Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Para, dünyadaki tüm toplumların ekonomik ya-
şamını düzenlemede çok önemli bir araçtır. Para
olmasaydı, insanlar alışverişte çok zorlanırdı. Ör.
neğin araba almak isteyen bir insan alacağı araba-
ya karşılık olarak para yerine verebileceği taşınır
veya taşınmaz mal bulmak derdine düşerdi. Böyle
bir durum kalem, kitap, kol saati gibi küçük eşya-
lar için olduğu gibi; barınma, giyim kuşam, eğitim,
beslenme gibi farklı alanlarda ciddi zorluklar doğu-
rurdu. Bu örnekler, para olmadığı zaman, insanın
alışverişte ne kadar zorlanacağını göstermektedir.
Bu bakımdan para belki de dünyada insanlığın ya-
zidan sonra bulduğu en önemli icattır.
Parçada aşağıdaki anlatım yöntemlerinden
hangisi kullanılmıştır?
A) Tartışma
B) Örnekleme
C) Tanımlama
D) Açıklama
E) Öyküleme
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Para, dünyadaki tüm toplumların ekonomik ya- şamını düzenlemede çok önemli bir araçtır. Para olmasaydı, insanlar alışverişte çok zorlanırdı. Ör. neğin araba almak isteyen bir insan alacağı araba- ya karşılık olarak para yerine verebileceği taşınır veya taşınmaz mal bulmak derdine düşerdi. Böyle bir durum kalem, kitap, kol saati gibi küçük eşya- lar için olduğu gibi; barınma, giyim kuşam, eğitim, beslenme gibi farklı alanlarda ciddi zorluklar doğu- rurdu. Bu örnekler, para olmadığı zaman, insanın alışverişte ne kadar zorlanacağını göstermektedir. Bu bakımdan para belki de dünyada insanlığın ya- zidan sonra bulduğu en önemli icattır. Parçada aşağıdaki anlatım yöntemlerinden hangisi kullanılmıştır? A) Tartışma B) Örnekleme C) Tanımlama D) Açıklama E) Öyküleme
6.
Yalnızlık, yazmanın aslıdır. Yalnız olmayan insan
yazamaz. Bu, insanın kendini yalnızlaştırması değildir.
Doğal insanın ne yaparsa yapsın içinden çıkamadığı,
içinden çıkaramadığı yalnızlık duygusudur yazmayı
ateşleyen. İnsan yazınca yalnızlığına çare bulamaz.
Tersine, yazmak o yalnızlığı derinleştirir. Ama o zırha
ihtiyaç duyanlardır yazanlar. Yalnızlıktan kurtulmak
isteyen yazdığı ikinci metinde yazarlığa veda eder.
Yazamamak insanın yalnızlaşamaması ve o
"kalabalıklar zehri"nin vücuduna geçişini
engelleyememesidir. Yazarlar; yalnızlığın yollarını
kafalarının içindeki solgun ve turuncu fener ışığıyla
aydınlatarak, daha doğrusu gölgelendirerek
ilerleyenlerdir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Yazmanın çeşitli koşullarının olduğu
B) Yazmayı doğuran koşulların zorluğu
Yalnızlığın yazarı besleyen bir durum olduğu
DYazarın yalnız kaldığında kendisine yöneldiği
E) Yalnızlığın yazarlar için bir tercih olduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Yalnızlık, yazmanın aslıdır. Yalnız olmayan insan yazamaz. Bu, insanın kendini yalnızlaştırması değildir. Doğal insanın ne yaparsa yapsın içinden çıkamadığı, içinden çıkaramadığı yalnızlık duygusudur yazmayı ateşleyen. İnsan yazınca yalnızlığına çare bulamaz. Tersine, yazmak o yalnızlığı derinleştirir. Ama o zırha ihtiyaç duyanlardır yazanlar. Yalnızlıktan kurtulmak isteyen yazdığı ikinci metinde yazarlığa veda eder. Yazamamak insanın yalnızlaşamaması ve o "kalabalıklar zehri"nin vücuduna geçişini engelleyememesidir. Yazarlar; yalnızlığın yollarını kafalarının içindeki solgun ve turuncu fener ışığıyla aydınlatarak, daha doğrusu gölgelendirerek ilerleyenlerdir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yazmanın çeşitli koşullarının olduğu B) Yazmayı doğuran koşulların zorluğu Yalnızlığın yazarı besleyen bir durum olduğu DYazarın yalnız kaldığında kendisine yöneldiği E) Yalnızlığın yazarlar için bir tercih olduğu
reviously
emphasize that if you take
hady will function more
5.
PARAGRAF
Karışıklıkları ortadan kaldırdı, hayatı kolaylaştırdı, üs-
tüne bir de hayatımıza yeni kavramlar getirdi; o hâlde
nedir herkesin bu parayla derdi? Nereden başlamak ge-
rektiği şüphelidir ki paranın günümüz toplumundaki yeri,
şahsımı en çok irite eden konulardan biridir. Gözlerimiz
bu kâğıtlar ile öylesine kör edilmiş, dillerimiz öylesine
susturulmuş... Bu illet ailemiz, hayalimiz, dostumuz, eşi-
miz olmuş; günün sonunda bir de bakmışız ki onunla
alamayacağımız şeyler onun uğruna yitip gitmiş. Kiminin
gözünde ilk nefesini aldığı günden beri para öylesine yü-
celtilmiş ki gözleri bağlı bir şoför edasıyla sebebinin bile
bilincinde olmaksızın paranın götürdüğü yere gidiyor.
