Paragrafın Yapısı Soruları

14.25 seth 3 Son assor 015 Türkçe içinde bu- k gerekir. ak bullak bu adam iz müm- Elam ve kündür. niz. Bir mi? O "Ben bu Hüsn ve Şiir unvanını beğenmiyorum. Buna 20. (1) Hâmid ve Hüsnü adlarındaki iki genç, Selanik'te Hüsn ve Şiir adıyla bir dergi yayımlıyorlardı. (ll) Bu artık duyulmaya başlamış olan Ali Canip kaleme all- derginin başyazılarını, kendilerinden daha yaşlı ve adı yordu. (III) Ali Canip, yazılar kaleme aldığı bu derginin adını beğenmiyordu. (IV) Bir gün, genç arkadaşlarına Hiç ilmî makale yazmayacak mıyız?" dedi. (V) Karar değiştirelim. Hep hüsn ve şiirden mi bahsedeceğiz? verdiler ve derginin adını Genç Kalemler olarak de. Genç Kalemler, onun devamı olduğu için de ilk sayisi ğiştirdiler. (VI) Hüsn ve Şiir, sekiz sayı yayımlanmış, 9 numarayla çıkmıştır. Town Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) 11 B) IV C) IV D) V bize: asla- çinde azan an- q Diger Sielos de anillomisuz neden dmuyor? 21. (1) KUDENEME SINAV" CAR şit ayna görüşlerini kuhu davran

22.1. Şehrin ortasındaki minik villaları itibar unsuru gören iş insanları, işçilerden sonra o sokakta yaşayanları da yavaş yavaş kovmuş; sardun- ya dolu balkonlara kendi tabelalarını asmıştı. II. Trump Alışveriş Merkezinin devasa bir tabut gi- bi arkaya uzandığı Kar Kuyusu Sokağı'na kom- şu, iki katlı küçük evlerin birindeydi gazetemiz. III. Muteberleşme tamamlanmamıştı anlaşılan çün- kü gazetemizin tabelasının altındaki dükkânda kirli paslı bir oto tamircisi vardı. IV. Mecidiyeköy daha Mecidiyeköy değilken bura- lara yerleştirilmiş göçmen işçilerden bu sokak- ta eser kalmamıştı elbette. V. Onu da yakında kapattırıp yerine Trump To- wers beyaz yakalılarına öğle yemeği yiyebile- cekleri yeni bir kafe açarlardı. Bu parçadaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan ikinci olur? A) C) III D IV B) II E) V

3. Akıllı insanlar tarafından söylenen sözleri ezberleyin ve yaşayın, gündelik yaşamınızda uygulayın onları fakat olur olmaz yerlerde söylemeyin; yoksa sırtına kitap vurulmuş bir eşekten farkınız kalmaz. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Sunay Akin, ansiklopedilerde okuduğu bilgileri, eser- lerinin her satırına yedirebiliyordu. B) Yeni çıkan kitapları satın alıp en kısa sürede okumak onun yaşama biçimiydi. C) Kendi imzasını taşıyan yüzlerce bestesi onlarca mü- zisyen tarafından okunmuştu. D) Uzmanlığı düşünmemişti ancak bilgisiyle tüm hasta- liklarin teşhisini koyacak nitelikte bir doktordu. E) O, tüm modern aletleri barındıran iş çantasını taşıyan iş bilmez bir tesisatçıydı. ok

17. (1) Ergülen'in bütün şiir kitaplarında ev sıkça görül- mektedir. (II) Onun evi, evleri içe dönük, kişisel ve psikolojiktir. (111) 1980 kuşağı şairleri açık havaya çıkmamayı tercih ederler. (IV) Şehrin bireyi yok et- tiği ve yığınlaştırdığı kamusal alanı terk ederek eve ve kendi içlerine çekilirler. (V) Haydar Ergülen de kırılgan ve ince ruhlu yapısı ile sokağı sevse de şiir için eve kapanmak gerektiğini savunan bir şairdir. (VI) Şiirlerinde çoğunlukla bunu işlemiştir. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) 11 B) III C) IV D) V E) VI 6 Diğer sayfaya geçiniz.

