Anlatım Biçimleri Soruları

1. Uzmanlar öncelikle iki insanın konuşurken aralarında yaklaşık bir kol uzunluğunda mesafe bıraktığını hatırla- tıyorlar. II. Asansörün içinde bir başkası varken pek çoğumuz en- dişe, tedirginlik, gerginlik, korku gibi duyguları barındı- ran bir atmosfer içinde oluruz. 11. Üstelik fiziksel olarak bu kadar yakın olmanın bir başka etkisi olarak "Bir başkasını rahatsız ederim." korkusuy- la daha da tedirgin olmaya başlıyoruz. IV. Kısaca "tuhaflık" diye tanımlayabileceğimiz bu durumun uzmanlara göre mantıklı bir nedeni var. V. Ancak asansördeki mesafe bundan çok daha az oldu- ğu için insanlar kendilerini garip, doğal olmayan bir du- rumun içinde hissediyor. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı ve kurallı bir bütün oluşturduğunda hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) III 11-11 D) V E) VİP Yayınları (1) ge EU ( C

31.) (1) Aziz Nikolaos Anıt Müzesi bugün Demre sınırları içinde yer alıyor. (II) Taş döşeli bir yoldan yapıya doğru ilerlerken Aziz Nikolaos'un heykelini de görmek mümkün. (III) Bugünkü kilisenin yüzyıllar içinde yapılan eklemelerle genişletildiği düşünülüyor. (IV) Ana girişin batı tarafında olan yapıtın tabanı ziyaretçilerin dikkatini ilk çeken unsurlar arasında geliyor. (V) Tabandaki opus sectile olarak adlandırılan üslup, mozaik sanatının en incelikli örnekleri arasında yer alıyor. Bu parçada numaralandırılmış cümlelere ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A I. cümlede, yapının içinde bulunduğu yerleşim birimi verilmiştir. B) II. cümlede, gerçekleşmesi olası bir durumdan söz edilmiştir. CH. cümlede, bir tahmine yer verilmiştir. DIV. cümlede, yapının sıradan bir niteliği belirtilmiştir. V. Sümlede, bir önceki cümlede belirtilen durumun nedeni söylenmiştir. in

9. 1. Sağladığı pek çok imkân sayesinde yaşamı- mız zenginleşmekte, kolaylaşmakta, geliş- mekte ve çeşitlenmektedir. II. Bu da iletişim davranışlarının daha fazla önem kazanmasına ve yeni açılımlarla metinlerin oluşmasına sebep olmaktadır. III. Son zamanlarda kullanım alanı gittikçe genişleyen bu iletişim aracıyla birlikte haya- tımıza ve dilimize yeni anlatımlar, semboller ve kullanıma göre farklı yapılar girmektedir. IV. Günümüzün en büyük bilgi kaynaklarından biri olan İnternet, iletişim teknolojilerinde yaşanan yenilikler ve gelişmeler sayesinde sosyal yaşa- mımızı her yönüyle etkilemektedir. V. Kullanıcılar tarafından bir alışkanlık hâline gelen bu kullanımlar hem geniş kitlelerin toplumsal isteklerine cevap vermekte hem de bazılarının eleştirilerinin odak noktasını oluşturmaktadır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) III D) IV 11. 18 E) Y 1.

32. 1. Mübadele kapsamına giren kişilerin "ana kıstası" dil ya da ırk değil de din olduğu için Rum denilenlerin arasında, Türkçeden başka dil bilmeyen Ortodoks Hristiyanlar; Yunanistan'dan gelen Müslümanların arasında da Türkçe bilmeyen insanlar vardır. II. Böylece ülkemizde göçün yoğun yaşandığı bölgeler- den Ege, Marmara ve Karadeniz'de üretim, ticaret ve hizmet sektörlerinde yeniden bir yapılanma ve olumlu gelişmeler olmaya başlamıştır. III. Sanırım bu işin ülkemize en olumlu yansıması Yunanistan'dan gelen mübadillerin hem tarım sek- töründeki hem de küçük sanayi konusundaki önemli bilgi ve becerilerini Türkiye'ye aktarmaları olmuştur. IV. Türkiye - Yunanistan Nüfus Mübadelesi; 30 Ocak 1923'te, Lozan'da yapılan sözleşme uyarınca, Tür- kiye ve Yunanistan'ın kendi ülkelerinin yurttaşlarını "değiş tokuş yöntemi" ile zorunlu göçe tabi tutmasına verilen addır, zorunlu göçe mecbur bırakılan bu kişi- lere ise "mübadil" denilmiştir V. Bu ve benzeri kaotik durumların yanında, zorunlu göç, hem göç eden insanlar için hem de göç edilen yeni toplum için büyük ekonomik sıkıntılar yaşanma- sına sebep olmuştur. Numaralandırılmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak şekilde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) III B) II C) I D) V E) IV

