Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

5. İşte sonbahar! Artık çimen, çiçek, kuş, kelebek gibi,
doğanın bütün güzelliklerinden ayrılacağız. Ağaç-
lar, işte günden güne soyunuyor; kendilerini bekle-
yen sert rüzgârların ve soğuk havanın şimdiden
yasını tutarak sarı yapraklarıyla ağlıyor. Her geçen
poyraz, kırlardaki yeşilliği biraz daha yok ediyor.
Her batan güneş, dallarda bir parça gurup solgun-
luğu oluşturuyor. Rengi değişmeyen çamlar bile
belki burada yalnız kalacakları için inliyorlar.
Bu betimlemede aşağıdakilerden hangisi yok-
tur?
X
A) Görsel ögeler
B) Duyular arası aktarma
C) Ayrıntıların izlenime dayandırılması
D) Dokunma duyusuna seslenen ayrıntılar
E) Varlıkların kişileştirilerek anlatımı
✓
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. İşte sonbahar! Artık çimen, çiçek, kuş, kelebek gibi, doğanın bütün güzelliklerinden ayrılacağız. Ağaç- lar, işte günden güne soyunuyor; kendilerini bekle- yen sert rüzgârların ve soğuk havanın şimdiden yasını tutarak sarı yapraklarıyla ağlıyor. Her geçen poyraz, kırlardaki yeşilliği biraz daha yok ediyor. Her batan güneş, dallarda bir parça gurup solgun- luğu oluşturuyor. Rengi değişmeyen çamlar bile belki burada yalnız kalacakları için inliyorlar. Bu betimlemede aşağıdakilerden hangisi yok- tur? X A) Görsel ögeler B) Duyular arası aktarma C) Ayrıntıların izlenime dayandırılması D) Dokunma duyusuna seslenen ayrıntılar E) Varlıkların kişileştirilerek anlatımı ✓
(1) Uzun yıllar çeviri yaptığım için yaşamımın hiç de azım-
sanamayacak bir bölümü sözlük karıştırmakla geçti. (1) Be-
nim dilim İngilizce ama Fransızca, Almanca, İtalyanca gibi
hemen her dile ait sözlüklerden de yer yer yararlanmaya
çalışıyorum. (III) Bu alışkanlığımdan dolayı yıllar geçtikçe
sözlüğe daha az gereksinim duymaya başladım. (IV) Çün-
kü insan zamanla daha kuşkucu oluyor, sözcüklerin olmadık
anlamlarıyla karşılaşabileceğinin daha iyi ayrımına varıyor.
(V) Sözcüklere, deyimlere aklına ilk gelenlerden daha doğru
karşılıklar bulabileceğini anlamakla kalmıyor, sözcüklerin sa-
tır arasında gezinmekten derin bir zevk almaya da başlıyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatı-
mın akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
(1) Uzun yıllar çeviri yaptığım için yaşamımın hiç de azım- sanamayacak bir bölümü sözlük karıştırmakla geçti. (1) Be- nim dilim İngilizce ama Fransızca, Almanca, İtalyanca gibi hemen her dile ait sözlüklerden de yer yer yararlanmaya çalışıyorum. (III) Bu alışkanlığımdan dolayı yıllar geçtikçe sözlüğe daha az gereksinim duymaya başladım. (IV) Çün- kü insan zamanla daha kuşkucu oluyor, sözcüklerin olmadık anlamlarıyla karşılaşabileceğinin daha iyi ayrımına varıyor. (V) Sözcüklere, deyimlere aklına ilk gelenlerden daha doğru karşılıklar bulabileceğini anlamakla kalmıyor, sözcüklerin sa- tır arasında gezinmekten derin bir zevk almaya da başlıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatı- mın akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V
akkındaki
, diyerek
nin daha
okuyunca
ne gerek
e ettim.
in anlatı-
rılabilir?
ik
rün. Za-
Iz sıkıl-
gelmiş.
pokie va
endemik
7. Burası dünyanın herhangi bir yerindeki bir fukara mahal-
lesinden farklı değildir. Bir geçitten çok, toplantı yeri... Ma-
halleli orada muhabbet eder, konuşur, kavga eder, eğlenir.
www. Hayatın orada geçmeyecek bir bölümü yok gibidir. İhtiyar-
lar, vaktiyle çeşme başında doğuran bir kadın bile oldu-
ğunu rivayet ederler. Eğer bir yabancı durur, su dolduran
kadınlarla ahbaplık ederse bir kınalı parmak mutlaka ona
iki yer gösterir: Biri, Mustafendi'nin Istanbul Bakkaliyesi;
öteki arka pencereleri çeşmenin üstüne açılan imamın evi.
Birincisi sokağın ortasındaki evlerden birinin altına kara bir
kovuk gibi gömülen dükkân; öteki, sokağın biricik üç katlı
binası.
LLLL
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Sanatsal betimleme yapılmıştın
B) Portrelerden yararlanılmıştır.
