Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

ir maceraya davet eder.
bir alegorisi, betimle-
o'dan itibaren karanlık
Akeron Nehri kıyıla-
Mitolojik bir kahraman
kıyıya taşınır. (V) İlk
o'ya doğru yol alınır.
elerden hangileri
gösterir?
C) III ve IV
der
eni
71
22. ve 23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve
I
TYT TÜRKÇE
halka mal olmuş öğüt verici söz olarak nitelendirilecek
atasözleri, toplumsal hafızanın önemli bir parçasıdır.
||
Toplumun zihninden süzülüp arta kalan tecrübelerin dil-
vodamsiose sinar
den dile kalıplaşmış ifadelerle geleceğe taşınmasıdır.
ev hobot IV
Issy Milletlerin kültürünü, yaşayışını, geleneklerini, örf ve âde-
tlerini sonraki kuşaklara aktaran gen haritasıdır.
V
sispilersd
Divan-ı Lügati't-Türk'te Arapça mesel, Türkçe sav
Am sözcükleriyle karşılığını bulan atasözleri yaşama bilgisini
zamanın şartlarına göre ayarlama, sosyal hayatı ve insan
davranışlarını etkileme gücüne sahiptir.
B)
bu layima
22. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinde me-
cazlı bir söyleyiş yoktur?
homeo
A) I
V
ta304
D) Il ve IV
C) HI
Best
D) V
23. Bu parçada atasözleri ile ilgili olarak
1. halkın malı olduğu
II. insanlarca çok önemsendiği
III. geleceğe nasıl aktarıldığı
IV. deneyim ürünü olduğu
V. nasihat içerdiği
Yalnız II
blodn
ubiosiensit
özelliklerinden hangerine yer verilmemiştir?
S
A) Yalnız I
EX
C) N ve III
E) IV ve V
HIN
24. Tro
tara
RENK
nar
kan
dag top
me
mi
usur lir.
dü
HR
ac
fe
ta
d
02
E
H
Ish be
F
E
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ir maceraya davet eder. bir alegorisi, betimle- o'dan itibaren karanlık Akeron Nehri kıyıla- Mitolojik bir kahraman kıyıya taşınır. (V) İlk o'ya doğru yol alınır. elerden hangileri gösterir? C) III ve IV der eni 71 22. ve 23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve I TYT TÜRKÇE halka mal olmuş öğüt verici söz olarak nitelendirilecek atasözleri, toplumsal hafızanın önemli bir parçasıdır. || Toplumun zihninden süzülüp arta kalan tecrübelerin dil- vodamsiose sinar den dile kalıplaşmış ifadelerle geleceğe taşınmasıdır. ev hobot IV Issy Milletlerin kültürünü, yaşayışını, geleneklerini, örf ve âde- tlerini sonraki kuşaklara aktaran gen haritasıdır. V sispilersd Divan-ı Lügati't-Türk'te Arapça mesel, Türkçe sav Am sözcükleriyle karşılığını bulan atasözleri yaşama bilgisini zamanın şartlarına göre ayarlama, sosyal hayatı ve insan davranışlarını etkileme gücüne sahiptir. B) bu layima 22. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinde me- cazlı bir söyleyiş yoktur? homeo A) I V ta304 D) Il ve IV C) HI Best D) V 23. Bu parçada atasözleri ile ilgili olarak 1. halkın malı olduğu II. insanlarca çok önemsendiği III. geleceğe nasıl aktarıldığı IV. deneyim ürünü olduğu V. nasihat içerdiği Yalnız II blodn ubiosiensit özelliklerinden hangerine yer verilmemiştir? S A) Yalnız I EX C) N ve III E) IV ve V HIN 24. Tro tara RENK nar kan dag top me mi usur lir. dü HR ac fe ta d 02 E H Ish be F E
ün.
stan'ı
sa
a
mi'nde
bir
net
bu
deyimi
çlü
bat
e inanç
le
deyimler,
GELİŞME TESTI 8
KRONOMETRE
Ideal çözme süreniz
(13) dk.
PARAGRAFTA YAPI - BOŞLUK
33
1. (1) Bildiklerimizin aşağı yukarı %80'i dinleme yoluyla
kazanılmaktadır. (II) Bazı öğrenciler normal dinleme
becerisine sahipken bazıları kulak rahatsızlığından veya
dinleme sürecinde uygun modellerle karşılaşma fırsatı
bulamadıklarından dinleme becerilerini yeterince
geliştirememiş olabilirler. (III) Öğrenciler arasındaki
bireysel farklılıkları da unutmamak gerekir. (IV) İlköğretim
okullarında dinleme, ağırlıklı olarak sadece öğretmen
veya başka bir yetişkinin konuşmasına dayandığı için
çocuklar pasif bir konumda kalmakta ve öğretimden
yeterince yararlanamamaktadırlar. (V) Dikkat eksikliği,
hiperaktiflik, beyinle ilgili özel sorunlar da dinleme
yetersizliklerine yol açabilir.
