Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

24. Bilgeliği başka hiç kimsenin sizin yerinize çıkamayacağı,
hiç kimsenin sizi koruyamayacağı ıssız bölgeye yapılan
bir yolculuğun ardından keşfedebilirsiniz. Hayran
kaldığınız hayatlar, size soylu gelen davranışlar örnek
bicaile büyüğünün veya bir öğretmenin ideal hayatından
çıkmadı, Aksine kötülükten ve yanlışlardan oluşmuş çok
farklı başlangıçlardan türedi. Bu yüzden sevdiğiniz
hayatlar ve davranışların hepsi bir mücadeleyi ve zaferi
temsil eder.
ittir
e
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Bilgeliğin ilk adımı çevredeki her şeyden şikâyet
etmek, son adımı ise her şeyle uzlaşmaktır.
B) Bilgelik insanın ne düşüneceğini değil, nasıl
dugüneceğini öğrendiği bir yolculuktur.
C) Gündelik mücadelelerden vazgeçmek bilgeliğe doğru
yol almak adına atılan bir adımdır.
D) Bilgelik kimsenin ayağına gelmez, o, dünyanın
zorluklarına karşı geliştirilmiş bir tutumdur.
E) Neleri ve kimleri görmezden gelebileceğini öğrenmek
kişiyi gerçek bilgeliğe ulaştırır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
24. Bilgeliği başka hiç kimsenin sizin yerinize çıkamayacağı, hiç kimsenin sizi koruyamayacağı ıssız bölgeye yapılan bir yolculuğun ardından keşfedebilirsiniz. Hayran kaldığınız hayatlar, size soylu gelen davranışlar örnek bicaile büyüğünün veya bir öğretmenin ideal hayatından çıkmadı, Aksine kötülükten ve yanlışlardan oluşmuş çok farklı başlangıçlardan türedi. Bu yüzden sevdiğiniz hayatlar ve davranışların hepsi bir mücadeleyi ve zaferi temsil eder. ittir e Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Bilgeliğin ilk adımı çevredeki her şeyden şikâyet etmek, son adımı ise her şeyle uzlaşmaktır. B) Bilgelik insanın ne düşüneceğini değil, nasıl dugüneceğini öğrendiği bir yolculuktur. C) Gündelik mücadelelerden vazgeçmek bilgeliğe doğru yol almak adına atılan bir adımdır. D) Bilgelik kimsenin ayağına gelmez, o, dünyanın zorluklarına karşı geliştirilmiş bir tutumdur. E) Neleri ve kimleri görmezden gelebileceğini öğrenmek kişiyi gerçek bilgeliğe ulaştırır.
• belletmek: Bellemesini sağlamak, öğretmek.
yüklü: Çok fazla, pek çok, mahmul.
• anlayış: Bir toplum veya topluluktaki bireylerde görüş
ve inanış etmenlerinin etkisiyle beliren düşünme yolu,
düşünüş biçimi, zihniyet, mantalite.
●
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "belletmek, yüklü, an-
layış" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şe-
kilde kullanılmıştır?
A) Bu sanatçıyı benzerlerinden ayıran anlayış; onun bel-
letilen kurallarla yüklü, sıkıcı bir sanat yapıtı ortaya koy-
mamasıdır.
B) Anlayışlı tavırlarıyla salona girdi, masanın üzerine yük-
lü bir para bıraktı ve onun için belletilen sözleri yerle
yeksan etti.
C) Muhsin Ertuğrul; çağın tiyatro anlayışını, yüklü olma-
yan ve halkı yansıtan bir dille ortaya koydu; modern ti-
yatroyu halka belletmek, benimsetmek için yoğun ça-
ba harcadı.
D) Bu sanatçının sanat anlayışının, sanata yüklenen anla-
mi tam anlamıyla ortaya koyduğu, belletilen sanatsal
görevlerin dışına çıktığı görülmektedir.
E) Orhan Veli ve arkadaşları; bize şiir diye belletilen o ağır
mecazi yüklü, süslü püslü laf oyunlarından başka bir
anlayışı da olabileceğini gösterdiler.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
• belletmek: Bellemesini sağlamak, öğretmek. yüklü: Çok fazla, pek çok, mahmul. • anlayış: Bir toplum veya topluluktaki bireylerde görüş ve inanış etmenlerinin etkisiyle beliren düşünme yolu, düşünüş biçimi, zihniyet, mantalite. ● Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "belletmek, yüklü, an- layış" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şe- kilde kullanılmıştır? A) Bu sanatçıyı benzerlerinden ayıran anlayış; onun bel- letilen kurallarla yüklü, sıkıcı bir sanat yapıtı ortaya koy- mamasıdır. B) Anlayışlı tavırlarıyla salona girdi, masanın üzerine yük- lü bir para bıraktı ve onun için belletilen sözleri yerle yeksan etti. C) Muhsin Ertuğrul; çağın tiyatro anlayışını, yüklü olma- yan ve halkı yansıtan bir dille ortaya koydu; modern ti- yatroyu halka belletmek, benimsetmek için yoğun ça- ba harcadı. D) Bu sanatçının sanat anlayışının, sanata yüklenen anla- mi tam anlamıyla ortaya koyduğu, belletilen sanatsal görevlerin dışına çıktığı görülmektedir. E) Orhan Veli ve arkadaşları; bize şiir diye belletilen o ağır mecazi yüklü, süslü püslü laf oyunlarından başka bir anlayışı da olabileceğini gösterdiler.
vodafone TR Wi-Fi
YKS12/AYT
YKS13/TYT
YKS13/AYT-
YKS14/TYT-
YKS14/AYT..
YKS15/TYT-4
15/AYT-4409
17.36
Paragraf
64/44274
KSB/AYT-44108
YKS9/TVT-44109
YKS9/AYT-44109
YKS10/TYT-44091
YKS10/AYT-44091
YKS11/TYT-44092
YKS11/AYT-4
YKS12/TYT
A)
19:57
B) III
44108
C) IV
FEL2/44512
COG4/44274
11. (1) Misafirlik olgusu, toplumumuzun en önemli
özelliklerinden biri olarak kabul edilmektedir. (II) Ne var ki
misafirlik olgusu, yeterince ele alınmamış bir konu olma
özelliğini korumaktadır. (III) Bu olguya ilişkin sınırlı
sayıdaki çalışmanın daha çok misafirperverlik geleneği
üzerine olduğu görülmektedir. (IV) Türkiye'nin yaşamakta
olduğu sosyoekonomik dönüşüm süreci tüm geleneksel
olgulanı olduğu gibi misafirlik olgusunu da etkilemektedir.
