Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

rkes ana
Sanatta
etirip sa-
vünmek
ünebile-
elange-
sinden
Ti kısıtlı
er yer-
, genç
etirile-
X
5.
(1) Plinius'un dediği gibi, herkes kendisi için bir derstir; elverir
ki insan kendini yakından görmesini bilsin (1) Benim yaptı-
ğım, bildiklerimi söylemek değil, kendimi öğrenmektir; başka-
sına değil kendime ders veriyorum: (III) Ama bunları başkala-
rina da anlatmakla kötü bir iş yapmıyorum. (IV) Zaten benim
bir şeye dokunduğum yok; ben yalnız kendimle uğraşıyorum,
delilik ediyorum; bundan zarar görecek başkası değil, benim.
(V) Çünkü bu öyle bir deilik ki bende başlayıp bende bitmiyor,
kimseye karşı hiçbir kötülüğe yol açmıyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Eğer bir insan kendini yakından görebilse zaten bu
dersten alacağı çok şey olur." cümlesi getirilebilir?
B) I
C) III
D) IV
EV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
rkes ana Sanatta etirip sa- vünmek ünebile- elange- sinden Ti kısıtlı er yer- , genç etirile- X 5. (1) Plinius'un dediği gibi, herkes kendisi için bir derstir; elverir ki insan kendini yakından görmesini bilsin (1) Benim yaptı- ğım, bildiklerimi söylemek değil, kendimi öğrenmektir; başka- sına değil kendime ders veriyorum: (III) Ama bunları başkala- rina da anlatmakla kötü bir iş yapmıyorum. (IV) Zaten benim bir şeye dokunduğum yok; ben yalnız kendimle uğraşıyorum, delilik ediyorum; bundan zarar görecek başkası değil, benim. (V) Çünkü bu öyle bir deilik ki bende başlayıp bende bitmiyor, kimseye karşı hiçbir kötülüğe yol açmıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Eğer bir insan kendini yakından görebilse zaten bu dersten alacağı çok şey olur." cümlesi getirilebilir? B) I C) III D) IV EV
gerekmektedir.
34. Osmanlı, karın cehennem ateşi gibi yağdığı bir kışa
gömülmüştü. Saray çaresizdi. Gökler buz kütlele-
ri gibiydi, ufalana ufalana düşüyordu sanki. Kıya-
met fısıltıları dört bir yanı ele geçirmişti. Yükselişin
sonu gelmişti. Ne ekin vardı ne adalet! Dolu yağar
gibi uçan kelleler... Sonra mı? Sonrası toz duman...
Ayaklanmalar sıkıyönetimler, karanlıklar...
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi-
si yoktur?
✓ B
D) İkileme
A) Abartma
B) Eskiltili cümle C) Benzetme
(E) Örnekleme
X
10
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
gerekmektedir. 34. Osmanlı, karın cehennem ateşi gibi yağdığı bir kışa gömülmüştü. Saray çaresizdi. Gökler buz kütlele- ri gibiydi, ufalana ufalana düşüyordu sanki. Kıya- met fısıltıları dört bir yanı ele geçirmişti. Yükselişin sonu gelmişti. Ne ekin vardı ne adalet! Dolu yağar gibi uçan kelleler... Sonra mı? Sonrası toz duman... Ayaklanmalar sıkıyönetimler, karanlıklar... Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi- si yoktur? ✓ B D) İkileme A) Abartma B) Eskiltili cümle C) Benzetme (E) Örnekleme X 10
4. Meşin bir topa vurarak pazı kuvveti denenen bir yerde
durmuş, gerile gerile yumruk savuran, sonra sırıtarak
ibrenin kaça kadar çıktığına bakan delikanlıları seyredi-
yordum. Arkamdan doğru kalın, çatlak hatta biraz da
bıkkın bir sesin durmadan homurdandığını fark ettim:
-
- Haydi bayanlar, baylar!.. Görülmemiş numaralar bura-
da. Bu panayırın en büyük hünerleri içeride. Milli oyunlar,
modern danslar, ağlatıcı dramlar, güldürücü komediler...
İspiritizma, manyatizma, illüzyonizma numaraları... Dün-
yanın en büyük kadın ve erkek artistleri içeride... Görme-
den geçmeyin!
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır
basmaktadır?
