Anlatım Biçimleri Soruları

28. Hawking'in ölümünü aile sözcüsü duyurdu. Hawking'in çocukları Lucy, Robert ve Tim yaptıkları açıklamada derin üzüntü duyduklarını belirtti. Hawking'in ölümü, bir diğer ünlü fizikçi Albert Einstein'ın doğum gününe denk geldi. Bu parçanın başında boş bırakılan yere 1. Ünlü İngiliz evrenbilimci ve fizik profesörü Stephen Hawking, 76 yaşında hayatını kaybetti Stephen Hawking, ALS hastalığı nedeniyle vücudunun neredeyse hiçbir kısmını kullanamıyordu III. Bilim dünyası yaeta cümlelerinden hangileri getirilebilir? (+) B) Yalnız II A) Yalnız I Arve !!! E) # ve tit C) Yalnız 0 29. I r

Bir sanat adamının kişiliği, herkesten başka olmasında değil, herkesle bir olmasındadır. Yalnız kendisinde bulunan bir şeyi söyler ama onu yaşayan bütün insanlara söyler. Yalnız kendine vergi olan bir söyleyişi vardır ki onda her insan, küçük büyük her insan kendini bulabilir. Yeni şair "Malumdur benim suhanım mahlas istemez (Benim sözüm bellidir, kimin söylediğini belirtmeyi gerektirmez.)" diyebilen, bunu haklı olarak söyleyebilen adamdır. Ama bu "Benim şiirimde yalnız ben varım." demek değildir. "Benim şiirimde bütün insanlık vardır ama bunu ancak ben böyle söyler, sezdirebilirim." demektir. 5. Bu parçada özellikle aşağıdakilerden hangileri sanat adamında bulunması gereken özellikler arasında sayılmıştır? 1. Özgün bir söyleyişe sahip olmak ✓II. İnsanın evrensel yanlarını anlatmak III. Anlatımda kişiliğini gizlemek IV. Toplumun beklentilerine kulak vermek I ve II B) I ve III D) II ve IV I E) III ve IV ⠀ 1 $ E 4 1 1 1 1 E C) I, II ve IIL 1 B I # 1 1 T 1 1 1 1 7. 8 1 1 1 1 4 1 1 1 6 E sndwey Sno Melo irade deha çalış bağ Olu bilg gib mi de ka u n V Ü b

B C) D) a E) Ni 17. Gazeteci: Uzman: -Evet. Isteyen eski Yunancayla da roman yazabi- Son Osmanlıcayla yazı yazanlardan bir romanci ardi, adı Abdülhalk Şinasi Hisar. Uzmanların de- diklerine göre Osmanlıca-Fransızca kırması bir dille yazarmış romanlarını, yazılarını. Bu adamı yıllarca bizim aydınlarımız baş tacı etmediler mi? Sait Faik, Hisarı okuyorum diye bana o kadar öfkelendi ki bir on beş gün benim yüzüme bakmadı. Gazeteci: (II)---- Uzman: -Ceyhun Usta, kıymeti bilinmemiş yalın bir destan- cıydı. Ceyhun Atuf Kansu'yu yaşarken de öldükten sonra da hiçbirimiz gereğince değerlendiremedik. Değerlendiremezdik de... O kadar halktan uzağız ki... Ceyhun'un yanında, yüreğinin sıcağında ola- mazdık. Biz böyle halktan uzak durdukça, daha da uzaklaştıkça daha çok Ceyhunlar anlaşılmadan gi- deceklerdir. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakiler- den hangisi sırasıyla getirilmelidir? (1) Abdülhalk Şinasi Hisar'ın kullandığı Osmanlı- cayla roman yazmak doğru mudur? (II) Ceyhun Atuf Kansu'nun değeri niçin bilinme- miştir? B (1) Osmanlıca romanların çağımızda bir alıcısı var mıdır? (II) Ceyhun Atuf Kansu'nın edebî kişiliği hakkın- da bilgi verir misiniz? (1) Osmanlıca roman yazarken dikkat edilmesi gerekli hususlar var mıdır? 3 18 endemik (II) Ceyhun Atuf Kansu'nun şiirlerini anlamak için neler yapılmalıdır? D) (1) Günümüz dünyasında Osmanlıcayla roman yazılır mı? S II. Örneğ türle e (II) Cehhun Atuf Kansu'nun değeri yaşarken an- laşıldı mı? (1) Abdülhalk Şinasi Hisar'ın edebî kişiliğiniz üzerinde etkisi var mıdır? (II) Ceyhun Atuf Kansu'nun yaşadığı çağda tam olarak anlaşılamadığını söyleyebilir miyiz? Ayrica mik, ya şamiye 11 Yapıla keşfe araşt TVÖyle merk Ulke bitki Yukarı tün olu bastan A) V-111- (1) Ö hazı türür çağr dolc gibi dar önc on ye lar al 19. B le