34. Yakın Doğu coğrafyasında kültür tarihi konusunda bilinenleri tartışmaya açan kalıntılara ev sahipliği yapan Diyarbakır, bu birikiminden dolayı bölge genelinde farklı ve önemli bir doku sergilemektedir. Son yıllarda kentin Bismil ilçesinde yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda, IO 10400-9250 yıllarında "Körtik Tepe"de yerleşik hayata geçildiği ortaya çıkmıştır ve bu olay bilimsel sonuçları ve emsalsiz bulgular nedeniyle bilim dünyasında büyük heyecan uyandırmıştır. Anadolu'nun en eski tarımcı köy topluluklarının en güzel örneğini veren Ergani yakınlarındaki Çayönü Tepesi, günümüzden 10 bin yıl öncesine dayanan tarihiyle sadece bölge tarihimize değil dünya uygarlık tarihine de ışık tutmaktadır. Paleolitik ve Mezolitik Devir'de de Diyarbakır ve çevresindeki mağaralarda yaşamın bulunduğu ortaya çıkmıştır. Silvan yakınlarındaki Hassuni Mağaraları, Ergani yakınlarında Hilar Mağaraları'nda bu çağdan kalma kalıntılar tespit edilmiştir. Bu parçadan hareketle Diyarbakır ve çevresi ile ilgili olarak Mağaralardaki kalıntılarda yerleşik hayatla ilgili bulgulara rastlanmıştır. II. Uygarlık tarihinde tarımın ilk yapıldığı alanlara sahiptir. III. Kültür tarihi ile ilgili bilinenleri değiştirecek kalıntılar bulunmuştur. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) I, II ve III 35. Insa ara Sira çılc oğ be Paragrafin Şifresi - TÜRKÇE DENEMELERİ ba do ya

B Türk Dili ve Edebiyatı B 13. Anneannemin evinden ilk ve son ve hep anımsadı- ğım şey bir sıcaklık... Sonra yavaş yavaş, teker te- ker o sıcaklığın ayrıntıları... Beyaz üstüne pembe çiçeklerin, kuşların işlendiği bir çini soba bir ara o kuşların da ötebileceğine inanmıştım. Bakırı karar- mış kocaman bir mangal korları sobadan mangala çektiğinde üzerlerine bir tutam şeker serpiştirirdi, mangalın içinde bir mavi yalım dolaşır, oda bir an bir güzel kokar, gözlerim yaşlanır, yanar, yaşlanma geçtiğinde korların rengi kızıldan karaya dönüş- müş olurdu. Sarı sarı yanan çıplak ampuller ki o ampullerden bir tane vitrinin gerisindeki dükkânda da yanıyor ama ışığı soluk, bizimkiler parlak ve si- cak yanardı. Yerde halılar, duvarda gene halılar, sedirin üstünde gene halılar... Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yinelemelerden yararlanılmıştır. B) Gözlemci bakış açısı kullanılmıştır. Cohromon) C) Betimlemeye başvurulmuştur. D) Eksiltili cümleler kullanılmıştır. E) Niteleyici ifadelere yer verilmiştir.

