Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

Etrafımızda görebildiğimiz her şeyin belirli bir bakış açısıyla
sanat eseri şeklinde nitelendirilebileceğinden hareket
edilerek bir çift ayakkabı da elbette bir sanat eseri kabul
edilebilir. Söz gelimi yüzyıllar önce üretiminde sanatsal
kaygı güdülmemiş çanak, çömlek, vazo gibi nesneler
bugün müzelerde sanatseverlerin estetik beğenilerine
sunulmaktadır. Bu anlayışa göre acaba bir mimar bir
köprüyü ya da bir moda tasarımcısı bir ayakkabı modelini
tasarlarken bir sanatçının eserini oluştururken yaşadığına
benzer duygular yaşayabilir mi? Doğrusu her ne kadar
sanat ve zanaatı birbirinden ayıran çizgi pek keskin olmasa
da bu ikisi arasında, sunulan ürünün işlevi ve tüketiliş
şeklinden kaynaklanan ayrım dikkate değerdir. Mesela
bir çift ayakkabının alınış amacı ve kullanılış biçimi bir
tablonunkinden çok farklıdır. Ayakkabı alınırken duyulan
estetik kaygı, çoğu kez, alınan ayakkabının var olan
giysilerle uyum sağlayıp sağlamadığından öteye geçmez.
37. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi güçlendirme
yollarından hangisi ağır basmaktadır?
A) Tanık gösterme
B) Tanımlama
Senli benli anlatım
Sessel yinelemeler
E) Örneklendirme
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Etrafımızda görebildiğimiz her şeyin belirli bir bakış açısıyla sanat eseri şeklinde nitelendirilebileceğinden hareket edilerek bir çift ayakkabı da elbette bir sanat eseri kabul edilebilir. Söz gelimi yüzyıllar önce üretiminde sanatsal kaygı güdülmemiş çanak, çömlek, vazo gibi nesneler bugün müzelerde sanatseverlerin estetik beğenilerine sunulmaktadır. Bu anlayışa göre acaba bir mimar bir köprüyü ya da bir moda tasarımcısı bir ayakkabı modelini tasarlarken bir sanatçının eserini oluştururken yaşadığına benzer duygular yaşayabilir mi? Doğrusu her ne kadar sanat ve zanaatı birbirinden ayıran çizgi pek keskin olmasa da bu ikisi arasında, sunulan ürünün işlevi ve tüketiliş şeklinden kaynaklanan ayrım dikkate değerdir. Mesela bir çift ayakkabının alınış amacı ve kullanılış biçimi bir tablonunkinden çok farklıdır. Ayakkabı alınırken duyulan estetik kaygı, çoğu kez, alınan ayakkabının var olan giysilerle uyum sağlayıp sağlamadığından öteye geçmez. 37. Bu parçada aşağıdaki düşünceyi güçlendirme yollarından hangisi ağır basmaktadır? A) Tanık gösterme B) Tanımlama Senli benli anlatım Sessel yinelemeler E) Örneklendirme
1. Aşırılık; mantığı, sağlıklı düşünmeyi ve sağduyuyu yok eder. Da-
ha da ötesi, insanı insan sevgisinden uzaklaştırır. Aşırılık sahibl
bir insanın suratına bakın: Dalma gergindir, gözleri kurudur, bir
noktaya saplanıp kalmıştır. Sesi tehdit doludur, iticidir. Kendi doğ-
rularının dışındaki doğruların ürküntüsünü taşır her zaman. Aşı-
ri uyumsuz ve hırçın olduğundan -
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
A) böyle insanlar toplum tarafından hoş karşılanır
B) bunların sakince düşünüp bir sonuca vardığı her zaman görülür
C kendileriyle barışık bir yaşam sürmeye devam eder
D böylelerinin mantıklı ve sağlıklı bir karara varmaları daha ko-
laydır
E) insanlarla iletişim kurmakta ve geçinmekte çok zorlanır
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
1. Aşırılık; mantığı, sağlıklı düşünmeyi ve sağduyuyu yok eder. Da- ha da ötesi, insanı insan sevgisinden uzaklaştırır. Aşırılık sahibl bir insanın suratına bakın: Dalma gergindir, gözleri kurudur, bir noktaya saplanıp kalmıştır. Sesi tehdit doludur, iticidir. Kendi doğ- rularının dışındaki doğruların ürküntüsünü taşır her zaman. Aşı- ri uyumsuz ve hırçın olduğundan - Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) böyle insanlar toplum tarafından hoş karşılanır B) bunların sakince düşünüp bir sonuca vardığı her zaman görülür C kendileriyle barışık bir yaşam sürmeye devam eder D böylelerinin mantıklı ve sağlıklı bir karara varmaları daha ko- laydır E) insanlarla iletişim kurmakta ve geçinmekte çok zorlanır
6. (1) Bugünden sonra bütün bilgi yörüngen değişe-
cek, artık bambaşka yataklardan akacak düşünce
ırmağın. (II) Evrenin ve dünyan, gökyüzün ve yer-
yüzün değişecek. (III) Yepyeni bir gelecek haritası
çizeceksin şimdi. (IV) Bugüne kadar yaşadıklarının
ötesine geçen, ötelerde bir yerlerde, yeni yerlere
götüren, yeni yollar belirleyen bir harita. (V) Artık
hiç kaçınmadan, çekinmeden devam edebilirsin
yola. (VI) Seni sen yapan her şeyinle...
