Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

A) Yalnız I
D) Lve t
8
B-Yair
E) II ve III
25. Bir matematik öğretmeni ve bir edebiyat öğretmeni,
dersi işleme süreçleri hakkında şunları söylemiştir:
Matematik öğretmeni:
Ders sürecinde öğrencilerim sürekli soru sordular
diyebilirim. Aklım kendi yazdığım problem sorula-
riyla dolu. Öğrencilerimin bir konu hakkında eksik-
liğini hissettiğim anda sürekli oynadım, sürekli yeni
sorular ekledim aklıma. Şu an, ders bitmişken bile
hâlâ eklenebilecekler var aklımda... Ders bitince
boşluğa düştüm ama öğrencilerime daha iyi nasıl
öğretebilirim diye düşünmekten vazgeçmedim.
Edebiyat öğretmeni:
EMPO
S
Kendilerini yetersiz görmeleri
B) İçinde yaşadıkları çevreden beslenmeleri
C) Alanlarında en iyi olmaya çalışmaları
E
R
i
Bugünlerde öğrencilerin derslerdeki dikkat dağınık-
lığı üzerinde dönüp duruyorum. İki sevgilinin aşkını,
birbirini tamamlayan iki gönlün birbirinde yitip gitme-
lerini, birbiriyle fedakarlık yarışına girmelerini ifade
edebilmek için aynı konunun çeşitlemelerini yapıyor,
farklı anlatım yolları deniyorum. Bitirdiğimi düşündü-
ğüm dersi, her bakışımda yeniden işleyesim geliyor.
S
i
Bu söylenenlere göre, matematik ve edebiyat
öğretmenlerinin ortak noktası aşağıdakilerden
hangisidir?
D) Ders işleme süreçlerinin sonlanmaması
E) Eserlerinin etkisinden uzun süre çıkamamaları
27.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A) Yalnız I D) Lve t 8 B-Yair E) II ve III 25. Bir matematik öğretmeni ve bir edebiyat öğretmeni, dersi işleme süreçleri hakkında şunları söylemiştir: Matematik öğretmeni: Ders sürecinde öğrencilerim sürekli soru sordular diyebilirim. Aklım kendi yazdığım problem sorula- riyla dolu. Öğrencilerimin bir konu hakkında eksik- liğini hissettiğim anda sürekli oynadım, sürekli yeni sorular ekledim aklıma. Şu an, ders bitmişken bile hâlâ eklenebilecekler var aklımda... Ders bitince boşluğa düştüm ama öğrencilerime daha iyi nasıl öğretebilirim diye düşünmekten vazgeçmedim. Edebiyat öğretmeni: EMPO S Kendilerini yetersiz görmeleri B) İçinde yaşadıkları çevreden beslenmeleri C) Alanlarında en iyi olmaya çalışmaları E R i Bugünlerde öğrencilerin derslerdeki dikkat dağınık- lığı üzerinde dönüp duruyorum. İki sevgilinin aşkını, birbirini tamamlayan iki gönlün birbirinde yitip gitme- lerini, birbiriyle fedakarlık yarışına girmelerini ifade edebilmek için aynı konunun çeşitlemelerini yapıyor, farklı anlatım yolları deniyorum. Bitirdiğimi düşündü- ğüm dersi, her bakışımda yeniden işleyesim geliyor. S i Bu söylenenlere göre, matematik ve edebiyat öğretmenlerinin ortak noktası aşağıdakilerden hangisidir? D) Ders işleme süreçlerinin sonlanmaması E) Eserlerinin etkisinden uzun süre çıkamamaları 27.
§ gi-
sağa
aylar
un-
ere
ap-
ne-
ara
en
ir-
ir.
TEMPO
T
E
S
6
Deneme 1
Edebiyat; bir nevi insanın içinde yaşadığı çevre
yi kendi estetik tarzına göre biçimlendirme eğilimi-
nin eyleme dönüşmesi, roman da bu edimin maddi
dünyaya verdiği düzenin biçimsel geklidir. Bu edi-
min devinimsel süreci hep kendisidir. Bunun içindir
ki her roman hem kendi içinde bir bütün hem de
özgündür. Bir romanın vücut bulmasında izlenen
yol, sizi başka bir romanın kapısına koymaz.
Edebiyatı, yaratmaya dönük diğer edimlerden
farklı kılan şey tam da budur.
Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Başlangıcı ve sonuyla belirli bir plana sahip
olma
B) Yaratma eylemini dar kalıplara sıkıştırma
C)Yaratıcısının dünyasının merkezinde olma
D) Belli bir yaratma üslubuna sahip olma
E) Bireysel ve kendi sınırları içerisinde olma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
§ gi- sağa aylar un- ere ap- ne- ara en ir- ir. TEMPO T E S 6 Deneme 1 Edebiyat; bir nevi insanın içinde yaşadığı çevre yi kendi estetik tarzına göre biçimlendirme eğilimi- nin eyleme dönüşmesi, roman da bu edimin maddi dünyaya verdiği düzenin biçimsel geklidir. Bu edi- min devinimsel süreci hep kendisidir. Bunun içindir ki her roman hem kendi içinde bir bütün hem de özgündür. Bir romanın vücut bulmasında izlenen yol, sizi başka bir romanın kapısına koymaz. Edebiyatı, yaratmaya dönük diğer edimlerden farklı kılan şey tam da budur. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Başlangıcı ve sonuyla belirli bir plana sahip olma B) Yaratma eylemini dar kalıplara sıkıştırma C)Yaratıcısının dünyasının merkezinde olma D) Belli bir yaratma üslubuna sahip olma E) Bireysel ve kendi sınırları içerisinde olma
kolay
ini
lıklar
u
ģi
B
dyada
çli
'Eee
T
Silir.
