Anlatım Biçimleri Soruları

21. İnsanlarda ürkütücü bir algılama, kavrama eksikliği var. Mevlana, "Sen ne anlatırsan anlat, nesenin bildiğin, karşıdakinin anladığı kadardır." o saptamasını yapıyor. Bu duruma düşürülmek insanı üzüyor. Bir düşünceyi öne çıkartan bir şeyler söylüyorsunuz. Verilen tepkilerin uzaklığı, ilişkisizliği; söylemek istediğinizin hiç anlaşılmadığını gösteriyor. Örneğin, üşenmeyip "Leyla vü Mecnun" hikâyesini, bu hikâyenin türevlerini anlatıyorsunuz birilerine. Bir fala bakıyorsunuz ki karşınızdaki "Leyla, Mecnun'un neyi oluyor?" diye sorabiliyor. Genelde, tam da böyle bir iletişimimiz var. Ne kadar anlaşılıp nun anlaşılmadığımızı anlayın işte. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Günümüzde şiire olan ilginin azalmasını ebola neye bağlıyorsunuz? vlacing viovinny, B) Sizce okurlarla şairler arasındaki iletişimsizliğin ve derin uçurumun nedeni nedir? C) İnsanlar arasında bu kadar yoğun bir iletişimsizliğin olmasının nedeni nedir? D) Okuyucuların günümüz şiirini anlamamaktan yakınmalarına hak veriyor musunuz? E) Böyle bir iletişim çağında yeterince anlaşıldığınızı düşünüyor musunuz?

27. Bilim insanlarına göre insan kişiliğinin temelinin 0-6 yaş aralığında oluştuğu kabul edilir. Bu sebeple bireyin duygu ve davranışlarının yoğrulmasıyla oluşan kişiliğinin sağ- lıklı olabilmesi için özellikle 0-6 yaş dönemindeki aile içi iletişim çok önemlidir. Bu süreç, çocuğun ebeveynlerinin davranışlarını kopyalaması bakımından usta-çırak ilişki- sine benzemektedir. Duygu ve düşünceleri ebeveynleri tarafından örnek olarak gösterilen, etik çerçeve içerisinde cesaretlendirilen, duygularına değer verilen ailelerde yeti- şen bireyler; kendine güvenen, saygılı, insan ilişkilerinde başarılı ve ölçülü bireyler olarak yetişirler. Hubris sendro- mu, gücün belirli bir oranı aşması dolayısıyla yöneticilerde görülen "kibir sendromu"dur ve kökü yukarıda belirtilen döneme dayanır. Çocukluk döneminde sağlıklı bir aile içi iletişim kuran kişiler, kendilerini hubrise götürebilecek et- kenlerden korunmuş olur. Bu parçada, 1. Kibir sendromuna kapılmanın belirtileri nelerdir? II. Aile içi iletişimin bireye ne gibi etkileri bulunmaktadır? III. Yöneticilerde hubris sendromunun görülme oranı nedir? sorularından hangilerinin cevabı bulunmaktadır? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II C) Yalnız III E) I, II e III Bryan

1- a K e 3. Bazen eleştirmenlere kızıyorum. Ele aldıkları ese- re, "Bu eser mi, geç onu, ele almaya değmez." di- yorlar. Hâlbuki çocukların kaleme aldığı bir yazıda bile insan bir şeyler bulabilir. Kötü eser yoktur. İyi şeylerden az bahseden eserler vardır. Bu parçada aşağıdaki anlatım yollarından han- gisi ağır basmaktadır? A) Tanık gösterme CAçıklama B) Tartışma D) Tanımlama E) Karşılaştırma

leşmek kuşkudan curtulan klarını avramlar miştir? Tut 3. İlgi duymadığınız, sevmediğiniz uğraşlardan, mesleklerden uzak durun. Hele tedirgin olduğunuz, nefret ettiğiniz, sizi boğduğunu düşündüğünüz işlerin kıyısından bile geçmeyin. Bir de seveceğinizi sandığınız işler var. Sevginizin bilgisizlikten kaynaklanıp kaynaklanmadığını araştırmalısınız. Davulun sesi uzaktan hoş gelir. Davulun sesini yakından da dinleyin, bakalım sevecek misiniz? Bu parçada üzerinde durulan konu aşağıdakilerden hangisidir? 5 Test Sevilmeden yapılan işler B Çalışma yaşamının zorluğu C) İş konusunda deneyimli olma D) İnsanın cehaleti Sor Yararlı olmanın önemi