(V) Konut ve ev eşyası tasarımı üzerine yapılmış bazı
çalışmalarda ise misafirlik geleneğinin sosyoekonomik
dönüşüm sürecinde zayıflama eğilimi içinde olduğuna ve
misafirlik geleneğine uygun olarak tasarlanan konutların
ve ev eşyalarının bu süreçte değişime uğradığına vurgu
yapılmaktadır. (VI) Bu çalışmalarda konutlardaki misafir
odası geleneğinin ve yatılı misafirler için bulundurulan
çekyat tarzı ev eşyalarının ortadan kalkması süreci
işlenmektedir. (VII) Misafirlik olgusu ile doğrudan ilişkili
çalışmaların olmaması, misafirlerin ve misafir kabul eden
hanelerin özellikleri ortaya konularak geleneksel misafirlik
anlayışının hangi özelliklere sahip kişiler ve haneler
tarafından sürdürüldüğünün ve sürdürülme gerekçelerinin
tartışılmasını lüzumlu hâle getirmektedir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşünenin akışını bozmaktadır?
%57
E4/44074
TAR4/44084
D) V
25
E I
12. -
ter
bi
in
9
C
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
vodafone TR Wi-Fi YKS12/AYT YKS13/TYT YKS13/AYT- YKS14/TYT- YKS14/AYT.. YKS15/TYT-4 15/AYT-4409 17.36 Paragraf 64/44274 KSB/AYT-44108 YKS9/TVT-44109 YKS9/AYT-44109 YKS10/TYT-44091 YKS10/AYT-44091 YKS11/TYT-44092 YKS11/AYT-4 YKS12/TYT A) 19:57 B) III 44108 C) IV FEL2/44512 COG4/44274 11. (1) Misafirlik olgusu, toplumumuzun en önemli özelliklerinden biri olarak kabul edilmektedir. (II) Ne var ki misafirlik olgusu, yeterince ele alınmamış bir konu olma özelliğini korumaktadır. (III) Bu olguya ilişkin sınırlı sayıdaki çalışmanın daha çok misafirperverlik geleneği üzerine olduğu görülmektedir. (IV) Türkiye'nin yaşamakta olduğu sosyoekonomik dönüşüm süreci tüm geleneksel olgulanı olduğu gibi misafirlik olgusunu da etkilemektedir. (V) Konut ve ev eşyası tasarımı üzerine yapılmış bazı çalışmalarda ise misafirlik geleneğinin sosyoekonomik dönüşüm sürecinde zayıflama eğilimi içinde olduğuna ve misafirlik geleneğine uygun olarak tasarlanan konutların ve ev eşyalarının bu süreçte değişime uğradığına vurgu yapılmaktadır. (VI) Bu çalışmalarda konutlardaki misafir odası geleneğinin ve yatılı misafirler için bulundurulan çekyat tarzı ev eşyalarının ortadan kalkması süreci işlenmektedir. (VII) Misafirlik olgusu ile doğrudan ilişkili çalışmaların olmaması, misafirlerin ve misafir kabul eden hanelerin özellikleri ortaya konularak geleneksel misafirlik anlayışının hangi özelliklere sahip kişiler ve haneler tarafından sürdürüldüğünün ve sürdürülme gerekçelerinin tartışılmasını lüzumlu hâle getirmektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşünenin akışını bozmaktadır? %57 E4/44074 TAR4/44084 D) V 25 E I 12. - ter bi in 9 C
17 Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar kalori miktarının
azaltılmasının hayvanlardaki bilişsel işlevien artırdığını gös-
teriyor. Peki, daha düşük kalorili beslenmenin hayvanlarda
olduğu gibi insanlarda da aynı sonucu vermesi olası mı?
Yeni yayımlanan bir çalışmada, kalon kısıtlamasının in-
7
P sanlardaki yaşa bağlı zihin geriliğini önlediği ileri sürülüyor.
B
Küçük çaptaki bu çalışma yaş ortalaması 60 olan, normal
kiloludan aşırı kiloluya 50 kişilik kadın ve erkekten oluşan
bir grup üçe bölünerek gerçekleştirildi. Çalışmanın başında
ve sonunda kelime ezberleme de dahil olmak üzere çeşitli
testlere tabi tutulan katılımcılardan kalori kısıtlaması yapılan
grubun hafıza performansı yüzde 20 artış gösterdi. Diğer
gruplarda ise belirgin bir değişiklik görülmedi. Sinir sistemi
uzmanı olan ve çalışmaya katılmayan Mark Mattson, fare-
lerde kalori sınırlamasının, beyinde BDNF olarak adlandırı
lan ve hafızada anahtar rol oynayan bir molekülü artırdığını
belirtti. Kalori kısıtlamasıyla birlikte yaptırılan düzenli egzer-
siz de farelerdeki yeni beyin hücrelerinin gelişimini destek-
liyor. Çalışma lideri Flöel, bu gibi bulguların insanlarda da
gözlenebileceğini öne sürüyor. Mattson "Kalori kısıtlama-
sından herkes yarar görmeyebilir. Fakat zaten ihtiyacından
daha fazla tüketenlerin ve az da olsa fazla kilosu olanların
aldıkları kalorileri azaltmaları için artık bir nedenleri daha
var." diyor.
Bu parçadaki çalışma ile ilgili aşağıdakilerin hangisine
ulaşılamaz?
Farklı yaş, kilo ve cinsiyetteki bireylerde kalori kısıtla-C
masının yapılıp yapılmaması farklı sonuçlar ortaya çı->
karmıştır.
B) Kalori alımının belli bir yaşa kadar sınırlandırılıp belli bir
yaştan sonra artırılması, bellek sorunlarının önlenme-
sinde etkili olmaktadır.
C) Belirli yaş gruplarındaki bireylerde kalori azaltılmasının
olumlu sonuçlar verdiği saptanmıştır.
D) Kalori miktarı ile bilişsel işlevin ters orantılı olduğu göz-
lemlenmiştir.
