Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Ideal UNDIS
4.(1) Edebiyat çevreleri, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Huzur
adlı eserini, huzursuzluğun romanı olarak nitelendirir. (II)
İkinci Dünya Savaşı yıllarında İstanbul'da yaşanan bir
aşk, romanın genel görünümüdür. (III) Kendi iç nizamını
arayan Mümtaz'ın Nuran'a beslediği duygular, İstanbul
eksenli olarak tarih, musiki, resim ve tabiat gibi kavram-
larla estetik bir bütün oluşturmuştur. (IV) Yazarın ilk
romanı Mahur Beste'de olduğu gibi hayal kırıklığı ve
umutsuzluk çıkmazından sıyrılmak isteyen bireylerin acı-
larını ruhumuzda hissederiz. (V) Ayrıca romanın Batılı-
laşmayla süregelen ve birçok romanda ele alınan
eski-yeni, Doğu-Batı çatışması gibi medeniyet krizini
gözler önüne serdiğini belirtmek gerekir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
AY I. cümlede, doğrudan anlatıma başvurulmuştur.
B) II. cümlede, romanın konusu açıklanmıştır.
III. cümlede, romanın içeriğine yönelik bir değerlen-
dirme yapılmıştır.
IV. cümlede, iki roman arasında benzerlik ilgisi kurul-
muştur.
E). cümlede, Türk romancılığında genel bir sorun ola-
rak görülen durumla ilgili çıkarımda bulunulmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ideal UNDIS 4.(1) Edebiyat çevreleri, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Huzur adlı eserini, huzursuzluğun romanı olarak nitelendirir. (II) İkinci Dünya Savaşı yıllarında İstanbul'da yaşanan bir aşk, romanın genel görünümüdür. (III) Kendi iç nizamını arayan Mümtaz'ın Nuran'a beslediği duygular, İstanbul eksenli olarak tarih, musiki, resim ve tabiat gibi kavram- larla estetik bir bütün oluşturmuştur. (IV) Yazarın ilk romanı Mahur Beste'de olduğu gibi hayal kırıklığı ve umutsuzluk çıkmazından sıyrılmak isteyen bireylerin acı- larını ruhumuzda hissederiz. (V) Ayrıca romanın Batılı- laşmayla süregelen ve birçok romanda ele alınan eski-yeni, Doğu-Batı çatışması gibi medeniyet krizini gözler önüne serdiğini belirtmek gerekir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? AY I. cümlede, doğrudan anlatıma başvurulmuştur. B) II. cümlede, romanın konusu açıklanmıştır. III. cümlede, romanın içeriğine yönelik bir değerlen- dirme yapılmıştır. IV. cümlede, iki roman arasında benzerlik ilgisi kurul- muştur. E). cümlede, Türk romancılığında genel bir sorun ola- rak görülen durumla ilgili çıkarımda bulunulmuştur.
suçlayan çağ-
ediyorlar hep;
a da kalıcı gös-
harcıyorlar." di-
anlanında sun-
e en küçük bir
ruhun derinlik-
yaşamının bu
çağ değişmiş,
Savaşı'nın ge-
sanın iç dün-
ramlar o gü-
yönlerine ışık
mini de deği-
n akışına kar-
lgıladığı dün-
unluydu.
aşı sanatçı-
na,
lir?
C) I. ve I.
J.
129
FEM YAYINLARI
36. Bizler kitapları, gazeteleri okuyup bir kenara bırakınız.
Çoğu kez üzerinde düşünmeye değer bir şey bulama-
yız. Kitabı elimizden bıraktığımız anda kitapla ilgili söy-
leyecek bir şeyimiz neredeyse yoktur; güzel, sıkıcı, ida-
re eder gibi kısıtlı laflanı saymazsak. Okudukları, dinle-
dikleri, izledikleri üzerine birkaç söz edebilenler ve de
bunlarla ilgili birkaç satır yazı yazabilenler, günlük ha-
yatın dışına çıkabilmiş ender insanlar kabul edilir. Bu
yalnızca üstün yetenek sahibi insanlara hasmış gibi gö-
rülür. Çünkü bizim için bazen bir dilekçe bile yazmak
çok zor ve aşılması mümkün olmayan bir engeldir. Her-
kesin usta birer kaleme sahip olamayacağı bir gerçek
ama en azından her insanın kendini ifade edebilecek ve
derdini anlatacak kadar kalem oynatabileceğine inan-
ması gerekiyo
Bu parçada anlatılanlara göre altı çizili sözle belirti-
lenin gerçekleşmemesi,
I. Donanımlarının farkında olmamak
II. Yüzeysel bilgilerle yetinmek
III. Herkes gibi düşünmey başaramamak
IV. Yazma uğraşını ulaşılmaz görmek
düşünce ve tutumlarının hangilerinden kaynaklan-
maktadır?
A) I. ye II.
"TO
ve IV.
B) 1. ve IV.
E) III. ve IV.
C) II. ve III.
