Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Test
4
CÜMLE DÜZEYİNDE
Cümlede Kesin Yargı Yargı Birleştirm
1. I. Milyonlarca harita, plan ve kroki yapan insan yürüdü-
el vid ğü yolun.neleri göstereceğine ve nereye götüreceğine
dair tahminlerinde hep hayal kırıklığına uğradı.
II. Hesapta olmayan bir viraj, bir çukur, bir kaya, bir yağ-
mur ve bir heyelan, saklandığı kapı arkalarından çıkıp
oyunun sonucunu değiştirerek insanı dehşet içinde bi-
raktı.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisi söylenebilir?
A) I. cümlede anlatılan durumla ilgili örnekleme yapılmak-
tadır.
B) cümlede anlatılan durumun koşulu dile getirilmekte-
dir.
C) I. cümlede anlatılan durumun sebepleri dile getirilmek-
tedir.
D) I. cümlede anlatılan durum hakkında kişisel bir yorum
yapılmaktadır.
EI. cümlede anlatılan durumla ilgili olası sonuçlar dile ge-
tirilmektedir. V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Test 4 CÜMLE DÜZEYİNDE Cümlede Kesin Yargı Yargı Birleştirm 1. I. Milyonlarca harita, plan ve kroki yapan insan yürüdü- el vid ğü yolun.neleri göstereceğine ve nereye götüreceğine dair tahminlerinde hep hayal kırıklığına uğradı. II. Hesapta olmayan bir viraj, bir çukur, bir kaya, bir yağ- mur ve bir heyelan, saklandığı kapı arkalarından çıkıp oyunun sonucunu değiştirerek insanı dehşet içinde bi- raktı. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede anlatılan durumla ilgili örnekleme yapılmak- tadır. B) cümlede anlatılan durumun koşulu dile getirilmekte- dir. C) I. cümlede anlatılan durumun sebepleri dile getirilmek- tedir. D) I. cümlede anlatılan durum hakkında kişisel bir yorum yapılmaktadır. EI. cümlede anlatılan durumla ilgili olası sonuçlar dile ge- tirilmektedir. V
Bazıları der ki ben istediğim zaman yazabilirim. Yeter ki
işim gücüm olmasın. Üstelik zaman da gözetmem sabahın
05.00'i de olabilir, gecenin 24.00'ü de; hava sıcak da ola-
bilir, soğuk da... Böyle konuşanlara gülüp geçerim. Çünkü
yazma işinde "yazı atı"nın dizginleri senin elinde değildir.
"Yazı atı", istediği zaman, istediği biçimde gelir ve seni sir-
tına alıp kendi istediği yere götürür. Sen iyi bir yazar isen
"yazı atı"nın sırtından düşmemeyi becereceksin o kadar.
7.
Bu parçada karşı çıkılan görüş aşağıdakilerden hangi-
sidir?
s!
A) Yazarlığın kolay bir iş olarak görülmesi
B) Yazının zamanını ve şeklini yazarın belirlediği
C) Yazarların, yazma işinde özgür bırakılması gerektiği
Yazının, kendi biçimini ve yazılma zamanını belirlediği
E) Yazarın yazdığı türün kurallarıyla sınırlandırıldığ
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bazıları der ki ben istediğim zaman yazabilirim. Yeter ki işim gücüm olmasın. Üstelik zaman da gözetmem sabahın 05.00'i de olabilir, gecenin 24.00'ü de; hava sıcak da ola- bilir, soğuk da... Böyle konuşanlara gülüp geçerim. Çünkü yazma işinde "yazı atı"nın dizginleri senin elinde değildir. "Yazı atı", istediği zaman, istediği biçimde gelir ve seni sir- tına alıp kendi istediği yere götürür. Sen iyi bir yazar isen "yazı atı"nın sırtından düşmemeyi becereceksin o kadar. 7. Bu parçada karşı çıkılan görüş aşağıdakilerden hangi- sidir? s! A) Yazarlığın kolay bir iş olarak görülmesi B) Yazının zamanını ve şeklini yazarın belirlediği C) Yazarların, yazma işinde özgür bırakılması gerektiği Yazının, kendi biçimini ve yazılma zamanını belirlediği E) Yazarın yazdığı türün kurallarıyla sınırlandırıldığ
PARAGRAFTA KONU VE
1. Elbette. Olmaz olur mu? Baskıcı toplumlarda gülmece, alay-
lama, taşlama türleri çok gelişiyor. Bunlar, var olan sisteme
karşı bir tür savunma aracı oluyor. Bir de bir şeye birlikte
gülebilme yetisinin insanları birleştiren sosyal bir yanı var.