C) Izlenimlerden yararlanılmıştır.
Iwan berd
D) Varlıklar ayırt edici özellikleriyle verilmiştir.
Gözlemlere duygular katılmıştır.
8. Rabia, bütün yaşıtları gibi beş yaşında tabla dökmeye,
kahve fincanı yıkamaya başladı. Yedi yaşında adamakıllı
ev işi gören, tıknaz, esmer bir kızdı. Hele büyükbabası-
nin hizmetine hep o bakardı. Bunlar Sinekli Bakkal'da her
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
akkındaki , diyerek nin daha okuyunca ne gerek e ettim. in anlatı- rılabilir? ik rün. Za- Iz sıkıl- gelmiş. pokie va endemik 7. Burası dünyanın herhangi bir yerindeki bir fukara mahal- lesinden farklı değildir. Bir geçitten çok, toplantı yeri... Ma- halleli orada muhabbet eder, konuşur, kavga eder, eğlenir. www. Hayatın orada geçmeyecek bir bölümü yok gibidir. İhtiyar- lar, vaktiyle çeşme başında doğuran bir kadın bile oldu- ğunu rivayet ederler. Eğer bir yabancı durur, su dolduran kadınlarla ahbaplık ederse bir kınalı parmak mutlaka ona iki yer gösterir: Biri, Mustafendi'nin Istanbul Bakkaliyesi; öteki arka pencereleri çeşmenin üstüne açılan imamın evi. Birincisi sokağın ortasındaki evlerden birinin altına kara bir kovuk gibi gömülen dükkân; öteki, sokağın biricik üç katlı binası. LLLL Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sanatsal betimleme yapılmıştın B) Portrelerden yararlanılmıştır. C) Izlenimlerden yararlanılmıştır. Iwan berd D) Varlıklar ayırt edici özellikleriyle verilmiştir. Gözlemlere duygular katılmıştır. 8. Rabia, bütün yaşıtları gibi beş yaşında tabla dökmeye, kahve fincanı yıkamaya başladı. Yedi yaşında adamakıllı ev işi gören, tıknaz, esmer bir kızdı. Hele büyükbabası- nin hizmetine hep o bakardı. Bunlar Sinekli Bakkal'da her
den
yetiş-
Tüm
n. bir
er...
bir
ari-
dini
an
ci
--
C) Tür
oğunun yabancı
sözcükler olduğuna
D) Bilişim terimlerine karşılık bulmak gerektiğine
Yeni terimlere karşılık bulmanın zor hatta imkânsız
(E)
olduğuna
18. Özgür insan, kitapların bir ürünüdür. İnsanlar, kitapları
nasıl yaratıyorsa kitaplar da insanları öyle yaratır. Onun
içindir ki özgürlükten korkanlar, kitaplardan da korkarlar.
Beğenmedikleri düşünceleri ortadan kaldırmaya çalışır-
lar. Ama bilmezler ki kitaplara düşmanlık, insanlara
düşmanlıktır. Kitaplara düşman olanlar, çok geçmeden
insanlara da düşman olurlar. Özgürlükten korktukları için
yaparlar bunu. Kitapların okunmasını yasaklama-yolunu
tutarlar. Çeşitli yöntemlerle kitapların yayımlanmasını
önlemeye kalkışırlar.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) İnsan ve kitabın birbirinden ayrı düşünülemeyeceği
B) Kitapların özgürlüğün bir kanıtı olduğu
C) Kitapların yokluğunun insanlara zarar vereceği
Bazı insanların kendilerini aşamadıkları
E) Korkunun özgür olmayı engellediği
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
den yetiş- Tüm n. bir er... bir ari- dini an ci -- C) Tür oğunun yabancı sözcükler olduğuna D) Bilişim terimlerine karşılık bulmak gerektiğine Yeni terimlere karşılık bulmanın zor hatta imkânsız (E) olduğuna 18. Özgür insan, kitapların bir ürünüdür. İnsanlar, kitapları nasıl yaratıyorsa kitaplar da insanları öyle yaratır. Onun içindir ki özgürlükten korkanlar, kitaplardan da korkarlar. Beğenmedikleri düşünceleri ortadan kaldırmaya çalışır- lar. Ama bilmezler ki kitaplara düşmanlık, insanlara düşmanlıktır. Kitaplara düşman olanlar, çok geçmeden insanlara da düşman olurlar. Özgürlükten korktukları için yaparlar bunu. Kitapların okunmasını yasaklama-yolunu tutarlar. Çeşitli yöntemlerle kitapların yayımlanmasını önlemeye kalkışırlar. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) İnsan ve kitabın birbirinden ayrı düşünülemeyeceği B) Kitapların özgürlüğün bir kanıtı olduğu C) Kitapların yokluğunun insanlara zarar vereceği Bazı insanların kendilerini aşamadıkları E) Korkunun özgür olmayı engellediği
3.
