Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

az;
en
Sir.
a-
a-
şa
m
ne
In
D
TEST-6
PARAGRAF Y
1.
Çevirmenlerin yazınsal bir yapıtta, yazarın biçemini
ve yapıtın biçimini değiştirmeye hakkı yoktur. Fakat
Türkçeyi kıvrak kullanamayanlar, uzun ve karma-
şık yapılı bir cümleyle karşılaştıklarında onu bölme
yanılgısına düşüyorlar. Bu durumda bir çevirmenin
elinden çıkan kitapların tümü, çeşitli yazarlara ait
olsa da o çevirmenin ağzından konuşuyor, onun
sesini ve damgasını taşıyor.
Bu parçada çevirmenlerle ilgili olarak anlatıl-
mak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anlatım biçimleri arasındaki farkları bilmedikleri
B) Yapıtları, sanatsal değerini düşünmeden, yorum-
Mamaya başvurdukları
C)Yapıtını çevirdiği yazarı tanımadıkları
DÇeviri yaptığı dilin anlatım gücünü yeterince
yansıtamadıkları
3
E) Çeviri yaptıkları yazarın anlatımını yetersiz bul-
dukları
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
az; en Sir. a- a- şa m ne In D TEST-6 PARAGRAF Y 1. Çevirmenlerin yazınsal bir yapıtta, yazarın biçemini ve yapıtın biçimini değiştirmeye hakkı yoktur. Fakat Türkçeyi kıvrak kullanamayanlar, uzun ve karma- şık yapılı bir cümleyle karşılaştıklarında onu bölme yanılgısına düşüyorlar. Bu durumda bir çevirmenin elinden çıkan kitapların tümü, çeşitli yazarlara ait olsa da o çevirmenin ağzından konuşuyor, onun sesini ve damgasını taşıyor. Bu parçada çevirmenlerle ilgili olarak anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Anlatım biçimleri arasındaki farkları bilmedikleri B) Yapıtları, sanatsal değerini düşünmeden, yorum- Mamaya başvurdukları C)Yapıtını çevirdiği yazarı tanımadıkları DÇeviri yaptığı dilin anlatım gücünü yeterince yansıtamadıkları 3 E) Çeviri yaptıkları yazarın anlatımını yetersiz bul- dukları
TYT
19. Tekerlek kullanmak çoğu zaman uygarlığın şartlarından
zannedilir oysa kimi büyük uygarlıklar hiçbir zaman te-
kerlek kullanmadı. Söz gelimi tarım, hayvancılık, mimar-
lik, matematik, astronomi ve ticaret gibi alanlarda bir
hayli ileri olan İnkalar, Aztekler ve Mayalar tekerlek ve
dolayısıyla yük arabası ya da el arabası kullanmıyordu.
Bunun nedeni teknoloji ve bilim alanlarında geri olmaları
değil, tekerleğe ihtiyaç duymamalarıydı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangileri
kullanılmış?
A) Tartışma - örnekleme
B) Açıklama-öyküleme
C) Karşılaştırma - benzetme
D) Karşılaştırma - açıklama
E) Tanımlama - örnekleme
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT 19. Tekerlek kullanmak çoğu zaman uygarlığın şartlarından zannedilir oysa kimi büyük uygarlıklar hiçbir zaman te- kerlek kullanmadı. Söz gelimi tarım, hayvancılık, mimar- lik, matematik, astronomi ve ticaret gibi alanlarda bir hayli ileri olan İnkalar, Aztekler ve Mayalar tekerlek ve dolayısıyla yük arabası ya da el arabası kullanmıyordu. Bunun nedeni teknoloji ve bilim alanlarında geri olmaları değil, tekerleğe ihtiyaç duymamalarıydı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangileri kullanılmış? A) Tartışma - örnekleme B) Açıklama-öyküleme C) Karşılaştırma - benzetme D) Karşılaştırma - açıklama E) Tanımlama - örnekleme
TÜRKÇE
I. Bu süreçte, dünyanın en büyük çeşitliliğe sahip eko-
sistemlerinden birini monokültür yapılan tarım alan-
larına dönüştürdüler.
II. On milyonlarca insanın yaşadığı bölgedeki temel
ekolojik işlevleri potansiyel olarak tehlikeye attılar.
III. Yerlerine sıra sıra milyonlarca kauçuk ağacı diktiler.
IV. Kauçuk ticaretinin sonuçları, yaşadığımız yüzyılda,-
dünya tarihinin en büyük ve en hızlı ekolojik deği-
şimlerinden birini başlattı.
V. Çin, Vietnam, Tayland ve Kamboçya'daki kauçuk
üreticileri ormanları kesip yaktılar.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi son
cümle olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
18. Şehirdeki nüfus artışının etkisiyle ilk defa Amerika'da
inşa edilen gökdelenler; çelik, su pompaları, asansör ve
PLAN
19.