Bu parçada yazarın yakındığı asıl durum aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Paranın araç değil amaç olarak görülmesi
B) Ailenin para uğruna yok edilmesi
C Hayallerin para ile şekillenmesi
D) Paranın, kişileri insanlıktan çıkarması
E Paranın hayatı kolaylaştırmak yerine zorlaştırması
A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
reviously emphasize that if you take hady will function more 5. PARAGRAF Karışıklıkları ortadan kaldırdı, hayatı kolaylaştırdı, üs- tüne bir de hayatımıza yeni kavramlar getirdi; o hâlde nedir herkesin bu parayla derdi? Nereden başlamak ge- rektiği şüphelidir ki paranın günümüz toplumundaki yeri, şahsımı en çok irite eden konulardan biridir. Gözlerimiz bu kâğıtlar ile öylesine kör edilmiş, dillerimiz öylesine susturulmuş... Bu illet ailemiz, hayalimiz, dostumuz, eşi- miz olmuş; günün sonunda bir de bakmışız ki onunla alamayacağımız şeyler onun uğruna yitip gitmiş. Kiminin gözünde ilk nefesini aldığı günden beri para öylesine yü- celtilmiş ki gözleri bağlı bir şoför edasıyla sebebinin bile bilincinde olmaksızın paranın götürdüğü yere gidiyor. Bu parçada yazarın yakındığı asıl durum aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Paranın araç değil amaç olarak görülmesi B) Ailenin para uğruna yok edilmesi C Hayallerin para ile şekillenmesi D) Paranın, kişileri insanlıktan çıkarması E Paranın hayatı kolaylaştırmak yerine zorlaştırması A
(1) İnsanda kullanılan ilk antibiyotik olan penisilin 1928
yılında Alexander Fleming tarafından kesfedilmiştir.
(II) Staphylococcus bakterisini 1928'de kültür kaplarında
Coğaltan Fleming, bu kapları yıkamadan bir aylık tatile
çıktı. (III) Döndüğünde küflenen kapları yıkarken kapların
birindeki küfün çevresinde bakteri büyümediğini gördü.
(IV) Küfü hemen inceleyen Fleming, küf mantarındaki bir
maddenin bakterinin çoğalmasını engellediği sonucuna
ulaştı. (V) Mantarı maddeden ayırdı ve ona penisilin adını
verdi. (VI) İlk bakışta "özellikle aranmadan" bulunmuş
gibi nitelendirilirse de bu buluş aslında bilimsel bilginin
nasıl üretildiği konusunda bize önemli ipuçları verebilir.
(VII) Fleming'in bıraktığı bakteri kültürlerinin küflenmesi
bilinen bir olaydır ama küfün etrafında bakterilerin
üremediğini fark etmesi ve onları incelemesi Fleming'in
başarısıdı (VIII) Aynı durumla pek çok kişi karşılaşabilir ve
bunu önemsemeden geçebilirdi.
18. Bu parça iki paragrafa ayrılırsa ikinci paragraf
hangisiyle başlar?
B) IV
A)H
E) VII
19. Bu parçaya göre bilimsel bilginin üretilmesindo
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) İnsanda kullanılan ilk antibiyotik olan penisilin 1928 yılında Alexander Fleming tarafından kesfedilmiştir. (II) Staphylococcus bakterisini 1928'de kültür kaplarında Coğaltan Fleming, bu kapları yıkamadan bir aylık tatile çıktı. (III) Döndüğünde küflenen kapları yıkarken kapların birindeki küfün çevresinde bakteri büyümediğini gördü. (IV) Küfü hemen inceleyen Fleming, küf mantarındaki bir maddenin bakterinin çoğalmasını engellediği sonucuna ulaştı. (V) Mantarı maddeden ayırdı ve ona penisilin adını verdi. (VI) İlk bakışta "özellikle aranmadan" bulunmuş gibi nitelendirilirse de bu buluş aslında bilimsel bilginin nasıl üretildiği konusunda bize önemli ipuçları verebilir. (VII) Fleming'in bıraktığı bakteri kültürlerinin küflenmesi bilinen bir olaydır ama küfün etrafında bakterilerin üremediğini fark etmesi ve onları incelemesi Fleming'in başarısıdı (VIII) Aynı durumla pek çok kişi karşılaşabilir ve bunu önemsemeden geçebilirdi. 18. Bu parça iki paragrafa ayrılırsa ikinci paragraf hangisiyle başlar? B) IV A)H E) VII 19. Bu parçaya göre bilimsel bilginin üretilmesindo
24. Başını kaldırıp etrafına bakındı. Kimseler durumun
farkında değildi. Ceketin kenarını eliyle bastırarak
yürüdü. Kalabalığın en ortasında, omzuna çarpan
omuzlara aldırış etmeden ilerliyordu. Bir an önce bu
dehşetli yükten kurtulup kaçmak istiyordu. Günler-
dir rüyasını gördüğü o paraya kavuştuğu an... İşte
o anı düşündü ve hızlandı adımları.
