Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Metinlerin Sınıflandırılması Soruları

likle iç içe kutaruder.
Rerbest çağrisim ögeleri olarak ile görü
zaten birer balık çektik Suat'la. O, eli boş dönmesin diye aldı yanına. Eve götürür, tel dolabinin orta yerine
linden geçemem bir daha. En iyisi açıkça yanıma almadım, demek. Balığa çıktik derim. Laf olsun diye
Uzdanım yanımda değil. O gerekli sonim. Adama, Sankumluyum da diyemem,
Juin der, inanmaz do kapının sürgülenmesi hikayesine, kuşkulanır, inansa bile bir türlü, otelin
yerleştirir. Ailece paylaşacak olsalar, bir tadımlık bile düşmez her birine. Bilemedin, kedinin önüne attine
büyük hanım. Ama balığa çıkan Suat, balıkla dönmüştür eve. Anam bilir niye çıktığımı denize. Bir şey söy
lemeği de Dilaver Hanımlığına yediremez. Balığı attım zaten. Ölü eti ne yapayım. Otelde gülerlerdi tek
balığı görseler. Hem onlara ne. Gider yatarım. Dertleri künye ise ezbere okurum. Köyün yabancisi olsam
eski mahalledeki otelin yerini bilir miydim sanki.
Bilge Karasu, Troya'da Ölüm Vardi
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Son Kuşlar adlı hikâyedeki kahramanların olay akışını etkileyen fiziksel, psikolojik ve ahlaki özellik
lerini belirleyiniz.
a Zincir ile Son Kuşlar hikay
diriniz
2. Hikâyede ele alınan olayı yer ve zaman yönünden inceleyiniz.
3. Metinde birden fazla anlatıcı ve bakış açısının bulunup bulunmadığını belirleyiniz. Anlatıcının de
ğişmesine bağlı olarak bakış açısının da değişip değişmediğini açıklayınız.
4. Metinde kullanılan anlatım biçim ve tekniklerini belirleyiniz.
5. Hikâye türünün ortaya çıkmasında sözlü ve yazılı kültürün, toplumsal değişim ve etkileşimlerin
rolünü belirtiniz.
Bu anlatıcı ve bakış açılarının a
Tablodaki metinleri metin-ok
yoksa kurmaca kişi mi olduğ
2. Etkinlik
Eskiden her mahallenin ke
aynı tiple, soğuk, cansız binl
lerin, mahallelerin ruhu yok
özgü kimliği olan ve yine d
"kendine yeterli yerler" idi.
dere gibi tabii bir engelle
kes birbirini tanır, yabanc
a. Metindeki sosyal ve
b. Belirlediğiniz değe
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
likle iç içe kutaruder. Rerbest çağrisim ögeleri olarak ile görü zaten birer balık çektik Suat'la. O, eli boş dönmesin diye aldı yanına. Eve götürür, tel dolabinin orta yerine linden geçemem bir daha. En iyisi açıkça yanıma almadım, demek. Balığa çıktik derim. Laf olsun diye Uzdanım yanımda değil. O gerekli sonim. Adama, Sankumluyum da diyemem, Juin der, inanmaz do kapının sürgülenmesi hikayesine, kuşkulanır, inansa bile bir türlü, otelin yerleştirir. Ailece paylaşacak olsalar, bir tadımlık bile düşmez her birine. Bilemedin, kedinin önüne attine büyük hanım. Ama balığa çıkan Suat, balıkla dönmüştür eve. Anam bilir niye çıktığımı denize. Bir şey söy lemeği de Dilaver Hanımlığına yediremez. Balığı attım zaten. Ölü eti ne yapayım. Otelde gülerlerdi tek balığı görseler. Hem onlara ne. Gider yatarım. Dertleri künye ise ezbere okurum. Köyün yabancisi olsam eski mahalledeki otelin yerini bilir miydim sanki. Bilge Karasu, Troya'da Ölüm Vardi Metni Anlama ve Çözümleme 1. Son Kuşlar adlı hikâyedeki kahramanların olay akışını etkileyen fiziksel, psikolojik ve ahlaki özellik lerini belirleyiniz. a Zincir ile Son Kuşlar hikay diriniz 2. Hikâyede ele alınan olayı yer ve zaman yönünden inceleyiniz. 3. Metinde birden fazla anlatıcı ve bakış açısının bulunup bulunmadığını belirleyiniz. Anlatıcının de ğişmesine bağlı olarak bakış açısının da değişip değişmediğini açıklayınız. 4. Metinde kullanılan anlatım biçim ve tekniklerini belirleyiniz. 5. Hikâye türünün ortaya çıkmasında sözlü ve yazılı kültürün, toplumsal değişim ve etkileşimlerin rolünü belirtiniz. Bu anlatıcı ve bakış açılarının a Tablodaki metinleri metin-ok yoksa kurmaca kişi mi olduğ 2. Etkinlik Eskiden her mahallenin ke aynı tiple, soğuk, cansız binl lerin, mahallelerin ruhu yok özgü kimliği olan ve yine d "kendine yeterli yerler" idi. dere gibi tabii bir engelle kes birbirini tanır, yabanc a. Metindeki sosyal ve b. Belirlediğiniz değe
18. ---- İçe doğru eğimli ve üst sıralara doğru çıktıkça
incelen taşlardan yapılan duvarlara sahip bu yapılar
oldukça sağlam inşa edilmiştir/Duvarların bu şekilde
inşa edilmesi hem estetik hem de dayanıklılık içindir.
