Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan
da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan
büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için
çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici
olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar.
Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda
bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve
kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen
bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Biyolojik olarak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım
aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir.
B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında
parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış
oldu.
C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin
ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak
görünmüyor.
D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri
maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir.
E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen
zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar. Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Biyolojik olarak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir. B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış oldu. C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak görünmüyor. D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir. E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.
7.
Bazı sanatçılar, sınır tanımamayı sanatlarının merkezine
oturtuyorlar ama aslında kendi sınırlarını koyarak o sınırlar
içinde olmayanı, o anlayış çerçevesinde yazıp çizmeyeni,
düşünmeyeni dışlıyorlar. Kendini usta sayanların birçoğunda,
artık kendisiyle aynı konuma gelmiş şairleri okumama gibi
umursamazca hatta hiçe sayıcı bir tutum gözleniyor. Bu,
onların kendilerini kilitledikleri bir bencilliktir ve sanatçıda
olmaması gereken bir özelliktir.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Usta şairler başkasına ihtiyaç duymayan, kendine yeten
şairlerdir.
B) Sanatta özgürlük; başıboşluk, sorumsuzluk ve bencillik
anlamına gelmez.
C) Her şairin, şiir anlayışı içinde belirli sınırları vardır ve
şair, onun dışına çıkmamalıdır.
D) Bugünün insanını ve dertlerini anlamayan şairin gele-
ceğe kalması beklenemez.
E) Şairlerin söz ustalığında bencillik ederek diğerlerine
yardımcı olmaması düşünülemez.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Bazı sanatçılar, sınır tanımamayı sanatlarının merkezine oturtuyorlar ama aslında kendi sınırlarını koyarak o sınırlar içinde olmayanı, o anlayış çerçevesinde yazıp çizmeyeni, düşünmeyeni dışlıyorlar. Kendini usta sayanların birçoğunda, artık kendisiyle aynı konuma gelmiş şairleri okumama gibi umursamazca hatta hiçe sayıcı bir tutum gözleniyor. Bu, onların kendilerini kilitledikleri bir bencilliktir ve sanatçıda olmaması gereken bir özelliktir. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Usta şairler başkasına ihtiyaç duymayan, kendine yeten şairlerdir. B) Sanatta özgürlük; başıboşluk, sorumsuzluk ve bencillik anlamına gelmez. C) Her şairin, şiir anlayışı içinde belirli sınırları vardır ve şair, onun dışına çıkmamalıdır. D) Bugünün insanını ve dertlerini anlamayan şairin gele- ceğe kalması beklenemez. E) Şairlerin söz ustalığında bencillik ederek diğerlerine yardımcı olmaması düşünülemez.
19. Süreya'ya göre şiir; hayatın güncelliği, gazetesi;
bir toplumdaki ökeliğin en uç, en an görünümü,
insan değişimlerinin bileşik bir anlatımıdır.
Şiir; temizleyen ve anıtan, kendisi de biraz kirli,
gayrimeşru bir iş; duygularla değil kelimelerle
yazılan; bir an, bütün bir tarih tadi, insan girişimi,
mutluluk çelişkisi, hayatın köpüğü gibidir, bir
karşı çıkma, her şeyi söyleyebilmek sanatıdır,
kural bozmadır; bir öncüdür; dil içinde bir dildir,
eğlence niteliği taşımayan bir sanattır...
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi şiirin
niteliklerinden biri değildir?
A) Kendine özgü dili vardır.
Behanın söze dönüşmüş hâlidir.
C) İnsana özgüdür.
D) Bir başkaldın yoludur.
E) Hayatın yüzeysel bir yansımasıdır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
19. Süreya'ya göre şiir; hayatın güncelliği, gazetesi; bir toplumdaki ökeliğin en uç, en an görünümü, insan değişimlerinin bileşik bir anlatımıdır. Şiir; temizleyen ve anıtan, kendisi de biraz kirli, gayrimeşru bir iş; duygularla değil kelimelerle yazılan; bir an, bütün bir tarih tadi, insan girişimi, mutluluk çelişkisi, hayatın köpüğü gibidir, bir karşı çıkma, her şeyi söyleyebilmek sanatıdır, kural bozmadır; bir öncüdür; dil içinde bir dildir, eğlence niteliği taşımayan bir sanattır... Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi şiirin niteliklerinden biri değildir? A) Kendine özgü dili vardır. Behanın söze dönüşmüş hâlidir. C) İnsana özgüdür. D) Bir başkaldın yoludur. E) Hayatın yüzeysel bir yansımasıdır.
PARAGRAF SORU BANKASI
10. (1) Akrabalık ilişkileri, toplulukların modernite
öncesinden günümüze dek beraberlerinde getir-
dikleri en büyük geleneksel, kültürel ve sosyal
yapıdır. (II) Geleneksel toplumların çözülme-
siyle özellikle Batı'da popülaritesini kaybetse
de- günümüzde akrabalık alanında araştırmalar
devam etmektedir. (III) Ortaya çıkan yeni veriler
ise etnolog ve antropologlara değil doktorla-
ra, biyologlara yani tıbba havale edilmektedir.