A) Öyküleyici anlatım
B) Betimleyici anlatım
CAçıklayıcı anlatım
D) Tartışmacı anlatım
E Fantastik anlatım
15
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Meşin bir topa vurarak pazı kuvveti denenen bir yerde durmuş, gerile gerile yumruk savuran, sonra sırıtarak ibrenin kaça kadar çıktığına bakan delikanlıları seyredi- yordum. Arkamdan doğru kalın, çatlak hatta biraz da bıkkın bir sesin durmadan homurdandığını fark ettim: - - Haydi bayanlar, baylar!.. Görülmemiş numaralar bura- da. Bu panayırın en büyük hünerleri içeride. Milli oyunlar, modern danslar, ağlatıcı dramlar, güldürücü komediler... İspiritizma, manyatizma, illüzyonizma numaraları... Dün- yanın en büyük kadın ve erkek artistleri içeride... Görme- den geçmeyin! Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A) Öyküleyici anlatım B) Betimleyici anlatım CAçıklayıcı anlatım D) Tartışmacı anlatım E Fantastik anlatım 15
Dünyamızı saran karanlığa bilim adamı daha çok
akıl, sanat adamı daha çok sezgiyle isik salıyor; biri
mantıkla ve öğreterek biri coşkuyla ve sarsarak
uyarıyor bizi.
Bu cümleden aşağıdaki yargılardan hangisine
ulaşılamaz?
A Sanat her zaman lirizm içinde yüzer.
B) Gerçek sanat ölümün ulaşamadığı tek şeydir.
Sanat, duygulanmalar yoluyla ortaya konan
eserler bütünüdür. V
D) Bilim de sanat da insanlığı yükseltecek
değerlere sahiptir.
E) Akıl ve mantık bilimin temel değerleridir.
V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Dünyamızı saran karanlığa bilim adamı daha çok akıl, sanat adamı daha çok sezgiyle isik salıyor; biri mantıkla ve öğreterek biri coşkuyla ve sarsarak uyarıyor bizi. Bu cümleden aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A Sanat her zaman lirizm içinde yüzer. B) Gerçek sanat ölümün ulaşamadığı tek şeydir. Sanat, duygulanmalar yoluyla ortaya konan eserler bütünüdür. V D) Bilim de sanat da insanlığı yükseltecek değerlere sahiptir. E) Akıl ve mantık bilimin temel değerleridir. V
65. Artık dağlar sırtlarından kürkleri attılar fakat henüz sabah-
ları serin olduğu için omuzlarına sislerden birer atkı alı-
yorlar. Şimdi rüzgârlar da kuru ağaç dehlizlerinde pek deli
gibi koşuşmuyor. Bitkiler, âdeta ilkbahara susamış. Her
dalın üzerinde renkli ve güzel kokulu ipeklerden ufacık
maskeler kıpırdıyor. Erguvanların, akasyaların dallarında
kâğıt fenerciklere benzer sayısız çiçekler asılı. Hele bö-
cekler gerçekten görülecek şey! Kimisi kanatlı bir zümrüt
küpe, kimisi uçan bir yakut damlası.
Yukarıdaki parçadan hareketle aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
A) Kişileştirme yapılmıştır.
B) Benzetmelerden yararlanılmıştır.
C) Duyu aktarımı vardır.
D) Dil, sanatsal işlevde kullanılmıştır.
E) Niteleyici sözcüklerden yararlanılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
65. Artık dağlar sırtlarından kürkleri attılar fakat henüz sabah- ları serin olduğu için omuzlarına sislerden birer atkı alı- yorlar. Şimdi rüzgârlar da kuru ağaç dehlizlerinde pek deli gibi koşuşmuyor. Bitkiler, âdeta ilkbahara susamış. Her dalın üzerinde renkli ve güzel kokulu ipeklerden ufacık maskeler kıpırdıyor. Erguvanların, akasyaların dallarında kâğıt fenerciklere benzer sayısız çiçekler asılı. Hele bö- cekler gerçekten görülecek şey! Kimisi kanatlı bir zümrüt küpe, kimisi uçan bir yakut damlası. Yukarıdaki parçadan hareketle aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Kişileştirme yapılmıştır. B) Benzetmelerden yararlanılmıştır. C) Duyu aktarımı vardır. D) Dil, sanatsal işlevde kullanılmıştır. E) Niteleyici sözcüklerden yararlanılmıştır.
9.
Ruhsal eleştiri, psikanalist eleştiri yönteminde olduğu gibi
sanat eserini anlamak için sanatçıyı merkeze alır. Genel
olarak psikanalist eleştiri ile aynı çizgide ilerlese de
birtakım hususlarda ondan ayrılır. Ruhsal eleştiri,
sanatçının kişisel yaklaşımını ortaya çıkarmak ister. Bu
anlayışa göre eserin gerçek anlamı; sanatçının kafasında
tasarlanan, düşünürken, kurgulanan anlamdır. Bu anlayış:
sanatçının ruhsal durumu, kişiliği ve biyografik
özgeçmişinin sanatçının ürettiği eserle sıkı bir bağ
kurduğu ilkesini savunur.
