Anlatım Biçimleri Soruları

8. Türkçenin edebiyat dili olarak Anadolu'da ilk oluşumlarının gözlenebildiği 14. yüzyıl başlarına kadar Fars dilindeki edebiyata duyulan ilgi, doğal olarak ulusal bir edebiyatın çekim alanına girmek anlamına gelmez. Bu cümlede geçen altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kalıplaşmış ifadelerin etkisinde kalmak B) Ulusal dildeki yabancılaşmaya karşı olmak C) Millî bir edebiyatın dil ve içerik boyutunu benimsemek D) Geleneksel anlatım tekniğine bağlı kalmak E) Yapıtın gerçek değerini toplumun beğenisiyle belirlendiğine inanmak Hannao YAYINLARI 11 LİMİT

31.-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Büyük ilgi gösterdiğiniz serinin yeni kitabını yazmaya iki yıl önce başladım. Kitabımın tek cilt halinde basılamayacak kadar büyüdüğünü fark ettiğimde hâlâ yazıyordum. Dolayısıyla kitabı ikiye bölmek zorunda kaldım. Bunu yapmanın en bilinen ve en kolay yolu; eldeki malzemeyi almak, ortalara doğru kesmek ve "Devam edecek." cümlesiyle bitirmek olacaktı. Fakat bu konuyu düşündükçe okuyucu için en iyi şeyin, bütün karakterlerin yarım hikayesini anlatmaktansa, karakterlerin yarısının bütün hikayesini anlatmak olduğunu hissedip bu yolda yürümeyi tercih ettim. Bu şekilde iki ciltte de kendi içinde tamamlanmış yarımlar yaratmış oldum. 31. Bu parçanın yazarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisk söylenebilir? A) Hayatın içinden karakterlere eserlerinde yer veren B) Kitabın sürükleyiciliği için karakterlerinden ödün veren C) Kitaplarını zahmetsiz yöntemlerle kurgulamayı tercih eden D) Kitabında ele aldığı konuları sonuca bağlayan E) Okurlarının isteklerine göre çalışmasını şekillendiren 32. Bu parçanın yazarının, kitabının birinci cildini aşağıdaki cümlelerden hangisiyle bitirmesi beklenemez? A) Saliha ölürken bile yüzünde donuklukla değil canlılıkla insanları selamladı. B) Mehmet Efendi gösterdiği tüm bu çabaların sonucunu almaktan memnundu. C) Tarık Bey'in yemek masasında duydukları, kişisel trajedisinin başlangıcı oldu. D) Nuri, yaşadığı bunca anıyı kaleme aldıktan sonra hayata gözlerini yumdu. E) Safiye'nin çektiği zorluklar, ansızın gelen bu mutlu haberle sona ermiş oldu.

Bu roman Reşat Nuri'nin başarılı bir yapıtı değildir. Ancak ---- Reşat Nuri bu yapıtında yeni bir şematik kurgu kullanmıştır ve çok önemli toplumsal bir soru- nu romana taşımıştır. A) Roman içeriği bakımından ilk tezli romanımızdır. B) Yazar romanda değişik tekniklere başvurarak ye- ni bir yola girmiştir. C) Sanatçının toplumsal roman alanındaki çalışma- larının ilk örneği olması açısından ilginçtir. D) Roman yaşanmış olaylardan yola çıktığı için ta- rihçilere kaynaklık etmiştir. E) Yaklaşık doksan yıl önce yaşanan sorun günü- müzde de çözülememiştir. 7.

