Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

7.
Batı, tarihindeki olumsuzluklar yüceltirken biz, kendi
geçmişimizdeki kusurlara takılıp kalıyoruz.
Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle
nitelendirilemez?
A) Öz eleştiri yapabilen
B Ulusal değerleri korumaya çalışan
ww
C) Batı'ya karşı
D) Değerlendirme gücüne sahip
E) Gerçekleri görebilen
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
7. Batı, tarihindeki olumsuzluklar yüceltirken biz, kendi geçmişimizdeki kusurlara takılıp kalıyoruz. Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilemez? A) Öz eleştiri yapabilen B Ulusal değerleri korumaya çalışan ww C) Batı'ya karşı D) Değerlendirme gücüne sahip E) Gerçekleri görebilen
Puan Yayınları | Güç Sende Artık
39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(1) Şolohov'un yazarlığının ayrılmaz bir parçası olan cesare-
tin, Rus edebiyatına tarifsiz yararları olmuştur (I) olohov,
hangi dönemi anlatıyor olursa olsun, hiçbir zaman hayattaki
çelişkileri görmezden gelmedi. (III) Eserleri, her yönüyle geç-
mişle geleceğin mücadelesini anlatır. (IV) insan, ister iste-
mez Tolstoy'un gençliğinde benimsediği bir ilkeyi anımsıyor:
(V) Asla, doğrudan ya da dolaylı yalan söylememek ve söy-
lenmesi gerekeni atlamamak.
inc
39. Bu parçadan hareketle Şolohov ile ilgili kesin olarak çıka-
lamayacak yargı aşağıdakilerin hangisidir?
A) Eserlerinin tamamını kendi hayatından yola çıkarak yaz
mıştır.
B) Yürekli kalemiyle ülkeşinin edebiyatına yararlı olmuştur.
C) Konularını geçmişle geleceğin mücadelesinden almıştır.
D) Tolstoy'la benzer bazı özellikleri vardır.
E) Gözlemlediği çelişkileri okuruyla paylaşmıştır.
BOAV
VEVNICI
2LVU BOAY AE ZOUKY BOY WIKBON DEGEN
MAYBCY
KOMLUORO
NYRKETEME
KOWLBOTO
REHIGEVE!
LIVEL
ZOMKYI SOAV RODIL VINT
KODI
KOMABOFO
LVKELFEINE
KOMLSOTO
ELKELKOD
OBMEKTEN KOMBOT
ISTEMEBIBIK MO
40. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde kişi-
sel görüşe yer verilmemiştir?
A) I.
B) II.
C) II.
WID) IV.
E) V
PUANYAYINLARI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Puan Yayınları | Güç Sende Artık 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Şolohov'un yazarlığının ayrılmaz bir parçası olan cesare- tin, Rus edebiyatına tarifsiz yararları olmuştur (I) olohov, hangi dönemi anlatıyor olursa olsun, hiçbir zaman hayattaki çelişkileri görmezden gelmedi. (III) Eserleri, her yönüyle geç- mişle geleceğin mücadelesini anlatır. (IV) insan, ister iste- mez Tolstoy'un gençliğinde benimsediği bir ilkeyi anımsıyor: (V) Asla, doğrudan ya da dolaylı yalan söylememek ve söy- lenmesi gerekeni atlamamak. inc 39. Bu parçadan hareketle Şolohov ile ilgili kesin olarak çıka- lamayacak yargı aşağıdakilerin hangisidir? A) Eserlerinin tamamını kendi hayatından yola çıkarak yaz mıştır. B) Yürekli kalemiyle ülkeşinin edebiyatına yararlı olmuştur. C) Konularını geçmişle geleceğin mücadelesinden almıştır. D) Tolstoy'la benzer bazı özellikleri vardır. E) Gözlemlediği çelişkileri okuruyla paylaşmıştır. BOAV VEVNICI 2LVU BOAY AE ZOUKY BOY WIKBON DEGEN MAYBCY KOMLUORO NYRKETEME KOWLBOTO REHIGEVE! LIVEL ZOMKYI SOAV RODIL VINT KODI KOMABOFO LVKELFEINE KOMLSOTO ELKELKOD OBMEKTEN KOMBOT ISTEMEBIBIK MO 40. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde kişi- sel görüşe yer verilmemiştir? A) I. B) II. C) II. WID) IV. E) V PUANYAYINLARI
Attila İlhan, hece ölçüsünün öne çıktığı bir ortam-
da yazılmakta olan serbest şiire belli bir mesafeden
ama ilgili bir mesafeden baktı. Yazılmaktan çok, söy-
lenen bir şiirde müzikaliteyi gözeterek toplum haya-
tından âdeta şairane tablolar çıkardı. Destan hava-
Si taşıyan şiirlerinde de bireysel konulardaki kısa
şiirlerinde de Türk müziğinin ritmini korumaktan ve
konuşma dilindeki zengin çağrışımlı, eski sözcük-
leri kullanmaktan çekinmedi. Bu yanı kırklı yılların,
memleketçi şairlere yakınlığı da ellili yılların şairle-
rinden ayırdı onu. Bir bütün olarak bakıldığında Atti-
la İlhan'ın şiiri, Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın evrenle ve
onun düzeniyle ilgili olmayan ve hikâye etme yolunu
seçtiği eserlerine yakın bir yerde durmaktadır.
39. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangi-
si söylenemez?
A) Açıklamaya başvurulmuştur.
B) Öznel değerlendirmeler vardır.
C) Karşılaştırmaya başvurulmuştur.
D) Örneklemeden yararlanılmıştır.
E) Çıkarımda bulunulmuştur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Attila İlhan, hece ölçüsünün öne çıktığı bir ortam- da yazılmakta olan serbest şiire belli bir mesafeden ama ilgili bir mesafeden baktı. Yazılmaktan çok, söy- lenen bir şiirde müzikaliteyi gözeterek toplum haya- tından âdeta şairane tablolar çıkardı. Destan hava- Si taşıyan şiirlerinde de bireysel konulardaki kısa şiirlerinde de Türk müziğinin ritmini korumaktan ve konuşma dilindeki zengin çağrışımlı, eski sözcük- leri kullanmaktan çekinmedi. Bu yanı kırklı yılların, memleketçi şairlere yakınlığı da ellili yılların şairle- rinden ayırdı onu. Bir bütün olarak bakıldığında Atti- la İlhan'ın şiiri, Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın evrenle ve onun düzeniyle ilgili olmayan ve hikâye etme yolunu seçtiği eserlerine yakın bir yerde durmaktadır. 39. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Açıklamaya başvurulmuştur. B) Öznel değerlendirmeler vardır. C) Karşılaştırmaya başvurulmuştur. D) Örneklemeden yararlanılmıştır. E) Çıkarımda bulunulmuştur.
36. Patlamadan önce dağın kuzey bölümü üst ve dış bölümle-
rinden günde bir metreye iki metre olmak üzere bel vermeye
başlamış, dağın yüzeyinde çatlaklar belirmişti. Zaman zaman
volkanın içinden gaz ve kül çıkışı olmuş ve dağın saf beyaz
zirvesi kirli gri bir renge dönüşmüştü. Sonunda 18 Mayıs'ta
dağ, içeride genleşen ve sıkışan gazın etkisiyle şişe mantarı
gibi patlamıştı. Dağın tüm kuzey yüzü kocaman bir kütle hâ-
linde hareket etmeye başlamıştı. Saatte yaklaşık 250 km hızla
hareket etmiş ve yolu üzerindeki her yere kaya, kar, çamur ve
kül fırlatarak yaşamları tahrip etmişti. Ateşten kaçabilmek için
nehrin içinden zıplayan balıklar görülmüştü. Kuşlar bile şaş-
kınlıktan evlerin içine kaçışmışlardı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
A) Betimlemeye yer verilmiştir.
(B) Orneklemeden yararlanılmıştır.
C) Oykülemeye başvurulmuştur.
DY Benzetme yapılmıştır.
E) Sayısal verilerden yararlanılmıştır.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
36. Patlamadan önce dağın kuzey bölümü üst ve dış bölümle- rinden günde bir metreye iki metre olmak üzere bel vermeye başlamış, dağın yüzeyinde çatlaklar belirmişti. Zaman zaman volkanın içinden gaz ve kül çıkışı olmuş ve dağın saf beyaz zirvesi kirli gri bir renge dönüşmüştü. Sonunda 18 Mayıs'ta dağ, içeride genleşen ve sıkışan gazın etkisiyle şişe mantarı gibi patlamıştı. Dağın tüm kuzey yüzü kocaman bir kütle hâ- linde hareket etmeye başlamıştı. Saatte yaklaşık 250 km hızla hareket etmiş ve yolu üzerindeki her yere kaya, kar, çamur ve kül fırlatarak yaşamları tahrip etmişti. Ateşten kaçabilmek için nehrin içinden zıplayan balıklar görülmüştü. Kuşlar bile şaş- kınlıktan evlerin içine kaçışmışlardı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Betimlemeye yer verilmiştir. (B) Orneklemeden yararlanılmıştır. C) Oykülemeye başvurulmuştur. DY Benzetme yapılmıştır. E) Sayısal verilerden yararlanılmıştır.
ünen biriyim.