2
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE I. Bu süreçte, dünyanın en büyük çeşitliliğe sahip eko- sistemlerinden birini monokültür yapılan tarım alan- larına dönüştürdüler. II. On milyonlarca insanın yaşadığı bölgedeki temel ekolojik işlevleri potansiyel olarak tehlikeye attılar. III. Yerlerine sıra sıra milyonlarca kauçuk ağacı diktiler. IV. Kauçuk ticaretinin sonuçları, yaşadığımız yüzyılda,- dünya tarihinin en büyük ve en hızlı ekolojik deği- şimlerinden birini başlattı. V. Çin, Vietnam, Tayland ve Kamboçya'daki kauçuk üreticileri ormanları kesip yaktılar. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi son cümle olur? A) I B) II C) III D) IV E) V 18. Şehirdeki nüfus artışının etkisiyle ilk defa Amerika'da inşa edilen gökdelenler; çelik, su pompaları, asansör ve PLAN 19. 2
herkesçe
Bu kriter-
e geçer-
"iyi-kö-
Si veya
Eliği ol-
imlenir
ma, bir
nünde
ğduyu
n yine
erden
veri-
ya-
ebî
nde
ide
op-
Cim
hat
a-
in
B
B
Türkçe
20. Aşağıdaki metinlerin hangisinde öyküleyi-
ci anlatım ağır basmaktadır?
A) Her yıl yüz milyonlarca ton plastik üretili-
yor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi
geri dönüşümü sağlanamayan büyük mik-
tarda atığın denizleri doldurmaması için
çözüm arayışları sürüyor. Bu çözümlerden
en umut verici olanı atıkları ya da plastik-
leri parçalayabilen organizmalar.
B) Durdu. Gözleri etrafımızı saran manzara-
nin ve biraz önce anlattığı hikâyenin içinde
kaybolmuş gibi büyük ve dalgındı. Şakak-
larında tozlarla karışıp sonra kalın çizgiler
hâlinde kuruyan terlerin izleri vardı. Derin
derin nefes alıyordu.
C) Okyanusların dibi, çok soğuk ve karanlık
olduğundan/canlıların yaşamı için uygun
değildir. Ancak okyanusların tabanındaki
bazı yerlerde sıcak su bacaları bulunur.
Büyük Okyanus'ta 2400 metre derinlikte
yapılan ölçümler, su bacalarının çıkış nok-
tasında sıcaklığın 382 dereceye kadar çı-
kabildiğini gösteriyor.
D) Ayakkabıcı, iskemlesine oturdu. Hasan da
merakla karşısına geçti, Şaşarak, eğlene-
rek seyrediyordu. Tamirci, kartona benze-
yen kalın deriyi iki tarafı keskin, incecik,
sapsız bıçağıyla kesti. Ağzına bir avuç çivi
doldurdu. Sonra bunları ağzından çıkarıp
ayakkabıların altına çabuk çabuk mıhladı.
Betimlen.
BENIM H
C
BENIM HOCAM
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
herkesçe Bu kriter- e geçer- "iyi-kö- Si veya Eliği ol- imlenir ma, bir nünde ğduyu n yine erden veri- ya- ebî nde ide op- Cim hat a- in B B Türkçe 20. Aşağıdaki metinlerin hangisinde öyküleyi- ci anlatım ağır basmaktadır? A) Her yıl yüz milyonlarca ton plastik üretili- yor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan büyük mik- tarda atığın denizleri doldurmaması için çözüm arayışları sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici olanı atıkları ya da plastik- leri parçalayabilen organizmalar. B) Durdu. Gözleri etrafımızı saran manzara- nin ve biraz önce anlattığı hikâyenin içinde kaybolmuş gibi büyük ve dalgındı. Şakak- larında tozlarla karışıp sonra kalın çizgiler hâlinde kuruyan terlerin izleri vardı. Derin derin nefes alıyordu. C) Okyanusların dibi, çok soğuk ve karanlık olduğundan/canlıların yaşamı için uygun değildir. Ancak okyanusların tabanındaki bazı yerlerde sıcak su bacaları bulunur. Büyük Okyanus'ta 2400 metre derinlikte yapılan ölçümler, su bacalarının çıkış nok- tasında sıcaklığın 382 dereceye kadar çı- kabildiğini gösteriyor. D) Ayakkabıcı, iskemlesine oturdu. Hasan da merakla karşısına geçti, Şaşarak, eğlene- rek seyrediyordu. Tamirci, kartona benze- yen kalın deriyi iki tarafı keskin, incecik, sapsız bıçağıyla kesti. Ağzına bir avuç çivi doldurdu. Sonra bunları ağzından çıkarıp ayakkabıların altına çabuk çabuk mıhladı. Betimlen. BENIM H C BENIM HOCAM
e göre birbirin-
7ız.
ant, Derya, Er-
di kişinin sına-
uralarıyla ilgili
dan çıkmış-
çıkmıştır.
dan çık-
ne de
yıncılık
●
●
3-5. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirin-
den bağımsız olarak cevaplayınız.
Gürol, Hale, Jale, Leyla, Orçun, Veysi, Yeliz ve Ze-
liha; Efes ve Selçuk Kalesi'ni görmek maksadıyla
dörder kişilik iki gruba ayrılmışlardır. Bununla ilgili
şu bilgiler verilmiştir:
Leyla, Efes'e giden gruptadır.
Hale ve Jale aynı yere giden gruptadır.