Bu parçanın anlamsal bütünlüğü aşağıdaki
değişikliklerden hangisiyle sağlanabilir?
A) III. cümle V.den sonra gelmeli.
II. cümle ile IV.sü yer değiştirmeli.
C) I. cümle ile IV.sü yer değiştirmeli.
D) III. cümle ile V.si yer değiştirmeli.
III. cümle IV.den sonra gelmeli.
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ün. stan'ı sa a mi'nde bir net bu deyimi çlü bat e inanç le deyimler, GELİŞME TESTI 8 KRONOMETRE Ideal çözme süreniz (13) dk. PARAGRAFTA YAPI - BOŞLUK 33 1. (1) Bildiklerimizin aşağı yukarı %80'i dinleme yoluyla kazanılmaktadır. (II) Bazı öğrenciler normal dinleme becerisine sahipken bazıları kulak rahatsızlığından veya dinleme sürecinde uygun modellerle karşılaşma fırsatı bulamadıklarından dinleme becerilerini yeterince geliştirememiş olabilirler. (III) Öğrenciler arasındaki bireysel farklılıkları da unutmamak gerekir. (IV) İlköğretim okullarında dinleme, ağırlıklı olarak sadece öğretmen veya başka bir yetişkinin konuşmasına dayandığı için çocuklar pasif bir konumda kalmakta ve öğretimden yeterince yararlanamamaktadırlar. (V) Dikkat eksikliği, hiperaktiflik, beyinle ilgili özel sorunlar da dinleme yetersizliklerine yol açabilir. Bu parçanın anlamsal bütünlüğü aşağıdaki değişikliklerden hangisiyle sağlanabilir? A) III. cümle V.den sonra gelmeli. II. cümle ile IV.sü yer değiştirmeli. C) I. cümle ile IV.sü yer değiştirmeli. D) III. cümle ile V.si yer değiştirmeli. III. cümle IV.den sonra gelmeli. 3.
abor
lurt Hbs faspok
30. Kanser tedavisinde karşılaşılan en büyük zorluklardan
biri, ilaçların sadece kanserli hücreleri hedef almasını
sağlamak. Araştırmacılar, Brezilya yaban arısı Polybia
paulista'nın bunu yapabilen bir toksin içeren zehrini
inceliyor. Bu toksin, kanser hücrelerinin dışında
bulunan yağlı molekül yapılarını hedef alıyor. Hücrelere
delikler açıyor ve hayati bileşenlerin dışarı sızmasını
sağlıyor. Aynı yağ molekülleri sağlıklı hücrelerin dışında
değil, içinde bulunuyor; bu nedenle kanserli olmayan
hücreler, yaban arısı toksininden korunuyor.
Bu parçadan hareketle,
1 Zehirli bir ısırık bizi tedavi edebilir.
Yaban arıları kanseri kökten çözebilir.
III. En etkili ilaçlar doğada mevcuttur.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
Avainiz T
D) I ve IT
B) Yalniz II
(16
Zehirl
bir ishk
bizi teda
edel
Et ve til
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
abor lurt Hbs faspok 30. Kanser tedavisinde karşılaşılan en büyük zorluklardan biri, ilaçların sadece kanserli hücreleri hedef almasını sağlamak. Araştırmacılar, Brezilya yaban arısı Polybia paulista'nın bunu yapabilen bir toksin içeren zehrini inceliyor. Bu toksin, kanser hücrelerinin dışında bulunan yağlı molekül yapılarını hedef alıyor. Hücrelere delikler açıyor ve hayati bileşenlerin dışarı sızmasını sağlıyor. Aynı yağ molekülleri sağlıklı hücrelerin dışında değil, içinde bulunuyor; bu nedenle kanserli olmayan hücreler, yaban arısı toksininden korunuyor. Bu parçadan hareketle, 1 Zehirli bir ısırık bizi tedavi edebilir. Yaban arıları kanseri kökten çözebilir. III. En etkili ilaçlar doğada mevcuttur. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? Avainiz T D) I ve IT B) Yalniz II (16 Zehirl bir ishk bizi teda edel Et ve til C) Yalnız III
25. Romalı atomcu düşünür Lucretius, sanatsal bir dille
yazdığı Eşyaların Doğası adlı manzum çalışmasında
hiçten hiçbir şeyin çıkamayacağı ve hiçbir şeyin
ortadan kaybolmayacağı doğa kanununu ileri
sürmüştür. Fransız yazar Jules Verne de fantastik
eserlerinde bilimin ve teknolojinin geleceğine ait
sanatsal (edebiyat dili) dille saptamalarda bulunmuştur.
neb
inter
BIOV
5191
Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki yargılardan
hangisini örneklendirmektedir?
A) Sanatsal imge ile bilimsel imgeler arasında karşılıklı
etkileşim hep olmuştur. at
B) Felsefede var olan kavram ve kategoriler sanatta da
ifade edilmektedir.