(IV) Burada referans, gen araştırmaları olmakla
birlikte söylemin arkasında yatan kabul arkaiktir
yani başka bir deyişle genetik olan akraba, "ger-
çek" akraba olarak görülmektedir. (V)
Bu parçadaki numaralanmış yerlerden han-
gisine "Bugünün dünyasında artık kimin kiminle
akraba olduğu, akrabalığın derecelendirilmesi
vb. konular modern biyoloji ile açıklanmaya
çalışılmaktadır." cümlesi getirilirse parçanın
anlam bütünlüğünde bozulma olmaz?
A) I
B) II
Bi
C) III
E) V
12
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
PARAGRAF SORU BANKASI 10. (1) Akrabalık ilişkileri, toplulukların modernite öncesinden günümüze dek beraberlerinde getir- dikleri en büyük geleneksel, kültürel ve sosyal yapıdır. (II) Geleneksel toplumların çözülme- siyle özellikle Batı'da popülaritesini kaybetse de- günümüzde akrabalık alanında araştırmalar devam etmektedir. (III) Ortaya çıkan yeni veriler ise etnolog ve antropologlara değil doktorla- ra, biyologlara yani tıbba havale edilmektedir. (IV) Burada referans, gen araştırmaları olmakla birlikte söylemin arkasında yatan kabul arkaiktir yani başka bir deyişle genetik olan akraba, "ger- çek" akraba olarak görülmektedir. (V) Bu parçadaki numaralanmış yerlerden han- gisine "Bugünün dünyasında artık kimin kiminle akraba olduğu, akrabalığın derecelendirilmesi vb. konular modern biyoloji ile açıklanmaya çalışılmaktadır." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğünde bozulma olmaz? A) I B) II Bi C) III E) V 12
yor
bir
er-
an
an
dil-
er
in
u,
ş
e
YAYINLARI
LİMİT
Con
33.
Güneş, temiz bir enerji kaynağıdır ve bu anlamda
çevre dostudur. Çevreye zarar vermediği, tüken-
meyen ve çok ucuz bir enerji kaynağı olduğu
için güneş enerjisinin kullanımı da gün geçtikçe
yaygınlaşmaktadır. Enerji ihtiyacımızı bu sınırsız
kaynaktan sağlamakla petrol veya doğal gaz
tüketimini azalttığımızı ve çevre kirliliğini önle-
diğimizi unutmamalıyız. Ayrıca enerji açısından
büyük ölçüde dışa bağımlı olan ülkemizde, güneş
gibi sınırsız ve ücretsiz olan bir kaynaktan sonuna
kadar faydalanmalıyız. Güneş enerjisinden yarar-
lanmak ucuza mal olacaktır. Güneş enerjisinin
kullanım alanı da sürekli artmaktadır. Uzaya gön-
derilen uydulara, şebekeden uzak dağ-yayla evle-
rine, sokak aydınlatmasına, reklam panolarının
ışıklandırılmasına, trafik sinyal levhalarına, deniz
taşıtlarına varıncaya kadar geniş bir yelpazede
yani her yerde görüyoruz.
Bu parçaya göre,
Tükenmeyen ve çevre kirliliğine neden olma-
yan enerji kaynağı olması,
II. Bol miktarda bulunması ve bedava bir kay-
nak olması,
III Enerji kullanımında dışa bağımlılığı tama-
men ortadan kaldırması,
IV. Az maliyetli bir kaynak olması,
V. Kullanım alanlarının gün geçtikçe artması
ifadelerinden hangileri güneş enerjisinden
yararlanmanın nedenlerinden değildir?
A) I ve IV
(B)11 ve III
D) Il ve IV
Yalnız III
nd
A3AA1(3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
yor bir er- an an dil- er in u, ş e YAYINLARI LİMİT Con 33. Güneş, temiz bir enerji kaynağıdır ve bu anlamda çevre dostudur. Çevreye zarar vermediği, tüken- meyen ve çok ucuz bir enerji kaynağı olduğu için güneş enerjisinin kullanımı da gün geçtikçe yaygınlaşmaktadır. Enerji ihtiyacımızı bu sınırsız kaynaktan sağlamakla petrol veya doğal gaz tüketimini azalttığımızı ve çevre kirliliğini önle- diğimizi unutmamalıyız. Ayrıca enerji açısından büyük ölçüde dışa bağımlı olan ülkemizde, güneş gibi sınırsız ve ücretsiz olan bir kaynaktan sonuna kadar faydalanmalıyız. Güneş enerjisinden yarar- lanmak ucuza mal olacaktır. Güneş enerjisinin kullanım alanı da sürekli artmaktadır. Uzaya gön- derilen uydulara, şebekeden uzak dağ-yayla evle- rine, sokak aydınlatmasına, reklam panolarının ışıklandırılmasına, trafik sinyal levhalarına, deniz taşıtlarına varıncaya kadar geniş bir yelpazede yani her yerde görüyoruz. Bu parçaya göre, Tükenmeyen ve çevre kirliliğine neden olma- yan enerji kaynağı olması, II. Bol miktarda bulunması ve bedava bir kay- nak olması, III Enerji kullanımında dışa bağımlılığı tama- men ortadan kaldırması, IV. Az maliyetli bir kaynak olması, V. Kullanım alanlarının gün geçtikçe artması ifadelerinden hangileri güneş enerjisinden yararlanmanın nedenlerinden değildir? A) I ve IV (B)11 ve III D) Il ve IV Yalnız III nd A3AA1(3