Veysi ve Yeliz aynı yere giden gruptadır.
Gürol ve Zeliha farklı kafilededirler.
3. Buna göre aşağıdaki kişilerden hangisinin gö-
receği yer kesin olarak bilinmektedir?
A) Gürol
B) Hale
C) Orçun
D) Yeliz
E) Zeliha
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
e göre birbirin- 7ız. ant, Derya, Er- di kişinin sına- uralarıyla ilgili dan çıkmış- çıkmıştır. dan çık- ne de yıncılık ● ● 3-5. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirin- den bağımsız olarak cevaplayınız. Gürol, Hale, Jale, Leyla, Orçun, Veysi, Yeliz ve Ze- liha; Efes ve Selçuk Kalesi'ni görmek maksadıyla dörder kişilik iki gruba ayrılmışlardır. Bununla ilgili şu bilgiler verilmiştir: Leyla, Efes'e giden gruptadır. Hale ve Jale aynı yere giden gruptadır. Veysi ve Yeliz aynı yere giden gruptadır. Gürol ve Zeliha farklı kafilededirler. 3. Buna göre aşağıdaki kişilerden hangisinin gö- receği yer kesin olarak bilinmektedir? A) Gürol B) Hale C) Orçun D) Yeliz E) Zeliha
LER
ik başka şey
özcüğünün a 5-
ikte insan, h
5.
zannediyor
zalıyor. Ha
österiyor.
etlerden b
sat elden
değil.
hangisi
Bu Tarz
Sorarlar
Özbekistan'da ulusal benlik ve kültür çok güçlüdür. Emir
Timur'a büyük saygı duyulur. Özbekistan'da paralarda,
sokaklarda, kamu binalarında Emir Timur'un resimleri
görülür. Özbekler, giyim kuşamda da ulusal değerlere
bağlıdır. Kadınlar, Özbek ipeğinden yapılmış elbiseleri tercih
eder. Erkeklerde ise doppi adı verilen takkeye benzeyen bir
şapkanın kullanımı yaygındır. Özbekistan'da konuşulan dil,
Istanbul Türkçesine benzer. "Olmak" sözcüğü "bolmak",
"ben" sözcüğü "men" olarak kullanılır. Türkiye Türkçesindeki
kelime başı "g"leri de "k" olarak söylenir. Türk dünyası içinde
en büyük tarihsel mirasa sahip topluluklardan biri de hiç
kuşkusuz Özbeklerdir. Semerkant, Buhara, Hive
Özbekistan'daki önemli tarihî şehirlerdendir.
Bu parçanın anlatımında
Açıklama
II. Tartışma
III. Karşılaştırma
IV. Tanık gösterme
tekniklerinden hangilerine başvurulmuştur?
A) Yalnız I
D) Ive V
B) Yalnız t
E) III ve IV
C)ive III
7.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
LER ik başka şey özcüğünün a 5- ikte insan, h 5. zannediyor zalıyor. Ha österiyor. etlerden b sat elden değil. hangisi Bu Tarz Sorarlar Özbekistan'da ulusal benlik ve kültür çok güçlüdür. Emir Timur'a büyük saygı duyulur. Özbekistan'da paralarda, sokaklarda, kamu binalarında Emir Timur'un resimleri görülür. Özbekler, giyim kuşamda da ulusal değerlere bağlıdır. Kadınlar, Özbek ipeğinden yapılmış elbiseleri tercih eder. Erkeklerde ise doppi adı verilen takkeye benzeyen bir şapkanın kullanımı yaygındır. Özbekistan'da konuşulan dil, Istanbul Türkçesine benzer. "Olmak" sözcüğü "bolmak", "ben" sözcüğü "men" olarak kullanılır. Türkiye Türkçesindeki kelime başı "g"leri de "k" olarak söylenir. Türk dünyası içinde en büyük tarihsel mirasa sahip topluluklardan biri de hiç kuşkusuz Özbeklerdir. Semerkant, Buhara, Hive Özbekistan'daki önemli tarihî şehirlerdendir. Bu parçanın anlatımında Açıklama II. Tartışma III. Karşılaştırma IV. Tanık gösterme tekniklerinden hangilerine başvurulmuştur? A) Yalnız I D) Ive V B) Yalnız t E) III ve IV C)ive III 7.
TYT/TÜR
28. Cemil Meriç, düşünce yaşamımızın önemli
simalarındandır. Başta sosyoloji olmak üzere insan ve
toplum yaşamına dokunan pek çok ilim dalı ile ilgili özgün
görüşler ortaya atmıştır. Dolayısıyla Cemil Meriç'in
düşünce yönü öne çıkan bir kalem erbabı olduğu
söylenebilir.
Aşağıdakilerden hangisi, Cemil Meriç'in yazarlık
görüşünü örnekler nitelikte bir yargıdır?
A) Sait Faik Abasıyanık'ın öykülerinde gündelik yaşamdan
kesitler ağır basmaktadır.
B) Tanzimat edebiyatının öncü isimlerinden Şinasi,
edebiyatımızda özellikle ilklerin adamı olarak
tanınmıştır.
