Paragrafın Yapısı Soruları

Peyami Safa, kalemiyle geçinen ender yazarlardandı. Bu nedenle geçinebilmek için "Server Bedii” imzasıyla aşk ve cinayet romanları yazdı. Yazarlıktan başka mesleği olmadığı için annesinin adından esinlene- rek kullandığı "Server Bedii" takma adıyla yazarlık yaptı. Hiçbir edebî kaygı gütmeden para eden, satan ne varsa bu takma adla yazdı. Peyami'nin müsved- desiydi bu takma ad, üstünde az düşünüp az çalış- tığı, kendine özgürlük sağladığı bir maişet imzasıydı onun için. Emek verdikleri, sanat değeri taşıyanlar asıl adıyla yayımlanıyordu. Ama bu takma ad, gerçek adının önüne geçti. Server Bedii adıyla yazdıklarına, Peyami Safa adıyla yazdıklarından daha çok para verdiler. Yani mecburdu bu adı kullanmaya, kendi- sine bu hayatta bir hafta bile dinlenme imkânı ver- meyen ve hiç bitmeyen bir geçim derdi vardı. Peyami Safa "İşler nasıl?" sorusuna "Çok şükür Server Bedi- i'nin evinde yiyip içiyoruz, kendisine dua ediyoruz." cevabını verirdi. 5. Bu parçadan hareketle Peyami Safa ile ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) Çalışkan ve üretken bir kişiliğe sahip olan sanat- çının eserleri, en çok satılanlar arasında yer al- mıştır. B) Bazı eserlerinde edebiyatı, para kazanmak için araç olarak kullanmıştır. C) Takma isim kullandığı eserleri daha fazla satılmıştır. D) Hayatı boyunca roman yazarlığından başka bir iş yapmamıştır. E) Yazarın "Peyami Safa" adıyla yazdıklarının sanat yönü daha ağır basmaktadır.

1. II. (III. İnsanlığın dokumacılık macerası çok eskilere da- yanır. Uzak Doğu'da ipek üretimi ve pamuk lifi kullanımı ise MO 2500'lü yıllarda başlamıştır. Orta Asya'da MÖ 5000'lerden kalma, sepet örü- cülüğü anlayışıyla hazırlanan dokuma örnekleri- ne rastlanmıştır. İpek, pamuk, keten ve yün kullanılarak elde edi- len dokumaların ilk örneklerine MÖ 4000'lerde, eski Mısır'da rastlanmaktadır. IV. V. Kamış, saz ya da benzeri esnek malzemeden örülen sepetler tarihteki ilk dokuma örnekleridir. A) I ile 11 B) II ile UP C) III ile V D) II ile V E) I ile IV

4. Avcılığa olan ilginin azalması sonucu duvarlara yapılan avcılıkla ilgili resimlerin yerini boyalı çanak çömlek ile bereketi sembolize eden kadın heykelciklerinin yapımı almıştır. İnsanların yaşamlarındaki bu değişiklik, onların sanatla- rini da etkilemiştir. W. Geçmiş çağların tüketici insanını simgeleyen av etkinli- ğinden giderek kurtulan insan toplulukları, gereksinimle- rini kendi ürettikleriyle karşılamaya başlamıştır. W. Daha sonra da insanlık bu yaptıklarının üstüne her geçen yıl daha da fazla koymuş ve günümüze gelmiştir. V. Kalkolitik Çağ insanlarının yaşamında tarım, avcılığa oranla daha ön plandadır. Numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak bi- çimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü sırada olur? B) II D) IV E) V C) III

1. 3 Bilim tarihi, önermelerin tarihidir. Fakat düşüncenin gelişimine işaret eden bu önermeler, bir üretken- liğe sahiptir. Belirli düzeyde doğruluk payı içeren bu önermeler insan ve doğa hakkında nesnel bilgiye ulaş- mak için ortaya konulan görüşlerdir. Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) yanlış- dikkate değer - rasyonel BI tutarsız - gözle görülür - duygusal C) çelişkili - elie tutulur - kanıtlanamaz D) ikircikli - dişe dokunur - klasik Ey kanıtlanmış- yadsınamaz - natüralist

Gece aydınlıktı. Zeytin ağaçları yavaş yavaş azalmış ve yolun kenarında tek tük çinarlar belirmeye başlamıştı. At birdenbire sola saptı. Yusuf, köpürerek akan bir derenin üstünden geçen tahta köprüye geldiklerini gördü. Hayvan, köprünün gevşek kalaslarını yerinden fırlatarak karşı ta- rafa geçti ve orada birdenbire yavaşladı... Çabuk çabuk soluyor ve başını sallıyordu. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) İkilemelere yer verilmiştir. B) Görsel ögelerden yararlanılmıştır. C) Öyküleyici anlatım tekniği ağır basmaktadır. D) Düş gücünü harekete geçirme amaçlanmıştır. E) Olaylar, oluş sırasına göre verilmiştir.

