Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

38. "Ben gazetedeki köşemde roman eleştirileri yap-
mam. Zaten bu köşenin görevi de eleştiri değildir.
Amacım, okuyucuya bazı günlük sorunlar tanit-
mak, bu sorunlar hakkında düşündüklerimi, de-
rinliğine inmeden, kanıtlamaya kalkmadan söyle-
mektir. Kısa, yoğun, günübirlik yazılardır bunlar."
diyen sanatçının özellikle hangi türde yazdığı
söylenebilir?
A) Mektup
B) Fikra C) Deneme
D) Makale
E) Ani
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
38. "Ben gazetedeki köşemde roman eleştirileri yap- mam. Zaten bu köşenin görevi de eleştiri değildir. Amacım, okuyucuya bazı günlük sorunlar tanit- mak, bu sorunlar hakkında düşündüklerimi, de- rinliğine inmeden, kanıtlamaya kalkmadan söyle- mektir. Kısa, yoğun, günübirlik yazılardır bunlar." diyen sanatçının özellikle hangi türde yazdığı söylenebilir? A) Mektup B) Fikra C) Deneme D) Makale E) Ani
4. Bütün canlılar gibi, insan da doğa ile
etkileşimde bulunarak varlığını sürdürür. Diğer
canlı türlerinden farklı olarak insan,
. Araç
ve gereçlerden, bu araç gereçleri kutsayan
değerlerden, bu araç gereçlerle iş yaparken
başvurulan örgütlenme biçimlerinden, iş görme
ve işin eş güdümlenmesine ilişkin
yöntemlerden, iş bölümünün yarattığı insanlar
arasındaki farklılaşmayı ve kurumsallaşmayı
açıklamayı amaçlayan açıklama ve inançlardan
oluşan kültür, insanın doğa karşısındaki
etkinliğini artırır. Doğal çevresindeki araç
gereçler, üretim süreçlerindeki bireyler
arasındaki ilişkiler, bu ilişkilerdeki farklılaşmaları
tarafların gözünde haklılaştıran değerler sistemi
ise bireylerin toplumsal hayat tarzını oluşturur.
Bu parçada boş bırakılan yere
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
moleprodamotne
A) bilinçli bir varlık olmanın avantajlarına
sahiptir
B) doğa ile etkileşim sürecinde araya kültürü
koyar
C) konuşma yeteneğini bu süreçte etkin olarak
kullanır
D) sözleriyle karşısındaki kişiyi etkileme yetisir
sahiptir
E) eylemlerini içgüdüsel değil, bilinçli yapma
eğilimindedir
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4. Bütün canlılar gibi, insan da doğa ile etkileşimde bulunarak varlığını sürdürür. Diğer canlı türlerinden farklı olarak insan, . Araç ve gereçlerden, bu araç gereçleri kutsayan değerlerden, bu araç gereçlerle iş yaparken başvurulan örgütlenme biçimlerinden, iş görme ve işin eş güdümlenmesine ilişkin yöntemlerden, iş bölümünün yarattığı insanlar arasındaki farklılaşmayı ve kurumsallaşmayı açıklamayı amaçlayan açıklama ve inançlardan oluşan kültür, insanın doğa karşısındaki etkinliğini artırır. Doğal çevresindeki araç gereçler, üretim süreçlerindeki bireyler arasındaki ilişkiler, bu ilişkilerdeki farklılaşmaları tarafların gözünde haklılaştıran değerler sistemi ise bireylerin toplumsal hayat tarzını oluşturur. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? moleprodamotne A) bilinçli bir varlık olmanın avantajlarına sahiptir B) doğa ile etkileşim sürecinde araya kültürü koyar C) konuşma yeteneğini bu süreçte etkin olarak kullanır D) sözleriyle karşısındaki kişiyi etkileme yetisir sahiptir E) eylemlerini içgüdüsel değil, bilinçli yapma eğilimindedir
Deneme - 2
şması
23.
1. Buhar gücüne dayalı motorların enerji açısından
verimsizliği ve yetersizliği, araştırmacıları fosil
yakıtlarla çalışan, içten yanmalı, güçlü motorlar
geliştirmeye yöneltti.
rum
2.
II. Buharı, pistonun bulunduğu silindirden ayrı bir
silindirde yoğunlaştırarak bu sorunu çözmeyi
başardı ve enerji kaybının önüne geçti.
III. James Watt, silindirin soğutulması sırasında açığa
çıkan isinin Newcomen'in buhar motorunun en
büyük problemi olduğunu keşfetti.
IV. İlk buhar motorunu geliştiren Newcomen'in
tasarımında, buhar silindiri, püskürtülen su ile
soğutuluyor; bu sırada oluşan vakumla piston
hareket ettiriliyordu.
V. Çünkü daha sonra silindirin tekrar isıtılması
gerektiği için sürekli olarak isitilip soğutulan buhar
silindiri enerji kaybına yol açıyordu.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi bu
parçada yer almaz?
AY
B) |
CHIT
D) TV
E V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Deneme - 2 şması 23. 1. Buhar gücüne dayalı motorların enerji açısından verimsizliği ve yetersizliği, araştırmacıları fosil yakıtlarla çalışan, içten yanmalı, güçlü motorlar geliştirmeye yöneltti. rum 2. II. Buharı, pistonun bulunduğu silindirden ayrı bir silindirde yoğunlaştırarak bu sorunu çözmeyi başardı ve enerji kaybının önüne geçti. III. James Watt, silindirin soğutulması sırasında açığa çıkan isinin Newcomen'in buhar motorunun en büyük problemi olduğunu keşfetti. IV. İlk buhar motorunu geliştiren Newcomen'in tasarımında, buhar silindiri, püskürtülen su ile soğutuluyor; bu sırada oluşan vakumla piston hareket ettiriliyordu. V. Çünkü daha sonra silindirin tekrar isıtılması gerektiği için sürekli olarak isitilip soğutulan buhar silindiri enerji kaybına yol açıyordu. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi bu parçada yer almaz? AY B) | CHIT D) TV E V
4.