Bu parçanın anlatımı için;
1. Nesnel bir anlatım vardır.
II. Tanık göstermeden faydalanmıştır.
III. Gözlemci bakış açısı kullanılmıştır.
IV. Pekiştirmeli sözcük kullanılmıştır.
ifadelerinden hangileri doğrudur?
A) Yalnız I
D) II ve IV
B) Yalnız Ul
✓
Il ve IV
IV
E) I, II ve
C) I ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
24. Başını kaldırıp etrafına bakındı. Kimseler durumun farkında değildi. Ceketin kenarını eliyle bastırarak yürüdü. Kalabalığın en ortasında, omzuna çarpan omuzlara aldırış etmeden ilerliyordu. Bir an önce bu dehşetli yükten kurtulup kaçmak istiyordu. Günler- dir rüyasını gördüğü o paraya kavuştuğu an... İşte o anı düşündü ve hızlandı adımları. Bu parçanın anlatımı için; 1. Nesnel bir anlatım vardır. II. Tanık göstermeden faydalanmıştır. III. Gözlemci bakış açısı kullanılmıştır. IV. Pekiştirmeli sözcük kullanılmıştır. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I D) II ve IV B) Yalnız Ul ✓ Il ve IV IV E) I, II ve C) I ve III
2.
Yönetmen, kendi çocukluğundan da izler taşıyan ilk fil-
minde büyük oranda amatör oyuncularla çalışıyor. Film-
de özellikle Mahmut karakterini canlandıran Seyit Nizam
Yılmaz'ın oyunculuğu oldukça başarılı; beden dili, ifadesi
ile seyre çok şey katıyor. Senaryo, çocukları ve onların iç-
lerindeki iyilik duygusunu konu edinirken onların daha çok
hüzünlü kimi yerde sert ya da biçare hâlleri ile ilgileniyor.
Fakat bir taraftan da o kadar temkinli ilerliyor ki çocukla-
rin tabiatlarına çok fazla alan açmıyor, hâlbuki onların ne-
şeli ve komik yanlarına dair sahnelere de yer verilseydi iz-
leyiciyi finale hazırlayacak detaylar ve ana karakterin dö-
nüşümüne dair daha somut sahneler ile hem hikâye hem
de karakterler daha canlı olabilir ve derinleşerek izleyici
üzerinde de daha güçlü bir tesir bırakabilirdi.
Bu parçaya göre söz edilen filmde görülen eksiklik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yalnızca çocuk kahramanlara yer vermesi
B) Çocuk karakterlerinin doğal, hâllerini tam olarak yan-
sıtmaması
C) Çocuk karakterleri olumsuz bikyaklaşımla ele alması
Seyircinin filme dâhil olmasını güçleştirecek soyut du-
umlara yer vermesi
E) Karakterlerinin olağan dışı özelliklerinin ağırlıkta olması
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Yönetmen, kendi çocukluğundan da izler taşıyan ilk fil- minde büyük oranda amatör oyuncularla çalışıyor. Film- de özellikle Mahmut karakterini canlandıran Seyit Nizam Yılmaz'ın oyunculuğu oldukça başarılı; beden dili, ifadesi ile seyre çok şey katıyor. Senaryo, çocukları ve onların iç- lerindeki iyilik duygusunu konu edinirken onların daha çok hüzünlü kimi yerde sert ya da biçare hâlleri ile ilgileniyor. Fakat bir taraftan da o kadar temkinli ilerliyor ki çocukla- rin tabiatlarına çok fazla alan açmıyor, hâlbuki onların ne- şeli ve komik yanlarına dair sahnelere de yer verilseydi iz- leyiciyi finale hazırlayacak detaylar ve ana karakterin dö- nüşümüne dair daha somut sahneler ile hem hikâye hem de karakterler daha canlı olabilir ve derinleşerek izleyici üzerinde de daha güçlü bir tesir bırakabilirdi. Bu parçaya göre söz edilen filmde görülen eksiklik aşağıdakilerden hangisidir? A) Yalnızca çocuk kahramanlara yer vermesi B) Çocuk karakterlerinin doğal, hâllerini tam olarak yan- sıtmaması C) Çocuk karakterleri olumsuz bikyaklaşımla ele alması Seyircinin filme dâhil olmasını güçleştirecek soyut du- umlara yer vermesi E) Karakterlerinin olağan dışı özelliklerinin ağırlıkta olması
vlerinde
i mantık dışı
hastaların
ülür. Kadınlar
erkeklerde en
cıkar.
alık olduğuna
bu hastalığın
iyonlarına ve
ya da ağrı
edilemeyen
armak isteyen
ygusu
mbolik bir
nelere
ür. Kişi,
ncesini
er
a getir
9
36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu
öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." Işte bu,
hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her
dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını
bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen
ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi Mesela havuz
problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru
tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla
ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk
defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında.
Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay
ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça
insana farklı bakış açıları sağlar.
Bu parçadan matematikle ilgili olarak
1. Kullanım alanı geniştir.
II. Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön
koşuludur.
III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır.