Bu inşa şeklinin asıl amacı sismik sarsıntılara karşı daha
dayanıklı bir yapı oluşturmaktır. And Bölgesi, bir deprem
bölgesi olmasına rağmen İnka yapıları yüzlerce yıl
yıkılmadan günümüze kadar gelebilmiştir.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) En dayanıklı İspanyol binaları da İnka duvarlarının
üzerine inşa edilenler olmuştur
B) Inka taş ustaları kutsal tapınaklarını oldukça
önemsiyordu
C) Depremler İnka yapılarının en tehlikeli düşmanı
olarak görülüyordu
DY Yüzyıllara meydan okuyan İnka duvarları bir ustalık
eseri olarak günümüze kadar gelmiştir
Eink
Einka medeniyeti uzun yıllar tarım toplumu olarak
medeniyet tarihine katkıda bulunmuştur
20
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
18. ---- İçe doğru eğimli ve üst sıralara doğru çıktıkça incelen taşlardan yapılan duvarlara sahip bu yapılar oldukça sağlam inşa edilmiştir/Duvarların bu şekilde inşa edilmesi hem estetik hem de dayanıklılık içindir. Bu inşa şeklinin asıl amacı sismik sarsıntılara karşı daha dayanıklı bir yapı oluşturmaktır. And Bölgesi, bir deprem bölgesi olmasına rağmen İnka yapıları yüzlerce yıl yıkılmadan günümüze kadar gelebilmiştir. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) En dayanıklı İspanyol binaları da İnka duvarlarının üzerine inşa edilenler olmuştur B) Inka taş ustaları kutsal tapınaklarını oldukça önemsiyordu C) Depremler İnka yapılarının en tehlikeli düşmanı olarak görülüyordu DY Yüzyıllara meydan okuyan İnka duvarları bir ustalık eseri olarak günümüze kadar gelmiştir Eink Einka medeniyeti uzun yıllar tarım toplumu olarak medeniyet tarihine katkıda bulunmuştur 20
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde büyük harflerin
yazımı ile ilgili yanlışlık yapılmıştır?
A) İstanbul Oyuncak Müzesi 23 Nisan 2005 yılında
kurulmuştur.
Bİstanbul'u ilk kez on bir yaşında gördüm ve
babamın beni götürdüğü ilk yer de Topkapı Sarayı
oldu.
C) Ben, üniversite yıllarında, Cağaloğlu'na gider, şair
ve yazarlarla tanışmaya çalışırdım.
D) Sanırım Orta Çağ'da dünya, günümüze göre daha
dar bir alanı içeriyordu.
E) Matematik olmadan Fizik biliminden söz etmek
mümkün olmaz sanırım.