i insanların ; her okun- rdi insanla- vgilinin san- ür. gurbetin le hane hal- a. Biraz geç kanadında, yguları kağı- yacak birileri um aşağıda- ymaması bun yerini tut- V de karşıdakine 14. Sorgusuz kabul gören bir kitaptır bizim medyamız. (11) Kitleleri peşinden sürükleyen "mucize" haberlerden geçilmiyor. (III) Müjdelerle verilen bu haberlere bakılır- sa kanser hastalıklarının nedeni ve tedavisi sayısız kez bulunmuş olmalıydı. (IV) Medyamız, sağlık haberlerine Arşimet'in suyun kaldırma kuvvetini hamamda bulduk- tan sonra "Buldum, buldum!" diye sokağa fırlamasını andırır şekilde yaklaşıyor. (V) "Bulundu, bulundu!", "Bu- lunduğunun haberini ilk biz verdik!" Dünyada kanserin çaresinin bu kadar sık bulunduğu başka bir ülke yoktur sanırım. arını yeterince Bu parçada numaralanmış cümleler ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A. cümlede tanımlama yapılmıştır. B) II. cümlede saptamaya yer verilmiştir. G. cümlede bir durumun amacı açıklanmıştır. DIV. cümlede benzetmeden yararlanılmıştır. EV. cümlede alıntı yapılmıştır. Diğer Saviaya Geçiniz bir a planl haya adap konu oda yaş: Bu har AY BY G D Diğe

TÜRKÇE roman okuru, çoğu zaman metnin içinde yazarın otobiyografisini de arar, ondan bir iz bulmaya çalışır. Bu cümlenin başına düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? A Ülkemizde romanlara yazarın yaşadıklarını anlattığı metinler olarak bakmak, çok yaygın bir eğilim oldu- ğundan B) Romanlarda okurun merakını giderecek bir anlatım tercih edildiğinden C Sanatçılar yaşadıklarını yazınsal süzgeçten geçirip kendilerini gizleyerek metinleri kurguladığı için Dy Sanatçıların eserlerinde sanat anlayışları üzerine görüşlerini açıklamaktan kaçınmaları sebebiyle Yazarlar anlattıklarında gerçeğe bire bir uygunluk ilkesini hiçbir zaman göz ardı etmediği için

4. Test 5 LP12TURSB20-032 Gerçekçi sanat adamı gerçekte ne görüyorsa onun tıpkı- sını yansıtmaya çalışan kişi değildir, Bu cümle, en uygun biçimde aşağıdakilerin hangisiy- le sürdürülebilir? duygularını bize yansıtan kişidir B) farklı bir üslubu olan kişidir C) gerçeği bize duyuran kişidir D) gerçeği bir ayna gibi yansıtan kişidir Egördüklerini aynen aktaran kişidir

LIMIT YAYINLARI 24. Başını kaldırıp etrafına bakındı. Kimseler durumun farkında değildi. Ceketin kenarını eliyle bastırarak yürüdü. Kalabalığın en ortasında, omzuna çarpan omuzlara aldırış etmeden ilerliyordu. Bir an önce bu dehşetli yükten kurtulup kaçmak istiyordu. Günler- dir rüyasını gördüğü o paraya kavuştuğu an... İşte o anı düşündü ve hızlandı adımları. Bu parçanın anlatımı için; I. Nesnel bir anlatım vardır. II. Tanık göstermeden faydalanılmıştır. III.) Gözlemci bakış açısı kullanılmıştır. IV. Pekiştirmeli sözcük kullanılmıştır. ifadelerinden hangileri doğrudur? B) Yalnız III A) Yalnız I D) II ve IV f0 E) I, II ve IV C) I ve III /limityayinlari