Diğer sayfaya geçiniz
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
suçlayan çağ- ediyorlar hep; a da kalıcı gös- harcıyorlar." di- anlanında sun- e en küçük bir ruhun derinlik- yaşamının bu çağ değişmiş, Savaşı'nın ge- sanın iç dün- ramlar o gü- yönlerine ışık mini de deği- n akışına kar- lgıladığı dün- unluydu. aşı sanatçı- na, lir? C) I. ve I. J. 129 FEM YAYINLARI 36. Bizler kitapları, gazeteleri okuyup bir kenara bırakınız. Çoğu kez üzerinde düşünmeye değer bir şey bulama- yız. Kitabı elimizden bıraktığımız anda kitapla ilgili söy- leyecek bir şeyimiz neredeyse yoktur; güzel, sıkıcı, ida- re eder gibi kısıtlı laflanı saymazsak. Okudukları, dinle- dikleri, izledikleri üzerine birkaç söz edebilenler ve de bunlarla ilgili birkaç satır yazı yazabilenler, günlük ha- yatın dışına çıkabilmiş ender insanlar kabul edilir. Bu yalnızca üstün yetenek sahibi insanlara hasmış gibi gö- rülür. Çünkü bizim için bazen bir dilekçe bile yazmak çok zor ve aşılması mümkün olmayan bir engeldir. Her- kesin usta birer kaleme sahip olamayacağı bir gerçek ama en azından her insanın kendini ifade edebilecek ve derdini anlatacak kadar kalem oynatabileceğine inan- ması gerekiyo Bu parçada anlatılanlara göre altı çizili sözle belirti- lenin gerçekleşmemesi, I. Donanımlarının farkında olmamak II. Yüzeysel bilgilerle yetinmek III. Herkes gibi düşünmey başaramamak IV. Yazma uğraşını ulaşılmaz görmek düşünce ve tutumlarının hangilerinden kaynaklan- maktadır? A) I. ye II. "TO ve IV. B) 1. ve IV. E) III. ve IV. C) II. ve III. Diğer sayfaya geçiniz
15
6.
Bazı yazarlar, okuru öğretmen edasıyla
bilgilendirmek için eser verir. Bu metinlerin
kupkuru bir dili vardır. Mikroskopla baksanız
bulamazsınız bu metinlerde yazarı. Oysa her
metin, yazarını anlatır aslında. Yazar da varlığını
duygularıyla gösterir metinde. Söz sanatlarıyla,
mecazlarla, imgelerle hissettirir kendini. Böylece
metni bir dil şölenine çevirir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada
eleştirilen bakış açısıyla yazılmıştır?
A) Sumatra palmiye ağaçlarından yapılan
evlerin 1,5 metre yüksekliğindeki zemin katı,
direkler üzerine kurulu. Orta katta yaşam
alanları, çatısı yıldızlar ve güneş oymalarıyla
süslü üst katlarda ise ailelerin yatak odaları
bulunuyor. Evlerin birçoğunda ahşap
üzerine oymalarla çeşitli semboller ve
süslemeler işlenmiş.
B) Akşam, parkın havuzunda ışık oyunları
başlıyor. Mahyaların altında bir şenliktir, bir
cümbüştür gidiyor. Karagöz ve Hacivat
hayal perdesinde boy gösteriyor.
Meydanda kurulan satış yerlerinde,
baklavadan ahşap bastonlara, yaprak
üzerine yapılmış resimlerden bakır vazolara
kadar müthiş bir çeşitlilik var.
istanbul, mücevher kutusuna benzer.
Açtığınız zaman içinden birbirinden kıymetli,
eşi benzeri olmayan takılar çıkar. Başına taç
yaptığı zümrüt camileri, kollarına doladığı su
yolu modeli pırlanta prüleri, parmaklarına
taktığı saray ve kasırlar vardır.
D) Gökyüzüne boy veren kulesiyle şato havası
taşıyan Hıdiv Kasrı'nda, eski mimari doku
özenle korunmuş. Hidiv Kasrı bugün şık bir
restoran, seçkin bir organizasyon mekâni.
Artık dinlenmeyi hak etmiş biri olarak,
çiçekler arasında güneşle kucaklaşan
bahçede oturup menü istiyorum.
E) Maçka'nın virajlı yollarında ilerledikçe
tepelerden inen sis, çay tarlalarının üzerinde
ince bir tül gibi seri eye başladı.
Karadeniz'in başına buyrukluğunu ve hoyrat
havasını taçlandıran bereketli doğayı
izlerken Hamsiköy'e varıyorum.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
15 6. Bazı yazarlar, okuru öğretmen edasıyla bilgilendirmek için eser verir. Bu metinlerin kupkuru bir dili vardır. Mikroskopla baksanız bulamazsınız bu metinlerde yazarı. Oysa her metin, yazarını anlatır aslında. Yazar da varlığını duygularıyla gösterir metinde. Söz sanatlarıyla, mecazlarla, imgelerle hissettirir kendini. Böylece metni bir dil şölenine çevirir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada eleştirilen bakış açısıyla yazılmıştır? A) Sumatra palmiye ağaçlarından yapılan evlerin 1,5 metre yüksekliğindeki zemin katı, direkler üzerine kurulu. Orta katta yaşam alanları, çatısı yıldızlar ve güneş oymalarıyla süslü üst katlarda ise ailelerin yatak odaları bulunuyor. Evlerin birçoğunda ahşap üzerine oymalarla çeşitli semboller ve süslemeler işlenmiş. B) Akşam, parkın havuzunda ışık oyunları başlıyor. Mahyaların altında bir şenliktir, bir cümbüştür gidiyor. Karagöz ve Hacivat hayal perdesinde boy gösteriyor. Meydanda kurulan satış yerlerinde, baklavadan ahşap bastonlara, yaprak üzerine yapılmış resimlerden bakır vazolara kadar müthiş bir çeşitlilik var. istanbul, mücevher kutusuna benzer. Açtığınız zaman içinden birbirinden kıymetli, eşi benzeri olmayan takılar çıkar. Başına taç yaptığı zümrüt camileri, kollarına doladığı su yolu modeli pırlanta prüleri, parmaklarına taktığı saray ve kasırlar vardır. D) Gökyüzüne boy veren kulesiyle şato havası taşıyan Hıdiv Kasrı'nda, eski mimari doku özenle korunmuş. Hidiv Kasrı bugün şık bir restoran, seçkin bir organizasyon mekâni. Artık dinlenmeyi hak etmiş biri olarak, çiçekler arasında güneşle kucaklaşan bahçede oturup menü istiyorum. E) Maçka'nın virajlı yollarında ilerledikçe tepelerden inen sis, çay tarlalarının üzerinde ince bir tül gibi seri eye başladı. Karadeniz'in başına buyrukluğunu ve hoyrat havasını taçlandıran bereketli doğayı izlerken Hamsiköy'e varıyorum.