si
37. 38. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Yapay zekâ alanındaki yeni gelişmeler, ünlü bilim kurgu
yazarı Isaac Asimov'un eserlerinde geçen üç robot.
yasasını tekrar gündeme getirdi: "Bir robot, bir insana
zarar veremez veya onun zarar görmesine seyirci
kalamaz. Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir
insanın emirlerine uymak zorundadır. Bir robot, birinci
ve ikinci kuralla çelişmediği sürece kendi varlığını
korumakla mükelleftir." Ancak makinaların gelişerek
başlarına buyruk hareket etmesi, kuralları ihlal edip
insanlarla, bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi, savaşa
girmesi uzak bir ihtimal olarak durmuyor. Yapay zekâ
üzerine araştırma yapan kişiler, robotların istenmeyen
davranışlar sergilediğinde durdurulmasını sağlayan bir
"kırmızı düğme" oluşturmaktan söz ediyor. Fakat
robotların uzun vadede öğrendikleri sayesinde bu
düğmenin kendi çıkarına olmadığını anlayıp bunu devre
dışı bırakma olasılığını göz önüne almıyorlar.
37. Bu parçada söz edilen Asimov yasalarına göre bir
robot;
Birisinin hayatına son vermesi istenirse bu emri
yerine getirir.
II. Kendisinin yok olacağını fark ettiği durumda
insanlara zarar verebilir.
Başkaları tarafından kötü muamele gören kişilere
yardım eder.
işlemlerinden hangilerini yerine getirir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
Dve ll
C) Yalnız III
E) II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
kolay ini lıklar u ģi B dyada çli 'Eee T Silir. si 37. 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yapay zekâ alanındaki yeni gelişmeler, ünlü bilim kurgu yazarı Isaac Asimov'un eserlerinde geçen üç robot. yasasını tekrar gündeme getirdi: "Bir robot, bir insana zarar veremez veya onun zarar görmesine seyirci kalamaz. Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir insanın emirlerine uymak zorundadır. Bir robot, birinci ve ikinci kuralla çelişmediği sürece kendi varlığını korumakla mükelleftir." Ancak makinaların gelişerek başlarına buyruk hareket etmesi, kuralları ihlal edip insanlarla, bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi, savaşa girmesi uzak bir ihtimal olarak durmuyor. Yapay zekâ üzerine araştırma yapan kişiler, robotların istenmeyen davranışlar sergilediğinde durdurulmasını sağlayan bir "kırmızı düğme" oluşturmaktan söz ediyor. Fakat robotların uzun vadede öğrendikleri sayesinde bu düğmenin kendi çıkarına olmadığını anlayıp bunu devre dışı bırakma olasılığını göz önüne almıyorlar. 37. Bu parçada söz edilen Asimov yasalarına göre bir robot; Birisinin hayatına son vermesi istenirse bu emri yerine getirir. II. Kendisinin yok olacağını fark ettiği durumda insanlara zarar verebilir. Başkaları tarafından kötü muamele gören kişilere yardım eder. işlemlerinden hangilerini yerine getirir? A) Yalnız B) Yalnız II Dve ll C) Yalnız III E) II ve III
3.
Geçen gün arabamın lastiklerini değiştirtmeye gittiğimde
lastikleri söken kir pas içindeki çırak tarafından duvara
yazıldığını sandığım bir yazı gördüm: "El emeği teşekkür-
le ödenmez."
Bu duvar yazısıyla müşterilere iletilmek istenen me-
saj aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) El emeğiyle yapılan işlerin ücretinin dolgun olması ge-
rektiği
B) İşin teşekkür beklentisi olmaksızın yapıldığı
C) Lastik değiştirebilmek için tecrübeli olmak gerektiği
D) Lastik değişimi ücretine bahşiş ilave edilmesinin bek-
lendiği
E) El emeğiyle yapılan işlerin el becerisi
gerektirdiği
(2015-ALES)
* FORMAL YAYINLARI INFORMAL YAYINLARI KA INFORMAL YAYINE
6.
