Cümlede Söz Konusu Olanlar Soruları

wwşur. 31. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Yazar ancak farkında olmadan yani heyecana kapılarak yazarsa gerçekçi olur." düşüncesiyle çelişir? A) Bazı yazarlar ne yazacağını bilmeden oturduğu masanın başından bizi biz gibi anlatan bir eser ortaya koyarak kalkar. B) Kurguyu önceden planlamak, kitabın ayrıntılı bir taslağını çıkarmak ayakları yere basan, hayata daha çok benzeyen eserler üretmeyi sağlar. C) İçinde yaşadığı toplumun bir parçası ve aynası olan yazar içinden geldiği gibi yazdığında gerçeklik kendiliğinden esere yansıyacaktır. D) Sanatçı gerçeğin peşindedir ve gerçek de ancak içten bir kaynaktan, içten bir dille açığa çıkarılırsa okuru etkileyebilir. E) Yazar duygularının kalemi eline almasına izin verdiğinde eserin nasıl da kendi kendini yazdığına şahit olacaktır.

2. Şiir olmasaydı yaşam dediğimiz oluşun çarklarından biri eksilirdi. Belki kıyamet kopmazdı ama insanlar sevemez, beğenemez, yarınların yeni düzenine kavuşamazdı. Bu görüşü aşağıdaki yargılardan hangisi desteklemektedir? A)Duyguların açığa çıkmasında şiirin rolü inkâr edilemez. BŞiirin toplum üzerindeki etkisi diğer türlerden daha güçlüdür. şiir, yaşamın tüm gerçeklerini ayrıntılarıyla yansıtır. D) Duygu ve düşünceler şiir ile anlatılır. . Şiiri şiir yapan, toplumda modern bir yapının oluşmasıdır.

CE TESTİ endemik 3. (1) Sosyal kaygı, bireyin tanımadığı insanlarla bir ara- ya geldiğinde ya da diğer insanların kendini izlediği sosyal faaliyetlerde belirgin ve sürekli bir korku his- setmesidir. (II) Olumsuz değerlendirilme kaygısı sos- yal kaygıyı artırdığından kaygılı birey daha az sosyal etkileşime girerek istenmedik durumlarla karşılaşır. (III) Ayrıca bireyin başkaları tarafından olumsuz algılan-> dığına yönelik düşünceleri, diğer insanların davranışla- rının da olumsuz yorumlanmasına sebep olabilmektedir. (IV) Bunun sonucunda bir durumu ya da davranışı oldu- ğundan daha tehdit edici algılayan kişiler, karşı taraftan kendisine yönelik olumsuz bir eylem gerçekleşebileceği konusunda yanılgıya düşebilirler. (V) Böylelikle sosyal kaygının yüksek olması, insanların diğerleriyle olan sosyal bağlarını kopararak kişiler arası ilişkilerde za- rarlı sonuçlar ortaya çıkarır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi ikisi aynı düşünceyi aktarmaktadır? A) vell B) I ve III D) III ve IV 7 C) II ve V E) V ve V

le HOCAL olağan bir dul E) sevgi bencillerin en çok rastladıkları duygu durumudur. 10. Ne işlerinizin yoğunluğu ne de başka bir mazeretle çocuğunuzla aranıza mesafe koymayın ki Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle devam ettirilmelidir? A) her çocuk ilgi bekler bunu bilesiniz. B) çocuklar fazla ilgiden şikâyetçi de olabilirler. C) yüreğinde var olan sevgi yeşillensin. D) sevgi her şeyin çaresi olabilir. E) yok yere hayatın derinliklerinde kaybolmasın. DAND 803981 2.