2
C) Suut Kemal Yetkin; edebiyat, sanat, felsefe, psikoloji ve
Aoplum bilimi gibi alanlarda fikir beyan edip eser veren
bir yazardır.
D) Yakup Kadri Karaosmanoğlu, roman ve hikâyelerinde
realizmin etkilerini duyurmuş bir yazardır.
E) 1980 sonrası edebiyatımızın önemli şairlerinden
Hüseyin Atlansoy, yer yer imgesel ve çağrışımsal bir dil
tercih etmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/TÜR 28. Cemil Meriç, düşünce yaşamımızın önemli simalarındandır. Başta sosyoloji olmak üzere insan ve toplum yaşamına dokunan pek çok ilim dalı ile ilgili özgün görüşler ortaya atmıştır. Dolayısıyla Cemil Meriç'in düşünce yönü öne çıkan bir kalem erbabı olduğu söylenebilir. Aşağıdakilerden hangisi, Cemil Meriç'in yazarlık görüşünü örnekler nitelikte bir yargıdır? A) Sait Faik Abasıyanık'ın öykülerinde gündelik yaşamdan kesitler ağır basmaktadır. B) Tanzimat edebiyatının öncü isimlerinden Şinasi, edebiyatımızda özellikle ilklerin adamı olarak tanınmıştır. 2 C) Suut Kemal Yetkin; edebiyat, sanat, felsefe, psikoloji ve Aoplum bilimi gibi alanlarda fikir beyan edip eser veren bir yazardır. D) Yakup Kadri Karaosmanoğlu, roman ve hikâyelerinde realizmin etkilerini duyurmuş bir yazardır. E) 1980 sonrası edebiyatımızın önemli şairlerinden Hüseyin Atlansoy, yer yer imgesel ve çağrışımsal bir dil tercih etmiştir.
NIM ODAKLI SORULAR
1.
Günümüzde Kazakistan sınırları içerisinde bulunan Balkaş
Gölü'nün ortalama uzunluğu 605 km, genişliği ise doğuda
74 km, batıda 19 km'dir. Yüz ölçümü 16.996 km²dir. En
derin noktası 25.6 metre iken ortalama derinlik 5,8
metredir. Denizden yüksekliği 341,4 metredir. Kıyılarının
uzunluğu 2.385 km'dir. Toplam su havzası 413.000 km² dir.
Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme
tekniklerinden hangisi ağır basmaktadır?
Tanıklıklara başvurma
B) Örneklendirme
Karşılaştırma
D) Tanımlama
E Sayısal verilerden yararlanma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
NIM ODAKLI SORULAR 1. Günümüzde Kazakistan sınırları içerisinde bulunan Balkaş Gölü'nün ortalama uzunluğu 605 km, genişliği ise doğuda 74 km, batıda 19 km'dir. Yüz ölçümü 16.996 km²dir. En derin noktası 25.6 metre iken ortalama derinlik 5,8 metredir. Denizden yüksekliği 341,4 metredir. Kıyılarının uzunluğu 2.385 km'dir. Toplam su havzası 413.000 km² dir. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi geliştirme tekniklerinden hangisi ağır basmaktadır? Tanıklıklara başvurma B) Örneklendirme Karşılaştırma D) Tanımlama E Sayısal verilerden yararlanma
muş isimlerinden, genç bir yazarın yeni bir romanı
çıktı. (II) Hem konusu hem de anlatımıyla sıra dışı
bir roman. (III) Bu romanın kahramanı, Kani isimli,
Izmirli hayal ürünü bir medya patronu. (IV) Roman
iç içe geçmiş öykülerden oluşuyor ancak merkez
öykü olarak karşınıza sadece kendisini düşünen
kötücül bir patronun zapt edilemez hırsı çıkıyor.
(V) Yazar roman kahramanına batırdığı kamayı
kanırtıkça, okurları da yazarla birlikte zevk alıyor.
Bu parçada pumaralanmış cümlelerin hangisin-
den sözü edilen yazarın, okuru etkisi altına al-
dığı anlamı çıkarılabilir?
A) I. B) II.
D) IV.
C) III.
E) V
3. (1) Kitap okurken çoğu zaman kendimi kitaba kaptı-
rarak sık sık ağladığım oluyordu. (II) Insanlara iliş-
kin öyküler öyle sürükleyici, öyle değerli, öyle yakın-
di ki bana kendimden bir parça bulurdum onlarda.
(III) Yaptığım anlamsız işlerden sıkılan ve duydu-
ğum anlamsız övgülerden bıkan biriydim. (IV) Buna
rağmen, o hâlimle büyüdüğümde insanlara yardım
etmeye kararlıydım. (V) Firsat bulduğunda, imkân-
larım el verdiği ölçüde onlara elimden gelen yardı-
mı yapacaktım.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin-
den itibaren yazar "tasarı" dan söz etmiştir?
A) I.
B) II. C) III. DIVE) V.