I romani An-
nop'a koyun
Toroslar ye-
ov'u Peters-
şey değişir.
kalbinde bir
im özellikle
miş Hitit İm-
emsediğim
ngisi ağır
Bilge Garnal
(1) Don Kişot edebiyat tarihinin en ünlü birkaç kahrama-
nından biridir. (II) Hamlet, Pollyanna, Odysseus, Küçük
Prens gibi diğer ünlü kurgu kahramanlardan daha çok ta-
nınır ve belki hepsinden daha fazla sevilir. (III) Don Kişot,
okuduğu şövalye romanlarının hayal dünyasında yaşar.
(IV) Onu Cervantes'in romanından tanıdığını bile unutur insan.
(V) ideallerinin peşinde koşmasına saygı duyar, dünyanın
acı gerçeklerinin onu yenmesine üzülür, zayıfların güçlüler
karşısında ezilmelerine karşı duyduğu heyecanı destekler.
(VI) Ama bir yandan da bu yaşlı şövalyenin çaresizliğine ay-
kırılığına güler.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-
cenin akışını bozmaktadır?
A) II
B) III
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
ünen biriyim. I romani An- nop'a koyun Toroslar ye- ov'u Peters- şey değişir. kalbinde bir im özellikle miş Hitit İm- emsediğim ngisi ağır Bilge Garnal (1) Don Kişot edebiyat tarihinin en ünlü birkaç kahrama- nından biridir. (II) Hamlet, Pollyanna, Odysseus, Küçük Prens gibi diğer ünlü kurgu kahramanlardan daha çok ta- nınır ve belki hepsinden daha fazla sevilir. (III) Don Kişot, okuduğu şövalye romanlarının hayal dünyasında yaşar. (IV) Onu Cervantes'in romanından tanıdığını bile unutur insan. (V) ideallerinin peşinde koşmasına saygı duyar, dünyanın acı gerçeklerinin onu yenmesine üzülür, zayıfların güçlüler karşısında ezilmelerine karşı duyduğu heyecanı destekler. (VI) Ama bir yandan da bu yaşlı şövalyenin çaresizliğine ay- kırılığına güler. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) II B) III C) IV D) V E) VI
Bi
eli
n
i
1. Ilk öyküm Pazar Güneşi'ni yazarken, arkadaşla-
rima okuturken, belli sürelerde bekletip yeniden
okurken ve düzeltirken hiçbir endişe duymamıştım.
Dergide yayımlanacağını öğrenince de çok sevin-
miştim. Endişem, dergiyi elime aldıktan, öykümü
orada okuduktan sonra başladı. Başka birinin yaz-
dığı öyküyü okuyor gibi oldum. İçimde bir şeyler
"Cız" etti. Acele ettiğimi fark ettim. Yeterince olgun-
laşmadan bir dergiye nasıl göndermiştim öykümü?
Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen
sanatçının bir özelliği değildir?
A Anlatım becerisi gelişmemiş
Binde titiz davranan
Öz eleştiri yapabilen
D) Gelişmeye açık
E) Çevresindekilerin görüşlerine önem veren
IF YO
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Bi eli n i 1. Ilk öyküm Pazar Güneşi'ni yazarken, arkadaşla- rima okuturken, belli sürelerde bekletip yeniden okurken ve düzeltirken hiçbir endişe duymamıştım. Dergide yayımlanacağını öğrenince de çok sevin- miştim. Endişem, dergiyi elime aldıktan, öykümü orada okuduktan sonra başladı. Başka birinin yaz- dığı öyküyü okuyor gibi oldum. İçimde bir şeyler "Cız" etti. Acele ettiğimi fark ettim. Yeterince olgun- laşmadan bir dergiye nasıl göndermiştim öykümü? Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen sanatçının bir özelliği değildir? A Anlatım becerisi gelişmemiş Binde titiz davranan Öz eleştiri yapabilen D) Gelişmeye açık E) Çevresindekilerin görüşlerine önem veren IF YO
Paragraf
Son yıllarda çocuk kitaplarının sayısında gözle görülür bir
artış meydana gelmiştir. Bu, kayda değer ve sevindirici bir
gelişmedir. Ne var ki çocuk kitabından anlaşılan; içinde
basit çizimlerin yer aldığı, kelime dağarcığı fakir, dar
hacimli eserlerdir. Bu anlayışla hazırlanan kitapların,
sm çocukların gelişimine katkısı sınırlı olmaktadır. Çocuk
id kitapları dikkatlice incelendiğinde ne yazık ki bu kitapların
abregenelde çalakalem hazırlandığı görülecektir.
Otrde wamio y
enignes
sysmio
Bu parçada "çocuk kitapları" ile ilgili olarak
aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır?
