Anlatım Biçimleri Soruları

3570 130433 D) Ana dilinin zenginliğinin farkında olmayan gençlerin, diline ve kültürüne saygısının da ola E) Ana dilin yetersiz olmadığını fark edebilmek için yabancı dilin öğretilmemesi gerektiğine mayacağına 16. (1) Antidepresan kullanan genç kadınlarda ani ölümler görülmeye başlandığı yayınlarda yer alıyor son zamanlarda, nedeni bilinmiyor bunun. (II) Ge- lişigüzel kullanılıyor, doktor vermeden gidip alıyor- kadın doğumcudan pratisyen hekime, aile dokto- lar. (III) Reçete yok, soran yok. (IV) Antidepresanı runa herkes yazıyor. (V) Oysa psikiyatr yazmalı, bunu söylüyorum. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisin- den sonra "Troid ilacını ben yazmıyorum ama." cümlesinin getirilmesi anlam akışını bozmaz? Bill. C) III. D) IV. A) I. E)V.

35. Bütün "edebî" yeterliliğine rağmen bu kitabın gücü oradan gelmiyor ya da sadece oradan gelmiyor. Kendi sözel biri- kimlerine, sözcüklerine, cümlelerine, paragraflarına kadar hâkim kaç sanatçı vardır ki? Bu kitabı okurken sözcükle- rin ve cümlelerin bir geçmişi olduğunu hissediyor insan. Bu parçada kitap yazarının hangi yönü önemsenmiş- tir? A) Sözcükleri seçerken çok titiz davranması B) Üslubunu etkili ve başarılı bir şekilde oluşturması C) Eserin edebî yönünü her şeyin üstünde tutması D) Eserini oluştururken anılarından faydalanması E) Eserinde yaşanmışlık hissini gözler önüne sermes

35. Bütün "edebi" yeterliliğine rağmen bu kitabın gücü oradan gelmiyor ya da sadece oradan gelmiyor. Kendi sözel biri- kimlerine, sözcüklerine, cümlelerine, paragraflarına kadar hâkim kaç sanatçı vardır ki? Bu kitabı okurken sözcükle- rin ve cümlelerin bir geçmişi olduğunu hissediyor insan. Bu parçada kitap yazarının hangi yönü önemsenmiş- tir? A) Sözcükleri seçerken çok titiz davranması B) Uslubunu etkili ve başarılı bir şekilde oluşturması C) Eserin edebî yönünü her şeyin üstünde tutması D) Eserini oluştururken anılarından faydalanması E) Eserinde yaşanmışlık hissini gözler önüne sermes Diğer sayfaya geçiniz.

1. Dünyadaki en iyi röportaj yazarları, büyük edebi- yatçılar arasından çıkmış. Hemingway, Ehrenburg, Solohof, Simonov, Kessler gibi büyük romancılar röportaj türünün de büyük isimleri arasında yer alır. Nâzım Hikmet'in Küba röportajları, erişilmez birer güzelliktir. Röportaj bir edebiyat türüdür, bunun için en güzel örnekleri edebiyatçılara aittir. Sait Faik'in, Orhan Kemal'in, Aziz Nesin'in röportajlarını kim unu- tabilir? Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi- si ağır basmaktadır? A) Öyküleme C Tartışma ( B) Betimleme D) Örnekleme E) Tanık gösterme 4.

emayı ya u izleme- anımaya şlamalı- isinden (MY Cısın- yatro larla sev- isi- mi HIZ VE RENK YAYINLARI eserlerdeki eski sözcüklerin çağrışımları mıştır. E) Attila İlhan şiirleriyle hem Türk müziğinin hem de ko- nuşma dilinin gelişmesinde, çağrışım yönünden zen- ginleşmesinde büyük katkılar sağladığı için kırklı ve ellili yılların şairlerinden farklı bir yere sahiptir. 11. 2015 yılı Haziran ayı itibariyle son bir yılda Avustralya'da ev satın alanların % 20,9'unu yabancılar oluşturmuştur. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağı dakilerden hangisidir? A) 2015 yılında en yüksek ev alımı Avustralya'da ger- çekleşmiştir. B) Avustralya'da yabancılarla birlikte yerliler de ev almış- tır. C) Yabancıların en çok ilgi gösterdiği ülke Avustralya'dır. Avustralya'da en yüksek ev alımı 2015 yılının Haziran ayında gerçekleşmiştir. E) Yabancılar, önceki yıllarda da Avustralya'da ev satın almıştır.