TYT / TÜRKÇE 32. Ian McEwan'ın yeni kitabı, yoksa kitapçığı mı demek lazım, tam anlamıyla bir hayal kırıklığı, Dünyanın en iyi kalemle- rinden biri yazmış olsa bile politikayı metnin önüne koyan, kitabı metaforlara bogan, bilgece, olgunlaşmış bir dünya görüşü yerine öfkeyle edinilmiş politik bir tavra hizmet eden, birilerini kırıp dökmek, birilerine hakaret etmek için, sırf bunun için yazılmış bir romanın nasıl da hiçbir şeye benzemeyeceğini gösteriyor. Bu parçanın yazarına göre aşağıdakilerden hangisi iyi bir romanın özelliklerinden değildir? A) Günlük siyaset ile ilgili bir amaç taşırhamak B) Metnin sanatsal değerlerine öncelik vermek C) Sanatları yerli yerinde, gerektiği kadar kullanmak D) Yetkin bir düşünce yapısını yansıtmak E) Bilgece sözlerden oluşan bir metin kurmak v

Çin, Tibet Ovası'na daha fazla yağmur yağdırmak için tarihteki en büyük yapay yağmur deneyinin temellerini atiyor. Proje, esasen Tsinghua Universitesi araştımacılarının 2016 yilinda geliştirdiği ve Tianhe adı verilen projenin bir uzantısı. Bu projeyle yaklaşık 1,6 milyon kilometrekare büyüklüğündeki bir alana fazladan yağış getirilmesi bekleniyor. Bulut tohumlaması denilen karma yöntem üzerinde uzun yıllardır çalışan deneyimli iklim bilimcileri ve mühendisler, proje kapsamında kuracakları yanma odalarında gümüş iyodür parçacıkları oluşturup bunların rüzgârla atmosfere taşınmasını amaçlıyor. Tamamen doğal yollarla taşınacak parçacıkların, gökyüzüne yağmur ve kar oluşturabilen yapay nem bulutları ekmesi bekleniyor. Proje başarılı olursa yüz ölçümü Alaska'yı geçen bu uçsuz bucaksız alana yağması beklenen ilave yağış, Çin'in yıllık su tüketiminin yaklaşık yüzde yedisini karşılayacak. Bu parçada söz edilen pole ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemistir? A) Sağlayacağı yağış miktarına B) Yürütüleceği bölgeye C) Uygulanma biçimine 3D Araştırmacıların niteliğine E) Olası sonuçlarına J 39.

Test 3 PARAGRAF DÜ Paragrafın Yapısı (Paragi 1. Aşkta olduğu gibi bir sanat yapıtında da değeri oluşturan şey, onun ulaşılmaz bir noktada duruşu- dur. (1) Vurgunu olduğumuz ürünler, ona ne kadar yaklaşırsak yaklaşalım, daim bir kulaç ötemizde durur. (II) Bu bir kulaçlık meßafe de bir türlü ka- panmak bilmez. (III) iyi yazılmamış bir düşünce, ne kadar doğru olursa olsun esere bir değer, bir güzellik katmaz. (IV) Güzelliğin ölçüsü, konu sa- nat olduğunda, elbette ifade ediş tarzı yani üslup- tur. (V) Ancak üsluptan kasqımız asla bir kelime oyunculuğu yahut biçem cambazlığı da değildir. Bu parçayi iki paragrafa bölmek gerekirse ikinci paragraf kaç numaralı cümleden itibaren başlar? B) II. III. D) IV. E) V.