Türkçe 21. Orhan Pamuk'a göre gerçekle kurmacayı birbirinden daha gerçek ya da daha sanal diye ayıran geçerli, mutlak ölçütler yok artık. Bu nedenle tarihsel kaynaklardan yararlandığı zamanlarda amacı, bu gerçekliği olduğu gibi yansıtmak, ortaya koymak olmaz. Kurmaca ile gerçek, uydurulmuş öykülerle yaşanmış öyküler Pamuk'un romanlarında yan yana yer alır ve aynı gerçeklik savını içerirler. "Gerçek nerede?" sorusu artık sorulmaması gereken bir sorudur Bu parcanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilir? A cuka gerçek tam karşınızda. BY çünkü çoktan yitirilmiştir. C) çünkü bilinmesi gereken temel ögedir. D) çünkü sorer, önceden cevaplanmıştır. E) çünkü sizi dıslayan bir niteliğe sahiptir.

2. Son dönem Türk romanı postmodern ---- üzerine yazılmaktadır. Hasan Ali Toptaş, Orhan Pamuk ve İhsan Oktay Anar gibi yazarlar, postmodernizmin Türkiye'deki güçlü A) anlayış - isimleridir. B) hayat - şairleridir. C) alıntı - yazarlarıdır. D) çizgi - kalemleridir. E) konular - temsilcileridir.

Üçlü aşk veya yasak aşk konusu birçok insanın ilgisini çektiği için olsa gerek romanlarda çok fazla işlenmiş bir konudur. Vadideki Zambak, Anna Karanina, Eylül, Aşk-ı Memnu, Zavallı Necdet adlı romanlar bu konuyu işleyen ve çok okunan romanlardır. Bu durum, romanlarla da sınırlı değildir üstelik. Şiirler, hikâyeler, oyunlar da çoğu kez bu izlekte oluşmuştur. Ama şunu da belirtelim ki bu eserleri değerli kılan, işlediği bu konu değil, onu dile getirirken farklı bir eda taşımasıdır. Yoksa aynı konuyu işleyen birçok ba- şarısız eser de mevcuttur. Bu parçada vurgulanan düşünceye en yakın düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Yasak aşk, sanatçıların en çok işlediği konudur. B) Yasak aşk konusunu işleyen sanatçıların başarısının kaynağı, anlatımlarının özgünlüğüdür. C) İnsanların ilgisini çeken konuları işlemesi, sanatçıyı başarılı kılar. DY Türk ve dünya edebiyatına bakılacak olursa en başarılı romanlar yasak aşkı işleyenlerdir. Sanatçıyı başarıya götüren, nasıl anlattığından çok neyi anlattığıdır. 7.

Yayınları 27 ve 28. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. 18. Akdeniz Oyunları 2018 yılında daha öncekilerden farklı olarak İspanya'nın Tarragona kentinde 22 Hazi- ran-1 Temmuz tarihleri arasında düzenlendi. Yarışma- lar 33 disiplinde, 26 ülkeden 4 bin sporcunun katılımıyla yapıldı. Sporcuların yanı sıra oyunlara 1000 hakem ve uluslararası temsilci, 1000 gazeteci, 3 bin 500 gönüllü ve 150 binden fazla izleyici katıldı Tarragona'daki "Akdeniz Oyunları"nda Türkiye'den 345 sporcumuz 33 disiplinde madalya için yarıştı. 27. Bu parçaya göre Akdeniz Oyunları ile ilgili, I. Oyunlara Akdeniz'e kıyısı olan tüm ülkeler katılmak- tadır. II. Oyunlar her yıl farklı bir Akdeniz ülkesinde düzenlen- mektedir. III. oyunlar basina ve halka açık olarak gerçekleşmekte- dir. IV. Türkiye, yarışma düzenlenen tüm alanlarda katılım gerçekleştirmiştir. yargılarından hangisi/hangileri kesin olarak söylene- bilir? Allvel D) III ve IV B) I ve IV E) Yalnız III tvo eis Yayınic

51 1. Oturum Temel Yeterlilik Testi Başka sanat bilmeyiz karşımızda dururken Söylenmemiş bir destan gibi Anadolu'muz Arkadaş! Biz bu yolda türküler tuttururken Sana uğurlar olsun... Ayrılıyor yolumuz! Bu misraların içerdiği anlam aşağıdaki cümlelerin hangisiyle ifade edilemez? A) Sanat, memleket meselesi üzerine eğilmiyorsa ya- vandır. B) Anadolu, sanatçı bir ruhan malzemesi olacak her şeye sahiptir. C) Bir şair için, Anadolu insaní ve doğası yeterlidir. D) Anadolu'ya ait her şey eksiklerine rağmen bir sanat- kar için lazım olana sahiptir. E) Anadolu'yu esas almayan sanat, sanat değildir. 7.