IV. Kişiyi bazı açılardan geliştirir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) I vel
B) I ve fil
E
D) II ve IV
E) I ve IV
C) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
vlerinde i mantık dışı hastaların ülür. Kadınlar erkeklerde en cıkar. alık olduğuna bu hastalığın iyonlarına ve ya da ağrı edilemeyen armak isteyen ygusu mbolik bir nelere ür. Kişi, ncesini er a getir 9 36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." Işte bu, hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi Mesela havuz problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında. Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça insana farklı bakış açıları sağlar. Bu parçadan matematikle ilgili olarak 1. Kullanım alanı geniştir. II. Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön koşuludur. III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır. IV. Kişiyi bazı açılardan geliştirir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) I vel B) I ve fil E D) II ve IV E) I ve IV C) II ve III
ayı
da
m-
eti
e
K
11 Tam ortaya öyle bir kurulmuş ki hak etmediği bir mev
kiye güçlü bir tanıdığı sayesinde emek sarf etmeden
2
gelenlerden biri gibi...
II. Orada olması gereken, en çok işimize yarayan "A"
harfi bir kenara atılmış.
H. Böyle birinden gözlerimi kaçırmak ne
buren ben de ona bakıyorum.
mümkün, mec-
V. Oysa yapılan araştırmalar gösteriyor ki "A" harfini "J"
harfinden yaklaşık 1000 kat fazla kullanıyoruz.
V. Dizüstü bilgisayarımın kapağını her açtığımda “
harfi tam ortaya kurulmuş, sanki alay edercesine
bana bakıyor.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I.
OD
V. I. I
C) III.
D) IV.
E) V.
1.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ayı da m- eti e K 11 Tam ortaya öyle bir kurulmuş ki hak etmediği bir mev kiye güçlü bir tanıdığı sayesinde emek sarf etmeden 2 gelenlerden biri gibi... II. Orada olması gereken, en çok işimize yarayan "A" harfi bir kenara atılmış. H. Böyle birinden gözlerimi kaçırmak ne buren ben de ona bakıyorum. mümkün, mec- V. Oysa yapılan araştırmalar gösteriyor ki "A" harfini "J" harfinden yaklaşık 1000 kat fazla kullanıyoruz. V. Dizüstü bilgisayarımın kapağını her açtığımda “ harfi tam ortaya kurulmuş, sanki alay edercesine bana bakıyor. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I. OD V. I. I C) III. D) IV. E) V. 1.
1.
VANLARI
Isinan hava, tomurcuğa duran ağaçlar, parlayan gökyüzü ve
yüzü tatlı bir serinlikle okşayan rüzgâr baharla birlikte uçurt-
ma mevsiminin de geldiğini haber verir. Sonra rüzgârla dans
edecek o ilk uçurtmanın sabırsızlığı sarar çocukları. Büyük-
babalar ve büyükanneler vaktizamanında, hiçbir şey olmasa
bile, ağaçların ince dallarından, gazete kâğıdından ve unu,
su ile karıştırarak hazırladıkları tutkaldan yaptıkları uçurtma-
ları hatırlar. Marangozların çocukları sevindirmek için bir ke-
nara ayırdıkları çıtaları çöp poşeti ya da naylonla kaplayarak
uçurtma yapan bugünün anne-babaları da bu tarifsiz keyfi
asla unutmazlar. Baharda Kâğıthane'den, Avcılar'dan, Üs-
küdar'dan; Hıdırellez'de Fatih'ten, Ahırkapı'dan altı köşeli çı-
talılarının ipini salmış, bir zamanların bu mutlu çocukları şim-
dilerde kendi çocuklarını sevindirmek için uçurtmaların allısı-
ni, morlusunu, yıldızlısını, püsküllüsünü hazırlama telaşı için-
dedirler.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
3. E
lard
nin
A) Amaç ilgisine yer verilmiştir.
B) Kişileştirmeden yararlanılmıştır.
Sayıp dökmeye yer verilmiştir.
Bir yargı gerekçesiyle birlikte verilmiştir.
E Farklı duyu organlarıyla ilgili ayrıntılardan yararlanılmıştır.
ma
ve
(11
ku
SC
IL
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. VANLARI Isinan hava, tomurcuğa duran ağaçlar, parlayan gökyüzü ve yüzü tatlı bir serinlikle okşayan rüzgâr baharla birlikte uçurt- ma mevsiminin de geldiğini haber verir. Sonra rüzgârla dans edecek o ilk uçurtmanın sabırsızlığı sarar çocukları. Büyük- babalar ve büyükanneler vaktizamanında, hiçbir şey olmasa bile, ağaçların ince dallarından, gazete kâğıdından ve unu, su ile karıştırarak hazırladıkları tutkaldan yaptıkları uçurtma- ları hatırlar. Marangozların çocukları sevindirmek için bir ke- nara ayırdıkları çıtaları çöp poşeti ya da naylonla kaplayarak uçurtma yapan bugünün anne-babaları da bu tarifsiz keyfi asla unutmazlar. Baharda Kâğıthane'den, Avcılar'dan, Üs- küdar'dan; Hıdırellez'de Fatih'ten, Ahırkapı'dan altı köşeli çı- talılarının ipini salmış, bir zamanların bu mutlu çocukları şim- dilerde kendi çocuklarını sevindirmek için uçurtmaların allısı- ni, morlusunu, yıldızlısını, püsküllüsünü hazırlama telaşı için- dedirler. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? 3. E lard nin A) Amaç ilgisine yer verilmiştir. B) Kişileştirmeden yararlanılmıştır. Sayıp dökmeye yer verilmiştir. Bir yargı gerekçesiyle birlikte verilmiştir. E Farklı duyu organlarıyla ilgili ayrıntılardan yararlanılmıştır. ma ve (11 ku SC IL C
K
llikle de
men
ikinci
lar
yuk
buna
li
25. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu
öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." Işte bu,
hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her
dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını
bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen
ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz
problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru
tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla
ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk
defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında.
Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok
ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça
insana farklı bakış açıları sağlar.
Bu parçadan matematikle ilgili olarak
1. Kullanım alanı geniştir.
II. Matematikte formatleri ezberlemek, başarının ön
koşuludur.
III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır.
IV. Kişiyi bazraçılardan geliştirir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
B) I ve
A) Le ll
B) II ve
1:) lily
CHI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
K llikle de men ikinci lar yuk buna li 25. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya: "Bu öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki..." Işte bu, hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında. Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça insana farklı bakış açıları sağlar. Bu parçadan matematikle ilgili olarak 1. Kullanım alanı geniştir. II. Matematikte formatleri ezberlemek, başarının ön koşuludur. III. Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır. IV. Kişiyi bazraçılardan geliştirir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? B) I ve A) Le ll B) II ve 1:) lily CHI
MR
4. Servetifünun Dönemi'nden sonra romancılıkta
duraklama, gerileme dönemleri yaşandığını
söyleyebilirim. Mütareke döneminde yazılan
romanlara baktığımızda elle tutulur, insanın
içine kolayca sinebilecek, yazarını hemen çağ-
rıştırabilecek, üslubuyla, kurgusuyla yer edinmiş
çok az yapıt ortaya konduğunu görüyoruz. Aynı
tornadan çıkmış izlenimi veriyordu bu romanlar.
Allah'tan Milli edebiyatçılar romancılığın imda-
dına çabuk yetişti! Refik Halit, Yakup Kadri gibi
üretken sanatçılar Cumhuriyet romancılığının
da ilk örnekleri sayılabilecek başarılı yapıtlar
ortaya koydular.
Bu parçada geçen "aynı tornadan çıkmış
izlenimi veriyor" sözüyle, sözü edilen roman-
larda hangi niteliğin olmadığı anlatılmak
istenmiştir?
A) Öznellik
C) Yalınlık
E) Benzerlik
B) Özgürlük
D) Özgünlük
6. K
a
S
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
MR 4. Servetifünun Dönemi'nden sonra romancılıkta duraklama, gerileme dönemleri yaşandığını söyleyebilirim. Mütareke döneminde yazılan romanlara baktığımızda elle tutulur, insanın içine kolayca sinebilecek, yazarını hemen çağ- rıştırabilecek, üslubuyla, kurgusuyla yer edinmiş çok az yapıt ortaya konduğunu görüyoruz. Aynı tornadan çıkmış izlenimi veriyordu bu romanlar. Allah'tan Milli edebiyatçılar romancılığın imda- dına çabuk yetişti! Refik Halit, Yakup Kadri gibi üretken sanatçılar Cumhuriyet romancılığının da ilk örnekleri sayılabilecek başarılı yapıtlar ortaya koydular. Bu parçada geçen "aynı tornadan çıkmış izlenimi veriyor" sözüyle, sözü edilen roman- larda hangi niteliğin olmadığı anlatılmak istenmiştir? A) Öznellik C) Yalınlık E) Benzerlik B) Özgürlük D) Özgünlük 6. K a S
6.
Sanat eserinde konunun esas değil, sadece bir vesile ol-
duğunu birçok şairin aynı konuyu ele almaları gösterir.
Leyla ile Mecnun konusu üzerinde birçok şairimiz eser
vermiştir. Ama bunlardan ancak Fuzuli'nink yaşamakta
ve gerçek bir değer taşımaktadır. Baudtaire, Kötülük Çi-
çekleri'ndeki şiirlerinden pek çoğunun konusunu, roman-
ları dilimize bol bol çevrilmiş olan Xavier de Montepin'in
Alçıdan Kızlar adlı bayağı şiir kitabından almıştır. Fakat bu-
gün Montepin'in şiirlerini kim okuyor, hatta kim hatırlıyor?
Aynı konular Baudelaire'de kalıcı olup yepyeni içeriklerle
zenginleşmemiş midir?
Bu parçada özellikle aşağıdakilerden hangisi vurgu-
lanmak istenmiştir?
A) Birçok sanatçının aynı konuyu işlediği
B) Sanat eserinde konunun özgün olması gerektiği
C) Sanat eserinde önemli olanın konunun işleniş biçimi
olduğu
D) Sanatçının biçim ile konuyu aynı potada eritmesi ge-
rektiği
E) Sanat eserinin kalıcı olmasının konusuna bağlı olduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. Sanat eserinde konunun esas değil, sadece bir vesile ol- duğunu birçok şairin aynı konuyu ele almaları gösterir. Leyla ile Mecnun konusu üzerinde birçok şairimiz eser vermiştir. Ama bunlardan ancak Fuzuli'nink yaşamakta ve gerçek bir değer taşımaktadır. Baudtaire, Kötülük Çi- çekleri'ndeki şiirlerinden pek çoğunun konusunu, roman- ları dilimize bol bol çevrilmiş olan Xavier de Montepin'in Alçıdan Kızlar adlı bayağı şiir kitabından almıştır. Fakat bu- gün Montepin'in şiirlerini kim okuyor, hatta kim hatırlıyor? Aynı konular Baudelaire'de kalıcı olup yepyeni içeriklerle zenginleşmemiş midir? Bu parçada özellikle aşağıdakilerden hangisi vurgu- lanmak istenmiştir? A) Birçok sanatçının aynı konuyu işlediği B) Sanat eserinde konunun özgün olması gerektiği C) Sanat eserinde önemli olanın konunun işleniş biçimi olduğu D) Sanatçının biçim ile konuyu aynı potada eritmesi ge- rektiği E) Sanat eserinin kalıcı olmasının konusuna bağlı olduğu
n.