C) Tarihsel süreç içinde bilginin aktarılmasında
sanatsal dilden yararlanılmıştır.
O
D) Çağımızın teknolojik gelişimiyle ilgili ortaya çıkan
problemleri sanattan ayrı tutmak mümkün değildir.
E) Estetik ideal kavramı büyük düşünürlerin
öğretilerinde son derece önemli yere sahip
olmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
25. Romalı atomcu düşünür Lucretius, sanatsal bir dille yazdığı Eşyaların Doğası adlı manzum çalışmasında hiçten hiçbir şeyin çıkamayacağı ve hiçbir şeyin ortadan kaybolmayacağı doğa kanununu ileri sürmüştür. Fransız yazar Jules Verne de fantastik eserlerinde bilimin ve teknolojinin geleceğine ait sanatsal (edebiyat dili) dille saptamalarda bulunmuştur. neb inter BIOV 5191 Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki yargılardan hangisini örneklendirmektedir? A) Sanatsal imge ile bilimsel imgeler arasında karşılıklı etkileşim hep olmuştur. at B) Felsefede var olan kavram ve kategoriler sanatta da ifade edilmektedir. C) Tarihsel süreç içinde bilginin aktarılmasında sanatsal dilden yararlanılmıştır. O D) Çağımızın teknolojik gelişimiyle ilgili ortaya çıkan problemleri sanattan ayrı tutmak mümkün değildir. E) Estetik ideal kavramı büyük düşünürlerin öğretilerinde son derece önemli yere sahip olmuştur.
7.
Paragrafta Yapı (1)
1.
Bu konuda bilim tarihçilerinin ortaklaşa işa-
ret ettikleri ilham kaynağının da Newton ve
onun genel kuramı olduğunu söyleyebiliriz.
II. Hangi yöntemle yaklaşırsak yaklaşalım,
modern toplumsal bilimler tarihinin bize
öğrettiği bir şey vardır.
III. O da bunların doğa bilimlerinin etkisiyle,
onlardan esinlenerek, onları taklit ederek
doğmuş olduklarıdır.
IV. Newton'un düşüncesi, muhakeme tarzı,
hesapları XVIII. yüzyıla olduğu gibi, hemen
hemen bütün XIX. yüzyıla da egemendir.
V. Bu bakımdan Newton demek, bilim demek-
tir.
Yukaridaki numaralanmış cümleler, anlamlı
bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında
hangisi baştan üçüncü olur?
A) I.
B) II. C) III. D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Paragrafta Yapı (1) 1. Bu konuda bilim tarihçilerinin ortaklaşa işa- ret ettikleri ilham kaynağının da Newton ve onun genel kuramı olduğunu söyleyebiliriz. II. Hangi yöntemle yaklaşırsak yaklaşalım, modern toplumsal bilimler tarihinin bize öğrettiği bir şey vardır. III. O da bunların doğa bilimlerinin etkisiyle, onlardan esinlenerek, onları taklit ederek doğmuş olduklarıdır. IV. Newton'un düşüncesi, muhakeme tarzı, hesapları XVIII. yüzyıla olduğu gibi, hemen hemen bütün XIX. yüzyıla da egemendir. V. Bu bakımdan Newton demek, bilim demek- tir. Yukaridaki numaralanmış cümleler, anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
CARI
Uzun, süslü ve edebi söze tutkumuz, düşkünlüğümüz, yazını-
mızda düşünsel boyutlanmalar başladıktan sonra da sürüp git-
miştir. Bugün de bu eğilimimizin tümden değiştiği söylenemez.
Oysa kalıcılığın, derinliğin gizi, düşünceyi sözün yükü altında
ezdirmemeye bağlıdır. Eskimezlik duvarını aşan bütün soylu
yapıtların belirleyici niteliklerinden biri de budur: Anlatımı ge-
reksiz ayrıntılardan soyma, düşünceyle söz arasında sağlam bir
denge kurabilme; düşünceyi boyalı anlatımlardan arındırarak
az sözcükle çok şey anlatmadır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanları destekler ni-
teliktedir?
A) Söyleyecek sözü olan; sonuna kadar kismatan, kısaltmadan
en ince ayrıntısına inerek söylemeli.
B) Anlattıklarının etkili olmasını istiyorsan bütün ayrıntıları ver-
meli, sözcüklerden tasarruf etmeye çalışmamalısın.
C) Divan edebiyatını asırlardır etkili ve beğenilir kılan en önem-
li yön, dile yükledikleri sanatsal anlam ve işlevdir.
D) Orhan Veli'yi ve Garipçileri işte bu yüzden sevemiyorum:
Edebiyatta her şey bu kadar yakın ve basit olmamalı.
