Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

be- ci, a- di- TI, " 7 15 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Türkçe Türkiye'de televizyon yayıncılığı açısından dizilerin tah- tını sallayan bir yapım türüdür yarışma programları. Te- levizyon sosyolojisi ve kitle iletişimi alanlarında başlı ba- şına bir inceleme sahası oluşturan bu yayınlar, diziler gi- bi farklı türlere ayrılır ve içerikleri doğrultusunda hitap et- tikleri izleyici kitleleri de farklılaşır. Yetenek yarışmaları, ekstrem sporların yumuşatılmış biçimlerini kapsayan ya- rışmalar, komedi ögeleri içeren oyun nitelikli yapımlar ve tabii bu türün olmazsa olmazı bilgi yarışmaları... Önce- leri hemen hemen tamamı yabancı formatların uyarla- ması olan bu yarışmalar arasında artık Türkiye'ye özgü olanlar da var. Yarışmalar dizilerle karşılaştırıldığında ara- larındaki en temel fark, en azından büyük bölümünün maliyet açısından daha kârlı olması. Pek çok kanal eko- nomik zorluk dönemlerinde bu tür düşük maliyetli içe- riklere yöneliyor. B 39. Bu parçada yarışma programlarıyla ilgili olarak Dizilerden daha fazla izlendiğine + II. Ülkemize has biçim ve içeriğe sahip olanların bulun- duğuna III. İzleyenlerin kültür seviyelerinin aynı olmadığına yukarıdakilerden hangilerine değinilmemiştir? A) Yalnız I D) II ve III B) I ve III C) Yalnız II E) Yalnız III

2. Cevapla 1. Davanın mahkemede görülmesine iki hafta kadar kaldığı için Cumali, o aralık (o sırada) Bolu'ya gitmek istiyordu. 1 Mahkemeden iyi bir karar çıkmazsa dilekçeyi yazan avukatın tavsiye ettiği (önerdiği) gibi kaymakama bir yazı || yazmaya karar vermişti. Temyiz sebepleri zayıf olduğu için avukata göre bu teşebbüse (çabaya) şimdiden boşa ||| gitmiş gözüyle bakmalıydı. Hasangilin Urfa'ya gideceği kafilenin haziranın ilk günlerinde yola çıkma ihtimali IV (olasılığı) vardı. Onunla gitmeye kesin olarak karar veren Cumali'nin yolculuğa hazırlanmak için bugünden tezi yok V (hemen) köyüne giderek işlerini düzenlemesi gerekiyordu. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı yay ayraç () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? A) I B) II C) MI D) IV E) V 3.

11. Ne sabahı göreyim ne sabah görüneyim; Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları! Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim; Örtün, üstüme örtün; serin karanlıkları. Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A Emir kipiyle çekimlenmiş fiil B) İstek kipiyle çekimlenmiş fiil C) Bağlaç D) Durum zarfı E) Birleşik zamanlı fiil

13 1. ✔ II. Değirmenoluk köyünde yaşayan Memed'in Yaşar Kemal dünyaca ünlü romanı III. destansı bir dille anlatır IV. İnce Memed'de Torosların eteğindeki V. eşkıyalığa sürüklenmesini ve haksızlığa karşı dire- nişini 1080 Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

LİMİT YAYINLARI 3. Modern şiir dilinin doğal dilden farklı bir dil oluşu, dil merkezli eleştirinin, incelemenin ülkemizde de büyük ölçüde egemen olmasını sağladı. Çoğul okuma, şiirin iletisi, şiir okur arasındaki ilişki her zaman eleştirinin konuları olmuştur. Şiir dilindeki göstergelerin çözümlenmesi anlamsal yapıların ortaya çıkarılmasına yol açar. Modern şiirde, günlük dildeki konumunu aşan 1 sözcük ve sözcük ilintileri, imge, eğretileme oluşumları || başlı başına inceleme konularıdır. Ritmin oluşumu, çift anlamlı söz yapıları, çapraşık söz dizimi yapıları, yinelemeler, biçem, ses alanları, anlam alanları, sözcük IV V bağdaştırmaları modern şiirin "dil ayrıcalıkları"nı ortaya koyar. Aşağıdakilerin hangisinde bu parçadaki numaralanmış sözlere örnek olabilecek bir kullanım yoktur? A) Bir şehirde hayatın nasıl aktığını görmenin yolu, sokaklarında avarelik etmekten geçiyor. B) Ben kordan elbiseler giydim, bundan haberin var mı? C) Eğitilememiş koca adamları gördükçe "Ağaç yaşken eğilir." derdi babam. D) Bu yağmur, bu yağmur bir gün dinince aynalar yüzümü tanımaz olur. E) İnsanın sosyal ilişkilerinde, kendisi kadar çevresindeki kişiler de etkilidir.

