Anlatım Biçimleri Soruları

1. 1. Grup 1. Duruluk 11. Açıklık III. Etkileyicilik IV. Evrensellik V. Özgünlük II. Grup • Kendi sesini aramak • Tüm insanlığa seslenmek Kelime tasarrufu yapmak • Anlamda netlik 1. gruptaki anlatım ilkelerinden hangisi II. grup- taki ifadelerden biriyle eşleşmez? A) B) II. C) III. D) IV. E) V. IV. D)

O, vitrin çağında gölgede kalmayı seçerek akıntının tersine yol almayı seçiyor. Kim bilir belki de eserlerinin sözcüleri gibi durmaksızın konuşan, anlatan, fikir beyan eden yazar- lar kalabalığı arasında göz önünde olmamaya dair ısrarı ile sivriliyor. Bu parçada altı çizili bölümle anlatılmak isteneni en kapsamlı biçimde karşılayan söz aşağıdakilerden han- gisidir? A) Çağın gereklerine uyum sağlayamayarak kendini gizle- yen B) Çağın tutumunu beğenmeyerek tersine tavır alan C) Çağın görünür olma modasına uymayarak kendini ön plana çıkarmayan D) Eserini anlatmak ve açıklamaktan çekinen E) Göz önünde olmamayı seçtiği için başarıyı yakalayan Diğer Sayfaya Geçiniz.

TYT/Türkçe 32. Kitabı okumadan önce küçük bir araştırma yaptım ve eserin kıymetini daha satırlarla tanışmadan anladım. Bu yapıt, birinci tekil kişi ağzından yazılan ilk romanmış. Bu özelliğiyle bir öncü sayılan roman aynı zamanda modern edebiyatta kahramanının iç monoloğuna yer veren ilk esermiş de. Konu basit, idam cezasına çarptırılan bir adamın ölümünü beklediği son saatler içindeki yaşamı. Adına ne kadar yaşam denebilirse tabi. Böyle bir durumda insana en çok acı verecek olan, sonlanacağı anı bile bile nefes alıp vermeye devam etmektir herhalde, değil mi? Dili sade ve bir o kadar etkileyici. İdam cezasının acımasızlığını ve sorun çözmedeki işlevsizliğini ilmek ilmek işlemiş Victor Hugo. Lafı dolandırma yok. Süslü cümleler, edebi değeri artırmak adına yapılmış gereksiz benzetmeler yok. Tıpkı konusu gibi kitap, sert ve düşündürücü. 33. Kimden okur Dostoyevski'yd çok güzel bir te vermek üzere onu affedip s aşağıya düşes izin verseler saniye sonr: ihtimalini bile üzerinde yas Bu parçada 1. yaşam II. özlem III. hüzün duygular Bu parçada Victor Hugo'nun eseriyle ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Kahraman bakış açısıyla yazılan ve iç monoloğa yer ve- ren ilk eser olduğuna B) Konusunun, idamını bekleyen adamın son saatleri oldu- ğuna C) Dilinin sade, etkileyici, süssüz olduğuna ve gereksiz benzetmeler yapılmadığına D) Victor Hugo'nun, idam cezasının acımasızlığını ve sorun çözmedeki işlevsizliğini işlediğine E) Konu olarak sert olmasına rağmen döneminin eleştirisini. yapmasıyla düşündürücülüğünün ön plana çıktığına E Yalnız

f Anton Çehov, ilk bakışta hiçbir anlam ifade etmeyen ufak ay- rıntılara olan düşkünlüğü, kahramanlarının içsel yaşamlarını en ince ayrıntısına kadar tasvir edebilme yeteneği, hafif mizah, keskin hiciv, iç karartıcı ve hüzünlü motifleriyle, yalnızca ana vatanının değil, tüm dünya edebiyatının gelişimini etkilemiştir. Her öyküsünde başka bir hayatı kaleme alan Çehov, büyük romanlarda yaratılan devasa tabloları, öykülerinde kendi üslu- bunca minimalize ederek, daha az olay ve kişiye indirgeyerek farklı anlatım tarzı sergilemiştir. Bu parçadan Anton Çehov ve hikâyeleriyle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Yoğun ve özlü bir anlatımı vardır. B) Gereksiz ayrıntılara yer vermemiştir. Edebiyatı evrensel ölçekte etkilemiştir. Yapıtlarında karşıtlıklar söz konusudur. E) Dili başarıyla kullanmıştır. 8