KPSS GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR M 5. Bir dönem sinemamızda gurbet içerikli filmler po- pülerdi. Özellikle Almanya'ya çalışmak için giden ailelerin dünyası anlatılmıştı. Para kazanmak, ha- yatta kalmak isteyen baba gurbete çıkar, "Sizi en yakın zamanda aldıracağım." sözüyle yola çıkan bu adam, ya hiç geri gelmez ya da geldiğinde ya- nında yeni karısı ve çocuğu olurdu. Bu acı, bizim de başımıza gelmiş gibi içimize işlerdi. Toplumsal gerçeklikten beslenen bu filmler, bir dönemin Tür- kiye'sine ışık tutmuştur. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşı- lamaz? A) Filmlerimiz toplumumuzdan bağımsız olarak düşünülemez. BY Bir-dönem Türkiye'de, dışarıya verilen göçler toplumsal bir sorun hâline geldi. C) Bir dönem yurt dışına çalışmak için giden in- sanların hayatı beyaz perdeye aktarılabilir. D) Sinema dünyamızda bir dönem salt gurbet te- masına yer verilmiştir. E) Benzer olayların anlatıldığı dönem filmleri etki- leyici özelliklere sahiptir. Y YAY -

6. Herkesin bir başucu kitabı vardır ya da olmalıdır. Aklımıza her geldiğinde, her ihtiyacımız olduğunda yardımımıza koşar bu kitaplar. İşte yazarın son eseri de benim için öyle. Aklıma ne takılsa, neye ihtiyaç duysam elini uzatır sanki bana/Yazar bir konu seçmiş, bu konu da hiç duyulmamış değil. Ancak sayfalarının arasına mizahı, acıyı, gerçeği, fantastiği saklamış. Bunları yaparken de amacın- dan sapmamış, konusunu dağıtmamış. Bu parçada tanıtılan yazar için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sıradan bir konu seçmiştir. B) Eserinde çelişkilerin uyumu vardır. Romanını yazarken tutarlıdır. D) Anlatım tarzıyla birçok yazardan ayrılır. E) Pek çok durumda başvurulacak bir kitap yaz- mıştır. 1

23. Insan ancak hak ettiği şeyi bekler ve herkes aslında nevi hak ettiğini kalbinde iyi bilir. Fakat şimdi, iyi bir yazarın hak- kını kimsenin yiyemeyeceğini anlayacak yaşa geldim. Oğuz münden sonra âdeta onu keşfeden edebiyat eleştirmenleri Atay yaşarken onu küçümseyen kocaman adamların, ölü- rolüne girdiklerini hepimiz gördük. Tanpınar'ın son anılarını okuyun, artık kendi yazarlığından şüpheye düşecek kadar yalnız. Şimdi nihayet değeri anlaşıldı. Zaman, kimin ve hangi eserlerin değerli olduğunu ortaya çıkartan en hınzır ve güçlü dedektiftir. Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağıda- kilerden hangisidir? A) Her yazar daha yaşarken edebiyattaki yerini az çok gö- rebilir. B) Bazı yazarlar sağlığında yeterince anlaşılamamıştır. C) Bir yazarın değerini insanların tutumu değil zaman karşı- sındaki dayanıklılığı ortaya koyar. D) Bazı eleştirmenlerin yazarın ölümünden sonraki tavrı de- ğişkenlik gösterebilir. brem TYT/ TÜRKÇE E) lyi bir yazar, zamanında iyi eleştirmenlerce anlaşılmışsa mutlaka hak ettiği ilgiyi görecektir. lides