Ankara Kalesi, telsiz direkleri ve bir tünel... Yarım dakika
karanlık... Ankara geride kaldı. Bu yol, bütün bozkırı geçer,
Karadeniz'e dek ulaşır. İsmet Paşa yıllardır fikir döktü, ray
döşedi. Şimdi ben, bu ray üstünden fikir taşıyan kültür sa-
vaşının zırhlı trenine yetişmek için kilometrelerin sekişini
sayıyorum. Tren yolunda... Gezici eğitim sergisi Kırıkkale
istasyonunda... Tren yolunda dediğim zaman dudaklarımız-
da yabansı bir kıvrıntı seziyor gibiyim. Sezmeye de gerek
yok gerçekten: "Tren yolunda da laf mi a canım." diyebi-
lirsiniz. Eğer siz, bir zamanlar Yahşihan'a dek böyle gidip
gelen en eski tren bozuntusunu anımsarsanız hiç de böyle
düşünmezsiniz. Hele benim gibi Yahşihan yolunda tuhaflık-
lara tanık olmuşsanız.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok-
tur?
A) Karşılaştırma
C) Mecazlı söyleyiş
B) Nitelendirme
D) Alıntı yapma
E) İkilemeler
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. Ankara Kalesi, telsiz direkleri ve bir tünel... Yarım dakika karanlık... Ankara geride kaldı. Bu yol, bütün bozkırı geçer, Karadeniz'e dek ulaşır. İsmet Paşa yıllardır fikir döktü, ray döşedi. Şimdi ben, bu ray üstünden fikir taşıyan kültür sa- vaşının zırhlı trenine yetişmek için kilometrelerin sekişini sayıyorum. Tren yolunda... Gezici eğitim sergisi Kırıkkale istasyonunda... Tren yolunda dediğim zaman dudaklarımız- da yabansı bir kıvrıntı seziyor gibiyim. Sezmeye de gerek yok gerçekten: "Tren yolunda da laf mi a canım." diyebi- lirsiniz. Eğer siz, bir zamanlar Yahşihan'a dek böyle gidip gelen en eski tren bozuntusunu anımsarsanız hiç de böyle düşünmezsiniz. Hele benim gibi Yahşihan yolunda tuhaflık- lara tanık olmuşsanız. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok- tur? A) Karşılaştırma C) Mecazlı söyleyiş B) Nitelendirme D) Alıntı yapma E) İkilemeler
abilir?
anne geni
z
ce kromoz
en gen
veya
biliyor.
stalığını
edavi
ari
in
in
lenmiştir.
narak hazır
Bazı deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan sert, beyaz ve
gökkuşağı pırıltılı, fosforik özelliği olan maddeye sedef, bu
maddeyi işleyen kişiye de sedefkâr denilmektedir. Asırlardan
beri bilinen sedef, zamanının tekniğine ve milletlerin sanat-
anlayışına göre gelişmiştir. XV. yüzyıldan sonra Osmanlılar
Dönemi'nde Türk-İslam sanatının tamamen emrine giren
sürdürmüştür. Ham madde olarak midye kabuğu, çeşitli teller
sedef, geometrik desenlerin dizilişleriyle gelişimini
ve ceviz ağacının kullanıldığı sedef sanatı asırlarca değişik
mobilya ve çeşitli günlük kullanım eşyalarında hatta silah
motif ve desenlerle zenginleştirilerek mimari yapılarda,
kabzası süslemelerinde değerlendirilmiştir.
Bu parçadan hareketle sedefle ilgili olarak
I. Zamana ve kültüre göre farklı şekil ve desenlerde
yer almıştır.
II. Geometrik şekillerle bilimin gelişimine katkı
sağlamıştır.
Ill Nesne ve mekân süslemelerinde kullanılmıştır.
yargılarından hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve III
E) II ve III
3.