E) Hayvanlarda ortaya çıkan sonuçların aynılarının insan-
larda da görülebileceği öne sürülmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
17 Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar kalori miktarının azaltılmasının hayvanlardaki bilişsel işlevien artırdığını gös- teriyor. Peki, daha düşük kalorili beslenmenin hayvanlarda olduğu gibi insanlarda da aynı sonucu vermesi olası mı? Yeni yayımlanan bir çalışmada, kalon kısıtlamasının in- 7 P sanlardaki yaşa bağlı zihin geriliğini önlediği ileri sürülüyor. B Küçük çaptaki bu çalışma yaş ortalaması 60 olan, normal kiloludan aşırı kiloluya 50 kişilik kadın ve erkekten oluşan bir grup üçe bölünerek gerçekleştirildi. Çalışmanın başında ve sonunda kelime ezberleme de dahil olmak üzere çeşitli testlere tabi tutulan katılımcılardan kalori kısıtlaması yapılan grubun hafıza performansı yüzde 20 artış gösterdi. Diğer gruplarda ise belirgin bir değişiklik görülmedi. Sinir sistemi uzmanı olan ve çalışmaya katılmayan Mark Mattson, fare- lerde kalori sınırlamasının, beyinde BDNF olarak adlandırı lan ve hafızada anahtar rol oynayan bir molekülü artırdığını belirtti. Kalori kısıtlamasıyla birlikte yaptırılan düzenli egzer- siz de farelerdeki yeni beyin hücrelerinin gelişimini destek- liyor. Çalışma lideri Flöel, bu gibi bulguların insanlarda da gözlenebileceğini öne sürüyor. Mattson "Kalori kısıtlama- sından herkes yarar görmeyebilir. Fakat zaten ihtiyacından daha fazla tüketenlerin ve az da olsa fazla kilosu olanların aldıkları kalorileri azaltmaları için artık bir nedenleri daha var." diyor. Bu parçadaki çalışma ile ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? Farklı yaş, kilo ve cinsiyetteki bireylerde kalori kısıtla-C masının yapılıp yapılmaması farklı sonuçlar ortaya çı-> karmıştır. B) Kalori alımının belli bir yaşa kadar sınırlandırılıp belli bir yaştan sonra artırılması, bellek sorunlarının önlenme- sinde etkili olmaktadır. C) Belirli yaş gruplarındaki bireylerde kalori azaltılmasının olumlu sonuçlar verdiği saptanmıştır. D) Kalori miktarı ile bilişsel işlevin ters orantılı olduğu göz- lemlenmiştir. E) Hayvanlarda ortaya çıkan sonuçların aynılarının insan- larda da görülebileceği öne sürülmektedir.
16. Irak Türklerinin yaşadıkları korkulu günler ve duydukları ızdırap,
günün endişeleri arasındadır. Asırlardan beri kaybettiğimiz her
ülkede büyük ve fatih bir milletin çocukları hep böyle acı duy-
du, çile doldurdu. Onların önemli bir kısmını, manevi kuvvetlerle
olsun besleyip teselli edemedik. Biz, gerek dilde gerek tarih ve
vatan anlayışında her türlü millî heybet ruhundan vazgeçip dar
ve çelimsiz bir yola sapalı beri kaybettiğimiz toprakların da âde-
ta yabancısı olduk. "Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum
/ Her lahza bir alev gibi hasretti duyduğum" misralarını söyleyen
şairin bu söyleyişini bir vatan hasreti sanan çocuklarımız, o şe-
hirlerin o yıllarda Bursa gibi, İstanbul gibi bizim olduğunu artık
güç hatırlıyorlar. Hâlbuki İstanbul'un sanki bir Bulgar şehriymiş
gibi, o devletin sınırları içinde gösterildiğini bir Bulgar haritasın-
da gözlerimle görmüştüm.
Bu parçadan yazarın aşağıdaki duygulardan hangisini yaşa-
dığına ulaşılamaz?
A) Hayıflanma
B) Kaygı
D) Büyüklenme
E) Şaşırma
C) Keder
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
16. Irak Türklerinin yaşadıkları korkulu günler ve duydukları ızdırap, günün endişeleri arasındadır. Asırlardan beri kaybettiğimiz her ülkede büyük ve fatih bir milletin çocukları hep böyle acı duy- du, çile doldurdu. Onların önemli bir kısmını, manevi kuvvetlerle olsun besleyip teselli edemedik. Biz, gerek dilde gerek tarih ve vatan anlayışında her türlü millî heybet ruhundan vazgeçip dar ve çelimsiz bir yola sapalı beri kaybettiğimiz toprakların da âde- ta yabancısı olduk. "Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum / Her lahza bir alev gibi hasretti duyduğum" misralarını söyleyen şairin bu söyleyişini bir vatan hasreti sanan çocuklarımız, o şe- hirlerin o yıllarda Bursa gibi, İstanbul gibi bizim olduğunu artık güç hatırlıyorlar. Hâlbuki İstanbul'un sanki bir Bulgar şehriymiş gibi, o devletin sınırları içinde gösterildiğini bir Bulgar haritasın- da gözlerimle görmüştüm. Bu parçadan yazarın aşağıdaki duygulardan hangisini yaşa- dığına ulaşılamaz? A) Hayıflanma B) Kaygı D) Büyüklenme E) Şaşırma C) Keder
Örnek Akadem
12. Bir organ adı olan "ayak" sözcüğü birçok deyimde kul-
lanılmaktadır. Örneğin, bir yere gidip gelmeyi alışkanlık
haline getirmeyi anlatmak için "ayağı alışmak" (1), alçak
gönüllülük edip birinin yanına gitmek durumu için "ayağı-
na gitmek" (II) deriz. Birine karşı kendi tutumundan şaş-
mamayı "ayak diremek" (III) deyimiyle anlatırız. "Ayağına
kapanmak” (IV) deyimiyle ise bir kimseye alçalırcasına
yalvarmayı anlatmak isteriz. Değersiz birine üstün değer
vermeye de "ayağa kaldırmak" (V) deriz.
Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi yan-
lış açıklanmıştır?
B) II C) III D) IV E) V
A) I
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Örnek Akadem 12. Bir organ adı olan "ayak" sözcüğü birçok deyimde kul- lanılmaktadır. Örneğin, bir yere gidip gelmeyi alışkanlık haline getirmeyi anlatmak için "ayağı alışmak" (1), alçak gönüllülük edip birinin yanına gitmek durumu için "ayağı- na gitmek" (II) deriz. Birine karşı kendi tutumundan şaş- mamayı "ayak diremek" (III) deyimiyle anlatırız. "Ayağına kapanmak” (IV) deyimiyle ise bir kimseye alçalırcasına yalvarmayı anlatmak isteriz. Değersiz birine üstün değer vermeye de "ayağa kaldırmak" (V) deriz. Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi yan- lış açıklanmıştır? B) II C) III D) IV E) V A) I
ģim
Bler
bu
18
1.