13. A gül yüzlüm, gül benizlim! Kerem edecek ne var bunda?
A cevahir sözlüm, bu ayrılık bana ölümden beter! Bari ben
"Kerem" olayım, sen de "Asli". Kerem senin ağzından çık-
ti. Bu ad bana bergüzarın olsun. Sen de bir hayalin aslısın,
bu da benden sana yadigâr olsun. Ben de bakarken sana
"Aslı" diye bakarım; bir gün gelir, yolunda kül olur gider-
sem şu bastığın toprak ben olayım." deyince Aslı'nın göz-
dolerinden Ceyhun misali kan revan olup ağız açmaya me-
cali kalmadı. Bereket versin dut ağacı, tuttu dallarından bir
dal verdi ona, o da dal gerdanında yayılan top zülüflerden
üç tel çekti de başladı saz ü niyaza. İmdi, Aslı ne söyledi?
Kerem ne dinledi?
Ne gezersin melul melul bu yerde
Aman Kerem beni rüsva eyleme
Düşürürsün beni onulmaz derde
Aman Kerem beni rüsva eyleme
ime temA
obnog
evimilaet rid steen
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
A) Bir halk hikâyesinden alınmıştır.
B) Mensur ve manzum parçalar içermektedir.
SIDE MUN
Ait olduğu dönemin dil özelliklerini yansıtmaktadır.
G
D) Mitolojik unsurlara yer verilmiştir.
Abartılı sözler kullanılmıştır.
temisnet (A
(13
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
13. A gül yüzlüm, gül benizlim! Kerem edecek ne var bunda? A cevahir sözlüm, bu ayrılık bana ölümden beter! Bari ben "Kerem" olayım, sen de "Asli". Kerem senin ağzından çık- ti. Bu ad bana bergüzarın olsun. Sen de bir hayalin aslısın, bu da benden sana yadigâr olsun. Ben de bakarken sana "Aslı" diye bakarım; bir gün gelir, yolunda kül olur gider- sem şu bastığın toprak ben olayım." deyince Aslı'nın göz- dolerinden Ceyhun misali kan revan olup ağız açmaya me- cali kalmadı. Bereket versin dut ağacı, tuttu dallarından bir dal verdi ona, o da dal gerdanında yayılan top zülüflerden üç tel çekti de başladı saz ü niyaza. İmdi, Aslı ne söyledi? Kerem ne dinledi? Ne gezersin melul melul bu yerde Aman Kerem beni rüsva eyleme Düşürürsün beni onulmaz derde Aman Kerem beni rüsva eyleme ime temA obnog evimilaet rid steen Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Bir halk hikâyesinden alınmıştır. B) Mensur ve manzum parçalar içermektedir. SIDE MUN Ait olduğu dönemin dil özelliklerini yansıtmaktadır. G D) Mitolojik unsurlara yer verilmiştir. Abartılı sözler kullanılmıştır. temisnet (A (13
19. Eve gelince cebindeki anahtarla kapıyı açıp
içeri girdi. Aynı zamanda kiler ve sandık odası
vazifesini, zamanına göre de misafir odası
işini gören taşlıkta Kübra ile anası yatıyorlardı.
Yusuf'un girdiğini gören kadın, yukarı kata giden
merdivenin alt basamaklarından birinde duran
idareyi alıp fitili yükseltti. Yusuf eliyle, rahatsız
olmamasını işaret ederek sessizce yukarı
çıkmak istedi fakat yerde bir hasırın üzerine serili
yatakların yanından geçerken Kübra'nın iri ve
parlak gözlerinin kendisine baktığını fark etti.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden
hangisi ağır basmaktadır?
A Öyküleme
C) Açıklama
B) Betimleme
D) Tartışma
E) Örnekleme
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
19. Eve gelince cebindeki anahtarla kapıyı açıp içeri girdi. Aynı zamanda kiler ve sandık odası vazifesini, zamanına göre de misafir odası işini gören taşlıkta Kübra ile anası yatıyorlardı. Yusuf'un girdiğini gören kadın, yukarı kata giden merdivenin alt basamaklarından birinde duran idareyi alıp fitili yükseltti. Yusuf eliyle, rahatsız olmamasını işaret ederek sessizce yukarı çıkmak istedi fakat yerde bir hasırın üzerine serili yatakların yanından geçerken Kübra'nın iri ve parlak gözlerinin kendisine baktığını fark etti. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A Öyküleme C) Açıklama B) Betimleme D) Tartışma E) Örnekleme
5
YAYINLARI
LİMİT
durumdur.
Sanat dallarının hareket noktaları temelde birbirine
yakındır.
D) Sanat dalları arasındaki ayrım günümüzde gitgide
ortadan kalkmaktadır.