OPTIMUM
5
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
muş isimlerinden, genç bir yazarın yeni bir romanı çıktı. (II) Hem konusu hem de anlatımıyla sıra dışı bir roman. (III) Bu romanın kahramanı, Kani isimli, Izmirli hayal ürünü bir medya patronu. (IV) Roman iç içe geçmiş öykülerden oluşuyor ancak merkez öykü olarak karşınıza sadece kendisini düşünen kötücül bir patronun zapt edilemez hırsı çıkıyor. (V) Yazar roman kahramanına batırdığı kamayı kanırtıkça, okurları da yazarla birlikte zevk alıyor. Bu parçada pumaralanmış cümlelerin hangisin- den sözü edilen yazarın, okuru etkisi altına al- dığı anlamı çıkarılabilir? A) I. B) II. D) IV. C) III. E) V 3. (1) Kitap okurken çoğu zaman kendimi kitaba kaptı- rarak sık sık ağladığım oluyordu. (II) Insanlara iliş- kin öyküler öyle sürükleyici, öyle değerli, öyle yakın- di ki bana kendimden bir parça bulurdum onlarda. (III) Yaptığım anlamsız işlerden sıkılan ve duydu- ğum anlamsız övgülerden bıkan biriydim. (IV) Buna rağmen, o hâlimle büyüdüğümde insanlara yardım etmeye kararlıydım. (V) Firsat bulduğunda, imkân- larım el verdiği ölçüde onlara elimden gelen yardı- mı yapacaktım. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin- den itibaren yazar "tasarı" dan söz etmiştir? A) I. B) II. C) III. DIVE) V. OPTIMUM 5
11. DENEME
1. Romancılarımızın göz ardı ettiği önemli bir yan Doğu
biçemidir. Çoğu romancı buna sırt çevirme yanlışına
düşmüştür. Bunu gören tek romancımız Yaşar Ke-
mal'di. Şimdilerde Orhan Pamuk bu gizi çözmeye
çalışıyor. Bu söylemden kaçamayız. Kendi yazdık-
larımızdan kaçsak bile başkalarının yazdıklarında
bunu arıyor, bulduğumuzda seviyor, haz alıyoruz.
Açıkçası kendimize yakalanıyoruz bir yerde.
Bu paragrafta eleştirilen aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A Geleneksel anlatının kullanılmaması
B) Halkın beğenisinin görmezden gelinmesi
C) Batı romanının bilinmemesi
D) Doğu'ya özgü olan içeriğin dışlanması
E) Üsluba gereken özenin gösterilmemesi
24.C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11. DENEME 1. Romancılarımızın göz ardı ettiği önemli bir yan Doğu biçemidir. Çoğu romancı buna sırt çevirme yanlışına düşmüştür. Bunu gören tek romancımız Yaşar Ke- mal'di. Şimdilerde Orhan Pamuk bu gizi çözmeye çalışıyor. Bu söylemden kaçamayız. Kendi yazdık- larımızdan kaçsak bile başkalarının yazdıklarında bunu arıyor, bulduğumuzda seviyor, haz alıyoruz. Açıkçası kendimize yakalanıyoruz bir yerde. Bu paragrafta eleştirilen aşağıdakilerden hangi- sidir? A Geleneksel anlatının kullanılmaması B) Halkın beğenisinin görmezden gelinmesi C) Batı romanının bilinmemesi D) Doğu'ya özgü olan içeriğin dışlanması E) Üsluba gereken özenin gösterilmemesi 24.C
MLER-1
6.
DENEME
Bütün aynalar perdelere muhtaçtır. Bu şu demektir:
Perdeler ile aynalar arasında sıkı bir ilişki vardır.
Aynaların arkasında amalgam denilen alaşım bir
örtü vardır ki ona "sır" denir. O sırlı tabakayı kaldırır-
sanız ayna, ayna olmaktan çıkar; cam olur. Demel
ki aynaları ayna kılan perdedir.
Şiirl bu metinde "ayna" olarak değerlendiren bi
kişi aşağıdaki dizelerden hangisini "cam" olara
değerlendirir?
A) Bir tatlı tebessümle donandı bütün evren,
Bir başka güneş, burcuma doğmuş gibi ayner
B) Gitmek, sona ermeden bir zamanda
Başıboş bir tekne gibi ummanda
C) Ortasında kırıldığında seslerimiz,
Sustuk avazımız çıktığınca.
D) Ruhumu eritip de kalıba koymuşlar,
Onu Istanbul diye toprağa kondurmuşlar.
E) Gözü tok insan zengin sayılır
Azla yetinenin azı çok sayılır
Fuel zamanda iken kalbur samanda iken...
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
MLER-1 6. DENEME Bütün aynalar perdelere muhtaçtır. Bu şu demektir: Perdeler ile aynalar arasında sıkı bir ilişki vardır. Aynaların arkasında amalgam denilen alaşım bir örtü vardır ki ona "sır" denir. O sırlı tabakayı kaldırır- sanız ayna, ayna olmaktan çıkar; cam olur. Demel ki aynaları ayna kılan perdedir. Şiirl bu metinde "ayna" olarak değerlendiren bi kişi aşağıdaki dizelerden hangisini "cam" olara değerlendirir? A) Bir tatlı tebessümle donandı bütün evren, Bir başka güneş, burcuma doğmuş gibi ayner B) Gitmek, sona ermeden bir zamanda Başıboş bir tekne gibi ummanda C) Ortasında kırıldığında seslerimiz, Sustuk avazımız çıktığınca. D) Ruhumu eritip de kalıba koymuşlar, Onu Istanbul diye toprağa kondurmuşlar. E) Gözü tok insan zengin sayılır Azla yetinenin azı çok sayılır Fuel zamanda iken kalbur samanda iken...