zle tarandı- birine ben- 9'da genç ir gerçeğe 'da sözü- ez? lelade bir Sarip akı- mantik- stir. sa hangi ze içine mıştır. ister dişi- nam hek. ✔FEN BİLİMLERİ YAYINLARI B B -4 39. Britanyalı şarkıcı Adele, uzun süre ara verdiği müzik dün- yasına geri döndü. 6 yıl sonra yayımladığı ilk şarkısıyla rekorları altüst etti. Independent Türkçenin NME'den aktar- dığına göre Easy On Me, Birleşik Krallık'taki tekli satış lis- tesinde ilk sıraya çıktı. Official UK Singles Chart (Birleşik Krallık Resmî Tekliler Listesi) indirme ve satış verilerine göre hazırlanıyor. Şarkıcının listenin zirvesine çıkan üçün- cü şarkısı olan Easy On Me, ilk haftasında 217 bin 300 satış elde etti. Adele bu başarısıyla Ocak 2017'de Shape Of You parçasıyla 226 bin 800 satış yapan Ed Sheeran'ı geride bıraktı. Official Charts Companynin verilerine göre Easy On Me, 23 bin 500 kez dijital olarak indirildi. Easy On Me yakın zamanda Spotify'in bir gün içinde en çok dinle- nen tekli rekorunu da kırmıştı. Adele bu başarısıyla Güney Koreli pop grubu BTS'in Butter parçasını geride bırakmıştı. Butter, toplamda 21 milyon kez dinlenmişti. A) Örnekleme - sayısal verilere başvurma B) Tanımlama - örneklerme B Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinde un verilenlere başvurulmuştur? C) Tanımlama - sayısal verilere başvurma D) Örnekleme karşılaştırma (E) Sayısal verilere başvurma - karşılaştırma 40. Ben gazeteciliğe başladığım sıralarda bu kadar köşe yaza- ri yoktu. Gazetelerin başyazılarını, bir anlamda gazetenin önemli olaylar karşısındaki politikasını, görüşünü de yayın yönetmenleri değil basyazarlar kaleme alırdı. Yayın yönet- eeeeee 66666 B 202 1. 2. 1.

3 4. (I) Yazarının kalp krizinden öldüğü için tamamlaya- madığı "Canistan" adlı romanının kahramanı olan Selim, içinde yaşadığı toplumla uyuşmayan bir tip- tir. (II) Bu yüzden toplumdan intikam alma duygu- suyla yoğurmuştur onu içinde bulunduğu şartlar. (III) Yazar, Canistan'ı üç bölüme ayırmıştır. (IV) Bi- rinci bölüm aktüel zamanın anlatıldığı "Duruşma" bölümüdür. (V) Bu bölümde Selim ile Ali'nin hesap- laşması vardır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangi- si, kendisinden sonraki yargının gerekçesi duru- mundadır? A) I B) II C) III D) IV E) V Diğer sayfaya geçiniz.