3- t- O Ü a karekök TYT Türkçe Denemeleri 31. Tiyatro bir serüvendir. Orada sınırları aşmanın coş- kusunu yaşar, olayları yeniden biçimlendiririz. Bu bi- ze tanımlanamaz bir özgürlük duygusu verir. Yine ti- yatroda zorunluluklara tutsak olmanın acısını tadar, hüzünleniriz. Bir bakarız bilinmezlikler içinde yitip gitmişiz, bir bakarız ölüme bile tepeden bakma bilge- liğine erişmişiz.. Bu parçanın sonuna getirilecek en uygun cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) Bunun için tiyatro sanatçıları, toplum tarafından çok sevilmektedir. VEB) Gördüğü her oyundan, her insan mutlaka bazı dersler çıkarır. nah C) Yerinde ve zamanında tiyatroya gitmek oldukça yararlıdır. hils veslog erish D) Sırasında düşlerimiz düşüncelerimize kanat ta- kar, aklımız yolumuzu aydınlatır. E) Çünkü gerçeklerin dışına çıkmak, hiçbir zaman gerçek tiyatroda yoktur. NO normom

PARAGRAF SORU BANKASI in bu o za- eyici n için Vışın dsi- nda alış- her Tiki iğe m. en - 24. Yaşamakla sürüklenmek arasındaki fark belirsizleşiyor yavaş yavaş hayatımızda. Biz gönlümüze göre yaşadığımızı zanne- diyoruz; sonra bakıyoruz bir gezegen dolusu insan aynı şeyi, şeyleri aynı şekilde yaşıyor. Bütün gönüller aynı şeyi aynı şekil- de yaşamayı istiyor olabilir mi? Mümkün mü bu? Elbette değil! Gönlümüze göre olanı yaşıyor olsak mutlaka bizim hayatımızın bize özgü bir başkalığı, kendine göre bir akışı, hissedişi, yöneli- şi olurdu. Yaşıyoruz ama kendi hayatımızı yaşamıyoruz. Bir va- sata, bir ortalama yaşama tarzına, başkalığını yitirmiş bir genel hissedişe sürükleniyoruz sadece. Bu parçanın yazarına göre insan hayatında eksik olan aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Özgürlük B) Zenginlik D) İçtenlik C) Özgünlük Saygınlık Br 50 tia C E L

Ormanlar, dünyamızın akciğerleri gibidir. Ağaç ve ormanın in- san hayatına doğrudan ve dolaylı o kadar çok faydası vardır ki... Aklıma gelen birkaç tanesini sıralayayım isterseniz. O za- man ne demek istediğimi daha iyi anlamış olursunuz. Tabiatın harika, sessiz süpürgeleri ormanlar yaratılmasaydı yaşadığı- mız dünya tozdan geçilmeyecekti. 1000 m² ladin ormanı yılda 32 ton, kayın ormanı 68 ton ve çam ormanı ise 30-40 ton tozu hüp diye emebilir ve havadaki zehirli gazları da filtre eder. Bu parçanın anlatımı için aşağıdaki düşünceyi geliştirme yollarından hangisine başvurulmamıştır? Karşılaştırma Benzetme Sayısal verilerden yararlanma Örneklendirme E) Tanımlama

13 Kötü edebiyat terbiyesi almak bir bakışta sanılabileceği- nin tersine tehlikesiz bir şey değildir. Yazarını hemen şa- irleşmeye sürükler. Yazar, arkası arkasına belki artistik cümleler kurar; ama bu cümleler koftur, ne dediği anlaşıl- maz. En kötüsü de "düşünce" öldürülür. Gerçekteyse bu tür metinlerin yazarları düşünce yetersizliklerinin açığını cafcaflı görünen ama gerçekte boş cümlelerin arkasına sığınarak gizlemeye çalışırlar. 5. Bu parçanın genelinde aşağıdakilerden hangisinden söz edilmektedir? A) Biçimsel özelliklerin edebî metinlerin değerini artırma- sından B) Yazılı edebiyatları iyi ya da kötü olarak değerlendir- menin yanlışlığından Düşünce eksikliklerini yansıtmamak için süslü cümle- lere yer verilmesinden D) Başarısız yapıtları okuyup yeni eserler üretmeye çalı- şanların yeteneksizliğinden EX Yazarların özgün metinler oluşturabilmesi için yeter- siz yapıtları iyi incelediklerinden