Bilgisa
telefor
hızla
işlem
C) Yalnız III
tüm
Gür
olm
gel
SIC
bi
d
2. Araştırmacı Kumru Berfin, televizyon izleyicisinin belirli bir
uk ve örtük olarak
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
abilir? anne geni z ce kromoz en gen veya biliyor. stalığını edavi ari in in lenmiştir. narak hazır Bazı deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan sert, beyaz ve gökkuşağı pırıltılı, fosforik özelliği olan maddeye sedef, bu maddeyi işleyen kişiye de sedefkâr denilmektedir. Asırlardan beri bilinen sedef, zamanının tekniğine ve milletlerin sanat- anlayışına göre gelişmiştir. XV. yüzyıldan sonra Osmanlılar Dönemi'nde Türk-İslam sanatının tamamen emrine giren sürdürmüştür. Ham madde olarak midye kabuğu, çeşitli teller sedef, geometrik desenlerin dizilişleriyle gelişimini ve ceviz ağacının kullanıldığı sedef sanatı asırlarca değişik mobilya ve çeşitli günlük kullanım eşyalarında hatta silah motif ve desenlerle zenginleştirilerek mimari yapılarda, kabzası süslemelerinde değerlendirilmiştir. Bu parçadan hareketle sedefle ilgili olarak I. Zamana ve kültüre göre farklı şekil ve desenlerde yer almıştır. II. Geometrik şekillerle bilimin gelişimine katkı sağlamıştır. Ill Nesne ve mekân süslemelerinde kullanılmıştır. yargılarından hangileri söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve III E) II ve III 3. Bilgisa telefor hızla işlem C) Yalnız III tüm Gür olm gel SIC bi d 2. Araştırmacı Kumru Berfin, televizyon izleyicisinin belirli bir uk ve örtük olarak
35. Insan dil sayesinde, düşündüklerini ve gördüklerini tespit
ve ifade edebilmekte, bunları nesilden nesile aktarabil-
mektedir. (1) Böylece bir kuşağın başarılarından daha
sonra gelen kuşaklar da yararlanma imkânı bulabilmekte-
dir. (II) Eğer dil olmasaydı her kuşak kendi zamanı içinde
kapanıp kalacak ve insan, tarihi bir nitelik kazanamaya-
caktı. (III) Dil, kazanımları bir kuşaktan diğerine aktarabilen
çok önemli bir araçtır çünkü (IV) Diile gerçekleştirilen ile-
tişimin yanı sıra insanlar, sözsüz olarak da birbirleriyle ile-
tişim kurabilmektedir. (V) Yüz ifadesiyle, el vücut hareket-
leriyle, göz temasıyla karşıdakine mesajlar verebilmekte-
dir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
D) IV
A) I
B) II
FEN BILIM
C) III
Ünlüler Karmasi/ Temel Yeterlilik Testi Branş Deneme Sinavi
E) V
3
9
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
35. Insan dil sayesinde, düşündüklerini ve gördüklerini tespit ve ifade edebilmekte, bunları nesilden nesile aktarabil- mektedir. (1) Böylece bir kuşağın başarılarından daha sonra gelen kuşaklar da yararlanma imkânı bulabilmekte- dir. (II) Eğer dil olmasaydı her kuşak kendi zamanı içinde kapanıp kalacak ve insan, tarihi bir nitelik kazanamaya- caktı. (III) Dil, kazanımları bir kuşaktan diğerine aktarabilen çok önemli bir araçtır çünkü (IV) Diile gerçekleştirilen ile- tişimin yanı sıra insanlar, sözsüz olarak da birbirleriyle ile- tişim kurabilmektedir. (V) Yüz ifadesiyle, el vücut hareket- leriyle, göz temasıyla karşıdakine mesajlar verebilmekte- dir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? D) IV A) I B) II FEN BILIM C) III Ünlüler Karmasi/ Temel Yeterlilik Testi Branş Deneme Sinavi E) V 3 9
1. Noktalama işaretleri, tek başına cümle sınırlarını
belirleyemez, sadece düşünce bağları ve
durakları oluşturarak cümle kurmayı ve onu
anlamayı kolaylaştırır.
II. Anlam güçsüz ise ölçü ve uyak, şiiri şiir yapan
unsurlar olmadığı için şiiri kurtaramaz ve bu
yüzden de şiire kazandırdığı hiçbir şey yoktur.
Bu iki cümle için;
I. anlam ile ilgili konuya temas ettikleri,
II. benzer bir üslupla yazıldıkları,
III. kesinlik bildirdikleri
verilenlerden hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C) Yalnız III
E) I ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Noktalama işaretleri, tek başına cümle sınırlarını belirleyemez, sadece düşünce bağları ve durakları oluşturarak cümle kurmayı ve onu anlamayı kolaylaştırır. II. Anlam güçsüz ise ölçü ve uyak, şiiri şiir yapan unsurlar olmadığı için şiiri kurtaramaz ve bu yüzden de şiire kazandırdığı hiçbir şey yoktur. Bu iki cümle için; I. anlam ile ilgili konuya temas ettikleri, II. benzer bir üslupla yazıldıkları, III. kesinlik bildirdikleri verilenlerden hangileri söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) I ve III
2 1. Dönemin en önemli nakkaşı Matrakçı Nasuh'tur.
II. XVI. yüzyılda zirve noktayı yakalayan minyatür
sanatı kendi üslubunu ortaya koymuştur.
III. Fatih'in Avrupa'dan getirttiği ressamlar
saraydaki minyatür ustalarını da etkilemiş
Nakkaş Sinan Bey, "Gül Koklayan Fatih"
portresini yapmıştır.
IV.Osmanlı minyatüründe portre görünümüne
geçiş başlamıştır.
V. Osmanlı minyatür sanatının günümüze kadar
ulaşan ilk örnekleri, Fatih Dönemi'ne aittir.
Yukarıdaki cümleler anlamlı bir paragraf oluş-
turacak şekilde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü cümle olur?