yorsunuz, benim köprümün yanında bu gü di niye feryat ediyorsunuz?" ded 6-7 sorulan apagidaki metne pore cevaplayiniz güzel yigidimu didu, ona agliyon Dell > kim didürdü?" Dediler Allah Teala'dan buyruk oldu, al ka din canini ald: "Deli Dumrut iz ne kişidir ki adamin canini ali birligin varligin hakkı içpin Azrail ar savaşayım, çekişeyim, mü yigidin canını kurtarayim, bir almasın." dedi Çekildi dón- 1 zü hoş gelmedi gime şükür kılmıyor, enlik eylesin." dedi. 1 den alın kahvesini içen, ekmeğini çalan, fincanını kıran, ken cerenin önünde oturdu. Işte orada, duvarın altında t dini sabah keyfinden mahrum eden, velhasıl evinde ayaklarını ibtida ağızlarına götürüp nisvana mahsu bütün rahat ve asayişini selb eyleyen kediler (...) 6 yi hatırla sabah kahvaltısını hazmetmekte ve öğ bir tavr-i işvebázáne ile yüzlerini temizleyerek, saf içtin, fincanımı sen kırdın, öyle mi diyerek odasından bastonunu alıp ayaklarının ucun basarak yavaş yavaş kedinin yanına sokuldu. Haz eline fırsat geçmişken istediği gibi intikamını almal Değneği şiddetle üzerine indirir indirmez, seri-üs için bastonunu kaldırdı. Kedi kımıldıyor, kaçacak rak azim bir gürültü ile merdivenlerden aşağı yuvar seyr olan bu afacan, hemen sıçrayınca ayağı kaya landı. 9. Bu parçayla ilgili, A)Xaniz 8-9. soruları aşağıdaki r göre cevaplayınız. dayayarak pen Bir günlük mahsûl-i mesaisinin böyle mahv u heder olmasından teessürle başını eline (D) I, II ve III taamına hazırlanmakta idiler... -Kahvemi sen 8. Bu metnin türü ve ait olduğu tarihsel dönem aşa ğıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) Deneme-Milli Edebiyat Dönemi BRoman-Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı C) Hikaye-Tanzimat Edebiyatı Dönemi D) Hatira (Ani)-Servetifünun Dönemi Münşeat (Mektup) - Divan Edebiyatı Dönemi 1. Hakim bakış açısından yararlanılmıştır. II. Sade bir dil kullanılmıştır. III. Doğrudan aktarım cümlesi kullanılmıştır. belirlemelerinden hangileri yapılamaz? B) Yalnız II metne C)Yalnız E) II ve III OSAKA OF 20.3mm Ş A 8) C) E g 12. Yaşac laştığın cinsiye ayrımc özgürü. Maruz özgür aslında nipülasy Bu parç hangi bi hangisi A) Nokta C) Soru is

(17) Insanlar artık birçok şeyi anımsama gereği duymuyor. Bu durum anı biriktirme alışkanlığını da ortadan kaldırıyor. Bir zamanlar benim fotoğraf çekme tutkum vardı. Bir sürü fotoğraf çektim, çoğunu da kitaplarımda kullandım. Sonra birdenbire fotoğraf çekmeyi bıraktım. Çünkü fotoğrafını çektiğim şeyler üzerinde hiç düşünmediğimi ve bir süre sonra onları anımsama gereği bile duymadığımı fark et- tim. Yaptığım sadece, elimde bir makineyle dolaşıp dek- lanşöre basmaktı. Bu da bana pek anlamlı gelmiyordu. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenebi- lir? A) İnsanların önemli bulduğu olayları anımsadıkları B) Kimi fotoğrafların insanın düş gücünü sınırlayabileceği C) Herleyen teknolojik olanaklara çabuk yum sağlandığı D) Kolayca elde edilen görüntülerin insanları düşünce tembelliğine itip belleksizleştirdiği E) Kimi alışkanlıkların, kişilerin öz eleştiri yapmasını en- gellediği (2008/KPSS)

kapalı enen ti, me 36. Bu Türkçe 36-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yazmak, faniliğin saldırısına karşı bazı yetenekli insanların gösterdiği reflekstir. Refleks ne kadar güçlü olursa refleks sahibi o kadar uzun yaşar. Bu, şu anlama geliyor: Edebiyatçılar, genellikle ömürlerini uzatmak için yazarlar. Mesela Mehmet Akif Ersoy, hâlâ yaşıyor; yaşamaya da devam edecek. Yunus Emre veya Şeyh Gålip de öyle. Fakat bu insanların arkadaşlarını, yaşıtlarını kim biliyor? Kimse... Biraz dikkat edince ayakta kalan, ömrü uzayan isimlerin, edebiyata meslek olarak değil de mesele olarak baktıklarını görüyoruz. Yine, ayakta kalan edebiyatçıların edebiyatı tutunacak dal olarak değil; dikilecek fidan olarak gördüklerini dikeriz. biliyorum. Malum, tutunduğumuz dal kırılırsa uçuruma yuvarlanırız fakat diktiğimiz fidan kurursa yenisini DENEME 01 38. 1. Dügenceyi örnek vererek pekiştirmek Ana düşünceyi, benzetme yoluyla somutlaştırmak Konuyu tanık göstererek kanıtlama yoluna gitmek hangilerine başvurulmuştur? Bu parçadaki altı çizili sözle yukandakilerden A) Yalnız I ve Il Yalnız II E) Il ve Ill C) Yalnız III A