28. Bu yüzden uzmanlar, kaza oranının düşürülmesi için cep telefonu kullanmayı yasaklamanın yeterli olmadı- ğını dile getiriyor. Cep telefonuyla konuşan sürücülerin daha çok kaza yaptığı, birçok araştırmayla desteklenen bir gerçek. N. Bu ilginç sonuç, cep telefonu yasaklarına karşın kaza oranının neden beklendiği ölçüde düşmediğini de açık- liyor. IV. Bunun yerine sürücü davranışlarının değiştirilmesine yönelik çalışmalar da yapılarak cep telefonunu sık ola- rak kullananların neden daha çok kaza yaptığının araş- tırılması gerekiyor. V. Ama yeni yapılan bir araştırma, cep telefonunu sürü- çüden alsanız bile cep telefonuyla çok konuşanların kaza yapma olasılığının daha yüksek olduğunu göste- riyor. SERVIETTELSERNESSES / Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı ve kurallı bir bütün oluşturduğunda hangisi baştan dördüncü olur? A) B) 11 C) III D) IV ENV

A) A) Nesr - i Harp B) Evrak-i Eyyam C) Çalınmış Ülke D) Ferdi ve Şürekası E) Payitahtın Kapısında 8. Aşağıdaki yapıtların hangisinin türü farklıdır? A) Fenç Kız Kalbi roma B) Pervaneler Gibi C) Böğürtlen D) Eylül roman E) Kan Damlası roman Mehrer cault

14. B 12. Bu açıdan bakıldığında ister hayatın bir dönemini ele alsın ister kısa bir zaman dilimini aydınlatsın, anlatimimi- zin sürekli olarak kendini yenilemeye ihtiyacı var. Bu yak- laşım hangi türde yazarsanız yazın geçerlidir. Çünkü yeni- likler, geçmişle yüzleşilerek ortaya konan yeni ifade biçim- leri yazınımızı değiştirip geliştirir, canlandırır. Nitekim son yirmi otuz yılda geleneksel kuralların, uzun uzadıya yer ve- rilen mekân tasvirlerinin atmosfer yaratmak için gerekli ol- madığı benimsenmiş, bu durum yeni anlatım biçimleri ge- tirmiş, esneklik kaçınılmaz olarak kendini göstermiştir. 1: Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisinin getirilmesi en uygundur? A Karmaşık dünyamızı yeniden kurgularken klasik tanım- lamaların dışına çıkıp farklı yollar bulmamız gerekiyor. Bl Yetkin yapıtların, okurların dümen suyuna giderek de- ğil, yazarın yenilikçi dimağında doğacağına inanıyorum. C) İçinde bulunduğumuz dönem, popüler konuları akıcı bir anlatımla geniş kitlelere ulaştırmayı zorunlu kılıyor. D) Gerçek bir yazar, çağımıza işık tutan klasiklerden bes- lenmeli; anlatım ve içerik olarak onları izlemelidir. E) Gerçek sanatçı, farklı ifade biçimlerini denerken yapı- tin anlamsızlığa saplanmaması gerektiğini bilmelidir.

LII 14. "Irmak”, geceleri üzerine ay ışığı vurmuş yılan bükümlü sulardır çocukluk belleğimde. Bir katırın üstünde yarı uyur oturan anamın kucağına gömülmüşüm. Gökyüzünde ay yoktu. Karanlığın aydınlığa dönüşme sancıları çektiği sabah serinliğinde korkuyor, gözlerimi yukarıdan kara bir yılan gibi akan irmağın sessiz derinliğinden kaçırıyorum. Katırın tırnakları sürtündükçe keskin çakmak taşlarından kıvılcım saçılıyor; evrende başka ses yok, ışık da yok! Sağ yanımız, dorukları göğe değdi değecek dağlar, sol yanımız uçurum! Erzurum yaylalarından çıkıp Munzur Dağları'ndan beslenerek çoğalan, Kemaliye'yi geçince yüksek dağların arasında durgunlaşan ırmak, kim bilir kaç milyon yıldır, bu karanlık derinlikte akıyor. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kanıları değiştirme amaçlanmıştır. B) Devrik cümleye yer verilmiştir. C) Betimlemeye başvurulmuştur. Dy Öznel tanımlama yapılmıştır. E) Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir. 99

14. () Şiir, düzyazıya göre çok yanır. (II) Böyle olmasına karşın şiiri birtakım sokmak zordur. (III) Şairler türlü yöntemlerle şiiri birta- kım kalıplara sokmuşlardır. (IV) ilk şiirlerimde kullan- dığım sözcükleri dizginleyemedim. (V) Yillar geçtikçe sözcükleri nasıl dizginleyeceğimi öğrendim. (VI) Şimdi sözcükler bana değil, ben sözcüklere hükmediyorum. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisiyle yeni bir paragrafa geçilebilir? A) II B) III D) V E) VI MV BAROK YAYINCILIK 15. ) Her yıl ilk yaz aylarında uçurtma uçuran çocukları gördüm mü bir üzüntü duyarım içimde, ağlamaklı olu- rum. (II) Çocukluğumda pek isterdim bunu. (III) O renk renk kâğıtlardan yapılmış uçurtmaların havalanmasına içimi çekerek bakardım. (IV) Annem bırakmazdi beni uçurtma uçurmaya. (W) Günah mıymış, neymiş öyle bir şey uydurmuştu! Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin- den sonra "Ben uçurtma uçurmadım ki hiç!” cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü bozulmaz? 1 B) 11 C) III D) IV E) V - 7€