DENEME-1
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde büyük harflerin yazımı ile ilgili yanlışlık yapılmıştır? A) İstanbul Oyuncak Müzesi 23 Nisan 2005 yılında kurulmuştur. Bİstanbul'u ilk kez on bir yaşında gördüm ve babamın beni götürdüğü ilk yer de Topkapı Sarayı oldu. C) Ben, üniversite yıllarında, Cağaloğlu'na gider, şair ve yazarlarla tanışmaya çalışırdım. D) Sanırım Orta Çağ'da dünya, günümüze göre daha dar bir alanı içeriyordu. E) Matematik olmadan Fizik biliminden söz etmek mümkün olmaz sanırım. DENEME-1
10.---- ilk kez 1889 yılında bulunmuştur. Fakat 1893
yılında Danimarkalı bilgin Thomsen, 38 harfli alfa-
beyi çözerek bu metinleri okumayı başarmıştır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
A) Altun Yaruk
C) Göktürk Yazıtları
B) Sekiz Yükmek
D) Kutadgu Bilig
E) Divan-ı Hikmet
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
10.---- ilk kez 1889 yılında bulunmuştur. Fakat 1893 yılında Danimarkalı bilgin Thomsen, 38 harfli alfa- beyi çözerek bu metinleri okumayı başarmıştır. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Altun Yaruk C) Göktürk Yazıtları B) Sekiz Yükmek D) Kutadgu Bilig E) Divan-ı Hikmet
Saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne.
Bu cümledeki anlam olayı aşağıdakilerin
hangisinde açıklanmıştır?
Benzetme amacı gütmeden bir sözcük, başka bir
sözcük yerine kullanılmıştır.
B Benzetme amacıyla bir sözcüğün yerine başka
bir sözcük kullanılmıştır.
C) Bir sözcük, hem gerçek hem mecaz anlama
gelecek şekilde kullanılmıştır.
D) İnsana özgü bir nitelik, doğadaki bir varlığa
aktarılmıştır.
E) Bir sözcük, birden fazla sözcükle ifade edilmiştir.
16
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
Saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne. Bu cümledeki anlam olayı aşağıdakilerin hangisinde açıklanmıştır? Benzetme amacı gütmeden bir sözcük, başka bir sözcük yerine kullanılmıştır. B Benzetme amacıyla bir sözcüğün yerine başka bir sözcük kullanılmıştır. C) Bir sözcük, hem gerçek hem mecaz anlama gelecek şekilde kullanılmıştır. D) İnsana özgü bir nitelik, doğadaki bir varlığa aktarılmıştır. E) Bir sözcük, birden fazla sözcükle ifade edilmiştir. 16
4.
İslam uygarlığı etkisinde verilen ilk eserlere "Geçiş Dönemi
Eserleri" adı verilir.
Aşağıdakilerden hangisi geçiş dönemi eserlerinden biri
değildir?
A) Kutadgu Bilig
B) Divanü Lugati't-Türk
C) Atabetü'l-Hakâyık V
D) Dede Korkut Hikâyeleri V
E) Divân-ı Hikmet v
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
4. İslam uygarlığı etkisinde verilen ilk eserlere "Geçiş Dönemi Eserleri" adı verilir. Aşağıdakilerden hangisi geçiş dönemi eserlerinden biri değildir? A) Kutadgu Bilig B) Divanü Lugati't-Türk C) Atabetü'l-Hakâyık V D) Dede Korkut Hikâyeleri V E) Divân-ı Hikmet v
B
B
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Amâk-ı Hayal
Filibeli Ahmed Hilmi tarafından kaleme
ayal Filibe
alınmış, dönemine göre benzersiz bir hikâye kitabıdır,
Hayatla hayal arasındaki çizgide gezinen, son derece
akıcı ve derin gizemci-tasavvufi bir eserdir. Günümüz-
de sık rastladığımız aynı tezgâhta dokunmuş gibi duran
kumaşlara benzemiyor. Belki yüzlerce sayfa değil ancak
"öz"den gelmiş, "öz"e hitap edebilmiştir. Amâk-ı Hayal,
yirmi üç "fantastik" hikâyeden oluşur. Eserde hikâyelerin
ana karakteri Raci'nin, Aynalı Baba rehberliğinde ma-
nevi âlemlere yaptığı yolculukları anlatılır. Her yolculuk,
hepsi birbirinden güzel ve diğerleriyle bir biçimde kesi-
şen hikâyeler içerir. Üsluptaki rahatlık, böylesine derin
anlamlı bir kitabı bir solukta okutuyor fakat eser bir kez
okunup bırakılacak bir kitap değil. Hikâyelerle yapılacak
her yeni yolculuk, başka bir mecraya sürüklüyor insanı.