S
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Geçen gün arabamın lastiklerini değiştirtmeye gittiğimde lastikleri söken kir pas içindeki çırak tarafından duvara yazıldığını sandığım bir yazı gördüm: "El emeği teşekkür- le ödenmez." Bu duvar yazısıyla müşterilere iletilmek istenen me- saj aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) El emeğiyle yapılan işlerin ücretinin dolgun olması ge- rektiği B) İşin teşekkür beklentisi olmaksızın yapıldığı C) Lastik değiştirebilmek için tecrübeli olmak gerektiği D) Lastik değişimi ücretine bahşiş ilave edilmesinin bek- lendiği E) El emeğiyle yapılan işlerin el becerisi gerektirdiği (2015-ALES) * FORMAL YAYINLARI INFORMAL YAYINLARI KA INFORMAL YAYINE 6. S
30. Tecrübelerle dolu bir ömür yaşamış insanlar, gençlerin
acemi hareketlerini gördükçe onlara "Gençliğinizin
kıymetini biliniz." diye öğüt vermekten hoşlanırlar. Ama kaç
genç bu öğüdün kıymetini kavrayabilir? Hâlbuki yaş
ilerledikten sonra insanların duydukları birçok pişmanlık;
gençlikte kaybettikleri, bile bile savurdukları imkânlar
yüzünden doğmaktadır. "O zamanlar niçin daha çok
okumadım? Niçin daha çok çalışmadım?" diye dizlerini
döven insanlara hayatta çok denk geliniyor. Bu insanların
neden bu derece üzüldüklerini gençler anlamasalar bile
feleğin çemberinden geçmiş olan yaşlılar çok iyi bilir.
Çünkü bu yalan dünyada insanlara reva görülen en hazin
işkence, geçmiş olan zamanın bir daha geri gelmesine
imkân bırakılmamış olmasıdır.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A)
Zamanın geri gelmesinin olanaksızlığı insana ağır
gelir.
B) Çoğu pişmanlık, gençliğin doğru
değerlendirilememesinden kaynaklanır.
-$ Gençlikte yerine getirilmeyen görevlerin sonradan
yapılması çok zahmetlidir.
D) Gençliğini verimli kullanamayanların duyduğu
pişmanlığı yaşlılar iyi anlar.
ET Yaşlılar, gençliğin değerinin bilinmesini gençlere
öğütler.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
30. Tecrübelerle dolu bir ömür yaşamış insanlar, gençlerin acemi hareketlerini gördükçe onlara "Gençliğinizin kıymetini biliniz." diye öğüt vermekten hoşlanırlar. Ama kaç genç bu öğüdün kıymetini kavrayabilir? Hâlbuki yaş ilerledikten sonra insanların duydukları birçok pişmanlık; gençlikte kaybettikleri, bile bile savurdukları imkânlar yüzünden doğmaktadır. "O zamanlar niçin daha çok okumadım? Niçin daha çok çalışmadım?" diye dizlerini döven insanlara hayatta çok denk geliniyor. Bu insanların neden bu derece üzüldüklerini gençler anlamasalar bile feleğin çemberinden geçmiş olan yaşlılar çok iyi bilir. Çünkü bu yalan dünyada insanlara reva görülen en hazin işkence, geçmiş olan zamanın bir daha geri gelmesine imkân bırakılmamış olmasıdır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Zamanın geri gelmesinin olanaksızlığı insana ağır gelir. B) Çoğu pişmanlık, gençliğin doğru değerlendirilememesinden kaynaklanır. -$ Gençlikte yerine getirilmeyen görevlerin sonradan yapılması çok zahmetlidir. D) Gençliğini verimli kullanamayanların duyduğu pişmanlığı yaşlılar iyi anlar. ET Yaşlılar, gençliğin değerinin bilinmesini gençlere öğütler.
Düşünce, yazıyla ete kemiğe bürünür.
Aşağıdakilerden
hangisi bu cümlede anlatılmak
istenene anlamca en yakındır?
A) Düşüncenin gücü, yazıya dökülmediği sürece
zayıf olur.
B) Düşüncenin yaşayabilmesi yazıya geçirilmesine
bağlıdır.
C) Düşünce, zararlı yanlarından yazıya geçirildiği
anda kurtulur.
D) Düşünce, yaşadıkça etkisini gösterebilir ancak.
E) Yazıya geçirilmeyen düşünce yararlı olamaz.
4. A
E
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Düşünce, yazıyla ete kemiğe bürünür. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca en yakındır? A) Düşüncenin gücü, yazıya dökülmediği sürece zayıf olur. B) Düşüncenin yaşayabilmesi yazıya geçirilmesine bağlıdır. C) Düşünce, zararlı yanlarından yazıya geçirildiği anda kurtulur. D) Düşünce, yaşadıkça etkisini gösterebilir ancak. E) Yazıya geçirilmeyen düşünce yararlı olamaz. 4. A E
ii
3
e
66
11. Bir ülkede her yer lunaparksa o ülkede şiire ihtiyaç
olmaz.
fu
Aşağıdakilerden hangisi, bu cümlenin sebep
yönünden tamamlayıcısı olamaz?
A) Şiir gücünü, ara sıra kanattığı yaralardan da
alır.
B) Şiirin, yüreğinin teli titreyecek insana ihtiyacı
vardır.
C) Şiir, duyguları ve estetik değerleri gelişmiş okur-
ların uğrak yeridir.
D) Aşkın, birini kaybetmenin, yalnızlığın acısı yüre-
ğine düşen insanın biricik dostudur şiir.