Bu parçada "ruhsal eleştiri" hakkında aşağıdakilerin
hangisinden söz edilmemiştir?
A) Sanat eseri ile sanatçının psikolojisi arasında ilişki
bulunduğunu iddia ettiğinden
B) Psikanalist eleştiri ile aynı zamanda ortaya
çıktığından
C) Psikanalist eleştiriden farklı yönlerinin bulunduğundan
D) Sanatçıyı odak noktası kabul ederek sanat eserini
anlamaya çalıştığından
Eser incelemelerinde sanatçının şahsi yönünü dikkate
aldığından
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
9. Ruhsal eleştiri, psikanalist eleştiri yönteminde olduğu gibi sanat eserini anlamak için sanatçıyı merkeze alır. Genel olarak psikanalist eleştiri ile aynı çizgide ilerlese de birtakım hususlarda ondan ayrılır. Ruhsal eleştiri, sanatçının kişisel yaklaşımını ortaya çıkarmak ister. Bu anlayışa göre eserin gerçek anlamı; sanatçının kafasında tasarlanan, düşünürken, kurgulanan anlamdır. Bu anlayış: sanatçının ruhsal durumu, kişiliği ve biyografik özgeçmişinin sanatçının ürettiği eserle sıkı bir bağ kurduğu ilkesini savunur. Bu parçada "ruhsal eleştiri" hakkında aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir? A) Sanat eseri ile sanatçının psikolojisi arasında ilişki bulunduğunu iddia ettiğinden B) Psikanalist eleştiri ile aynı zamanda ortaya çıktığından C) Psikanalist eleştiriden farklı yönlerinin bulunduğundan D) Sanatçıyı odak noktası kabul ederek sanat eserini anlamaya çalıştığından Eser incelemelerinde sanatçının şahsi yönünü dikkate aldığından E)
hâlâ
enüz
say-
kten
ttığı
Hızlı
bilir
lar-
an-
a
31
7
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
22 ve 23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Sosyal olaylar üst üste birikip kapımıza dayanmadıkça
sorunun derecesini kavrayamıyoruz. Günümüz Türki-
ye'sinde tarımın ekonomik getirisi azaldığı için insanlar
büyük şehirlere akın ediyor. Çok yüksek oranda göçe
maruz kalan şehirler sürekli büyüyor. Ancak bu, şehirli
nüfusun artması biçiminde gerçekleşmiyor. Gelenler bir
anda şehirlileştirilemediği için şehirli nüfus sürekli azalı-
yor. Dışarıdan gelenlerle şehrin yerlilerinin kentsel mekâna
bakışı aynı olmuyor. Biri yeşil alanlar, parklar, estetik yapı-
lar ararken diğeri başını sokacak bir ev ve çalışabileceği
inşaatlar peşinde. Bu iki büyük kitle birbirini tanımıyor,
anlamıyor ve hazmedemiyor. Bu da kitleler arasında
zaman zaman gerilimlere neden oluyor. Sorunlara çözüm
getirmesi beklenen yerel yöneticiler, 20-30 yıl önceki şehir
bilgisiyle hareket ediyor. Sosyologların, sosyal psikoloji
uzmanlarının bu yeni şehir problemlerini doğru saptayıp
bunlara uygun çözümler üretmesi gerekiyor.
22. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin nedeni belirtil-
memiştir?