Bu parçada Amâk-ı Hayal ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Hikâyelerin mistik bir havasının olduğuna
B) Her okunduğunda okuyana başka yönlerini gösterdi-
ğine
C) Hikâyelerin birbiriyle bağlantılı olduğunal
D)) Özünü gerçek hayattan alan hikâyeler içerdiğine
E) Sürükleyici bir anlatımla kaleme alındığına
Yatıcı
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
B B 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Amâk-ı Hayal Filibeli Ahmed Hilmi tarafından kaleme ayal Filibe alınmış, dönemine göre benzersiz bir hikâye kitabıdır, Hayatla hayal arasındaki çizgide gezinen, son derece akıcı ve derin gizemci-tasavvufi bir eserdir. Günümüz- de sık rastladığımız aynı tezgâhta dokunmuş gibi duran kumaşlara benzemiyor. Belki yüzlerce sayfa değil ancak "öz"den gelmiş, "öz"e hitap edebilmiştir. Amâk-ı Hayal, yirmi üç "fantastik" hikâyeden oluşur. Eserde hikâyelerin ana karakteri Raci'nin, Aynalı Baba rehberliğinde ma- nevi âlemlere yaptığı yolculukları anlatılır. Her yolculuk, hepsi birbirinden güzel ve diğerleriyle bir biçimde kesi- şen hikâyeler içerir. Üsluptaki rahatlık, böylesine derin anlamlı bir kitabı bir solukta okutuyor fakat eser bir kez okunup bırakılacak bir kitap değil. Hikâyelerle yapılacak her yeni yolculuk, başka bir mecraya sürüklüyor insanı. Bu parçada Amâk-ı Hayal ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Hikâyelerin mistik bir havasının olduğuna B) Her okunduğunda okuyana başka yönlerini gösterdi- ğine C) Hikâyelerin birbiriyle bağlantılı olduğunal D)) Özünü gerçek hayattan alan hikâyeler içerdiğine E) Sürükleyici bir anlatımla kaleme alındığına Yatıcı
1.
Taşın altında rüzgârla dalgalanan küçük kâğıda
gözüm ilişti. Meraktan duramıyordum. Sanki bana
bırakılmıştı. Heyecanla açıp okumaya koyuldum.
Bu parçada aşağıdaki ses olaylarından hangisi
yoktur?
A) Ünlü türemesi
B) Ünsüz yumuşaması
C) Ünsüz benzeşmesi
D) Ünlü daralması
E) Ulama
suan
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
1. Taşın altında rüzgârla dalgalanan küçük kâğıda gözüm ilişti. Meraktan duramıyordum. Sanki bana bırakılmıştı. Heyecanla açıp okumaya koyuldum. Bu parçada aşağıdaki ses olaylarından hangisi yoktur? A) Ünlü türemesi B) Ünsüz yumuşaması C) Ünsüz benzeşmesi D) Ünlü daralması E) Ulama suan
uz-
ol-
dan
de-
ka-
bir
de
20-
ca-
eri
an
31-
ju
e
Oksijen Yayınları
6.
Bilgi türü, bilgi üretme tarzı veya insanın varlık, olay vec
daima
ri anlama yolunda takındığı iki farklı tavır olarak felsefe ile bilin
etkileşin
tarihin akışı içinde birbirine ilgisiz kalmamış,
içinde olagelmişlerdir. Çünkü amacı insanın kendisiyle birlik
onu çepeçevre kuşatan evreni ve toplumu tanıyıp bilmek, an
lamak olan felsefenin, çeşitli bilimlerin özel yöntemlerle v
konulara ilişkin olarak ortaya koyduğu sonuçlar karşısında
yıtsız kalması düşünülemez. Öte yandan gayesi güvenilir
üretmek olan bilimin de doğru bilginin imkânı, kaynağı, ş
rı, sınırları gibi konularda kendisine yol gösterecek,
onu ele
rip uyaracak olan felsefeye ilgisiz kalması beklenmemelidir
Buna göre aşağıdakilerden hangisi felsefe ile bilim arası
daki ilişkiyi en iyi açıklar?
A) Ürettiği bilimsel bilginin doğruluğunu felsefe aracılığıyla
lirleyen bilim, felsefenin birey ve toplum arasında bir uza
ma sağlamasına yardımcı olur.
B) Felseferin dünyayı anlamak için gerekli gördüğü bilgi tu
bilim insanları tarafından üretilerek evreni anlamak iste
insanların hizmetine sunulur.
7
C) Bilimin sunduğu verilerden hareketle insan için bilinmez d
ni açıklığa kavuşturan felsefe, doğru bilginin kaynağı olm
özelliği taşır.