1. Paragraf (1) Atasözlerini ve halk söyleyişlerini kullanarak di- van şiirini halk kültürüne yaklaştırmıştır. (II) İstan- bul Türkçesini başarıyla kullanmıştır. (III) Çağının eğlence yaşamını şiire dökmüştür. (IV) Halk dilinin güzelliklerinden yararlanarak divan diline akıcılık ka- zandırmıştır. (V) Mesnevi türünde eser vermemiş, şiirlerini "Divan"ında toplamıştır. A) I. ve II. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangi- leri sözü edilen şairin anlatım özellikleriyle ilgili değildir? B) II. ve III. KAVRAMA T D) III. ve V. C) II. ve IV. E) IV. ve V.

KISTIRME KIRMIZI HIZ TESTI 1. I. 11 CÜMLEDE ANLAM Sanat eserinde ifade edilen duygular, kişinin psikolo- jisi ve yaşamıyla birlikte yer alır. II. Bir yapı ve ifade biçimi kazanmış sanat eseri, kendine özgü bir iletisim aracıdır. III. İnsanın iç dünyasının ve hayatının her türlü zenginliği sanat eserindeki duyguya eşlik eder. IV. Bir eserdeki anlatım biçimi ile anlatılan konu birleşe- rek bütünü oluşturur. V Bir sanat eserinin benzeri olsa da eşi yoktur. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangileri anlam- ca en yakındır? AI ve II B) I ye Ill D) III ve W CI ve III E) IV ve V 2. (1) Gelişmenin önündeki ilk engelin geleneksel bakış açısı olduğu söylenir. (II) Geleneklere bağlılığın bu yönüyle 4. (1) Sanato yararlanır toplumsal aşamada çağlarını lar. (V) S da kabul Bu parç aynı anc lir? A) ve 11 5. (1) Bir a karşım da. (11) giderel

na da- me ille aklan- liğimiz niz gibi brudu- menin kavra- larak i er rol z? ? dir? ka- deki -ayi- eye- ASA nun ları (IV) 22 ara- bile dü- LO ZAFER YAYI 5 T 25. Orwell'in "1984"0, kendi ruh halinin dile getirilmesidir ve bir uyarıdır. Yazar, öteki olumsuz ütopya yazarları gibi bir felaket kähini değildir. Bizi uyarmak ve uyandırmak ister. Hála umudu vardır ama toplumun daha önceki evrelerin- deki ütopya yazanlarındaki umutsuzluğun aksine umar- Sız bir umuttur bu. Roman bize bu umudun ancak bugün tüm insanların karşı karşıya oldukları tehlikenin; bireysel- liği, aşkı, eleştirel düşünceyi tümden yok edebileceği gibi bunun ayırdına bile varamayacak bir otomatlar toplumu olup çıkma tehlikesinin farkına vararak kavranabileceğini öğretir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A) Yazar, romanında bireyselleşmeye karşı durup bütün- lükçü bir duruş sergilemiştir. x B) "1984" okuruna gelecekle ilgili bir uyarı niteliği taşı- maktadır. Orwell dışındaki olumsuz ütopya yazarlarının güzel bir geleceğe inancı yoktur. D) Roman, toplumun robotlaşabileceği, otomatikleşebi- leceği bir geleceğe dikkat çekmektedir. X E) Yazar, bu yapıtta kendi iç dünyasından ve gelecek al- gısından yola çıkmıştır. Diğer sayfaya geçiniz. TYT DENEME SINAVI-3

am verilirse anlamlan odur. Benim on anlam bana göredir, kimsenin onlara ermesine engel olmaz. Her şiirin, şairin sine uygun yahut bu düşüncenin tıpkı- amı olduğunu söylemek, şiirin yapısı- Orebilecek bir yanılmadır. Şiirin amacı, li bir şey anlatmak değildir. Şiirin an- -n geçen anlaşılabilir, olabilir olayları eğildir. İstenilen, okurda bir ruh hali ilgili olarak vurgulanmak istenen angisidir? da çeşitli duygular oluşturarak anla- ninde tamamlar. ceye saplanmış şairler, şiirlerinde! luşturamaz. erine hitap eden şairler, kolay anla- taya koyar. TYT/Türkçe 03 36. 1. Trafikte sıkışıp kalmak hiçbir sürücünün hoşuna git- mez. II. Trafiğin durum değiştirmesi, maddenin hål değiştir- mesine benzer. III. Belki sürücüler şunu öğrenmekle biraz rahatlaya- caklar: IV. Trafiğin yavaşlaması ya da durması, şansa bağlı olmayıp tamamen gerçekçi fizik yasalarına bağlıdır. V. Hele görünürde bir neden olmadan trafiğin yavaşla- ması, insanın bütün cinlerini başına toplar. Numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluştur- ması için hangi iki cümle birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) I ile II Il ile V B) I ile III EUWE V CHEV 38. Gazeteci: (1) ---- Sanatçı: - İlk yazdıklarıma bakmak uyandırıyor. Her gün değişiy te başka bir insan oluyorum. bir öncekinden farklı bir şey bir şeyler denemeye çalışıy zacaksam bu işi yapmanın Gazeteci: (11) ---- Sanatçı: - Ben sabahları çok erken beş gibi uyanıyorum, altid saat ona kadar aralıksız y