O
E) Edebiyatın bir sözcük ve dil oyunu olduğunu düsünenler ne
Yunus Emre'yi anlayabilir, ne Âşık Veysel'i, ne de Orhan Ve-
li'yi.
hir zaman diliminde bilgisayar klavyesi üzerinde en siki-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
CARI Uzun, süslü ve edebi söze tutkumuz, düşkünlüğümüz, yazını- mızda düşünsel boyutlanmalar başladıktan sonra da sürüp git- miştir. Bugün de bu eğilimimizin tümden değiştiği söylenemez. Oysa kalıcılığın, derinliğin gizi, düşünceyi sözün yükü altında ezdirmemeye bağlıdır. Eskimezlik duvarını aşan bütün soylu yapıtların belirleyici niteliklerinden biri de budur: Anlatımı ge- reksiz ayrıntılardan soyma, düşünceyle söz arasında sağlam bir denge kurabilme; düşünceyi boyalı anlatımlardan arındırarak az sözcükle çok şey anlatmadır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanları destekler ni- teliktedir? A) Söyleyecek sözü olan; sonuna kadar kismatan, kısaltmadan en ince ayrıntısına inerek söylemeli. B) Anlattıklarının etkili olmasını istiyorsan bütün ayrıntıları ver- meli, sözcüklerden tasarruf etmeye çalışmamalısın. C) Divan edebiyatını asırlardır etkili ve beğenilir kılan en önem- li yön, dile yükledikleri sanatsal anlam ve işlevdir. D) Orhan Veli'yi ve Garipçileri işte bu yüzden sevemiyorum: Edebiyatta her şey bu kadar yakın ve basit olmamalı. O E) Edebiyatın bir sözcük ve dil oyunu olduğunu düsünenler ne Yunus Emre'yi anlayabilir, ne Âşık Veysel'i, ne de Orhan Ve- li'yi. hir zaman diliminde bilgisayar klavyesi üzerinde en siki-
hent de planlı çalışma gereklidir
14. (1) Mevlânâ, Konya'da babasından devraldığı şeyh-
lik makamında otururken hem müritlerinin hem de
bütün şehrin hayranlık duyduğu ve sevdiği biriydi.
(II) Kırk beş yaşlarındayken tanıştığı Şems-i Tebrizi
ise şehir şehir gezen bir dervişti. (HI) Fakat Mevlânâ,
etkisinde kaldığı Şems-i Tebrizi ile tanışmasından
sonra altı ay boyunca bir hücreye kapanmış ve ara-
larında tanışmalarında geçen diyaloğa benzer diya-
loglarını burada sürdürmüşlerdi. (V) Hayatı boyun-
ca kendisini harekete geçirecek bir 'öteki'ni, kendi
yüzünü yansıtacak bir aynayı aramıştı. (V) Bu ayna-
yı bulan Mevlânâ, artık Şems ne derse onu yapıyor
her hareketinde Şems'e uyuyordu.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi-
sinden sonra, düşüncenin akışına göre, "Söylen-
tilere göre ne hayata bakışı ne de değerleri Mev-
lânâ'nınki ile benzerdi Şems'in." cümlesi getirilme-
lidir?
A) I
B) II
FOO/limityayinlari
C)
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
hent de planlı çalışma gereklidir 14. (1) Mevlânâ, Konya'da babasından devraldığı şeyh- lik makamında otururken hem müritlerinin hem de bütün şehrin hayranlık duyduğu ve sevdiği biriydi. (II) Kırk beş yaşlarındayken tanıştığı Şems-i Tebrizi ise şehir şehir gezen bir dervişti. (HI) Fakat Mevlânâ, etkisinde kaldığı Şems-i Tebrizi ile tanışmasından sonra altı ay boyunca bir hücreye kapanmış ve ara- larında tanışmalarında geçen diyaloğa benzer diya- loglarını burada sürdürmüşlerdi. (V) Hayatı boyun- ca kendisini harekete geçirecek bir 'öteki'ni, kendi yüzünü yansıtacak bir aynayı aramıştı. (V) Bu ayna- yı bulan Mevlânâ, artık Şems ne derse onu yapıyor her hareketinde Şems'e uyuyordu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinden sonra, düşüncenin akışına göre, "Söylen- tilere göre ne hayata bakışı ne de değerleri Mev- lânâ'nınki ile benzerdi Şems'in." cümlesi getirilme- lidir? A) I B) II FOO/limityayinlari C) D) IV E) V
Aşağıdaki cümlelerden hangisi ayraç içinde verilen
kavramla uyuşmamaktadır?
A) Bu romanı okuyanlar, anlatılanların kendi hayatından
bir sahne olduğu algısını uzun süre üzerinden atamıyor.
(Özdeşleşme)
B) Yazarın eserleri konusu yönünden olmasa da üslup
özellikleri bakımından edebiyatımızda kendini hemen
belli etmesi eleştirmenlerin gözünden kaçmıyor. (Öz-
günlük)
C) Sağlık alanında yapılan reformlara baktığımızda son on
yıl içerisinde ülkemizin önemli yol kat ettiğini görüyoruz.