39. 40. sorulan asagidaki çay (1) "Plasebo etkisi, Türk Dil Kurumu Tip Terimleri Sözlüğü'nde "yalancı ilaç, "sandgar" olarak Türk- çeye çevrilmiştir, Kocaeli Üniversitesi Tıp Terim- leri Sözlüğü "aldanca sözcüğünü önermektedir. (II) Genel olarak ilaç olmadığı hâlde ilaç etkisi gös- teren, hastaların kendini daha iyi olduklarını sanma- larını sağlayan maddelere verilen genel bir addır. (III) "Nosebo etkisi ise hastanın, ilacın kendisine yan etkiler getireceği düşüncesini aşılaması (ken- di kendine olumsuz telkin) nedeniyle, farmakolojik olarak etkisiz bir ilaç verilse bile hastanın beklediği bazı yan etkilerin görülmesi durumudur. (IV) "No- sebo'nun bire bir Türkçe karşılığını henüz bulama- dim, "kandırgaç" sözcüğünün kullanılmasını öneriyo- rum (V) Nörobilimdeki son gelişmeler "plasebo" ve "nosebo" etkisini daha iyi anlamamızı sağlamıştır. (VI) "Plasebo etkisi sırasında insan bedeninde af- yon benzeri bir molekülün salgılanmasının arttığı, daha önce hissedilen acının hafiflediği, bazen tü- müyle yok olduğu gözlenmiştir. (VII) Öte yandan kişinin kendisine önerilen ilacı kullanmaya başla- dığında çok şiddetli ağrı yaşayacağı düşüncesini tetiklemesi (telkin etmesi), gerçekten de hissedilen ağrının şiddetini artırmaktadır. 39. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede yabancı kökenli bir sözcüğe Türkçe karşılık olarak önerilen sözcüklerden söz edil- mektedir. B) II ve III. cümlelerde parçada sözü edilen iki teri- min tanımı yapılmıştır. eTV. cümlede yazar, bir yabancı sözün anlamca karşılığı olabilecek sözcükler önermektedir. DY VI. cümlede "plasebo etkisi'nin hastalarda nasıl gözlendiği üzerine bilgi verilmiştir. E) VII. cümlede "nosebo etkisi'nin hastalarda nasıl gözlendiği üzerine bilgi verilmiştir.

Türkçe istense ikinci parag- angisiyle başlar? D) V E) VI TYT (Temel Yeterlilik Testi) 38.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Her fotoğraf zamana düşülen bir nottur aslinda. (II) Fotoğraflanarak anın yakalanması, çok kısa bir süreli- ğine bile olsa ölümlü bir varlığın sonsuzluğu yakalama- si demektir; bu arzudan dolayı olsa gerek insan geç- mişteki anlar için değil, gelecek için fotoğraf çektirir. (III) Fotoğrafını çekmediğimiz bir anın bir daha yaşanmaya- cağına dair kaygı duyarız, fotoğraf yoluyla farklılıkları fark edip o anları dondurmak isteriz. (IV) Düşünsel ala- nimiz, dünyaya bakış açımız, dünyayı yorumlama çaba- mızdır fotoğraf. (V) Çünkü belgeleyemediğiniz şey asla gerçek kabul edilemez. (VI) Gerçeğinden hareketle bir yerde var olduğumuzu, bir şeylerdeki değişimi veya bir şeylerin oluşmasını en sağlam hâli ile ispatlamanın en sade yoludur fotoğraf. 39. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde me- cazlı bir söyleyiş yoktur? A) I B) II C) III Türkçe D) IV E) V

5. (1) Geleneksel anlayışa göre kadınlar, erkeklere orania daha duygusal varlıklardır. (II) Yetişme tarzı ve cinsiyet roileri bu yaklaşım çerçevesinde değerlendirilmelidir. (III) Toplumumuzda erkek çocuklarına ağlamamaları ve duygularını belli etmemeleri öğretilirken kız çocuklarının ise duygularını daha açık ortaya koyabilmelerine fırsat tanınmaktadır. (IV) Yalnız kız çocuklarına duygularını sergilerken daha uyumlu ve yumuşak başlı olmaları, öfke vb. duyguları bastırmaları öğretilirken erkek çocuklarına ise zayıf yönlerini göstermemeleri gerektiği öğretilmektedir. (V) Dolayısı ile kadınlar, üzüntülerini erkeklere göre daha çabuk gösterirken öfkelerini erkekler kadar fazla gösterememektedir. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? 1. cümlede, karşılaştırma söz konusudur. BY. cümlede, öneriye yer verilmiştir. III. cümlede, kız ve erkek çocuklarıyla ilgili farklı toplumsal yaklaşımlar dile getirilmiştir. DIV. cümlede, erkeklerin kızlara göre daha çabuk öfkelenme nedeni belirtilmiştir. EV. cümlede, önceki cümlede verilen yargının sonucundan söz edilmiştir. 7.