A) Büyük şehirlere göçün giderek hızlanmasının
B Tarım sektöründe ekonomik kazancın azalmasının
C) Şehre yeni taşınanlarla eski sakinler arasındaki çatış-
manın
D) Yerel yöneticilerin kentsel sorunları çözmekte başarı-
siz oluşunun
E) Şehirde yaşayanlar arttığı hâlde şehirli nüfusun azın-
likta kalmasının
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
hâlâ enüz say- kten ttığı Hızlı bilir lar- an- a 31 7 FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 22 ve 23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Sosyal olaylar üst üste birikip kapımıza dayanmadıkça sorunun derecesini kavrayamıyoruz. Günümüz Türki- ye'sinde tarımın ekonomik getirisi azaldığı için insanlar büyük şehirlere akın ediyor. Çok yüksek oranda göçe maruz kalan şehirler sürekli büyüyor. Ancak bu, şehirli nüfusun artması biçiminde gerçekleşmiyor. Gelenler bir anda şehirlileştirilemediği için şehirli nüfus sürekli azalı- yor. Dışarıdan gelenlerle şehrin yerlilerinin kentsel mekâna bakışı aynı olmuyor. Biri yeşil alanlar, parklar, estetik yapı- lar ararken diğeri başını sokacak bir ev ve çalışabileceği inşaatlar peşinde. Bu iki büyük kitle birbirini tanımıyor, anlamıyor ve hazmedemiyor. Bu da kitleler arasında zaman zaman gerilimlere neden oluyor. Sorunlara çözüm getirmesi beklenen yerel yöneticiler, 20-30 yıl önceki şehir bilgisiyle hareket ediyor. Sosyologların, sosyal psikoloji uzmanlarının bu yeni şehir problemlerini doğru saptayıp bunlara uygun çözümler üretmesi gerekiyor. 22. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin nedeni belirtil- memiştir? A) Büyük şehirlere göçün giderek hızlanmasının B Tarım sektöründe ekonomik kazancın azalmasının C) Şehre yeni taşınanlarla eski sakinler arasındaki çatış- manın D) Yerel yöneticilerin kentsel sorunları çözmekte başarı- siz oluşunun E) Şehirde yaşayanlar arttığı hâlde şehirli nüfusun azın- likta kalmasının
te alıyor-
eyen ya-
- musu-
ayrılık
(1) Ayşe Kulin'in yapıtlarındaki sıcak anlatım okuru yapıta
bağlar. (II) Sanatçının yapıtlarına okurun ilgi duymasının ne-
deni içten üslubudur. (III) Ayrıca onun konuları ve olayları
ele alışı, kahramanları konuşturması, psikolojik betimleme-
leri de oldukça niteliklidir. (IV) Kulin peş peşe yayımladığı
romanlarla yaratıcı bir roman yazarı olduğunu kanıtlamakla
beraber niteliğinden de hiç ödün vermedi. (V) Hem kitap fu-
arlarına katıldı hem söyleşilere katıldı hem de yepyeni ro-
manlar kaleme aldı.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra Bu yönüyle de genç romancılara her zaman örnek
olgu." cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) I
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
te alıyor- eyen ya- - musu- ayrılık (1) Ayşe Kulin'in yapıtlarındaki sıcak anlatım okuru yapıta bağlar. (II) Sanatçının yapıtlarına okurun ilgi duymasının ne- deni içten üslubudur. (III) Ayrıca onun konuları ve olayları ele alışı, kahramanları konuşturması, psikolojik betimleme- leri de oldukça niteliklidir. (IV) Kulin peş peşe yayımladığı romanlarla yaratıcı bir roman yazarı olduğunu kanıtlamakla beraber niteliğinden de hiç ödün vermedi. (V) Hem kitap fu- arlarına katıldı hem söyleşilere katıldı hem de yepyeni ro- manlar kaleme aldı. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra Bu yönüyle de genç romancılara her zaman örnek olgu." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) I
Paragraf
5.
Gazeteci:
Müzisyen:
-Kendimi notaların seline bırakırım. Kafamda belirgin bir
kompozisyon yoktur çoğu kez. Bir duygu sağanağı
düşünün. Bu sağanakta bir o yana bir bu yana koşar
dururum. Damlaların ıslaklığı mutluluk verir bana. Hangi
damlanın üstüme düştüğüne pek bakmam. Mutluyum ya...
Gerisi boş.
Gazeteci:
Müzisyen:
- Şöyle ki Türk halk müziğini keyifle dinliyordum. Bu
müziğin gelenek ve kültürümüzle olan ilişkisi üzerinde
neden durmadığımı düşündüm. Kitabın çıkış noktasını da
bu oluşturdu.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (1) Bestelerinize neler ilham verir?
(II) Kaç yıldır Türk halk müziği dinliyorsunuz?
B) (1) Bestelerinizin içeriğini neler oluşturuyor?
(II) Türk halk müziği tarzında besteleriniz var mı?
C) (1) Bestelerinizi nasıl oluşturursunuz?
(II) Gelelim Türk Halk Müziğine Yeni Bakışlar
kitabınıza... Kitap nasıl doğdu?
D) (1) Ne tür parçalar bestelersiniz, bestelerinizde ağır
basan ritimler nelerdir?
(II) Türk halk müziği tarzında beğendiğiniz isimler
kimlerdir?
E) (1) Müziğin dışında uğraştığınız herhangi bir sanat
dalı var mı?
(II) Dinlerken zevk aldığınız bir müzik tarzı var mı?
6.