Felsefe ışık saçar,
Çünkü karanlık çıkarlar
ancak karanlıklarda elde edilir. Felsefe sayesinde ise
insan daha önce görmediği ve yaşamadığı birçok
şeyi görebilir. İşte bu, karanlık saçan sömürücülerin
ölesiye korktuğundadır.
Düşüncenin akışı dikkate alındığında bu parçada
boş bırakılan yere getirilebilecek en uygun cümle
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Insanları aydınlatır.
B) işiksa herkesi mutlu etmeyebilir.
C) işıkla karanlıklar aydınlığa çıkar.
Dy karanlık saçan sömürücüleri korkutur.
Ey karanlıkları yok eder.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4. Felsefe ışık saçar, Çünkü karanlık çıkarlar ancak karanlıklarda elde edilir. Felsefe sayesinde ise insan daha önce görmediği ve yaşamadığı birçok şeyi görebilir. İşte bu, karanlık saçan sömürücülerin ölesiye korktuğundadır. Düşüncenin akışı dikkate alındığında bu parçada boş bırakılan yere getirilebilecek en uygun cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) Insanları aydınlatır. B) işiksa herkesi mutlu etmeyebilir. C) işıkla karanlıklar aydınlığa çıkar. Dy karanlık saçan sömürücüleri korkutur. Ey karanlıkları yok eder.
TYT
2
25. Kişisel gelişim inancına göre yeni bir araba ya da ev
istiyorsanız -ki bunlar en sık verilen örneklerdir-
kendinizi o araba ya da evin içinde otururken görmeli
ve hissetmelisiniz. Kendinizi arabanın ya da evin içinde
görmeniz önemlidir çünkü bilinç dışı gerçekte görülen
ile görsel hâle getirilen arasındaki farkı bilmez. Bu
durumda zihniniz kendi gerçekliğinize ulaşmanız için
gereken ayarlamayı yapacaktır. Ancak araba ya da ev
alacak gücünüzün olmadığını düşünecek olursanız
evren de sizinle birlikte sizin gibi düşünecek ve
isteğiniz gerçekleşmeyecektir. Bu "cömert evren" ve
"miknatis insan" arasındaki iş birliği, kozmik sipariş
servisi olarak da tanımlanır.
Bu parçaya göre "kozmik sipariş servisi” aşağıdaki
sorulardan hangisine cevap
aramaz?
A) Bir şeylerin size kendiliğinden gelmesini mi
bekliyorsunuz?
B) Kendinizi herkes için gerekli hâle getirmek mi
istiyorsunuz?
CY Başaramam dediğinizde başarısızlık neden
kaçınılmaz oluyor?
D) Hayal ettiğiniz yaşam için bir sipariş vermek,
hayalini kurduğunuz şeyleri kendinize çekmek
istemez misiniz?
E) Hayalinizdeki iş sizi bulana kadar sevmediğiniz
şeylerle mi meşgul olacaksınız?
LİMİT YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
TYT 2 25. Kişisel gelişim inancına göre yeni bir araba ya da ev istiyorsanız -ki bunlar en sık verilen örneklerdir- kendinizi o araba ya da evin içinde otururken görmeli ve hissetmelisiniz. Kendinizi arabanın ya da evin içinde görmeniz önemlidir çünkü bilinç dışı gerçekte görülen ile görsel hâle getirilen arasındaki farkı bilmez. Bu durumda zihniniz kendi gerçekliğinize ulaşmanız için gereken ayarlamayı yapacaktır. Ancak araba ya da ev alacak gücünüzün olmadığını düşünecek olursanız evren de sizinle birlikte sizin gibi düşünecek ve isteğiniz gerçekleşmeyecektir. Bu "cömert evren" ve "miknatis insan" arasındaki iş birliği, kozmik sipariş servisi olarak da tanımlanır. Bu parçaya göre "kozmik sipariş servisi” aşağıdaki sorulardan hangisine cevap aramaz? A) Bir şeylerin size kendiliğinden gelmesini mi bekliyorsunuz? B) Kendinizi herkes için gerekli hâle getirmek mi istiyorsunuz? CY Başaramam dediğinizde başarısızlık neden kaçınılmaz oluyor? D) Hayal ettiğiniz yaşam için bir sipariş vermek, hayalini kurduğunuz şeyleri kendinize çekmek istemez misiniz? E) Hayalinizdeki iş sizi bulana kadar sevmediğiniz şeylerle mi meşgul olacaksınız? LİMİT YAYINLARI
2011-ALES-Sonbahar
41. Bu parçada
aşağıdakile
39. - 42. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE
CEVAPLAYINIZ.
Al Oikemi
B)-Günüm
o) Nelerin
D) Benzer
E) Kazıla
() Yenikapı'da yapılan kazılar yine olağanüstü bir keşif-
le kendini hatırlattı. (II) Deniz seviyesinin altında bulu-
nan 8 bin yıl öncesine ait avak izleri, İstanbul için bir ilk
ve dünyada çok az rastlanan bir buluntu. (III) Izlerin,
suyla taşındıgı anlaşılan deniz kumuyla örtülmeden
önce kuruduğu ve bu sayede korunageldiği görüldü.