E) Şiir, düşünen insanın; düşünmek de bir sorunla
karşı karşıya olan insanın işidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ii 3 e 66 11. Bir ülkede her yer lunaparksa o ülkede şiire ihtiyaç olmaz. fu Aşağıdakilerden hangisi, bu cümlenin sebep yönünden tamamlayıcısı olamaz? A) Şiir gücünü, ara sıra kanattığı yaralardan da alır. B) Şiirin, yüreğinin teli titreyecek insana ihtiyacı vardır. C) Şiir, duyguları ve estetik değerleri gelişmiş okur- ların uğrak yeridir. D) Aşkın, birini kaybetmenin, yalnızlığın acısı yüre- ğine düşen insanın biricik dostudur şiir. E) Şiir, düşünen insanın; düşünmek de bir sorunla karşı karşıya olan insanın işidir.
a
2008 SONBAHAR
ki
r
Sir
78
va
da
ar
U
39. ve 40. soruları aşağıdaki
parçaya göre cevaplayınız.
Kurgu, kurgulama ya da kurmaca, gerçek
dünyadan alınan malzemenin yazarın hayal
dünyasında sanatsal bir biçime dönüşmesi;
gerçekliğin, hayal gücüyle sanal, kurgusal,
kurmaca bir âleme dönüştürülmesidir/ Ger-
çeklikte, insan zihninden bağımsız olafak dış
dünyada var olan olay, olgu, durum ve var-
lıklar söz konusudur. Kurmacadaysa sanatçı,
gerçekliklerden işine yarayanları alarak soyut,
güzel, estetik, kendi içinde uyumlu, yeni bir
bütün oluşturur.
si dir?
er e
vm n ya-
40. Bu parçaya, dayanarak aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılamaz?
A) Kurmaca, gerçek değildir ama gerçeklerden ko-
puk da değildir.
Y
A
F
C
B) Yazar, yapıtını oluştururken kendi dünyasıyla dış
dünyayı harmanlar.
C) Yazar, gerçekliği, yapıtında belli ölçülerde kulla-
nır.
Yazar, yapıtlarını, okurlarını anlattıklarına inan-
dırmak kaygısıyla oluşturur.
Kurgu, yapıtın bütün yönleriyle uyum içinde ol-
malidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
a 2008 SONBAHAR ki r Sir 78 va da ar U 39. ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kurgu, kurgulama ya da kurmaca, gerçek dünyadan alınan malzemenin yazarın hayal dünyasında sanatsal bir biçime dönüşmesi; gerçekliğin, hayal gücüyle sanal, kurgusal, kurmaca bir âleme dönüştürülmesidir/ Ger- çeklikte, insan zihninden bağımsız olafak dış dünyada var olan olay, olgu, durum ve var- lıklar söz konusudur. Kurmacadaysa sanatçı, gerçekliklerden işine yarayanları alarak soyut, güzel, estetik, kendi içinde uyumlu, yeni bir bütün oluşturur. si dir? er e vm n ya- 40. Bu parçaya, dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A) Kurmaca, gerçek değildir ama gerçeklerden ko- puk da değildir. Y A F C B) Yazar, yapıtını oluştururken kendi dünyasıyla dış dünyayı harmanlar. C) Yazar, gerçekliği, yapıtında belli ölçülerde kulla- nır. Yazar, yapıtlarını, okurlarını anlattıklarına inan- dırmak kaygısıyla oluşturur. Kurgu, yapıtın bütün yönleriyle uyum içinde ol- malidir.
BENIM HOCAM
32. Geçenlerde ilginç bir yazı okudum gazetede. Şöyle yazı-
yordu bir köşe yazarı: "Insan, kalbinin bağını Tanrı'dan
kopararak eşyaya, güçlü görünen insanlara, düşüncelere
ve sistemlere bağlıyor. Bu bağlanışı şöyle veya böyle
ölçülü bir bağlanış sanmayın. Bu, aklın veya sağduyunun
kabul edeceği veya mazur göreceği bir ilgi değil, irrasyo-
nel bir bağlanış, âdeta bir tapıştır. İnsan, çağımızda gönül
tarlasına durmadan put dikiyor. Kendi türettiği eşyaya,
kendi kurduğu sisteme veya kendisinin yücelttiği insana
tapmak yoluyla kendisine tapmaya çalışıyor belki de."
Bu parçada sözü edilen köşe yazarının amacı aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Tanrı ile bağını koparan insanın kimi şeylere olan
ölçüsüz ilgilerinin yanlışlığına işaret etmek
B) İnsanlar güç ve para kazandıkça etraflarında onlara
tapan insanların çoğaldığını ifade etmek
C) Eşyanın günümüzde insanlar tarafından çokça tapını-
lan bir şey olduğunu dile getirmek
D) Okuyucuyu, insanoğlunun tapınma ihtiyacı üzerinde
düşünmeye teşvik etmek
E) İnsanın sürekli sahte tanrılar üretip onlara tapınan bir
varlık olduğunu benimsetmek
Hangi co
E) V. cümlede, da
edilmiştir.