D) Hem bilim hem de felsefe, nesnel bilginin insan hayatını
laylaştırma amacı taşıdığı bilinciyle hareket eder.
E) Doğru bilginin niteliği konusunda felsefeden yararlanan
lim, ürettiği bilgiyle, felsefenin insanı ve toplumu anlama
dırma sürecine katkıda bulunur.
>
Bili
2.
mu
dü
Bil
ola
me
ile
nu
se
ya
ni
B
A
E
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
uz- ol- dan de- ka- bir de 20- ca- eri an 31- ju e Oksijen Yayınları 6. Bilgi türü, bilgi üretme tarzı veya insanın varlık, olay vec daima ri anlama yolunda takındığı iki farklı tavır olarak felsefe ile bilin etkileşin tarihin akışı içinde birbirine ilgisiz kalmamış, içinde olagelmişlerdir. Çünkü amacı insanın kendisiyle birlik onu çepeçevre kuşatan evreni ve toplumu tanıyıp bilmek, an lamak olan felsefenin, çeşitli bilimlerin özel yöntemlerle v konulara ilişkin olarak ortaya koyduğu sonuçlar karşısında yıtsız kalması düşünülemez. Öte yandan gayesi güvenilir üretmek olan bilimin de doğru bilginin imkânı, kaynağı, ş rı, sınırları gibi konularda kendisine yol gösterecek, onu ele rip uyaracak olan felsefeye ilgisiz kalması beklenmemelidir Buna göre aşağıdakilerden hangisi felsefe ile bilim arası daki ilişkiyi en iyi açıklar? A) Ürettiği bilimsel bilginin doğruluğunu felsefe aracılığıyla lirleyen bilim, felsefenin birey ve toplum arasında bir uza ma sağlamasına yardımcı olur. B) Felseferin dünyayı anlamak için gerekli gördüğü bilgi tu bilim insanları tarafından üretilerek evreni anlamak iste insanların hizmetine sunulur. 7 C) Bilimin sunduğu verilerden hareketle insan için bilinmez d ni açıklığa kavuşturan felsefe, doğru bilginin kaynağı olm özelliği taşır. D) Hem bilim hem de felsefe, nesnel bilginin insan hayatını laylaştırma amacı taşıdığı bilinciyle hareket eder. E) Doğru bilginin niteliği konusunda felsefeden yararlanan lim, ürettiği bilgiyle, felsefenin insanı ve toplumu anlama dırma sürecine katkıda bulunur. > Bili 2. mu dü Bil ola me ile nu se ya ni B A E
4.
birey
EĞİTİM
KURUMLARI
Aşağıdaki parçalardan hangisi "Sanat, doğaya ilave
edilmiş insandır." sözünü desteklemek için kullanılabi-
lir?
A) Dil gibi sanat da insanlarla karşılıklı bir alışverişte bu-
lunma gereksiniminden doğmuştur. Fakat sanat, dilin
imkânlarındaki sınırlılığı aşar ve her zaman kendine
özgü ulusallığı taşımakla birlikte- bütün insanlara
açık bir dil ortaya koyar. Böylece kendine özgü bir
iletişim aracı hâline gelir. Kullanılan malzeme ile ifade
edilmek istenilen husus birleşerek bir bütün oluştu-
rur. Bu bütünün benzeri olsa da eşi yoktur.
BY Dış dünyadaki bir varlığı, eşyayı veya bir olayı olduğu
gibi anlatmak, tespit etmek, taklit etmek sanat etkinli-
ği olmaz. Araya sanatçının duygusu, yorumu, birikimi
ve kişiliğinin girmesi gerekir. Sanatçı kendine özgü
bakış açısı ve duyarlılığıyla var olanı seçer, ayıklar, yo-
rumlar sonra da yine dönemine ve kendisine özgü bir
teknikle bu malzemeden yeni bir yapı ortaya çıkarır.
C) Sanatın gerçekliği, bireyden hareketle geneli ifade
edecek bir güce ve imkâna sahiptir. Yani o, kendi
cinsinden bütün tekleri âdeta özümser ve kuşatır. Bu
da sanatı ve edebiyatı, diğer bilgi ve bilim alanlarıyla
ilişkilendirir.
