Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

15. Şair, şiirlerinde akılcı bir yol izler günlük yaşamın melodra- mını çizer. Bu cümlede "günlük yaşamın melodramını çizmek" sözleriyle şairin, şiirlerinin hangi yönü vurgulanmak istenmiştir? A) Yaşamı olduğu gibi vermek B) Akıcı bir üslup kullanmak C) Duru bir anlatımı olmak D) Etkileyici bir dil kullanmak E) Süslemelerden uzak söylemek

OKUYUNUZ Rasim Özdenören'in aşağıda bir parçası verilen Balkondaki Fısıltı adlı hikâyesinin tamamını okuyunuz. Bu hikâyede bireyin iç dünyasının nasıl anlatıldığını sözlü olarak paylaşınız. Ne zaman ona doğru elimi uzatsam elim boşlukta kalıyor. Her günüm Cuma oluyor. Her Cuma ona selamımı gönderiyorum. Yılmadan, yılgınlığa düşmeden. Boşluğa bırakılmış bir selam gene de muhatabını bulur mu diye kaygılandığım olmuyor değil. Ancak ben, bana düşeni yapıyorum. Bana düşen ona selamımı göndermek... Bu sabah karşılaştım onunla. Arkamdan, duyulmayacak kadar uzak bir fısıltı, bu fısıltıyı ancak bir kedi işitebilir, bir de kulak zarı onun sesine ayarlanmış olarak duran aşığın kulağı... - Merhaba...

Daha deniz görmemiş bir çoban çocuğuyum Bu dağların eskiden aşinasıdır soyum Bekçileri gibiyiz "ebenced" buraların Bu tenha derelerin, bu vahşi kayaların Yukarıdaki dizelerle ilgili olarak aşağıdaki lerden hangisi söylenemez? L A) Bir sözcük hem niteleme hem de belirtme sıfatı almıştır. B) İşaret sıfatı kullanılmıştır. C) Birden fazla niteleme sıfatı kullanılmıştır. D) Belgisiz sifat kullanılmıştır. Sayı sıfatı kullanılmıştır.

Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi ek eylem almış bir sifat tamlamasıdır? A) Gelen daima gideni aratırmış. B) Bu odaya göre çok büyük bir dolap almış- lar. C) Mezuniyet partisi yarınmış. D) Yapraklar bir bir sarardı. E Tek isteği sade bir yaşamdı.

Deyim - Atasözu 1. (1) Deyimlerin en önemli bölüğü; kavramları, değişkece (mecaz) yoluyla, anlatım güzelliği ve özgünlüğü içinde belirten kalıplaşmış sözcük öbekleri ya da tümcelerdir. (II) Kimi deyimlerin yan özelliği, bir öyküye ya da bir olaya dayanmasıdır. (III) Kimi deyimlerin yan özelliği âdetleri, inanışları, gelenekleri bildirmesidir (IV) Kimi deyimler, eksiltili anlatım biçimindedir. (V) Kimi deyimlerin yan özelliği iki yargılı ve uyaklı olmasıdır, bunların bir bölüğünde anlamca gerekli olmayıp sadece uyak hatırı için getirilmiş bir parça vardır. Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki açıklamalara aşağıdaki deyimlerden hangisi örnek olarak gösterilemez? A) I. cümle: Elini, eteğini çekmek B) II. cümle: Altından Çapanoğlu çıkmak C) III. cümle: Buluttan nem kapmak D) IV. cümle: Büyümüş de küçülmüş E) V. cümle: Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur. 4. "Düşman" deyim içim at var... A) O gün B) Düşma C) Düşma D) Bir ara çatlatı E) Düşm 5. Deyir anlar Aşağ bir ä

4. 1. Öykü, devrik cümlelerle, yer yer mecaz anlamlı söz- cüklerle örülü betimlemelerle başlıyor. II. Yazarın çocukluk anıları, öykü içindeki geri dönüş- lerle asıl olayın içindeki yerini alıyor. P/x. Ö V. Bu eser ikinci öyküsü olmasına rağmen eleştirmen- lerin de beğenisini kazandı. Köyde geçen çocukluğun ve oradaki yaşantının duygusal anlatımı insanı öyküye bağlıyor. Sonuna kadar duraksamadan okunabilecek sürük- leyici bir öykü bu. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri kanıt- lanabilirlik açısından diğerlerinden farklıdır? A) I ve II B) ve III D) III ve IV E) IV ve V CNI ve III