(1
m
d
it
k
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Paragraf 5. Gazeteci: Müzisyen: -Kendimi notaların seline bırakırım. Kafamda belirgin bir kompozisyon yoktur çoğu kez. Bir duygu sağanağı düşünün. Bu sağanakta bir o yana bir bu yana koşar dururum. Damlaların ıslaklığı mutluluk verir bana. Hangi damlanın üstüme düştüğüne pek bakmam. Mutluyum ya... Gerisi boş. Gazeteci: Müzisyen: - Şöyle ki Türk halk müziğini keyifle dinliyordum. Bu müziğin gelenek ve kültürümüzle olan ilişkisi üzerinde neden durmadığımı düşündüm. Kitabın çıkış noktasını da bu oluşturdu. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Bestelerinize neler ilham verir? (II) Kaç yıldır Türk halk müziği dinliyorsunuz? B) (1) Bestelerinizin içeriğini neler oluşturuyor? (II) Türk halk müziği tarzında besteleriniz var mı? C) (1) Bestelerinizi nasıl oluşturursunuz? (II) Gelelim Türk Halk Müziğine Yeni Bakışlar kitabınıza... Kitap nasıl doğdu? D) (1) Ne tür parçalar bestelersiniz, bestelerinizde ağır basan ritimler nelerdir? (II) Türk halk müziği tarzında beğendiğiniz isimler kimlerdir? E) (1) Müziğin dışında uğraştığınız herhangi bir sanat dalı var mı? (II) Dinlerken zevk aldığınız bir müzik tarzı var mı? 6. (1 m d it k C
eriyor.
aşla-
yu
ik-
ini
yı
k-
(1) Bu sanatın anlatım aracı dil ve gereci de sözcükler oldu-
ğuna göre şiir yazmak isteyen adamın kullandığı dilin bütün
kurallarını iyi bilmesi, sözcüklerini sınıf arkadaşları gibi ya-
kından tanıması, hangi sözcüğün rerede ve nasıl kullanıl-
dığı zaman kendisinden beklenen ödevi yerine getireceği-
ni bilmesi gerektir. (II) Şiir yalnız duymakla, parlak imgeler
bulmakla değil, dil ve sözcükler konusundaki bu bilgilerle,
bu sevgilerle, bu dikkatlerle yazılabilir. (III) Bundan sonrası
yani yapıtının çapını belirleyecek şey şiir yaratma gücüdür.
(IV) Şair ister sevgilinin servi boyundan, ister bir savaştan,
ister mahallesinin yoksulluğundan, ister haksızlıktan söz
etsin, kendi bileceği iştir. (V) Yeter ki her şeyden önce şiir
yazdığını bir saniye hatırından çıkarmasın.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Şairden beklediğimiz işte bu davranıştır." cümlesi
getirilebilir?
A) I
BNI
CHI
DIV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
eriyor. aşla- yu ik- ini yı k- (1) Bu sanatın anlatım aracı dil ve gereci de sözcükler oldu- ğuna göre şiir yazmak isteyen adamın kullandığı dilin bütün kurallarını iyi bilmesi, sözcüklerini sınıf arkadaşları gibi ya- kından tanıması, hangi sözcüğün rerede ve nasıl kullanıl- dığı zaman kendisinden beklenen ödevi yerine getireceği- ni bilmesi gerektir. (II) Şiir yalnız duymakla, parlak imgeler bulmakla değil, dil ve sözcükler konusundaki bu bilgilerle, bu sevgilerle, bu dikkatlerle yazılabilir. (III) Bundan sonrası yani yapıtının çapını belirleyecek şey şiir yaratma gücüdür. (IV) Şair ister sevgilinin servi boyundan, ister bir savaştan, ister mahallesinin yoksulluğundan, ister haksızlıktan söz etsin, kendi bileceği iştir. (V) Yeter ki her şeyden önce şiir yazdığını bir saniye hatırından çıkarmasın. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Şairden beklediğimiz işte bu davranıştır." cümlesi getirilebilir? A) I BNI CHI DIV E) V
5.
TYT / TÜRKÇE
B
4.
(1) Cemal Süreya'nın sözünü anımsarsan "Şair, edasi olan
kişidir." demişti. (II) Şairlerin böyle edalı olması yadırgana-
cak bir şey değil. (III) Kimi bu edayı içe dönük tutumuyla
kimi toplumsal yanıyla kimi de bireysel hünerleriyle edinme-
ye çalışır. (IV) Burada önemli olan, şairin bu edayı kimliğine
ne denli uydurup uyduramadığıdır. (V) Şairlik, hazır elbise
gibi alıp giyebileceğiniz bir şey değildir çünkü.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) 1. cümle, içinde tanım cümlesi olan doğrudan anlatımlı
bir cümledir.
B) II. cümlede kişisel bir düşünce ifade edilmiştir.