Çocuk felci hastalığının virüs kaynaklı olduğu 1800'lü yıl- lara gelindiğinde yavaş yavaş anlaşılır. Virüs, genellikle vücuda ağızdan alınmakta, daha sonra omurilikte hasar yaratıp kalıcı felce neden olmaktadır. Bazı hastalarda felç sonucu ilgili kasların çalışmaması, nefes alışı zorlaştırarak ölüme neden olur. 1928 yılında Harvard Üniversitesi labo- ratuvarlarında geliştirilen ve "çelik ciğer" olarak adlandırı- lan bir cihaz ile solunum problemi çözülmeye çalışılır. Bu cihaz, silindir şeklinde, hastanın içine girebileceği geniş- likte metalden yapılmıştır. Pompalar yardımıyla havanın basıncı düşürülüp ardından yükseltilerek hastanın nefes alması sağlanır. 35. Bu parçada çocuk felciyle ilgili aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A) Hastalığın ortaya çıkış nedeninin 1800'lerde anlaşıl- dığına B) Hastalığın bedende yayılma evrelerine C) Bünyeden bünyeye farklılık gösterebileceğine D) Tedavi için geliştirilen cihazın özelliğine E) Tedaviye cevap veren hastaların son durumuna 22 36. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Neden-sonuç cümlelerine yer verilmiştir. B) Tanik göstermeden yararlanılmıştır. C) Yinelemeden faydalanılmıştır. D) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır. EY Kuralli cümleler vardır.

kü pi 28. Arıcılık, bal ve bal mumu üretmek amacıyla Türkiye'nin çoğu yerinde yapılmaktadır. Farklı iklim tiplerinin görüldüğü Türkiye, zengin ve çeşitlilik gösteren bitki örtüsüne sahiptir. Arıcılık etkinlikleri sonucu; bal, bal mumu, arı sütü, ari zehri, polen, propolis gibi sağlık ve beslenme açısından son derece değerli ürünler elde edilmektedir. Ayrıca -- Kars, Bitlis, Hakkâri, Rize, Ordu, Ankara, Muğla, Erzurum ve Konya arıcılık faaliyetleri sonucu üretilen ballarıyla ülke genelinde ön plana çıkan illerdir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? --- < or. n i A) arilar, tarımı yapılan bitkilerde tozlaşmayı sağlayarak doğadaki dengenin korunması ve tarımsal verimin artmasında önemli rol oynamaktadır B) arıcılığa başlamadan önce gerekli araştırmaları yapıp bu konu ile ilgili temel teorik bilgileri öğrenmek gerekir C) eğer bu konuda hiç deneyiminiz yoksa en iyi başlama yöntemi, arisi güçlü, kaliteli bir koloniyi tanıdığınız ve güvendiğiniz bir arıcıdan alarak başlamaktır D) arının da bir canlı olduğunu düşünerek ve başarısızlık riskini göze alarak arıcılığa en fazla 3 kovanla başlanması tavsiye edilir E) zaman içerisinde tekniklerini öğrendikten ve size göre en etik arıcılık yöntemlerine karar verdikten sonra kovan sayınızı zamanla çoğaltabilirsiniz ve r. je Di

Yaşarken gördüklerimizle yıllar sonra geriye dönüp baktıklarımız birbirinden çok farklı. Yaşadığımız hayal kırıklığının, günlerce gözyaşı dökmemize sebep umutlarımızı kıran bir olayın, aslında güzel bir başlangıç olduğunu anlayabilmek için aradan yıllar geçmesi gerekiyor. Bu parçada anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Olumsuz düşüncelerin sahipleri aslında kendi sonlarını hazırlamaktadır. B) Bir olayın bizim için iyi ya da kötü etkilerini anlayabilmek için üzerinden epey zaman geçmesi gerekir. C) İyi bir yaşama sahip olmanın ilk şartı tüm dünyaya sevgiyle bakabilmektir. D) Zamanını boş işlerle geçirenlerin yaşama katabilecekleri bir şey yoktur. E) Yaşamı boyunca iyilik peşinde koşanlar saygı duymayı hak etmektedir.