(Saptama)
D) Edebiyatımdaki şairlerin büyük çoğunluğu gelenekten
yararlanarak kendi sanat çizgisini bulmuştur. (Genelle-
me)
10. A
E) Şiirlerinden okuyucunun okumasını zorlaştıran, dilini
yoran en ufak bir ifadeyi bulmak neredeyse imkansız-
dır. (Yalınlık)
mworsak suç bizde. Geçmişle bağ-
i değil ger-
66
r
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Aşağıdaki cümlelerden hangisi ayraç içinde verilen kavramla uyuşmamaktadır? A) Bu romanı okuyanlar, anlatılanların kendi hayatından bir sahne olduğu algısını uzun süre üzerinden atamıyor. (Özdeşleşme) B) Yazarın eserleri konusu yönünden olmasa da üslup özellikleri bakımından edebiyatımızda kendini hemen belli etmesi eleştirmenlerin gözünden kaçmıyor. (Öz- günlük) C) Sağlık alanında yapılan reformlara baktığımızda son on yıl içerisinde ülkemizin önemli yol kat ettiğini görüyoruz. (Saptama) D) Edebiyatımdaki şairlerin büyük çoğunluğu gelenekten yararlanarak kendi sanat çizgisini bulmuştur. (Genelle- me) 10. A E) Şiirlerinden okuyucunun okumasını zorlaştıran, dilini yoran en ufak bir ifadeyi bulmak neredeyse imkansız- dır. (Yalınlık) mworsak suç bizde. Geçmişle bağ- i değil ger- 66 r
31. Papağanlara konuşma eğitimi vermek için sabırlı olmak
gerekir. Küçük yaşlarda sahiplenilen papağanlar, ebe-
veynleriyle büyümüş papağanlara göre daha çabuk eği-
tilir. Konuşma eğitimi ne kadar sık ve uzun süreli verilir-
se o kadar iyi olur. Cümleler küçük parçalara bölünme-
li, kelime kelime tekrarlanmalıdır. Papağan açken taklit
etmede başarılı olamaz ancak tam anlamıyla tokken de
kendisine verilen ödülle ilgilenmez. Dolayısıyla maması-
ni yedikten bir saat sonra eğitime geçilmelidir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiş-
tir?
Papağanların eğitimi yoğun bir çaba gerektirmekte-
dir.
B) Ailesinin yanında büyümüş bir papağan duyduğu in-
san seslerini taklit edemez.
Açlık ya da tokluk durumu papağanın eğitiminde dik-
kate alınması gereken bir faktördür.
D Papağanın konuşma eğitiminde parçadan bütüne
doğru bir yöntemizlenir.
E) Konuşma eğitimi uzun aralıklı periyotlarla yapılma-
malıdır.
5
Prf Yayınları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
31. Papağanlara konuşma eğitimi vermek için sabırlı olmak gerekir. Küçük yaşlarda sahiplenilen papağanlar, ebe- veynleriyle büyümüş papağanlara göre daha çabuk eği- tilir. Konuşma eğitimi ne kadar sık ve uzun süreli verilir- se o kadar iyi olur. Cümleler küçük parçalara bölünme- li, kelime kelime tekrarlanmalıdır. Papağan açken taklit etmede başarılı olamaz ancak tam anlamıyla tokken de kendisine verilen ödülle ilgilenmez. Dolayısıyla maması- ni yedikten bir saat sonra eğitime geçilmelidir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiş- tir? Papağanların eğitimi yoğun bir çaba gerektirmekte- dir. B) Ailesinin yanında büyümüş bir papağan duyduğu in- san seslerini taklit edemez. Açlık ya da tokluk durumu papağanın eğitiminde dik- kate alınması gereken bir faktördür. D Papağanın konuşma eğitiminde parçadan bütüne doğru bir yöntemizlenir. E) Konuşma eğitimi uzun aralıklı periyotlarla yapılma- malıdır. 5 Prf Yayınları
A YAYINLARI
50. Akşam yemeğinde sessizlik vardı. Büyükler,
yemek yer gibi görünüyorlardı; ama pek bir şey
yedikleri yoktu. Biz çocuklara, bir an önce yeme-
ğimizi bitirip masadan kalkmamız söylendi. O
günden sonra yaşamımız değişmişti. Babaan-
nemin eğlenceli tekerlemeler söylediği, annemin
zarafet ve güzellikle renklendirdiği, lezzetli ye-
meklerin sohbet ve kahkaha ile yendiği o akşam-
lar nerede kalmıştı?
Bu parçada anlatılan aile üyelerinin içinde bu-
lunduğu durum, aşağıdakilerden hangisiyle
nitelendirilebilir?
A) içekapanık - gururlu
B) kırgın - görgülü
C) tedirgin - sıkıntılı
D) huysuz - kaderci
E) saygılı utangaç
1.
(2001 - ÖSS)
PARAGRAFTA KONU
TYT SORULARININ ÇÖZÜMLERİ
Öncüldeki parçada yer alan "senaryosu fazlasıy-
la içeriden yazıldığı" ifadesiyle kastedilen kraliyet
cisinin ön planda tutulduğudur.
