Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

Deneme-3 29. Toplum meseleleriyle (sorunlarıyla) ilgilenmeyen ede- 1 || biyat bence güdük (eksik, tamamlanmamış) bir şey olur. Bugün Batı'da yazar, çevresinin aynı zamanda en ileri düşünürü sayılıyor. Elini eteğini toplumdan çekip (bir kenara çekilerek toplumla ilgilenmeyip) fildi- ||| şi kulesinde (insanları küçümseyerek) kozasını ören IV sanatçı tipi, platonik (karşılıksız seven) âşık tipi kadar modası geçmiş bir yaratıktır. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez ( ) içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? B) II qun briv LALL V

6. Çukurova, bereketli topraklarıyla yer alır belleklerde. Öyle bereketli ki "adam eksen, adam yeşerir" sözü, buraları son- radan görenlerin hayretlerini ifade etmek için kullandıkları bir darbimesel olmuştur. Bire on, bire yüz, bire bin veren toprak- lar. Hiç yorulmayan, nadasa ihtiyaç duymayan... Ne nadası, yılda birkaç defa ürün verir buradaki topraklar. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) O kadar uzun konuşacağına sözü biraz edebî yeteneğin- le süsleseydin keşke. B) "Ata et, ite ot atılmaz." atasözünü bugünkü görüşmemiz vesilesiyle bir kez daha anlamış oldum. C) Hayatın ne kadar anlamlı bir cevher olduğunu insan olgun yaşlara gelmeden anlayamıyor. D) Aforizma söyleyen insanlara, çocukluğumdan beri büyük bir hayranlık duymuşumdur. E) Sohbetin en sıkıcı yerinde anlatılan bir fikra, ortamın bir- den yumuşamasını sağlar.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ara söz, öznenin açıklayıcısı olarak kullanılmıştır? D.T AÇocukları, geleceğin umutlarını, en iyi şekilde yetiş- tirmeliyiz. Y B) Turgutlu'daki evlerine, özlemini çektikleri yere, dön- mek istiyorlardı. C) Atatürk vefat ettiğinde, 10 Kasım 1938'de, herkes büyük bir yas tutmuş. D) Senin için, sevgili dostum için, elimden gelen her şeyi yaparım. E) Anadolu, uygarlıkların beşiği, kendisini tanıyanları kolayca kucaklar.

ama süresi 180 dakikadır. 1. AYT lanmamasmin, eksik veya yang kodlanmasının rde sinavinizin değerlenmes A) I ilgili atana TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI - SOSYAL BİLİMLER 1. Bu testte sırasıyla, Türk Dili ve Edebiyatı (1-24), Sosyal Bilimler- toplam 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı - Sosyal Bil Günlükler, yazarların yüreğine tutulmuş bir aynadır (yazar- 1 ların düşüncelerine odaklanma). Günlüklerde olup bitenle- rin gün yüzüne çıkması (görünür hâle gelme), yazanın dost ve arkadaş çevresi, düşüp kalktığı (samımt alma) kimseler- le ilgili en saf itiraflar yer alır. Yazarın yazma itkisinin (bir işi IV yapmak için duyulan güçlü istek) ardında neler olduğunu, yergiler ve övgülere ne tür bir tepki verdiğini (herhangi bir V etkiyi söz veya davranışla yanıtlamak) sanat yolculuğunu keşfetme olanağı buluruz günlüklerde. B) II Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? C) III D) IV E) V 3. LGI Yaralan. (1) Amatör rindeki olu geliştirme durumda her bireyi çilik pren cak ama görüşle dahilinc prensip bu ide rumlu kavra milya ne ta Bu F ğıda A) B) C E

3. (1) Bilim insanları fosil yakıtların kullanılmasıyla açığa çıkan karbondioksitin, dünyanın ısınmasına yol açaca- ğı görüşünü ortaya attı. (II) Bunun, dünya üzerinde bir sıcaklık artışı oluşturacağını savundular. (III) Günümüz- de fosil yakıtların tüketimi, dünya nüfusuna bağlı olarak çoğaldı. (IV) Bu hızlanma, karbondioksit gibi sera gaz- larının oranını artırdı. (V) İklim konusunda çalışan birçok bilim insanına göre bu tehlike, iklimimizi gelecekte de etkilemeye devam edecek. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede sifat - fiil kullanılmıştır. B) II. cümlede edat bulunmaktadır. C) II. cümlede zarf - fiit vardır. D) IV. cümlede isim fiil kuttanıtmıştır. hama E) V. cümteda baglaç bulunmaktadır. de