sanatçı k gücü- eğitimi i düşü- eğitim alması irilece- Pramit- ebi ne inamik e daha masi- tmek- itimini ci dü- anmış han- arının o dü- mine des- akışı eme- edik DENEME 3 32. Şiir; tüketilemeyen, her okuyanın algı düzleminde yeniden ve yeniden, sonsuz kere üretilebilen bir yaşam biçimidir. Her okuyanda farklı çağrışımlar yapan bir şiir, her konuşanda da başka anlamların kapısını açabilir. Şairin yazarken aklının ucundan bile geçmeyen anlamlar yüklenebilir. Hatta şairin birinin, kendi şiiri için konuşan ve şiirinde nelerden söz ettiğini anlatan bir okuyucusuna dönüp "Vay be, neler anlatmışım ben böyle!" dediği anlatılır edebiyat dünyasında. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? A) Şiir, şairinin verdiği anlamdan çok, okuyanın anladığını yansıtır. snugublo ilged en sü B) Her okuyanda farklı anlamlar bırakan şiir güzel şiirdir. C) Şiirden şairin aklından geçmeyen anlamlar da çıkarılabilir. ad iyamnasu egonale (0 DIçinden çok farklı anlamlar çıkarılmayacak şiir yoktur. E) Şair de okuyucu da şiirin anlam boyutlarını ge- nişletebilir. B

3. ... TYT / TÜRKCE Çocukken papatyaların ve uzun otların arasına uzanır, bulutları saymaya başlar ve onların nereye gittiklerini düşünürdüm. Yıllar geçti, neredeyse her şey değişti; yüzler, evler, insanlar, konuştuğumuz dil, arabalar, yol- lar, köprüler, meydanlar ve hayat değişti ama gökyüzü ve bulutlar aynı kaldı. O zamanlar gökyüzüne güven- menin iyi bir fikir olduğunu hissetmiştim çünkü bulutlar özgürdü. Bizim üzerimizden zorunlu oldukları için değil, gerçekten istedikleri için geçiyorlardı. Bu özgürlük, bu endişesizlik benim onlarla kurduğum ilişkiyi sonsuz kı- lan bir rahatlıktı. Bulutları hep sevdim. Çünkü beni hiç zorlamadılar. Sadece tepemden geçerken bana gülüm- sediler, ben de onlara... Bu parçanın yazarıyla ilgili olarak aşağıda verilen- lerden hangisi yanlıştır? A) Çocukluk dönemini özlemle anmaktadır. B) Olumlu değişimlerin sayıca çokluğuna değinmekte- dir. C) Gökyüzüne güvenmenin iyi bir düşünce olduğunu vurgulamıştır. D) Bulutların onda özgürlüğü çağrıştırdığını söylemiştir. E) Küçük yaşlardan itibaren bulutlara olan sevgisinin varlığını belirtmiştir.

erecek ması, (HT) u dir ği ve vlenip icat ak nin tir. 23. Uzay hukuku, en geniş anlamıyla uzayda veya uzaya dair faaliyetlerde uygulanabilen ve bunları düzenleyen hukuki metinleri içerir. Uzay hukukunun temelini oluşturan uzay antlaşmaları yanında bilimsel, teknolojik ve ekonomik gelişmelerle birlikte ortaya çıkan birçok farklı tipteki kural, düzenleme ve ilke de bu alanın bir parçası olarak değerlendirilir. Bu alanda hukuki düzenlemelerin yapılmasının gerekliliği ilk kez 1957'de Sputnik 1'in yörüngeye yerleştirilmesi ve Dünya'yla iletişim kurmasıyla gündeme gelmiştir. Günümüzde iletişim, küresel konumlandırma, uzaktan algılama sistemleri gibi birçok teknolojik uygulama uzay tabanlı teknolojilere bağımlı durumdadır. Bu parçaya göre, uzayla ilgili hukuksal düzenlemelere gereksinim duyulmasının asıl nedeni aşağıdakilerden hangisidir? 252 Ailetişim teknolojilerinin Dünya'yı küçük bir küre hâline getirmesi, B) insanların her geçen gün daha da bilinçli hareket etmesi C) Büyük devletlerin küresel sorunlara ortak çözümler araması DIS D) Son yüzyılda yeryüzündeki doğal kaynakların hızla tükenmesi EX Bazı teknolojik uygulamaların uzayın kullanımını gerektirmesi 25. V