SONGSPRIS
Dy
"İnsan eğiten-eğitilen veya inanan bir varlık olmasa
ne olur?" sorusuyla "İnsan sanat yapmasa ne olur?”
sorusu birbirinden farklı değil. İnsan, insan olduğu
için inanır, insan olduğu için sanat eseri ortaya koyar,
insan olduğu için tekniği geliştirir. Bunlar insanın ve
insanlığın vazgeçilemez, yok sayılamaz yönlerini or-
taya koymaktadır.
E) Sanat eserinin dile getirdiği gerçeklik bir kişiye ait
değildir. Yalnız tek bir olaya, bir ana da özgü değil-
dir. Farklı zamanları, bakış açılarını, birçok olay ve
kişiyi yansıtabilir sanat eseri. Sanat, kavramların ve
gözlemlerin değil sezginin öne çıktığı eserler ortaya
koyar; öğretmez, açıklamaz, göstermez.
5.
"H
ki
bi
ok
du
ar
VE
ka
ci
ON SE S
ba
Za
di
ya
gi
B
CA
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
4. birey EĞİTİM KURUMLARI Aşağıdaki parçalardan hangisi "Sanat, doğaya ilave edilmiş insandır." sözünü desteklemek için kullanılabi- lir? A) Dil gibi sanat da insanlarla karşılıklı bir alışverişte bu- lunma gereksiniminden doğmuştur. Fakat sanat, dilin imkânlarındaki sınırlılığı aşar ve her zaman kendine özgü ulusallığı taşımakla birlikte- bütün insanlara açık bir dil ortaya koyar. Böylece kendine özgü bir iletişim aracı hâline gelir. Kullanılan malzeme ile ifade edilmek istenilen husus birleşerek bir bütün oluştu- rur. Bu bütünün benzeri olsa da eşi yoktur. BY Dış dünyadaki bir varlığı, eşyayı veya bir olayı olduğu gibi anlatmak, tespit etmek, taklit etmek sanat etkinli- ği olmaz. Araya sanatçının duygusu, yorumu, birikimi ve kişiliğinin girmesi gerekir. Sanatçı kendine özgü bakış açısı ve duyarlılığıyla var olanı seçer, ayıklar, yo- rumlar sonra da yine dönemine ve kendisine özgü bir teknikle bu malzemeden yeni bir yapı ortaya çıkarır. C) Sanatın gerçekliği, bireyden hareketle geneli ifade edecek bir güce ve imkâna sahiptir. Yani o, kendi cinsinden bütün tekleri âdeta özümser ve kuşatır. Bu da sanatı ve edebiyatı, diğer bilgi ve bilim alanlarıyla ilişkilendirir. SONGSPRIS Dy "İnsan eğiten-eğitilen veya inanan bir varlık olmasa ne olur?" sorusuyla "İnsan sanat yapmasa ne olur?” sorusu birbirinden farklı değil. İnsan, insan olduğu için inanır, insan olduğu için sanat eseri ortaya koyar, insan olduğu için tekniği geliştirir. Bunlar insanın ve insanlığın vazgeçilemez, yok sayılamaz yönlerini or- taya koymaktadır. E) Sanat eserinin dile getirdiği gerçeklik bir kişiye ait değildir. Yalnız tek bir olaya, bir ana da özgü değil- dir. Farklı zamanları, bakış açılarını, birçok olay ve kişiyi yansıtabilir sanat eseri. Sanat, kavramların ve gözlemlerin değil sezginin öne çıktığı eserler ortaya koyar; öğretmez, açıklamaz, göstermez. 5. "H ki bi ok du ar VE ka ci ON SE S ba Za di ya gi B CA
2.
Bir hedefe doğru yürümek, ona yaklaşmak demektir.
Günün birinde onunla karşı karşıya hatta burun buruna
1
gelmek (beklenmedik bir anda karşılaşmak) mukadder
olur. İşte o zaman hakikat, bizim üzerine giydirdiği-
miz hayal mahsulü elbiseden sıyrılarak karşımıza çı-
kar, onunla yüz yüze geliriz (hesaplaşmak). Hakikat o
AY
zaman bize berbat görünür. İşte o anda hakikat bi-
zim için acı hem de çok acıdır. Çünkü istediğimiz,
umduğumuz (beklemek) gibi değildir. Hayal sükütuna
(düş kırıklığı) uğramışızdır. Yani hayalin kanatlarına
binip yükselmiş, yükselmiş sonra çıktığımız en yüksek
tepeden hakikatin üzerine düşmüşüzdür. Bu düşüş
bize pahalıya mal olmuştur (şıkıntıya yol açmak)
V
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin
anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla
uyuşmamaktadı?