A) Yeterince okunmamasından
B) Çizimlerinin niteliksiz olmasından
Özensizlikler bulunmasından
D) Nicelik-yönünden yetersiz olmasından
E) Ehil kişilerce oluşturulmamasından
by some id nu oY (3
DO
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Paragraf Son yıllarda çocuk kitaplarının sayısında gözle görülür bir artış meydana gelmiştir. Bu, kayda değer ve sevindirici bir gelişmedir. Ne var ki çocuk kitabından anlaşılan; içinde basit çizimlerin yer aldığı, kelime dağarcığı fakir, dar hacimli eserlerdir. Bu anlayışla hazırlanan kitapların, sm çocukların gelişimine katkısı sınırlı olmaktadır. Çocuk id kitapları dikkatlice incelendiğinde ne yazık ki bu kitapların abregenelde çalakalem hazırlandığı görülecektir. Otrde wamio y enignes sysmio Bu parçada "çocuk kitapları" ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? A) Yeterince okunmamasından B) Çizimlerinin niteliksiz olmasından Özensizlikler bulunmasından D) Nicelik-yönünden yetersiz olmasından E) Ehil kişilerce oluşturulmamasından by some id nu oY (3 DO
80 TYT - Türkçe
26. Dünyaca ünlü bir Türk mücevher markası için es
mücevher tasarımı yapıyorum. Yaklaşık 30 yıldır
mücevher işindeyim. Politika ve popüler sanatta dünya
çapında üne sahip pek çok isme verilen mücevherlerin
tasarımında imzam var. Bunun yanında Türkiye'nin
no motosiklet üreten ilk firmasında sanat ve tasarım
direktörlüğü yapıyorum. Aslında mücevher ve
motosiklet tasarlarken de resim yapıyorum.
052 leo et
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
olarak söylenmiş olabilir?
tipli
rive Insdiba na chamaqua
A) Daha çok hangi işlere ilgi duyuyorsunuz?es
B) Resimleriniz hangi işlere ilham kaynağı olmuştur?
molit Labor w
C) Resim dışında hayatınızı kazandığınız diğer alanlar
HOPIGIL
nelerdir?
D) Ressam olmanızın size sağladığı ayrıcalıklar var
ninimeno
mıdır? lo iĎsiasm absop
E) Hayatınıza yön veren alanlardan söz eder misiniz?
sansixlibis
27. Şair, penc
romanci
bakar. Şi
yayılmış
Roman
YAYINLARI
ani, ses
bütün
Ş
neb doğru
öykül
vardı
----
LİMİT
Haya
bütü
Bu
lip gör
A)
B
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
80 TYT - Türkçe 26. Dünyaca ünlü bir Türk mücevher markası için es mücevher tasarımı yapıyorum. Yaklaşık 30 yıldır mücevher işindeyim. Politika ve popüler sanatta dünya çapında üne sahip pek çok isme verilen mücevherlerin tasarımında imzam var. Bunun yanında Türkiye'nin no motosiklet üreten ilk firmasında sanat ve tasarım direktörlüğü yapıyorum. Aslında mücevher ve motosiklet tasarlarken de resim yapıyorum. 052 leo et Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? tipli rive Insdiba na chamaqua A) Daha çok hangi işlere ilgi duyuyorsunuz?es B) Resimleriniz hangi işlere ilham kaynağı olmuştur? molit Labor w C) Resim dışında hayatınızı kazandığınız diğer alanlar HOPIGIL nelerdir? D) Ressam olmanızın size sağladığı ayrıcalıklar var ninimeno mıdır? lo iĎsiasm absop E) Hayatınıza yön veren alanlardan söz eder misiniz? sansixlibis 27. Şair, penc romanci bakar. Şi yayılmış Roman YAYINLARI ani, ses bütün Ş neb doğru öykül vardı ---- LİMİT Haya bütü Bu lip gör A) B
Kibabe-i Sengi Mezar
6. 1. Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi
II. Sana gitme demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda kal
III. Söyle sevda içinde türkümüzü
Aç bembeyaz bir yelken
Neden herkes güzel olmaz
Yaşamak bu kadar güzelken?
IV. Yaşamak güzel şey doğrusu
Üstelik hava da güzelse
Hele gücün kuvvetin yerindeyse
Elin ekmek tutmuşsa bir de
Numaralanmış dizelerden hangisi biçim, içerik ve dil
yönüyle incelendiğinde "Garip Hareketi (1. Yeni)" şii
anlayışı içerisinde düşünülemez?
A) Yalnız II
D) II ve III
B) Yalnız III
C) I ve II
E) III ve IV
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Kibabe-i Sengi Mezar 6. 1. Hiçbir şeyden çekmedi dünyada Nasırdan çektiği kadar Hatta çirkin yaratıldığından bile O kadar müteessir değildi II. Sana gitme demeyeceğim Üşüyorsun ceketimi al Günün en güzel saatleri bunlar Yanımda kal III. Söyle sevda içinde türkümüzü Aç bembeyaz bir yelken Neden herkes güzel olmaz Yaşamak bu kadar güzelken? IV. Yaşamak güzel şey doğrusu Üstelik hava da güzelse Hele gücün kuvvetin yerindeyse Elin ekmek tutmuşsa bir de Numaralanmış dizelerden hangisi biçim, içerik ve dil yönüyle incelendiğinde "Garip Hareketi (1. Yeni)" şii anlayışı içerisinde düşünülemez? A) Yalnız II D) II ve III B) Yalnız III C) I ve II E) III ve IV
3.
dir, yaratmaktır.