9. Özellikle kış aylarının gelmesiyle birçok evde rutubet kokusu oluşmaya başlar. Bu koku, soğuk havalarda yağan yağmurun bina duvarına zarar vermesiyle ortaya çıkar ve ev halkını ra- hatsız eder. Binanın dışında hissedilen soğuk hava, evin için- deki sıcak havayla karşılaşır ve nem oluşmaya başlar. Peki, rutubet kokusu nasıl önlenir ve bu kokuyu gidermek için neler yapılmalıdır? Yaz aylarında olduğu gibi kış aylarında da gün içinde camlari birkaç kez açarak evinize temiz hava girmesini sağlayın. Rutubetli odada çiçek bulundurmayın çünkü çiçekler odadaki nem miktarını artırarak nem kokusunu yoğunlaştırır. Kötü kokan kıyafetlerinizi, karbonatlı su ile dolu bir leğenin içinde 30 dakika bekletin ve kıyafetlerinizi durulamadan asa- rak kurutun. Bu parçada yazar rutubet kokusunu gidermek için; I. Peteklerin önünü açık bırakmak II. Ortamı sürekli havalandırmak III. Çiçekleri odada tutmamak IV. Çamaşırları dış ortamda bekletmek durumlarından hangilerini önermektedir? A) Yalnız III B) I ve IV C) II ve III D) III ve IV E) II, III ve IV

MARATON PARAGRA MARATON DENEME - 5 1. Gün batımında Namib Çölü'nün bir tuvali andıran renk cümbüşünü yaşamak eşsiz bir duygudur. Dünyada benzeri yoktur, insanları hayran bırakan 1500 yıllık çöl bitkisi Welwitschia'nın. İnsana şiir- sel görüntüler sunan Swakop Nehri Vadisi Cape Cross'ta denizde yüzen ve karada dinlenen bin- lerce fok balığının çıkardığı sesler, çölün ve Atlan- tik Okyanusu'nun birleştiği Skeleton Coast'daki (İskelet Kıyısı) martı yuvası hâline gelmiş, paslan- mış yüzlerce gemi iskeleti, kiremit renkli Himba- lar, Etosha Milli Parkı'ndaki doğal güzellikler ve vahşi hayvanlar geçmişteki zenginlikleri hatırlati- yor insana. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gisi yoktur? A) Örneklendirme B) Beğenme C) Çoğullaştırma D) Yorum E) Benzetme WS

10. Rembrandt van Rijn tarafından remedilon Goce Devriyos/ tablosu hakkında bir olotini yazacak olsam öncelikle tablodaki karaktertorin ellerine tutusturulan nesnelerin neler olduğuna, kipilorin kimlere ve nelere karşılık geldiğine çok dikkat odorim. Tabloya yerleştirilen insanların yerleştirilme biçimlerine ve ipi in hangi karakterleri daha iyi aydınlatıp aydinlatmadığına bakar, konum, renk ve tonlama gibi niteliklerin nasıl kullanıldığını belirlemeye çalışırım. Söz konusu aşamaları geçtikten sonra elde ettiğim bu veriler, eserliyi veya kota yapan özelliklerin neler olduğunu gösterir bana. Bu tablonun asırlara meydan okuyan özellikleri bir bir kondini olo verir ve onun diğer yapıtlardan ayrılan yönlerinin gizemini çözebilirim. Aşağıdakilerden hangisi bu yöntemi kullanan bir resim eleştirmeninin süreç içinde soracağı sorulardan biri olamaz? A) Ressamın anlatmak istedikleri, hangi obje ve varlıklar kullanılarak aktarılmaktadır? B) Ressam, tabloda görülen bileşenlerin organizasyonunda nelere dikkat etmiştir? C) Ressam bu tablosunda tam olarak ne anlatmak istemektedir? D) Tabloyu başarılı yahut başarısız yapan temel nitelikler nelerdir? E) Eser, hangi güçlü ve zayıf yönleriyle diğer yapıtlardan ayrılmaktadır?