ENEME rsa sur ar n . en zeye Eleri larda en gölge anın est ni Gr. TYT TÜRKÇE 6. DENEME 28. Soğuk bir ocak günü, dört bir yanım yüzlerce siyah-beyaz katil balinayla çevrili. (1)Norveç'te, Kuzey Kutup Dairesi'nin 320 kilometre kuzeyindeki Andfjorden sularında bir kurt sürüsü gibi hızla ilerliyorlar. (II)Gümüşi ringa balıklarını kuşatıp sersemletmek için ekip hâlinde çalışırken hızla suya dalıp çıkıyorlar. (III)Sırtları ve uzun sırt yüzgeçleri bu hummalı faaliyet sırasında Kuzey Kutbu'nun alacakaranlığında ışıldıyor, arada bir orkalardan biri kuyruğuyla su yüzeyini dövüyor. (IV)Bu vuruşların şiddetiyle balıklar her zaman ölmüyor ama en azından çoğu sersemliyor ve böylece de kolay yakalanır hâle geliyorlar. (V)Su altında da benzer şekilde kuyruklarını vuruyorlar, bu vuruşlar ringalar açısından ölüm çanları anlamına geliyor. (VI)Yüzeyde gördüklerimiz aşağıda olup bitenlere dair sadece bir ipucu. (VII)Her balinanın ayrı bir rolü var, bir bale gösterisi gibi düşünün bunu: Son derece planlı hareket etmek, iletişim hâlinde olmak ve bir sonraki adımda ne yapılması gerektiğine karar vermek durumundalar. Bu parçanın anlam akışındaki bozukluğu gidermek için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır? A) ve V. cümle yer değiştirmelidir. B) III. cümle V. cümleden sonra gelmelidir. C) VI. cümle V. cümleden önce gelmelidir. D) VI. cümle ile VII. cümle yer değiştirmelidir. E) Lve II. cümle yer değiştirmelidir. 29. Şu anda için doğ olduğu iyi bir a seçene görüyo Paragrafın Şifresi TÜRKÇE DENEMELERİ Aşağı söyle biri ol A) Atr yö fab ga he BG m k

141. "Köy romanı, gerçeklerimizi tam olarak işleyememiş- tir. Köy romanı diye bir tür, başlangıçta bir zorlama tür olarak çıkmıştır ortaya. Birtakım kent aydınları- miz, konusunu köy hayatından alan, gerçekte ise o hayattan kaynaklanmayan sorunlar üstünde kalem oynatmaya itilmiştir. Karabibik, Küçük Paşa bu tü- rün başını çekmiştir. Köy romanı, köyden çıkmış, kentlerde eğitilmiş aydınlarca başlatıldı. Ama onlar da yer yer yaşlı kadınları köylü şivesiyle konuşturma sevdasında ve saplantısında duralayıverdiler." Bu paragraftan aşağıdaki yargılardan hangisi çı- karılamaz? A) Köy romanı geleneği köy kökenli yazarlar tarafın- dan başlatılmıştır. B) Kimi kent aydınları, kendilerini köy romanı yaz- maya zorlamışlardır. Gerçek köy romanı konularını köy sorunlarından almalıdır. Karabibik ve Küçük Paşa, köy romanı türünün en başarılı örnekleridir. D E) Kimi yazarlar kişilerini köylü ağzıyla konuşturma- yı, köy romanı için yeterli saymışlardır. (1984-ÖYS)

29. Güzel atlar diyarı Kapadokya, her özelliği ile tam bir turizm ve cazibe merkezi olmuştur. Kayalara oyulmuş geleneksel Kapadokya evleri ve güvercinlikler, yörenin başka yerlere benzemezliğini dile getirir. Bu evler, 19. yy.da yamaçlara kesme taştan inşa edilmiştir. Bölgenin tek mimari malzemesi olan taş, yörenin volkanik yapısından dolayı ocaktan çıktıktan sonra yumuşak olduğundan çok rahat işlenebilmekte ancak hava ile temas ettikten sonra sertleşerek çok dayanıklı bir yapı pain malzemesine dönüşmektedir. Kullanılan malzemenin bol Gris olması ve kolay işlenebilmesinden dolayı yöreye has exs olan taş işçiliği gelişerek mimari bir gelenek hâlini almıştır. Gerek avlu gerekse ev kapılarının malzemesi ahşaptır, kemerli yapılmış kapıların üst kısmı stilize sarmaşık veya rozet motifleriyle süslenmiştir. god Bu parçada anlatılanlardan yola çıkılarak Kapadokya ile ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Avlu ve ev kapılarının ahşaptan olması, bölgede eskiden ormanın bol olduğunu gösterir. B) 19. yüzyılda yamaçlara kesme taştan inşa edilen evlerin benzerleri Safranbolu'dadır. C) Tarih boyunca en güzel atlar, bu bölgede yetiştirilmiştir. Taşa bağımlılık, bölge insanının sanat zevkinin gelişmesine hizmet etmiştir. E) Birtakım mimari özellikleri onu biricik yapmaktadır.