SEN
Yukarıdaki parçada yer alan numaralanmış
cümlelerden hangisi, kendinden önceki cümle-
nin açıklaması durumundadır?
A) II.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
3
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
6. (1) Bugünden sonra bütün bilgi yörüngen değişe- cek, artık bambaşka yataklardan akacak düşünce ırmağın. (II) Evrenin ve dünyan, gökyüzün ve yer- yüzün değişecek. (III) Yepyeni bir gelecek haritası çizeceksin şimdi. (IV) Bugüne kadar yaşadıklarının ötesine geçen, ötelerde bir yerlerde, yeni yerlere götüren, yeni yollar belirleyen bir harita. (V) Artık hiç kaçınmadan, çekinmeden devam edebilirsin yola. (VI) Seni sen yapan her şeyinle... SEN Yukarıdaki parçada yer alan numaralanmış cümlelerden hangisi, kendinden önceki cümle- nin açıklaması durumundadır? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI. 3
en
m-
eri.
e-
e
el
k
B
i
L
G
39. Bir roman, bir şeyleri iddia etmez; roman sorular
sorar. İnsanların aptallığı, her şey için bir yanıtları
olduğunu sanmalarından gelir. Don Kişot dünyayı
gezerken dünya, gözlerinin önünde bir gizeme
dönüştü. Bu ilk Avrupalı romanın, tüm dünya
roman tarihine bıraktığı özel bir mirastır. Yazar,
okuyucusuna dünyayı bir soru olarak görmeyi
öğretir. Bu tavır bilgelik ve hoşgörü içerir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Romanın ilk örneğinin nerede verildiği
B) Don Kişot'un sembolik özellikler taşıdığı
Romanın, kişinin yaşamı sorgulama yetisini
geliştirmesi
D) Don Kişot'un edebiyat tarihindeki yeri
E) İnsanların her şeyin cevabını bildiklerini san-
maları
1. 185
Har
Bir
tak
or
m
9
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
en m- eri. e- e el k B i L G 39. Bir roman, bir şeyleri iddia etmez; roman sorular sorar. İnsanların aptallığı, her şey için bir yanıtları olduğunu sanmalarından gelir. Don Kişot dünyayı gezerken dünya, gözlerinin önünde bir gizeme dönüştü. Bu ilk Avrupalı romanın, tüm dünya roman tarihine bıraktığı özel bir mirastır. Yazar, okuyucusuna dünyayı bir soru olarak görmeyi öğretir. Bu tavır bilgelik ve hoşgörü içerir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Romanın ilk örneğinin nerede verildiği B) Don Kişot'un sembolik özellikler taşıdığı Romanın, kişinin yaşamı sorgulama yetisini geliştirmesi D) Don Kişot'un edebiyat tarihindeki yeri E) İnsanların her şeyin cevabını bildiklerini san- maları 1. 185 Har Bir tak or m 9
A
05 TYT TÜRKÇE T
13. Yaşar Kemal'i ilk okuğumda ortaokuldaydım;
İnce Memed'le günlerce dağlarda dolaşmış,
onunla birlikte jandarmalara yakalanmamak için
dua etmiştim. Bütün romanlarını çok severim
ama Demirciler Çarşısı Cinayeti'nin yeri çok
başkadır bende. Hışım gibi yağan yağmurun
altında Ağa'nın konağının avlusuna gelen atlının
yarasından sızan kanın adamın çizmesinden
süzülüp üzengiden toprağa damladığı ve düştü-
ğü yerde toprağı oyduğu düş sahnesi ile atlıların
günlerce konağın etrafında dönerek içeri girmek
için yalvardıkları, işe yaramayınca en sonunda
yalvarma sırasının atlara geldiği sahne gibi pek
çok sahnesi ve neredeyse her satırıyla zihnimde
paslı bir mıh gibi durur bu roman.
1. İnce Memed romanının kahramanıyla özdeş-
leştiği
İnce Memed romanını en yetkin roman ola-
rak gördüğü
III. Demirciler Çarşısı Cinayetinden çok etkilen-
diği
IV. Her iki romanı da tekrar tekrar okuduğu
II.
NE
Bu parçada yazarın sözünü ettiği eserlerle ilgili
numaralanmış olanlardan hangilerini dile getir-
diği sonucuna kesin olarak varılabilir?