TYT-AYT PARAGRAF SORU BANKASI
10. Bir dilin kelimeleri, o dili konuşan insanların düşleri, hatıra-
ları ve özlemleri değil midir? Böyle olduğu içindir ki konu- L
şurken kelimelerimizi dikkatle seçmeye çalışırız. Bakmayın G
kâğıt üzerinde kara kara dizildiklerine; onlar seslerden, i
seslerin işaretleri olan harflerden bir araya gelmiş küçük
canlılardır. Seslerin, harflerin yan yana gelerek kelimeleri
oluşturması sonra o kelimelerin insan denen varlığın bütün
ruhunu aydınlativeren sihirli anlamlara, cümlelere dönüşüp
duyguları, dilekleri, özlemleri seslendirmesi başlı başına
mucizevi bir şey olmalıdır. Onların bizde çağrıştırdıklarıdır A
aslolan, sadece kulağımıza çalınan sesin tinısı değildir.
Kelimelerin esprisi de burada gizlidir.
M
L
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Kelimeler, seslerin bir araya getirdiği sihirli nağmelerdir.
B) Insan için en iyi iletişim aracı dildir.
B
i
Kelimeler, dilin yapı taşlarıdır.
D) Hayattaki mucizelerden biri de kelimelerin oluşumudur.
E) Kelimeler, insanların duygu ve düşlerinin şekil almış
fadesidir.
S
TO DO SO
A
R
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT-AYT PARAGRAF SORU BANKASI 10. Bir dilin kelimeleri, o dili konuşan insanların düşleri, hatıra- ları ve özlemleri değil midir? Böyle olduğu içindir ki konu- L şurken kelimelerimizi dikkatle seçmeye çalışırız. Bakmayın G kâğıt üzerinde kara kara dizildiklerine; onlar seslerden, i seslerin işaretleri olan harflerden bir araya gelmiş küçük canlılardır. Seslerin, harflerin yan yana gelerek kelimeleri oluşturması sonra o kelimelerin insan denen varlığın bütün ruhunu aydınlativeren sihirli anlamlara, cümlelere dönüşüp duyguları, dilekleri, özlemleri seslendirmesi başlı başına mucizevi bir şey olmalıdır. Onların bizde çağrıştırdıklarıdır A aslolan, sadece kulağımıza çalınan sesin tinısı değildir. Kelimelerin esprisi de burada gizlidir. M L Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Kelimeler, seslerin bir araya getirdiği sihirli nağmelerdir. B) Insan için en iyi iletişim aracı dildir. B i Kelimeler, dilin yapı taşlarıdır. D) Hayattaki mucizelerden biri de kelimelerin oluşumudur. E) Kelimeler, insanların duygu ve düşlerinin şekil almış fadesidir. S TO DO SO A R
34. Aktör, kendinden başka herkesi küçümseyen bir aktör
bozuntusunun öyküsüdür. Yazar, bütün iyi niteliklerin ken-
disinde olduğunu sanan ve bu hayalî üstünlüğünü kendi
çıkarı için kullanmaya çalışan bu tipi, çeşitli durumlar kar-
şısındaki davranışları ve sözleriyle ustaca çizmiştir. Oyu-
nunu beğenmeyen müfettişlerin karşısındaki tavrı da
ondaki kendini beğenmişliğin, aslında kendini küçümseme
duygusundan kaynaklandığını gösterir. Sonunda müfettiş-
lerin gerçeği yüzüne söylemeleri onu kendine getirmiş, o
gecenin sabahında ilk otobüsle kentten ayrılmıştır.
Bu parçada anlatılan öykü kahramanı hakkında, aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kibirli biri olmasına rağmen, eleştiri kaldıracak kadar
kendine güveni yoktur.
B) Kendisinden daha başarılı bir oyuncuyla karşılaşması
onu iç hesaplaşmaya itmiştir.
C) Kendisini olduğundan çok daha önemli gören bir kişili-
ğe sahiptir.
D) Aşağılık kompleksi içinde olduğu ortaya çıkınca çareyi
kaçmakta bulmuştur.
E) Kendisinin nasıl biri olduğunu anlayabilmesi için ger-
çeklerin ona doğrudan söylenmesi gerekmiştir..