TYT 32. Şiirin sınırlarını daima bilmek gerekir; fazlası, bizim o şiire eklediklerimizdir. Şiirin gerçek değeri ise bu ek yaşantıların dışındadır. Daima kendi anladığımızdan çok şairin ne anlattığına bakmak daha yerinde olur. Böylece şairin şiirine verdiği anlam neyse ona daha bir yaklaşmış oluruz. Yoksa bizim kendimize göre çıkardığımız anlam ancak bize göredir. Bu da şairin kişiliğini unutmakla elde edilir. Aşağıdakilerden hangisi parçada bir şiir değerlendirilirken yapılması gerekenlerle ilgili öne sürülen düşüncelerden değildir? Agr AY Şairin kişiliğinin eserden uzak tutulması gerekir. B) Bireyin kendine göre şiirden çıkardığı anlam, temel ölçüt değildir. vid C) Şiirin, bilinenin ve belirginleştirilenin dışında özellikleri vardır. D) Şiirin iletisi, temasına ve konusuna göre paralellik göstermez. E) Şairin anlatmak istediklerinin önemsenmesi lazımdır. D 33. Bilgi çağında yaşıyoruz. Yarım yamalak bilgiler çağında. Kitap okumak veya derinlemesine sabırla araştırmak yerine, Internet'ten üstünkörü bir şeyler öğreniveriyoruz. Yetiyor. i tortisma üstüne 34. H S r

24 36. I. Çokları, özellikle de uzun olanları, iki ya da ü ayımı alır. II. Bu sürenin çoğunu da okumakla geçirdiğimi söy leyebilirim. III. Denemelerim uzun uğraşılar sonucu ortaya çıkar IV. Yazmaya koyulunca da çok şey değişir ki bu da benim elimde değildir. V. Deneme öncesi dönemde, yazıyı hangi yolda ilerleteceğimi bildiğim hâlde yine de her şey ke sin değildir. Yukarıdaki numaralı cümlelerle bir paragraf oluş turulmak istense cümlelerin aşağıdakilerden han gisine uygun olarak dizilmeleri gerekir? A-1-1-V-IV CIV-III-I-II-V B) V - I-III-II - IV D) I - III - V - IV-II EXIII-V-IV-1 - ||

duyar; bu yüzden hikâyelerini balıkçılar üzerine kurar. 481 7. XI) Uygarlığı olağanüstü bir sezgiyle, çalışmayla al- gilayıp harflere, hecelere, sözcüklere, dizelere ve şiire yedirip onun kendisi olmuştur. (II) Yani uygarlık, Dağlarca'nın şiiri olmuştur sonunda. (III) Şiirin ana ögelerine her zaman saygılı olmak gibi bir titizliği, di- siplini vardır. (IV) Söyleyeceğine en uygun şekli bu lur. (V) Anlattığını, büyülü bir dille sezdirir, kavratır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangile- ri, "Dağlarca'nın şiirinde biçim ve içerik kaynaşmış- tir. cümlesindeki yargıya en yakındır? A) I ve II. D) I. ve IV. Asağıd L: B) II. ve III. E) IV. ve V. C) III. ve IV. hangisinde, farklı bir an- 8.

Yapay zekâ alanındaki yeni gelişmeler, ünlü bilim kurgu yazarı Isaac Asimov'un eserlerinde geçen üç robot yasasını tekrar gündeme getirdi: "Bir robot, bir insana zarar veremez veya onun zarar görmesine seyirci kalamaz. Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir insanın emirlerine uymak zorundadır. Bir robot, birinci ve ikinci kuralla çelişmediği sürece kendi varlığını korumakla mükelleftir." Ancak makinaların gelişerek başlarına buyruk hareket etmesi, kuralları ihlal edip insanlarla, bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi, savaşa girmesi uzak bir ihtimal olarak durmuyor. Yapay zekâ üzerine araştırma yapan kişiler, robotların istenmeyen davranışlar sergilediğinde durdurulmasını sağlayan bir "kırmızı düğme" oluşturmaktan söz ediyor. Fakat robotların uzun vadede öğrendikleri sayesinde bu düğmenin kendi çıkarına olmadığını anlayıp bunu devre dışı bırakma olasılığını göz önüne almıyorlar. № 37. Bu parçada söz edilen Asimov yasalarına göre bir robot; 1. Birisinin hayatına son vermesi istenirse bu emri yerine getirir. II. Kendisinin yok olacağını fark ettiği durumda insanlara zarar verebilir. III. Başkaları tarafından kötü muamele gören kişilere yardım eder. işlemlerinden hangilerini yerine getirir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II Yalnız III E) II ve III