Ama bu sözlerle sanatçıların baskı al-
tında tutulması gerektiğini savunmuyorum.
Ancak görünür şeylerden söz ediyoruz bil-
diğiniz gibi. Zaten siyasal baskılar olmasa
da sosyal baskılar her zaman etkiler sanat-
çıyı. Pek çok sanatçı, çektiğim acılar olma-
saydı bugün ben, ben olmazdım, demiyor
mu? Siyasi veya sosyal baskılar, ne fark
eder ki...
Bu parçanın başına, düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilebi-
lir?
Düşünce özgürlüğünün bulunmadığı
toplumlarda gerçek sanatçı yetişmez.
B Baskı sanatçıyı kamçılar, özgün eserler
yaratmasını sağlar.
C) Sanatçı, her çağda baskıya uğrayan
insanların başında gelmiştir.
Sanatçıyı sanatçı yapan, anlatımdaki
mükemmelliktir.
Hiçbir baskı sanatçıyı sanatından alı-
koyamaz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
3. dir, yaratmaktır. Ama bu sözlerle sanatçıların baskı al- tında tutulması gerektiğini savunmuyorum. Ancak görünür şeylerden söz ediyoruz bil- diğiniz gibi. Zaten siyasal baskılar olmasa da sosyal baskılar her zaman etkiler sanat- çıyı. Pek çok sanatçı, çektiğim acılar olma- saydı bugün ben, ben olmazdım, demiyor mu? Siyasi veya sosyal baskılar, ne fark eder ki... Bu parçanın başına, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebi- lir? Düşünce özgürlüğünün bulunmadığı toplumlarda gerçek sanatçı yetişmez. B Baskı sanatçıyı kamçılar, özgün eserler yaratmasını sağlar. C) Sanatçı, her çağda baskıya uğrayan insanların başında gelmiştir. Sanatçıyı sanatçı yapan, anlatımdaki mükemmelliktir. Hiçbir baskı sanatçıyı sanatından alı- koyamaz.
layiniz.
Hüseyin Nihal Atsiz'in Ruh Adam romani 1972'de, Oğuz
Atay'in Tutunamayanlarıyla aynı sene yayımlanmışsa da
romanin 1972'den önce bile tamamlanmış olma ihtimali
vardır. Buna delil olarak romanda yer alan Selim Pusat in
Güntülü'ye yazdığı şirin Orkun dergisinin 3 Ağustos 1951
tarihli 44. sayısının beşinci sayfasında başlıksız olarak
yayımlanması gösterilebilir. Şirde başlığın olması gere-
ken yerde bir dağ çizimi, şiirin altında da şairin/Atsiz'in adı
ve bir not vardır: "Bu şir, Atsiz'in intişar etmemiş bir ro-
manından alınmıştır." Bu ifade göstermektedir ki Atsiz bu
şiir Ruh Adam için kaleme almıştır ve Ruh Adam 1951'de
ya yazılmaktadır ya da yazılmıştır. Bu ayrıntı önemli zira
Ruh Adamla Tutunamayanlar, hem yabancılaşma mese-
lesini ele alması hem de postmodern anlatım teknikleri-
nin kullanılması bakımından benzer niteliklere sahiptir.
Ruh Adamin yayımlanışından yirmi bir sene önce yazıl-
mış veya yazılıyor oluşu bu romanın henüz 1950'lerde
tamamlanmış olma ihtimalini akla getirmektedir. Eğer öy-
leyse Ruh Adam, Türk edebiyatının ilk postmodern ro-
manıdır. Ne yazık ki bu, göz ardı edilmiştir. Edebiyat
kanununun bazı eserlere yönelik körlüğünün nasıl bir ek-
siklik olduğunu anlamaya sadece bu örnek bile kâfidir.
29. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı
yoktur?
A) Tutunamayanlar ile Ruh Adam'ın ortak özellikleri ne-
lerdir?
BY Ruh Adam romanı hangi yil yayımlanmıştır?
Tutunamayanlar romanında hangi konu işlenmiştir?
Ruh Adam romanının dilinin yeterince sade ve anla-
şılır olduğunu söylemek mümkün müdür?
E) Bazı çevrelerin Ruh Adamı görmezden gelmesi ona
karşı kör olunduğunu gösterir mi?