A) I ve III
B) II ve III
D) I, II ve III
C) III ve IV
E) II, III ve IV
14. Akşamüzeri tilki, telgraf hattının hemen yakınında,
sık, kuru kuzukulaklarının bulunduğu bir dereye
girdi. Burada, koyu kırmızıya çalan bol tohumlu
15. Baz
yah
L
G
S
A
R
M
A
vey
bag
ya
da
ins
bi
ev
de
b
it
k
k
16.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
A 05 TYT TÜRKÇE T 13. Yaşar Kemal'i ilk okuğumda ortaokuldaydım; İnce Memed'le günlerce dağlarda dolaşmış, onunla birlikte jandarmalara yakalanmamak için dua etmiştim. Bütün romanlarını çok severim ama Demirciler Çarşısı Cinayeti'nin yeri çok başkadır bende. Hışım gibi yağan yağmurun altında Ağa'nın konağının avlusuna gelen atlının yarasından sızan kanın adamın çizmesinden süzülüp üzengiden toprağa damladığı ve düştü- ğü yerde toprağı oyduğu düş sahnesi ile atlıların günlerce konağın etrafında dönerek içeri girmek için yalvardıkları, işe yaramayınca en sonunda yalvarma sırasının atlara geldiği sahne gibi pek çok sahnesi ve neredeyse her satırıyla zihnimde paslı bir mıh gibi durur bu roman. 1. İnce Memed romanının kahramanıyla özdeş- leştiği İnce Memed romanını en yetkin roman ola- rak gördüğü III. Demirciler Çarşısı Cinayetinden çok etkilen- diği IV. Her iki romanı da tekrar tekrar okuduğu II. NE Bu parçada yazarın sözünü ettiği eserlerle ilgili numaralanmış olanlardan hangilerini dile getir- diği sonucuna kesin olarak varılabilir? A) I ve III B) II ve III D) I, II ve III C) III ve IV E) II, III ve IV 14. Akşamüzeri tilki, telgraf hattının hemen yakınında, sık, kuru kuzukulaklarının bulunduğu bir dereye girdi. Burada, koyu kırmızıya çalan bol tohumlu 15. Baz yah L G S A R M A vey bag ya da ins bi ev de b it k k 16.
32. L Kitaptan niçin korkarlar, bir türlü anlayama-
dim; kitaptan korkmak, insan düşüncesinden
korkmak, insanı kabul etmemektir.
II. Oysa insanoğlunu var eden, her şeyden
evvel sorumluluk duygusu ve özellikle fikirle
rin sorumluluğudur.
III. "Birak, senin yerine ben düşünüyorum!"
demekle, "Falan kitabı okuma!" demek ara-
sında hiçbir fark yoktur.
IV. Kitaptan korkan adam, insanı sorumluluk
duygusundan mahrum ediyor demektir.
V. Düşünce sorumluluğundan mahrum edilen
insan, kendiliğinden bir paçavra hâline dönü-
şür.
Numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün
oluşturması için aşağıdakilerden hangileri
birbiriyle yer değiştirmelidir?
A) Hile t
B) tttte til.
D) II ile V
C) II ile IV
E) Ill ile IV.
34.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
32. L Kitaptan niçin korkarlar, bir türlü anlayama- dim; kitaptan korkmak, insan düşüncesinden korkmak, insanı kabul etmemektir. II. Oysa insanoğlunu var eden, her şeyden evvel sorumluluk duygusu ve özellikle fikirle rin sorumluluğudur. III. "Birak, senin yerine ben düşünüyorum!" demekle, "Falan kitabı okuma!" demek ara- sında hiçbir fark yoktur. IV. Kitaptan korkan adam, insanı sorumluluk duygusundan mahrum ediyor demektir. V. Düşünce sorumluluğundan mahrum edilen insan, kendiliğinden bir paçavra hâline dönü- şür. Numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturması için aşağıdakilerden hangileri birbiriyle yer değiştirmelidir? A) Hile t B) tttte til. D) II ile V C) II ile IV E) Ill ile IV. 34.
xend
17588
erle
lips
ets
ve
ens
azs
7.00
st
ges
gå
28. Dilin kendine mahsus tadı günlük konuşmalarda da var-
dir. Dilin örgüsünü bozmaz, konuşurken kelimeler düz-
gün söylenirse dilin tadı her zaman duyulur. "Kuzum ne-
relerdeydin? Seni beklerken ayaklarıma kara sular indi."
diyen yaşlı kadının siteminde, "İşine git be kardeşim, se-
ni mi dinleyeceğiz?" diyen adamın diklenişinde Türkçe-
nin kendine mahsus tadı elbette vardır. Fakat bunlar bir
sanatkâr kaleminde bir araya getirildiğinde tat yoğunla-
şir. Sanatkârlar, günlük dili işleyerek eserlerine yine ay-
ni dilin içinden çıkardıkları tatları katarlar. Bazen de yep-
yeni buluş ve örgülerle bizde bambaşka hazlar uyandı-
rarak dilin tadına varmamızı sağlarlar. Onların eserleri ile
dilimizin güzelliğini fark eder, dilimizi daha çok severiz.