BIT
9411
DYIV
E) V
CAP
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
2. Bir hedefe doğru yürümek, ona yaklaşmak demektir. Günün birinde onunla karşı karşıya hatta burun buruna 1 gelmek (beklenmedik bir anda karşılaşmak) mukadder olur. İşte o zaman hakikat, bizim üzerine giydirdiği- miz hayal mahsulü elbiseden sıyrılarak karşımıza çı- kar, onunla yüz yüze geliriz (hesaplaşmak). Hakikat o AY zaman bize berbat görünür. İşte o anda hakikat bi- zim için acı hem de çok acıdır. Çünkü istediğimiz, umduğumuz (beklemek) gibi değildir. Hayal sükütuna (düş kırıklığı) uğramışızdır. Yani hayalin kanatlarına binip yükselmiş, yükselmiş sonra çıktığımız en yüksek tepeden hakikatin üzerine düşmüşüzdür. Bu düşüş bize pahalıya mal olmuştur (şıkıntıya yol açmak) V Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadı? BIT 9411 DYIV E) V CAP
8. I. Sen dün bana ne getirecektin?
II. Öğlen vakti dışarıda ne geziyorsun?
III. Ne yardan ne serden geçebiliriz.
IV. Ne soğuk bir günmüş!
V. Bu resme ne taraftan bakarsanız bakın Atatürk'ün göz-
leri size doğrudur.
Zame!
"Ne" sözcüğü numaralanmış cümlelerde aşağıda veri-
len türlerin hangisine örnek olacak şekilde kullanılma
mıştır?
Sifat
D) Bağlaç
B) Zarf
C) Edat
E) Zamir
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
8. I. Sen dün bana ne getirecektin? II. Öğlen vakti dışarıda ne geziyorsun? III. Ne yardan ne serden geçebiliriz. IV. Ne soğuk bir günmüş! V. Bu resme ne taraftan bakarsanız bakın Atatürk'ün göz- leri size doğrudur. Zame! "Ne" sözcüğü numaralanmış cümlelerde aşağıda veri- len türlerin hangisine örnek olacak şekilde kullanılma mıştır? Sifat D) Bağlaç B) Zarf C) Edat E) Zamir
3. Artık zevk olsun diye tasvir için tasvir etmiyoruz.
İnsanın, çevresinden ayrılamayacağını, elbisesi, evi,
kenti, vilayeti ile tamamladığını kabul ediyoruz. Bu
bakımdan dimağının veya kalbinin tek bir olayını,
çevrede onun sebeplerini veya tepkisini almadan
tespit etmeyeceğiz. Sonu gelmez tasvirlerimizin
sebebi işte budur.
Sor
Bu parçada sanat anlayışını belirten yazarın aşa-
ğıdaki akımlardan hangisine bağlı olduğu söyle-
nebilir?
A) Natüralizm
C) Varoluşçuluk-
Gido
B) İzlenimcilik
D) Romantizm.
E) Gerçeküstücülük-
n-p
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
3. Artık zevk olsun diye tasvir için tasvir etmiyoruz. İnsanın, çevresinden ayrılamayacağını, elbisesi, evi, kenti, vilayeti ile tamamladığını kabul ediyoruz. Bu bakımdan dimağının veya kalbinin tek bir olayını, çevrede onun sebeplerini veya tepkisini almadan tespit etmeyeceğiz. Sonu gelmez tasvirlerimizin sebebi işte budur. Sor Bu parçada sanat anlayışını belirten yazarın aşa- ğıdaki akımlardan hangisine bağlı olduğu söyle- nebilir? A) Natüralizm C) Varoluşçuluk- Gido B) İzlenimcilik D) Romantizm. E) Gerçeküstücülük- n-p
0. 1. Hikâyede, insan hayatından sadece bir kesit anlatıla-
bilir. X
II.
Yer ve zaman kavramları olayla bağlantılı olarak ele
alınır. ✓
III. Hikâyede bir olay ya da bir durum söz konusudur.
IV. Tema, olay ya da durumun dışında değerlendirilir. X
V. Duygulandırmak ve heyecanlandırmaktan çok düşün-
dürmek esastır.