A)I
B) II
Paragrafin Sif
C) III
D) IV
E) V
Paragrafir
20
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2 1. Dönemin en önemli nakkaşı Matrakçı Nasuh'tur. II. XVI. yüzyılda zirve noktayı yakalayan minyatür sanatı kendi üslubunu ortaya koymuştur. III. Fatih'in Avrupa'dan getirttiği ressamlar saraydaki minyatür ustalarını da etkilemiş Nakkaş Sinan Bey, "Gül Koklayan Fatih" portresini yapmıştır. IV.Osmanlı minyatüründe portre görünümüne geçiş başlamıştır. V. Osmanlı minyatür sanatının günümüze kadar ulaşan ilk örnekleri, Fatih Dönemi'ne aittir. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir paragraf oluş- turacak şekilde sıralandığında hangisi baştan üçüncü cümle olur? A)I B) II Paragrafin Sif C) III D) IV E) V Paragrafir 20
18 ve 19. soruları
göre cevaplayınız.
İnsanoğlu dünyaya tepeden bakabilmenin, coğrafi en-
gellere takılmadan hızlıca yer değiştirmenin önemini
fark edeli binlerce yıl olmuştur. Uçmak, kuşkusuz insa-
noğlunun en eski tutkularından birisidir. Aslında kuşla-
n görüp de onlara özenmemek elde değildir. Yaklaşık
5.000 yıl öncesine ait bir efsanede, Icarus ve Deada-
lus'un balmumundan yaptıkları kuş kanatları ile uçtuk-
ları anlatılmaktadır. Evliya Çelebi'ye göre 10. yüzyıl
Müslüman Türk âlimlerinden İsmail Cevheri'den ilham
alan Hezarfen Ahmet Çelebi, 1600'li yıllarda uçan ilk
insan olmuştur. 1783 yılında Platre de Rozier'in ilk ba-
lon uçuşuna insanlar tanıklık etmiştir. İnsanoğlunun
hiç dinmeyen uçma tutkusu, motorlu bir uçağın 1903
yılındaki uçuşu ile yeni bir çığır açmıştır. Bu uçuşun üs-
tünden yüz yıl geçmesine rağmen, günümüzde onlarca
tonluk yolcu, yük ve posta yüzlerce kilometre hızlarda,
binlerce metre yüksekten, binlerce kilometre uzağa, ne-
redeyse pilot müdahalesi olmaksızın emniyetli bir şe-
kilde taşınabilmektedir. Hava taşımacılığında yaşanan
bu hızlı gelişme, onu artık dünyanın sosyo-kültürel ve
ekonomik yapısına çok büyük faydaları olan, en önemli
ulaşım türlerinden birisi hâline getirmiştir.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi insanoğ-
lunda uçma merakı uyandıran nedenlerden biri de-
ğildir?
Ainsanın uçma heyecanı ve coşkusunu yaşamak is-
temesi
B) Yeryüzünde hiçbir engele takılmadan gezebilme ar-
zusu
C) Havada uçabilen canlılara imrenmesi
D) İnsanın yaşadığı gezegene tepeden bakma isteği
E) Hızlıca hareket ederek yer değiştirmenin önemini
anlaması
19. Bu parçadan uçmayla ilgili olarak aşağıdaki yargıla-
rin hangisine ulaşılabilir?
A) Uçmak, insanoğlunun modern zamanlardaki tutku-
larından biridir. -
B) ilk balon uçuşu 5.000 yıl öncesine ait bir efsaneye
konu olmuştur.
YAYIN DENIZI
C) Müslüman Türkler, yüzlerce kez uçma denemeleri
yapmışlardır. -
D) Uçmayı deneyen insanlar bunun mümkün olamaya-
cağını anlamıştır.-
Motorlu uçağın ilk uçuşu 20. yüzyılın başlarında
gerçekleşmiştir.