ere. ne 14 F CU a 2 Benim yeğlediğim sanat, toplumcu çevrenin içinde kalan, toplumsal coşkunun dışına düşmeden ama sanatçının, kendisinin de belli bir işin işçisi, ustası olduğunu unutmadan yaptığı sanattır. Sanatçı, okuru- nun, halkının beğenisini değiştirmek, yükseltmek ve anlatmakla yükümlüdür. Bu parçada anlatılanlardan, aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Sanat, toplumun beğenisine yeni boyutlar getirmeli- dir. B) Sanatçının amacı, bir anlamda, okuruna ışık tut- maktır. C) Sanat yapıtı, yaratıcısının ustalığıyla şekillenir. D) Gerçek sanatçı toplumsal heyecanı yaşayan kişidir. Sanatçı, kişiliğini, okurunun beğenisine göre oluştu- rur.

FEN BILIMI Namuslu olmak ne zor şeymiş. Kanunlu, kanunsuz baskılar altında ezile ezile pestile döndük. Bugünün < itibarlı kişileri gibi kese doldurmadık. Makam peşinde koşmadık. Han, apartman sahibi olmadık. Hiçbir kay- gamızda kendimiz için bir şey istemedik. Yalnız ve yalnız bu yurdun bütün yükünü omuzlarında taşıyan milyonlarca insanın derdine derman olacak yolları araştırmak istedik. Bu ne affedilemez bir suçmuş meğer! Olabilirdik, kendi gerçekliğimizi, kişiliğimizi yok sayarak ama bunu yapmadık. Kendisinden böyle söz eden bir kişi aşağıdakiler- den hangisiyle nitelendirilemez? 8. A) Kızgın Yılgın E) Dürüst B) Araştırıcı D) Gururlu

"Gerçek bilinebilir mi?" sorusuna bir yanıt da Çin'den geldi. Günümüz görüşüne en yakın yanıtı verir Çin ata- sözü. Der ki: "Derin olan kuyu değil, kısa olan iptir." Bu parçadaki Çin atasözüne karşıt olan görüş, aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Bilim sınırsızdır, insan zekâsı sınırlıdır. B) Gerçeğin gizini çözebilmek isteyen insanın kendisi- ni ve zekâsını sürekli geliştirmesi gerekir. Gerçeğin enginliği, düşünen ve gelişen insana dar gelir. DY Gerçek asla bilinemez çünkü insanların zekâsı sınırlıdır E) Sınırlı olan insan zekâsıdır, gerçek engindir.

7. Doğrusu, bu yanıt almakta zorluk çekilecek cinsten bir soru değil. Çünkü okumaktan muradın, anlamak ve böylece bilgilenmek olduğu, söylenmesi anlamsız bir gerçektir. Bu parçanın başına, aşağıdaki soruların hangisi getirilmelidir? A) Neden kitap, gazete okumuyorsunuz? B) Kitap seçimi nasıl yapılmalı? 9 C) Her okur bilinçli seçimler yapar mı? D) Okumayı seviyor musunuz? okumanın amacı amacı nedir?