Öte yandan özgürlükçü bir toplumda lirik ve romantik şiirlerle
aşk romanları çok gelişiyor. Zengin ülkelerin sanatına baktı-
ğımızda ise rintçe söyleyişlerin, gönlünce yaşamak isteyen-
lerin biçimlendirdiği söyleyişler, denemeler ve gezi yazıları
ön plana çıkıyor.
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine açıklık getir-
mek için düzenlenmiştir?
Her toplumun gülmece edebiyatı var mıdır?
B) Sanatçıların her toplumda değeri var mıdır?
C) Toplumların korumaları gereken değer yargıları olmalı
mı?
D) Sanat adı altında her şeyi eleştirenlere engel olunmalı
mı?
E) Toplumun yapısıyla değer verilen sanatsal tür arasında
ilişki var mıdır?
Anlatmak, acılarımızı hafifletir. Anlatırken
ti bos vo
3.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
PARAGRAFTA KONU VE 1. Elbette. Olmaz olur mu? Baskıcı toplumlarda gülmece, alay- lama, taşlama türleri çok gelişiyor. Bunlar, var olan sisteme karşı bir tür savunma aracı oluyor. Bir de bir şeye birlikte gülebilme yetisinin insanları birleştiren sosyal bir yanı var. Öte yandan özgürlükçü bir toplumda lirik ve romantik şiirlerle aşk romanları çok gelişiyor. Zengin ülkelerin sanatına baktı- ğımızda ise rintçe söyleyişlerin, gönlünce yaşamak isteyen- lerin biçimlendirdiği söyleyişler, denemeler ve gezi yazıları ön plana çıkıyor. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine açıklık getir- mek için düzenlenmiştir? Her toplumun gülmece edebiyatı var mıdır? B) Sanatçıların her toplumda değeri var mıdır? C) Toplumların korumaları gereken değer yargıları olmalı mı? D) Sanat adı altında her şeyi eleştirenlere engel olunmalı mı? E) Toplumun yapısıyla değer verilen sanatsal tür arasında ilişki var mıdır? Anlatmak, acılarımızı hafifletir. Anlatırken ti bos vo 3.
4.
1. Evet, İzmit ve Bursa gibi büyük sanayi şehirlerini ve
körfezdeki dev fabrikaları hatırlatan bir görüntü bu.
II. Sabaha karşı şehre girerken yolun solunda sis, du-
man ve alevler içindeki Karabük Demir Çelik Fabrika-
sı'nın silo şeklindeki dev bacaları hafızalarımızı yok-
luyor.
III. Gece yollara düşüyoruz, sabahın erken saatlerinde
Safranbolu'dayız.
IV. Yolda birkaç dakika seyrettiğimiz bu devasa fabrikayı
geçtikten sonra Karabük şehir merkezine giriyoruz.
V. Yalnız Safranbolu'dan önce Karabük'ten kısaca bah-
setmek istiyorum.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bü-
tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş-
tan üçüncü olur?
A) I.
B) II.
C) III. D) IV.
E) V.
(2016-YGS)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. 1. Evet, İzmit ve Bursa gibi büyük sanayi şehirlerini ve körfezdeki dev fabrikaları hatırlatan bir görüntü bu. II. Sabaha karşı şehre girerken yolun solunda sis, du- man ve alevler içindeki Karabük Demir Çelik Fabrika- sı'nın silo şeklindeki dev bacaları hafızalarımızı yok- luyor. III. Gece yollara düşüyoruz, sabahın erken saatlerinde Safranbolu'dayız. IV. Yolda birkaç dakika seyrettiğimiz bu devasa fabrikayı geçtikten sonra Karabük şehir merkezine giriyoruz. V. Yalnız Safranbolu'dan önce Karabük'ten kısaca bah- setmek istiyorum. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bü- tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş- tan üçüncü olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. (2016-YGS)
3.
Paragrafta
Şiir, her okuyuşta yeniden üretiliyor. Her okur şiire ayrı bir
zenginlik katıyor. Şairin hiç düşünmediği çağrışımlar gelip
yerleşiyor şiire. Böylece şairin belki de aklının ucundan bile
geçmeyen bir tazeliğe ulaşmış oluyor şiir. Bu özellik öteki
yazın türleri için de geçerli olmakla birlikte şiirde daha belir-
gindir.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine varılabilir?
A) Şiirin anlam yoğunluğu, onun anlaşılmasını zorlaştır-
maktadır.
B) Şiirdeki anlam çoğalması, başka türlerdekinden daha
fazladır.