C) III. cümlede bir konuda farklı tutumlar olduğu dile geti-
rilmiştir.
D) IV. cümlede bir koşul öne sürülmüştür.
E) V. cümle, kendinden önceki cümlenin gerekçesi duru-
mundadır.
1. Himaye edilen sanato
6.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. TYT / TÜRKÇE B 4. (1) Cemal Süreya'nın sözünü anımsarsan "Şair, edasi olan kişidir." demişti. (II) Şairlerin böyle edalı olması yadırgana- cak bir şey değil. (III) Kimi bu edayı içe dönük tutumuyla kimi toplumsal yanıyla kimi de bireysel hünerleriyle edinme- ye çalışır. (IV) Burada önemli olan, şairin bu edayı kimliğine ne denli uydurup uyduramadığıdır. (V) Şairlik, hazır elbise gibi alıp giyebileceğiniz bir şey değildir çünkü. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) 1. cümle, içinde tanım cümlesi olan doğrudan anlatımlı bir cümledir. B) II. cümlede kişisel bir düşünce ifade edilmiştir. C) III. cümlede bir konuda farklı tutumlar olduğu dile geti- rilmiştir. D) IV. cümlede bir koşul öne sürülmüştür. E) V. cümle, kendinden önceki cümlenin gerekçesi duru- mundadır. 1. Himaye edilen sanato 6.
ma-
(1) Bilinsin bilinmesin, kalıcı ve güzel sözler söyleyen her
insan; insanlığa güzellikler sunan bir gönül elçisidir. (II) Bi-
öz zim kültürümüzde de "Gönülden gönüle yol vardır." diye bir
söz vardır. (III) Bu söz, gerçekten de çok doğru bir sözdür.
(IV) Güzel sözün ruhumuzda binbir çiçek açtırdığını hangi-
miz bilmeyiz? (V) Hangimiz bu güzel sözleri duymak ve on-
ları sarf edenlerle vakit geçirmek istemeyiz.
+-
n
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Bu doğru olmasaydı asırlar önce söylenmiş Yunus
şiirleri günümüzde de aynı tazeliğini, aynı çarpıcılığını koru-
mazdı." cümlesinin getirilmesi anlatımın akışını bozmaz?
A) I
BNI
D) NX
ENV
III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ma- (1) Bilinsin bilinmesin, kalıcı ve güzel sözler söyleyen her insan; insanlığa güzellikler sunan bir gönül elçisidir. (II) Bi- öz zim kültürümüzde de "Gönülden gönüle yol vardır." diye bir söz vardır. (III) Bu söz, gerçekten de çok doğru bir sözdür. (IV) Güzel sözün ruhumuzda binbir çiçek açtırdığını hangi- miz bilmeyiz? (V) Hangimiz bu güzel sözleri duymak ve on- ları sarf edenlerle vakit geçirmek istemeyiz. +- n Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Bu doğru olmasaydı asırlar önce söylenmiş Yunus şiirleri günümüzde de aynı tazeliğini, aynı çarpıcılığını koru- mazdı." cümlesinin getirilmesi anlatımın akışını bozmaz? A) I BNI D) NX ENV III
Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin mantığına
Bilgisayar sahibi:
(1)-
Teknisyen:
-Sürekli açık kalan monitörünüzün pikselleri aynı görüntüyü sü-
rekli göstermekten bozulmuş demektir. Bu Izler daha önce sü-
rekli açık kalmış görüntüye dair izlerdir.
Bilgisayar sahibi:
(11)--
Teknisyen:
-Görüntü kalitesi olarak bu noktaya gelmiş, pikselleri özellikle-
rini geri dönülemez bir şekilde yitirmiş bir monitörü tamir et-
mek gibi bir olasılık pratik olarak yoktur.
O
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi si-
rasıyla getirilmelidir?
A) I. Monitörümde simgeler, yazı tipi veya masaüstü ya çok kü-
çük ya da çok büyük oluyor; bunun nedeni nedir?
II. Peki bu sorunu nasıl aşarız?
B) 1. Monitörümde hiçbir şey görüntülenemiyor, cihaza elekt-
rik geliyor, fan çalışıyor ama görüntü yok; sorun nedir?
II. Problemi hangi yolla çözebiliriz?
C) I. Ekranda simgeler, yazı tipi veya resimler net değil; bu du-
rum nasıl çözülebilir?
II. Ne zamana dek tamir edebilirsiniz?
1. Bilgisayarımda monitörün üzerinde beliren ve geçmeyen
birtakım izler ve lekelerin nedeni ne olabilir?