liro-
Imin
den
Ge-
eri-
er-
yer
er-
iş.
y-
Z
20 YGS DENEMESİ
23. (1) Ferit Edgü ilk öykü kitabı olan Kaçkınlar'da yer alan
kahramanlarını, varoluşçu yazarlar Sartre ve Camus ile
dışavurumcu Kafka'yla benzer yönlerden ele alır. (II) B
reyler, çıkmaza giren yaşamlarında, çaresizlik ve umut-
kendisine yabancıla
suzluk içindedir. (III) Topluma ve
şan bireyler, kimseyle iletişim kuramazlar. XIV) Öyküler-
de olay yerine bireyin varoluşsal durumları; zaman ola-
rak da kişilerin geçmişlerinden ve geleceklerinden çok,
içinde bulundukları "an"ları vardır (V) Öykü mekânlan,
bireyi sınırlayan, onu adeta tutsak eden duvarlar gibi-
dir; bireyler mekânla sürekli bir çatışma hâlindedir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
Ferit Edgü'nün öykülerindeki kişilerin özelliklerine
değinilmemiştir?
A) 1. ve II.
B) 1. ve IV.
D) III. ve IV.
E) IV. ve V.
C) II. ve III.
20 YG
25.
D
be
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
liro- Imin den Ge- eri- er- yer er- iş. y- Z 20 YGS DENEMESİ 23. (1) Ferit Edgü ilk öykü kitabı olan Kaçkınlar'da yer alan kahramanlarını, varoluşçu yazarlar Sartre ve Camus ile dışavurumcu Kafka'yla benzer yönlerden ele alır. (II) B reyler, çıkmaza giren yaşamlarında, çaresizlik ve umut- kendisine yabancıla suzluk içindedir. (III) Topluma ve şan bireyler, kimseyle iletişim kuramazlar. XIV) Öyküler- de olay yerine bireyin varoluşsal durumları; zaman ola- rak da kişilerin geçmişlerinden ve geleceklerinden çok, içinde bulundukları "an"ları vardır (V) Öykü mekânlan, bireyi sınırlayan, onu adeta tutsak eden duvarlar gibi- dir; bireyler mekânla sürekli bir çatışma hâlindedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde Ferit Edgü'nün öykülerindeki kişilerin özelliklerine değinilmemiştir? A) 1. ve II. B) 1. ve IV. D) III. ve IV. E) IV. ve V. C) II. ve III. 20 YG 25. D be C
hareketinin
mcu şiir, sür-
niteliğinde
ceyi, tarihi,
linden, im-
arılı bir bi-
dini yeni-
sair, sabit
elemele-
iştir. Hiç
e başan-
k aşa-
klaş
reni
FEM YAYINLARI
24. Yapıtlarında biçimsel denemelere girişmez. Biçimde kla
siğe yaslanmış ama modern anlatının imkânlarını da de
ğerlendirmiştir. Onun için, içeriğin sağlam kurulması her
şeyin önündedir, Derdinin "anlatmak" olduğu açıktır. Bu
anlamda onun yapıtları, zaman aralığı, karakter fazlalı
ğı, sözcük iktisadı açısından pek de istenen seviyede
değildir. Yapıtlarında olaylar çok uzun bir zamana yay
lır. Gençlikten ihtiyarlığa hatta ölüme kadar. Her öykü.
içinde pek çok kahramanı barındırır. Anlatıcı kendisini
kontrol edemez sanki. Adı geçen her tipe bir hikâye bu-
lur. Baba, anne, oğul, kız öylece kalmaz, bunların do-
ğumundan ölümüne kadar hikâyeleri anlatılır. Elbette
bunun içeriğin zorladığı, dayattığı bir yöntem olduğu
gözden kaçmaz.
Bu parçada sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılamaz?