ikalar ınırdı. şadığı cecik Usta e "Ne n, yap- isüs- sinden mi bir işinin noy- kişi, enite- m ver- eri be- dışarı t elle Otiflere Elimizde ne yazık ki, Geleceğe Dönüş filminde olduğu gibi bir zaman makinesi yok; olsa bile geçmişin tüm verimini yeniden ele realmak istediğimizde hangi çağa hangi ölçütlere göre davrana- cağımızı yine de bilemeyiz. Sanat yapıtı dönemsel bir olaydır; geçer gider, insan nasıl ölüp çekiliyorsa, aslında en değişmez saydığımız yapıtlar bile hatta antik, dinsel, uy- garlığın ilk çağlarına ait o anit- metinler bile yeniden ve dönüşerek okunmuştur. 21. Bu parçanın ana düşüncesi aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Elimizdeki yapıtları oluşturul- dukları dönemin koşullarına göre değerlendirmek olanak- Sızdır. B) Bazı eserler, yıllar geçse de değerinden hiçbir şey kaybet- mez. C) Her sanat eserinin kendine özgü bir değerlendirme ölçütü vardır. E D) Uygarlığın gelişmişlik düzeyini gösteren nitelikli yapıtların var- lığıdır. E) Kimi sanat eserleri, zaman içinde okunmaz olur. DENE e Ş te 22. la C r

biyat up debiyat madan menler olma" elirtil- etişti- yası- ama 17 100 (1) Bugün şiirle uğraşan gençlerin sayısı her zamankin- den çok. (Bir saptama yapiyor.) (11) Ustelik genç şair- lerin çoğunun belli bir düzeyin altına düşmedikleri gö rülüyor. (Şiirlerinin nitelikli olduğu belirtiliyor.) (III) Ayri- ca araştırmacı bir karakterleri de var, sünn dününü, bu- gününü iyi biliyorlar, şiirleri bu anlamda sağlam bir te hele oturuyor. (Bir beğeni söz konusudur. (IV) Ancak dikkat etmemiz gereken çok önemli bir nokta var ki o da bu şairlerin arasında çok büyük bir benzeşmeninol- duğu. (Sıradan şiirler yazıldığı belirtiliyor.) (V) Eğer bu benzeşme yazın dünyasını aynı renklerin kaplamasına yol açacaksa çok büyük bir tehlikeyi de bünyesinde ba- rındırıyor demektir. (Bir kaygı dile getiriliyor.) Bir eleştirmenin düşüncelerinin ele alındığı bu par- çada numaralanmış cümlelerin hangisiyle ilgili ola- rak ayraç içinde verilen bilgi yanlıştır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V

n 3 ra n <. ruh gizli na n isine nası ini ele SI rlik I 7.-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Çocuk işçiliği; "on sekiz yaşının altındakilere fiziksel, mental, ahlaki açıdan zarar veren ve onları eğitimden yoksun bırakarak zedeleyen, istismar eden bir çalıştırma biçimi olarak ifade edilebilir. ILO'ya (Dünya Çalışma Örgütü) göre de on sekiz yaşından küçük yaşta bazı şartlarda çalışanlara "çalışan çocuk" ve bu çalışma biçimine de "çocuk işçiliği" denilmektedir. ILO, çocuk tarafından yapılan her işi çocuk işçiliği olarak saymamaktadır. Eğer çocuğun çalıştırıldığı o iş; çocuğun ruhsal, fiziksel, sosyal gelişimini olumsuz yönde etkiliyorsa bunu bir tür sömürü olarak nitelendirmektedir. ILO; yaş şartını esas olarak 18 yaş belirlemişse de çok sıkı koşullara bağlı olarak 16'ya kadar, gelişmekte olan ülkeler için istisnai işlerde 14'e kadar, "hafif işler" için 12 yaşa kadar kabul edebilmektedir. 8. Bu parçada, açıklamaya dayalı metinlerde anlaşılırlığı sağlamak için önerilen Jaynakça I. Aktarılan bilginin kaynağı belirtilebilir. Anlaşılmayı kolaylaştıracak açıklamalar kullanılabilir. U. Özellikle belirtilmek istenen sözler, çeşitli yöntemlerle öne çıkarılabilir. tavsiyelerinden hangileri kullanılmıştır? A) Yalnız I B) Yalnız III kotland Dve Ill C) I ve III E) I, II ve III