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
layiniz. Hüseyin Nihal Atsiz'in Ruh Adam romani 1972'de, Oğuz Atay'in Tutunamayanlarıyla aynı sene yayımlanmışsa da romanin 1972'den önce bile tamamlanmış olma ihtimali vardır. Buna delil olarak romanda yer alan Selim Pusat in Güntülü'ye yazdığı şirin Orkun dergisinin 3 Ağustos 1951 tarihli 44. sayısının beşinci sayfasında başlıksız olarak yayımlanması gösterilebilir. Şirde başlığın olması gere- ken yerde bir dağ çizimi, şiirin altında da şairin/Atsiz'in adı ve bir not vardır: "Bu şir, Atsiz'in intişar etmemiş bir ro- manından alınmıştır." Bu ifade göstermektedir ki Atsiz bu şiir Ruh Adam için kaleme almıştır ve Ruh Adam 1951'de ya yazılmaktadır ya da yazılmıştır. Bu ayrıntı önemli zira Ruh Adamla Tutunamayanlar, hem yabancılaşma mese- lesini ele alması hem de postmodern anlatım teknikleri- nin kullanılması bakımından benzer niteliklere sahiptir. Ruh Adamin yayımlanışından yirmi bir sene önce yazıl- mış veya yazılıyor oluşu bu romanın henüz 1950'lerde tamamlanmış olma ihtimalini akla getirmektedir. Eğer öy- leyse Ruh Adam, Türk edebiyatının ilk postmodern ro- manıdır. Ne yazık ki bu, göz ardı edilmiştir. Edebiyat kanununun bazı eserlere yönelik körlüğünün nasıl bir ek- siklik olduğunu anlamaya sadece bu örnek bile kâfidir. 29. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? A) Tutunamayanlar ile Ruh Adam'ın ortak özellikleri ne- lerdir? BY Ruh Adam romanı hangi yil yayımlanmıştır? Tutunamayanlar romanında hangi konu işlenmiştir? Ruh Adam romanının dilinin yeterince sade ve anla- şılır olduğunu söylemek mümkün müdür? E) Bazı çevrelerin Ruh Adamı görmezden gelmesi ona karşı kör olunduğunu gösterir mi?
13.) Yazdıklarıyla felsefede denemeci anlayışın öncüsü sa-
yılan Nermi Uygur, üniversitedeyken yazılarını yayım-
illed lamaya başlıyor. Yazma serüveni elbette daha önceki
yıllara gidiyor. 1962'de Dilin Gücü'yle başlayıp dünyayı,
ubru felsefeyi, kültürü sorgulama serüvenini kitaplaştırıyor.
Yazıları yurt dışında da tanınıyor. Felsefe yazarlığının
bir bakıma kişinin kendisiyle söyleşmesi olduğunu dü-
şünen Uygur, yaşamı boyunca "birey-toplum" çatışma-
sının peşinden gitti. Karşılaştığı filozofları, düşünürleri,
insan-dünya-bilgi karşılaştırmasını kendine özgü bakış
açısıyla yorumlamaya çalıştı. Yaşadığı dönemin düşün-
ce dünyasına tanıklık etti.
Bu parçadan sözü edilen sanatçı ve yapıtıyla ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Çevresiyle çelişkiler yaşayan insanlara değindiğine
B) Dil ve söylem dünyasında zamanla değişimler ol-
duğuna
C) Konuları özgün bir yöntemle ele aldığına
DYazmaya genç yaşlarda başladığına
E) Sadece kendi ülkesinde bilinmediğine.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
13.) Yazdıklarıyla felsefede denemeci anlayışın öncüsü sa- yılan Nermi Uygur, üniversitedeyken yazılarını yayım- illed lamaya başlıyor. Yazma serüveni elbette daha önceki yıllara gidiyor. 1962'de Dilin Gücü'yle başlayıp dünyayı, ubru felsefeyi, kültürü sorgulama serüvenini kitaplaştırıyor. Yazıları yurt dışında da tanınıyor. Felsefe yazarlığının bir bakıma kişinin kendisiyle söyleşmesi olduğunu dü- şünen Uygur, yaşamı boyunca "birey-toplum" çatışma- sının peşinden gitti. Karşılaştığı filozofları, düşünürleri, insan-dünya-bilgi karşılaştırmasını kendine özgü bakış açısıyla yorumlamaya çalıştı. Yaşadığı dönemin düşün- ce dünyasına tanıklık etti. Bu parçadan sözü edilen sanatçı ve yapıtıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Çevresiyle çelişkiler yaşayan insanlara değindiğine B) Dil ve söylem dünyasında zamanla değişimler ol- duğuna C) Konuları özgün bir yöntemle ele aldığına DYazmaya genç yaşlarda başladığına E) Sadece kendi ülkesinde bilinmediğine.
4.