II. Ekranımı eski haline döndürmek için ne yapılabilir?
E) 1. Ekran ya çok parlak ya çok karanlık, ortası yok; gözlerim
bozulacak; bu sorunu nasıl çözeriz?
II. Bunun giderilmesi için ne yapılabilir?
4
< 139
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin mantığına Bilgisayar sahibi: (1)- Teknisyen: -Sürekli açık kalan monitörünüzün pikselleri aynı görüntüyü sü- rekli göstermekten bozulmuş demektir. Bu Izler daha önce sü- rekli açık kalmış görüntüye dair izlerdir. Bilgisayar sahibi: (11)-- Teknisyen: -Görüntü kalitesi olarak bu noktaya gelmiş, pikselleri özellikle- rini geri dönülemez bir şekilde yitirmiş bir monitörü tamir et- mek gibi bir olasılık pratik olarak yoktur. O Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi si- rasıyla getirilmelidir? A) I. Monitörümde simgeler, yazı tipi veya masaüstü ya çok kü- çük ya da çok büyük oluyor; bunun nedeni nedir? II. Peki bu sorunu nasıl aşarız? B) 1. Monitörümde hiçbir şey görüntülenemiyor, cihaza elekt- rik geliyor, fan çalışıyor ama görüntü yok; sorun nedir? II. Problemi hangi yolla çözebiliriz? C) I. Ekranda simgeler, yazı tipi veya resimler net değil; bu du- rum nasıl çözülebilir? II. Ne zamana dek tamir edebilirsiniz? 1. Bilgisayarımda monitörün üzerinde beliren ve geçmeyen birtakım izler ve lekelerin nedeni ne olabilir? II. Ekranımı eski haline döndürmek için ne yapılabilir? E) 1. Ekran ya çok parlak ya çok karanlık, ortası yok; gözlerim bozulacak; bu sorunu nasıl çözeriz? II. Bunun giderilmesi için ne yapılabilir? 4 < 139
(1) Bir kişide beğendiğimi bir başka kişide hor görmem müm-
kün değil (II) Gerçek, benim keyfime bağlı olmaksızın yar-
gılarım da bana kılavuz olmalıdır. (III) Birisinde erdem diye
takdir edeceğim niteliği, bir başkasında suç sayamam. (IV)
Hem mükemmel hareketlerde bulunmanın bazı kimselere
vergi olduğuna hem de doğanın ve dinin herkese aynı şe-
kilde davrandığına inanabilir miyim? (V) Pacome, inzivaya
çekilmek için insanlarla ilişiğini kestiyse inzivadan sakınma-
yı da yasaklamadı ya! (VI) İnzivaya çekilmeyerek de pekâlâ
onun kadar erdemli olabilirim.
11
Yukarıdaki parçadan numaralanmış cümlelerden han-
gisi çıkarılırsa parçanın anlamında büyük bir değişme
olmaz?
A) I
BH
C) IV
DV
EVI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Bir kişide beğendiğimi bir başka kişide hor görmem müm- kün değil (II) Gerçek, benim keyfime bağlı olmaksızın yar- gılarım da bana kılavuz olmalıdır. (III) Birisinde erdem diye takdir edeceğim niteliği, bir başkasında suç sayamam. (IV) Hem mükemmel hareketlerde bulunmanın bazı kimselere vergi olduğuna hem de doğanın ve dinin herkese aynı şe- kilde davrandığına inanabilir miyim? (V) Pacome, inzivaya çekilmek için insanlarla ilişiğini kestiyse inzivadan sakınma- yı da yasaklamadı ya! (VI) İnzivaya çekilmeyerek de pekâlâ onun kadar erdemli olabilirim. 11 Yukarıdaki parçadan numaralanmış cümlelerden han- gisi çıkarılırsa parçanın anlamında büyük bir değişme olmaz? A) I BH C) IV DV EVI
(1) Banarlı, ilmî eserleri ile belli akademik seviyeye hitap
etmekle beraber onun asıl ulaşmak istediği kitle, özellikle
lise seviyesindeki gençler, daha sonra da dergi ve gazete
okuyucusudur. ((II) Özel üslubu ile âlimlerin ilim diliyle işle-
dikleri bazı konuları çok daha geniş kitlenin sevgi ve ilgiyle
okumalarını, bu arada daha fazla kelime öğrenmelerini he-
deflemiştir. (III) Bu sebeple yüksek zümre ile halk tarzının
birleşmesinden meydana gelen, orta nesir üslubuna dâhil
edebileceğimiz bir üslup kullanmıştır; Banarlı'yı Köprülü'den
ayıran en önemli özelliklerden birisi de budur. (IV) O bir ta-
raftan hocasının ilmî çalışma metodunu benimserken diğer
taraftan "Banarlı üslubu" denilebilecek bir üslubu tercih et-
miştir. (V) Bu anlatım tarzı; ifadede yalnız bilgi ulaştırma-
yı amaçlayan ilmî üslup değil, okuyucu üzerinde heyecan
uyandıran, bol örnekli ve ahenkli bir üsluptur.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Bu üslubu, küçük farklarla da olsa edebiyat tarihinde
kullanması, bazı şahıslar tarafından eleştirilmesine sebep
olmuştur." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü
sağlanmış olur?