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
34. Aktör, kendinden başka herkesi küçümseyen bir aktör bozuntusunun öyküsüdür. Yazar, bütün iyi niteliklerin ken- disinde olduğunu sanan ve bu hayalî üstünlüğünü kendi çıkarı için kullanmaya çalışan bu tipi, çeşitli durumlar kar- şısındaki davranışları ve sözleriyle ustaca çizmiştir. Oyu- nunu beğenmeyen müfettişlerin karşısındaki tavrı da ondaki kendini beğenmişliğin, aslında kendini küçümseme duygusundan kaynaklandığını gösterir. Sonunda müfettiş- lerin gerçeği yüzüne söylemeleri onu kendine getirmiş, o gecenin sabahında ilk otobüsle kentten ayrılmıştır. Bu parçada anlatılan öykü kahramanı hakkında, aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kibirli biri olmasına rağmen, eleştiri kaldıracak kadar kendine güveni yoktur. B) Kendisinden daha başarılı bir oyuncuyla karşılaşması onu iç hesaplaşmaya itmiştir. C) Kendisini olduğundan çok daha önemli gören bir kişili- ğe sahiptir. D) Aşağılık kompleksi içinde olduğu ortaya çıkınca çareyi kaçmakta bulmuştur. E) Kendisinin nasıl biri olduğunu anlayabilmesi için ger- çeklerin ona doğrudan söylenmesi gerekmiştir..
TÜRKÇE
35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Dondurma günümüz dünyasının en çok tüketilen gi-
dalarından birisi ve özellikle sıcak iklimlerin yaşandığı
yerler için sadece bir gıda değil aynı zamanda serin-
leme aracıdır. Dondurmanın tarihi çok eskilere dayan-
makla birlikte yapımı ve tüketimi belirli bölgelerde ola-
biliyordu fakat bugün teknolojinin gelişimi ve dondurma
kültürünün yaygınlaşması ile tüm dünyada üretilebilen
ve tüketilebilen bir gastronomik ürün olarak karşımıza
çıkmaktadır. Kullanılan ham maddeler ve yapılış şek-
li, dondurmanın kalitesini ve lezzetini etkilemektedir.
Öyle ki bu farklılıklar ve üründeki değişim nedeniyle
tüketiciler gerçek dondurma lezzetini aramaktadır.
Böylece tanınırlığı artan dondurma üretildiği kent için
de bir marka hâlini almaya başlamaktadır. Kahraman-
maraş denilince insanların aklına ilk olarak dondur-
manın gelmesi, bu ürün ile Kahramanmaraş kentinin
özdeşleştiğini gösterir. Maraş dondurması keçi sütü ve
orkide bitkisi kullanılarak üretilen, ülkemizde artık yay-
gın olarak tüketilen ve bazı ülkelere ihracatı yapılan
turistik bir üründür.
35. Bu parçada "dondurma" ile ilgili olarak aşağıdaki-
lerden hangisine değinilmemiştir?
A Dondurmanın ne zaman ortaya çıktığına
B) Maraş dondurması yapımında kullanılan madde
lere
Dondurmanın kullanım amaçlarına
D) Dondurmanın yaygınlaşma nedenlerine
E) Dondurmanın lezzetini etkileyen nedenlere
36. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir.
B) Karşılaştırma yapılmıştır.
CYBilgi vermek amaçlanmıştır.
D) Gerekçeli yargılar vardır.
E) Tekrarlara yer verilmiştir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE 35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Dondurma günümüz dünyasının en çok tüketilen gi- dalarından birisi ve özellikle sıcak iklimlerin yaşandığı yerler için sadece bir gıda değil aynı zamanda serin- leme aracıdır. Dondurmanın tarihi çok eskilere dayan- makla birlikte yapımı ve tüketimi belirli bölgelerde ola- biliyordu fakat bugün teknolojinin gelişimi ve dondurma kültürünün yaygınlaşması ile tüm dünyada üretilebilen ve tüketilebilen bir gastronomik ürün olarak karşımıza çıkmaktadır. Kullanılan ham maddeler ve yapılış şek- li, dondurmanın kalitesini ve lezzetini etkilemektedir. Öyle ki bu farklılıklar ve üründeki değişim nedeniyle tüketiciler gerçek dondurma lezzetini aramaktadır. Böylece tanınırlığı artan dondurma üretildiği kent için de bir marka hâlini almaya başlamaktadır. Kahraman- maraş denilince insanların aklına ilk olarak dondur- manın gelmesi, bu ürün ile Kahramanmaraş kentinin özdeşleştiğini gösterir. Maraş dondurması keçi sütü ve orkide bitkisi kullanılarak üretilen, ülkemizde artık yay- gın olarak tüketilen ve bazı ülkelere ihracatı yapılan turistik bir üründür. 35. Bu parçada "dondurma" ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? A Dondurmanın ne zaman ortaya çıktığına B) Maraş dondurması yapımında kullanılan madde lere Dondurmanın kullanım amaçlarına D) Dondurmanın yaygınlaşma nedenlerine E) Dondurmanın lezzetini etkileyen nedenlere 36. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir. B) Karşılaştırma yapılmıştır. CYBilgi vermek amaçlanmıştır. D) Gerekçeli yargılar vardır. E) Tekrarlara yer verilmiştir.