A) Yapıtlarında gerçeklerden yola çıktığı
Bapıtlarında bazı eksikliklerin olduğu
Kişilerin yaşamını bütünüyle anlattığı
(D) Yoğun ve başarılı bir anlatımının olmadığı
E) Yapıtlarında içeriği anlatımdan daha çok önemsediği
26. O, b
yev,
Onl
kars
ya c
gör
tur
kal
tad
Bu
na
A)
B)
9
D)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
hareketinin mcu şiir, sür- niteliğinde ceyi, tarihi, linden, im- arılı bir bi- dini yeni- sair, sabit elemele- iştir. Hiç e başan- k aşa- klaş reni FEM YAYINLARI 24. Yapıtlarında biçimsel denemelere girişmez. Biçimde kla siğe yaslanmış ama modern anlatının imkânlarını da de ğerlendirmiştir. Onun için, içeriğin sağlam kurulması her şeyin önündedir, Derdinin "anlatmak" olduğu açıktır. Bu anlamda onun yapıtları, zaman aralığı, karakter fazlalı ğı, sözcük iktisadı açısından pek de istenen seviyede değildir. Yapıtlarında olaylar çok uzun bir zamana yay lır. Gençlikten ihtiyarlığa hatta ölüme kadar. Her öykü. içinde pek çok kahramanı barındırır. Anlatıcı kendisini kontrol edemez sanki. Adı geçen her tipe bir hikâye bu- lur. Baba, anne, oğul, kız öylece kalmaz, bunların do- ğumundan ölümüne kadar hikâyeleri anlatılır. Elbette bunun içeriğin zorladığı, dayattığı bir yöntem olduğu gözden kaçmaz. Bu parçada sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Yapıtlarında gerçeklerden yola çıktığı Bapıtlarında bazı eksikliklerin olduğu Kişilerin yaşamını bütünüyle anlattığı (D) Yoğun ve başarılı bir anlatımının olmadığı E) Yapıtlarında içeriği anlatımdan daha çok önemsediği 26. O, b yev, Onl kars ya c gör tur kal tad Bu na A) B) 9 D)
şılaş-
r. Bir
a din-
iz art-
dost-
in si-
irme-
sidir.
mleş-
r, bir
ağı-
den
lina
dan
tan
de
1
I
I
I
FEM YAYINLARI
36. lk ve son kitabını karşılaştırdığımızda sanatçının çok bü-
yük bir aşama katetmiş olduğunu görüyoruz. Adeta çı-
raklıktan ustalığa doğru yol almış. Anlatımında, sözcük
kullanımında/söyleyiş biçimlerinde büyük gelişme ve
değişme var İlk hikâyelerdeki hüzünlü, duygusal hava
ve dolayısıyla da romantik diyebileceğimiz anlatım okur-
mlarca yadırganınca sanatçı sonraki öykülerinde biraz da-
ha ağır başlı, kendisine çekidüzen veren bir anlatıma yö-
brist nelmiştir. Yine bu etkiyle öykülerde içeriksel olarak bü-
yük bir değişiklikten söz etmesek-bile anlatımın, ayrıntı-
lara bakışın çok yetkinleştiğini, derin ve çok katmanlı bir
temaya ulaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Böylece sanat-
çı okunurken çok daha keyif alınabiliyor artık.
Bu parçadan sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Kendi sanatını ve öykü tekniğini geliştirdiği
B) Öykülerinde aynı temayı kullandığı
Palin
Yalın bir anlatımının olduğu
D Bazı öykülerinin yoğun bir içeriğinin olduğu
EX Oykülerinin biçemini okurların tepkilerine göre de-
ğiştirdiği
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
şılaş- r. Bir a din- iz art- dost- in si- irme- sidir. mleş- r, bir ağı- den lina dan tan de 1 I I I FEM YAYINLARI 36. lk ve son kitabını karşılaştırdığımızda sanatçının çok bü- yük bir aşama katetmiş olduğunu görüyoruz. Adeta çı- raklıktan ustalığa doğru yol almış. Anlatımında, sözcük kullanımında/söyleyiş biçimlerinde büyük gelişme ve değişme var İlk hikâyelerdeki hüzünlü, duygusal hava ve dolayısıyla da romantik diyebileceğimiz anlatım okur- mlarca yadırganınca sanatçı sonraki öykülerinde biraz da- ha ağır başlı, kendisine çekidüzen veren bir anlatıma yö- brist nelmiştir. Yine bu etkiyle öykülerde içeriksel olarak bü- yük bir değişiklikten söz etmesek-bile anlatımın, ayrıntı- lara bakışın çok yetkinleştiğini, derin ve çok katmanlı bir temaya ulaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Böylece sanat- çı okunurken çok daha keyif alınabiliyor artık. Bu parçadan sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Kendi sanatını ve öykü tekniğini geliştirdiği B) Öykülerinde aynı temayı kullandığı Palin Yalın bir anlatımının olduğu D Bazı öykülerinin yoğun bir içeriğinin olduğu EX Oykülerinin biçemini okurların tepkilerine göre de- ğiştirdiği
Test - 7
ebh
neb
....
1. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi ola-
maz?
A) Bir kanıksama, terk edilemeyen bir alışkanlık hâline gel-
menin ya da daha farklı, daha başka bir çıkış yolu bu-
lamamanın ötesinde insanlar yaşamayı önemser hatta
severler
B) Şairi bir yaşama ustası saymasak bile milyonlarca yü-
zuyle bizde biriken yaşamaları açık seçik gösterebilen
ve anlatabilen bir usta kişi olarak kabul edebiliriz.
C) Yaşamanın bittiği, mekanize olduğu ya da fakirleştiği
yerlerde şiir de başkalaşma tehlikesi geçirebilmekte, irti-
fa kaybederek nefes darlığı çekmektedir.
E) Üstelik bugün üzerinde durduğumuz yer ve gelinen nok-
ta itibarıyla sevgi, emek isteyen kolay kolay üremeyen,
bende yayılmayan, çoğalmayan bir şeydir.
-og absiniğinied nis
D) Hayatı katlanılan, alıştığımız bir şey olmaktan çıkarıp
kavranılan, duyumsanan bir şey hâline getirmek; insani
bir bilinç ve ödev hâline gelmiştir artık.