LIMIT YAYINLARI 10.15 Türkçe 41.03 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Şeker Ahmet Paşa, Türk resminin bir üslup çizgisi ortaya koyabilen ve üretken ilk güçlü kuşağı içerisinde yer almaktadır. Sanatında erken yaşta ortaya çıkan yeteneği, askeri okullarda aldığı eğitim, daha sonra on yıla yakın bir süre Batı'nın sanat merkezi olan Paris'te edindiği deneyimler ama en önemlisi kendi duyarlı kişiliği rol oynamıştır. Ayrıca onun sanatı, Osmanlı'nın Batılılaşma ile kendi kültürünün belirgin izleri arasında biçimlenen 19. yüzyıl ortamından doğrudan etkilenmiştir. Onun sanatı, malzeme ve teknik olarak ya da genel çizgileriyle Batı tarzındadır fakat XIX. yüzyıl Osmanlı aydınının içinde bulunduğu sosyopsikolojik koşullara, Doğu ile Batı, eski ile yeni, geleneksel ile modern arasında konumlanan entelektüel yapısına bağlı olarak biçimlenen sanatçı tavrı, sanatına kendi kuşağının ve belki de sonraki diğer kuşak sanatçıların ulaşamadığı bir sıra dışılık kazandırmaktadır. 39. Bu parçada Şeker Ahmet Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Türk resim sanatında konumlandığı yere LB Resminin biçimlenmesinde etkili olan unsurlara Düşünsel birikimini sanatıyla ayrı tuttuğuna D) Farklı sanat geleneklerini resminde kaynaştırdığına Sanatının özgünlüğünü sağlayan nedenlere 40. Bu parçaya göre Şeker Ahmet Paşa'nın sanatında aşağıdakilerden hangisi daha etkili bir rol oynamıştır? A A) Batı'da edindiği deneyimler B) Aldığı resim eğitimi C) Yaşadığı yüzyılın özellikleri D) Osmanlı'nın durumu E) Kişilik özellikleri TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.

8. Kaç yıl oldu onu oraya vereli, ben bile unuttum. Galatasa- ray'dan Taksim'e çıkıyordum. Üç beş filmciye uğramış, beş para alamamış, eli boş eve dönüyordum. Bir de baktım bi- zim Zihni (Küçümen). Neyse, Zihni oyunu okumuş. Hoşuna gitmiş. Bu sezon bizim oyunu oynamak ister. lyi ama biz, tiyatrodan bir ses çıkmayınca oyunu bozmuş, senaryo yap- mış, vermiştik Yeşilçam'a. Avare Mustafa, iyi iş yapmıştı doğrusu. Memduh Ün memnundu. Şimdi bu oyunu sahneye koymak ayıp olmaz mıydı? Bu parçada aşağıdakilerden hangisine yer verilmemiştir? A Terim anlamlı sözcüklere B Yansıma sözcüğe CDeyime D) Mecaz anlamlı sözcüklere E) Ad aktarmasına Diğer sayfaya geçiniz.

19 (1) Çukurovalı âşıklar mizahi eserlerinde hem kendileriyle hem de diğerleriyle ince ince alay ederler. ✓(II) Batıl inançları, tutuculuğu, bilgisizliği ironiyle karikatürize ederek alaya alırlar. (III) Bu, bir tür folklor malzemesiyle durum güldürüsünün karışımıdır. (IV) Yerel ağız özellikleri güldürücü öge olarak kullanılır. Çukurovalı âşıklar gelenekte, toplumdaki aksaklıkları, ekonomik sorunları, felekten, zamandan şikâyet şeklinde dile getirmişlerdir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? B) I C) III A) I D) IV /BV E) V

Aşağıdaki dizelerin hangisi sadece nesne ve yüklemden oluşmuştur? A) Rüzgârda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil B) Başım sukūtu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen C) İçim muradına ermiş Abasız, postsuz bir derviş D) Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya şezmekteyim E) Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

D) II, IV ve V E) III, IV ve V 12. 20. yüzyıl sanatının en dikkat çekici noktalarından biri, bana kalırsa, hiçbir sanat dalının kendi imkânları, sınır- ları içinde kalmayıp hepsinin birbirinin sınırları içine gir- miş olmasıdır. Bu cümleyle ilgili olarak, 1. Karşılaştırma yapılmıştır. II. Kişisel yargıdır. III. Sebep-sonuç ilişkisi kurulmuştur. IV. Eleştiri içermektedir. yargılarından hangileri doğrudur? A) I ve II B) I ve III D) II ve IV C) II ve III E) III ve IV*

ten; esi- Sanayi atıklarının yorgun dereleri kirlettiği, akşamüstü kar- ga çığlıklarının karanlıklara karıştığı bu yedi tepeli şehir, ba- zen keskin bakışlı bir çocuğu, bazen de yüzü asık bir yaşlıyı andırıyordu. Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme CTAd aktarması B) Kişileştirme D) Dolaylama Duyu aktarması Bu Dal Da Su Tu Ku 00 B A