ABD dâhil kimi ülkelerde yakılan kömür miktarı, belli bir
düzeyde kalırken Batı ülkeleri için büyük miktarlarda
üretim yapan Çin ve Hindistan gibi hızla sanayileşen
ülkelerde çok arttı. Dünya kömür tüketimi 2000-2011
yılları arasında yüzde 54 artış gösterdi.
Aşağıdakilerden hangisi, bu parçadan hareketle
kesin olarak ulaşılabilecek yargılardan biri değildir?
A) Sanayileşmenin gelişme hızı ile yakılan kömür
miktarı doğru orantılıdır.
B) Dünyada kömür tüketiminin artmasında Çin ve Hin-
distan'ın rolü büyüktür.
C) Kimi Batı ülkeleri kömür ithal etmektedir.
D) Dünyada en fazla kömür üreten ülkeler Çin ve Hin-
distan'dır.
S
E Dünya genelinde 2000-2011 yılları arasında artan
kömür tüketiminde ABD'nin önemli bir etkisi yoktur.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
4. ABD dâhil kimi ülkelerde yakılan kömür miktarı, belli bir düzeyde kalırken Batı ülkeleri için büyük miktarlarda üretim yapan Çin ve Hindistan gibi hızla sanayileşen ülkelerde çok arttı. Dünya kömür tüketimi 2000-2011 yılları arasında yüzde 54 artış gösterdi. Aşağıdakilerden hangisi, bu parçadan hareketle kesin olarak ulaşılabilecek yargılardan biri değildir? A) Sanayileşmenin gelişme hızı ile yakılan kömür miktarı doğru orantılıdır. B) Dünyada kömür tüketiminin artmasında Çin ve Hin- distan'ın rolü büyüktür. C) Kimi Batı ülkeleri kömür ithal etmektedir. D) Dünyada en fazla kömür üreten ülkeler Çin ve Hin- distan'dır. S E Dünya genelinde 2000-2011 yılları arasında artan kömür tüketiminde ABD'nin önemli bir etkisi yoktur.
e
k
r
n
1.
ar
1-
n
n
r-
el-
iz
3. Charlie Chaplin, Einstein'a şöyle demiş: "İnsanlar beni
alkışlıyorlar çünkü hepsi beni anlıyor, seni alkışlıyorlar
çünkü hiçbiri seni anlamıyor."
Bu parçada altı çizili cümleyle anlatılmak istenen aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) İnsanların, hem anladıkları hem de anlamadıkları kar-
şısında beğenilerini aynı şekilde gösterdiği
B) Toplumun komedyenleri sevdiği ama bilim insanlarına
kuşkuyla baktığı
C) Bilim insanlarının daima bilinmeyenlerin peşinde koş-
tuğu, buna rağmen halkı hep arkasında bulduğu
C
E) Komedyenlerin, yaptıklarını bilim insanlarının yaptıkla-
rından daha üstün gördüğü
Dinsanların, birçok hareketi karşısındakine cahil görün-
memek için yaptığı
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
e k r n 1. ar 1- n n r- el- iz 3. Charlie Chaplin, Einstein'a şöyle demiş: "İnsanlar beni alkışlıyorlar çünkü hepsi beni anlıyor, seni alkışlıyorlar çünkü hiçbiri seni anlamıyor." Bu parçada altı çizili cümleyle anlatılmak istenen aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) İnsanların, hem anladıkları hem de anlamadıkları kar- şısında beğenilerini aynı şekilde gösterdiği B) Toplumun komedyenleri sevdiği ama bilim insanlarına kuşkuyla baktığı C) Bilim insanlarının daima bilinmeyenlerin peşinde koş- tuğu, buna rağmen halkı hep arkasında bulduğu C E) Komedyenlerin, yaptıklarını bilim insanlarının yaptıkla- rından daha üstün gördüğü Dinsanların, birçok hareketi karşısındakine cahil görün- memek için yaptığı
başlamış
şairlerie imece içindeydi. Şir
bakımını onlarla yapıyor, şiir fidanlarının fidelerini on-
lardan alıp kendi bahçesine dikiyordu.
35. I. Hollanda Tüketiciler Derneği tarafından yapılan araş-
tırmalara göre, piyasadaki akıllı telefonların yüzde
40'ı, "yüz tanıma" özelliği sayesinde başkaları tara-
fından kolayca açılabiliyor. Araştırmayı yapan Prof.
Dr. R. Veldhuis yüz tanıma programının, kaliteli bir
vesikalık fotoğrafla kolayca kandırılabileceğini, inter-
net'ten indirilen bir fotoğrafla istenilen kişinin telefo-
nuna girilebileceğini vurguluyor.