DENEME-6
TÜRKÇE TESTİ
38.-39. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
Kış aylarıyla birlikte, hapşıran, kıpkırmızı burunlarını
çeken insanların görüntüsü artıyor. Hemen hemen
herkeste bir yorgunluk şikâyeti... Toplu mekânlarda
kendini son ana kadar tutmaya çalışıp ama sonunda
başarısızlığa uğrayıp "hapşuuu" diye feryat edenle-
rin utancı yüzlerine vuruyor. Bilim adamları hesapla-
mışlar. Hapşırık sırasında ağzımızdan çıkan havanın
hızı, inanamayacaksınız ama, saatte 176 kilometre-
ye ulaşıyor. Hapşırık, kış mevsiminin en tipik hasta-
liği olan soğuk algınlığının ilk ve neredeyse kesin işa-
retlerinden biri. Ancak bu cümleyi düzeltmek gere-
kiyor. Çünkü soğuk algınlığı tatil yapan bir hastalık
değil.
YAYINLARI
39. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler.
den hangisi söylenemez?
A) Eksiltili cümleye yer verilmiştir.
B) Ara söz kullanılmıştır.
C) Abartılı bir söyleyiş vardır.
D) Yansıma sözcük kullanılmıştır.
E) Deyimlere yer verilmiştir.
Isonder de
DENE!
7
1. I. S
g
Sea
11. S
öv
III.
<-1000
S
plig
IV.
noxmüm
-obione
V.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
DENEME-6 TÜRKÇE TESTİ 38.-39. soruları aşağıdaki parçaya göre ce- vaplayınız. Kış aylarıyla birlikte, hapşıran, kıpkırmızı burunlarını çeken insanların görüntüsü artıyor. Hemen hemen herkeste bir yorgunluk şikâyeti... Toplu mekânlarda kendini son ana kadar tutmaya çalışıp ama sonunda başarısızlığa uğrayıp "hapşuuu" diye feryat edenle- rin utancı yüzlerine vuruyor. Bilim adamları hesapla- mışlar. Hapşırık sırasında ağzımızdan çıkan havanın hızı, inanamayacaksınız ama, saatte 176 kilometre- ye ulaşıyor. Hapşırık, kış mevsiminin en tipik hasta- liği olan soğuk algınlığının ilk ve neredeyse kesin işa- retlerinden biri. Ancak bu cümleyi düzeltmek gere- kiyor. Çünkü soğuk algınlığı tatil yapan bir hastalık değil. YAYINLARI 39. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler. den hangisi söylenemez? A) Eksiltili cümleye yer verilmiştir. B) Ara söz kullanılmıştır. C) Abartılı bir söyleyiş vardır. D) Yansıma sözcük kullanılmıştır. E) Deyimlere yer verilmiştir. Isonder de DENE! 7 1. I. S g Sea 11. S öv III. <-1000 S plig IV. noxmüm -obione V.
de
tık dışı
arın
Kadınlar
klerde en
olduğuna
stalığın
arına ve
da ağrı
meyen
isteyen
U
k bir
e
işi,
ni
tirir.
9
36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya. "Bu
öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki... İşte bu,
hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her
dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını
bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen
ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz
problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru
tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla
ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk
defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında
Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay
ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça
insana farklı bakış açıları sağlar.
Bu parçadan matematikle ilgili olarak
Kullanım alanı geniştir.
Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön
koşuludur.
III Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır.
V.Kişiyi bazı açılardan geliştirir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) I ve II
B) I ve II
D) II ve IV
In
Eyni
E) Il ve IV
C) II vell
TYT/TÜR
37.-38.
Yeni Roman
çıkmıştır. Ye
Butor, Robe
Joyce, Virgi
tutarlılık ve
sezgiler yol
kalıplara ka
peşindedir
anlayışını
fikrinden u
gerçeklikle
mühim gö
37. Bu
han
A)
LC
p
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
de tık dışı arın Kadınlar klerde en olduğuna stalığın arına ve da ağrı meyen isteyen U k bir e işi, ni tirir. 9 36. Lisede gösterilen temel matematik için bile denir ya. "Bu öğrendiklerimizi ileride kullanmayacağız ki... İşte bu, hatalı bir yaklaşımdır. Matematik her yerde, hemen her dalda kullanılır. Sadece neyin nerede kullanılacağını bilmek ve anlamak lazım. Bazı öğrenciler, tamamen ezbere dayalı öğrenir çoğu şeyi. Mesela havuz problemleriyle ilgili birkaç soru çeşidini görür, o soru tiplerinin nasıl çözüleceğini ezberler. Sınavda aynı konuyla ilgili farklı tip soru çıkınca kalem oynatamaz. Çünkü ilk defa sınav esnasında düşünmeye başlar konu hakkında Bu noktada şunu diyebiliriz: Matematik, insanı çok kolay ters köşe yapar fakat onunla biraz haşır neşir olundukça insana farklı bakış açıları sağlar. Bu parçadan matematikle ilgili olarak Kullanım alanı geniştir. Matematikte formülleri ezberlemek, başarının ön koşuludur. III Genelde ezbere dayalı biçimde öğrenilmeye çalışılır. V.Kişiyi bazı açılardan geliştirir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) I ve II B) I ve II D) II ve IV In Eyni E) Il ve IV C) II vell TYT/TÜR 37.-38. Yeni Roman çıkmıştır. Ye Butor, Robe Joyce, Virgi tutarlılık ve sezgiler yol kalıplara ka peşindedir anlayışını fikrinden u gerçeklikle mühim gö 37. Bu han A) LC p