(02)
30
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Test - 7 ebh neb .... 1. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi ola- maz? A) Bir kanıksama, terk edilemeyen bir alışkanlık hâline gel- menin ya da daha farklı, daha başka bir çıkış yolu bu- lamamanın ötesinde insanlar yaşamayı önemser hatta severler B) Şairi bir yaşama ustası saymasak bile milyonlarca yü- zuyle bizde biriken yaşamaları açık seçik gösterebilen ve anlatabilen bir usta kişi olarak kabul edebiliriz. C) Yaşamanın bittiği, mekanize olduğu ya da fakirleştiği yerlerde şiir de başkalaşma tehlikesi geçirebilmekte, irti- fa kaybederek nefes darlığı çekmektedir. E) Üstelik bugün üzerinde durduğumuz yer ve gelinen nok- ta itibarıyla sevgi, emek isteyen kolay kolay üremeyen, bende yayılmayan, çoğalmayan bir şeydir. -og absiniğinied nis D) Hayatı katlanılan, alıştığımız bir şey olmaktan çıkarıp kavranılan, duyumsanan bir şey hâline getirmek; insani bir bilinç ve ödev hâline gelmiştir artık. (02) 30 3.
yi
E,
3. Günümüzde roman türünün değerlendirilmesi sırasında bazı
yazarlarımızın yöntem tartışmalarını ön plana çıkardıklarını
görmekteyiz. Burada esas olan, romanın doğru anlaşılması
ve okuyucuyla buluşturulmasıdır. Çünkü genel olarak roman
değerlendirmeleri bir amaç değil, roman sanatının anlaşıl-
ması ve tanıtılmasına yardımcı bir araç olarak karşımıza
çıkmaktadır. Elbette burada birtakım ölçülerin bulunması
ve kaliteli ile kalitesiz arasında, güzelle çirkin arasında
başarılı ile başarısız arasındaki farkın okuyucunun gözleri
önüne konulabilmesi gerekmektedir. Bazı incelemelerde
rastladığımız grafik, şema ve değerlendirmelerin hemen
tamamı zaman zaman inceleme ve değerlendirmeleri kuru
bir matematik ölçüsüne indirgemektedir. Oysa romani de-
ğerlendiren ve eleştiren bakışların da sanatsal kaygı içinde
olması gerekir.
Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Roman sanatının kendine özgü kurallarının olduğu
B) Roman eleştirilerinde belli bir yöntemin oluşturulamadığı
C) Romanın sanat ve estetik plan içinde değerlendirilmesi
gerektiği
Dinceleme yazılarında zevksiz bir anlatımın kullanıldığı
E) Başarılı bir eleştiri için dilin olanaklarından yararlanılma-
sının zorunluluğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
yi E, 3. Günümüzde roman türünün değerlendirilmesi sırasında bazı yazarlarımızın yöntem tartışmalarını ön plana çıkardıklarını görmekteyiz. Burada esas olan, romanın doğru anlaşılması ve okuyucuyla buluşturulmasıdır. Çünkü genel olarak roman değerlendirmeleri bir amaç değil, roman sanatının anlaşıl- ması ve tanıtılmasına yardımcı bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Elbette burada birtakım ölçülerin bulunması ve kaliteli ile kalitesiz arasında, güzelle çirkin arasında başarılı ile başarısız arasındaki farkın okuyucunun gözleri önüne konulabilmesi gerekmektedir. Bazı incelemelerde rastladığımız grafik, şema ve değerlendirmelerin hemen tamamı zaman zaman inceleme ve değerlendirmeleri kuru bir matematik ölçüsüne indirgemektedir. Oysa romani de- ğerlendiren ve eleştiren bakışların da sanatsal kaygı içinde olması gerekir. Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A) Roman sanatının kendine özgü kurallarının olduğu B) Roman eleştirilerinde belli bir yöntemin oluşturulamadığı C) Romanın sanat ve estetik plan içinde değerlendirilmesi gerektiği Dinceleme yazılarında zevksiz bir anlatımın kullanıldığı E) Başarılı bir eleştiri için dilin olanaklarından yararlanılma- sının zorunluluğu
5. New York'un simgesi olan Özgürlük Heykeli, fikir olarak
ilk kez 1865'te bir akşam yemeğinde gündeme gelmiş;
tamamlanıp yerine dikilmesi için ise tam 21 yıl geçmesi
gerekmişti. İnşasına 1875'te Paris'te başlanmış, açılışı
ise 1886'da görkemli bir şekilde New York'ta yapılmıştı.
Heykelin üzerinde duracağı kaide (ayaklık) kısmı Ame-
rikalılar tarafından iki yılda, binbir güçlükle toplanan
yardımlarla yapılmıştı. O kadar ki yardım kampanyası-
na ufak paralar yatıran çocukların isimleri bile gazete-
lerde yayımlanıyordu. Gustave Eiffel ise Eyfel Kulesi'n-
den önceki teknik başarısını, bu heykelin omurgasında
gerçekleştirecekti.