6 MR TESTI 2 ANLATIM BİÇİMLERİ VE DÜŞL 5. Bursa'daki Koza Han'ın dört girişi vardır ve bu kapıların hangisinden girilirse ona göre farklı yorumlar yapılır. Çünkü hana girdiğiniz kapı sizi ele verir. Ulu Cami tarafındaki alçak gönüllü kapıdan girdiyseniz muhtemelen şehre yabancısınız, turistik bir merakla girmişsiniz ve oturmaya niyetiniz yoktur. Kapalıçarşı tarafından girdiyseniz soluklanmaya ihtiyacınız var demektir. Eğer Orhan Bey Camisi'nin aralığındaki kapıdan girenlerdenseniz sizin almakla, vermekle, gezmekle işiniz yok. Öğrencisiniz veya öğrenciliğinizin hatıraları çok taze. Ama yok, ben bunların hiçbirinden değil, dördüncü kapıdan girdim derseniz bu çok şaşırtıcı. Çünkü bu kapı, usta gözlerden gizlenmiş gibidir. Bu şehrin gizli kapılarını ve yollarını bilecek kadar şehirle içli dışlı olmuş birinin rehbere ihtiyacı mı olur? O, zaten kendine ördüğü koza ile Koza Han'ın meydanına sığmayacak kadar büyük bir şehir olmuştur. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Birinci kişili anlatım söz konusudur. B) Sözde soru cümlesine yer verilmiştir. C) Konuşma havası içinde oluşturulmuştur. D) Kişileştirmeden yararlanılmıştır. E) Betimleyici ögeler kullanılmıştır. YGS-2014 ÖSYM Buzdolabının icadı, kuşkusuz dondurma yapımını da YAYINLARI LIWIT

11. I. İlk resmi gazete olan Takvimi Vakai güncel haber- lerin paylaşıldığı bir araç olmuştur. II. Oysaki ilk özel gazetenin çıkması ile fıkra türünün özelliklerini taşıyan yazılar yayınlanmaya başlar. III. Türk Edebiyatında da tipki Batı'da olduğu gibi fıkra türü gazeteciliğin gelişmesi ile ortaya çıkmıştır. IV. Bu gazetede güncel olaylar yanlı bir şekilde okuyu- cuya sunulmuş gerçek bir fikra yazısı örneği verile- memiştir. TASARA V. Bu dönemde yazı türleri arasında bir ayrım yapıl- mamış güncel olaylar ile ilgili fikir yazıları bir maka- le gibi okura sunulmuştur. A) I Yukarıdaki sözlerden anlamlı bir metin oluşturul- duğunda baştan üçüncü cümle hangisi olur? B) II 13. 1. Bu es C) III D) IV E) V II. Öme kosu Hika gün III. Bu IV. T C V. C Yu du

. 1. Renkler, insanın ruh durumunu oldukça etkiler. Dolayısıyla insanlar, mutlu ve huzurlu olabilmek için hangi renklerden yararlanabileceğini iyi bilmelidir. Özellikle evlerde kullanılan renkler çok daha önemlidir. Her ne kadar öznel bir durum olsa da kişiyi ferahlatan açık renklerle boyanmış bir odanın, mutluluk kaynağı olabileceği unutulmamalıdır. Inumaralı parçanın I numaralı parçayla ilişkisini aşağıdakilerden hangisi açıklar? II. Bir iş görüşmesine gidecek birinin, kıyafet renginden dolayı görüşmesinin olumlu veya olumsuz geçeceğine dair bir düşünceye kapılması doğru değildir. Bu durum kısmen batıl inanç olarak da değerlendirilebilir. Şüphesiz renkler insan yaşamı için önemli bir etkiye sahiptir fakat bu durum mantık sınırlarının dışına çıkmamalıdır. A) Gerekçeleri açıklayarak ana düşünceye dikkat çekmek B) iddia edilen düşüncenin olumsuz tarafına vurgu yapmak Anlatılanları uygun bir örnekle desteklemek İddiaların benzer sonuçlarını göstermek Ortak bakış açılarıyla tespitleri genelleştirmek D E)