C) Şiirin çağrışım değeri onu okuyanın yeteneğine göre artar.
D) Kendini yenileyen şiir diğer edebî türlerin üstünde bir
yere gelir.
E) Şair, şiirini yazarken bazen bazı imgeleri okuyucunun
anlamasını istemez.
5
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Paragrafta Şiir, her okuyuşta yeniden üretiliyor. Her okur şiire ayrı bir zenginlik katıyor. Şairin hiç düşünmediği çağrışımlar gelip yerleşiyor şiire. Böylece şairin belki de aklının ucundan bile geçmeyen bir tazeliğe ulaşmış oluyor şiir. Bu özellik öteki yazın türleri için de geçerli olmakla birlikte şiirde daha belir- gindir. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine varılabilir? A) Şiirin anlam yoğunluğu, onun anlaşılmasını zorlaştır- maktadır. B) Şiirdeki anlam çoğalması, başka türlerdekinden daha fazladır. C) Şiirin çağrışım değeri onu okuyanın yeteneğine göre artar. D) Kendini yenileyen şiir diğer edebî türlerin üstünde bir yere gelir. E) Şair, şiirini yazarken bazen bazı imgeleri okuyucunun anlamasını istemez. 5
Anlatımın süssüz, sade, gösterişsiz olmasıdır.
(Yalınlık)
Düşünceyi dağıtmadan az sözle çok şey
anlatmaktır. (Özlülük)
II. ilgiyi canlı tutan, okuyucuda merak duygusu
uyandıran anlatımdır. (Akıcılık)
INV.Eserin yazıldığı çağın ötesine geçmesidir.
(Kalıcılık)
V. İnsanlığın ortak duygu ve düşüncelerine
seslenebilmektir. (Evrensellik)
Numaralanmış cümlelerin hangisinde tanımlar
ile ayraç içindekiler uyuşmamaktadır?
A) I
B) II
Paragrafin Şifresi
C) III
D) IV
E)V
253
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Anlatımın süssüz, sade, gösterişsiz olmasıdır. (Yalınlık) Düşünceyi dağıtmadan az sözle çok şey anlatmaktır. (Özlülük) II. ilgiyi canlı tutan, okuyucuda merak duygusu uyandıran anlatımdır. (Akıcılık) INV.Eserin yazıldığı çağın ötesine geçmesidir. (Kalıcılık) V. İnsanlığın ortak duygu ve düşüncelerine seslenebilmektir. (Evrensellik) Numaralanmış cümlelerin hangisinde tanımlar ile ayraç içindekiler uyuşmamaktadır? A) I B) II Paragrafin Şifresi C) III D) IV E)V 253
6.
1. Kedi ve yavrularını hemen hemen her gün, aynı sa-
atlerde, o kapıyı çalarken görmeye alışmıştı. Kedi
hep "Tils!" diye sesler çıkarıyordu yavrularına bir
zarar vereceği korkusuyla. Bu kediyle barışmanın
yolunu bulmalıydı. Yine bir akşam, kapıyı çaldı-
ğında kedi bir arabanın altında başını gösterdi ve
her zamanki sesi çıkardı: "Tiis!" Kapıyı çalmayı
sürdürdü, kedi de tislamayı... Kapı açılmadı. Uzun
uzun çaldı ama açılmadı. Bir daha ne o kapıyı çaldı
ne de kediyi gördü. Sorun kendiliğinden çözülmüş-
tü.
II. Dünyada bilgisayar klavyeleri ile ilgili bir standart
bulunmamakta, değişik diller için değişik klavyeler
üretilmektedir. Fransa için üretilen klavye A harfi ile
başlar ve soldan ilk altı harfi A, Z, E, R, T, Y'dir. İn-
gilizce klavyenin birinci sırasında soldan ilk altı harf;
Q, W, E, R, T, Y'dir. İlk harfi dolayısıyla bu klavye
de Q klavye olarak adlandırılır. Türkiye için üretilen
klavyede ise ilk sırada F, G, G, I, O, D harfleri bu-
lunmaktadır.
Numaralanmış parçalarla ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
A) I. parça edebî bir metinden, II. ise bilimsel bir yazı-
dan alınmıştır.
B) I. parça olay ağırlıklı bir metinken II. parçada bir
açıklama söz konusudur.
C) I. parçanın yazılış amacı, okuyucuyu olay içinde ya-
şatmak; II. parçanınkiyse bilgi vermektir.
D) I. parçada öznel, Il.de nesnel bir üslup söz konusu-
dur.