Edebî türler biçim bakımından birbirinden ayrılsa da
içerik bakımından aynıdır
21. Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın kafasında karanlık bir evren
tasarısı var. Orasına burasına yıldız, gök ada,
50 samanyolu, kara delik vb. yerleştirip evrenin yapıttan
yapıta haritasını çiziyor. Kafasının içindeki evren
Dağlarca yazdıkça dışarıda adım adım somutlaşıyor,
ob beliriyor. Ya da bir ezgi, beste var. Uzamın, zamanın
içinden kopuk kopuk sesleri, notaları ortaya yapıtlar
biçiminde dökülüyor. Ezgi, müzik kafanın içinde...
Bizse yalıtık tek tük notaları işitiyoruz ve ezgiyi bu tek
imlerden tümlüyoruz.
Bu parçada Fazıl Hüsnü Dağlarca ile ilgili asıl
anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
en A) Şiirle ilişkisini geleneksel ölçütlere göre
belirlemediği
asynüb şi nin
B) Felsefi bir meseleyi yapıtlarının çıkış noktası yaptığı
C) Her yapıtını ayrı bir imgeden yola çıkarak yazdığı
Tüm yapıtlarıyla aslında tek yapıtın peşine düştüğü
E) Şiirin yapısal sağlamlığına derinlik getirdiği
Diğer sayfaya geçiniz.
SAMP
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5 YAYINLARI LİMİT durumdur. Sanat dallarının hareket noktaları temelde birbirine yakındır. D) Sanat dalları arasındaki ayrım günümüzde gitgide ortadan kalkmaktadır. Edebî türler biçim bakımından birbirinden ayrılsa da içerik bakımından aynıdır 21. Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın kafasında karanlık bir evren tasarısı var. Orasına burasına yıldız, gök ada, 50 samanyolu, kara delik vb. yerleştirip evrenin yapıttan yapıta haritasını çiziyor. Kafasının içindeki evren Dağlarca yazdıkça dışarıda adım adım somutlaşıyor, ob beliriyor. Ya da bir ezgi, beste var. Uzamın, zamanın içinden kopuk kopuk sesleri, notaları ortaya yapıtlar biçiminde dökülüyor. Ezgi, müzik kafanın içinde... Bizse yalıtık tek tük notaları işitiyoruz ve ezgiyi bu tek imlerden tümlüyoruz. Bu parçada Fazıl Hüsnü Dağlarca ile ilgili asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? en A) Şiirle ilişkisini geleneksel ölçütlere göre belirlemediği asynüb şi nin B) Felsefi bir meseleyi yapıtlarının çıkış noktası yaptığı C) Her yapıtını ayrı bir imgeden yola çıkarak yazdığı Tüm yapıtlarıyla aslında tek yapıtın peşine düştüğü E) Şiirin yapısal sağlamlığına derinlik getirdiği Diğer sayfaya geçiniz. SAMP
er
a
CI
yapı-
28. Fiziksel güç, dayanıklılık, çeviklik, hız gibi nitelikler
gerektiren; koşu, atlama ve atma gibi dallarda y
lan çalışmalar, oyunlar ve yarışmalar bütününe "at-
letizm" denir. Atletizmde sonuçlar; zaman, yükseklik
ve uzaklığa göre sınıflandırılır. Bu spor dalıyla ilgili
ilk tarihsel belgeler, I. Mısır Krallığı'na aittir. Atletizm
sözcüğü; Yunancada yarışma, mücadele anlamın-
daki "athlos"tan gelir. Atletizm, olimpiyat oyunlarının
da temelini oluşturur. Modern bir spor dalı olarak at-
letizm, ilk kez İngilizler tarafından 19. yy. başlarında
uygulanmıştır. Modern olimpiyat oyunlarının kurucu-
su olan Pierre de Coubertin, var olan kuralları sis-
temleştirmiştir. İlk modern olimpiyat olan 1896 Atina
Olimpiyat Oyunları'nda atletizmin on iki dalında ya-
rışmalar yapılmıştır.
C
AYT SORU BANKALARI
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşıla
maz?
A) Zaman, yükseklik ve uzaklık gibi kavramlar atle-
tizm sonuçlarının sınıflandırılmasında temel alın-
maktadır.
B) Olimpiyat oyunlarının temelinde atletizm bulun-
maktadır.
C) Olimpiyatla ilgili tarihî ilk belgeler, İngiliz ve Mısır
medeniyetlerine kadar uzanmaktadır.
Dk modern olimpiyat oyunları; Atina'da ve ondan
fazla dalda gerçekleştirilmiştir.
EX Hız, çeviklik gibi fiziksel güç ögeleri, atletizm için
gerekli olan ögelerdir.