Gannig bly
BI
A) I
A
|||
DY IV
EX
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Banarlı, ilmî eserleri ile belli akademik seviyeye hitap etmekle beraber onun asıl ulaşmak istediği kitle, özellikle lise seviyesindeki gençler, daha sonra da dergi ve gazete okuyucusudur. ((II) Özel üslubu ile âlimlerin ilim diliyle işle- dikleri bazı konuları çok daha geniş kitlenin sevgi ve ilgiyle okumalarını, bu arada daha fazla kelime öğrenmelerini he- deflemiştir. (III) Bu sebeple yüksek zümre ile halk tarzının birleşmesinden meydana gelen, orta nesir üslubuna dâhil edebileceğimiz bir üslup kullanmıştır; Banarlı'yı Köprülü'den ayıran en önemli özelliklerden birisi de budur. (IV) O bir ta- raftan hocasının ilmî çalışma metodunu benimserken diğer taraftan "Banarlı üslubu" denilebilecek bir üslubu tercih et- miştir. (V) Bu anlatım tarzı; ifadede yalnız bilgi ulaştırma- yı amaçlayan ilmî üslup değil, okuyucu üzerinde heyecan uyandıran, bol örnekli ve ahenkli bir üsluptur. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Bu üslubu, küçük farklarla da olsa edebiyat tarihinde kullanması, bazı şahıslar tarafından eleştirilmesine sebep olmuştur." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü sağlanmış olur? Gannig bly BI A) I A ||| DY IV EX
ni
5.
Aşırı derecede düşük olasılıklı şeyleri göz ardı
etmek, kararlara sağlıklı ve makul bir şekilde
yaklaşma yöntemidir. ----. Bu nedenle bir parça
plastiğin etkisi çok küçük olacağı hâlde onu
yerden almaktan veya geri dönüşüme kazan-
dırmaktan vazgeçmemeliyiz. Bu noktada, ha-
reketlerimizin başkalarını da bizim gibi dav-
ranmaya iteceği umudu da yanı başımızda ol-
malı.
A Bunu yaparken istatistiksel olarak olasılığın
düşük olduğunu matematiksel verilerle kesin-
leştirmiş olmak gerekir
B) Bireysel açıdan huzuru ve mutluluğu yakala-
mak ve hayatta başarıya ulaşmak ancak bu
şekilde mümkün olur
bevrem
Ancak kararlar alırken
çevremizdeki insanların
özellikle ailemizden kişilerin tavsiyelerine de
kulak vermeliyiz
D) Örneğin çocuğunuzun makasla kendisine za-
rar verme olasılığı düşük olsa da çocuk maka-
si sık kullanıyorsa işler değişir
Öte yandan ihtimalin çok düşük olduğuna ka-
rar verildiği için tepki göstermemek toplumsal
düzeyde çok zararlı olabilir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ni 5. Aşırı derecede düşük olasılıklı şeyleri göz ardı etmek, kararlara sağlıklı ve makul bir şekilde yaklaşma yöntemidir. ----. Bu nedenle bir parça plastiğin etkisi çok küçük olacağı hâlde onu yerden almaktan veya geri dönüşüme kazan- dırmaktan vazgeçmemeliyiz. Bu noktada, ha- reketlerimizin başkalarını da bizim gibi dav- ranmaya iteceği umudu da yanı başımızda ol- malı. A Bunu yaparken istatistiksel olarak olasılığın düşük olduğunu matematiksel verilerle kesin- leştirmiş olmak gerekir B) Bireysel açıdan huzuru ve mutluluğu yakala- mak ve hayatta başarıya ulaşmak ancak bu şekilde mümkün olur bevrem Ancak kararlar alırken çevremizdeki insanların özellikle ailemizden kişilerin tavsiyelerine de kulak vermeliyiz D) Örneğin çocuğunuzun makasla kendisine za- rar verme olasılığı düşük olsa da çocuk maka- si sık kullanıyorsa işler değişir Öte yandan ihtimalin çok düşük olduğuna ka- rar verildiği için tepki göstermemek toplumsal düzeyde çok zararlı olabilir.