E) I. parçada bir plana bağlı kalınmamıştır, Il.de belli bir
plan söz konusudur.
8.
9.
D) Dol
E) Üst
Aşağ
amac
A)
B) K
C) C
by
E)
Aşa
da
dir
B)
C)
D)
E)
10. A
d
A
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. 1. Kedi ve yavrularını hemen hemen her gün, aynı sa- atlerde, o kapıyı çalarken görmeye alışmıştı. Kedi hep "Tils!" diye sesler çıkarıyordu yavrularına bir zarar vereceği korkusuyla. Bu kediyle barışmanın yolunu bulmalıydı. Yine bir akşam, kapıyı çaldı- ğında kedi bir arabanın altında başını gösterdi ve her zamanki sesi çıkardı: "Tiis!" Kapıyı çalmayı sürdürdü, kedi de tislamayı... Kapı açılmadı. Uzun uzun çaldı ama açılmadı. Bir daha ne o kapıyı çaldı ne de kediyi gördü. Sorun kendiliğinden çözülmüş- tü. II. Dünyada bilgisayar klavyeleri ile ilgili bir standart bulunmamakta, değişik diller için değişik klavyeler üretilmektedir. Fransa için üretilen klavye A harfi ile başlar ve soldan ilk altı harfi A, Z, E, R, T, Y'dir. İn- gilizce klavyenin birinci sırasında soldan ilk altı harf; Q, W, E, R, T, Y'dir. İlk harfi dolayısıyla bu klavye de Q klavye olarak adlandırılır. Türkiye için üretilen klavyede ise ilk sırada F, G, G, I, O, D harfleri bu- lunmaktadır. Numaralanmış parçalarla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) I. parça edebî bir metinden, II. ise bilimsel bir yazı- dan alınmıştır. B) I. parça olay ağırlıklı bir metinken II. parçada bir açıklama söz konusudur. C) I. parçanın yazılış amacı, okuyucuyu olay içinde ya- şatmak; II. parçanınkiyse bilgi vermektir. D) I. parçada öznel, Il.de nesnel bir üslup söz konusu- dur. E) I. parçada bir plana bağlı kalınmamıştır, Il.de belli bir plan söz konusudur. 8. 9. D) Dol E) Üst Aşağ amac A) B) K C) C by E) Aşa da dir B) C) D) E) 10. A d A
3.
Aşağıdakilerin hangisinde yer alan isim tamlamasında tam-
layan, tamlananın nedenini bildirmektedir?
A) Kahvaltıda mutlaka gül reçeli bulundurur.
B) Karanlık korkusunu senelerdir bir türlü aşamıyordu.
C) Yarın ikindi çayına seni de bekliyorum.
D) Kargo uçağı beklenen saatte inmedi.
E) Masa örtüsüne çay dökülecek diye ödü koptu.
e
Ya
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Aşağıdakilerin hangisinde yer alan isim tamlamasında tam- layan, tamlananın nedenini bildirmektedir? A) Kahvaltıda mutlaka gül reçeli bulundurur. B) Karanlık korkusunu senelerdir bir türlü aşamıyordu. C) Yarın ikindi çayına seni de bekliyorum. D) Kargo uçağı beklenen saatte inmedi. E) Masa örtüsüne çay dökülecek diye ödü koptu. e Ya
Dilini yozlaştıranların önce kendilerini yozlaştırdıkla.
Örneğin: "Er as
rını burada apaçık söylemeliyim.
negatif kan aranıyor." diye duyuru yapıyorlar. Duyu
ru sözcüğüne "anons", genç sözcüğüne "junior"
diyorlar. "Yıldız" sözcüğüne "star", "Film gösterime
girdi." demek varken "Vizyona girdi." diyorlar. Dünya
sözü, "world"le yer değiştirdi artık. "Hoşça kal" sözü
"bye bye" oldu. Yaşam demek varken "life", haber
demek varken "haber portalı", "yüksek, verimli çalış-
ma" demek varken "performans" diyorlar. Kendi ana
dillerini, ayaklar altına almak için âdeta çıldırıyorlar.
Bu, bir aşağılık duygusunun, yabancı diller karşı-
sında kendi ana dilini küçük görmenin göstergesi
değilse nedir?
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akı-
şına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Kendilerini yozlaştırdıkları için de toplumun
değer yargılarından oldukça uzaklaşıyorlar.
B) Yazılı ve görsel basında Türkçe harfleri kendi
ses uyumlarıyla değil, İngilizce ses uyumuyla
okuyup söylüyorlar.
C) Bu yozlaşma sadece dil ürünlerinde değil, yaşa-
mı kuşatan birçok kültürel elemanda görülüyor.
