Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

ALES
ve
Aristo-
11. Eski estetik dediğim şey; özü Platon'a
teles'e dayanan, tam anlamıyla felsefenin yön-
temleriyle düşünen, zaten uzun yüzyıllar boyu
felsefenin bir dalı olarak kalmış olan bir düşünce
alanıydı
II. Metafizik düzeyde kalan bu estetiği hor gördü-
ğüm, onun bilgileri artık işe yaramaz oldu,
onla-
rın vakti çoktan geçti gibi bir görüşü savunduğum
düşünülmesin.
III. Estetik o zamanlar bizim için bugün artık sanat
felsefesi anlamı kazanmış olan eski estetikle si-
nırlıydı.
IV. Aksine felsefeyle esnaflık düzeyinde değil de
gerçekten ilgilenen bir kişi felsefenin geçmişini
birinci planda önemseyecektir.
V. Gençlik yıllarımızda İstanbul'da edebiyat ve fel-
sefe eğitimi görürken yeni estetikle veya çağdaş
estetikle tanışma olanağı bulamamıştık.
VI. Estetik için de öbür bilgi alanları için de geçerlidir
bu: Bir şeyin öncesini bilmeden şimdisini ve öte-
sini bilemeyiz.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bü-
tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi
baştan dördüncü olur?
A) I
B) II
C) III v1
V-T-I-I-
12.1. Az mil
D) IV
E) V
Y
A
R
G
1
Y
A
Y
1
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ALES ve Aristo- 11. Eski estetik dediğim şey; özü Platon'a teles'e dayanan, tam anlamıyla felsefenin yön- temleriyle düşünen, zaten uzun yüzyıllar boyu felsefenin bir dalı olarak kalmış olan bir düşünce alanıydı II. Metafizik düzeyde kalan bu estetiği hor gördü- ğüm, onun bilgileri artık işe yaramaz oldu, onla- rın vakti çoktan geçti gibi bir görüşü savunduğum düşünülmesin. III. Estetik o zamanlar bizim için bugün artık sanat felsefesi anlamı kazanmış olan eski estetikle si- nırlıydı. IV. Aksine felsefeyle esnaflık düzeyinde değil de gerçekten ilgilenen bir kişi felsefenin geçmişini birinci planda önemseyecektir. V. Gençlik yıllarımızda İstanbul'da edebiyat ve fel- sefe eğitimi görürken yeni estetikle veya çağdaş estetikle tanışma olanağı bulamamıştık. VI. Estetik için de öbür bilgi alanları için de geçerlidir bu: Bir şeyin öncesini bilmeden şimdisini ve öte- sini bilemeyiz. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bü- tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) III v1 V-T-I-I- 12.1. Az mil D) IV E) V Y A R G 1 Y A Y 1
y
14. Mutluluk, öfke, korku, üzüntü... Bu temel duyguların hepsi P
tüm insanlarda bulunur. Ancak yoğunlukları bireyden bire-
ye değişir. Normal kabul edilen sınırlarda yaşandığında bu
duygular bireyin sağlıklı bir hayat sürmesine yardımcı olur.
E
S
Ancak
1. bu duyguların aşırı uçlarda yaşanması veya bastırılma-
si bireyde psikolojik problemlere yol açabilir. V
II. insandaki bu duygular, dozajına bağlı olarak yaşam
kalitemizi olumlu veya olumsuz etkileyebilir.
III. insanlarla ilişkilerimize sınır koymamızı sağlayarak
yaşam kalitemizin yükselmesine katkıda bulunur.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre yukarı-
dakilerden hangileri getirilemez?
A) Yalnız I
D) I ve III
B) Yalnız II
(E) Il ve Ill
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
y 14. Mutluluk, öfke, korku, üzüntü... Bu temel duyguların hepsi P tüm insanlarda bulunur. Ancak yoğunlukları bireyden bire- ye değişir. Normal kabul edilen sınırlarda yaşandığında bu duygular bireyin sağlıklı bir hayat sürmesine yardımcı olur. E S Ancak 1. bu duyguların aşırı uçlarda yaşanması veya bastırılma- si bireyde psikolojik problemlere yol açabilir. V II. insandaki bu duygular, dozajına bağlı olarak yaşam kalitemizi olumlu veya olumsuz etkileyebilir. III. insanlarla ilişkilerimize sınır koymamızı sağlayarak yaşam kalitemizin yükselmesine katkıda bulunur. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre yukarı- dakilerden hangileri getirilemez? A) Yalnız I D) I ve III B) Yalnız II (E) Il ve Ill C) Yalnız III
33 Muhabir:
Deneme-2
(1)-
Nuri Bilge Ceylan:
-Evet aslına bakarsanız tüm filmlerimde
Çehov'dan bir iz bulmak mümkündür zira Ce
hov çok fazla öykü yazmıştır. Neredeyse her ko
şula uygun bir hikâye kaleme almiştir ve ben de
hepsini çok severim.