2. Bir sanatçının, kendinden sonraki döneme damga vurabilmesi için biçemiyle yazınımızı çoraklıktan kurtarması gerekir. Aşağıdaki cümlelerden hangisi anlamca bu cümleyle aynı doğrultudadır? A) Yazar, gelecekte okunmak istiyorsa çağının problemlerini di- le getirmelidir. B) Şair, sesi ile çağları aşmak istiyorsa öncelikle kullandığı dili zenginleştirmelidir. C) Yapıtlarında hep aynı konuyu işleyen yazarların geleceğe kalması düşünülemez. D) Dili canlandırmak isteyen şair, ele aldığı konuya hâkim ol- malıdır. E) Sanatçının, ölümsüzlüğü yakalayabilmesi için zengin kay- naklardan yararlanması gerekir.

5. Bu yazarımız sadece topluma değil, kendi camiasından olanla- ra da tepeden bakmayı marifet sanıyor. Fil dişi kulesine çekile- rek toplumdaki mutluluktan da mutsuzluktan da bihaber yaşıyor. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) Eserlerinde sadece bireysel konulara değinmek B) Herkesi küçümseyip kendisine özgü dünyasına çekilmek C) Toplumun sorunlarına ayna olmaya çalışmak D) Kendini herkesten daha başarılı görmek E) Kendisini olduğundan daha büyük görmek

8. 5-6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Toplumcu gerçekçilik, Marksizm'in edebiyata bir yansı- ması olarak ortaya çıkar ve 1934'te Moskova'da düzen- lenen Birinci Sovyet Yazarlar Birliği Kongresi'nin Maksim Gorki tarafından okunan sonuç bildirisi ile akımın ilkele- ri belirlenmiş olur. Kısa bir süre içerisinde Türkiye'de de yansımasını bulan toplumcu gerçekçilik, ülkenin farklı si- yasi ve sosyal koşullarına bağlı olarak Rusya'daki geliş- me çizgisinden farklı biçimde ilerler. Bu sebeple toplumcu gerçekçilik, Türkiye'de daha çok köy ve köylü sorunlarını merkeze alan bir çerçeve içerisinde gelişim gösterir. Sa- bahattin Ali, Türk edebiyatının en bilinen toplumcu ger- çekçi yazarlarından biridir. Onu diğer toplumcu gerçekçi yazarlardan farklı kılan esas husus ise yazarın toplumcu gerçekçiliğin klişeleşmiş ilkelerine bağlı kalmayarak daha canlı kahramanlar yaratabilmiş olma başarısı ile doğrudan ilgilidir. Eserlerini genellikle toplumcu gerçekçiliğin etkisi doğrultusunda ezen-ezilen çatışması üzerine kurgulayan Sabahattin Ali, pek çok hikâyesinde bu çatışmanın top- lumsal mesajını semboller üzerinden vermeyi tercih eder. 5. Bu parçadan hareketle toplamcu gerçekçilik ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bir ideolojinin yansıması olarak edebiyatta yer buldu- ğu B Bazı ilkeleri olduğu - C) Türkiye'de daha çok köy üzerinden geliştiği AD Başka ülkelere de yayıldığı E) Maksim Gorki tarafından edebiyata kazandırıldığı 6. Bu parçadan hareketle Sabahattin Ali ile ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenebilir? A) Toplumcu gerçekçiliğin Türkiye'deki en çok eser ve- ren temsilcisi olduğu B) Eserlerini klişelerden arındırdığı C) Kahramanlarını bizzat gözlemlediği D) Diğer yazarlarla aynı kaygıları güttüğü E) Toplumsal mesajlarını tüm çıplaklığıyla aktardığı Büyük yevski 1887'c okuma "Suçla leriyle du. A Ceza che'n geç konu ça c da c B PE 8. d F E

aratan rdı. erin en- at- ere le, MLERİ YAYINLARI 77. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük çıkarılırsa cümlenin anlamında bir bozulma olmaz? A) Sinemaların havası beni her zaman etkiler, orada ken- dimi rahat hissederim. B) Yeni evime birçok eşya aldım, onları zevkle yerleştir- dim. C) Sülüklü Göl'e çıkarken gördüğümüz manzaraya hay- ran kaldık, manzara bizi büyüledi. D) Onun öykülerini zevkle okurum, öyküleri beni başka dünyalara götürür. E) Arkadaşlara söz verdim, bu işi bir an önce sonuçlan- dırmaları için onlara destek olacağım.