D) Ana dillerindeki sözcükleri cümlede yanlış
anlamlara gelecek şekilde özensizce kullanıyor-
lar.
E) Her sözcüğün ya da harfin yabancı dildeki söy-
lenişlerini dikkate alarak dilimize sokuyorlar.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Dilini yozlaştıranların önce kendilerini yozlaştırdıkla. Örneğin: "Er as rını burada apaçık söylemeliyim. negatif kan aranıyor." diye duyuru yapıyorlar. Duyu ru sözcüğüne "anons", genç sözcüğüne "junior" diyorlar. "Yıldız" sözcüğüne "star", "Film gösterime girdi." demek varken "Vizyona girdi." diyorlar. Dünya sözü, "world"le yer değiştirdi artık. "Hoşça kal" sözü "bye bye" oldu. Yaşam demek varken "life", haber demek varken "haber portalı", "yüksek, verimli çalış- ma" demek varken "performans" diyorlar. Kendi ana dillerini, ayaklar altına almak için âdeta çıldırıyorlar. Bu, bir aşağılık duygusunun, yabancı diller karşı- sında kendi ana dilini küçük görmenin göstergesi değilse nedir? Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akı- şına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Kendilerini yozlaştırdıkları için de toplumun değer yargılarından oldukça uzaklaşıyorlar. B) Yazılı ve görsel basında Türkçe harfleri kendi ses uyumlarıyla değil, İngilizce ses uyumuyla okuyup söylüyorlar. C) Bu yozlaşma sadece dil ürünlerinde değil, yaşa- mı kuşatan birçok kültürel elemanda görülüyor. D) Ana dillerindeki sözcükleri cümlede yanlış anlamlara gelecek şekilde özensizce kullanıyor- lar. E) Her sözcüğün ya da harfin yabancı dildeki söy- lenişlerini dikkate alarak dilimize sokuyorlar.
29. Müziğe uygun şarkı sözü yazmak değil de şiirin müziğini dillen-
dirmektir bana yakın gelen. Sylvia Plath'in şiirlerini söylemeye
yanaşmam hiç, ritmi değil anlatmak istediklerini önemser çün-
kü. Ama sesin ahenkle aktığı çoğu şiiri gördüğüm anda söyle-
meye başlamaktan kendimi alamıyorum. Metin Eloğlu şiirlerine
çello yakıştıramam. Akordeon da gitmez hiç ama klarnet ille de
olmalı. Tenyson'un şiirlerinde çello, eski zamanlardan kalma bir
telli enstrüman gibi çalmalı. Özdemir Asaf'a fazla enstrüman ge-
rekmez.
Bu parçada kendinden söz eden ses sanatçısı ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
Şarkılarında müziği değil sözleri önemsemektedir
B Kendi sanatında en iyi olabilmek amacıyla çeşitli yöntemler
kullanmaktadır.
ahengini beğendiği şiirleri şarkı yapmayı sevmektedir.
D) Anlamın çok belirgin olduğu şarkı sözlerinden uzak durmak-
tadır.
E) şarkı sözü yazarlarının iyi bir şair olması gerektiğini düşün
mektedir
x
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
29. Müziğe uygun şarkı sözü yazmak değil de şiirin müziğini dillen- dirmektir bana yakın gelen. Sylvia Plath'in şiirlerini söylemeye yanaşmam hiç, ritmi değil anlatmak istediklerini önemser çün- kü. Ama sesin ahenkle aktığı çoğu şiiri gördüğüm anda söyle- meye başlamaktan kendimi alamıyorum. Metin Eloğlu şiirlerine çello yakıştıramam. Akordeon da gitmez hiç ama klarnet ille de olmalı. Tenyson'un şiirlerinde çello, eski zamanlardan kalma bir telli enstrüman gibi çalmalı. Özdemir Asaf'a fazla enstrüman ge- rekmez. Bu parçada kendinden söz eden ses sanatçısı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? Şarkılarında müziği değil sözleri önemsemektedir B Kendi sanatında en iyi olabilmek amacıyla çeşitli yöntemler kullanmaktadır. ahengini beğendiği şiirleri şarkı yapmayı sevmektedir. D) Anlamın çok belirgin olduğu şarkı sözlerinden uzak durmak- tadır. E) şarkı sözü yazarlarının iyi bir şair olması gerektiğini düşün mektedir x
5. Oktay Akbal, sıcak üslubuyla bizim insanımızı anlattı.
Gündelik yaşamda karşılaşılabilecek tipleri eserlerine konu
etti. Özellikle Önce Ekmekler Bozuldu adlı kitabındaki
öykülerde estetik bir realizm ağır basar. Öyle ki bu kitaptaki
anlatı kişileri kitaptan taşıp okurun yaşamına eklemlenir.