4. € Anime, çizgi filmdir. Çizgi film kavramının çocuklara yönelik ol- masıyla uzaktan yakından alakası yoktur. Animasyon edilmiş olan çizgi filmdir. Anime de buna dâhil. Anime kelimesi zaten Japon- ca değildir ki. 7 = (animation) kelimesinin kı- saltılmış hâlidir. Uzun uzun animasyon demek yerine kısaltarak anime demiştir adamlar. Hani Japonların kendisi yaptıkları şeyin animasyon veya bizim dilimizdeki adıyla çizgi film olduğunu ka- bul etmişken çok sevgili anime severler neden kabul edemez ben bunu anlayamam! Japon çizgi filmi ile Batı çizgi filmi birbi- rinden çok farklıdır de, tamam sıkıntı yok. Ama anime ile çizgi film başka kavramlardır dediğin zaman, salatalık ile hıyar farklı kavramlardır demek gibi bir şey oluyor! Bu parçada anime ile ilgili karşı çıkılan aşağıdakilerden hangi- sidir? AT Çizgi filmden daha üst özelliklerde bir tür olduğu anlayışı B) Sevenlerince diğer sanat türlerinden daha önde tutulma davranışı C Japon çizgi filminin Batı çizgi filminden farklı olduğu yargısı DAnime ile animasyonun aynı türü işaret ettiği yanılgısı EL Çizgi filmden ayrı bir sinema ürünü olduğu düşüncesi dic PARAGRAFIA RİTMİ

33. Bir kez daha koca bir yılı eskitip anılarımızın arasına gönderdik. Henüz eskitmediğimiz bir yeni yıl da tüm gizemiyle çaldı kapımızı. Her geçen gün solmuş bir gül yaprağı gibi dökülüp gitti geçmişe. Anılarımızı özenle koyduk bir kitabın arasına. Yaşadığımız düş kırıklıkları, mutluluklar belki hiçbir zaman unutulmayacak ama hiç- bir zaman da bir kez daha yaşanmayacak. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi yanlıştır? A)-Deyim kullanılmıştır. B) Birinci kişili anlatımla biçimlendirilmiştir. C) Devrik cümleler kullanılmıştır. D) Benzetmeye başvurulmuştur. E) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir.

4. Şair, insani olanın titreşimlerini sezdirirken geleneksel değer- lerden de yararlanıyor. Sesini geleneğin güvenli kollarında buluyor. Şiirinde daha önce duyduğumuz bir çığlığın yankı- larını duymamak olası değil. Yaslandığı asırlık çınara kendi sesini katarak şiirini söylüyor. Bu parçada geçen "yaslandığı asırlık çınara kendi sesini katmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? AY Şiirde denenmemiş olanı denemek B) Eski şiir anlayışını olduğu gibi sürdürmek C) Şiirde eskiyle yeninin bileşimini sağlamak DY Geçmiş şiir birikiminden yararlanıp özgünlüğe ulaşmak E) Şiir yazarken usta şairlerin önerilerini dikkate almak

7. 1. ağaçtan kopardığı dalları dişleriyle sivrilterek 4 II. bir çeşit mızrak yaptığını ve öteki şempanzelerin III. şempanzelerin bir lemur türünü avlamak için 2 IV. bu beceriyi izleyerek öğrendiğini gözledi V. Amerikalı bir antropolog, ormanda yaşayan 1 Numaralanmış sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluş- turacak biçimde sıralandığında, hangisi sondan ikin- ci olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