29. Faruk Nafiz Camlıbel
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
er a CI yapı- 28. Fiziksel güç, dayanıklılık, çeviklik, hız gibi nitelikler gerektiren; koşu, atlama ve atma gibi dallarda y lan çalışmalar, oyunlar ve yarışmalar bütününe "at- letizm" denir. Atletizmde sonuçlar; zaman, yükseklik ve uzaklığa göre sınıflandırılır. Bu spor dalıyla ilgili ilk tarihsel belgeler, I. Mısır Krallığı'na aittir. Atletizm sözcüğü; Yunancada yarışma, mücadele anlamın- daki "athlos"tan gelir. Atletizm, olimpiyat oyunlarının da temelini oluşturur. Modern bir spor dalı olarak at- letizm, ilk kez İngilizler tarafından 19. yy. başlarında uygulanmıştır. Modern olimpiyat oyunlarının kurucu- su olan Pierre de Coubertin, var olan kuralları sis- temleştirmiştir. İlk modern olimpiyat olan 1896 Atina Olimpiyat Oyunları'nda atletizmin on iki dalında ya- rışmalar yapılmıştır. C AYT SORU BANKALARI Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşıla maz? A) Zaman, yükseklik ve uzaklık gibi kavramlar atle- tizm sonuçlarının sınıflandırılmasında temel alın- maktadır. B) Olimpiyat oyunlarının temelinde atletizm bulun- maktadır. C) Olimpiyatla ilgili tarihî ilk belgeler, İngiliz ve Mısır medeniyetlerine kadar uzanmaktadır. Dk modern olimpiyat oyunları; Atina'da ve ondan fazla dalda gerçekleştirilmiştir. EX Hız, çeviklik gibi fiziksel güç ögeleri, atletizm için gerekli olan ögelerdir. 29. Faruk Nafiz Camlıbel
ay iş-
en bir
çilikte
ökku-
tercih
ehirle-
el tes-
iliyor.
veri-
anat-
Sedef
Sedef
edef-
fçiler
erde
i be-
r, bu
'da-
Fçilik,
mış.
arak
ciliği
ba-
neye
den
dan
edil-
cağı
sıtlı
ağı
dir.
be-
ir.
5. A
ne-
YAYIN DENİZİ
6 D
8 A
9. E 10. B
O
SOSYAL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1E 2D 3A
4. C
GD ZA
5 A
TÜRKÇE TESTİ
37. - 38. soruları aşağıdaki
parçaya göre cevaplayınız.
İlk icat edilen güneş saati, su saati ve kum saati gibi
saatler farklı yöntemler ile zamanı göstermek ama-
ci ile yapılmıştı. Mekanik saatler ise din insanlarının
manastır içerisindeki hayatlarında görevlerini zama-
nında yerine getirmek için çekiç ya da tokmak ile ses
çıkararak uyarmak ve hatırlatmak amacı ile üretildi.
Bu sebep ile üretilen ilk mekanik saatler, saati göster-
me işlevi gütmediği için akrep yelkovan gibi parçalara
gereksinim duymuyordu. Dönemin eğitim şartları dü-
şünüldüğünde okuma-yazma oranı düşük olduğu için
insanların saate bakarak anlayacağı işaretler koymak
yerine, din insanlarının ibadetlerini yapacakları saati
hatırlatması için yapılan ses geliştirildi. 1344 yılında
günü 24 saatlik dilimlere bölen ve ilk kadranı kulla-
narak saati görsel olarak görebilmemizi sağlayan kişi
Giovanni di Dondi'dir. 14. yüzyıla kadar gelmiş olan
ve gece gündüz ayrımı yapamayan saatlerin üretimi,
mekanik saatlerin gelişmesi ile bırakıldı. Bir günü eşit
saat aralıkları, ile bölen ilk saat, Milano'da (İtalya) bu-
lunan Saint Gottard Kilisesi'nin saatidir. 14. yüzyıl ve
devamında Avrupa şehirlerinde mekanik saat kuleleri
yapıldı ve bu üretim hızlı bir şekilde yayıldı. Sarkaç,
sekteli rakkas dişlisi ve ağırlıktan güç alarak çalışma-
si şeklinde tasarlanan bu saatlerin kullanımı 300 yıl
devam etti.
37. Bu parçaya göre ilk mekanik saatleri diğer saatler-
den ayıran asıl özellik aşağıdakilerden hangisidir?