biln
me
pal
için
da
zil
SC
ki
a
e
d
re
V
1
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
18 ve 19. soruları göre cevaplayınız. İnsanoğlu dünyaya tepeden bakabilmenin, coğrafi en- gellere takılmadan hızlıca yer değiştirmenin önemini fark edeli binlerce yıl olmuştur. Uçmak, kuşkusuz insa- noğlunun en eski tutkularından birisidir. Aslında kuşla- n görüp de onlara özenmemek elde değildir. Yaklaşık 5.000 yıl öncesine ait bir efsanede, Icarus ve Deada- lus'un balmumundan yaptıkları kuş kanatları ile uçtuk- ları anlatılmaktadır. Evliya Çelebi'ye göre 10. yüzyıl Müslüman Türk âlimlerinden İsmail Cevheri'den ilham alan Hezarfen Ahmet Çelebi, 1600'li yıllarda uçan ilk insan olmuştur. 1783 yılında Platre de Rozier'in ilk ba- lon uçuşuna insanlar tanıklık etmiştir. İnsanoğlunun hiç dinmeyen uçma tutkusu, motorlu bir uçağın 1903 yılındaki uçuşu ile yeni bir çığır açmıştır. Bu uçuşun üs- tünden yüz yıl geçmesine rağmen, günümüzde onlarca tonluk yolcu, yük ve posta yüzlerce kilometre hızlarda, binlerce metre yüksekten, binlerce kilometre uzağa, ne- redeyse pilot müdahalesi olmaksızın emniyetli bir şe- kilde taşınabilmektedir. Hava taşımacılığında yaşanan bu hızlı gelişme, onu artık dünyanın sosyo-kültürel ve ekonomik yapısına çok büyük faydaları olan, en önemli ulaşım türlerinden birisi hâline getirmiştir. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi insanoğ- lunda uçma merakı uyandıran nedenlerden biri de- ğildir? Ainsanın uçma heyecanı ve coşkusunu yaşamak is- temesi B) Yeryüzünde hiçbir engele takılmadan gezebilme ar- zusu C) Havada uçabilen canlılara imrenmesi D) İnsanın yaşadığı gezegene tepeden bakma isteği E) Hızlıca hareket ederek yer değiştirmenin önemini anlaması 19. Bu parçadan uçmayla ilgili olarak aşağıdaki yargıla- rin hangisine ulaşılabilir? A) Uçmak, insanoğlunun modern zamanlardaki tutku- larından biridir. - B) ilk balon uçuşu 5.000 yıl öncesine ait bir efsaneye konu olmuştur. YAYIN DENIZI C) Müslüman Türkler, yüzlerce kez uçma denemeleri yapmışlardır. - D) Uçmayı deneyen insanlar bunun mümkün olamaya- cağını anlamıştır.- Motorlu uçağın ilk uçuşu 20. yüzyılın başlarında gerçekleşmiştir. biln me pal için da zil SC ki a e d re V 1
10. Sanatçı, eserini ne için oluşturuyorsa okuyucu da bu-
nun için okur. Bu bakımdan okuyucu, yazmaktan alıko-
yulmuş, yazma imkânları elinden alınmış bir sanatçıdan
farksızdır. Okuyucu roman okuyarak, şiir okuyarak varlı-
ğının darlığından kurtulur. Yaşayamadığı hayatları yaşa-
yarak genişler. Benzerleriyle kaynaşır.
Bu parçadaki "varlığının darlığından kurtulmak" sözüyle
anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kısıtlanmış yaşantısını genişletmek
B) İyiye ve güzele ulaşabilmek
C) İnsan olduğunu hatırlamak
D) Yaşamak istedikleriyle yüzleşmek
E) Kendisi gibi düşünenleri tanımak
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
10. Sanatçı, eserini ne için oluşturuyorsa okuyucu da bu- nun için okur. Bu bakımdan okuyucu, yazmaktan alıko- yulmuş, yazma imkânları elinden alınmış bir sanatçıdan farksızdır. Okuyucu roman okuyarak, şiir okuyarak varlı- ğının darlığından kurtulur. Yaşayamadığı hayatları yaşa- yarak genişler. Benzerleriyle kaynaşır. Bu parçadaki "varlığının darlığından kurtulmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kısıtlanmış yaşantısını genişletmek B) İyiye ve güzele ulaşabilmek C) İnsan olduğunu hatırlamak D) Yaşamak istedikleriyle yüzleşmek E) Kendisi gibi düşünenleri tanımak
8.
Nabi'ye divan edebiyatında özel bir yer kazandıran özel-
liği, şiirlerindeki bilge, tenkitçi ve didaktik tavrıdır. Durak-
lama dönemindeki yenilgilere, düzendeki aksamalara,
toplumsal yıkıma ve yönetimdeki benlik ve çıkar savaş-
larına tanık olması onu etkilemiş, şiirlerinde ahlakçı ve
tenkitçi yaklaşıma girmiştir. Divan şairlerinin kalıp özellik-
lerine de uygun şiirler yazmış olmasına rağmen Nabi'nin
yerel deyimlerle, atasözleriyle, sosyal yaralara parmak
basan yaklaşımlarıyla yazdığı şiirler özel önem kazan-
mıştır.