(1) Latince bir kelime olan ego; "ben, benlik, kendilik” de-
mektir. (II) Egoyu kontrol etmenin ilk adımı yalınlık ve gös-
terişsizliktir. (III) Kişi, egoyu kontrol etmek için "ben" keli-
mesini olabildiğince aza indirmelidir. (IV) Yaptıklarımız ken-
di çıkarımız için değil, topluma faydası olduğu için yapılma-
lıdır. (V) Diğer insanların bizden farklı olmadığı göz önün-
de bulundurulmalı ve onlara öyle davranılmalıdır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
BII
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ģim Bler bu 18 1. (1) Latince bir kelime olan ego; "ben, benlik, kendilik” de- mektir. (II) Egoyu kontrol etmenin ilk adımı yalınlık ve gös- terişsizliktir. (III) Kişi, egoyu kontrol etmek için "ben" keli- mesini olabildiğince aza indirmelidir. (IV) Yaptıklarımız ken- di çıkarımız için değil, topluma faydası olduğu için yapılma- lıdır. (V) Diğer insanların bizden farklı olmadığı göz önün- de bulundurulmalı ve onlara öyle davranılmalıdır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I BII C) III D) IV E) V
1 ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Ağırlıklı olarak bir Orta Çağ şehri olan Ahlat,
Alparslan'ın Malazgirt Savaşı'ndaki üssü ve
sonrasında Türklerin Anadolu'ya giriş kapısı
olmuştur. Bundan sonra da özellikle Ortaçağ'ın
çok önemli bir bilim, kültür ve ticaret merkezi
haline gelen Ahlat, konumu itibariyle aynı
zamanda doğu-batı arasındaki en önemli
kavşaklardan biri niteliğindedir. Ahlat İslâm
dünyasının Belh ve Buhara ile birlikte, Orta
Çağ'daki "Kubbet-ül İslam" unvanına sahip
üç büyük ilim ve kültür merkezinden biridir.
Kaynaklara dayanarak XIII. yüzyılda 300.000
nüfuslu bir kent olduğunu düşündüğümüz eski
Ahlat, bugün pek çok yerleşim alanı dışında,
en önemli mezar taşlarının bulunduğu ve esas
şöhretini borçlu olduğu en büyük mezarlığı
"Meydanlık Mezarlığı" (Selçuklu Mezarlığı)
başta olmak üzere, altı mezarlığa sahiptir.
Meydanlık Mezarlığı, 200.000 m²lik alanıyla İslâm
dünyasının en büyük, dünyanın da üç büyük
mezarlığından biri olup 6000 civarında mezar
taşıyla adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir.
Bu mezar taşlarından Ahlat'ın çok sayıda mimar,
taş ustası, filozof, şair, bilim adamı ve devlet
adamı yetiştirdiğini ve ahilik teşkilatının varlığını
öğrenmekteyiz. Ahlat, çini firinları, seramik
çöplükleri ve kazılardan çıkan seramiklerdeki
çok sayıdaki farklı bezeme tekniği ve sayısız
motif çeşitliliği ile şimdiye kadar bilinen en büyük
Selçuklu seramik üretim merkezidir. Bunların yanı
sıra Ahlat'ın en karakteristik özelliklerinden biri.
de, yöresel olarak "akit" denilen, Orta Asya'daki
kurgan tipi mezar yapıları ile aralarında ünik
örneklerin de bulunduğu çok sayıda kümbete
sahip olmasıdır.
2. Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır? X
Afanım cümlesine yer verilmiştir.
X
B) Karşılaştırma cümlelerine yer verilmiştir
CASayısal verilerden yararlanılmıştır.
D) Açıklayıcı bilgilere yer verilmiştir.
E) Benzetmeler ve somutlamalardan
yararlanılmıştır
3. Edgar Allan Poe'nun "Ve şimdi, bakışlarını
Semerkant üzerinde gezdir! O, yeryüzünün
kraliçesi değil mi? Tüm kentlerin kaderini elinde
tutmuyor mu?" sözü Amin Maalouf'un Semerkant
adlı eserinde romana başlamadan önce
kullandığı, eserin konusuyla örtüşen muhteşem
bir cümle.
Yukarıdaki parçaya göre Semerkant ile ilgili
aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? +
A) Birçok sanatçıya ilham verdiğine X
B) Muhteşem bir şehir olduğuna X
Sanat merkezi olmasıyla ün kazandığına
D) Tüm dünyaya hükmettiğine
E) Herkesin görmesi gerektiğine X
4. Büyük bir kentte çevre, gürültülü ve telaşlıdır.
Sokaklar, otomobil ve yük arabalarıyla doludur.
Egzoz dumanlarının kokusu duyulur. Bazı yaya-
ların kirli havayı solurken öksürdükleri görülür.