. Sorular son konulardan - - - - üslü sayılardan ge- lecektir. Bu cümlede boş bırakılan yere anlam akışına göre aşağıdaki ifadelerden hangisi getirilebi- lir? A) çünkü C) ancak B) özellikle D) fakat in-s

6. 1. Resim ve heykel sanatçıları, insan elleri üzerinde durmuşlardır. II. Bu duruş; onların türlü güzelliklerinden çok, yaşayan ve duyup düşünen birer varlık olduğunu gösterir. Numaralanmış ll. cümle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümledeki bilginin olasılığa bağlı bir yargı olduğunu fade etmektedir BI. cümlede dile getirilen düşünceyle ilgili örnek vermektedir. C) cümlede değinilen hususun gerekçesini açıklamaktadır. T. cümlede sözü edilen duruma dair bir çıkarımda bulunmaktadır E) I. cümlede iddia edilen düşüncenin kanıtlandığını belirtmektedir. UcDört Bes 4

16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, bir eylemdeki niteliğin ölçüsü belirtilmiştir? A) Arabayı çok hızlı kullanıyor, bundan keyif alıyor- du. B) Tusitler aşırı sıcaktan rahatsız olmuşlar. C) Meydanı dolduran halk sessizce dağıldı. D) Bu kentte iyi kötü günlerimiz geçti. Sımsıcak çaydan bir yudum içti. m hebrog O

14 Imutlu olabilir II. bulundukları konumdan III. hoşnut olmayı bilenler IV. yaşamı en iyi şartlar V. içinde düşünenler değil Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş- tan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V 5 zorunlu bir iştir II. gazete yazısı, yazarın III. "Bugün ne yazmalıyım? LIV. bu yazılar, isteğe bağlı değil; V. sorusuna bulduğu cevaptır ve Yukarıdaki sözler kurallı ve anlamlı bir cümle olusturacak bicimde sıralandığ Tasarı Eğitim Yayınları

ile ikinci leyemez de zisinde birlikte verilmiştir? Bu cümleler, aşağıdaki n birinde övgü, ile 11. B) 11. ile III. Cl. ile D) IV. ile V. E) III. ile IV, (1) Genç kadınla erkek, alçak sesle aralarında konuşunca anladım, o tiksinen adamın ülkesinde göçmen işçi olarak çalıştıklarını. (11) Bunu adam da anladı sanıyorum; dillerini bilmesi olanaksızdı, gene de anladı, sezinledi. (III) Belki de konuşulan dilin tinısından, her dilin bilmediğimiz bir dil de olsa kulağımızda belli bir müziksel etki yaratmasından ötürü. (IV) Ince yüzünün tüm çizgilerinde bir kasılma, tiksinmenin de ötesinde, neredeyse nefrete varan bir hoşnutsuzluk seğirmesi oldu bir an, sonra yüzü kapalı, donuk bir anlama büründü yeniden. (V) Adam, konumunu hiç bozmaksızın oturmayı sürdürdü geniş, deri koltuğunda, 7. Parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, adamın iç dünyasına ait özelliklere yönelik bir yorum yapılmıştır? A)L. B) II. C) III. DIE) V. 8. As. hangisinde anlatımda karşıtlıklardan yararlanılmıştır? A) Mevsimler uzar saatler kısalır. B) Hayat gülde gülün tekrandır. C) Güz vakti mydi belki öyleydi. D) Eylül sonuarağmurların sesi. E) Burnumun direğini sızlatan hasretin sesi. (1) Yazarlar, ozanlar fazla sözden düsüncevi coldu