YAYINDA TEK BAŞARIDA TE
Bu parçada geçen "sosyal yaralara parmak basan yak-
laşım" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
Toplumu ilgilendiren problemlere dikkati çekmek
B) Halkı ilgilendiren konuları dile getirmek
C Eserlerini halkın konuştuğu dille kaleme almak
D) Sosyal problemleri gündemde tutan bir yaklaşım ser-
gilemek
E) Halkın problemlerine çözüm üretmek
Lise Türkçe
anlatim-bicimleri
8. Nabi'ye divan edebiyatında özel bir yer kazandıran özel- liği, şiirlerindeki bilge, tenkitçi ve didaktik tavrıdır. Durak- lama dönemindeki yenilgilere, düzendeki aksamalara, toplumsal yıkıma ve yönetimdeki benlik ve çıkar savaş- larına tanık olması onu etkilemiş, şiirlerinde ahlakçı ve tenkitçi yaklaşıma girmiştir. Divan şairlerinin kalıp özellik- lerine de uygun şiirler yazmış olmasına rağmen Nabi'nin yerel deyimlerle, atasözleriyle, sosyal yaralara parmak basan yaklaşımlarıyla yazdığı şiirler özel önem kazan- mıştır. YAYINDA TEK BAŞARIDA TE Bu parçada geçen "sosyal yaralara parmak basan yak- laşım" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Toplumu ilgilendiren problemlere dikkati çekmek B) Halkı ilgilendiren konuları dile getirmek C Eserlerini halkın konuştuğu dille kaleme almak D) Sosyal problemleri gündemde tutan bir yaklaşım ser- gilemek E) Halkın problemlerine çözüm üretmek
Bana "Şiirin zanaatı nedir?" diye soruyorlar. Öncelikle dil,
bir şair için öğrenilmesi bitmeyen zengin bir kaynak. Bütün
ötekiler, eski dönemlerde her şehzadeye, her padişaha, her
okumuş kişiye usulüne göre öğretilebilen vezin, kafiye, na-
zım şekilleri, söz sanatları gibi yardımcı ögelerdir. Bunlar tek
başına, insanı şair yapmaya yetmez. Bu saydıklarım dilin ya-
şamla birlikte kullanılma ustalığıyla birleşince olağanüstü bir
şey gerçekleşir ve ----.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki-
lerden hangisi getirilmelidir?
A) en yüce söz sanatı olan şiirin vazgeçilmez bir gereksinim
olduğu anlaşılır
B) şiirde sözcük seçiminin ne denli önemli olduğu görülür
C) iyi şiirle niteliksiz şiir arasındaki fark böylelikle ortaya ko-
nur
D) şair dediğimiz kutlu insanı, sıradan insandan ayıran bü-
yülü bir dünya doğar
E) doğal, yalın bir şiirin kapısı ardına kadar herkese aralanı-
verir
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bana "Şiirin zanaatı nedir?" diye soruyorlar. Öncelikle dil, bir şair için öğrenilmesi bitmeyen zengin bir kaynak. Bütün ötekiler, eski dönemlerde her şehzadeye, her padişaha, her okumuş kişiye usulüne göre öğretilebilen vezin, kafiye, na- zım şekilleri, söz sanatları gibi yardımcı ögelerdir. Bunlar tek başına, insanı şair yapmaya yetmez. Bu saydıklarım dilin ya- şamla birlikte kullanılma ustalığıyla birleşince olağanüstü bir şey gerçekleşir ve ----. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? A) en yüce söz sanatı olan şiirin vazgeçilmez bir gereksinim olduğu anlaşılır B) şiirde sözcük seçiminin ne denli önemli olduğu görülür C) iyi şiirle niteliksiz şiir arasındaki fark böylelikle ortaya ko- nur D) şair dediğimiz kutlu insanı, sıradan insandan ayıran bü- yülü bir dünya doğar E) doğal, yalın bir şiirin kapısı ardına kadar herkese aralanı- verir
2. Güneş ve rüzgâr kimin daha güçlü olduğunu tartışıyorlarmış.
Rüzgâr, ben daha güçlü olduğumu kanıtlayacağım. Şu kar-
şıdaki paltolu yaşlı adamı görüyor musun? Paltosunu sen-
den daha hızlı çıkaracağıma bahse girerím, demiş. Güneş
bir bulutun arkasına çekilmiş ve rüzgar kasırga şiddetinde
esmeye başlamış. O kuvvetle estikçe ihtiyar adam palto-
suna daha sıkı sarılıyormuş. Sonunda rüzgár pes etmiş.
Güneş, bulutların arkasından çıkıp yaşlı adama nazikçe
gülümsemiş. Çok geçmeden adam alnındaki teri silip palto-
sunu çıkarmış.
Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı düşünce aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Tabiat olayları karşısında insanlar savunmasızdır.
B) Kaba kuvvet her zaman kaybetmeye mahkûmdur.
C) Kibar ve dostça davranış, güç gösterisinden daha etki-
lidir.
D) Çocuklara masallarla güzel davranışlar kazandırılabilir.