Çevredeki yapıların çoğu, fabrika bacalarından
yayılan kurumla kararmıştır. Bir köprüden geçer-
ken altında yavaş akan, neredeyse durgun su
gibi görün
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1 ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Ağırlıklı olarak bir Orta Çağ şehri olan Ahlat, Alparslan'ın Malazgirt Savaşı'ndaki üssü ve sonrasında Türklerin Anadolu'ya giriş kapısı olmuştur. Bundan sonra da özellikle Ortaçağ'ın çok önemli bir bilim, kültür ve ticaret merkezi haline gelen Ahlat, konumu itibariyle aynı zamanda doğu-batı arasındaki en önemli kavşaklardan biri niteliğindedir. Ahlat İslâm dünyasının Belh ve Buhara ile birlikte, Orta Çağ'daki "Kubbet-ül İslam" unvanına sahip üç büyük ilim ve kültür merkezinden biridir. Kaynaklara dayanarak XIII. yüzyılda 300.000 nüfuslu bir kent olduğunu düşündüğümüz eski Ahlat, bugün pek çok yerleşim alanı dışında, en önemli mezar taşlarının bulunduğu ve esas şöhretini borçlu olduğu en büyük mezarlığı "Meydanlık Mezarlığı" (Selçuklu Mezarlığı) başta olmak üzere, altı mezarlığa sahiptir. Meydanlık Mezarlığı, 200.000 m²lik alanıyla İslâm dünyasının en büyük, dünyanın da üç büyük mezarlığından biri olup 6000 civarında mezar taşıyla adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir. Bu mezar taşlarından Ahlat'ın çok sayıda mimar, taş ustası, filozof, şair, bilim adamı ve devlet adamı yetiştirdiğini ve ahilik teşkilatının varlığını öğrenmekteyiz. Ahlat, çini firinları, seramik çöplükleri ve kazılardan çıkan seramiklerdeki çok sayıdaki farklı bezeme tekniği ve sayısız motif çeşitliliği ile şimdiye kadar bilinen en büyük Selçuklu seramik üretim merkezidir. Bunların yanı sıra Ahlat'ın en karakteristik özelliklerinden biri. de, yöresel olarak "akit" denilen, Orta Asya'daki kurgan tipi mezar yapıları ile aralarında ünik örneklerin de bulunduğu çok sayıda kümbete sahip olmasıdır. 2. Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? X Afanım cümlesine yer verilmiştir. X B) Karşılaştırma cümlelerine yer verilmiştir CASayısal verilerden yararlanılmıştır. D) Açıklayıcı bilgilere yer verilmiştir. E) Benzetmeler ve somutlamalardan yararlanılmıştır 3. Edgar Allan Poe'nun "Ve şimdi, bakışlarını Semerkant üzerinde gezdir! O, yeryüzünün kraliçesi değil mi? Tüm kentlerin kaderini elinde tutmuyor mu?" sözü Amin Maalouf'un Semerkant adlı eserinde romana başlamadan önce kullandığı, eserin konusuyla örtüşen muhteşem bir cümle. Yukarıdaki parçaya göre Semerkant ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? + A) Birçok sanatçıya ilham verdiğine X B) Muhteşem bir şehir olduğuna X Sanat merkezi olmasıyla ün kazandığına D) Tüm dünyaya hükmettiğine E) Herkesin görmesi gerektiğine X 4. Büyük bir kentte çevre, gürültülü ve telaşlıdır. Sokaklar, otomobil ve yük arabalarıyla doludur. Egzoz dumanlarının kokusu duyulur. Bazı yaya- ların kirli havayı solurken öksürdükleri görülür. Çevredeki yapıların çoğu, fabrika bacalarından yayılan kurumla kararmıştır. Bir köprüden geçer- ken altında yavaş akan, neredeyse durgun su gibi görün
(1) Imece, bir köy ya da köy topluluğu içinde işlerin
gönüllü ya da zorunlu olarak ve el birliği içinde yapılması
anlamına gelmektedir. (II) Köyün herhangi bir sorununun
giderilmesine karar verilmişse köydeki her ev, iş gücü
açığını karşılamak zorundadır. (III) Bir konu için para
toplanmasına karar verilmişse her ev, maddi gücünün el
verdiği oranda maddi katkı yapmak zorundadır.
(IV) İmece; köy veya küçük kasabalarda yazılı olmayan
hukuka dayalı, herkes tarafından kabul gören bir
dayanışma örgütüdür. (V) İmece kültürü son yıllarda
dünya genelinde artan müşterekler hareketleri ile ilintili
olarak değerlendirilebilir. (VI) Jay Walljasper'e göre
müşterekler salt-doğal kaynak, kültürel servet ve
kamusal alanların tasnifinden ibaret değildir; aynı
zamanda daha iyi bir yaşam ve gelecek yaratmak için
dayanışmadır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) II
E) VI
B) III
IV
D) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
(1) Imece, bir köy ya da köy topluluğu içinde işlerin gönüllü ya da zorunlu olarak ve el birliği içinde yapılması anlamına gelmektedir. (II) Köyün herhangi bir sorununun giderilmesine karar verilmişse köydeki her ev, iş gücü açığını karşılamak zorundadır. (III) Bir konu için para toplanmasına karar verilmişse her ev, maddi gücünün el verdiği oranda maddi katkı yapmak zorundadır. (IV) İmece; köy veya küçük kasabalarda yazılı olmayan hukuka dayalı, herkes tarafından kabul gören bir dayanışma örgütüdür. (V) İmece kültürü son yıllarda dünya genelinde artan müşterekler hareketleri ile ilintili olarak değerlendirilebilir. (VI) Jay Walljasper'e göre müşterekler salt-doğal kaynak, kültürel servet ve kamusal alanların tasnifinden ibaret değildir; aynı zamanda daha iyi bir yaşam ve gelecek yaratmak için dayanışmadır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II E) VI B) III IV D) V
Bm6
Ivon Gançarov'un Oblomov adlı eserinde tembellik,
uyuşukluk, üşengeçlik Oblomov'da hastalık aşamasına
varmıştır. "Oblomovluk" diye bir kavram ortaya çıkmıştır.
Oblomov romanı nasıl da etkilemişti beni! Dahası kendim-
de Oblomovsu hâller bulmaya, kendimle dalga geçmeye
başlamıştım. Benim de Tembelliğe sığınmanın karşı
konmaz çekiciliğine kapılırdım. Bununla kalmaz, kendimi
haklı çıkaracak bahaneler uydurmaya çalışırdım. İçimden
kendime güler, "Haydi, gene Oblomovluğun tuttu." der-
dim.
d
----
Bu parçada boş bırakılan yere, anlam akışına uygun
olarak aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) kendimle özdeşleştirdiğim birçok roman kahramanı
olmuştu
B) günlerdir bekleyen, sonuçlandırılması gereken sorun-
lar var
C) bir türlü içinden çıkamadığım meseleyi sonunda hal-
lettim
D) kimi günler bir uyuşukluk, üşengeçlik çökerdi üzerime
E) yapılması bir hayli uzun süren, yorucu işlerim var
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Bm6 Ivon Gançarov'un Oblomov adlı eserinde tembellik, uyuşukluk, üşengeçlik Oblomov'da hastalık aşamasına varmıştır. "Oblomovluk" diye bir kavram ortaya çıkmıştır. Oblomov romanı nasıl da etkilemişti beni! Dahası kendim- de Oblomovsu hâller bulmaya, kendimle dalga geçmeye başlamıştım. Benim de Tembelliğe sığınmanın karşı konmaz çekiciliğine kapılırdım. Bununla kalmaz, kendimi haklı çıkaracak bahaneler uydurmaya çalışırdım. İçimden kendime güler, "Haydi, gene Oblomovluğun tuttu." der- dim. d ---- Bu parçada boş bırakılan yere, anlam akışına uygun olarak aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) kendimle özdeşleştirdiğim birçok roman kahramanı olmuştu B) günlerdir bekleyen, sonuçlandırılması gereken sorun- lar var C) bir türlü içinden çıkamadığım meseleyi sonunda hal- lettim D) kimi günler bir uyuşukluk, üşengeçlik çökerdi üzerime E) yapılması bir hayli uzun süren, yorucu işlerim var
1. (1) 80 Günde Devriâlem filmi, J. Verne'in en çok okunan
romanı üzerine kuruludur. (II) Kişileri uzak yerlere taşıyan
inanılmaz buluşların kullanıldığı diğer kurgusal yolculuk-
lardan farklı olarak 1872'de yazdığı bu romanında Verne,
o günkü ulaşım araçlarını kullanır. (III) Soğukkanlı bir İn-
giliz ve becerikli uşağının dünyayı dolaşmak için çıktıkları
yolculuğu ve yol boyunca başlarından geçen sayısız ma-
cerayı bulur okuyucu romanda. (IV) Önce bir Paris gezi-
sinde tefrika edilen roman kitap hâlinde basılınca okunma
rekorları kırar. (V) J. Verne, ömrü boyunca ardı ardına eser
vermeyi sürdürmüştür.