Bu parçada,
I. Günlük konuşmalar da bize tat verir mi?
II. Sanat eserlerinde günlük dilin yeri var mıdır?
III. Daima dilin tadına varmanın koşulu nasıl bir anlatım-
da yatar?
sorularından hangilerinin cevabı vardır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve I
C) Yalnız H
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
xend 17588 erle lips ets ve ens azs 7.00 st ges gå 28. Dilin kendine mahsus tadı günlük konuşmalarda da var- dir. Dilin örgüsünü bozmaz, konuşurken kelimeler düz- gün söylenirse dilin tadı her zaman duyulur. "Kuzum ne- relerdeydin? Seni beklerken ayaklarıma kara sular indi." diyen yaşlı kadının siteminde, "İşine git be kardeşim, se- ni mi dinleyeceğiz?" diyen adamın diklenişinde Türkçe- nin kendine mahsus tadı elbette vardır. Fakat bunlar bir sanatkâr kaleminde bir araya getirildiğinde tat yoğunla- şir. Sanatkârlar, günlük dili işleyerek eserlerine yine ay- ni dilin içinden çıkardıkları tatları katarlar. Bazen de yep- yeni buluş ve örgülerle bizde bambaşka hazlar uyandı- rarak dilin tadına varmamızı sağlarlar. Onların eserleri ile dilimizin güzelliğini fark eder, dilimizi daha çok severiz. Bu parçada, I. Günlük konuşmalar da bize tat verir mi? II. Sanat eserlerinde günlük dilin yeri var mıdır? III. Daima dilin tadına varmanın koşulu nasıl bir anlatım- da yatar? sorularından hangilerinin cevabı vardır? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve I C) Yalnız H E) I, II ve III
TYT/ Türkçe
27. Bundan bir hafta kadar evvel, içimdeki hasreti onaran
ve bana ümit veren bir kitap elime geçti. (1) Burada, se-
nelerden beri gelip geçen yüzlerce Türk yazarın bir de-
fa bile yakından incelemeye ve dile getirmeye tenez-
zül bile etmediği Romanya ve Balkan Türklüğüne, bir
genç yazarımız, Yaşar Nabi, iki üç makale değil bir ki-
tap ayırmış. (II) Bu kitap, bence kaybolmuş kardeşleri
Türkiye'ye tanıtmak konusunda önemli bir hizmet gör-
müştür. (III) Kitabı okuyup bitirdikten sonra aklıma bir
şey geldi. (IV) Ben, ölünceye kadar Türkler için ümit
olacak her kapıyı çalıp yardım dilemeyi görev bilmişim.
(V) O hâlde Balkanlardaki bu zavallı kardeşlerimizin ya-
şadığı köylere bu kitaptan birer ikişer hediye edeyim ki
onlar da unutulmadıklarını bilsinler.
Bu parça, iki paragrafa bölünmek istense ikinci pa-
ragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar?
C) III
D) IV
A)
A
B)
EV
Se
ģi
le
y
E
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT/ Türkçe 27. Bundan bir hafta kadar evvel, içimdeki hasreti onaran ve bana ümit veren bir kitap elime geçti. (1) Burada, se- nelerden beri gelip geçen yüzlerce Türk yazarın bir de- fa bile yakından incelemeye ve dile getirmeye tenez- zül bile etmediği Romanya ve Balkan Türklüğüne, bir genç yazarımız, Yaşar Nabi, iki üç makale değil bir ki- tap ayırmış. (II) Bu kitap, bence kaybolmuş kardeşleri Türkiye'ye tanıtmak konusunda önemli bir hizmet gör- müştür. (III) Kitabı okuyup bitirdikten sonra aklıma bir şey geldi. (IV) Ben, ölünceye kadar Türkler için ümit olacak her kapıyı çalıp yardım dilemeyi görev bilmişim. (V) O hâlde Balkanlardaki bu zavallı kardeşlerimizin ya- şadığı köylere bu kitaptan birer ikişer hediye edeyim ki onlar da unutulmadıklarını bilsinler. Bu parça, iki paragrafa bölünmek istense ikinci pa- ragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? C) III D) IV A) A B) EV Se ģi le y E
23. (1) Edebiyatımızın daha da gelişmesi için sanatçılar, işçinin, köylünün yaşamına daha çok katılmalı; oradan edinecekleri
zengin izlenimlerle yeni yapıtlar oluşturmalı. (II) Köy yaşamının verilmesinde son yıllarda bir ölçüde başarılı olmuş ancak
işçi yaşamı henüz yeteri kadar ele alınmamıştır. (III) Genç sanatçıların buna yönelmeleri çok yerinde olacaktır. (IV) Ancak,
bu sorunlara eğilecek sanatçıların estetik titizliklerini artırmaları gerekiyor. (V) Bu noktada açık verenler, ne topluma ne de
edebiyata yararlı olabilirler.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E)V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
23. (1) Edebiyatımızın daha da gelişmesi için sanatçılar, işçinin, köylünün yaşamına daha çok katılmalı; oradan edinecekleri zengin izlenimlerle yeni yapıtlar oluşturmalı. (II) Köy yaşamının verilmesinde son yıllarda bir ölçüde başarılı olmuş ancak işçi yaşamı henüz yeteri kadar ele alınmamıştır. (III) Genç sanatçıların buna yönelmeleri çok yerinde olacaktır. (IV) Ancak, bu sorunlara eğilecek sanatçıların estetik titizliklerini artırmaları gerekiyor. (V) Bu noktada açık verenler, ne topluma ne de edebiyata yararlı olabilirler. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır? A) I B) II C) III D) IV E)V
nin
32 Şiirin sınırlarını daima bilmek gerekir; fazlası, bizim o şiire
eklediklerimizdir. Şiirin gerçek değeri ise bu ek yaşantıların
dışındadır. Daima kendi anladığımızdan çok, şairin ne
anlattığına bakmak daha yerinde olur. Böylece şairin
şiirine verdiği anlam neyse ona daha bir yaklaşmış oluruz.