13
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
BENIM HOCAM 32. Geçenlerde ilginç bir yazı okudum gazetede. Şöyle yazı- yordu bir köşe yazarı: "Insan, kalbinin bağını Tanrı'dan kopararak eşyaya, güçlü görünen insanlara, düşüncelere ve sistemlere bağlıyor. Bu bağlanışı şöyle veya böyle ölçülü bir bağlanış sanmayın. Bu, aklın veya sağduyunun kabul edeceği veya mazur göreceği bir ilgi değil, irrasyo- nel bir bağlanış, âdeta bir tapıştır. İnsan, çağımızda gönül tarlasına durmadan put dikiyor. Kendi türettiği eşyaya, kendi kurduğu sisteme veya kendisinin yücelttiği insana tapmak yoluyla kendisine tapmaya çalışıyor belki de." Bu parçada sözü edilen köşe yazarının amacı aşağıda- kilerden hangisidir? A) Tanrı ile bağını koparan insanın kimi şeylere olan ölçüsüz ilgilerinin yanlışlığına işaret etmek B) İnsanlar güç ve para kazandıkça etraflarında onlara tapan insanların çoğaldığını ifade etmek C) Eşyanın günümüzde insanlar tarafından çokça tapını- lan bir şey olduğunu dile getirmek D) Okuyucuyu, insanoğlunun tapınma ihtiyacı üzerinde düşünmeye teşvik etmek E) İnsanın sürekli sahte tanrılar üretip onlara tapınan bir varlık olduğunu benimsetmek Hangi co E) V. cümlede, da edilmiştir. 13
34. Ağladığı bilinen tek tür olan insanın, niçin ağladığını ve
bizi nasıl etkilediğini, yakın zamanda incelemeye baş-
layan bilim adamları, "Ağlamak, zor bir duruma karşı
gösterilen yararlı bir biyolojik tepki olabilir." diyorlar. Yeni
ulaşılan kanıtlar, gözyaşı ile vücuttan ayıklanan muh-
temel zararlı kimyasal maddeler arasında bir bağlantı
olduğunu ima ediyor. Ancak, her cins yaşın nitelikleri de
aynı değil. Minnesota, USA'lı Prof. W. H. Frey, acıklı bir
filme tepki olarak akıtılan yaşla soğan doğramanın ne-
den olduğu yaşı karşılaştırdı. Duygusal baskının ortaya
çıkardığı yaşların, gözün tahriş olması ile ortaya çıkan
yaşlardan daha fazla protein muhtevası var. "Kendileri-
ni üzgün hisseden insanların," diyor, "yaşlarındaki bazı
maddeleri dışarı atarak düzeltilen birtakım biyokimyasal
dengesizlikleri olması muhtemeldir."
Bu parçadan hareketle,
I. Ağlamanın tam sebebi bilimsel bir kesinlik ifade et-
memektedir.
II. Ağlama neticesinde oluşan yaşların hepsi aynı ka-
rakterde değildir.
III. Ağlamak, insandaki dengesizliklerin düzeltilmesine
dönük bir tepkidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yaln
B) Yalnız il
D) I ve II
C) Yalmz III
E) I vet
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
34. Ağladığı bilinen tek tür olan insanın, niçin ağladığını ve bizi nasıl etkilediğini, yakın zamanda incelemeye baş- layan bilim adamları, "Ağlamak, zor bir duruma karşı gösterilen yararlı bir biyolojik tepki olabilir." diyorlar. Yeni ulaşılan kanıtlar, gözyaşı ile vücuttan ayıklanan muh- temel zararlı kimyasal maddeler arasında bir bağlantı olduğunu ima ediyor. Ancak, her cins yaşın nitelikleri de aynı değil. Minnesota, USA'lı Prof. W. H. Frey, acıklı bir filme tepki olarak akıtılan yaşla soğan doğramanın ne- den olduğu yaşı karşılaştırdı. Duygusal baskının ortaya çıkardığı yaşların, gözün tahriş olması ile ortaya çıkan yaşlardan daha fazla protein muhtevası var. "Kendileri- ni üzgün hisseden insanların," diyor, "yaşlarındaki bazı maddeleri dışarı atarak düzeltilen birtakım biyokimyasal dengesizlikleri olması muhtemeldir." Bu parçadan hareketle, I. Ağlamanın tam sebebi bilimsel bir kesinlik ifade et- memektedir. II. Ağlama neticesinde oluşan yaşların hepsi aynı ka- rakterde değildir. III. Ağlamak, insandaki dengesizliklerin düzeltilmesine dönük bir tepkidir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yaln B) Yalnız il D) I ve II C) Yalmz III E) I vet
Yapay zekâ alanındaki yeni gelişmeler, ünlü bilim kurgu
yazarı Isaac Asimov'un eserlerinde geçen üç robot
yasasını tekrar gündeme getirdi: "Bir robot, bir insana
zarar veremez veya onun zarar görmesine seyirci
kalamaz. Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir
insanın emirlerine uymak zorundadır. Bir robot, birinci
ve ikinci kuralla çelişmediği sürece kendi varlığını
korumakla mükelleftir." Ancak makinaların gelişerek
başlarına buyruk hareket etmesi, kuralları ihlal edip
insanlarla, bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi, savaşa
girmesi uzak bir ihtimal olarak durmuyor. Yapay zekâ
üzerine araştırma yapan kişiler, robotların istenmeyen
davranışlar sergilediğinde durdurulmasını sağlayan bir
"kırmızı düğme" oluşturmaktan söz ediyor. Fakat
robotların uzun vadede öğrendikleri sayesinde bu
düğmenin kendi çıkarına olmadığını anlayıp bunu devre
dışı bırakma olasılığını göz önüne almıyorlar.
Bu parçada söz edilen Asimov yasalarına göre bir
robot;
X Birisinin hayatına son vermesi istenirse bu emri
yerine getirir.