Belge Garnal TYT/ TÜRKÇE 5. Dili doğru ve güzel konuşmak dilcilerin işidir, diyenler bir yükü omuzlarından atmış olmanın verdiği rahatlıkla sözcük- lerin kaşını gözünü parçalıyorlar. Dilin düşüncenin aynası olduğunu akla bile getirmiyorlar, sonra da düşüncelerinin anlaşılmamasından yakınıyorlar. Artık bunların şikâyetleri kabak tadı vermeye başladı. Ben onlara aynalarının stün- deki tozu, kiri silmelerini salık veriyorum. Yukarıdaki parçada altı çizili sözlerin anlamını içeren bir söze aşağıdakilerden hangisinde yer verilmemiştir? A) Toplumun değerlerini yaşatmayı istiyoruz ama aydınım diyen birçok kişi, sorumluluktan kaçınıyor. * B Sosyal medyanın kullanımı arttıkça dili doğru kullanma- yanların sayısı, çığ gibi büyüyor. S C) Hesaba katmadığımız ve basit bir ayrıntı olarak gördüğü- müz bazı şeyler, hayatımızı altüst edebiliyor. D) Futbol konuşmalarının uzayıp gitmesi, beni usandırmaya başlamıştı ki Orhan Bey, asıl konuya girdi. E) Beni en çok eleştiren dostlarım, zamanı geldiğinde benim için en büyük özveride bulundular. 6. 1. = II. Bu il çimc A) Ç i BC C D E

ve VÜ- yi- ir- di- ut- le AY YAYINLARI 7. (1) Köy okulları neden rengârenk değil de kırmızı olur, anla- mış değilim. (II) Bu o kadar işlemişti ki belleğime, Mescitköy girişindeki tek katlı mavi yapının tabelasını görmesem okul olduğunu bilemeyecektim. (III) Geniş bir düzlükte, hemen. kıyısından akan dere ile birlikte bu mavi okul, beyaz bir ev- rende yer alan küçük bir gezegeni andırıyordu. (IV) Bahçe- sinde hizmetliden başka kimse yoktu. (V) Okulun tek öğret- meni, aynı zamanda müdürü, eli ayağı olan Emrah Yardımcı "birleştirilmiş sınıflar" yöntemiyle ders anlatıyordu. Bu parçadaki numaralandırılmış cümleler için aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) 1. cümlede bir beklenti vardır. B) III. cümlede sanatlı anlatım yapılmıştır. II. cümlede koşul-sonuç ilgisi vardır IV. cümlede olasılık anlamı vardır. E) V. cümlede deyim kullanılmıştır. UNITE 2

skyl tam ST 2- Rumeli deti Fetiher 3- Comiyetter hu coğ. 2452 90 33. Ancak romanın edebiyatımıza Batı'dan gelmiş bir yazınsal tür olması bunu engellemiştir. Romanın gelişi- mine baktığımızda roman denilecek düzeydeki eserler, geleneğimizden yararlanılmaya başladıktan sonra ortaya konmuştur. İlk dönem sanatçılarımızın düştüğü en büyük yanlış, sahte Batılılaşmadır. Eğer bu yanlışa düşmeselerdi klasik denilebilecek yapıtlar meydana getirebilirlerdi. 6 Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilebilir? A) Roman, edebiyatımıza ait bir tür olsaydı ölümsüz eserler veremezdik. B) Roman, yazınsal geleneğimizi reddederek ilerlemeye çalışmıştır. C) Yazınsal tarihimizin üst düzey bir romancı yetiştireme- mesi Batı'yı geç tanımamızdandır. Romanda zirveye ulaşmamız, düşüncemizin köklerini geçmişe uzatmakla mümkündür. E Roman türünde klasik bir yapıt ortaya koymamamız doğal bir sonuçtur. 34. Roma-Bizans ve Osmanlı izlerini taşıyan Ayasofya, yüzyıllar boyu dünyanın en büyük kilisesi unvanını elinde tutmuştu. Osmanlı Devleti'nin İstanbul'u fethetmesiyle, Ayasofya camiye çevrildi. Bünyesine minareler, medrese, imaret, kütüphane, sebil gibi birimler eklenince önemli bir külliye hâline geldi Yanua 3 Yanıt Yayınları

5. Gözyaşınla yüreğim kurşun olur ya da bir mermi Islak gecelerde, soğuk namlulara sürülürüm Bu dizelerde bulunan "sürmek" sözcüğünün anlamına yakın bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Anneannem cezveyi ocağa sürüp dedemin yolunu gözlerdi. B) Sür, sürüştür, tak, takıştır, inadına gel mahalleye. C) Bu iş bağlantısı ne zamandır sürüyor? D) Uzun zamandır araba sürmüyorum, unutmuşum. E) Ben sende yaşıyorum; sen bende hüküm sürüyorsun. Nemo (0

3. Şekil ve işlev benzerliğinden dolayı, bir sözcüğün anlam ge- nişlemesi ve yakıştırma yoluyla yeni anlam kazanmasına "yan anlam" denir. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerin hangisi yakıştırma yoluyla yan anlam kazanmamıştır? A) Defterin yaprağı B) Uçurtmanın kuyruğu C) Dağın eteği D) Yaralının ağzı E) Geminin burnu