Muhabir:
(1)
Nuri Bilge Ceylan:
- Gerçekten bilmiyorum ama ben, kız kardeşim
ve kuzenim hep birlikte sanatla ilgilenmeye baş
lamıştık. Birinin fotoğrafçılıkla ilgili bir kitabi ba
na hediye ettiğini hatırliyorum. Belki de o saye-
de başlamıştır.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki.
lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
AL Çehov gibi bir öykücüyü iyi yansıtabildiğinizi
düşünüyor musunuz?
II. Senaryolarınızı yazarken en çok nelerden
etkilenirsiniz?
B) Film Çehov'dan izler taşıyor mu?
II. Sanatçı bir aileden mi geliyorsunuz? Sizi film
çekmeye iten neydi?
Çehov'un çok fazla öykü yazması sizi olumlu
etkilemiş görünüyor.
II. Fotoğrafçılıktan film çekmeye nasıl geçtiniz?
D) I. Çehov'un hayatını anlatmak nasıl bir duygu?
II. Filmlerinde oyuncuları ailenden seçmenin se-
bebi nedir?
E) I. Rus hayat tarzına hayran olduğunuzu Çehov
ilginizle örtüştürmek doğru mu?
II. Sizce fotoğraf çekmekle yönetmen olmak
arasında nasıl bir ilişki var?
TO
3
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
33 Muhabir: Deneme-2 (1)- Nuri Bilge Ceylan: -Evet aslına bakarsanız tüm filmlerimde Çehov'dan bir iz bulmak mümkündür zira Ce hov çok fazla öykü yazmıştır. Neredeyse her ko şula uygun bir hikâye kaleme almiştir ve ben de hepsini çok severim. Muhabir: (1) Nuri Bilge Ceylan: - Gerçekten bilmiyorum ama ben, kız kardeşim ve kuzenim hep birlikte sanatla ilgilenmeye baş lamıştık. Birinin fotoğrafçılıkla ilgili bir kitabi ba na hediye ettiğini hatırliyorum. Belki de o saye- de başlamıştır. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki. lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? AL Çehov gibi bir öykücüyü iyi yansıtabildiğinizi düşünüyor musunuz? II. Senaryolarınızı yazarken en çok nelerden etkilenirsiniz? B) Film Çehov'dan izler taşıyor mu? II. Sanatçı bir aileden mi geliyorsunuz? Sizi film çekmeye iten neydi? Çehov'un çok fazla öykü yazması sizi olumlu etkilemiş görünüyor. II. Fotoğrafçılıktan film çekmeye nasıl geçtiniz? D) I. Çehov'un hayatını anlatmak nasıl bir duygu? II. Filmlerinde oyuncuları ailenden seçmenin se- bebi nedir? E) I. Rus hayat tarzına hayran olduğunuzu Çehov ilginizle örtüştürmek doğru mu? II. Sizce fotoğraf çekmekle yönetmen olmak arasında nasıl bir ilişki var? TO 3
14. Dünyanın en güzel, en lezzetli inciri Türkiye'de
yetişir. Yıllık üretim 185 bin ton civarındadır. Kalkı-
nabilmemiz için bu üretimi daha da artırmalıyız.
Öteden beri dışa sattığımız mallar arasında incir
önemli bir yer tutar. Bu da incirlerimizin dış ülkeler-
de nasıl arandığını göstermektedir.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi kesin-
likle çıkarılamaz?
A Türkiye dış ülkelere incir satmaktadır.
B) Dışa satılan mallar arasında incirin önemli bir
yeri vardır.
C) hcir ihracatında Türkiye birinci sıradadır.
D) Türkiye'deki yıllık incir üretimi 150 bin tondan
fazladır.
E) Yabancı ülkeler Türk incirini özellikle aramakta-
dır.