Yoksa bizim kendimize göre çıkardığımız anlam ancak bize
göredir. Bu da şairin kişiliğini unutmakla elde edilir.
Aşağıdakilerden hangisi parçada bir şiir
değerlendirilirken yapılması gerekenlerle ilgili öne
sürülen düşüncelerden değildir?
Şairin kişiliğinin eserden uzak tutulması gerekir.
B) Bireyin kendine göre şiirden çıkardığı anlam, temel ölçüt
değildir.
C) Şiirin, bilinenin ve belirginleştirilenin dışında özellikleri
vardır.
D) Şiirin iletisi, temasına ve konusuna göre paralellik
göstermez.
E) Şairin anlatmak istediklerinin önemsenmesi lazımdır.
34. H
S
r
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
nin 32 Şiirin sınırlarını daima bilmek gerekir; fazlası, bizim o şiire eklediklerimizdir. Şiirin gerçek değeri ise bu ek yaşantıların dışındadır. Daima kendi anladığımızdan çok, şairin ne anlattığına bakmak daha yerinde olur. Böylece şairin şiirine verdiği anlam neyse ona daha bir yaklaşmış oluruz. Yoksa bizim kendimize göre çıkardığımız anlam ancak bize göredir. Bu da şairin kişiliğini unutmakla elde edilir. Aşağıdakilerden hangisi parçada bir şiir değerlendirilirken yapılması gerekenlerle ilgili öne sürülen düşüncelerden değildir? Şairin kişiliğinin eserden uzak tutulması gerekir. B) Bireyin kendine göre şiirden çıkardığı anlam, temel ölçüt değildir. C) Şiirin, bilinenin ve belirginleştirilenin dışında özellikleri vardır. D) Şiirin iletisi, temasına ve konusuna göre paralellik göstermez. E) Şairin anlatmak istediklerinin önemsenmesi lazımdır. 34. H S r
5.
TYT - Türkçe
1. Çocuklar büyüdükçe beyinlerinin dış katmanının
kalınlığı değişir.
II. Korteks olarak adlandırılan bu katmandaki
kalınlaşma ve incelmeler; öfke, depresyon, davranış
bozuklukları ve dikkat sorunları ile ilişkilendiriliyor.
Numaralanmış II. cümleyle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) I. cümlede ifade edilen düşünce, örnekler üzerinden
pekiştirilmektedir.
B) I. cümlede anlatılan durumun fiziksel etkilerinden
söz edilmektedir.
C) I. cümledeki durumun, çocuklardaki psikolojik
rahatsızlıklarla bağlantısı dile getirilmektedir.
D) I. cümlede belirtilen olgunun, özellikle hangi yaş
grubundaki bireylerde gerçekleştiğinden
bahsedilmektedir.
E) 1. cümlede değinilen düşüncenin, varsayımlara
dayanmadığı kanıtlanmaktadır.
V
7.
YAYINLARI
1.
11.
B
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. TYT - Türkçe 1. Çocuklar büyüdükçe beyinlerinin dış katmanının kalınlığı değişir. II. Korteks olarak adlandırılan bu katmandaki kalınlaşma ve incelmeler; öfke, depresyon, davranış bozuklukları ve dikkat sorunları ile ilişkilendiriliyor. Numaralanmış II. cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede ifade edilen düşünce, örnekler üzerinden pekiştirilmektedir. B) I. cümlede anlatılan durumun fiziksel etkilerinden söz edilmektedir. C) I. cümledeki durumun, çocuklardaki psikolojik rahatsızlıklarla bağlantısı dile getirilmektedir. D) I. cümlede belirtilen olgunun, özellikle hangi yaş grubundaki bireylerde gerçekleştiğinden bahsedilmektedir. E) 1. cümlede değinilen düşüncenin, varsayımlara dayanmadığı kanıtlanmaktadır. V 7. YAYINLARI 1. 11. B
ğanüstü
Fimasından
ik ve çok
klardır.
maşık ve
ak yazarın
vetinmek
i
kilerden
az kişi
klarının
münü
-1
27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan
da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan
büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için
çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici
olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar.
Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda
bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve
kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen
bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Biyolojik
rak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım
aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir.
B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında
parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış
oldu.
C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin
ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak
görünmüyor.
D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri
maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir.
E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen
zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ğanüstü Fimasından ik ve çok klardır. maşık ve ak yazarın vetinmek i kilerden az kişi klarının münü -1 27. Her yıl, milyonlarca ton plastik üretiliyor. Diğer yandan da plastik su şişeleri gibi geri dönüşümü sağlanamayan büyük miktarda atığın denizleri doldurmaması için çözüm arayışı sürüyor. Bu çözümlerden en umut verici olanı atıkları veya plastikleri parçalayan organizmalar. Ancak daha basit çözümler de var. Yakın zamanda bir araştırmacı, plastiğin aksine kalıcı olmayan ve kullanıldıktan sonra biyolojik olarak parçalanabilen bir malzemeden şişe üretme fikrini ortaya attı. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Biyolojik rak parçalanabilen şişe, şimdilik tasarım aşamasında olan sonuç odaklı çalışmalardan biridir. B) Geri dönüşüm sorununun ortadan kaldırılmasında parçalanabilen şişe fikriyle önemli bir adım atılmış oldu. C) Plastiğin yerine alternatif malzeme üretme fikrinin ortaya atılması, kısa vadede bir çözüm olarak görünmüyor. D) Geri dönüşümü sağlanamayan plastik ve benzeri maddeler doğal hayata kalıcı hasarlar vermektedir. E) Plastiğin doğada dönüşüme uğramaması, ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır.
TÜRKÇE
29 ve 30. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Biyoteknoloji, bitki ve hayvan üretimi alanında da önemli
bir uygulama sahası bulmuştur. Sağlıklı bir ürünün iyi
ve kaliteli ham maddeden üretileceği düşünülürse biyo-
teknolojik metotların uygulanmasıyla soğuğa, sıcağa,
kuraklığa, fazla tuza dayanıklı bitkiler yetiştirilecek, hem
üretim kaybı en aza indirilecek hem de tüketicinin is-
tediği tipteki gıdaların elde edilmesi mümkün olacaktır.
Mesela sadece yapay DNA parçasının nakledilmesiyle
dünya nüfusunun çoğunun temel gıda maddesi olarak
kullandığı patatesin, protein oranı artırılmış ve aynı tür
uygulamalarla patates hastalığa karşı dayanıklı hâle
getirilmiştir. Günümüzde değişik hastalıklar nedeniyle
tonlarca hayvani gıda, çöplere dökülmüş; kuş gribi ve
deli dana hastalıklarıyla binlerce hayvan telef olmuştur.
Gelişmelere bu şekilde bakılırsa biyoteknolojinin önemi
daha iyi anlaşılacaktır.
31. Bir yaza
rafların
tanıma
tanınm
la oku
29. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Biyoteknolojik metotlarla daha dayanıklı ürünler ye-
tiştirilebilecektir.
B) Biyoteknolojik yöntemlerle ürünlerin DNA'sıyla oy-
nanabilecektir.
girer
karab
telev
cukl
foto
CYBiyoteknolojik çalışmalar, hayvanlar üzerinde de uy-
gulanabilir.
D) Biyoteknolojik yöntemlerle birçok hastalık tedavi
edilebilecektir.
E) Biyoteknoloji, sağlıklı ve kaliteli bir yaşama katkı
sağlar.
nin
olu
bir
B
h:
A
30. Bu parçaya göre biyoteknolojinin önemi aşağıdaki-
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TÜRKÇE 29 ve 30. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Biyoteknoloji, bitki ve hayvan üretimi alanında da önemli bir uygulama sahası bulmuştur. Sağlıklı bir ürünün iyi ve kaliteli ham maddeden üretileceği düşünülürse biyo- teknolojik metotların uygulanmasıyla soğuğa, sıcağa, kuraklığa, fazla tuza dayanıklı bitkiler yetiştirilecek, hem üretim kaybı en aza indirilecek hem de tüketicinin is- tediği tipteki gıdaların elde edilmesi mümkün olacaktır. Mesela sadece yapay DNA parçasının nakledilmesiyle dünya nüfusunun çoğunun temel gıda maddesi olarak kullandığı patatesin, protein oranı artırılmış ve aynı tür uygulamalarla patates hastalığa karşı dayanıklı hâle getirilmiştir. Günümüzde değişik hastalıklar nedeniyle tonlarca hayvani gıda, çöplere dökülmüş; kuş gribi ve deli dana hastalıklarıyla binlerce hayvan telef olmuştur. Gelişmelere bu şekilde bakılırsa biyoteknolojinin önemi daha iyi anlaşılacaktır. 31. Bir yaza rafların tanıma tanınm la oku 29. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Biyoteknolojik metotlarla daha dayanıklı ürünler ye- tiştirilebilecektir. B) Biyoteknolojik yöntemlerle ürünlerin DNA'sıyla oy- nanabilecektir. girer karab telev cukl foto CYBiyoteknolojik çalışmalar, hayvanlar üzerinde de uy- gulanabilir. D) Biyoteknolojik yöntemlerle birçok hastalık tedavi edilebilecektir. E) Biyoteknoloji, sağlıklı ve kaliteli bir yaşama katkı sağlar. nin olu bir B h: A 30. Bu parçaya göre biyoteknolojinin önemi aşağıdaki-
4
toplumu
rılmıştır. (IV) Bu yüzden,
gerçekleşmesidir. (V) Bunun yanı sır
yaşamda kişinin hatırlayamadığı çocukluk anıla
ona getirerek bilinçaltının daha aktif hâle gelmesini sağlar.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıda yapılan değerlendirmelerden hangisi yan-
hiştir?