Dönemin eğitim şartlarının düşünülerek tasarlan-
masi
B) Farklı bir dönemde icat edilmesi
C) Okuma-yazması olmayanlara yönelik olması
D) İcat eden ülkenin üretimine fazlaca önem ver-
mesi
E) Din insanlarının görevlerini hatırlatmak amaçlı
üretilmesi
38. Bu parçada mekanik saat ile ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A) İlk olarak dinî amaç için ibadethanelerde kullanıl
8. C
18. C
8. B
18 C
28. D
38. A
8. C
18
C
8. A
18. E
28. C
38. D
8. C
18. C
8. B
18. A
28. D
38. C
8. A
18. B
H
▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬
HTT
H
9 E
19 E
9. E
19 D
29 C
39. E
9. C
19. A
9. A
19. C
29. D
39. E
9. C
19. C
9. E
19. C
29. C
39. D
9. E
19. A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ay iş- en bir çilikte ökku- tercih ehirle- el tes- iliyor. veri- anat- Sedef Sedef edef- fçiler erde i be- r, bu 'da- Fçilik, mış. arak ciliği ba- neye den dan edil- cağı sıtlı ağı dir. be- ir. 5. A ne- YAYIN DENİZİ 6 D 8 A 9. E 10. B O SOSYAL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI 1E 2D 3A 4. C GD ZA 5 A TÜRKÇE TESTİ 37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. İlk icat edilen güneş saati, su saati ve kum saati gibi saatler farklı yöntemler ile zamanı göstermek ama- ci ile yapılmıştı. Mekanik saatler ise din insanlarının manastır içerisindeki hayatlarında görevlerini zama- nında yerine getirmek için çekiç ya da tokmak ile ses çıkararak uyarmak ve hatırlatmak amacı ile üretildi. Bu sebep ile üretilen ilk mekanik saatler, saati göster- me işlevi gütmediği için akrep yelkovan gibi parçalara gereksinim duymuyordu. Dönemin eğitim şartları dü- şünüldüğünde okuma-yazma oranı düşük olduğu için insanların saate bakarak anlayacağı işaretler koymak yerine, din insanlarının ibadetlerini yapacakları saati hatırlatması için yapılan ses geliştirildi. 1344 yılında günü 24 saatlik dilimlere bölen ve ilk kadranı kulla- narak saati görsel olarak görebilmemizi sağlayan kişi Giovanni di Dondi'dir. 14. yüzyıla kadar gelmiş olan ve gece gündüz ayrımı yapamayan saatlerin üretimi, mekanik saatlerin gelişmesi ile bırakıldı. Bir günü eşit saat aralıkları, ile bölen ilk saat, Milano'da (İtalya) bu- lunan Saint Gottard Kilisesi'nin saatidir. 14. yüzyıl ve devamında Avrupa şehirlerinde mekanik saat kuleleri yapıldı ve bu üretim hızlı bir şekilde yayıldı. Sarkaç, sekteli rakkas dişlisi ve ağırlıktan güç alarak çalışma- si şeklinde tasarlanan bu saatlerin kullanımı 300 yıl devam etti. 37. Bu parçaya göre ilk mekanik saatleri diğer saatler- den ayıran asıl özellik aşağıdakilerden hangisidir? Dönemin eğitim şartlarının düşünülerek tasarlan- masi B) Farklı bir dönemde icat edilmesi C) Okuma-yazması olmayanlara yönelik olması D) İcat eden ülkenin üretimine fazlaca önem ver- mesi E) Din insanlarının görevlerini hatırlatmak amaçlı üretilmesi 38. Bu parçada mekanik saat ile ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisine değinilmemiştir? A) İlk olarak dinî amaç için ibadethanelerde kullanıl 8. C 18. C 8. B 18 C 28. D 38. A 8. C 18 C 8. A 18. E 28. C 38. D 8. C 18. C 8. B 18. A 28. D 38. C 8. A 18. B H ▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬ HTT H 9 E 19 E 9. E 19 D 29 C 39. E 9. C 19. A 9. A 19. C 29. D 39. E 9. C 19. C 9. E 19. C 29. C 39. D 9. E 19. A
56
Soru Sende
an
37. Dünyada bir yığın çalgı aleti ve ses çeşidi vardır. Bunları
gelişigüzel bir şekilde bir araya getirirseniz sadece gü-
rültü çıkarmış olursunuz. Oysa bu sesler arasında güzel
bir düzen kurabilirseniz ortaya çıkan ürün, bir sanat eseri
olur. Bu bağlamda şiir de bir kelimeler istifidir. Güzel bir
misrada, kelimenin yerlerini değiştirdiniz mi misraların bü-
yüsü de bozulur.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Siri bir sanat eserine çeviren, sözcüklerin bir araya
gelirken yarattığı uyumdur.
B) Bütün tabiat, sanat eserine malzeme olacak pek çok
ögeyi içinde barındırır.
C) Şiir, yapısındaki ayum gereği başka bir dile çevrile-
mez.
D) Her sanatçı sözcüklere farklı anlamlar kazandırarak
yeni bir şiir dili yaratır.
E) Müzik ve şiir bir bütünün birbirinden ayrılmaz parçala-
ridir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
56 Soru Sende an 37. Dünyada bir yığın çalgı aleti ve ses çeşidi vardır. Bunları gelişigüzel bir şekilde bir araya getirirseniz sadece gü- rültü çıkarmış olursunuz. Oysa bu sesler arasında güzel bir düzen kurabilirseniz ortaya çıkan ürün, bir sanat eseri olur. Bu bağlamda şiir de bir kelimeler istifidir. Güzel bir misrada, kelimenin yerlerini değiştirdiniz mi misraların bü- yüsü de bozulur. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Siri bir sanat eserine çeviren, sözcüklerin bir araya gelirken yarattığı uyumdur. B) Bütün tabiat, sanat eserine malzeme olacak pek çok ögeyi içinde barındırır. C) Şiir, yapısındaki ayum gereği başka bir dile çevrile- mez. D) Her sanatçı sözcüklere farklı anlamlar kazandırarak yeni bir şiir dili yaratır. E) Müzik ve şiir bir bütünün birbirinden ayrılmaz parçala- ridir.
TYT
32. Şiirin sınırlarını daima bilmek gerekir; fazlası, bizim o şiire
eklediklerimizdir. Şiirin gerçek değeri ise bu ek yaşantıların
dışındadır. Daima kendi anladığımızdan çok, şairin ne
anlattığına bakmak daha yerinde olur. Böylece şairin
şiirine verdiği anlam neyse ona daha bir yaklaşmış oluruz.