D) III. ve V. E) IV. ve V. 6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dokunma duyusuna ait bir nitelik görme duyusuna aktarılmıştır? (A A) Adamın gerçekten de çok keskin bakışlanı vardı B) Dağın ardından yanık bir türkü yayıldı çevreye. Sanatçının oldukça yumuşak bir sesi varmış. D Genzimi yakan acı bir kokuyla uyandım. E) Tatlı sözleriyle yine gönlümü almayı başardı. 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamıyla kulla- nılmış bir sözcük vardır?

orinde ne kadar görüş birliğine varılsa IV zlı söyleyiş yoktur? 9-11 D) IV patlak EV 4. Suç ve Ceza, yazın tarihi açısından tam bir kilometre taşı- dir; Dostoyevski'nin bu romanı, çok farklı açılardan ele alınıp incelenebilir. Bu cümlede altı çizili sözle, söz konusu romana yöne- lik anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebiyatın katettiği aşamayı belirleyici bir nitelik taşı- dığı B) Üslup açısından üzerinde durulması gereken bir ro- man olduğu C) Roman türünün kesin çizgilerle diğer türlerden ayrıl- masını sağladığı Ins68 (0 D) Edebiyat tarihinde daha önce tercih edilmemiş bir anlatım yöntemini başlattığı E) Farklı okumalara, yorumlama ve anlamlandırmalara açık bir anlatımının olduğu Bu cümledeki altı çizili sözle şaire yönelik istenen aşağıdakilerden hangisidir? 5. Şair, seçerek ve birleştirerek şiire kattığı sözcüklerle oku- ru, şiire girmeyen sözcüklere de götürür.

Soru 2 Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "ancak" kelimesi "Size kenti gezdirebilir- dim ancak bugün çok işim var." cümlesindekiyle aynı anlamda kullanılmıştır? A) Ben bu kurumda ancak sana güvenebilirim. B) Aldığımız parayla ancak bir hafta geçinebiliriz. C) O kitabı almak isterdim ancak yanımda para yoktu. D) Beklediğiniz konuklar ancak gece yarısı burada olabilir. E) Ben ona ancak on dakikalığına izin vermiştim. Soru 3 Inualo E) Gün terc 2. Herh bir in da me BL A 3.

2. Tarihte yazıya dökülmüş her dil lisan), bir kavmin, T bir milletin tarihsel köklerine uzanabilmemizde bize büyük olanaklar (firsatlar) sunmaktadır. Ölü (unu tulmuş, günümüzde konuşulmayan) diller, geride bıraktıkları yazılarla insanlık tarihinin bileşenlerine ışık tutan (geleceği aydınlatan) çok değerli belgeler- IV dir. Diller; toplulukların başka topluluklarla ilişkileri, söz alıp vermeleri ile aynı zamanda kavimler, mil- letler, uluslar arasındaki kültürel alışverişlerin (akta- V rimların) de en gözle görülebilen kanıtıdır. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisi- nin anlamı parantez içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? B) II A) I C) III IV E) Y N R C D 7

2. Bazı birleşik isimler belirtisiz ad tamlamasının kayna- şıp kalıplaşmasıyla oluşur. a masa bacopl sabi Aşağıdakilerin hangisindeki birleşik isim bu yön- temle oluşmuştur? A) Hafta sonu hızlı trenle Ankara'dan Eskişehir'e gide- ceğiz. B) Keçiboynuzu bağışıklık sisteminin güçlenmesi açı- sından çok faydalı bir besindir. C) Ekinler sararınca köyümüze kocaman bir biçerdö- ver gelirdi. D) Bu gecekondu mahallesinde birkaç yıldır gökde- lenler yükselmeye başladı. EVaryemez insanlar varlık içinde yokluğu yaşarlar hep.

Belge Garnal TYT / TÜRKÇE 5. Dili doğru ve güzel konuşmak dilcilerin işidir, diyenler bir yükü omuzlarından atmış olmanın verdiği rahatlıkla sözçük- lerin kaşını gözünü parçalıyorlar. Dilin düşüncenin aynası olduğunu akla bile getirmiyorlar, sonra da düşüncelerinin anlaşılmamasından yakınıyorlar. Artık bunların şikâyetleri kabak tadı vermeye başladı. Ben onlara aynalarının üstün- deki tozu, kiri silmelerini salık veriyorum. Hovsiye veriyen Yukarıdaki parçada altı çizili sözlerin anlamını içeren bir söze aşağıdakilerden hangisinde yer verilmemiştir? A) Toplumun değerlerini yaşatmayı istiyoruz ama aydınım diyen birçok kişi, sorumluluktan kaçınıyor. B) Sosyal medyanın kullanımı arttıkça dili doğru kullanma- yanların sayısı, çığ gibi büyüyor. C) Hesaba katmadığımız ve basit bir ayrıntı olarak gördüğü- müz bazı şeyler, hayatımızı altüst edebiliyor. 6. D) Futbol konuşmalarının uzayıp gitmesi, beni usandırmaya başlamıştı ki Orhan Bey, asıl konuya girdi. E) Beni en çok eleştiren dostlarım, zamanı geldiğinde benim için en büyük özveride bulundular.