TYT / TÜRKÇE 10. Yeşilçam'ın seyirci odaklı yıllarının ardından başlangıçta sönük bir dönem olarak değerlendirilen 80'ler sineması, yıllar sonra yeni baştan keşfedilen ve keşfedildikçe sevilen önemli filmlerle doludur aslinda. Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Ek eylem ve bağlaç B) Belgisiz sifat ve niteleme sifatı C) Birden çok edat D) Birden çok eylemsi + E) Farklı türde söz öbekleri

ifade edilenle A t. cümlede stirimis hall apağıdakile genetik mutasyon sonucu agn- şiklik kazanan İskoçya'daki bir Jerin bu mutosyandan kaynak- pleyerek bu tarz hastalıkların te- llar bulmasına gönüllü oldu. lamak için soyut kavramlara verilmiştir. B) I, cümlede sözü edilen düşüncenin akla yatkin olmadığı bir örnekle açıklanmıştır. C 1. cümlede öne sürülen düşünce örnek verilerek pekiştirilmiştir. D 1. cümlede belirtilen durumun aşamaları üzerin- de durulmuştur. ET 7. cümlede varılan sonucun sebepleri sıralanmış- tir: yen bir genetik mutasyon ge- i bağışıklık kazanırken yara- başlayan İskoçyalı bir kadın başlayan genetikçiler, bu tür çalışmalar yapmaktadır. naklanan genleri inceleye- pin yeni yollar bulmaya ça- oçya'da tedavi edilen ve nedenden ötürü hızla iyi- He çalışmaya başladı. Dir genetik mutasyon ge- işiklik kazanan İskoçya üstünde çalışan bilim Kların çözümü için yeni lıştığı genetik mutos- Falıkların tedavisi, is- man ağrıya bağışıklık arına göre artık daha gerçekleşecek. 7. (1) Okuma, davranış ve düşünüş gücümüzü besler, geliştirir. (II) Çünkü bir yazıyı okurken belirli bir ileti- şim konumuna gireriz. (IM). Hetişim konumu okudu- ğumuz metnin türüne göre değişiklik gösterir. (M. Bir öyküyle bir makaleyi, bir denemeyle bir şiiri aynı ile- tişim konumuna göre okuyamayız. (M) Bununla bir- likte her yazıyı anlamaya çabalarız. (VI) Bu yolla an- lama, sezme, kestirme gücümüzü işletiriz. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gisi kendisinden önceki cümleyi örneklendirmek- tedir? A)! B) D) IV E) V 122

2. (0) Duygu ve düşüncelerimizi dille ifade edemiyorsak demek ki bozuk bir dil, onda dile gelmiş duygu ve düşüncelerin çarpıklığını gösterir. (II) Hatta duygular bir yana düşünceler, henüz söze, yazıya dökülmeden oluşma halindeyken bile bir dilin düzenine göre biçimlenirler. (III) Duygu ve düşüncelerin çarpık olması ise kişilik bozukluğu S. anlamına gelir. (IV) Sağlıklı bir toplum için kişilikli gençler istiyorsak onlara dilimizi doğru kullanmayı, doğru konuş- mayı öğretmeliyiz. M) Toplumun, milletin ve devletin ilerle- yebilmesinin tek yolu insanların sağlıklı düşünebilmesidir. (VI) İnsanların toplumda sağlıklı düşünebilmesinin tek yolu da dildir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? E) VI ain B) IN An on