13.yandığında annesini yanında göremeyince ağlamaya başladı küçük Kerem. Annesi sesi duyunca koşarak ya- nına geldi. Kerem'in sakinleşmesinin ardından ona ma- masını yedirdi. Kerem tekrar uykuya dalarken annesi bir koku olduğunu fark etti. Yemeğin altını açık unutmuştu ve yemek yanmıştı. Kerem'in karnı doymuştu uyumuştu ama ailesinin karnı aç kalmıştı. Yukarıdaki paragrafta hangi duyu kullanılmamıştır? A) Koklama Bİşitme C Görme D) Tatma E) Duyma B 2 311

1. SÖZCÜK Sözcükler Arası Anla İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya; Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya. Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak; Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak. Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir; Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir. Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat; Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat! Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne, Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine; Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için. Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin? Rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur, Sırtına Sakarya'nın, Türk tarihi vurulur. Eyvah, eyvah, Sakarya'm, sana mı düştü bu yük? Bu dava hor, bu dava öksüz, bu dâva büyük! Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya! Bin bir başlı kartalı nasıl taşır kanarya? Aşağıdaki sözcüklerden hangisiyle bu dizeler- deki sözcüklerden herhangi biri arasında anlam ilişkisi kurulamaz? A) Sınav B) Kırmak C) İniş D) Pasak 3.

A AKTİF ÖĞRENME YAYINLARI A 7. (1) Günümüzde pek çok aylık bilim dergisi yayımlanmak- tadır. (II) Bu bilim dergileri bilimsel çalışmaların ve bu ça- lışmalar sayesinde ortaya çıkan gelişimlerin vazgeçilmez araçlarıdır. (III) Hatta bilim dergilerinin olmadığı bir ortamda önemli bir bilim gerçekliğinden söz etmenin mümkün ola- mayacağı, ortada olan bir gerçektir. (IV) Çünkü ancak on- lar aracılığı ile bilimler arasında iletişim kurulabilir. (V) Araş- tırma sonuçları en kısa zamanda hem kamuoyuna hem de halka duyurulur. (VI) Yine onların yardımıyla eleştiri ve tar- tışma ortamı meydana gelir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden iti- baren açıklama yoluna gidilmiştir? A) B) III C) IV D) V nebo E) VI time (O

mi n- e er m K 4. Namık Kemal adı, bizde daima iki çağrışım uyandırır. Hürriyet ve vatan. Zira o klasik metinlerimiz arasına gir- miş olan Hürriyet Kasidesi ve Vatan yahut Silistre'yi ya- zan kişidir. Namık Kemal çok eser yazmış, yazdıkları ve söyledikleri ile arasında bir yakınlık bulunan nadir sa- natçılardandır. Namık Kemal'in sadece bu iki eserini esas almak suretiyle onun ortaya koymak mümkündür. Di- ğer eserleri, bunlarda ortaya konan anlayışı çeşitlendir- mekten ibarettir diyebiliriz. ==== Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdaki lerden hangisi getirilemez? A) yaşamı - hayata bakışını B) hayat macerası insan anlayışını e) yazdıkları - sanat anlayışını D) yaşam serüveni - bakış açısını E) hayat hikâyesi - insana bakışını m

67. (1) Can zamandır dedik. (II) Ardimizda bıraktığımızı düşündük. (III) Bizler ölüydük, zaman sürdü. (IV) Yanı- mız, yöremiz, boşluk hep duruyordu. (Vi Boşluk, ona hükmetmeyi dilerdik. Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangi- sinde "İstenilen bir şeyin yapılamadığı" anlamı se- zilmektedir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

anak oral seyreden anakna karamsarik dygulan Numaralam Mackeler anlam ve kuralh bir cümle olue turcak peki sralandhğinda aşağıdakilerden hangist bastan dördüncd olur? BOV Kitaptan korkmak, insan düşüncesinden korkmak, insani kabul etmemektir. Paranın ağırlığı herkesi yorar, servet bir insana yük değil de nedir çoğu zaman? B)1 En güzel mevsimin sonbahar olduğuna eminim, kim iyi hissetmez ki kendini sonbaharda? V. Her sabah karanlık bir sokaktan tramvay caddesine doğ- ru yapayalnız yürüyordu. I ve V V. Emek, varlığın kendisiyle bir bütündür ve her birey eme- ğin bir parçasıdır. ukarıdaki cümlelerden hangileri kişisel görüş içerme- ektedir? B) Ill ve V D) I, IV ve V C) II ve IV E) Yalnız IV 5.