A) cümlede rüyalarla ilgili bir teoriden söz edilmiştir.
B) II. cümlede Freud'un eseriyle rüya konusuna yeni bir
bakış açısı getirdiği dile getirilmiştir.
CHII. cümlede yargı gerekçesiyle birlikte verilmiştir.
D) V. cümle kendinden önceki cümleyle neden-sonuç
ilişkisi kurmustur.
E) V cümlede varsayım söz konusudur.
5. I. Türk edebiyatında köklü bir şiir geleneğinin oluşma-
sında Türklerin yaşam tarzı olan göçebe kültürünün
etkisi büyüktür.
H. Türk edebiyatında pek çok sanatçının edebiyat
dünyasına şiirle adım attığını, bu türün cümle kapısı
hükmünde olduğunu sözlü ve yazılı edebiyatımızın
şiir üzerine kurulduğunu görürüz.
SARTESA
Türk edebiyatında şiirin çok yaygın olması, diğer
edebî türler arasında baskın olmasına yol açmış ve
haksız bir rekabete sebep olmuştur.
IV. Türklerin yaşam tarzı, önemli gün ve geceleri şiir-
lerle kutlamaları, edebiyatımızda şiirin daha önde
olmasını ve her sanatçının şiirle yolunun kesişmesi-
ni sağlamıştır.
YAYIN DENIZ PRO
V. Türk edebiyatı tarihine baktığımızda edebiyatımızın
şiir ağırlıklı bir seyir izlediği, daha çok şiire dayandığı
görülmektedir.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangileri
anlamca birbirine en yakındır?
B) Dve V
A) I ve III
D) II ve
TYT Türkçe Denemeleri
EI ve V
C) I ve IV
disine
sonuçta
ması/g
oldukç
mesel
Bu p
aşağ
A) I.
B) I
D)
E
SPOI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4 toplumu rılmıştır. (IV) Bu yüzden, gerçekleşmesidir. (V) Bunun yanı sır yaşamda kişinin hatırlayamadığı çocukluk anıla ona getirerek bilinçaltının daha aktif hâle gelmesini sağlar. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda yapılan değerlendirmelerden hangisi yan- hiştir? A) cümlede rüyalarla ilgili bir teoriden söz edilmiştir. B) II. cümlede Freud'un eseriyle rüya konusuna yeni bir bakış açısı getirdiği dile getirilmiştir. CHII. cümlede yargı gerekçesiyle birlikte verilmiştir. D) V. cümle kendinden önceki cümleyle neden-sonuç ilişkisi kurmustur. E) V cümlede varsayım söz konusudur. 5. I. Türk edebiyatında köklü bir şiir geleneğinin oluşma- sında Türklerin yaşam tarzı olan göçebe kültürünün etkisi büyüktür. H. Türk edebiyatında pek çok sanatçının edebiyat dünyasına şiirle adım attığını, bu türün cümle kapısı hükmünde olduğunu sözlü ve yazılı edebiyatımızın şiir üzerine kurulduğunu görürüz. SARTESA Türk edebiyatında şiirin çok yaygın olması, diğer edebî türler arasında baskın olmasına yol açmış ve haksız bir rekabete sebep olmuştur. IV. Türklerin yaşam tarzı, önemli gün ve geceleri şiir- lerle kutlamaları, edebiyatımızda şiirin daha önde olmasını ve her sanatçının şiirle yolunun kesişmesi- ni sağlamıştır. YAYIN DENIZ PRO V. Türk edebiyatı tarihine baktığımızda edebiyatımızın şiir ağırlıklı bir seyir izlediği, daha çok şiire dayandığı görülmektedir. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır? B) Dve V A) I ve III D) II ve TYT Türkçe Denemeleri EI ve V C) I ve IV disine sonuçta ması/g oldukç mesel Bu p aşağ A) I. B) I D) E SPOI
BU
mamıştır?