MODÜLER SORU BANKASI I 15. Insana bir şeyleri öğretmek için çoğu kez olaylar anlatılmış ya da daha etkili yöntem olarak izletil- miştir. Bu nedenle tiyatro belki de en eski eğitim aracıdır. Modern anlamda tiyatronun ise böyle bir eğitilmek için gitmez bir oyuna. Bu süreç kendili- amacı yoktur, ya da en azından tiyatro severler, ğinden başlar. Oyun biter, pérde kapanır ve asıl ondan sonra düşünme süreci başlar, seyirci oyunu sorgular, kendi yorumunu yapar. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? Bilinçli bir toplum yaratmak için daha çok tiyatro eseri vermeliyiz. B) Tiyatro, eğitimini bilinçli olarak vermez; seyirci oyuna eğitilmek için gitmez. C) Oyunun asıl başlangıcı perde kapandıktan son- radır, kişi gördüklerini süzgeçten geçirip çıka- rımlar yapar. D) Eğitimin çıkış noktasına bakıldığında tiyatroyu en eski eğitim aracı olarak sayabiliriz. E) Modern tiyatro, dolaylı yollardan eğitir.

3. (1) Öğütme fashı, kahve hazırlamanın en önemli aşama- larından biridir. (II) Çünkü kusursuz bir kahvenin sırrı taze öğütülmüş çekirdeklerde gizlidir. (III) Kahve ilk kez dibek dediğimiz aletle Osmanlı döneminde öğütüldü. (IV) Kavrulan kahve, yuvarlak, içi çukur taş ya da tah- tadan yapılan ve havana benzeyen büyük kaplara ko- nularak bir tokmakla ince hâle gelene kadar ezilirdi. (V) Buradan elde edilen kahve ise Türk kahvesi gibi pişiri- lirdi. (VI) İşte meşhur dibek kahvesi de adını bu kahve yönteminden aldı. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci pa- ragraf hangi cümleyle başlar? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.

9. 8. Test 3 Uyuyor mu, uyanık mı, hiç farkında değil. Dehşet verici bir sıcak Ceyhan Irmağı'nın yüzü önce tozlu bir maviye döndü. Sonra usul var, onu biliyor. Bir de bulut bulut sivrisinek... Gün batti batacak usul mavi değişti, altından ışıklandırılmış, tatlı, derin koyu bir yalım mavisi oldu. Suyun kıyısındaki otlar, böğürtlenler, bucak, ötedeki büklük, kıyıdaki apak pamuk tarlası da maviye kesti Ceyhan Irma ğı'nın yüzünde en küçük bir kırışık bile yoktu; dümdüz, serilmiş bir mavilik... Akmayı unutmuş bir göl gibi. Üstünde buğulanan, tüten, ipileyen ışıklar... Bir ara, güneyden ok gibi, gözle görülmeyecek kadar ince bir ışık geldi, suyun yüzü ışıltılı bir yol oldu, kapandı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi. si söylenemez? A) Doğa devinim hâlinde verilmiştir. B) Günün belli bir zamanı anlatılmıştır. ✓ C) Karşılaştırmalara yer verilmiştir. D) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir. Sözcükler arasında sessel yinelemeler kurulmuştur. Tanzimat sanatçıları, sanatı toplumu aydınlatmada, ilerletmede bir araç olarak görmüşler, eserlerini de bu d

2014-ALES-Sonbahar/SÖZ-2 24. Sosyal medya; sosyal paylaşım platformları aracılığıyla milyonlarca insanı buluşturarak her türlü düşünce, bilgi ve deneyimlerin paylaşılmasına ortam oluşturmaktadır. Bir yandan da firmalar ve markalar için müşteri duyarlılığının ve tüketici eğilimlerinin kolaylıkla takip edilebileceği bir veri tabanı özelliği göstermektedir. Müşteri hizmetleri yönetiminde başarılı olan firmaların çoğu, sosyal medya platformlarında üretici ve aracı firmalar için gerekli olan her türlü bilgiyi toplamak, süzmek ve anlamlandırmak üzere profesyonel hizmet sunan firmalardan destek almaktadır. Sosyal medya, amaçları aynı olan tarafları buluşturmakla kalmayıp ortak tercihlerin ve beklentilerin oluşmasında da büyük katkıları olan bir hizmet kanalı olarak hayatımızda yerini almış durumdadır. Bu parçadan sosyal medyayla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A Ortak düşünceye sahip insanları bir araya getirmektedir. B) Toplumun tüketim alışkanlıklarının çeşitlenmesine katkı sağlamaktadır. C) Bazı firmaların, müşteri hizmetlerindeki başarısını müş artırmaktadır. D) Üretici ve tüketiciyi buluşturmak isteyen birçok firmaya hizmet vermektedir E) Tüketici eğilimlerinin belirlenmesini kolaylaştırmaktadır. 25 ce (1) A sayıl olma uzar olab Sinc Mar Müz yap ve B el s 25. Bu or A 26. E