(IV) Anadolu topraklarında Kula'dan sonra Yenikapı'da
insana ait ayak izlerine rastlanması kültür tarihi açı-
sindan ve tüm arkeoloji dünyası için heyecan verici.
Peki, 8 bin yıl öncesinin ayak izleri bilim dünyasını
nereye götürüyor? (VI) Uzmanlar, görüldüğü kadarıyla,
izlerin "sandalet" giymiş insanlara ait olduğu ancak çip-
lak ayakla bırakılmış izlere de rastlanması durumunda
daha fazla bilgiye ulaşılabileceği görüşünde. (VII) Aynı
uzmanlar, "Basış şeklinden yola çıkarak dönem insani-
nin vücut ölçüleri ve morfolojisi hakkında somut verilere
sahip olabiliriz ve böylece o insanlar gözümüzde etli,
hacimli hâle gelebilir." diyorlar. (VIII) izlere bakarak san-
daletlerin hasırı andıran organik bir malzemeden yapıl-
dığını düşünen uzmanlar, "Belki de Neolitik Dönem
insanının şimdiye kadar yalnızca hayal edebildiğimiz
giyimi kuşamı hakkında bilgi sahibi olabileceğiz." di-
yorlar.
42. Bu parça
A) Bulur
değe
B) Yeni
Bilim donuosind wwerlag geuse
y den Senra eyok izlerini
39. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag-
raf hangi cümleyle başlar?
C) Bir
çalis
A) II.
B) IV.
c) V.
D) VI.
E) VIII.
D) Bul
sak
E) Bill
SO
çik
40. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Tanımlama
B) Terimler
C) Alinti
D)Koşul bildiren cümle
E) Nesnel veriler
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
2011-ALES-Sonbahar 41. Bu parçada aşağıdakile 39. - 42. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE CEVAPLAYINIZ. Al Oikemi B)-Günüm o) Nelerin D) Benzer E) Kazıla () Yenikapı'da yapılan kazılar yine olağanüstü bir keşif- le kendini hatırlattı. (II) Deniz seviyesinin altında bulu- nan 8 bin yıl öncesine ait avak izleri, İstanbul için bir ilk ve dünyada çok az rastlanan bir buluntu. (III) Izlerin, suyla taşındıgı anlaşılan deniz kumuyla örtülmeden önce kuruduğu ve bu sayede korunageldiği görüldü. (IV) Anadolu topraklarında Kula'dan sonra Yenikapı'da insana ait ayak izlerine rastlanması kültür tarihi açı- sindan ve tüm arkeoloji dünyası için heyecan verici. Peki, 8 bin yıl öncesinin ayak izleri bilim dünyasını nereye götürüyor? (VI) Uzmanlar, görüldüğü kadarıyla, izlerin "sandalet" giymiş insanlara ait olduğu ancak çip- lak ayakla bırakılmış izlere de rastlanması durumunda daha fazla bilgiye ulaşılabileceği görüşünde. (VII) Aynı uzmanlar, "Basış şeklinden yola çıkarak dönem insani- nin vücut ölçüleri ve morfolojisi hakkında somut verilere sahip olabiliriz ve böylece o insanlar gözümüzde etli, hacimli hâle gelebilir." diyorlar. (VIII) izlere bakarak san- daletlerin hasırı andıran organik bir malzemeden yapıl- dığını düşünen uzmanlar, "Belki de Neolitik Dönem insanının şimdiye kadar yalnızca hayal edebildiğimiz giyimi kuşamı hakkında bilgi sahibi olabileceğiz." di- yorlar. 42. Bu parça A) Bulur değe B) Yeni Bilim donuosind wwerlag geuse y den Senra eyok izlerini 39. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf hangi cümleyle başlar? C) Bir çalis A) II. B) IV. c) V. D) VI. E) VIII. D) Bul sak E) Bill SO çik 40. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Tanımlama B) Terimler C) Alinti D)Koşul bildiren cümle E) Nesnel veriler
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir
bilgi yanlışı vardır?
A) I
B) 11
C) III
D) IV E) V
Kırk gün sonra Buz Dağ adında bir dağın eteğine geldi.
Çadırını kurdurdu ve sessizce uyudu/Tan ağarınca Oğuz
Kağan'ın çadırına güneş gibi bir ışık girdi,
ışıktan gök
tüylü ve gök yeleli büyük bir erkek kurt çıkty Bu kurt, Oğuz
Kağan'a hitap etti ve "Ey Oğuz, sen Urum üzerine yürümek
istiyorsun; ey Oğuz, ben senin önünde yürümek istiyorum."
dedi. Ondan sonra Oğuz kağan çadırını dürdürdü ve gitti.
Gördü ki askerin önünde gök tüylü ve gök yeleli büyük
bir erkek kurt yürümektedir ve kurdun ardı sıra ordu
gelmektedir.
iSLER
Bu parça ile ilgili olarak
I. İslamiyet öncesi Türk destanlarına özgü nitelikler
taşımaktadır.
2.Mitolojik ögelerden, destan motiflerinden
yararlanılmıştır. 1912
III. Gerçek ve olağanüstü unsurlar bir arada verilmiştir.
W. Kahramanın olayları nasıl algıladığı belirtilmiştir.
k Mekân unsuru gerçekçi tasvirlerle somutlaştırılmıştır.
ifadelerinden hangisi söylenemez?