Kendisinin yok olacağını fark ettiği durumda
insanlara zarar verebilir.
III. Başkaları tarafından kötü muamele gören kişilere
yardım eder.
işlemlerinden hangilerini yerine getirir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
Dyrvell
Yalnız
E) Il ve I
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Yapay zekâ alanındaki yeni gelişmeler, ünlü bilim kurgu yazarı Isaac Asimov'un eserlerinde geçen üç robot yasasını tekrar gündeme getirdi: "Bir robot, bir insana zarar veremez veya onun zarar görmesine seyirci kalamaz. Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir insanın emirlerine uymak zorundadır. Bir robot, birinci ve ikinci kuralla çelişmediği sürece kendi varlığını korumakla mükelleftir." Ancak makinaların gelişerek başlarına buyruk hareket etmesi, kuralları ihlal edip insanlarla, bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi, savaşa girmesi uzak bir ihtimal olarak durmuyor. Yapay zekâ üzerine araştırma yapan kişiler, robotların istenmeyen davranışlar sergilediğinde durdurulmasını sağlayan bir "kırmızı düğme" oluşturmaktan söz ediyor. Fakat robotların uzun vadede öğrendikleri sayesinde bu düğmenin kendi çıkarına olmadığını anlayıp bunu devre dışı bırakma olasılığını göz önüne almıyorlar. Bu parçada söz edilen Asimov yasalarına göre bir robot; X Birisinin hayatına son vermesi istenirse bu emri yerine getirir. Kendisinin yok olacağını fark ettiği durumda insanlara zarar verebilir. III. Başkaları tarafından kötü muamele gören kişilere yardım eder. işlemlerinden hangilerini yerine getirir? A) Yalnız I B) Yalnız II Dyrvell Yalnız E) Il ve I
3
i
11.1. Tam ortaya öyle bir kurulmuş ki hak etmediği bir mev-
kiye güçlü bir tanıdığı sayesinde emek sarf etmeden
gelenlerden biri gibi...
II. Orada olması gereken, en çok işimize yarayan “A”
harfi bir kenara atılmış.
3 Böyle birinden gözlerimi kaçırmak ne mümkün, mec-
buren ben de ona bakıyorum.
IV. Oysa yapılan araştırmalar gösteriyor ki "A" harfini "J"
harfinden yaklaşık 1000 kat fazla kullanıyoruz.
V. Dizüstü bilgisayarımın kapağını her açtığımda "J"
harfi tam ortaya kurulmuş, sanki alay edercesine
bana bakıyor.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
(A)
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3 i 11.1. Tam ortaya öyle bir kurulmuş ki hak etmediği bir mev- kiye güçlü bir tanıdığı sayesinde emek sarf etmeden gelenlerden biri gibi... II. Orada olması gereken, en çok işimize yarayan “A” harfi bir kenara atılmış. 3 Böyle birinden gözlerimi kaçırmak ne mümkün, mec- buren ben de ona bakıyorum. IV. Oysa yapılan araştırmalar gösteriyor ki "A" harfini "J" harfinden yaklaşık 1000 kat fazla kullanıyoruz. V. Dizüstü bilgisayarımın kapağını her açtığımda "J" harfi tam ortaya kurulmuş, sanki alay edercesine bana bakıyor. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? (A) B) II. C) III. D) IV. E) V.
UYARI/ yorum
İsim cümlelerinde ek fiil "-dır" bazen düşebilir ve pek çok kaynakta ek fiilin düştüğü o
cümle eksiltili cümle sayılmamıştır. Oysa 1994 ÖYS sorusu bize sınav soru hazırlayıcı-
larının ek eylemi düşen cümleyi de eksiltili saydığını gösteriyor. "Aşağıdakilerin hangi-
sinde verilen dizeler eksiltili cümle durumundadır?" sorusunun yanıtı olan dizeleri in-
celeyelim:
Benim bildiğim Atatürk
Camdan çerçeveden uzak
Yukarıdaki dizeleri oluşturan cümleyi ister "uzak durur" ister "uzak yaşar" ister "uzak-
tır" şeklinde alalım, bu hâlde "-dir" eki düşmüşse cümle eksiltili sayılabilir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
UYARI/ yorum İsim cümlelerinde ek fiil "-dır" bazen düşebilir ve pek çok kaynakta ek fiilin düştüğü o cümle eksiltili cümle sayılmamıştır. Oysa 1994 ÖYS sorusu bize sınav soru hazırlayıcı- larının ek eylemi düşen cümleyi de eksiltili saydığını gösteriyor. "Aşağıdakilerin hangi- sinde verilen dizeler eksiltili cümle durumundadır?" sorusunun yanıtı olan dizeleri in- celeyelim: Benim bildiğim Atatürk Camdan çerçeveden uzak Yukarıdaki dizeleri oluşturan cümleyi ister "uzak durur" ister "uzak yaşar" ister "uzak- tır" şeklinde alalım, bu hâlde "-dir" eki düşmüşse cümle eksiltili sayılabilir.
rafta Yardımcı Düşünceler
unarak ha-
dile getiril-
dalıdır. Her
cuda farklı
zılır. Dola-
k yazana
hayatın
yazınsal
bulanık
derin ve
yararla-
uğuna
bir yö-
rilen-
ve IV
zesi
an-
dük
ele-
ÖZDEBİR YAYINLA
8.