●
•
●
●
•
.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A YAYINLARI 50. Akşam yemeğinde sessizlik vardı. Büyükler, yemek yer gibi görünüyorlardı; ama pek bir şey yedikleri yoktu. Biz çocuklara, bir an önce yeme- ğimizi bitirip masadan kalkmamız söylendi. O günden sonra yaşamımız değişmişti. Babaan- nemin eğlenceli tekerlemeler söylediği, annemin zarafet ve güzellikle renklendirdiği, lezzetli ye- meklerin sohbet ve kahkaha ile yendiği o akşam- lar nerede kalmıştı? Bu parçada anlatılan aile üyelerinin içinde bu- lunduğu durum, aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilebilir? A) içekapanık - gururlu B) kırgın - görgülü C) tedirgin - sıkıntılı D) huysuz - kaderci E) saygılı utangaç 1. (2001 - ÖSS) PARAGRAFTA KONU TYT SORULARININ ÇÖZÜMLERİ Öncüldeki parçada yer alan "senaryosu fazlasıy- la içeriden yazıldığı" ifadesiyle kastedilen kraliyet cisinin ön planda tutulduğudur. ● • ● ● • .
TYT/Türkçe
28.
B
Bu görüntüler sayesinde ana galakside gelgit
kuyrukları olarak adlandırılan ve çarpışan iki galaksinin
arasındaki yer çekiminin sürüklemesi ile üretilen zayıf yay
biçimli belirtiler bulundu. Bu kanıt, 3C 186 ile başka bir
galaksi arasındaki olası bir birleşmeyi gözler önüne
sermektedir.
Bu parçanın başında boş bırakılan yere
I. STSCL ve Johns Hopkins Üniversitesinden Marco
Chiaberge liderliğindeki ekip, galaksideki yıldız
ışığının dağılımını, bir bilgisayar modeliyle elde
edilen normal bir eliptik galaksinin dağılımı ile
karşılaştırarak kara deliğin merkezden 35 bin ışık
yılı kadar uzaklaştığını hesapladı
----
II.
Yakın kızılötesi ve optik dalga boylarında alınan
Hubble fotoğraf ve video kayıtları, 8 milyar ışık yılı
uzaklıktaki bir galaksi kümesindeki 3C 186 olarak
bilinen kuasarı ve bunun galaksisini açığa çıkardı
III. Teoriye göre iki galaksi birleşip kara delikleri yeni
oluşan eliptik galaksinin merkezine yerleşir, kara
delikler birbirlerinin etrafında dönerken gravitasyonel
dalgalar etrafa yayılır
cümlelerinden hangileri getirilebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
29.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/Türkçe 28. B Bu görüntüler sayesinde ana galakside gelgit kuyrukları olarak adlandırılan ve çarpışan iki galaksinin arasındaki yer çekiminin sürüklemesi ile üretilen zayıf yay biçimli belirtiler bulundu. Bu kanıt, 3C 186 ile başka bir galaksi arasındaki olası bir birleşmeyi gözler önüne sermektedir. Bu parçanın başında boş bırakılan yere I. STSCL ve Johns Hopkins Üniversitesinden Marco Chiaberge liderliğindeki ekip, galaksideki yıldız ışığının dağılımını, bir bilgisayar modeliyle elde edilen normal bir eliptik galaksinin dağılımı ile karşılaştırarak kara deliğin merkezden 35 bin ışık yılı kadar uzaklaştığını hesapladı ---- II. Yakın kızılötesi ve optik dalga boylarında alınan Hubble fotoğraf ve video kayıtları, 8 milyar ışık yılı uzaklıktaki bir galaksi kümesindeki 3C 186 olarak bilinen kuasarı ve bunun galaksisini açığa çıkardı III. Teoriye göre iki galaksi birleşip kara delikleri yeni oluşan eliptik galaksinin merkezine yerleşir, kara delikler birbirlerinin etrafında dönerken gravitasyonel dalgalar etrafa yayılır cümlelerinden hangileri getirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) II ve III C) Yalnız III 29.
Doğaya tipatıp uygun! -amma da yalan:
Sığdırılabilir mi doğa küçücük bir resme?
Doğanın en ufak parçası bile sonsuzdur!
Öyleyse ressam neyi çizer? Doğada görüp sevdi-
ğini.
Peki ya neyi sever? Resmedebildiğini!
Bu misraların bir bütün olarak içerdiği anlam
aşağıdaki cümlelerden hangisiyle ifade edile-
mez?
A) Ressamlar aslında eserlerinde kendi seçtikleri
ögeleri resmederler.
B) İki ayrı ressamın aynı yere odaklanıp aynı re-
simleri üretmeleri beklenemez.
20
C) Ressamlar gördükleri yeri kendi tarz ve ruh hâl-
lerinin süzgecinden geçirerek kâğıda aktarırlar.
D) Ressamların görsel dünyayı birebir tuvale ak-
tardıkları tartışma götürmez.
E) Ressamın kendi yaptığı resmi beğenme nede-
ni, resim için seçtiği ögeleri sevmesidir.