A) Yalnız
B) Vaimiz III
Yalnız IV
D) Lve t
EL #ve TV
16. Sanatçının, etrafında olup bitenlerden haberdar olmaması dü-
şünülebilir mi? Sanat; insanın doğa, dünya ve kendisi ile başta
olmak üzere, tüm çevresiyle oluşturduğu iletişim ve bağlantı yön-
temlerini de kapsayan kendine özgü eylemlerdir zira. Her ne ka-
dar bu yaratım süreci tümüyle özel olsa bile sanatçı için evren-
deki her şey ya özeldir ya da özelin bir parçasıdır. Ayrıca sanata
tarih boyunca dolaylı ya da dolaysız yararcı nitelik yüklenmeye
çalışılmasına karşın bu nitelik hiçbir zaman sanatçı tarafından iç-
selleştirilmemiştir.
I. Görünenin ardında gizlenmiş olan görünmeyeni ortaya çı-
karmaya çalışırlar.
II. Toplumdaki olumlu ya da olumsuz gelişmelere kulak tıkaya-
mazlar.
III. Sanatlarını kendi kişisel menfaatleri için araç olarak görmez-
ler.
Bu parçadan hareketle sanatçılarla ilgili verilen yargılardan han-
gilerine varılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) I ve Il
E) I ve Ill
Yardımcı Düşünce
18
ARI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
BU mamıştır? A) Yalnız B) Vaimiz III Yalnız IV D) Lve t EL #ve TV 16. Sanatçının, etrafında olup bitenlerden haberdar olmaması dü- şünülebilir mi? Sanat; insanın doğa, dünya ve kendisi ile başta olmak üzere, tüm çevresiyle oluşturduğu iletişim ve bağlantı yön- temlerini de kapsayan kendine özgü eylemlerdir zira. Her ne ka- dar bu yaratım süreci tümüyle özel olsa bile sanatçı için evren- deki her şey ya özeldir ya da özelin bir parçasıdır. Ayrıca sanata tarih boyunca dolaylı ya da dolaysız yararcı nitelik yüklenmeye çalışılmasına karşın bu nitelik hiçbir zaman sanatçı tarafından iç- selleştirilmemiştir. I. Görünenin ardında gizlenmiş olan görünmeyeni ortaya çı- karmaya çalışırlar. II. Toplumdaki olumlu ya da olumsuz gelişmelere kulak tıkaya- mazlar. III. Sanatlarını kendi kişisel menfaatleri için araç olarak görmez- ler. Bu parçadan hareketle sanatçılarla ilgili verilen yargılardan han- gilerine varılamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve Il E) I ve Ill Yardımcı Düşünce 18 ARI
31. Mutluluğu sağlayan hormon serotonindir. Bazı yiyecek-
ler bu serotonin hormonunu artırır. Akşam yediğimiz ve
içinde glikoz olan her şey serotonini tetikler. Makarna,
çikolata, bal kabağı serotonini yükseltir. Özellikle de
güneş ışığının azaldığı zamanlarda bu tarz yiyecekleri
yemeye özen göstermek gerekir. Çünkü serotonini en
fazla güneş ışığı yükseltir, o eksik olduğunda şeker ve
karbonhidrat içeren besinlerle bunu dengelemek gere-
kir. Buna bağlı olarak kışın insanların birkaç kilo alması
da gayet normal. Buna direnip "Kilo almamalıyım,
yememeliyim." derseniz zayıf kalırsınız ama depresif bir
zayıf olarak hayatınıza devam edersiniz.
Bu parçada mutluluk ile ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisinden söz edilmemiştir?
A) İnsanın mutlu olmasını sağlayan hormonun hangisi
olduğundan
B) İnsanın mutluluğunun kilo alımına bağlı olarak arttı-
ğından
C) Mutlu olmamızı sağlayan hormonu nelerin etkiledi-
ğinden
32.
D) Güneş ışığının mutluluk hormonunu nasıl etkiledi-
ğinden
içinde şeker olan yiyeceklerin mutluluk hormonunu
artırdığından
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
31. Mutluluğu sağlayan hormon serotonindir. Bazı yiyecek- ler bu serotonin hormonunu artırır. Akşam yediğimiz ve içinde glikoz olan her şey serotonini tetikler. Makarna, çikolata, bal kabağı serotonini yükseltir. Özellikle de güneş ışığının azaldığı zamanlarda bu tarz yiyecekleri yemeye özen göstermek gerekir. Çünkü serotonini en fazla güneş ışığı yükseltir, o eksik olduğunda şeker ve karbonhidrat içeren besinlerle bunu dengelemek gere- kir. Buna bağlı olarak kışın insanların birkaç kilo alması da gayet normal. Buna direnip "Kilo almamalıyım, yememeliyim." derseniz zayıf kalırsınız ama depresif bir zayıf olarak hayatınıza devam edersiniz. Bu parçada mutluluk ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir? A) İnsanın mutlu olmasını sağlayan hormonun hangisi olduğundan B) İnsanın mutluluğunun kilo alımına bağlı olarak arttı- ğından C) Mutlu olmamızı sağlayan hormonu nelerin etkiledi- ğinden 32. D) Güneş ışığının mutluluk hormonunu nasıl etkiledi- ğinden içinde şeker olan yiyeceklerin mutluluk hormonunu artırdığından