22. Müşterisi, pens atılan pantolonunu almak için içeriye girdiği esnada sabah erken kalkmanın beraberinde getirdiği uykusuzluk hâliyle gözleri kapanmış, başı öne doğru eğilmişti. Selam sesiyle birden irkildi. Yan komşu- su çaycı Davut Usta da o ara boş bardağı almaya geldi- ğinde çayın içilmediğini fark edip soğuyan bardağı aldı ve yorgunluğu duruşundan belli Terzi Mehmete "Biraz uyumaya ihtiyacın var Mehmet Usta." diyerek geri gitti. Onun ardından müşterisiyle ilgilendikten sonra yerden iki metre uzunlukta, bir duvardan diğerine kapı boşluğu mesafesinde uzanan beyaz, sunta paravan arkasındaki kanepeye uzanmak üzere dükkânın kapısındaki "AÇIK" yazısını çevirdi. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Tanık göstermeden yararlanılmıştır. B) Olay içinde yaşatan bir anlatımı vardır. C) Olaylar neden-sonuç ilgisiyle verilmiştir. D) Betimleyici ifadelere başvurulmuştur. E) Duyularla algılanan ayrıntıya yer verilmiştir. 5

an süre 40 dakikadır. FEM YAYINLARI 3. I. Bu saldırılar sebebi ile oluşan hasarlar sonucu vü- cudumuzda kansere dönüşen bir çeşit hücre büyü- mesi meydana gelir. 2 II. Üzüm çekirdeğinin bu olumlu etkisi serbest radikal- lerin DNA'mızda sebep olduğu oksidatif hasar risk- lerini azaltmaya da yardımcı olur. 5 III. Bu yüzden üzüm çekirdeği Fransa'da hâlen "ilaç" kategorisinde satılmaktadır. IV. 1 Faith Ocak Serbest radikaller, normal hücrelere saldırabilen on- ları harap eden ya da mutasyona uğratan dengesiz oksijen molekülleridir. 3 V. Yapılan bir araştırmada günlük 4-5 gr üzüm çekir- deği ekstraktının yenilmesinin anormal hücre büyü- mesini önlediği ortaya çıkmıştır. Yukarıdaki cümleler anlamlı ve kurallı bir bütün oluş- turacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçün- cü cümle olur? A) III. B) I. C) V D) II. (E) IV.

3. Kimi şairlerimizin; ilk kitaplarını ya da şiirlerini niçin önemsemediklerini, şiir serüvenlerini ikinci ya da üçüncü kitaplarıyla başlamış kabul ettiklerini, okurla- rin ve eleştirmenlerin de bu düşünceden hareketle kendilerini okumalarını, değerlendirmelerini isteme- lerini hiçbir zaman tam olarak anlayamadım. Bu inkar- ci tutuma, o tutumu takınan isim gözümde ne kadar büyük, ne kadar önemli bir şair olsa da bir türlü hak veremedim. Zira bilinçli okur, o şairin toplu şiirlerine bakacak, varsa ondaki gelişimi mutlaka fark edip dik- kate alacaktır. Şairin ilk yapıtları ne derece acemice yazılmış olursa olsun o şairle ilgili herhangi bir olum- suz duygu ya da düşünceye kapılmayacaktır. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakımıl- aktadır? A Yapıtların kronolojik bir arada okunmamasından B) Şairler arasındaki kişisel çekişmelerden Şairlere ve yapıtlara acımasızca yöneltilen olum- suz eleştirilerden 9. E) Sanatçıların, ilk ürünlerini görmezden gelmele- rinden Ortaya konan yapıtların yeterince anlaşılamama- sindan t

PARAGRAFTA ANA DS NCE Sanatçı, içinde doğduğu, kendisinden bağımsız ola- rak gelişen gerçeklik karşısında nasıl bir tutum için de olabilir ki? Bütün kurallar ve yönetimleriyle, gele nekleri ve düşünüş biçimleriyle her şeyin inceden in- caye belirlendiği ve çoğunluk tarafından kabul edil diği bir ortamda, sanatçının seçimlerinin başkaları- ninkinden farklı olma ihtimali var midir sizce? Bu sözleri söyleyen birinin sanatçıyla ilgili ola- rak vurgula ak istediği te el düşünce aşağıda- kilerden hangisidir? Kendi dışında gelişen bir durum karşısında na- sıl bir tavır sergileyeceğinin belirsiz olduğu Brf, gelenek ve dusunce tarzı belli olan bir çev- rede kendini geliştirebileceği "C) Yaşadığı toplumdan etkilenmesini doğal olduğu D) Başarılı olmasının, toplumsal kuralların işlediği bir ortamda bulunmasına bağlı olduğu Yalnızca, yetişmesinde etkili olan şartların bulun- duğu ortamlarda nitelikli ürünler ortaya koyabile- codi