3. (1) İnsanoğlu yapısı gereği güzele her zaman meyillidir. (II) Buradan hareketle güzel, doğru, iyi ve yararlı kavram- lanıyla insan etkinliklerini bir araya getiren nokta sanattır. (III) Dönemler değiştikçe insanların bilgi alanları da değiş- miş, bu değişim sanatı da etkilemiş ve değiştirmiştir. (IV) Bu değişimlere paralel olarak da birçok sanat dalı orta- ya çıkmıştır. (V) Bu sanat dallarına örnek olarak edebiyat, tiyatro, resim, sinema, heykel, hat vb. verilebilir. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine "Güzellik arayışı da sanatı doğurmuştur." cümlesinin gel- mesi anlam bütünlüğünü bozmaz? D) IV A) I N B) II C) III E) V

Yuk E) I Test 9 5. Bugün gençlerimiz geleneği yadsımak değil de doğru bir gözle görüp değerlendirmek isterken çok haklıdırlar. Çünkü geleneğin iki yüzü vardır, biri kurumuş, bitmiş, geçerliliği kalmamış yüzü; biri de yaşama katılan yüzü. Elbet bir gün bugünün canlı gelenekleri de sönüp gidecek, yerlerini başka geleneklere, gelenekleşmiş değerlere bırakarak. Bu parçadan, gelenekle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz? A) Yaşanmakta olan geleneklerin de bir süre sonra geçerliliği kalmayabilir. B) Geleneğin kini değerleri yeninin içinde yaşar. Her dönemin gelenekselleşen eğilimleri vardır. D) Gelenek gençlerce sorgulanır, eleştirilir. E) Değişime açık oluş, geleneğin temel bir özelliğidir. üksek Tut 7. Son sinir benzeyer gibi olur. zaman or gibi en ac arasında kanıt olar Aşağıdak getirilen A) Keyif il birleşe B) Derin b C) Insanla sadece D) Mutlulu dönüşe E) Çoğu z

3. (1) Dünyanın en dokunaklı görüntülerinden biri, annesinin göğsünde uyuyan çocuk tablosudur. (II) insanın bu tablodan etkilenmemesi olanaksızdır çünkü konunun her zaman sıcak ve sevecen bir yanı vardır. (III) Anne kucağında uyuyan ço- cuk, birçok ressamın işlediği konulardan biridir. (IV) Sevginin somutlaştığı bu an, herkes için çok zengin çağrışımlara açık ve etkileyicidir. (V) Bir de bu tabloya yürekten söylenen nin- niyi koyun, ne görkemli bir görünüm çıkar ortaya! Bir tablonun anlatıldığı bu parçadaki numaralanmış cüm- lelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlış- tır? O A) I. cümlede, etkilenmenin derecesi belirtiliyor. B) II. cümlede, kaçınılmaz bir durum gerekçelendiriliyor. Ill. cümlede, bir konunun özgünlüğü saptanıyor. D) IV. cümlede, öznel bir genelleme yapılıyor. E) V. cümlede, bir durumun gerçekleşmesi koşula bağlanıyor. TZ

ok n 7 6. Çal Dağı'nın doruğu bir kubbeyi andırır. Tepeye çıkınca muhteşem bir manzara tüm davetkârlığı ile karşılar sizi. Kuzeyde, yıldan yıla büyüyen, sırtlara bayırlara tırmanan Ankara gözlerinizin önüne serilir. Doğuda, vadinin içine usulca saklanmış Dikmen köyünü, daha ileride kuytu bir yarın sırtına güvenle yaslanan Karakaya'yı, daha ge- rilerde ufku süsleyen Elmadağı'nı, güneyde gümüş gibi ışıldayan Mogan Gölü'nü görürsünüz. Huzur bulursunuz orada çünkü tabiatın içindesinizdir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Abartma C) Kişileştirme E) Deyim B) Benzetme D) Betimleme 8. ry yayınları