7.
Sabahattin Ali, yazarlıktaki asıl amacının, insanlar
daha iyi yaşam olanaklarına kavuşturacak yollar bul
mak olduğunu söyler. Özellikle de gerçekçi çizginin
egemen olduğu öykülerinde insan sevgisi, insanla
rin yaşam koşulların iyileştirme düşüncesi ağır ba
sar. Otoriteye başkaldırma, insanların haklarını sa-
vunma söz konusu olduğunda kara mizah, yapıtla-
rında önemli bir araca dönüşür. Oykülerindeki mi-
zah ögeleri, yazdıklarını daha da çarpıcı hâle getir
mek için özellikle seçilmiştir. İnsan haklarını ve öz
gürlüklerini savunurken ele aldığı olaylarda popüliz-
me düşmemiş, yapıtlarındaki insancıl özü koruma-
sını bilmiştir.
CE
Bu parçada Sabahattin Ali ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Güldürü unsurlarını belli bir amaca yönelik ola-
rak kullandığına
B) Anlattığı insanları daha çok, iyi yönleriyle ele al-
diğina
Oykülerinin hayatın içinden beslendiğine
D) Ortaya koyduğu düşüncelerle okura şirin görün-
mek gibi bir yol izlemediğine
Çağdaşı olduğumuz incol
6. UNITE/PA
E) İnsanlara faydalı olma düşüncesiyle hareket et-
tiğine
Paragraf
1.
Doğal
insan
rin kur
süreç
kisini
cans
lar d
değ
hay
ğişt
ra
lar
SL
d
y
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
rafta Yardımcı Düşünceler unarak ha- dile getiril- dalıdır. Her cuda farklı zılır. Dola- k yazana hayatın yazınsal bulanık derin ve yararla- uğuna bir yö- rilen- ve IV zesi an- dük ele- ÖZDEBİR YAYINLA 8. 7. Sabahattin Ali, yazarlıktaki asıl amacının, insanlar daha iyi yaşam olanaklarına kavuşturacak yollar bul mak olduğunu söyler. Özellikle de gerçekçi çizginin egemen olduğu öykülerinde insan sevgisi, insanla rin yaşam koşulların iyileştirme düşüncesi ağır ba sar. Otoriteye başkaldırma, insanların haklarını sa- vunma söz konusu olduğunda kara mizah, yapıtla- rında önemli bir araca dönüşür. Oykülerindeki mi- zah ögeleri, yazdıklarını daha da çarpıcı hâle getir mek için özellikle seçilmiştir. İnsan haklarını ve öz gürlüklerini savunurken ele aldığı olaylarda popüliz- me düşmemiş, yapıtlarındaki insancıl özü koruma- sını bilmiştir. CE Bu parçada Sabahattin Ali ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Güldürü unsurlarını belli bir amaca yönelik ola- rak kullandığına B) Anlattığı insanları daha çok, iyi yönleriyle ele al- diğina Oykülerinin hayatın içinden beslendiğine D) Ortaya koyduğu düşüncelerle okura şirin görün- mek gibi bir yol izlemediğine Çağdaşı olduğumuz incol 6. UNITE/PA E) İnsanlara faydalı olma düşüncesiyle hareket et- tiğine Paragraf 1. Doğal insan rin kur süreç kisini cans lar d değ hay ğişt ra lar SL d y
TYT - TÜRKÇE TESTİ
29. Gazeteci:
(1)
Sanatçı:
Tüm bu özelliklerin ve alanların birbiriyle yakından
ilişkili olduğuna kuvvetle inanıyorum. Detaylara inerseniz,
bunların hepsinde aynı kural ve ilkeleri bulabilirsiniz. Bir
saniyeden fazla sıkılmamanın, beni yönlendiren ana itici
güçlerden biri olduğunu öğrenmem epey zamanımı aldı.
Yaptığım şeyden keyif alıyorum.
Gazeteci:
L
(11)
Sanatçı:
İdollerin ve etkilerin işin başında çok faydalı olduğuna
inanıyorum. Bugün, ben herhangi bir idolü veya böyle bir
şeyi düşünmüyorum. Bu alandaki ustalara sonsuz saygı
duyuyorum ve çaldığım müzikte herhangi bir etki duyula-
caksa bunun en iyisi ve en zevklisi olmasını isterim.
-
----
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (1) Müziğinizde, geleneksel bebop sound'larından RnB
ve elektronik müziğe ve rock, pop ve soul müziğe
kadar çok sayıda farklı tarzla karşımıza çıkıyorsunuz.
Bu sınırsız, benzersiz ve kendine has üslubunuzu
neye atfediyorsunuz?
(II) Sizce bu alanda sizden daha etkili olan birileri var
mıdır? Yoksa yakın zamanda olması muhtemel midir?
B) (1) Bir caz trompetçisi olmanın yanı sıra aynı zamanda
flugelhorn sanatçılığı, şarkıcılık, bestecilik ve fotoğraf-
çılık gibi diğer pek çok alanda da sanat icra ediyorsu-
nuz. Bu çok yönlülüğünüz ve kendiniz hakkında bize
kısaca bilgi verebilir misiniz?