n
+
ir
25. Gazeteci:
(1)-
Yazar:
-
-Vargas'ın dediği gibi tüm romanlar otobiyografiktir
ama bu benim deneyimime daha yakındı ve onu yaz-
mak beni rahatlattı. Kurgudan vazgeçip uydurmaya,
kendi icat ettiğimiz kurallara göre oynanan bir oyuna
yöneldim, bir elim arkaya bağlı hâlde yazdım diyebili-
rim. Bu yüzden deneyimlerimi ele almak güzel bir şeydi.
Onun neşeli bir kitap olduğunu söylemeyeceğim ama
en azından kurgunun özgürlüğüne geri dönünce his-
settiğim neşenin fark edileceğini umuyorum.
Gazeteci:
(11)-
Yazar:
-O hissi anlatmak zor. Heyecan içeren birkaç cümley-
le altından kalkılabilecek bir durum değil. Yazdıklarımı-
za kendimizce bir anlam mühürlüyoruz. Ne yazdığımızı
biliyoruz ama hangi zihinde nasıl bir karşılık bulacağını
bilmiyoruz. Yayımlandıktan sonra duyulan heyecanın
önemli bir kısmı bu belirsizliğin yarattığı tedirginlikten
kaynaklanıyor. Ben üslubum gereği anlaşılmama endi-
şesini pek yaşamadım ama hikâye etmeye değer buldu-
ğum konular okur tarafından nasıl karşılanacak meraki
hep vardı. Burada bir ortaklık kuramasaydık temas kur-
ma olasılığımız düşecekti çünkü. Okunmaya ve ilk tep-
kiler ulaşmaya başladıktan sonra bu tedirginlik ortadan
kalktı. Bir bağ kurabildiğimizi gördüm ve cesaretlendim.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
aşağıdakilerden
A) Bu yapıtınızın öncekilerden farkı nedir?
(1) Yapıtınızın içeriğine etki eden çevresel etkenler
nelerdir?
B) (1) Toplumcu bir çizgide roman yazarken kaygıları-
nız oluyor mu?
(II) Bu romanı yazarken sizi en çok düşündüren ney-
di?
C) (1) Yapıtınızda anılarınızdan yararlandınız mı?
(II) Yazmak sizin için bir duygu hâli mi yoksa iş bi-
çimi mi?
(1) Son romanınızda yaşamöykünüzden izler sezin-
Ner gibiyim.
(II) Okurlardan veya eleştirmenlerden gelen tepki-
ler sizi bir sonraki kitap için teşvik etti mi?
E (1) Romanlarınızda farklı türlerden de alıntılar yapı-
yorsunuz.
(II) Yazdıklarınızın sağladığı konumu yeterli görü-
yorsunuz sanırım.
1. Oturum
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
n. n + ir 25. Gazeteci: (1)- Yazar: - -Vargas'ın dediği gibi tüm romanlar otobiyografiktir ama bu benim deneyimime daha yakındı ve onu yaz- mak beni rahatlattı. Kurgudan vazgeçip uydurmaya, kendi icat ettiğimiz kurallara göre oynanan bir oyuna yöneldim, bir elim arkaya bağlı hâlde yazdım diyebili- rim. Bu yüzden deneyimlerimi ele almak güzel bir şeydi. Onun neşeli bir kitap olduğunu söylemeyeceğim ama en azından kurgunun özgürlüğüne geri dönünce his- settiğim neşenin fark edileceğini umuyorum. Gazeteci: (11)- Yazar: -O hissi anlatmak zor. Heyecan içeren birkaç cümley- le altından kalkılabilecek bir durum değil. Yazdıklarımı- za kendimizce bir anlam mühürlüyoruz. Ne yazdığımızı biliyoruz ama hangi zihinde nasıl bir karşılık bulacağını bilmiyoruz. Yayımlandıktan sonra duyulan heyecanın önemli bir kısmı bu belirsizliğin yarattığı tedirginlikten kaynaklanıyor. Ben üslubum gereği anlaşılmama endi- şesini pek yaşamadım ama hikâye etmeye değer buldu- ğum konular okur tarafından nasıl karşılanacak meraki hep vardı. Burada bir ortaklık kuramasaydık temas kur- ma olasılığımız düşecekti çünkü. Okunmaya ve ilk tep- kiler ulaşmaya başladıktan sonra bu tedirginlik ortadan kalktı. Bir bağ kurabildiğimizi gördüm ve cesaretlendim. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere hangisi sırasıyla getirilmelidir? aşağıdakilerden A) Bu yapıtınızın öncekilerden farkı nedir? (1) Yapıtınızın içeriğine etki eden çevresel etkenler nelerdir? B) (1) Toplumcu bir çizgide roman yazarken kaygıları- nız oluyor mu? (II) Bu romanı yazarken sizi en çok düşündüren ney- di? C) (1) Yapıtınızda anılarınızdan yararlandınız mı? (II) Yazmak sizin için bir duygu hâli mi yoksa iş bi- çimi mi? (1) Son romanınızda yaşamöykünüzden izler sezin- Ner gibiyim. (II) Okurlardan veya eleştirmenlerden gelen tepki- ler sizi bir sonraki kitap için teşvik etti mi? E (1) Romanlarınızda farklı türlerden de alıntılar yapı- yorsunuz. (II) Yazdıklarınızın sağladığı konumu yeterli görü- yorsunuz sanırım. 1. Oturum
etiren bir ifade var
özü, artık dublaj
ir Robert De Niro
nl Eğer Erkan Yo-
olsaydı yanışma
ce evet de deği
biliyorum, onay-
Peki, ne yapabi
çınabiliriz? Ay-
nizin yozlaşma-
de kumbaraya
prum ki zengin
hangisi söy-
ararlanmış-
Caçınmıştır.