Bu parçada geçen "kitaptan taşıp okurun yaşamına
eklemlenmek" sözüyle anlatılmak istenen düşünce
aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Her şiirde bir önceki şiirinin üstüne çıkmaya çalışan
şairleri okumaktan keyif alırım.
B) Bence her yazar, anlatısına mutlaka özgeçmişinden
bir şeyler eklemelidir.
C) Okuyucunun dünyasını değiştiren ve onu başka
yaşamlarla tanıştıran eserleri okumak isterim.
D) Okuduğum romanlardaki karakterlerin gerçekçi bir
biçimde anlatılıp beni etkilemesini önemserim.
Bence hikâyeler, okurun dolduracağı boşluk ve
belirsizlikler barındırmalıdır.
E)
7.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Oktay Akbal, sıcak üslubuyla bizim insanımızı anlattı. Gündelik yaşamda karşılaşılabilecek tipleri eserlerine konu etti. Özellikle Önce Ekmekler Bozuldu adlı kitabındaki öykülerde estetik bir realizm ağır basar. Öyle ki bu kitaptaki anlatı kişileri kitaptan taşıp okurun yaşamına eklemlenir. Bu parçada geçen "kitaptan taşıp okurun yaşamına eklemlenmek" sözüyle anlatılmak istenen düşünce aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır? A) Her şiirde bir önceki şiirinin üstüne çıkmaya çalışan şairleri okumaktan keyif alırım. B) Bence her yazar, anlatısına mutlaka özgeçmişinden bir şeyler eklemelidir. C) Okuyucunun dünyasını değiştiren ve onu başka yaşamlarla tanıştıran eserleri okumak isterim. D) Okuduğum romanlardaki karakterlerin gerçekçi bir biçimde anlatılıp beni etkilemesini önemserim. Bence hikâyeler, okurun dolduracağı boşluk ve belirsizlikler barındırmalıdır. E) 7.
3.) Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman
Sessizlik dökülüyor bir yerde yaprak yaprak
Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Benzetme
B) Kişileştirme
C) İstiare
I
benzetme.
L
D) İkileme
E) Somutlama
MIRA
-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3.) Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman Sessizlik dökülüyor bir yerde yaprak yaprak Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme B) Kişileştirme C) İstiare I benzetme. L D) İkileme E) Somutlama MIRA -
4. Hikâye ile öykü benzer sözcükler gibi dursa da edebî
hayattan baktığımızda bazı açılardan farklılıklarını görürüz.
Insanlık belki de konuşma yetisini kazandığı günden beri
hikâye anlatır. Söz sesten kopup yazıya dönüştüğünde de
sürer hikâyenin hikâyesi. Yalnız, yazılı olması onu öykü
yapmak için yeterli değil. Epikten koptuğu, incelikli bir bici-
me ulaştığı yerde başlar öykünün öyküsü) Yazar, gördükle-
rine belli bir tasarım yükler. Hatta sözcüğün gücünü zorlar;
gözün hatta sesin yerini yeniden almaya soyunur.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
$
Mecaz anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
Anlatıma devinim kazandırmak için devrik cümlelere
yer verilmiştir.
Kişileştirmeden yararlanılmıştır.
DKarşılaştırmadan faydalanılmıştır.
Karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. Hikâye ile öykü benzer sözcükler gibi dursa da edebî hayattan baktığımızda bazı açılardan farklılıklarını görürüz. Insanlık belki de konuşma yetisini kazandığı günden beri hikâye anlatır. Söz sesten kopup yazıya dönüştüğünde de sürer hikâyenin hikâyesi. Yalnız, yazılı olması onu öykü yapmak için yeterli değil. Epikten koptuğu, incelikli bir bici- me ulaştığı yerde başlar öykünün öyküsü) Yazar, gördükle- rine belli bir tasarım yükler. Hatta sözcüğün gücünü zorlar; gözün hatta sesin yerini yeniden almaya soyunur. Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? $ Mecaz anlamlı sözcükler kullanılmıştır. Anlatıma devinim kazandırmak için devrik cümlelere yer verilmiştir. Kişileştirmeden yararlanılmıştır. DKarşılaştırmadan faydalanılmıştır. Karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
3. Çalışıyorum, koşturuyorum, zaman yok, zaten param da var;
istediğimi dışarıda yerim, sözleri beslenme konusunda insanın
bilgisizliğinin göstergesidir. Fastfood tarzında beslenme oranı
artan toplumlarda kanser, kalp ve diğer hastalıkların artış gös-
terdiği unutulmamalıdır. Sağlıklı olmanın temelinde doğru ve
dengeli beslenme vardır. Insanın bilerek, seçerek, hiç değilse
kalori ve yağ oranları düşük olan yiyecekleri yemesi sağlığı
açısından önemlidir. Bunun için de hem ekonomik hem de sağ-
lıklı olan evde yemek pişirme ve yemek yeme alışkanlığının
edinilmesi şarttır.