) Il ve III
A) ve II
B) ve III
2
D) III ve IV
E) IV ve V
ur
akor tecdim eder
betler
Diğer Sayfaya Ge
5
sed
oge koodleren
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) I B) 11 C) III D) IV E) V Kırk gün sonra Buz Dağ adında bir dağın eteğine geldi. Çadırını kurdurdu ve sessizce uyudu/Tan ağarınca Oğuz Kağan'ın çadırına güneş gibi bir ışık girdi, ışıktan gök tüylü ve gök yeleli büyük bir erkek kurt çıkty Bu kurt, Oğuz Kağan'a hitap etti ve "Ey Oğuz, sen Urum üzerine yürümek istiyorsun; ey Oğuz, ben senin önünde yürümek istiyorum." dedi. Ondan sonra Oğuz kağan çadırını dürdürdü ve gitti. Gördü ki askerin önünde gök tüylü ve gök yeleli büyük bir erkek kurt yürümektedir ve kurdun ardı sıra ordu gelmektedir. iSLER Bu parça ile ilgili olarak I. İslamiyet öncesi Türk destanlarına özgü nitelikler taşımaktadır. 2.Mitolojik ögelerden, destan motiflerinden yararlanılmıştır. 1912 III. Gerçek ve olağanüstü unsurlar bir arada verilmiştir. W. Kahramanın olayları nasıl algıladığı belirtilmiştir. k Mekân unsuru gerçekçi tasvirlerle somutlaştırılmıştır. ifadelerinden hangisi söylenemez? ) Il ve III A) ve II B) ve III 2 D) III ve IV E) IV ve V ur akor tecdim eder betler Diğer Sayfaya Ge 5 sed oge koodleren
33. Günümüzde mutluluk, herkesin, peşinde koştuğu koca
bir peynir. Ama çoğu fare onu yakalayamıyor ya da ya-
kalasa da çabuk yiyip bitiriyor. Kişi, o koca peynirden kü-
çük bir pay alabilmek için tüm varlığını ortaya koyuyor.
Pay aldığında ise bu ona yetmiyor. Beynimiz bir anda
"olan" a değil; sabırla, sevgiyle "olan"a alışık aslında. Yap-
tığımız küçük işlere kendi öz içsel yeteneğimizi koymaktır
mutluluk. Başkalarıyla kendimizi kıyaslama gafletinden ba-
ğımsız olarak yapmalıyız bunu.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa-
ğıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) İşte o zaman aklımız bize hayranlık duyar ve biz de
aklımıza saygı gösteririz.
B) Bu nedenle biz, duygusal karmaşalarla rüzgâra ka-
pılmış insanlar topluluğu gibiyiz.
C) Mutlu olmaya çalışan fakat mutluluğun ne anlama
geldiğini bilmeyen insanlarız.
D) Ne yazık ki mutlu olmak için ya paranın peşine dü-
şüyoruz ya da kariyerin.
E) O zaman insanlar mutlu olmak için akla gelmeye-
O
cek bu tür yollara yönelmezler.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
33. Günümüzde mutluluk, herkesin, peşinde koştuğu koca bir peynir. Ama çoğu fare onu yakalayamıyor ya da ya- kalasa da çabuk yiyip bitiriyor. Kişi, o koca peynirden kü- çük bir pay alabilmek için tüm varlığını ortaya koyuyor. Pay aldığında ise bu ona yetmiyor. Beynimiz bir anda "olan" a değil; sabırla, sevgiyle "olan"a alışık aslında. Yap- tığımız küçük işlere kendi öz içsel yeteneğimizi koymaktır mutluluk. Başkalarıyla kendimizi kıyaslama gafletinden ba- ğımsız olarak yapmalıyız bunu. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) İşte o zaman aklımız bize hayranlık duyar ve biz de aklımıza saygı gösteririz. B) Bu nedenle biz, duygusal karmaşalarla rüzgâra ka- pılmış insanlar topluluğu gibiyiz. C) Mutlu olmaya çalışan fakat mutluluğun ne anlama geldiğini bilmeyen insanlarız. D) Ne yazık ki mutlu olmak için ya paranın peşine dü- şüyoruz ya da kariyerin. E) O zaman insanlar mutlu olmak için akla gelmeye- O cek bu tür yollara yönelmezler.
10
1
1
27. Ceyhun Atuf Kansu'nun halk şiirine karşı duyarlılı-
ği, onu yer yer Karacaoğlan'a yaklaştırır. Halk şiirini,
insanımızın duygusu ve içten söyleyişi olarak kabul
eden Kansu, “Eğin Türküsü” şiirinde türkü formuna
ağırlık verir. Ona göre, türküyü bilmek, insanı sev-
mekle eş değerdir. Zira türküler, insana yurdunu ve
sevgiyi anlatır. Kansu'nun türkü formuna duyarlılığı,
halkı sevmesi ve önemsemesinden kaynaklanmak-
tadır. Onun için türkü, halka mesaj vermenin aracıdır.
Anadolu'nun türküsünü bilsek ve sevsek daha kar-
deşçe, daha insanca bir dünya kuracağımıza inan-
maktadır.