(2016-YGS)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Doğaya tipatıp uygun! -amma da yalan: Sığdırılabilir mi doğa küçücük bir resme? Doğanın en ufak parçası bile sonsuzdur! Öyleyse ressam neyi çizer? Doğada görüp sevdi- ğini. Peki ya neyi sever? Resmedebildiğini! Bu misraların bir bütün olarak içerdiği anlam aşağıdaki cümlelerden hangisiyle ifade edile- mez? A) Ressamlar aslında eserlerinde kendi seçtikleri ögeleri resmederler. B) İki ayrı ressamın aynı yere odaklanıp aynı re- simleri üretmeleri beklenemez. 20 C) Ressamlar gördükleri yeri kendi tarz ve ruh hâl- lerinin süzgecinden geçirerek kâğıda aktarırlar. D) Ressamların görsel dünyayı birebir tuvale ak- tardıkları tartışma götürmez. E) Ressamın kendi yaptığı resmi beğenme nede- ni, resim için seçtiği ögeleri sevmesidir. (2016-YGS)
30. Kostüm sürekli göz önündedir, seyircinin ilgisi-
üzerinde toplar. Günlük hayatta da böyledir.
İnsanlar birbirinin kıyafetine çoğunlukla dikkat eder.
Ancak sahnede uzun süre seyredilebilecek bir eser-
de gözü rahatsız etmeyecek, dikkati dağıtmayacak,
seyircinin ilgisini sürekli kılacak, renk ve biçim ola-
rak esere uygun ve estetik kostümler tercih edil-
melidir. Elbette sahne eseri bir bütündür. Yalnızca
kostum veya sahne tasarımının iyi olması kötü bir
eseri zevkle seyredilir kılamaz. Ancak kötü bir kos-
tüm veya dekor, iyi bir eseri seyredilemez hâle geti-
rebilir.
Bu parçada kostüm ile ilgili olarak özellikle aşa-
ğıdakilerin hangisinden söz edilmiştir?
A Nasıl tasarlanması gerektiği
B) Seyirci açısından taşıdığı önem
C) Eserin başarısına etkisi V
D) Sanatçının rolüyle uyum içinde olması
E) Eserin içeriğiyle uyumu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
30. Kostüm sürekli göz önündedir, seyircinin ilgisi- üzerinde toplar. Günlük hayatta da böyledir. İnsanlar birbirinin kıyafetine çoğunlukla dikkat eder. Ancak sahnede uzun süre seyredilebilecek bir eser- de gözü rahatsız etmeyecek, dikkati dağıtmayacak, seyircinin ilgisini sürekli kılacak, renk ve biçim ola- rak esere uygun ve estetik kostümler tercih edil- melidir. Elbette sahne eseri bir bütündür. Yalnızca kostum veya sahne tasarımının iyi olması kötü bir eseri zevkle seyredilir kılamaz. Ancak kötü bir kos- tüm veya dekor, iyi bir eseri seyredilemez hâle geti- rebilir. Bu parçada kostüm ile ilgili olarak özellikle aşa- ğıdakilerin hangisinden söz edilmiştir? A Nasıl tasarlanması gerektiği B) Seyirci açısından taşıdığı önem C) Eserin başarısına etkisi V D) Sanatçının rolüyle uyum içinde olması E) Eserin içeriğiyle uyumu
LİSTİRME YOLLARI
7.
zandıran Yayıncılık
Stefan Zweig, Rilke'nin ölümü üstüne kaleme aldığı bir
yazıda şöyle diyordu: "Bütün bu üzüntü sırasında tek
avuntumuz, bizler onunla yaşadık, diyebilmek...” Şükür
ki bizler de Dağlarca ile yaşadık; onunla aynı çağda, aynı
şehirde... Bunlar yeter avunmak için. Şimdi biz de Zweig'in
Rilke'ye söylediği övgülerle selamlayalım Dağlarca'yı:
"Şan ve şeref olsun, Fazıl Hüsnü Dağlarca, erişilmez o aşk
uğruna dilin hiç bitmeyen katedralinde çalışmış olan taş
ustasına... Şan ve şeref olsun Türk dilinde hep kalacak olan
o misraların ve tüm eserlerin için..."
Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından
hangisi kullanılmıştır?
A Tanımlama - Benzetme
B) Karşılaştırma - Tanık gösterme
Örnekleme - Karşılaştırma
D) Benzetme - Örnekleme
E) Tanık gösterme - Benzetme
PA
1.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
LİSTİRME YOLLARI 7. zandıran Yayıncılık Stefan Zweig, Rilke'nin ölümü üstüne kaleme aldığı bir yazıda şöyle diyordu: "Bütün bu üzüntü sırasında tek avuntumuz, bizler onunla yaşadık, diyebilmek...” Şükür ki bizler de Dağlarca ile yaşadık; onunla aynı çağda, aynı şehirde... Bunlar yeter avunmak için. Şimdi biz de Zweig'in Rilke'ye söylediği övgülerle selamlayalım Dağlarca'yı: "Şan ve şeref olsun, Fazıl Hüsnü Dağlarca, erişilmez o aşk uğruna dilin hiç bitmeyen katedralinde çalışmış olan taş ustasına... Şan ve şeref olsun Türk dilinde hep kalacak olan o misraların ve tüm eserlerin için..." Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? A Tanımlama - Benzetme B) Karşılaştırma - Tanık gösterme Örnekleme - Karşılaştırma D) Benzetme - Örnekleme E) Tanık gösterme - Benzetme PA 1.