B
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi an-
latımın akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
V (G
C) III
#O
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1. (1) 80 Günde Devriâlem filmi, J. Verne'in en çok okunan romanı üzerine kuruludur. (II) Kişileri uzak yerlere taşıyan inanılmaz buluşların kullanıldığı diğer kurgusal yolculuk- lardan farklı olarak 1872'de yazdığı bu romanında Verne, o günkü ulaşım araçlarını kullanır. (III) Soğukkanlı bir İn- giliz ve becerikli uşağının dünyayı dolaşmak için çıktıkları yolculuğu ve yol boyunca başlarından geçen sayısız ma- cerayı bulur okuyucu romanda. (IV) Önce bir Paris gezi- sinde tefrika edilen roman kitap hâlinde basılınca okunma rekorları kırar. (V) J. Verne, ömrü boyunca ardı ardına eser vermeyi sürdürmüştür. B Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi an- latımın akışını bozmaktadır? A) I B) II V (G C) III #O D) IV E) V
4.
----.
Çünkü okur, sessiz okumada sesli okumaya göre
daha az çaba ve zaman harcar. Sessiz okuma, göz hare-
ketlerine ve beynin metinde işlenen konu, fikir ve bilgileri
algılama ve kavrama sürecine dayanmaktadır. Sesli oku-
mada olduğu gibi sözcük ve cümleleri kurallarına göre tek
tek seslendirme ve başkasına aktarma amacı yoktur, okur
sadece metni kavramaya odaklanır.
Bu parçanın başına anlam akışına uygun olarak aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Sessiz okumalarda metnin konusunun ne ile ilgili ol-
duğunu anlamak için metnin tamamına hızla göz atılır
B) Sessiz okuma çalışmalarında öğrencilerin başkalarını
rahatsız etmeden okuma alışkanlığı kazanmaları sağ-
lanır
C) Sessiz okuma, okurun metni kavrama ve ondan anlam
çıkarma hızını artırır
D) Okuma sırasında kelimeleri doğru seslendirme, kul-
lanıldıkları bağlamdaki anlamlarının da kavranmasını
sağlar
E) Sesli veya sessiz okuma çalışmalarında ilk olarak me-
tindeki anlamı bilinmeyen kelimelerin belirlenmesi ge-
rekir
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4. ----. Çünkü okur, sessiz okumada sesli okumaya göre daha az çaba ve zaman harcar. Sessiz okuma, göz hare- ketlerine ve beynin metinde işlenen konu, fikir ve bilgileri algılama ve kavrama sürecine dayanmaktadır. Sesli oku- mada olduğu gibi sözcük ve cümleleri kurallarına göre tek tek seslendirme ve başkasına aktarma amacı yoktur, okur sadece metni kavramaya odaklanır. Bu parçanın başına anlam akışına uygun olarak aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) Sessiz okumalarda metnin konusunun ne ile ilgili ol- duğunu anlamak için metnin tamamına hızla göz atılır B) Sessiz okuma çalışmalarında öğrencilerin başkalarını rahatsız etmeden okuma alışkanlığı kazanmaları sağ- lanır C) Sessiz okuma, okurun metni kavrama ve ondan anlam çıkarma hızını artırır D) Okuma sırasında kelimeleri doğru seslendirme, kul- lanıldıkları bağlamdaki anlamlarının da kavranmasını sağlar E) Sesli veya sessiz okuma çalışmalarında ilk olarak me- tindeki anlamı bilinmeyen kelimelerin belirlenmesi ge- rekir
B
TYT
B
B
23. Aşağıdaki parçalardan hangisi "AVM'ler şehir dışına ta-
şınmalıdır." düşüncesine uzak düşmektedir?
A) Özellikle bakkal amca' diye tabir edilen mahalle ve
çarşı esnafı ile KOBİ niteliğindeki küçük ve orta ölçekli
işletmelerin son zamanlarda içine düştükleri ekonomik
darboğazdan kurtarılabilmeleri için sağlıklı ve uygula-
nabilir radikal kararlar alınması gerekir. Bu kararların
da en başında AVM'leri yakın çevremizden soyutlamak
gelmektedir.
B) AVM magazalarının söz konusu merkezlerde yeni şu-
beler açmak yerine yurt dışına açılmalarının sağlanması
gerekir. Bu politika, ihracatın artması, ülkeye döviz gir-
mesi için oldukça önemli. Aynı zamanda açılış-kapanış
saatlerine de bir düzenleme getirilmeli. Kurallara uygun
çalışırsa AVM'nin esnafa bir zararı olmaz.
C) Bundan sonra yapılacaklara şehirde trafik açısından,
yerleşim düzeni açısından bir sorun meydana getire-
cekse asla izin vermemeli hatta şehir dışında uygun yer
gösterilmelidir.
D) Cadde mağazacılığı zaman kaybedilmeden geliştiril-
meli. Yan yana, kontrolsüz açılan AVM'ler birbirlerine
zarar veriyor. Bugün sayıları 400'e ulaşan AVM işletme-
cilerinin dahi sektörün gidişatını iyi görmemesi, bizim
ne kadar haklı çıktığımızın kanıtıdır.
E) Bu kadar çok AVM yapıyoruz fakat aynı zamanda da
kapatıyoruz. AVM'lerin kapladığı alan her yıl yüzde 10
büyüyor. Bugün 12 milyon metrekarelik bir alandan
bahsediyoruz. Yan yana ve sık şekilde yapıldıkları için
talep azalıyor ve her yıl 250-300 bin metrekaresi atıl
alana dönüşüyor ve şehirde nefes alınabilecek alanları
daraltıyor.