7
ci
Bu parçadan Ceyhun Atuf Kansu ile ilgili olarak
I. Yurt sevgisini yansıttığına inandığı için türkü tar-
zinda şiirler yazdığına
II. Halk edebiyatı şairlerinin yaşamlarını araştırdı-
ģina
III. Şiirleriyle halka mesaj vermeyi önemsediğine
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
we II
Dy vajalla on
B) Yalnız II C) Tv III
D) Yalnız III E) I ve III
endemik
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
10 1 1 27. Ceyhun Atuf Kansu'nun halk şiirine karşı duyarlılı- ği, onu yer yer Karacaoğlan'a yaklaştırır. Halk şiirini, insanımızın duygusu ve içten söyleyişi olarak kabul eden Kansu, “Eğin Türküsü” şiirinde türkü formuna ağırlık verir. Ona göre, türküyü bilmek, insanı sev- mekle eş değerdir. Zira türküler, insana yurdunu ve sevgiyi anlatır. Kansu'nun türkü formuna duyarlılığı, halkı sevmesi ve önemsemesinden kaynaklanmak- tadır. Onun için türkü, halka mesaj vermenin aracıdır. Anadolu'nun türküsünü bilsek ve sevsek daha kar- deşçe, daha insanca bir dünya kuracağımıza inan- maktadır. 7 ci Bu parçadan Ceyhun Atuf Kansu ile ilgili olarak I. Yurt sevgisini yansıttığına inandığı için türkü tar- zinda şiirler yazdığına II. Halk edebiyatı şairlerinin yaşamlarını araştırdı- ģina III. Şiirleriyle halka mesaj vermeyi önemsediğine yargılarından hangilerine ulaşılamaz? we II Dy vajalla on B) Yalnız II C) Tv III D) Yalnız III E) I ve III endemik
R
Tamamıyla değişeceğim... Muhakkak... Fakat ne zaman?
Senelerce süren bir mücadeleden sonra mı? Yoksa hiç
muvaffak olamayarak bu manasız varlığı taşımakta devam
mi edeceğim? Ne olursa olsun, Macide'yi böyle bir haya-
ta iştirak ettirmek cinayettir. Sonu nereye varacağını bil-
mediğim bu yolda onun beraber yürümesini isteyemem,
hatta o istese ben kabul etmem. Bu son günlerde kendimi
hesaba çektiğim zaman namuslu bir insanın yüzüne baka-
mayacak kadar günahlarla yüklü olduğumu da gördüm...
Bak... Veznedar nerede? Size hiçbir şey söylemediğim hal-
de onu araştırdım, evlerini bulup önünde dolaştım. Harap
yüzlü bir kadınla mağmum çocuklardan başka bir şey gör-
medim! Nereye saklı? İnsanlara lanet savurup dolaşıyor
mu, yoksa bir denizde ak saçlarını yeşil yosunlarla birlikte
dalgalandırarak uykulara mı daldı?.. İnsan bütün bu pislik-
leri ancak yalnız başına ve dövüne dövüne, didine didine
üstünden atabilir... Ama yalnız başına... Kimseye bir şey
sıçratmadan... İşte Macide'yle olan nikâh evrakımız... He-
nüz neticelenmedi... Artık lüzumu da kalmadı. Hepsini
yırtıp atıyorum... Yalnız şu küçük vesika resmi bende kal-
sın... Bu kadar bir zaaf da çok görülmez... Denilebilir ki:
Genç kadın sensiz ne yapsın? Nereye gitsin? Bunu senin
demeyeceğine eminim... Sen hepsini halledeceksin... Na-
sıl isterseniz öyle yapın... İstersen onu al, bir kardeş gibi
yanında tut, istersen onunla evlen... Beni dünyada mevcut
farz etmeyin... Tamamıyla ayrı yollara ve ayrı dünyalara
gideceğiz... Ben bir molozdan bir adam yapmaya çalışaca-
ğım... Bir gün, belki on sene oluyor, bir hocam bana Zekânı
mirasyedi gibi harcıyorsun!' demişti. Doğru... Zekâmı har
vurup harman savurdum ve nihayet iflas ettim... Hiçbir
şeyim kalmadı... Ben zekâyı radyum gibi bitip tükenmez
Türk Dili ve Edebiyatı
Mezun cevap Anahtarı: Bilinmiyor
Üstü çizili cümlenin manası nedir
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
R Tamamıyla değişeceğim... Muhakkak... Fakat ne zaman? Senelerce süren bir mücadeleden sonra mı? Yoksa hiç muvaffak olamayarak bu manasız varlığı taşımakta devam mi edeceğim? Ne olursa olsun, Macide'yi böyle bir haya- ta iştirak ettirmek cinayettir. Sonu nereye varacağını bil- mediğim bu yolda onun beraber yürümesini isteyemem, hatta o istese ben kabul etmem. Bu son günlerde kendimi hesaba çektiğim zaman namuslu bir insanın yüzüne baka- mayacak kadar günahlarla yüklü olduğumu da gördüm... Bak... Veznedar nerede? Size hiçbir şey söylemediğim hal- de onu araştırdım, evlerini bulup önünde dolaştım. Harap yüzlü bir kadınla mağmum çocuklardan başka bir şey gör- medim! Nereye saklı? İnsanlara lanet savurup dolaşıyor mu, yoksa bir denizde ak saçlarını yeşil yosunlarla birlikte dalgalandırarak uykulara mı daldı?.. İnsan bütün bu pislik- leri ancak yalnız başına ve dövüne dövüne, didine didine üstünden atabilir... Ama yalnız başına... Kimseye bir şey sıçratmadan... İşte Macide'yle olan nikâh evrakımız... He- nüz neticelenmedi... Artık lüzumu da kalmadı. Hepsini yırtıp atıyorum... Yalnız şu küçük vesika resmi bende kal- sın... Bu kadar bir zaaf da çok görülmez... Denilebilir ki: Genç kadın sensiz ne yapsın? Nereye gitsin? Bunu senin demeyeceğine eminim... Sen hepsini halledeceksin... Na- sıl isterseniz öyle yapın... İstersen onu al, bir kardeş gibi yanında tut, istersen onunla evlen... Beni dünyada mevcut farz etmeyin... Tamamıyla ayrı yollara ve ayrı dünyalara gideceğiz... Ben bir molozdan bir adam yapmaya çalışaca- ğım... Bir gün, belki on sene oluyor, bir hocam bana Zekânı mirasyedi gibi harcıyorsun!' demişti. Doğru... Zekâmı har vurup harman savurdum ve nihayet iflas ettim... Hiçbir şeyim kalmadı... Ben zekâyı radyum gibi bitip tükenmez Türk Dili ve Edebiyatı Mezun cevap Anahtarı: Bilinmiyor Üstü çizili cümlenin manası nedir
15. K. Edebiyat
roman
dünyasında
geleneğinin başlangıcı olarak gö-
rülen Don Kişot un, çevrildiği dil
ve uyarlandığı eserlere her gün
yenisi ekleniyor.