D.,
26. (I) Yalnızlık, çağımızın en büyük sorunlarından biri. (II) Günümüz insanı kimi zaman kalabalıkta,
kimi zaman tenhada kendini yalnız hissediyor. (1) İnsan, elini uzatsa bir insana değecek kadar
yakınken yalnız. (IV) Ailesinin içinde yalnız insan.) Kimi zaman uğuldayan bir kentte, kimi zaman
sessiz bir kasabada yalnız. (VI) Çevresindeki her türlü canlılık ve gürültü onu yalnızlıktan
kurtaramıyor.
Bu parçanın asıl konusu numaralanmış cümlelerin hangisinde açıklanmıştır?
BH.
c/III.
E) V.
DYIV.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
D., 26. (I) Yalnızlık, çağımızın en büyük sorunlarından biri. (II) Günümüz insanı kimi zaman kalabalıkta, kimi zaman tenhada kendini yalnız hissediyor. (1) İnsan, elini uzatsa bir insana değecek kadar yakınken yalnız. (IV) Ailesinin içinde yalnız insan.) Kimi zaman uğuldayan bir kentte, kimi zaman sessiz bir kasabada yalnız. (VI) Çevresindeki her türlü canlılık ve gürültü onu yalnızlıktan kurtaramıyor. Bu parçanın asıl konusu numaralanmış cümlelerin hangisinde açıklanmıştır? BH. c/III. E) V. DYIV.
18. Cemal Süreya babası için sormuştu bunu: "Sizin hiç
babanız öldü mü? -Benim bir kere öldü kör oldum."
Kör olmak, sağır olmak, topal olmak daha nice güçsüz-
lüklere düşmek... Birden olan şeyler bunlar! Sevdiğimiz
birinin, bir arkadaşın, bir kardeşin, bir ananın, bir baba-
nın, bir eşin yok oluvermesi umulmadık bir anda kör
de yapar kişiyi, sağır da... Şairler nasıl duyarlar öyle,
duyguların derinliğine nasıl iniverirler üç-beş sözcüğü
yan yana koymaklal Babası ölmüş de öyle mi yazmış
dersiniz? Belki de babası yıllar önce ölmüştü Cemal'in.
Sözcüklerle biçimler kurmak, yeni anlamlar, tatlar,
duyarlıklar yaratmaktır şairin işi. Bilinmez şairlerdeki o
duygu, anlam, sezgi öncülüğünün nereden geldiği.
Yayın
Bu parçadan çıkanılabilecek en kapsamlı yargı
aşağıdakilerden hangisidir?
Limit
A) Ölüm duygusu insan evrenini daima meşgul eden bir
gerçekliktir.
B) Her an çevremizden birilerinin kaybolması insanı de-
rinden etkiler.
C) Şairler, insan gerçekliğini en etkileyici biçimde
dile getirirler.
D) Her edebi eserin kurmaca bir yanı da vardır.
EŞairlerin iç dünyası kendisini kolay ele vermez.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
18. Cemal Süreya babası için sormuştu bunu: "Sizin hiç babanız öldü mü? -Benim bir kere öldü kör oldum." Kör olmak, sağır olmak, topal olmak daha nice güçsüz- lüklere düşmek... Birden olan şeyler bunlar! Sevdiğimiz birinin, bir arkadaşın, bir kardeşin, bir ananın, bir baba- nın, bir eşin yok oluvermesi umulmadık bir anda kör de yapar kişiyi, sağır da... Şairler nasıl duyarlar öyle, duyguların derinliğine nasıl iniverirler üç-beş sözcüğü yan yana koymaklal Babası ölmüş de öyle mi yazmış dersiniz? Belki de babası yıllar önce ölmüştü Cemal'in. Sözcüklerle biçimler kurmak, yeni anlamlar, tatlar, duyarlıklar yaratmaktır şairin işi. Bilinmez şairlerdeki o duygu, anlam, sezgi öncülüğünün nereden geldiği. Yayın Bu parçadan çıkanılabilecek en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir? Limit A) Ölüm duygusu insan evrenini daima meşgul eden bir gerçekliktir. B) Her an çevremizden birilerinin kaybolması insanı de- rinden etkiler. C) Şairler, insan gerçekliğini en etkileyici biçimde dile getirirler. D) Her edebi eserin kurmaca bir yanı da vardır. EŞairlerin iç dünyası kendisini kolay ele vermez.