Bu parçada beslenme ile ilgili olarak anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fastfood kültürünü benimseyen toplumlarda insan sağlığı
konusunda bilinçsiz davranıldığı
B) Doğru ve dengeli beslenmek için zengin olmak değil, bilgi-
li, eğitimli, akıllı olmak gerektiği
C) Dengeli beslenme konusunda herkesin kendi istediği gibi
hareket etmesinin yanlış olduğu
D) Pahalı ve kalitesiz yiyecekler nedeniyle insanların sağlık-
larını kaybettiği
E Evde hazırlanan yiyeceklerin, dışarıda yapılanlara oranla
daha hesaplı ve lezzetli olduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Çalışıyorum, koşturuyorum, zaman yok, zaten param da var; istediğimi dışarıda yerim, sözleri beslenme konusunda insanın bilgisizliğinin göstergesidir. Fastfood tarzında beslenme oranı artan toplumlarda kanser, kalp ve diğer hastalıkların artış gös- terdiği unutulmamalıdır. Sağlıklı olmanın temelinde doğru ve dengeli beslenme vardır. Insanın bilerek, seçerek, hiç değilse kalori ve yağ oranları düşük olan yiyecekleri yemesi sağlığı açısından önemlidir. Bunun için de hem ekonomik hem de sağ- lıklı olan evde yemek pişirme ve yemek yeme alışkanlığının edinilmesi şarttır. Bu parçada beslenme ile ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Fastfood kültürünü benimseyen toplumlarda insan sağlığı konusunda bilinçsiz davranıldığı B) Doğru ve dengeli beslenmek için zengin olmak değil, bilgi- li, eğitimli, akıllı olmak gerektiği C) Dengeli beslenme konusunda herkesin kendi istediği gibi hareket etmesinin yanlış olduğu D) Pahalı ve kalitesiz yiyecekler nedeniyle insanların sağlık- larını kaybettiği E Evde hazırlanan yiyeceklerin, dışarıda yapılanlara oranla daha hesaplı ve lezzetli olduğu
YGULAMA TEST
Mühendislerden oluşan bir ekip, Italya'daki Pisa Kulesi'y-
le ilgili bir çalışma yürüttü. Kule görünüşte istikrarsız bir
yapısı olmasına rağmen birçok güçlü depreme direndi ve
600 yıldan uzun süredir ayakta duruyor. Yapılan bu araş-
tırmada, mevcut yapısal ve sismik veri kayıtları analiz edil-
di. Aynı zamanda inşaat malzemeleri ve kulenin altındaki
kaya ve toprağın fiziksel, kimyasal ve mekanik özellikleri
incelendi. Bu incelemeler sonrasında kulenin beklenme-
dik stabilitesine ilişkin önceki çalışmaların ilerisine geçildi.
Bu araştırmanın sonucu, Kule'nin güçlü sismik titreşime
dayanma kabiliyetinin dinamik toprak-yapı etkileşimi de-
nilen bir olaydan geldiğini ortaya koydu. Temel olarak, ku-
lenin yüksekliği (55 metre veya 183 feet) arasında dikkat
çekici bir şekilde serpiştirilenler, yumuşak toprağa bağlılığı
ve yapının çoğunu oluşturan mermerin sertliği gibi kulenin
rezonansa girmesini engelleyen titreşimsel özellikleri var.
Ironik şekilde kulenin yaşanan sert depremlere dayanabil-
mesi için yan yatırılmış olabileceği düşünülüyor.
Bu parçanın konusu aşağıdakilerin hangisidir?