25
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
B TYT B B 23. Aşağıdaki parçalardan hangisi "AVM'ler şehir dışına ta- şınmalıdır." düşüncesine uzak düşmektedir? A) Özellikle bakkal amca' diye tabir edilen mahalle ve çarşı esnafı ile KOBİ niteliğindeki küçük ve orta ölçekli işletmelerin son zamanlarda içine düştükleri ekonomik darboğazdan kurtarılabilmeleri için sağlıklı ve uygula- nabilir radikal kararlar alınması gerekir. Bu kararların da en başında AVM'leri yakın çevremizden soyutlamak gelmektedir. B) AVM magazalarının söz konusu merkezlerde yeni şu- beler açmak yerine yurt dışına açılmalarının sağlanması gerekir. Bu politika, ihracatın artması, ülkeye döviz gir- mesi için oldukça önemli. Aynı zamanda açılış-kapanış saatlerine de bir düzenleme getirilmeli. Kurallara uygun çalışırsa AVM'nin esnafa bir zararı olmaz. C) Bundan sonra yapılacaklara şehirde trafik açısından, yerleşim düzeni açısından bir sorun meydana getire- cekse asla izin vermemeli hatta şehir dışında uygun yer gösterilmelidir. D) Cadde mağazacılığı zaman kaybedilmeden geliştiril- meli. Yan yana, kontrolsüz açılan AVM'ler birbirlerine zarar veriyor. Bugün sayıları 400'e ulaşan AVM işletme- cilerinin dahi sektörün gidişatını iyi görmemesi, bizim ne kadar haklı çıktığımızın kanıtıdır. E) Bu kadar çok AVM yapıyoruz fakat aynı zamanda da kapatıyoruz. AVM'lerin kapladığı alan her yıl yüzde 10 büyüyor. Bugün 12 milyon metrekarelik bir alandan bahsediyoruz. Yan yana ve sık şekilde yapıldıkları için talep azalıyor ve her yıl 250-300 bin metrekaresi atıl alana dönüşüyor ve şehirde nefes alınabilecek alanları daraltıyor. 25
ernet
üzik-
ken
e
Jki
k
34. Anne:
Gelişim Uzmanı:
- Çocuklar bebeklikten itibaren müzik dinler, şarkı
söyler, resim yapar, hamur yoğurur hatta rol yapar.
Eğer çocuğun babası ya da annesi bu sanat dalla-
rindan birinde yapıt üretiyorsa onları özendirmek,
sanatla uğraştırmak daha kolay.
Anne:
(II)-
Gelişim uzmanı:
Elbette. Küçük bir çocuk, resmin düşünsel derinli-
ğini anlamayabilir. Ancak ebeveynlerin yaptıklarının
biçiminden, renginden etkilenerek zevk alabilir;
müziğin melodisine kapılabilir veya sahnenin büyülü
dünyasından etkilenebilir.
Bir anne ile gelişim uzmanı arasında geçen bu
diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıda verilen-
lerin hangisi sırasıyla getirilmelidir?
35. 1.
A) (Çocuklarda sanat algısı hangi yaşlarda başlar?
(1) Sanat yeteneği genetik bir miras olarak mı
çocuğa geçer? V
BCocuklar, akan bir su gibi kendi yolunu bulur mu?
(II) hâlde anne-babalara düşen görevler de
mi var?
C) (1) Çocuğumun yeteneklerini nasıl belirleyebilirim?
(II) Anneler, çocuğun geleceğine yön veren asli
unsurlar mıdır?
Sanatsal etkinliklerin, bireylerin gelişimine et-
kisi nedir?
(II) Anne ya da babası sanatkâr olmayan bir ço-
cuk, ressam ya da müzisyen olamaz mı?
Einsanlar, bebeklik dönemlerinde dünyayı nasıl
D
algılar?
(II) Bu konuda biz anne ve babalara düşen gö-
revler nelerdir?
Güzel
Bu be
11. Eğlen
Gönl
11. Tabi
Dere
IV. Ism
Ago
V. Ser
Bu
Aşık W
yukarı
doğru
A) Iv
36
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ernet üzik- ken e Jki k 34. Anne: Gelişim Uzmanı: - Çocuklar bebeklikten itibaren müzik dinler, şarkı söyler, resim yapar, hamur yoğurur hatta rol yapar. Eğer çocuğun babası ya da annesi bu sanat dalla- rindan birinde yapıt üretiyorsa onları özendirmek, sanatla uğraştırmak daha kolay. Anne: (II)- Gelişim uzmanı: Elbette. Küçük bir çocuk, resmin düşünsel derinli- ğini anlamayabilir. Ancak ebeveynlerin yaptıklarının biçiminden, renginden etkilenerek zevk alabilir; müziğin melodisine kapılabilir veya sahnenin büyülü dünyasından etkilenebilir. Bir anne ile gelişim uzmanı arasında geçen bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıda verilen- lerin hangisi sırasıyla getirilmelidir? 35. 1. A) (Çocuklarda sanat algısı hangi yaşlarda başlar? (1) Sanat yeteneği genetik bir miras olarak mı çocuğa geçer? V BCocuklar, akan bir su gibi kendi yolunu bulur mu? (II) hâlde anne-babalara düşen görevler de mi var? C) (1) Çocuğumun yeteneklerini nasıl belirleyebilirim? (II) Anneler, çocuğun geleceğine yön veren asli unsurlar mıdır? Sanatsal etkinliklerin, bireylerin gelişimine et- kisi nedir? (II) Anne ya da babası sanatkâr olmayan bir ço- cuk, ressam ya da müzisyen olamaz mı? Einsanlar, bebeklik dönemlerinde dünyayı nasıl D algılar? (II) Bu konuda biz anne ve babalara düşen gö- revler nelerdir? Güzel Bu be 11. Eğlen Gönl 11. Tabi Dere IV. Ism Ago V. Ser Bu Aşık W yukarı doğru A) Iv 36
A
ğmuştur ancak bu
sağlamış ve sanat-
anatında kullanılan
nudur ve hattatlar
mişlerdir. Genellikle
üretmişlerdir. Örne-
apmışlar, kağıtlanni
lar, aharlamışlar ve
ini doğadan çıktığı
güneşte, gübre içe-
gunlaşıp sertleşme-
iklan birçok malze-
makta, divit, hokka
mi'nde özel sanatçı-
çiler, maktacılar, ka-
şlardır.
mangisi çıkarılamaz?
kler hat sanatına cid-
nda hazır aldıklan de-
V
leri kullanmıştır.
iği mürekkep, käğıt ve
eserlerinin başarısının
alzemeler, sanatsal bir
ştur. V
sanatına malzeme üre-
miştir. V
36 Muhabir:
10
A
Türkçe
Bilgi İşlem Uzman:
- Sözlü kültürde insanin, mitos ve ritüellerle tuttuğu
kayıt işleminin ötesine geçen, yazının ve özellikle de
matbaanin keşfiyle birlikte basili kağıt malzemeler üze-
rinden yeni kayıt olanaklanna kavuşmuştuk. Bilgisayar
teknolojisi ve yapay bellek, yazının ve sonrasında mat-
baanin keşfine eş değer bir kültürel devrim anlamına
geliyor.