zdeki ka araban da kes nişiz. itli bi dâhi do. e. F C 10-11. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Izmir'deki Homa Dalyanı, bitişiğindeki kuş cennetinin de katkısıyla dünyada büyük bir şehir içerisinde bulunan doğa hazinelerinin en önemlilerinden biri durumunda. Şehirleşmenin artmasıyla birlikte günümüzde bozulma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bu dalyan için yetkililer bir dizi önlem aldı. Deniz suyunun dalyan içerisine gir- mesini engellemek için 10 bin kamyon doğal taş ve dolgu malzemesi kullanıldı. 8,5 milyon TL'ye mal olan bu çevre düzenleme çalışmalarında, doğal dengenin korunmasına özen gösterildi. Yapılan bu araştırmalar sayesinde, dal- yanın uzun süre çevre kirliliğinden etkilenmeyeceği dü- şünülmektedir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sayısal veriler kullanılmıştır. BAçıklamalar yapılmıştır. C Betimlemelerden yararlanılmıştır. DY Karşılaştırmaya yer verilmiştir. EÖngörüde bulunulmuştur. (2019-MSÜS) K KARA KUTU YAYIN Eski evler, ayırmazdı. kuyudan su ta çiçekleri Insanlar, n sevdikleri hat köşele Bu parça Karşıl (1) U sade görm var de ar ŞI za a

TES el dünya 'n bask Snemi n dikka ak ka stanb Öster sayile Sind işti zet k 5. (1) Eskisini yerinden eden her kuşak, bir sonraki kuşağa aşılması gereken bir eşik bırakır. (II) Bizim öykücülüğümüzde özellikle 1950 sonrasındakilerin böyle bir eşikle karşılaştığını söyleyebiliriz. (III) Öy- künün ne olduğu, ne olması gerektiği hakkında esaslı sorular sorarak ortaya çıkan 1950 kuşağının deneyimi, Türkiye'de öykü türünün seyrini değiştir- amiştir. (IV) O zamana kadar daha çok bireysel çaba- larla ilerleyen öykücülüğümüz, ilk kez bu denli zor bir eşikle karşılaşmıştır. (V) Dönemine göre hayli cesur çabalar içeren bu deneyim, sonraki kuşaklar üzerinde izler bırakmıştır şüphesiz. (VI) Özellikle üst düzeydeki günümüz öykücülüğünde bu kuşağın etkisi yadsınamaz. nie Bu parçada düşüncenin akışının sağlanması için numaralanmış cümlelerden hangileri yer değiş- tirmelidir? A) I. ile II. < 2 D) II. ile VI. B) II. ile III. C) III. ile IV. E) V. ile VI. 7.

giriş cümlel ola 3) 11 AM A)I eill O Patisi yaralanan sokak köpeğinin, gittiği eczanede kendine yar- dım istediği görüntüleri izlemişsinizdir. (I) Bu görüntüler çok ze- ki bir tür olan köpeklerin, herhangi olumsuz bir durumda kendi- lerini korumayı düşünmeden sahiplerini koruma içgüdülerinin devreye girdiği gerçeğini değiştirmiyor. (II) Evcilleştirildikleri gün- den bu yana onlara bakan sahiplerine vefa borçlarını onların mal- larını ve mülklerini koruyarak ödüyorlar. (III) Yeri geldiğinde ken- di kendilerine biçtikleri görevi canları pahasına yerine getiriyor- lar. (IV) Epilepsi nöbeti geçiren sahibinin kafasını yere vurmama- rek paralayan yardımlarının yanında bizim onlara kötü davran si için bile kendilerini siper ediyorlar. (Insanoğluna bu gibi yü larımıza ne kadar üzülsek azdır. B) II ETIV Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine "Köpekler sa- hiplerine düşkün canlılardır." cümlesi getirilirse anlatımın akışı bozulur? C Erv DUD ma etkilerine kar da yıpratabilir B dini sevmell, bede tan zararlı maddeler oyuncakların g stemlerle yeni. hektedir. Gele nin sağlam tutulmas al gibi malze plastiğe bira n pazarda ar e de yer al yilda Eyüp endüstri müzde fa koşulları Bu parçada boş bir se parçada aynı anlama A) Insan belli bir yasa gezme, seyahat boş bir arça, ye 1r.2 B) Beden yaşlanınca sanın hayalleri, dis sa işte o zaman va belli eler, c le ço B Mesleğinden baska olan kişiler yaş ha fazla girerler. ksel tir Yaşlıların alışık o bildiği kadar uzun sağlayacak önlem El Yaşlı insanların ması, durumerne değiştiremeyecey ilg