A) Kule'nin yıkılmadan günümüze kadar gelmesinin me-
rak uyandırdığı
B) Kule'nin sanılanın aksine eğilmediği, eğik inşa edildiği
C) Kule'nin eğikliğiyle meşhur olduğu
D) Kule'nin eğikliğinin birçok araştırmaya konu olduğu
E) Kule'nin eğikliğiyle ilgili pek çok teori bulunduğu
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
YGULAMA TEST Mühendislerden oluşan bir ekip, Italya'daki Pisa Kulesi'y- le ilgili bir çalışma yürüttü. Kule görünüşte istikrarsız bir yapısı olmasına rağmen birçok güçlü depreme direndi ve 600 yıldan uzun süredir ayakta duruyor. Yapılan bu araş- tırmada, mevcut yapısal ve sismik veri kayıtları analiz edil- di. Aynı zamanda inşaat malzemeleri ve kulenin altındaki kaya ve toprağın fiziksel, kimyasal ve mekanik özellikleri incelendi. Bu incelemeler sonrasında kulenin beklenme- dik stabilitesine ilişkin önceki çalışmaların ilerisine geçildi. Bu araştırmanın sonucu, Kule'nin güçlü sismik titreşime dayanma kabiliyetinin dinamik toprak-yapı etkileşimi de- nilen bir olaydan geldiğini ortaya koydu. Temel olarak, ku- lenin yüksekliği (55 metre veya 183 feet) arasında dikkat çekici bir şekilde serpiştirilenler, yumuşak toprağa bağlılığı ve yapının çoğunu oluşturan mermerin sertliği gibi kulenin rezonansa girmesini engelleyen titreşimsel özellikleri var. Ironik şekilde kulenin yaşanan sert depremlere dayanabil- mesi için yan yatırılmış olabileceği düşünülüyor. Bu parçanın konusu aşağıdakilerin hangisidir? A) Kule'nin yıkılmadan günümüze kadar gelmesinin me- rak uyandırdığı B) Kule'nin sanılanın aksine eğilmediği, eğik inşa edildiği C) Kule'nin eğikliğiyle meşhur olduğu D) Kule'nin eğikliğinin birçok araştırmaya konu olduğu E) Kule'nin eğikliğiyle ilgili pek çok teori bulunduğu
V. Niteleyici unsurlara yer veren anlatım
sayılan niteliklerinden hangilerinin varlığından söz edi-
lemez?
A) I. ve II.
B) ve IV.
DYTI. ve IV.
EXIT.
C) I. ve V.
DII, IV ve V.
ve IV.
I. Açıklama
III. Örnekleme
IV. Tanık gösterme
V. Tartışma
yöntemlerinden hangilerine yer verilmiştir?
A) 1, II ve III.
B) II ve IV.
11. Bir şiirde söz arasında herkesçe bilinen bir olayı, kişiyi
anımsatacak sözler söylemeye telmih denir. Telmih sana-
tı, şairin çağrışım gücünü gösterir ve okuyucunun şiirden
zengin tatlar almasını sağlar. Faruk Nafiz Çamlıbel, "Ley-
la gelin oldu, Mecnun mezarda/Bir yanık yolcu yok şimdi
dağlarda." dizeleriyle hem kendi çağrışım alanında Leyla B
ve Mecnun hikâyesinin bulunduğunu hissettiriyor hem de
okuyucusunu etkileyen bir hatırlatma ve çağrışım unsuru-
na yer veriyor. Çoban Çeşmesi adlı bu şiirin etki gücü biraz
da sık sık başvurduğu bu teknikten kaynaklanıyor.
C
Bu parçanın anlatımında,
Tanımlama
len
A)
IV ve V.
B
Il ve IV.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
V. Niteleyici unsurlara yer veren anlatım sayılan niteliklerinden hangilerinin varlığından söz edi- lemez? A) I. ve II. B) ve IV. DYTI. ve IV. EXIT. C) I. ve V. DII, IV ve V. ve IV. I. Açıklama III. Örnekleme IV. Tanık gösterme V. Tartışma yöntemlerinden hangilerine yer verilmiştir? A) 1, II ve III. B) II ve IV. 11. Bir şiirde söz arasında herkesçe bilinen bir olayı, kişiyi anımsatacak sözler söylemeye telmih denir. Telmih sana- tı, şairin çağrışım gücünü gösterir ve okuyucunun şiirden zengin tatlar almasını sağlar. Faruk Nafiz Çamlıbel, "Ley- la gelin oldu, Mecnun mezarda/Bir yanık yolcu yok şimdi dağlarda." dizeleriyle hem kendi çağrışım alanında Leyla B ve Mecnun hikâyesinin bulunduğunu hissettiriyor hem de okuyucusunu etkileyen bir hatırlatma ve çağrışım unsuru- na yer veriyor. Çoban Çeşmesi adlı bu şiirin etki gücü biraz da sık sık başvurduğu bu teknikten kaynaklanıyor. C Bu parçanın anlatımında, Tanımlama len A) IV ve V. B Il ve IV.