Bu parçadan hareketle "Özgürlük Heykeli" ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Bulunduğu şehrin simgesi olduğu
B) Eyfel Kulesi'nden önce yapıldığı
C) Heykel kısmının Fransa'da yapılmaya başlandığı
D) Yirmi bir yılda inşa edilerek hazır hâle getirildiği
E) Kaidesinin toplanan yardımlarla tamamlandığı
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. New York'un simgesi olan Özgürlük Heykeli, fikir olarak ilk kez 1865'te bir akşam yemeğinde gündeme gelmiş; tamamlanıp yerine dikilmesi için ise tam 21 yıl geçmesi gerekmişti. İnşasına 1875'te Paris'te başlanmış, açılışı ise 1886'da görkemli bir şekilde New York'ta yapılmıştı. Heykelin üzerinde duracağı kaide (ayaklık) kısmı Ame- rikalılar tarafından iki yılda, binbir güçlükle toplanan yardımlarla yapılmıştı. O kadar ki yardım kampanyası- na ufak paralar yatıran çocukların isimleri bile gazete- lerde yayımlanıyordu. Gustave Eiffel ise Eyfel Kulesi'n- den önceki teknik başarısını, bu heykelin omurgasında gerçekleştirecekti. Bu parçadan hareketle "Özgürlük Heykeli" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bulunduğu şehrin simgesi olduğu B) Eyfel Kulesi'nden önce yapıldığı C) Heykel kısmının Fransa'da yapılmaya başlandığı D) Yirmi bir yılda inşa edilerek hazır hâle getirildiği E) Kaidesinin toplanan yardımlarla tamamlandığı
12. (1) Yaşam hızla akıp gidiyor. (II) Günlük koşuşturma
calar ne yaşamı ne de kendimizi gözden geçirmeye
firsat veriyor. (III) Gizliden gizliye bir yarışın içinde
yiz. (IV) Ne kadar çabalasak da maddi varlığımızı
ne kadar çoğaltsak da hâlâ bir şeyleri eksik hisse-
diyoruz. (V) Hålâ istediğimiz o aniami katamıyoruz.
yaşama ve kendimize, anlamı yanlış yerde arıyoruz
çünkü. (VI) Anlam dışımızda değil, maddede değil;
anlam içimizde, anlam ruhumuzda.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) II.
B) III
C) IV. D) V. E) VI.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
12. (1) Yaşam hızla akıp gidiyor. (II) Günlük koşuşturma calar ne yaşamı ne de kendimizi gözden geçirmeye firsat veriyor. (III) Gizliden gizliye bir yarışın içinde yiz. (IV) Ne kadar çabalasak da maddi varlığımızı ne kadar çoğaltsak da hâlâ bir şeyleri eksik hisse- diyoruz. (V) Hålâ istediğimiz o aniami katamıyoruz. yaşama ve kendimize, anlamı yanlış yerde arıyoruz çünkü. (VI) Anlam dışımızda değil, maddede değil; anlam içimizde, anlam ruhumuzda. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) II. B) III C) IV. D) V. E) VI.
ak
Oncelikle
den siir
ngörüleri
a ilk kitaba
şlamış bir
ep
rilan
Dindan
a sonra o
K
si hem
n sonucu
maları
hin
na katkıda
ann
43
20. Günlük yazılarımı hazırlamak üzere bilgisayarın başına
oturduğum zaman bir sıkıntı kaplar içimi. İki duygu
dalgasının etkisi altındayımdır. Bunlardan biri, görevimi
hakkıyla yerine getirememekten kendime karşı dürüst
olamamaktan ve hesabı verilemeyecek bir yükün altına
girmekten duyduğum korku: öteki ise okurlarımla ilgili
endişelerim Bu iki duygu dalgası savaşır, çoğu zaman
birbirine zarar verir ve ben ikisinden birinin ağırlığıyla o
günkü yazımı bitiririm. Yazılarımı yazmaya başlamadan
önce duyduğum endişe, onları bitirdikten sonra da
azalmaz.
x+
Aşağıdakilerden hangisi, bu sözleri söyleyen kişinin
özelliklerinden biridir?
A) Yazarken duyduğu kaygılarını sorgulayarak ortaya
koyan
Düşüncelerindeki çatışmalardan dolayı yazma işini
sonlandıramayan
C) Yaşadıklarından dolayı kötümser bir tutum içinde
olan
D) Zaman zaman yazma yönteminde değişiklikler
yapan
E) Uygun koşullar oluştuğu zaman ürün ortaya koyan
/52 >
6
|||
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ak Oncelikle den siir ngörüleri a ilk kitaba şlamış bir ep rilan Dindan a sonra o K si hem n sonucu maları hin na katkıda ann 43 20. Günlük yazılarımı hazırlamak üzere bilgisayarın başına oturduğum zaman bir sıkıntı kaplar içimi. İki duygu dalgasının etkisi altındayımdır. Bunlardan biri, görevimi hakkıyla yerine getirememekten kendime karşı dürüst olamamaktan ve hesabı verilemeyecek bir yükün altına girmekten duyduğum korku: öteki ise okurlarımla ilgili endişelerim Bu iki duygu dalgası savaşır, çoğu zaman birbirine zarar verir ve ben ikisinden birinin ağırlığıyla o günkü yazımı bitiririm. Yazılarımı yazmaya başlamadan önce duyduğum endişe, onları bitirdikten sonra da azalmaz. x+ Aşağıdakilerden hangisi, bu sözleri söyleyen kişinin özelliklerinden biridir? A) Yazarken duyduğu kaygılarını sorgulayarak ortaya koyan Düşüncelerindeki çatışmalardan dolayı yazma işini sonlandıramayan C) Yaşadıklarından dolayı kötümser bir tutum içinde olan D) Zaman zaman yazma yönteminde değişiklikler yapan E) Uygun koşullar oluştuğu zaman ürün ortaya koyan /52 > 6 |||
2
N
a
R
T
A
Testi
10. (1) Araştırmalarını genellikle geç saatlerde yapar ve
bilim dünyasının adeta seyrini değiştirirdi. (II) Yaptığı
her araştırma bilim dünyasının sıkıntıda olduğu ve
cevap aradığı araştırmaydi. (III) Buna özellikle dikkat
ediyor olmalı ki araştırmaları geniş bir yankı uyandı-
riyordu. (IV) Insanlar eksik yönleri bulur ve o yönlere
yönelirlerse önemli işler yapabilirler. (V) Geçmişte
birçok bilim adamı bu şekilde kendini göstermiştir.