(II) Çoğunlukla, Alman Chet Baker olarak tanınıyor-
sunuz. Müziğinizi icra ederken, etkilendiğiniz veya
kendiniz için model olarak gördüğünüz kimse var mı?
C) (1) Gelecekte veya yakın gelecekte, uzun süre hayalini
kurduğunuz veya tamamen farklı olan yeni projeleri
hayata geçirecek misiniz? Eğer böyle projeleriniz
varsa, bunlar nelerdir?
(II) Türkiye'de bir konser vermek konusunda neler
hissediyorsunuz? Türk müzikseverler hakkında neler
düşünüyorsunuz?
D) (1) Türkiye'de en çok ne yapmayı seviyorsunuz?
(II) Hangi festivallerde yer almak istersiniz ya da en
fazla zevk aldığınız festivaller hangileridir?
BENIM HOCAM
E) (1) Modern avangart caz müziği rock ve pop etkileriyle
çalarak doğaçlama müzikler yapmayı sevdiğinizi bili-
yoruz. Müziğinizde en çok neyi seviyorsunuz ve neyi
ön plana çıkarmak istiyorsunuz?
(II) Sizce, ailenize kısa bir süre önce katılan piyanist
Orrin Evans'la grubunuz farklı bir dinamizm mi yaka-
ladı?
30. Bazı a
laşma v
görüyo
bütün t
ların bir
şeklind
me ve
olduğu
çok tel
bir ma
gelişm
çağda:
ve de
milletle
görüle
Bu pa
söyle
A) Ni
B) Ta
İk
D) Ka
E) A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT - TÜRKÇE TESTİ 29. Gazeteci: (1) Sanatçı: Tüm bu özelliklerin ve alanların birbiriyle yakından ilişkili olduğuna kuvvetle inanıyorum. Detaylara inerseniz, bunların hepsinde aynı kural ve ilkeleri bulabilirsiniz. Bir saniyeden fazla sıkılmamanın, beni yönlendiren ana itici güçlerden biri olduğunu öğrenmem epey zamanımı aldı. Yaptığım şeyden keyif alıyorum. Gazeteci: L (11) Sanatçı: İdollerin ve etkilerin işin başında çok faydalı olduğuna inanıyorum. Bugün, ben herhangi bir idolü veya böyle bir şeyi düşünmüyorum. Bu alandaki ustalara sonsuz saygı duyuyorum ve çaldığım müzikte herhangi bir etki duyula- caksa bunun en iyisi ve en zevklisi olmasını isterim. - ---- Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Müziğinizde, geleneksel bebop sound'larından RnB ve elektronik müziğe ve rock, pop ve soul müziğe kadar çok sayıda farklı tarzla karşımıza çıkıyorsunuz. Bu sınırsız, benzersiz ve kendine has üslubunuzu neye atfediyorsunuz? (II) Sizce bu alanda sizden daha etkili olan birileri var mıdır? Yoksa yakın zamanda olması muhtemel midir? B) (1) Bir caz trompetçisi olmanın yanı sıra aynı zamanda flugelhorn sanatçılığı, şarkıcılık, bestecilik ve fotoğraf- çılık gibi diğer pek çok alanda da sanat icra ediyorsu- nuz. Bu çok yönlülüğünüz ve kendiniz hakkında bize kısaca bilgi verebilir misiniz? (II) Çoğunlukla, Alman Chet Baker olarak tanınıyor- sunuz. Müziğinizi icra ederken, etkilendiğiniz veya kendiniz için model olarak gördüğünüz kimse var mı? C) (1) Gelecekte veya yakın gelecekte, uzun süre hayalini kurduğunuz veya tamamen farklı olan yeni projeleri hayata geçirecek misiniz? Eğer böyle projeleriniz varsa, bunlar nelerdir? (II) Türkiye'de bir konser vermek konusunda neler hissediyorsunuz? Türk müzikseverler hakkında neler düşünüyorsunuz? D) (1) Türkiye'de en çok ne yapmayı seviyorsunuz? (II) Hangi festivallerde yer almak istersiniz ya da en fazla zevk aldığınız festivaller hangileridir? BENIM HOCAM E) (1) Modern avangart caz müziği rock ve pop etkileriyle çalarak doğaçlama müzikler yapmayı sevdiğinizi bili- yoruz. Müziğinizde en çok neyi seviyorsunuz ve neyi ön plana çıkarmak istiyorsunuz? (II) Sizce, ailenize kısa bir süre önce katılan piyanist Orrin Evans'la grubunuz farklı bir dinamizm mi yaka- ladı? 30. Bazı a laşma v görüyo bütün t ların bir şeklind me ve olduğu çok tel bir ma gelişm çağda: ve de milletle görüle Bu pa söyle A) Ni B) Ta İk D) Ka E) A
an
=
in
K
en
j
n
27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan
da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan
büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için
çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici
olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar.
Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda
bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve
kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen
bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
Biyolojik olarak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım
aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir.
B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında
parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış
oldu.
C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin
ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak
görünmüyor.
D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri
maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir.
E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen
zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
an = in K en j n 27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar. Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Biyolojik olarak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir. B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış oldu. C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak görünmüyor. D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir. E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.