cümle: Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var- dır. IV. cümle: Ayağını yorganına göre uzat. D) V. cümle: Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yak- tırır. E) VI. cümle: Ateş düştüğü yeri yakar. 2
S.
Ş.
t.
Tüm çabalarıma ve iyi niyetime karşılık kendimi sevdirmeyi başaramadım.
Bu sizin yaptığınız fakirlik edebiyatıdır, başka bir deyimle "duygu sömürüsü”.
Annemin pişirdiği yemeklerin kendine özel bir tadi, kokusu vardır.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
S. Ş. t. Tüm çabalarıma ve iyi niyetime karşılık kendimi sevdirmeyi başaramadım. Bu sizin yaptığınız fakirlik edebiyatıdır, başka bir deyimle "duygu sömürüsü”. Annemin pişirdiği yemeklerin kendine özel bir tadi, kokusu vardır.