(VI) Günümüzde de bu nedenle hâlâ anılmaktadırlar.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa-
ragraf hangi cümleyle başlar?
A) II.
CV.
B) III.
B) III.
D) V. E) VI.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2 N a R T A Testi 10. (1) Araştırmalarını genellikle geç saatlerde yapar ve bilim dünyasının adeta seyrini değiştirirdi. (II) Yaptığı her araştırma bilim dünyasının sıkıntıda olduğu ve cevap aradığı araştırmaydi. (III) Buna özellikle dikkat ediyor olmalı ki araştırmaları geniş bir yankı uyandı- riyordu. (IV) Insanlar eksik yönleri bulur ve o yönlere yönelirlerse önemli işler yapabilirler. (V) Geçmişte birçok bilim adamı bu şekilde kendini göstermiştir. (VI) Günümüzde de bu nedenle hâlâ anılmaktadırlar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf hangi cümleyle başlar? A) II. CV. B) III. B) III. D) V. E) VI.
6.
Otomobil; motorlu kara yolu taşıtları, yanmalı ya da patla-
malı motorla güç alan yolcu veya yük taşıyan dört ya da daha
fazla lastikli taşıtlardır. (II) Bu araçları üreten sanayi otomotiv
ana sanayi olarak adlandırılır. (III) Otomotiv sanayi bu iki
alt sektörün tümünü kapsamaktadır. (IV) Bu sektör içinde
otomobil, otobüs, kamyon, kamyonet ve traktör gibi başlıca
araçlar bulunur. Günümüzde tüm bu ürünleri bünyesin-
de barındıran sektör, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin
lokomotifi durumundadır. (Güçlü bir otomotiv sektörü
olan ülkeler, sanayileşmesini tamamlamış ülkeler olarak öne
çıkmaktadır. (V) Sektörün bu denli önemli olmasının nedeni
olarak da bu sektörün diğerleriyle olan yakın ilişkisi gösterilir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinin
yerine düşüncenin akışına uygun olarak, "Otomotiv yan
sanayi ise hem taşıt araçları imalat sanayinde hem de araç-
ların parça yenileme talebine yönelik teknik parça ve sistem
üreten koludur." cümlesi getirilebilir?
A) II
CHV
B11
DIV
E) VI
PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PAR
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Otomobil; motorlu kara yolu taşıtları, yanmalı ya da patla- malı motorla güç alan yolcu veya yük taşıyan dört ya da daha fazla lastikli taşıtlardır. (II) Bu araçları üreten sanayi otomotiv ana sanayi olarak adlandırılır. (III) Otomotiv sanayi bu iki alt sektörün tümünü kapsamaktadır. (IV) Bu sektör içinde otomobil, otobüs, kamyon, kamyonet ve traktör gibi başlıca araçlar bulunur. Günümüzde tüm bu ürünleri bünyesin- de barındıran sektör, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin lokomotifi durumundadır. (Güçlü bir otomotiv sektörü olan ülkeler, sanayileşmesini tamamlamış ülkeler olarak öne çıkmaktadır. (V) Sektörün bu denli önemli olmasının nedeni olarak da bu sektörün diğerleriyle olan yakın ilişkisi gösterilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinin yerine düşüncenin akışına uygun olarak, "Otomotiv yan sanayi ise hem taşıt araçları imalat sanayinde hem de araç- ların parça yenileme talebine yönelik teknik parça ve sistem üreten koludur." cümlesi getirilebilir? A) II CHV B11 DIV E) VI PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PAR
a-
ak
ZI
ci
k
Ü
51
e
mi
11. Günümüzde kara parçalarının sekizde biri gibi
önemli bir kısmı koruma altına alınmış durum-
dadır. Dünyada yüz binin üzerinde koruma
alanı bulunmaktadır. Bunların kapladığı alan,
Çin ve Hindistan'ın toplam büyüklüğüne eşittir.
Bu alanların tarihte hiç görülmediği kadar bü-
yük olması, yaşama alanlarını korumanın bir
zorunluluk olduğu anlayışının geliştiğine işaret
ediyor. Dahası bu genişleme, endüstriyel ge-
lişmeye de bir engel teşkil etmiyor. Doğayı ve
Doğal Kaynakları Koruma Birliği, bir raporunda
yaşam alanlarını koruma altına almayı, doğa-
nin korunmasına yönelik yapılmış en önemli
yatırım olarak gösteriyor.