vermiştir.
ştur.
ET PARAGRAF
ifadelerin, havluların tekrar kullanımı konusunda misafirle-
Gözlem: Otel odalarının banyolarına koyulan kartlardaki
banyosuna farklı ifadeler içeren kartlar yerleştirilmiş. Bu
ni ne kadar yönlendirdiği incelenmiş. Bunun için odaların
kartların bir bölümünde çevreyi korumanın önemi vurgula-
narak misafirlerden havlularını bir kereden fazla kullanma-
lanı istenmiş. Başka bir ifadede ise çevreyi koruma bilin-
cinden ziyade daha önceki misafirlerin havlularını tekrar
ve aynı davranışın yeni misafirler-
kullandığı vurgulanmış
den de beklendiği belirtilmiş.
mani
0
Sınav sorularını önceden ge
Sonuç:
İlk durumda havluları tekrar kullananların oranı yak-
laşık %35 iken ikinci durumda bu oran %45'in üzerine çık-
Üstelik yalnızca kartlarda birkaç sözcüğün değiştiril-
mış.
mesi sayesinde.
Bu gözlemin sonucundan aşağıdaki yargılardan han-
gisine ulaşılabilir?
A) Insanlar benzer bir durum karşısında daha önceden
sergilenen davranışları tekrar etmekten özellikle kaçı-
nır.
10. Ahmet Haşim'in şiirle
kamoz gibi belli başl
anlamın açık olmas
sahip olmasını ister
başka ölçüleri yete
tir. Süslü ve ağır bir
türünde eserleri d
ise dilinin biraz da
zılar okumaktan
derim.
B) Insanlar kararsız kaldıkları durumlarda iç seslerini din-
leyerek en kestirme ve uygun kararı verirler.
Cinsanlar, aynı durumda, daha önceki insanların yaptığı
fedakârlığa karşılık vermede kendilerini zorunlu hisse-
der.
D) insanlar, emin olamadıkları durumlarda ne yapacakla-
rini ve hangi kararı vereceklerini başkalarının davranı-
şına bakarak belirler.
AVANTAJ YAYINLARI
E) İnsanlar kimi durumlarda, sorgulanma olasılığı en az
olan kararlar vermeye çalışır.
X
Bu parçaya gö
hangisi soyler
A) Sürlerinde
BY Şiirlerde a
alin ve a
DKaleme
Slir disi
11. Bak
Gö
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
etiren bir ifade var özü, artık dublaj ir Robert De Niro nl Eğer Erkan Yo- olsaydı yanışma ce evet de deği biliyorum, onay- Peki, ne yapabi çınabiliriz? Ay- nizin yozlaşma- de kumbaraya prum ki zengin hangisi söy- ararlanmış- Caçınmıştır. vermiştir. ştur. ET PARAGRAF ifadelerin, havluların tekrar kullanımı konusunda misafirle- Gözlem: Otel odalarının banyolarına koyulan kartlardaki banyosuna farklı ifadeler içeren kartlar yerleştirilmiş. Bu ni ne kadar yönlendirdiği incelenmiş. Bunun için odaların kartların bir bölümünde çevreyi korumanın önemi vurgula- narak misafirlerden havlularını bir kereden fazla kullanma- lanı istenmiş. Başka bir ifadede ise çevreyi koruma bilin- cinden ziyade daha önceki misafirlerin havlularını tekrar ve aynı davranışın yeni misafirler- kullandığı vurgulanmış den de beklendiği belirtilmiş. mani 0 Sınav sorularını önceden ge Sonuç: İlk durumda havluları tekrar kullananların oranı yak- laşık %35 iken ikinci durumda bu oran %45'in üzerine çık- Üstelik yalnızca kartlarda birkaç sözcüğün değiştiril- mış. mesi sayesinde. Bu gözlemin sonucundan aşağıdaki yargılardan han- gisine ulaşılabilir? A) Insanlar benzer bir durum karşısında daha önceden sergilenen davranışları tekrar etmekten özellikle kaçı- nır. 10. Ahmet Haşim'in şiirle kamoz gibi belli başl anlamın açık olmas sahip olmasını ister başka ölçüleri yete tir. Süslü ve ağır bir türünde eserleri d ise dilinin biraz da zılar okumaktan derim. B) Insanlar kararsız kaldıkları durumlarda iç seslerini din- leyerek en kestirme ve uygun kararı verirler. Cinsanlar, aynı durumda, daha önceki insanların yaptığı fedakârlığa karşılık vermede kendilerini zorunlu hisse- der. D) insanlar, emin olamadıkları durumlarda ne yapacakla- rini ve hangi kararı vereceklerini başkalarının davranı- şına bakarak belirler. AVANTAJ YAYINLARI E) İnsanlar kimi durumlarda, sorgulanma olasılığı en az olan kararlar vermeye çalışır. X Bu parçaya gö hangisi soyler A) Sürlerinde BY Şiirlerde a alin ve a DKaleme Slir disi 11. Bak Gö
34..