Hikâye ile ilgili verilen yukarıdaki numaralanmış bilgi-
lerden hangileri yanlıştır?
A) I ve III
B) I ve IV
D) III ve V
C) II ve III
E) IV ve V
Eroal
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
0. 1. Hikâyede, insan hayatından sadece bir kesit anlatıla- bilir. X II. Yer ve zaman kavramları olayla bağlantılı olarak ele alınır. ✓ III. Hikâyede bir olay ya da bir durum söz konusudur. IV. Tema, olay ya da durumun dışında değerlendirilir. X V. Duygulandırmak ve heyecanlandırmaktan çok düşün- dürmek esastır. Hikâye ile ilgili verilen yukarıdaki numaralanmış bilgi- lerden hangileri yanlıştır? A) I ve III B) I ve IV D) III ve V C) II ve III E) IV ve V Eroal
9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde redif yoktur?
A) Biri çocukluğumdur, birisi gençlik çağım
İhtiyar olacağım ve çocuk olacağım
B) Yar deyince kalem elden düşüyor
Gözlerim görmüyor aklım şaşıyor
Israr etmese bile zamanı durdurmakta
Israr ediyor gönül, çocukluğa dönmekte
D) Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli
E) Bir günde doğup can veren altın kelebekler
Sessiz dereler, solgun ağaçlar, sarı güller
1-ıml redif
?
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde redif yoktur? A) Biri çocukluğumdur, birisi gençlik çağım İhtiyar olacağım ve çocuk olacağım B) Yar deyince kalem elden düşüyor Gözlerim görmüyor aklım şaşıyor Israr etmese bile zamanı durdurmakta Israr ediyor gönül, çocukluğa dönmekte D) Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli E) Bir günde doğup can veren altın kelebekler Sessiz dereler, solgun ağaçlar, sarı güller 1-ıml redif ?
1.
TEST
12
KONU TESTİ
GEÇİŞ DÖNEMİ EDEBİYATI
Geçiş dönemi eserleri ile ilgili
I. Edebiyatımızın ilk mesnevisi, ilk siyasetnamesi, ilk di-
daktik şiiri, aruz ölçüsü kullanılan ilk eseri Kutadgu Bilig',
"mutluluk veren bilgi" anlamına gelmektedir.
II. Destan geleneğinden halk hikâyeciliğine geçişin ilk ürü-
nü olan Kitab-ı Dede Korkut, bir ön söz ve on üç hikâ-
yeden oluşur.
III. Atabetü'l-Hakayık, 9. yüzyılda Edip Ahmet Yüknekî ta-
rafından aruz ve hece vezni kullanılarak dörtlüklerle ya-
zılmıştır.
IV. Risaletü'n-Nushiyye, Araplara Türkçeyi öğretmek ama-
cıyla yazılmıştır.
V. Sözlü dönem ürünleri, Türk boylarına ve coğrafyasına
ait bilgiler de içeren Dîvânu Lügâti't-Türk'te yazıya ge-
çirilmiştir.
yargılarından hangileri yanlıştır?
A) I ve II
D) III ve IV
B) II ve V
E) IV ve V
C) II ve III
3.
Lise Türkçe
Metinlerin Sınıflandırılması
1. TEST 12 KONU TESTİ GEÇİŞ DÖNEMİ EDEBİYATI Geçiş dönemi eserleri ile ilgili I. Edebiyatımızın ilk mesnevisi, ilk siyasetnamesi, ilk di- daktik şiiri, aruz ölçüsü kullanılan ilk eseri Kutadgu Bilig', "mutluluk veren bilgi" anlamına gelmektedir. II. Destan geleneğinden halk hikâyeciliğine geçişin ilk ürü- nü olan Kitab-ı Dede Korkut, bir ön söz ve on üç hikâ- yeden oluşur. III. Atabetü'l-Hakayık, 9. yüzyılda Edip Ahmet Yüknekî ta- rafından aruz ve hece vezni kullanılarak dörtlüklerle ya- zılmıştır. IV. Risaletü'n-Nushiyye, Araplara Türkçeyi öğretmek ama- cıyla yazılmıştır. V. Sözlü dönem ürünleri, Türk boylarına ve coğrafyasına ait bilgiler de içeren Dîvânu Lügâti't-Türk'te yazıya ge- çirilmiştir. yargılarından hangileri yanlıştır? A) I ve II D) III ve IV B) II ve V E) IV ve V C) II ve III 3.