5. Dünyanın en yaşanılır yerlerini ele geçirmek için nice savaş yapıldı, nice cinayet işlendi. Kimi deniz ticaretine uygundu bu yerlerin, kiminin toprağı bereketliydi bazısı da güzelliğiyle göz kamaştırıyordu. Ancak Lidya, hüküm sürdüğü topraklar bakımından dünyanın en şanslı devletlerinden biriydi. Verimli bir coğrafyadaydı evvela. Bol yağış aldığından orman bakımından zengindi. Ülkede deniz ve çok fazla nehir bulunması balıkçılığı geliştirmiş, balık halkın en önemli besin kaynağı olmuştu. Ancak Lidya'yı şanslı yapan altın yatağının üzerine kurulmasıydı. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Ekonominin savaşların en önemli nedenlerinden biri olduğuna B) Lidya'nın önemli bir yerleşim alanında bulunduğuna C) Lidya'nın en önemli yarının altın rezervleri olduğuna D) Çeşitli sebeplerden dolayı dünyanın yaşanılır yerleri için savaşlar yapıldığına E) Altın yataklarının Lidya halkına refah getirdiğine

LC 5 16. Marcel Duchamp'ın moderniteye karşı aldığı tavır, nere- deyse tüm eserlerinde görülmektedir. Hepimizin daha ilkokulda yaptığı, ünlü kişilerin resimlerine kaş, bıyık gibi unsurlar eklemenin fikir babasıdır belki de Duchamp. 1919 yılında Leonardo Da Vinci'nin Mona Lisa'sını alır, ona Salvador Dali bıyığı ve çene sakal ekler, onu mü- zede sergiler. Modern sanata karşı tavrını hakaret ile or- taya koyar. Modern olanla alay ile veya anlamını yıkma metotlarıyla mücadele eder. Duchamp'ın Mona Lisa'ya sakal, bıyık eklemesinden iki yıl evvel New York'taki bir galeriye yolladığı Çeşme adlı eseri, anlama karşı açtığı savaşın en iyi göstergesidir çünkü çeşme diye adlandı- rilan nesne, bildiğimiz pisuvarın cismani hâlidir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Tartışmaya başvurulmuştur. B) Kişisel yargılar kullanılmıştır. V C) Açıklayıcı bir yol izlenmiştir. D) Karşılaştırmaya başvurulmuştur. E) Gerekçeli yargıya yer verilmiştir. Dise -

11. Yirmi birinci yüzyıl bireyinin, kişisel sorunları vardır. Hızlı | ulaşım, geniş basın yayın olanaklarının dev bir || endüstriye dönüşmesi, günümüz insanının bireysel ||| sınırlar içinde her şeyden uzak kalmasını güçleştir- miştir. Birey kaçmayı denese bile, toplumsal olayların IV olumlu ve olumsuz sonuçları bir yerde karşısına dikiliverir. Böylece birey kaçtığı, döngünün içine yeniden itilir. V Bu parçadaki numaralanmış virgüllerden hangilerinin kullanımı yanlıştır? A) I ve II B) I ve IV D) II, III ve IV C) I, IV ve V E) IV ve V

2. (1) Her gün sık sık işittiğimiz bazı sözcükler var: demokrasi, özgürlük, eşitlik gibi. (II) Bunlar hakkında gazetelerde makaleler okuyor, sinemalarda filmler izliyor, üniversite kürsülerinde dersler dinliyoruz. (III) Buradaki düşünceleri hiç sorgulamadan benimsiyoruz. (IV) Çünkü bireycilik bize toplum sorunlarını unutturuyor. (V) Bir süre sonra benimsediğimiz bu düşüncelerin kaynağını unutuyor sonra da niye üretemiyoruz diye yakınıyoruz. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? B) I C) MI A) DIV EV