an, izans !!! ettirmiş. kültüründen izler fi Ayasofya ve Top- Rumlara ait birçok nşa edilmiştir. (1) 25 Şubat 1964'te, 22 yaşındaki boksör Cassius Clay, Florida'da ağır sıklet şampiyonu Sonny Liston'u yenerek spor dünyasını ser- semletti. (II) Bu, gerçekten kazanılması zor bir müsabakaydı ve daha 22 yaşında bir boksör tarafından kazanıldığında da tüm dünya spor âlemi şoka girmişti. (III) Cassius Clay, davranışları, fi- kirleri ve kurduğu cümlelerle hayatı boyunca çoğu insana örnek olurken medyanın da tükenmek bilmeyen bir ilgisiyle karşılaş- mıştır. (IV) Bu maçın sonunda kazandığı "Ağır Siklet Boks Şampi- yonu" unvanı aslında kariyerinin daha sadece başı olacaktı. (V) Yıllar sonra isim değiştirerek Muhammed Ali olarak anılacak olan Cassius Clay, "bir kelebek gibi süzülüp arı gibi sokma" sözünü ye- rine getirdi. (VI) Muhammed Ali, birçok uzmanın görüş birliği olarak "tüm zamanların en iyi ağır sıklet boks şampiyonu" unva- nini ise tarihe altın harflerle yazdırmış oldu.. Yukarıdaki paragraftan hangi cümle çıkarılırsa düşüncenin akı OTIZA CIV D) H Paragrafta Yapı C ARI şında bozulma olmaz? A) V BTV EXTI

0, Adanın iki yanı birbirine öyle yaklaşıyordu ki burada yüksek bir burun olması gerekiyordu. Oysa bunun yerine kayanın kenarına oyulmuş alçak bir çıkıntı vardı. Eni birkaç uçurumda boyu da belki on beş uçurumda olan bu çıkıntıyla ada, denize kadar uzanıp gidiyordu. Orada da adanın yapısının temelini oluşturan o dört köşe pembe kayalar vardı. Kalenin bu yanında yaklaşık yüz ayak yükseklikte, dağ doruğundan gördükleri yeşil tabya vardı. Yalıyarın kayaları çatlamıştı, tepeye düştü düşecek izlenimi veren koskoca taşlar yığılıydı. Bu parçada ağır basan anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir? A Öyküleyici Anlatım Tartışmacı Anlatım C) Betimleyici Anlatım Fantastik Anlatım E) Açıklayıcı Anlatım

amaçladığımız unutulmamalıdır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) 1 B) I C) IV D) V DERS KOCU DERS CU IV EV 21.) Çoğu zaman anlamak da yetmez, bilginin sü- 23. (1) C da f rekliliğini ve okur üzerindeki etkisini sağlamak için eserden, estetik beğeni uyandırması da beklenir. (II) Okumak; herhangi bir konuda bilgi edinmek, este- tik duyguları ve sanat duygularını harekete geçirmek ya da vakit geçirmek için yapılan bir uğraşın genel adıdır. (III) Bu özelliğinden dolayı içimizdeki gizli kapıları açarak bize yol gösteren ve ruhumuzu tedavi eden bir yöntem olarak da tanımlanabilir. (IV) Bunların içinde bilgi edin- mek, okumakla elde edilen en önemli sonuçtur. (V) Bu yüzden okumak; araştıran, sorgulayan insan için temel bir gereksinim olarak kabul edilebilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II B Bilg C) 09 he 30 D) En E) Öğ gie yap mel şik edi ları gör re Bu aş B C