Yoksa bizim kendimize göre çıkardığımız anlam ancak bize
göredir. Bu da şairin kişiliğini unutmakla elde edilir.
Aşağıdakilerden hangisi parçada bir şiir
değerlendirilirken yapılması gerekenlerle ilgili öne
sürülen düşüncelerden değildir?
A) Şairin kişiliğinin eserden uzak tutulması gerekir.
BY Bireyin kendine göre şiirden çıkardığı anlam, temel ölçüt
değildir.
✓
CyŞiirin, bilinenin ve belirginleştirilenin dışında özellikleri
vardır.
✓
D) Şiirin iletisi, temasına ve konusuna göre paralellik
göstermez.
EŞairin anlatmak istediklerinin önemsenmesi lazımdır.
r.V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT 32. Şiirin sınırlarını daima bilmek gerekir; fazlası, bizim o şiire eklediklerimizdir. Şiirin gerçek değeri ise bu ek yaşantıların dışındadır. Daima kendi anladığımızdan çok, şairin ne anlattığına bakmak daha yerinde olur. Böylece şairin şiirine verdiği anlam neyse ona daha bir yaklaşmış oluruz. Yoksa bizim kendimize göre çıkardığımız anlam ancak bize göredir. Bu da şairin kişiliğini unutmakla elde edilir. Aşağıdakilerden hangisi parçada bir şiir değerlendirilirken yapılması gerekenlerle ilgili öne sürülen düşüncelerden değildir? A) Şairin kişiliğinin eserden uzak tutulması gerekir. BY Bireyin kendine göre şiirden çıkardığı anlam, temel ölçüt değildir. ✓ CyŞiirin, bilinenin ve belirginleştirilenin dışında özellikleri vardır. ✓ D) Şiirin iletisi, temasına ve konusuna göre paralellik göstermez. EŞairin anlatmak istediklerinin önemsenmesi lazımdır. r.V
TYT
24. Son zamanlarda sağlıklı ve huzurlu yaşam, özünde dengeyi
yakalamaktan çok, bir trend hâline gelmiş durumda... Bunun
için paylaşılan listeler, kısa süreli ama şok çözümler âdeta
havalarda uçuşuyor. Oysaki sağlık ve huzur dolu bir yaşam;
uyum, denge ve sürekliliğin bir getirisi. Bunun yöntemini
keşfetmek için çabalamak, doğru kaynaklara yönelmek de
bir o kadar önemli... Bu yöntemlerden sağlıklı yaşamın içinde
var olan bitkiler de olmazsa olmazlar arasında. Özellikle bitki
çayları düzenli kullanımlarla, metabolizmayı hızlandırmadan
kan şekerini dengede tutmaya, soğuk algınlığına karşı
korunmaya, depresyondan mide sorunlarına kadar birçok
konuda iyileştirici ve destekleyici etkiye sahip. Birbirinden
farklı yararları ve destekleyici etkileri olan bitki çaylarını
kullanım miktarları, saklama koşulları, demleme şekilleri
ve etken madde bileşenlerine dikkat ederek kulanmak da
oldukça önemli.
1. Kolaycılığa yönlendirme
II. İçinde bulunan durumdan memnun olma
III. Sürdürülen bir tutuma tepki
IV. İzlenecek yol önerisinde bulunma
Yukarıdakilerden hangileri bu parçada belirtilenler
arasında yoktur?
A) Yalnız II.
D) I ve III.
Dife
B) Yalnız IV.
EDIII vely.
ve II.
25
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT 24. Son zamanlarda sağlıklı ve huzurlu yaşam, özünde dengeyi yakalamaktan çok, bir trend hâline gelmiş durumda... Bunun için paylaşılan listeler, kısa süreli ama şok çözümler âdeta havalarda uçuşuyor. Oysaki sağlık ve huzur dolu bir yaşam; uyum, denge ve sürekliliğin bir getirisi. Bunun yöntemini keşfetmek için çabalamak, doğru kaynaklara yönelmek de bir o kadar önemli... Bu yöntemlerden sağlıklı yaşamın içinde var olan bitkiler de olmazsa olmazlar arasında. Özellikle bitki çayları düzenli kullanımlarla, metabolizmayı hızlandırmadan kan şekerini dengede tutmaya, soğuk algınlığına karşı korunmaya, depresyondan mide sorunlarına kadar birçok konuda iyileştirici ve destekleyici etkiye sahip. Birbirinden farklı yararları ve destekleyici etkileri olan bitki çaylarını kullanım miktarları, saklama koşulları, demleme şekilleri ve etken madde bileşenlerine dikkat ederek kulanmak da oldukça önemli. 1. Kolaycılığa yönlendirme II. İçinde bulunan durumdan memnun olma III. Sürdürülen bir tutuma tepki IV. İzlenecek yol önerisinde bulunma Yukarıdakilerden hangileri bu parçada belirtilenler arasında yoktur? A) Yalnız II. D) I ve III. Dife B) Yalnız IV. EDIII vely. ve II. 25
23. ve 24. soruyu metne göre cevaplayınız.