ARI 19. ve 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız Herkesin ağzında bir sakız: "Kindle mi tablet mi?" Bu bence çok anlamsız bir kıyas. Kullanım alanları çok farklı olan aletler bun- 1. lar. İsviçre çakısıyla kasap bıçağını kıyaslamaya benziyor. Oku- mak dışında çok şey yapmak isteyenler için tablet; şarj sorunu yaşamadan, göz sorunu yaşamadan kitap, blog, forum, gazete, dergi gibi okunabilecek şeyleri okuma konusunda ise kesinlikle Kindle birebir. Tabletle kitap okunacaksa en fazla bir stand ali- nip onunla okunur. Elinde tutarak okumaya çalışsan ilk yarım sa- atte bileğini alçıya alırlar yeminle. Limon ile vitamin hapı gibi bir kıyaslama bu. İkisinde de C vitamini var da birini çaya çorbaya, salataya tat versin diye sıkarsın; diğerini C vitaminine ihtiyacın olduğunda yutarsın. Samoa somo hicznebolo Vio as yovelas oli muovi 19. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangi ikisi ağır bas- maktadır? A) Açıklama - tanımlama B) Betimleme - karşılaştırma C) Tartışma - tanımlama D) Açıklama - karşılaştırma Tartışma - karşılaştırma aby oscid imitatsida uloosha millisin 20. Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini söylemesi bek- 1- ganisie lenemez? y sd telasloos yer 5- A) Amaç kitap okumak ise Kindle en iyisi. ik B) Uzun okumalarda tablet gözü ve bedeni yorar.is C) Tabletle birçok alanda işini görürsün ama Kindle ile sadece e 9112 - okursun. Kindle'ın sunduğu okuma zenginliği tabletin verdiği sayısız e-

22. Yazarın yazdıkları elbette hayata değecek; toplumdan kopma- yacaktır. Elbette her insan gibi yazar da ideolojiden, inançların- dan, siyasetten soyutlanamaz. Bu anlamda her yazarın, ahlaki, felsefi tavırları şöyle ya da böyle eserlerine yansıyacaktır. Bunda garipsenecek bir yan yoktur. Ama baştan sona da somut bir mesaj kaygısıyla, “Yapıtımın neresine ne sokuştururum?" tavrı, yapıtların paylaşımını zedeler. Yani sorun siyaseti, inancı ede- biyatın merkezine koymak değil, ---- Yapıtlarda bir dünya görüşü, bir duyuş, bir bilinç aktarma hedefi elbette olacaktır; açıktır ki aslolan bunun sunumudur. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) sanatın gerektirdiği estetik yaklaşımlardan uzak, kaba bir tutumla işlemektir. B) bunları insanlara benimsetmeye çalışmaktır. C) her zaman aynı kavramlar ve düşünceler etrafında dönüp durmaktır. D) geniş kitlelerin düşünsel düzeyini hafife almaktır. E) yapıtta kendi düşüncelerine yer vermek, bunu tek gerçek gibi sunmaktır.

B Deneme - 4 31. Muhabir: (1) ---- n Aktris: Girişkenlik benim hoşlandığım bir şey değil. Rol yapmak; oyun oynamanın bir biçimi, hayal kurmak, bir hayal dünya- sina geçmek ama sonra orada kalmayıp oradan dönmek. Benim işim bu aynı zamanda. Onun dışında evet, yabani biriyim, sıkılganim. Yine de insanın kendini ifade edebilme- si harika bir şey Muhabir: Oyunculuğun kendinizi ifade etmenize yararı oluyor mu? rda anlatılmak iste- a direnmenize anlam Aktris: aretlerin yok oluşuna (IV) ---- geçemeyerek yanlış a, sadece insanlara Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han- gisi sırasıyla getirilmelidir? A) I. Utangaç biri deniyor sizin için. Utangaç biri niçin oyuncu olmayı seçer? II. Hem evet hem hayır. Her zaman istediğiniz şeyle- ri söyleyemiyorsunuz ki hoşlanmadığınız karakterleri canlandırdığınızda istemediğiniz bir kimliğe bürünüyor- sunuz. (B) Girişken biri olduğunuz söyleniyor, bunda doğruluk payı var mı? ndiğimiz zaman ve- II. Oyun, karakter üzerinde etkili olduğundan oyuncu evine döndüğünde de yemeğe çıktığında da bazen o rolün gerektirdiği şekilde hareket etme zorunluluğu hissediyor. C) Oyunculukta kendinizi tam anlamıyla ifade edebiliyor musunuz? A M A L II. Sizin hayata bakışınıza göre bunun cevabı deği- şebilir. Canlandırdığınız her kişi, sizi fakli karakterlere büründürüyor. D) X. Oyunculuk için rol yapmak oyunun temelidir, ifadesi sizce de doğru mudur? II. Bazen evet bazen hayır. Hayat size sunulmuş bir armağanlardan oluşur. Oyunculuk da bu armağanların en özelidir. E I. Neden insanlar oyunculukta duygularını daha çok gizlemeye çalışır? Aslına bakarsanız bunun tam bir cevabı yok. Çünkü oyunculuk çok farklıdır. O yüzden gerçek hayatta bunun tam bir karşılığı olmayabilir. 13 Diğer Sayfaya Geçiniz.