E) Insanların savunma mekanizmaları olaylara göre deği-
şir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Güneş ve rüzgâr kimin daha güçlü olduğunu tartışıyorlarmış. Rüzgâr, ben daha güçlü olduğumu kanıtlayacağım. Şu kar- şıdaki paltolu yaşlı adamı görüyor musun? Paltosunu sen- den daha hızlı çıkaracağıma bahse girerím, demiş. Güneş bir bulutun arkasına çekilmiş ve rüzgar kasırga şiddetinde esmeye başlamış. O kuvvetle estikçe ihtiyar adam palto- suna daha sıkı sarılıyormuş. Sonunda rüzgár pes etmiş. Güneş, bulutların arkasından çıkıp yaşlı adama nazikçe gülümsemiş. Çok geçmeden adam alnındaki teri silip palto- sunu çıkarmış. Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı düşünce aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Tabiat olayları karşısında insanlar savunmasızdır. B) Kaba kuvvet her zaman kaybetmeye mahkûmdur. C) Kibar ve dostça davranış, güç gösterisinden daha etki- lidir. D) Çocuklara masallarla güzel davranışlar kazandırılabilir. E) Insanların savunma mekanizmaları olaylara göre deği- şir.
TIKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM
TAKTİKLERLE
PARAGRAF
TEST 19
3.- (1) Zamanının eşsiz bir deniz kılavuzunu yazan Piri Reis,
nesir hâlinde telif etmiş,
Kitab-ı Bahriye yi 1521'de nazım
1525'te eserini genişleterek ikinci kez kaleme almıştır. (II)
Eseri Sadrazam Makbul İbrahim Paşa çok beğenmiştir,
Kanuni'ye sunulmasında da yardımcı olan Paşa bu eserde
kendi hayatından izler bularak deniz sevgisini perçinlet-
mek istemiştir. (III) Eser, denizcilikten bahsetmekle birlikte
deniz yollarını, sahilleri, adaları, kayalık yerleri anlatarak
aynı zamanda bir deniz kılavuzu olarak hizmet vermek-
tedir. (IV) Osmanlı Türklerinin bir dönem Akdeniz'de ege-
men olduğunu da bu deniz kılavuzundan öğrenmekteyiz.
(V) Eserde ayrıca, Portekizlilerin başarısı anlatılarak padişah
üstü örtülü bir şekilde uyarılmaktadır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-
cenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
DIV
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TIKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF TEST 19 3.- (1) Zamanının eşsiz bir deniz kılavuzunu yazan Piri Reis, nesir hâlinde telif etmiş, Kitab-ı Bahriye yi 1521'de nazım 1525'te eserini genişleterek ikinci kez kaleme almıştır. (II) Eseri Sadrazam Makbul İbrahim Paşa çok beğenmiştir, Kanuni'ye sunulmasında da yardımcı olan Paşa bu eserde kendi hayatından izler bularak deniz sevgisini perçinlet- mek istemiştir. (III) Eser, denizcilikten bahsetmekle birlikte deniz yollarını, sahilleri, adaları, kayalık yerleri anlatarak aynı zamanda bir deniz kılavuzu olarak hizmet vermek- tedir. (IV) Osmanlı Türklerinin bir dönem Akdeniz'de ege- men olduğunu da bu deniz kılavuzundan öğrenmekteyiz. (V) Eserde ayrıca, Portekizlilerin başarısı anlatılarak padişah üstü örtülü bir şekilde uyarılmaktadır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III DIV E) V
8.
Muhsin Ertuğrul'u şimdiye kadar hangi oyunda gördüm-
se üzerine hep düşünce yükü ağır, heyecan çeşidi çok bir
ebedileştirdiği atletlerin çevikliği ve tazeliği ile başardı. Her
rol almıştı. Bunların hepsini de Yunan heykeltıraşlarının
temsilinde insana yeni sıhhat ve kuvvet aşılayan bir şey
dvardı. Böylece
Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisiyle sürdürülürse anlam bütünlüğü sağlanmış
olur?
--==
oyun seyirciyi sıkan izlenme oranı az bir hal alıyordu
B) toplumun oyun hakkındaki beklentileri gerçekleşmi-
yordu
C) her oyun seyircinin iç temizlenmesini iki kat artıran bir
oyun oluyordu
D) seyircinin istekleri ne yazık ki hiçbir zaman tam anla-
mıyla gerçekleşmiyordu
E) her dönemde başarısız oyunların az da olsa yer aldı-
ğına şahit oluyorduk
O
Doğru
▷ Yanlış
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. Muhsin Ertuğrul'u şimdiye kadar hangi oyunda gördüm- se üzerine hep düşünce yükü ağır, heyecan çeşidi çok bir ebedileştirdiği atletlerin çevikliği ve tazeliği ile başardı. Her rol almıştı. Bunların hepsini de Yunan heykeltıraşlarının temsilinde insana yeni sıhhat ve kuvvet aşılayan bir şey dvardı. Böylece Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülürse anlam bütünlüğü sağlanmış olur? --== oyun seyirciyi sıkan izlenme oranı az bir hal alıyordu B) toplumun oyun hakkındaki beklentileri gerçekleşmi- yordu C) her oyun seyircinin iç temizlenmesini iki kat artıran bir oyun oluyordu D) seyircinin istekleri ne yazık ki hiçbir zaman tam anla- mıyla gerçekleşmiyordu E) her dönemde başarısız oyunların az da olsa yer aldı- ğına şahit oluyorduk O Doğru ▷ Yanlış