Stres anında salgılanan hormonlar beyin hücrele-
rinde ve sinir sistemi kimyasında olumsuz etkilere,
aksamalara yol açıyor. Anımsamayı ve düşünmeyi
sağlıksız kılıyor. Sürekli stres altında olmak beyin-
deki reseptörleri azaltıyor. Reseptörlerse düşünme
süreçleri üzerinde söz sahibidir. Strese karşı müca-
dele etmek için rahatlama yöntemleri öneriliyor. Bi-
lim insanları tarafından öğrenciler üzerinde yapılan
bir araştırmada, iç huzuru, dingin bilinç hallerini el-
de etmeyi sağlayan odaklanma tekniklerinin, genç-
lerin sınav notlarında artış sağladığı, hafızayı güç-
lendirdiği gözlenmiştir.
●
Hazırlayamadığınız bir ödev için endişeleniyor ola-
bilirsiniz. Ancak bu durum hafızanız için hiç iyi de-
ğil. Çünkü kaygı, sinirsel devrelerde aksama yara-
tip hafızayı olumsuz etkiliyor. Gün içinde kaygı ve
depresyon duygularıyla birlikte yüksek oranda kor-
tisol hormonu salınımı, beyin hücrelerinde sinapsis
(beyin hücreleri arasında bağlantıyı sağlayan köp-
rüler) kaybına da neden oluyor. Bu da anı yaratımı-
ni ve hatırlamayı güçleştiriyor.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi-
si söylenebilir?
A) Farklı görüşlerin aslında aynı çözüm önerilerinde
birleştiğini göstermektedirler.
B) İki farklı konuya ilişkin bilimsel görüşler olduğunu
vurgulamaktadırlar.
C) Aynı olguyu, bilinmeyen yönleriyle değerlendirip ele
almaktadırlar.
D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler
sunmaktadırlar.
E Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer ne-
denlerle açıklamaktadırlar.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
34.. Stres anında salgılanan hormonlar beyin hücrele- rinde ve sinir sistemi kimyasında olumsuz etkilere, aksamalara yol açıyor. Anımsamayı ve düşünmeyi sağlıksız kılıyor. Sürekli stres altında olmak beyin- deki reseptörleri azaltıyor. Reseptörlerse düşünme süreçleri üzerinde söz sahibidir. Strese karşı müca- dele etmek için rahatlama yöntemleri öneriliyor. Bi- lim insanları tarafından öğrenciler üzerinde yapılan bir araştırmada, iç huzuru, dingin bilinç hallerini el- de etmeyi sağlayan odaklanma tekniklerinin, genç- lerin sınav notlarında artış sağladığı, hafızayı güç- lendirdiği gözlenmiştir. ● Hazırlayamadığınız bir ödev için endişeleniyor ola- bilirsiniz. Ancak bu durum hafızanız için hiç iyi de- ğil. Çünkü kaygı, sinirsel devrelerde aksama yara- tip hafızayı olumsuz etkiliyor. Gün içinde kaygı ve depresyon duygularıyla birlikte yüksek oranda kor- tisol hormonu salınımı, beyin hücrelerinde sinapsis (beyin hücreleri arasında bağlantıyı sağlayan köp- rüler) kaybına da neden oluyor. Bu da anı yaratımı- ni ve hatırlamayı güçleştiriyor. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi- si söylenebilir? A) Farklı görüşlerin aslında aynı çözüm önerilerinde birleştiğini göstermektedirler. B) İki farklı konuya ilişkin bilimsel görüşler olduğunu vurgulamaktadırlar. C) Aynı olguyu, bilinmeyen yönleriyle değerlendirip ele almaktadırlar. D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sunmaktadırlar. E Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer ne- denlerle açıklamaktadırlar.
şağı-
nona
çının
oplu-
risini
-sa-
ir.
111
4. Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylener ne bir haber verirler
Üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Bu dizelerde dünyanın hangi özelliği vurgulan-
mak istenmiştir?
A) Ebediliği
B) Geçiciliği
D) Issızlığı
C) Sıkıcılığı
E) Nankörlüğü
PUANYAYINLARI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
şağı- nona çının oplu- risini -sa- ir. 111 4. Yalancı dünyaya konup göçenler Ne söylener ne bir haber verirler Üzerinde türlü otlar bitenler Ne söylerler ne bir haber verirler Bu dizelerde dünyanın hangi özelliği vurgulan- mak istenmiştir? A) Ebediliği B) Geçiciliği D) Issızlığı C) Sıkıcılığı E) Nankörlüğü PUANYAYINLARI