ok n r. P. i S 9. Hacivat: Gel benim gönlümün hasılı! Karagöz: (pencereden) Gelemem burnumun mayasılı! Hacivat: Gel benim serv-i bülendim! Karagöz: Gelemem sümüklü efendim! Hacivat: Gel benim gönlümün eğlencesi! Karagöz: Gelemem kokmuş çarşı işkembesi! Hacivat: Gel benim avare gezenim! DENEME-12 Karagöz: Atlarsam beynini ezerim! Hacivat: Gel benim canımın canı! Karagöz: Hoş geldin sefa geldin fındık sıçanı! Hacivat: Merhaba lapa tenceresi! Karagöz: Hoş geldin hela penceresi! Bir bölümü verilen bu oyunla ilgili olarak 1. "Küşteri Meydanı" adı verilen bir perdede kukla oyunu olarak sergilenir. II. Metin, asıl olaydan önce yer alan muhavere bölü- münden alınmıştır. III. Karagöz bir tip olarak orta oyunundaki Kavuklu'yu andiri IV. Toplumsal mesajların ağırlıklı olduğu geleneksel bir oyundur. V. Dükkân ve yeni dünya denilen paravanlar birçok amaçla oyunda kullanılır. hangileri söylenebilir? A) I ve II B) I, III ve V D) H, IV ve V C) I, II ve II E) II ve V

2. Anahtarın paspasın altında olduğunu söyleyen ya- zarları sevmiyorum. Madem anahtarın yerini söy- leyeceksin neden kapıları kilitliyorsun, diye sormak istiyorum böyle yazarlara. Bu parçada altı çizili sözün anlamı aşağıdakilerin hangisi olabilir? A) Okuru küçümseyen B) Gerçekleri çarpıtan C) Okuru ikna etmeyi amaçlayan Bilgi vermeyi önceleyen E) Anlattıklarını açıklamaya çalışan karek.

unun Anlamı ve Yorumu (Sözcüklerde Anlam Olayları) maz. yapı- ndan 5. Kimi kez doğaya ait nitelikler insana aktarılırken kimi kez de insana ait özellikler doğaya aktarılır. Aşağıdaki dizelerin hangisinde bu çeşit bir aktarma yoktur? A) Neden böyle düşman görünürsünüz Yıllar yılı dost bildiğim aynalar Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin Benim doğduğum köyler de güzeldi BÖLÜM 01 C) Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor Bu şehir o eski İstanbul mudur D) Sabahtan uğradım ben bir fidana Dedim mahmur musun, dedi ki yok yok E) Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi

Yollar güzel, yeşil ve ağaçlıktı. Tam bir köye yaklaşırken ada- min biri yola atlayıp bizi durmaya zorladı. Arabası falan mı bo- zuldu yoksa, derken adam geldi ve arabanın yanında durdu. Tam o sırada yolun iki yanındaki çalılıklardan yüzlerce insan ko fırlayıp arabayı sarıverdi. Ben, küçük dilimi yutacaktım Puan Yayınla 1 (çok korkmak) neredeyse. Eyvah hapı yuttuk (kötü bir duruma || 3082ECIAL düşmek) diye bağırdığımı anımsarım. Arabanın her yanını rengârenk kurdeleler, yaldızlar ve bayraklarla donatıverdiler. Meğer o köyün bilmem kaçıncı kuruluş yıl dönümüymüş ve o gün geçecek bilmem kaçıncı arabaya böyle bir sürpriz hazırla- mışlar. Öd patlatan (ansızın çok korkmak) kutlama, eşek şakası ||| IV (kaba, incitici şaka) kılığından çıkıp bizi de içine alıverdi. Ağzımız kulaklarımızdaydı (çok sevinmek). V Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı, ayraç içindeki sözün anlamıyla örtüşmemektedir? A) I. B) II. C) H D) IV. E) V.

bi- a- n- i 1. A) I Sözlük yazmanın tarihi, illaki (hiç şüphesiz) yazının bulun- masıyla başlar. İnsanlık, acaba yazıdan önce de sözlük ola- 1 rak adlandırılabilecek (gösterilebilecek) bir ürün ortaya çı- 11 karabilmiş midir? Örneğin duvar resimleri, bir tek, insanla- ||| rin kabiliyetlerini göstermeye dönük (odaklı) yapıtlar mıdır? Dünyanın hemen her yerinde, geniş bir zaman diliminde ya- pılmış bu resimlerle ilgili olarak atalarımızın neler anlatmaya çalıştığı üzerine çok şey yazılıp söylenmiştir. 1868'de bulu- nan ilk mağara olan Atlamira'daki resimler başlangıçta (ön- IV celeri), çok yönlü (bütüncül) düşünemeyenlerin ürünleri ola- V rak değerlendirilmemiş midir? Bu parçadaki altı çizili bölümlerden hangisinin yerine ay- raç içinde verilen söz kullanıldığında, metnin anlamında bir değişiklik meydana gelir? B) II ayrılan kısmına işaretle C) III D) IV E) V