12
Bu parçada koruma alanlarıyla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Dünyanın dikkate değer bir bölümünü içine
aldığına
B) Doğayı korumada uygun bir yol olarak gö-
rüldüğüne
C) Sanayi üzerinde olumsuz bir etkisi bulun-
madığına
Toplumların geçmişte bu konuya önem ver-
mediğine
E) Dünyayı koruma gerekliliğinin bir sonucu
olduğuna
Friolo
2017/YGS
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
a- ak ZI ci k Ü 51 e mi 11. Günümüzde kara parçalarının sekizde biri gibi önemli bir kısmı koruma altına alınmış durum- dadır. Dünyada yüz binin üzerinde koruma alanı bulunmaktadır. Bunların kapladığı alan, Çin ve Hindistan'ın toplam büyüklüğüne eşittir. Bu alanların tarihte hiç görülmediği kadar bü- yük olması, yaşama alanlarını korumanın bir zorunluluk olduğu anlayışının geliştiğine işaret ediyor. Dahası bu genişleme, endüstriyel ge- lişmeye de bir engel teşkil etmiyor. Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği, bir raporunda yaşam alanlarını koruma altına almayı, doğa- nin korunmasına yönelik yapılmış en önemli yatırım olarak gösteriyor. 12 Bu parçada koruma alanlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Dünyanın dikkate değer bir bölümünü içine aldığına B) Doğayı korumada uygun bir yol olarak gö- rüldüğüne C) Sanayi üzerinde olumsuz bir etkisi bulun- madığına Toplumların geçmişte bu konuya önem ver- mediğine E) Dünyayı koruma gerekliliğinin bir sonucu olduğuna Friolo 2017/YGS
8.
12. Sınıf
Giyilebilen kalp pili; kalbin, akciğerin ve diyaf-
ramın hareketi ile elektrik enerjisi üreten ve bu
enerjiyi depolayan esnek ve ince alettir. İnsan
vücuduyla uyumlu bir yüzeye tutturulan bu mal-
zeme, saç telinden yüz kat daha ince olup kâğıt
gibi katlanıp bükülebiliyor. Bu sayede yüksek
enerji verimliliğiyle çalışırken organların ha-
reketini de sınırlamıyor. Giyilebilen kalp pille-
rinden önce geliştirilen ve günümüzde yaygın
olarak kullanılan standart kalp pillerinin, 5 ila
7 yıl arasında ömürleri var ve pilin işlevini yi-
tirmesi durumunda bütün mekanizmanın riskli
bir ameliyatla değiştirilmesi gerekiyor. İşte keş-
fedilen bu yeni aletle kalbiniz, akciğeriniz veya
diyaframınız kalp pili için gerekli enerjiyi kendisi
üretiyor ve bahsedilen riski taşımıyor.
Bu parçada giyilebilir kalp pili ile ilgili olarak
aşağıdakilerin hangisi hakkında bilgi veril-
memiştir?
A) Hangi zaman aralıklarıyla değiştirilmesi ge-
rektiği
B) Fiziki yapısının ve işleyişinin farklı özellikle-
ri
C) Işlerliğini sağlayan kaynağın ne olduğu
D) Kalp pilleriyle ilgili var olan riskleri azalttığı
E) Organların işleyişiyle uyum gösterdiği
2018/MSÜ
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. 12. Sınıf Giyilebilen kalp pili; kalbin, akciğerin ve diyaf- ramın hareketi ile elektrik enerjisi üreten ve bu enerjiyi depolayan esnek ve ince alettir. İnsan vücuduyla uyumlu bir yüzeye tutturulan bu mal- zeme, saç telinden yüz kat daha ince olup kâğıt gibi katlanıp bükülebiliyor. Bu sayede yüksek enerji verimliliğiyle çalışırken organların ha- reketini de sınırlamıyor. Giyilebilen kalp pille- rinden önce geliştirilen ve günümüzde yaygın olarak kullanılan standart kalp pillerinin, 5 ila 7 yıl arasında ömürleri var ve pilin işlevini yi- tirmesi durumunda bütün mekanizmanın riskli bir ameliyatla değiştirilmesi gerekiyor. İşte keş- fedilen bu yeni aletle kalbiniz, akciğeriniz veya diyaframınız kalp pili için gerekli enerjiyi kendisi üretiyor ve bahsedilen riski taşımıyor. Bu parçada giyilebilir kalp pili ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi hakkında bilgi veril- memiştir? A) Hangi zaman aralıklarıyla değiştirilmesi ge- rektiği B) Fiziki yapısının ve işleyişinin farklı özellikle- ri C) Işlerliğini sağlayan kaynağın ne olduğu D) Kalp pilleriyle ilgili var olan riskleri azalttığı E) Organların işleyişiyle uyum gösterdiği 2018/MSÜ
1. I. Geldiler de gidiyorlar
Bizimdi bize kaldı
II. Üçüncü süvari tümenimiz
Almış Mangaldağı'nı.
1923-1980 Dönemi Türk Ede
III. Gün batarken yaya düşman
Vardı Mangaldağı'nın doğusuna.
KA
AZAN
AVRAN
TESTİ
IV. Gök delindi birdenbire.
Gece boyu, elden ele geçen siperlerde
V. "Kaçmak yok!" diyordu Mustafa Kemal Paşa!
Yıldız ışığında biliyordu süngüleri
Yapma bir destandan alınmış bu dizeler olayların oluş
sırasına göre sıralandığında hangisi ilk dize olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Müdürlüğü
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. I. Geldiler de gidiyorlar Bizimdi bize kaldı II. Üçüncü süvari tümenimiz Almış Mangaldağı'nı. 1923-1980 Dönemi Türk Ede III. Gün batarken yaya düşman Vardı Mangaldağı'nın doğusuna. KA AZAN AVRAN TESTİ IV. Gök delindi birdenbire. Gece boyu, elden ele geçen siperlerde V. "Kaçmak yok!" diyordu Mustafa Kemal Paşa! Yıldız ışığında biliyordu süngüleri Yapma bir destandan alınmış bu dizeler olayların oluş sırasına göre sıralandığında hangisi ilk dize olur? A) I B) II C) III D) IV E) V Müdürlüğü