6. ● 20. yüzyılın başlarında Albert Einstein adında genç bir Alman, klasik fiziği sarstı. Bunu, mutlak bir zaman ve uzay fikrini sonlandırıp gö- relilik kuramını öne sürerek yaptı. ● Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru biçim- de birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Albert Einstein adlı bir Alman genç, 20. yüzyılın baş- langıcında klasik fiziği sarsıp mutlak zaman ve uzay fikrini sonlandıran görelilik teorisini öne sürdü. B) 20. yüzyılın başlarında Albert Einstein adlı genç bir Alman, görelilik teorisini öne sürmekle klasik fiziği sarstı ve mutlak zaman ve uzay teorisini sonlandırdı. C) 20. yüzyılın başlarında görelilik teorisini öne süren Al- bert Einstein adlı bir Alman genç, klasik fiziği sarsti ve mutlak zaman ve uzay fikrini sonlandırdı. D) 20. yüzyılın başlarında Albert Einstein adında genç bir Alman, mutlak bir uzay ve zaman fikrini sonlandırıp görelilik kuramını öne sürerek klasik fiziği sarstı. E) 20. yüzyılın başında Albert Einstein adlı Alman bir genç tarafından öne sürülen görelilik teorisi, klasik fi- ziği sarstı ve mutlak zaman ve uzay teorisini sonlan- dırdı.

Metne Hazırlık 1. İnsanlar yaşadıkları olayları neden hikâyeleştirme ihtiyacı duymuştur? Açıklayınız. 2. Yaşadığınız kötü olaylar sizde kin duygusuna sebep olur mu? Neden? 3. Hikâye okurken olayın sürükleyici olmasına önem verir misiniz? 4. "Garaz" sözcüğü size neyi çağrıştırıyor? Açıklayınız. inlamı e vol

Denizli'nin Tavas ilçesine bağlı Medet Köyü'nde yaşayan "Sırsız seramik" ustasını bu sanatın meraklıları tanır. Usta (I), derme çatma köy evinde yumurta kabuğu inceliğinde seramikler üretir, bunların üzerine desenler çizer sonra (II)... Bu desenlerin büyüleyiciliği nereden geliyor (III)? Besbelli tarihten süzülmüş türlü hayatlardan (IV)... Ya yolu Tavas'a düşürüp görmeliyiz onları ya da Türkiye'nin çeşitli müzelerini dolaşıp raflara daha dikkatli bakmalıyız (V). 9. Bu parçadaki numaralanmış noktalama işaretlerinden hangisi yanlış kullanılmıştır? A) V. B) II, C) I D) III, E) IV.

3 4. Sürüngenler; balıklar ve amfibilerle birlikte değişken sıcaklıklı canlılardır. ----. (1) Derileri sert, pullu ve plaklı keratin bir yapı göstermesi nedeniyle su kaybı en aza indirgenmiş canlılardır. (2) Ayrıca bu sınıfın canlıları karada, tatlı suda ve denizde de yaşayabilmektedir. Salgı bezlerince fakir bir yapıya sahip olan derileri zaman zaman bütünsel olarak ya da bölüm bölüm yenilenir. Sağlıklı bir sürüngen yılda 2 ya da 3 kere bu ölü hüc- relerden oluşan deriyi değiştirir. (3) Buna göre; I. Bu olaya gömlek değiştirme denir II. Bu özelliklerden dolayı vücut ısıları dış ortamdan etkilenen canlılar grubuna dahil edilirler III. Bu da onlara kurak bölgelerde uzun süre susuz yaşayabil- me imkânını sağlamıştır Bu parçada (1), (2), (3) numara ile belirtilen yerlere I, II ve III numaralı cümlelerden hangileri sırasıyla getirilebilir? A), JI B) I C) III D) II E) III III 11 1 1 1 ||| 11 111 Diğer sayfaya geçiniz.