W. İspanyol edebiyatçılarından bazı-
ları, böyle bir kitabı ulusal gurur
kaynağı saymakla birlikte eseri
özünden uzaklaştırdığını düşün-
dükleri bu uyarlamalara karşı
olumsuz tavır takınıyor.
III. Ancak kitabın özgün İspanyolca
metninin yarısının bile açıklama
olmaksızın İspanyollar tarafından
anlaşılamaması bir "paradoks"
olarak görünüyor.
IV. Eleştirmenlere göre günümüz dili-
ne uyarlamak için de olsa bu tür
çalışmalar 'entelektüel tembellik”
göstergesinden başka bir şey de-
ğil.
V. Oysa kitaptan bazı cümlelerin çı-
karılması, kimi sayfaların özete
indirgenmesi ve bazı kelimelerin
değiştirilmesi edebiyat suçu sa-
yılmamalı.
VI. Bu sorunun çözümünü uyarlama
eserlerde görenler ise Don Kişot
gibi, yaşayan bir kitabın toplumsal
hayata uzanması gerektiğini söy-
lüyorlar.
A) I ile III B) II ile IV C) III ile V
D) IV ile v E) IV ile VI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
15. K. Edebiyat roman dünyasında geleneğinin başlangıcı olarak gö- rülen Don Kişot un, çevrildiği dil ve uyarlandığı eserlere her gün yenisi ekleniyor. W. İspanyol edebiyatçılarından bazı- ları, böyle bir kitabı ulusal gurur kaynağı saymakla birlikte eseri özünden uzaklaştırdığını düşün- dükleri bu uyarlamalara karşı olumsuz tavır takınıyor. III. Ancak kitabın özgün İspanyolca metninin yarısının bile açıklama olmaksızın İspanyollar tarafından anlaşılamaması bir "paradoks" olarak görünüyor. IV. Eleştirmenlere göre günümüz dili- ne uyarlamak için de olsa bu tür çalışmalar 'entelektüel tembellik” göstergesinden başka bir şey de- ğil. V. Oysa kitaptan bazı cümlelerin çı- karılması, kimi sayfaların özete indirgenmesi ve bazı kelimelerin değiştirilmesi edebiyat suçu sa- yılmamalı. VI. Bu sorunun çözümünü uyarlama eserlerde görenler ise Don Kişot gibi, yaşayan bir kitabın toplumsal hayata uzanması gerektiğini söy- lüyorlar. A) I ile III B) II ile IV C) III ile V D) IV ile v E) IV ile VI
A A A A A
TYT/Türkçe
25. 1.
TI
23. Cassowary kuşları, dünyanın en tehlikeli kuşu ola-
rak bilinir. Düşünüldüğünde akıllara ilk olarak kartal
ya da akbaba gibi yırtıcı kuşlar gelse de onlar cas-
sowary kadar kaçınılması gereken bir kuş çeşidi
değildir. Cassowary, Avustralya ve Yeni Gine'de bu-
lunan tropik ormanlarda görülür. Oldukça iri ve tehli-
keli bir kuş türüdür. Vücut özelliklerine bakıldığında
deve kuşu cinsinden oldukları çok rahat anlaşılabi-
lir, hâliyle de uçamazlar. Çok dirençli hayvanlardır.
Sahip oldukları bu biyolojik etken onları hayata sim-
sıkı bağlamıştır. Kuş türleri üzerinde yapılan araştır-
malar neticesinde en uzun yaşayan üçüncü kuş ve
ağırlık bakımından da en ağır ikinci kuş türü olduk-
ları tespit edilmiştir. Ömürleri neredeyse elli yıldır.
Bu parçadan cassowary kuşlarıyla ilgili olarak
aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Güçlü ve büyük bir fiziksel yapıya sahiptir.
B) Kuşların genelinde görülen bir özellikten yoksun-
dur.
26
C) Birçok özelliğiyle deve kuşuna benzemektedir.
D) Farklı coğrafyalarda görülmekte olup elli yıla
yakın yaşamaktadır.
E) Kişiler için riskli hareketlerde bulunabilmektedir.