23. (1) Süleyman Çelebi, Bursa Ulu Camii'nde imamlık yap-
mıştır. (II) Bu dönemde Vesiletü'n-Necat adını verdiği
yüzyılın en güzel eserini kaleme almıştır. (III) Zaman
geçip eser okundukça da diğer sanatçıları etkilemiştir.
(IV) Eser çeşitli bölümlerden oluşur ve eserin son bölü-
mü duadır. (V) Bu eseri ile hala yaşayan bir sanatçıdır
Süleyman Çelebi.
Bu parçada anlam akışını bozan cumle aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
23. ve 24. soruyu metne göre cevaplayınız. 23. (1) Süleyman Çelebi, Bursa Ulu Camii'nde imamlık yap- mıştır. (II) Bu dönemde Vesiletü'n-Necat adını verdiği yüzyılın en güzel eserini kaleme almıştır. (III) Zaman geçip eser okundukça da diğer sanatçıları etkilemiştir. (IV) Eser çeşitli bölümlerden oluşur ve eserin son bölü- mü duadır. (V) Bu eseri ile hala yaşayan bir sanatçıdır Süleyman Çelebi. Bu parçada anlam akışını bozan cumle aşağıdaki- lerden hangisidir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
I. İnsanların zihnini en çok kurcalayan sorulardan biri,
önemli bir sınava girmeden önce şekerli bir şey yeme
veya içmenin yararlı olup olmadığıdır. Bu, "evet" ya da
"hayır" olarak cevap verilemeyecek kadar karmaşık bir
konudur.
II. Sınavdan önce şekerli yiyecekler yoluyla glikozun fazla
alınması vücutta tepkiye yol açar. Bunun sonucu olarak
kan şekeri önce yükselir, sonra da bu yükselmeye tep-
ki olarak düşer. Ortaya çıkan ani şeker şokuna karşılık,
kana insülin hücum eder ve şekerin fazla miktarını or-
tadan kaldırır. Bu da sınavdan alınmak istenen yüksek
performansı düşürür.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenebilir?
A Farkir bilimsel araştırmaların aslında birbirini destekledi-
ği gösterilmiştir.
B) iki farkir konuya ilişkin kabullenilmiş ortak bir görüş ol-
duğu vurgulanmıştır.
C) Bolguyla ilgili düşünce, açımlanarak verilmiştir.
D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler su-
nulmuştur.
3. is
y
r
E Farklı üsluplar kullanılsa da konu benzer nedenlerle açık-
lanmıştır.
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
I. İnsanların zihnini en çok kurcalayan sorulardan biri, önemli bir sınava girmeden önce şekerli bir şey yeme veya içmenin yararlı olup olmadığıdır. Bu, "evet" ya da "hayır" olarak cevap verilemeyecek kadar karmaşık bir konudur. II. Sınavdan önce şekerli yiyecekler yoluyla glikozun fazla alınması vücutta tepkiye yol açar. Bunun sonucu olarak kan şekeri önce yükselir, sonra da bu yükselmeye tep- ki olarak düşer. Ortaya çıkan ani şeker şokuna karşılık, kana insülin hücum eder ve şekerin fazla miktarını or- tadan kaldırır. Bu da sınavdan alınmak istenen yüksek performansı düşürür. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A Farkir bilimsel araştırmaların aslında birbirini destekledi- ği gösterilmiştir. B) iki farkir konuya ilişkin kabullenilmiş ortak bir görüş ol- duğu vurgulanmıştır. C) Bolguyla ilgili düşünce, açımlanarak verilmiştir. D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler su- nulmuştur. 3. is y r E Farklı üsluplar kullanılsa da konu benzer nedenlerle açık- lanmıştır. C
graf Bilgisi Yapı
TÜRKÇE
8
100
sir-
de-
en
en
esi
U-
ka
n
ni
a
n
karekök
3.
Tarih:...........
Test-13
Sorumluluk basit bir seçim işi değildir, insani bir
zorunluluktur. (1) Yoksa sorumsuzları göre göre so-
rumlular da sorumsuz olup çıkarlardı. (II) Sorum-
suzluk, hiçbir görev üstlenmemek ya da görevden
kaçınmaktır. (III) Bilgileri ve bilginin sağladığı gör-
güleri sorumluların sorumsuz duruma düşmesini
engeller. (IV) Insana gerçek anlamda sorumluluk
kazandıran tek şey bilgidir. (V) Ancak bilgililiği, bil-
giçlikle ya da bilmişlikle karıştırmamak gerekir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi-
si düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
graf Bilgisi Yapı TÜRKÇE 8 100 sir- de- en en esi U- ka n ni a n karekök 3. Tarih:........... Test-13 Sorumluluk basit bir seçim işi değildir, insani bir zorunluluktur. (1) Yoksa sorumsuzları göre göre so- rumlular da sorumsuz olup çıkarlardı. (II) Sorum- suzluk, hiçbir görev üstlenmemek ya da görevden kaçınmaktır. (III) Bilgileri ve bilginin sağladığı gör- güleri sorumluların sorumsuz duruma düşmesini engeller. (IV) Insana gerçek anlamda sorumluluk kazandıran tek şey bilgidir. (V) Ancak bilgililiği, bil- giçlikle ya da bilmişlikle karıştırmamak gerekir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi- si düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V