Muhabir:
A
AL
(11)----
Bilgi İşlem Uzmanı:
- Bilgi işlem teknolojisi 1950'lerin sonrasında gelig
meye başladı ve 1970'lerin ikinci yansından sonra asi
atılımını gerçekleştirerek evlerimizin, çantalarımızın ve
ceplerimizin içine girdi. Insan zihninin hiçbir zaman ula-
şamayacağı hesap edilen işlem kapasiteleri, artık si-
radan insanların hayatında. İleride olabilecekler, fan-
tastik geliyor bana.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
I. İnsanoğlu mitoslar ve sözlü kültür devrinden bu-
ralara nasıl gelebildi?
II. Bilgisayar teknolojisinin kültürel devrime katkıs
nedir?
1. Bilgisayar teknolojisi ve yapay bellek, insan ha-
yatında neleri değiştirdi?
II. Bilgi iletişim teknolojilerinin tarihsel sürecinden
bahseder misiniz?
C) 1. Bilgisayar ve onunla birlikte hayatımıza giren de-
polama alanlan hakkında neler söylersiniz?
II. Bilgi teknolojilerinin geleceği konusunda bir on-
görünüz var mı?
D 1. Sözlü kültürden günümüze gelene değin neler
yaşandı?
II. Bugünün teknolojisi, insana neler sağlıyor?
1. Insanbk tarihinde kültürel devrimler hangi etken-
lerle ortaya çıktı?
II. Bilgi teknolojilerinden sonraki aşamada insanlı-
ği neler bekliyor olabilir?
Diger sayfaya geçini
37-38. soru
Ogreni
yönelik
si duru
gan in
zama
şeyler
nucur
olaca
ric Ka
raki
leme
reyle
olsa
21221221
olam
mal
37. Bu
yol
A)
B
C
D
38.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
A ğmuştur ancak bu sağlamış ve sanat- anatında kullanılan nudur ve hattatlar mişlerdir. Genellikle üretmişlerdir. Örne- apmışlar, kağıtlanni lar, aharlamışlar ve ini doğadan çıktığı güneşte, gübre içe- gunlaşıp sertleşme- iklan birçok malze- makta, divit, hokka mi'nde özel sanatçı- çiler, maktacılar, ka- şlardır. mangisi çıkarılamaz? kler hat sanatına cid- nda hazır aldıklan de- V leri kullanmıştır. iği mürekkep, käğıt ve eserlerinin başarısının alzemeler, sanatsal bir ştur. V sanatına malzeme üre- miştir. V 36 Muhabir: 10 A Türkçe Bilgi İşlem Uzman: - Sözlü kültürde insanin, mitos ve ritüellerle tuttuğu kayıt işleminin ötesine geçen, yazının ve özellikle de matbaanin keşfiyle birlikte basili kağıt malzemeler üze- rinden yeni kayıt olanaklanna kavuşmuştuk. Bilgisayar teknolojisi ve yapay bellek, yazının ve sonrasında mat- baanin keşfine eş değer bir kültürel devrim anlamına geliyor. Muhabir: A AL (11)---- Bilgi İşlem Uzmanı: - Bilgi işlem teknolojisi 1950'lerin sonrasında gelig meye başladı ve 1970'lerin ikinci yansından sonra asi atılımını gerçekleştirerek evlerimizin, çantalarımızın ve ceplerimizin içine girdi. Insan zihninin hiçbir zaman ula- şamayacağı hesap edilen işlem kapasiteleri, artık si- radan insanların hayatında. İleride olabilecekler, fan- tastik geliyor bana. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? I. İnsanoğlu mitoslar ve sözlü kültür devrinden bu- ralara nasıl gelebildi? II. Bilgisayar teknolojisinin kültürel devrime katkıs nedir? 1. Bilgisayar teknolojisi ve yapay bellek, insan ha- yatında neleri değiştirdi? II. Bilgi iletişim teknolojilerinin tarihsel sürecinden bahseder misiniz? C) 1. Bilgisayar ve onunla birlikte hayatımıza giren de- polama alanlan hakkında neler söylersiniz? II. Bilgi teknolojilerinin geleceği konusunda bir on- görünüz var mı? D 1. Sözlü kültürden günümüze gelene değin neler yaşandı? II. Bugünün teknolojisi, insana neler sağlıyor? 1. Insanbk tarihinde kültürel devrimler hangi etken- lerle ortaya çıktı? II. Bilgi teknolojilerinden sonraki aşamada insanlı- ği neler bekliyor olabilir? Diger sayfaya geçini 37-38. soru Ogreni yönelik si duru gan in zama şeyler nucur olaca ric Ka raki leme reyle olsa 21221221 olam mal 37. Bu yol A) B C D 38.
1.
Günümüz dünyasında insanların davranış
duruma ve ortama göre değişmekte; bir durumda
gösterilen tepki ile diğer durumdaki arasında ---- fark
olabilmektedir. Böyle olunca da tutum ve davranışın
her insan için sınırsız örneklerini görmek
----
zamana,
----.
Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
Aolçüleri - dağlar kadar - şaşırtıcıdır
B) kalıpları - bir elin parmakları kadar - mümkündür
C) sınırları öngörülemez - sıradanlaşmıştır
-D) biçimleri - geceyle gündüz gibi - kaçınılmazdır
Eözellikleri ciddi bir oranda - tartışılmazdır
AYT-2020 SYM
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1. Günümüz dünyasında insanların davranış duruma ve ortama göre değişmekte; bir durumda gösterilen tepki ile diğer durumdaki arasında ---- fark olabilmektedir. Böyle olunca da tutum ve davranışın her insan için sınırsız örneklerini görmek ---- zamana, ----. Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? Aolçüleri - dağlar kadar - şaşırtıcıdır B) kalıpları - bir elin parmakları kadar - mümkündür C) sınırları öngörülemez - sıradanlaşmıştır -D) biçimleri - geceyle gündüz gibi - kaçınılmazdır Eözellikleri ciddi bir oranda - tartışılmazdır AYT-2020 SYM