Puan Yayınları Güç Sende Artık
24 (1) Kan,
vücutta oksijen, besin maddesi ve hormon
taşıdığı için önemli rol oynamaktadır, aynı zamanda,
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
A A A A A TYT/Türkçe 25. 1. TI 23. Cassowary kuşları, dünyanın en tehlikeli kuşu ola- rak bilinir. Düşünüldüğünde akıllara ilk olarak kartal ya da akbaba gibi yırtıcı kuşlar gelse de onlar cas- sowary kadar kaçınılması gereken bir kuş çeşidi değildir. Cassowary, Avustralya ve Yeni Gine'de bu- lunan tropik ormanlarda görülür. Oldukça iri ve tehli- keli bir kuş türüdür. Vücut özelliklerine bakıldığında deve kuşu cinsinden oldukları çok rahat anlaşılabi- lir, hâliyle de uçamazlar. Çok dirençli hayvanlardır. Sahip oldukları bu biyolojik etken onları hayata sim- sıkı bağlamıştır. Kuş türleri üzerinde yapılan araştır- malar neticesinde en uzun yaşayan üçüncü kuş ve ağırlık bakımından da en ağır ikinci kuş türü olduk- ları tespit edilmiştir. Ömürleri neredeyse elli yıldır. Bu parçadan cassowary kuşlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Güçlü ve büyük bir fiziksel yapıya sahiptir. B) Kuşların genelinde görülen bir özellikten yoksun- dur. 26 C) Birçok özelliğiyle deve kuşuna benzemektedir. D) Farklı coğrafyalarda görülmekte olup elli yıla yakın yaşamaktadır. E) Kişiler için riskli hareketlerde bulunabilmektedir. Puan Yayınları Güç Sende Artık 24 (1) Kan, vücutta oksijen, besin maddesi ve hormon taşıdığı için önemli rol oynamaktadır, aynı zamanda,
14:40 6
DENEME-11
39. - 40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Kaç yazarımızı, kaç şairimizi, kaç edebiyatçımızı, kaç si-
nema, tiyatro sanatçımızı adreslerde yaşatmışızdır? Ad-
reslerde yaşatmak ne demek? Sokaklara, meydanlara,
caddelere onların adını vermek demek. Diyeceksiniz ki sa-
natçı, sokak adlanıyla mi yaşar? Elbette sanatçı eserleriyle
yaşar ama bir de onu anmak vardır. Yurt dışına gidenler
görmüşlerdir. Sağda solda, meydanlarda yol kenarlarında
heykeller vardır. Bazısı asker, bazısı devlet adamıysa coğu
da sanatcıdır. Bizde de, az da olsa, bazı sokaklara, bazı
meydanlara hatta semtlere bile adlarını verdiğimiz önemli
kişiler vardır. Özellikle "paşalı" semtler, mahalleler... Hay-
darpaşa, Davutpaşa, Kasımpaşa, Bayrampaşa, Piyalepaşa,
Kocamustafapaşa, Küçükmustafapaşa. Cerrahpaşa gibi.
Kimdir bu paşalar? O semtlere, o semtlerin, o mahallelerin
meydanlarına birer plaket koysak Davutpaşa şudur, Hay-
darpaşa budur, şu tarihte doğmuş, şu tarihte ölmüş, şunları
yapmış, bu semte bundan dolayı adı verilmiştir, desek fena
mi olur?
39. Bu parçadan,
Sanatçı adlarının bazı mekânlara verilmesi onlan an-
mak bakımından önemlidir.
Wadde, sokak ve meydanlara devlet büyüklerinden
çok sanatçıların adlar verilmelidir
11. Dişilerin adını taşıyan mekanlarda o kişiyle ilgili bilgi-
lendirici tabelalar yeterince yoktur.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) I ve
BH ve III C) 1, Il ve III
D) yalnız il
Yaz TIT
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
14:40 6 DENEME-11 39. - 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kaç yazarımızı, kaç şairimizi, kaç edebiyatçımızı, kaç si- nema, tiyatro sanatçımızı adreslerde yaşatmışızdır? Ad- reslerde yaşatmak ne demek? Sokaklara, meydanlara, caddelere onların adını vermek demek. Diyeceksiniz ki sa- natçı, sokak adlanıyla mi yaşar? Elbette sanatçı eserleriyle yaşar ama bir de onu anmak vardır. Yurt dışına gidenler görmüşlerdir. Sağda solda, meydanlarda yol kenarlarında heykeller vardır. Bazısı asker, bazısı devlet adamıysa coğu da sanatcıdır. Bizde de, az da olsa, bazı sokaklara, bazı meydanlara hatta semtlere bile adlarını verdiğimiz önemli kişiler vardır. Özellikle "paşalı" semtler, mahalleler... Hay- darpaşa, Davutpaşa, Kasımpaşa, Bayrampaşa, Piyalepaşa, Kocamustafapaşa, Küçükmustafapaşa. Cerrahpaşa gibi. Kimdir bu paşalar? O semtlere, o semtlerin, o mahallelerin meydanlarına birer plaket koysak Davutpaşa şudur, Hay- darpaşa budur, şu tarihte doğmuş, şu tarihte ölmüş, şunları yapmış, bu semte bundan dolayı adı verilmiştir, desek fena mi olur? 39. Bu parçadan, Sanatçı adlarının bazı mekânlara verilmesi onlan an- mak bakımından önemlidir. Wadde, sokak ve meydanlara devlet büyüklerinden çok sanatçıların adlar verilmelidir 11. Dişilerin adını taşıyan mekanlarda o kişiyle ilgili bilgi- lendirici tabelalar yeterince yoktur. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) I ve BH ve III C) 1, Il ve III D) yalnız il Yaz TIT
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının %10'u geç-
mesi nüfusun yaşlanmasının bir göstergesidir. Türkiye'de
yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha
yüksek bir hız ile artış gösterdi. Küresel yaşlanma süreci
olarak adlandırılan "demografik dönüşüm sürecinde olan
Türkiye'de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalma le
birlikte sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam stan-
dardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam sü-
resinin artması ile nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi. Çocuk
ve gençlerin nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam
nüfus içindeki oranı artış gösterdi. Türkiye, oransal olarak
yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hâlâ genç bir nüfus
yapısına sahip olsa da yaşlı nüfus sayısal olarak oldukça
fazladır.
35. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi nüfusun yaş
yapısının değişmesinin temel nedenlerinden biri değil-
dir?
A) Doğum hızlarındaki azalma V
Bölüm oranlarındaki artış
C) Sağlık alanındaki gelişmeler
da dogul
D) Yaşam standardının yükselmesi
E) Yaşama süresinin artması
Aslında bu
.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının %10'u geç- mesi nüfusun yaşlanmasının bir göstergesidir. Türkiye'de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hız ile artış gösterdi. Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan "demografik dönüşüm sürecinde olan Türkiye'de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalma le birlikte sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam stan- dardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam sü- resinin artması ile nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi. Çocuk ve gençlerin nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış gösterdi. Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hâlâ genç bir nüfus yapısına sahip olsa da yaşlı nüfus sayısal olarak oldukça fazladır. 35. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi nüfusun yaş yapısının değişmesinin temel nedenlerinden biri değil- dir? A) Doğum hızlarındaki azalma V Bölüm oranlarındaki artış C) Sağlık alanındaki gelişmeler da dogul D) Yaşam standardının yükselmesi E) Yaşama süresinin artması Aslında bu .
APOIEMI
12. Gece karanlığında yürürken her şey gözümüze simsiyah gö-
rünür. Oysa deniz mavi, ağaçlar yeşil, hava şeffaf bir renge
sahiptir. Fakat biz karanlığa rağmen denizin rengi soruldu-
ğunda "mavi" cevabını veririz. Bu cevap, o an görünen sim-
siyah renk ile çatışsa da kimse inkar etmez. Öyleyse, görü-
nenin ötesinde zihnimizde var olan bilgiler asıl hakikati gös-
terdiğinden duyumların bizi yanılttığı ortadadır. Burada asıl
bilinen ve idrak edilen şey ise; zihnin açık ve seçik bilgiye
ulaşabilir olduğudur.
Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisi üzerinde du-
rulmaktadır?
A) Güvenilir bilgiye ulaşılabilir mi?
B) Bilginin işlevi nedir?
C) Bilginin kaynağı nedir?
D) Doğru bilginin ölçütü nedir?
E) Duyu verileri herkeste aynı mıdır?
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
APOIEMI 12. Gece karanlığında yürürken her şey gözümüze simsiyah gö- rünür. Oysa deniz mavi, ağaçlar yeşil, hava şeffaf bir renge sahiptir. Fakat biz karanlığa rağmen denizin rengi soruldu- ğunda "mavi" cevabını veririz. Bu cevap, o an görünen sim- siyah renk ile çatışsa da kimse inkar etmez. Öyleyse, görü- nenin ötesinde zihnimizde var olan bilgiler asıl hakikati gös- terdiğinden duyumların bizi yanılttığı ortadadır. Burada asıl bilinen ve idrak edilen şey ise; zihnin açık ve seçik bilgiye ulaşabilir olduğudur. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisi üzerinde du- rulmaktadır? A) Güvenilir bilgiye ulaşılabilir mi? B) Bilginin işlevi nedir? C) Bilginin kaynağı nedir? D) Doğru bilginin ölçütü nedir? E) Duyu verileri herkeste aynı mıdır?
ARKL
24. Nehir söyleşilerin gazetelerde yayımlanan söyleşi-
lerden farkı sadece boyutları değil. Bu söyleşileri
yapan gazeteciler, kahramanlarını bir gazete kö-
şesinde olduğu gibi sıkıştıramıyorlar. Ertesi gün
tekrar görüşmek zorunda olunan birinin ağzından
onu zorlayıp laf almaya nasıl çalışabilir ki insan?
Uzun süre beraber çalışmak gerektiği için çok daha
özenli davranmak lazım. Gazete röportajında daha
sert ve daha direkt olunabilir ama nehir söyleşilerde
Bu paragrafın sonuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) zamanın geçiciliğine vurgu yapmak lüzumsuz-
dur
B) karşıtlık ve karşılaştırmalardan yararlanma zo-
runluluğu var
C) bir satranç oyuncusu gibi düşünmek ve sabırlı
olmak gerekiyor
D) sezgi gücünden faydalanmak söyleşiye bir şey
katmaz
E) hayattaki çelişkileri gizlemeye gayret etmek
şarttır
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ARKL 24. Nehir söyleşilerin gazetelerde yayımlanan söyleşi- lerden farkı sadece boyutları değil. Bu söyleşileri yapan gazeteciler, kahramanlarını bir gazete kö- şesinde olduğu gibi sıkıştıramıyorlar. Ertesi gün tekrar görüşmek zorunda olunan birinin ağzından onu zorlayıp laf almaya nasıl çalışabilir ki insan? Uzun süre beraber çalışmak gerektiği için çok daha özenli davranmak lazım. Gazete röportajında daha sert ve daha direkt olunabilir ama nehir söyleşilerde Bu paragrafın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) zamanın geçiciliğine vurgu yapmak lüzumsuz- dur B) karşıtlık ve karşılaştırmalardan yararlanma zo- runluluğu var C) bir satranç oyuncusu gibi düşünmek ve sabırlı olmak gerekiyor D) sezgi gücünden faydalanmak söyleşiye bir şey katmaz E) hayattaki çelişkileri gizlemeye gayret etmek şarttır