1
S
A
II. Telefonlar yüz tanıma hafızasındaki fotoğraf ile sahi- B
binin herhangi bir görüntüsü arasında yüzde 100 bir
eşleşme aramıyor. Çünkü yüzlerimiz zaman içinde de-
ğişiyor. Örneğin yavaş yavaş yaşlanıyoruz. Ya da yüz
ifadesi veya pozlama, hafızadaki görüntüden farklı ola-
bilir. Bu nedenle, yüz tanıma özelliği, kişinin yüzündeki
soyut özellikleri dikkate alıyor. Bu da akıllı telefonlarda A
veri saklama güvenliği konusunda tehdit oluşturuyor.
M
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Aynı konuda birbiriyle çelişen farklı görüşler dile geti-
ilmiştir.
B) II. parçada anlatılanlarla I. parçadaki açıklamaya karşı
çıkılmaktadır.
Aynı konuyu pekiştirmeye yönelik farklı açıklamalar
içermektedirler.
6
(D) Biçemsel yönden farklılık gösterse de ikisi de aynı ko-
huyu anlatmaktadırlar.
E) Habere konu olan araştırmayı farklı bakış açılarıyla
anlatmaktadırlar.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
başlamış şairlerie imece içindeydi. Şir bakımını onlarla yapıyor, şiir fidanlarının fidelerini on- lardan alıp kendi bahçesine dikiyordu. 35. I. Hollanda Tüketiciler Derneği tarafından yapılan araş- tırmalara göre, piyasadaki akıllı telefonların yüzde 40'ı, "yüz tanıma" özelliği sayesinde başkaları tara- fından kolayca açılabiliyor. Araştırmayı yapan Prof. Dr. R. Veldhuis yüz tanıma programının, kaliteli bir vesikalık fotoğrafla kolayca kandırılabileceğini, inter- net'ten indirilen bir fotoğrafla istenilen kişinin telefo- nuna girilebileceğini vurguluyor. 1 S A II. Telefonlar yüz tanıma hafızasındaki fotoğraf ile sahi- B binin herhangi bir görüntüsü arasında yüzde 100 bir eşleşme aramıyor. Çünkü yüzlerimiz zaman içinde de- ğişiyor. Örneğin yavaş yavaş yaşlanıyoruz. Ya da yüz ifadesi veya pozlama, hafızadaki görüntüden farklı ola- bilir. Bu nedenle, yüz tanıma özelliği, kişinin yüzündeki soyut özellikleri dikkate alıyor. Bu da akıllı telefonlarda A veri saklama güvenliği konusunda tehdit oluşturuyor. M Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Aynı konuda birbiriyle çelişen farklı görüşler dile geti- ilmiştir. B) II. parçada anlatılanlarla I. parçadaki açıklamaya karşı çıkılmaktadır. Aynı konuyu pekiştirmeye yönelik farklı açıklamalar içermektedirler. 6 (D) Biçemsel yönden farklılık gösterse de ikisi de aynı ko- huyu anlatmaktadırlar. E) Habere konu olan araştırmayı farklı bakış açılarıyla anlatmaktadırlar.
16. I. "Sağlıklı beslenmek için bol sebze meyve tüketin." diyorlar,
2 "Fazla kırmızı et tüketmeyin, beyaz et tüketin." diyorlar.
18 abrikasting m
para asum
II. Oysa "tüketmek" sözcüğü, "Kullanarak, harcayarak yok et-
mek; bitirmek." anlamına geliyor; en azından sözlükler öy-
liv sinstien
le diyor.
151515 10
III. "Tüketmek" sözcüğünün nasıl modalaştığının bilmem far-
kında mısınız?
200!
IV. Biz bu sebze ve meyveleri, kırmızı eti, beyaz eti düne kadar
3 "yiyorduk"; şimdi ne oldu da yemekten vazgeçip tüketme-
duhwgoshab it
ye başladık?
109 6tasys idig asb
V. Dilimiz bu sözcüğe bir alıştı pir alıştı, her şeyi tüketiyoruz artık.
-od musins obni sri nivelsimüs ampelsismun blebsays un
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu-
racak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
(A
E) V
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
16. I. "Sağlıklı beslenmek için bol sebze meyve tüketin." diyorlar, 2 "Fazla kırmızı et tüketmeyin, beyaz et tüketin." diyorlar. 18 abrikasting m para asum II. Oysa "tüketmek" sözcüğü, "Kullanarak, harcayarak yok et- mek; bitirmek." anlamına geliyor; en azından sözlükler öy- liv sinstien le diyor. 151515 10 III. "Tüketmek" sözcüğünün nasıl modalaştığının bilmem far- kında mısınız? 200! IV. Biz bu sebze ve meyveleri, kırmızı eti, beyaz eti düne kadar 3 "yiyorduk"; şimdi ne oldu da yemekten vazgeçip tüketme- duhwgoshab it ye başladık? 109 6tasys idig asb V. Dilimiz bu sözcüğe bir alıştı pir alıştı, her şeyi tüketiyoruz artık. -od musins obni sri nivelsimüs ampelsismun blebsays un Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV (A E) V