9. C B "Yapay zeka" terimi 1955'te icat edildi. Arthur Samuel, kendisi- ne karşı dama oynayan ve şampiyonluk seviyesine ulaşabi- len bir program yazmıştı. O tarihten itibaren bilgisayar oyun- ları yapay zekâ araştırmaları ve uygulamaları için önemli olmaya devam etti. Yapay zekâ sisteminin farklı bir alanda erken örneği, 1950'lerin sonlarında matematiksel teoremle- ri kanıtlamak için Alan Newell ve Herbert Simon tarafından geliştirilen "Genel Problem Çözücü"dür (GPS). Günümüzde bu sistemlerde öğrenilenlerin bir kısmı hâlen etkileşimli sis- temlerde kullanılmaya devam etmektedir. Bu parçada yapay zekaya dair verilen bilgilere göre aşağı- dakilerden hangisi bu teknolojinin özelliklerinden biri ola- maz? Oyun ve eğlence amacıyla geliştirilmesi 8) lik bilgisayar oyununa ilham vermesi C)) Bilgisayar teknolojileri için önem arz etmesi Matematik alanında fayda sağlaması E) Günümüzün teknolojisine kaynaklık etmesi

nek. AVINE URKÇ eme sina SIRALAMA 2014 iğin mi- ala- IV 1 - 10 sorularda, numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralanması için hangilerinin yer değiştirmesi gerektiğini bulunuz. yerküre'nin tanınması ve şeklinin belirlenmesi maksadıyla çok eski çağlardan beri süregelen çalışmalar hâlâ devam etmektedir. ul. Milát'tan önce 500 yıllarından itibaren Dün- ya'nın şeklinin yuvarlak olduğuna dâir çeşitli fi- kirler ileri sürülmüş ve yarıçapını belirleme ça- lışmaları yapılmıştır. III . İlk çağlarda Arz'ın şeklinin düz olduğuna inani- Tiyordu. . IV. Ölçme usulleri ve âletleri, teknolojik gelişmeler paralelinde sürekli değişmektedir. V. Daha sonraları, bilhassa 7. yüzyıldan itibaren Dünya'nın şeklinin tam olarak neye benzediği konusuna yoğunlaşılmıştır. intibak yayınları intibak yayınları intibak yayınları intibak yayınları 7, A) I - 11 B) II - III C) II - IV D) III - IV E) IV - V

2 19. Mansur, zannetmişti ki odadaki otuz kâtibin otuzu ha lazım; her birinin vazifesi ve mesuliyeti ayrıdır. Hâlbuki efendilerin yirmi yedisi müstakilen vazife- siz, mesuliyetsiz, maaşlı müdavimler idi. Kendisi dahi onlardan olacaktı. Mansur'un yüreğine dar- lik geldi. Mutlaka o kalemden çıkıp başka kaleme gitmek lüzumunu hissetti. Hâl ve keyfiyetin başka kalemlerde de aynı olduğunu daha sonra anladı. Bu parçayla ilgili olarak 1. Tanzimat Dönemi'nde yazılmış bir romandan alınmış olabilir. II. Memuriyet işlerinin yürüyüşüne dair bir durum konu alınmıştır. v III. Anlatıcı anlattığı durumla ilgili duygularını yer yer anlatımına dâhil etmiştir. yargılarından hangileri yanlıştır? A) Yalnız! B) Yalnız II ) yalnız III Elt vette D) I ve II