16
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
14. Dünyanın en güzel, en lezzetli inciri Türkiye'de yetişir. Yıllık üretim 185 bin ton civarındadır. Kalkı- nabilmemiz için bu üretimi daha da artırmalıyız. Öteden beri dışa sattığımız mallar arasında incir önemli bir yer tutar. Bu da incirlerimizin dış ülkeler- de nasıl arandığını göstermektedir. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi kesin- likle çıkarılamaz? A Türkiye dış ülkelere incir satmaktadır. B) Dışa satılan mallar arasında incirin önemli bir yeri vardır. C) hcir ihracatında Türkiye birinci sıradadır. D) Türkiye'deki yıllık incir üretimi 150 bin tondan fazladır. E) Yabancı ülkeler Türk incirini özellikle aramakta- dır. 16
Sıra Sende
PARAGRAF
8. (1) Sık sık soru sorar Montaigne; bu soru-
ların çoğunu kendine yöneltir, bazen top-
luma, çevresindekilere de sorar; soru
işaretleri ne kadar çoğalırsa insan aklı,
özgürleşme yolunda o kadar ilerleyecek-
tir ona göre. (II) Deneme türünün ilk ve
en nitelikli örneklerini veren yazarlardan
Montaigne ne güzel söylemiştir: "Her in-
sanda insanlığın bütün hâlleri vardır." diye.
(III) Hikâyemi saati saatine yazmam gere-
kiyor; az sonra değişebilirim yalnız hâlim
değil amacım da değişebilir. (IV) Benim
yaptığım, değişen ve birbirine benzemeyen
olaylar, kararsız ve bazen çelişmeli düşün-
pinceleri yazıya dökmektir. (V) Acaba benli-
ğim mi değişiyor, yoksa aynı konuları ayrı
koşullara ve ayrı bakımlara göre mi ele alı-
yorum?" (VI) Gerçekten, iyi bir deneme ya-
zarı, "kendi benliğinden yola çıkan ve tüm
insanlığa seslenen insan" olarak yer alır
edebiyat sanatının ölümsüzlüğünde.
ande
Yukarıda numaralanmış cümlelerin an-
lamlı bir bütün oluşturması için hangi-
lerinin yer değiştirmesi gerekir?
B) II ve IV
D) III ve V
A) I ve It
C) I ve VI
130 E) II ve VI
C
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Sıra Sende PARAGRAF 8. (1) Sık sık soru sorar Montaigne; bu soru- ların çoğunu kendine yöneltir, bazen top- luma, çevresindekilere de sorar; soru işaretleri ne kadar çoğalırsa insan aklı, özgürleşme yolunda o kadar ilerleyecek- tir ona göre. (II) Deneme türünün ilk ve en nitelikli örneklerini veren yazarlardan Montaigne ne güzel söylemiştir: "Her in- sanda insanlığın bütün hâlleri vardır." diye. (III) Hikâyemi saati saatine yazmam gere- kiyor; az sonra değişebilirim yalnız hâlim değil amacım da değişebilir. (IV) Benim yaptığım, değişen ve birbirine benzemeyen olaylar, kararsız ve bazen çelişmeli düşün- pinceleri yazıya dökmektir. (V) Acaba benli- ğim mi değişiyor, yoksa aynı konuları ayrı koşullara ve ayrı bakımlara göre mi ele alı- yorum?" (VI) Gerçekten, iyi bir deneme ya- zarı, "kendi benliğinden yola çıkan ve tüm insanlığa seslenen insan" olarak yer alır edebiyat sanatının ölümsüzlüğünde. ande Yukarıda numaralanmış cümlelerin an- lamlı bir bütün oluşturması için hangi- lerinin yer değiştirmesi gerekir? B) II ve IV D) III ve V A) I ve It C) I ve VI 130 E) II ve VI C
1. Halk arasında "göz tansiyonu" ya da "karasu hastalığı" olarak
bilinen glokom, göz içi basıncının yükselmesi nedeniyle görme
sinirinin zarar görmesidir.
II. Sabahları belirginleşen baş ağrıları, zaman zaman bulanık gör-
me, geceleri ışıkların etrafında ışıklı halkalar görme, televizyon
izlerken göz etrafında ağrı hissetme glokomun belirtileri arasın-
dadır.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
A) I. cümlede ifade edilen işlevsel bozukluğun belirlenmesine yara-
yan işaretler sayılmaktadır.
B) I. cümlede açıklanan duruma yönelik değerlendirmeleri kapsa-
maktadır.
C) I. cümlede ortaya konan risk faktörünü ortadan kaldıracak du-
rumlar ifade edilmektedir.
D) 1. cümlede tanımlanan kavram benzer örneklerle somut hâle ge-
tirilmektedir.
E) I. cümlede belirtilen olgunun belli aralıklarla gerçekleştiğini gös-
termektedir.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1. Halk arasında "göz tansiyonu" ya da "karasu hastalığı" olarak bilinen glokom, göz içi basıncının yükselmesi nedeniyle görme sinirinin zarar görmesidir. II. Sabahları belirginleşen baş ağrıları, zaman zaman bulanık gör- me, geceleri ışıkların etrafında ışıklı halkalar görme, televizyon izlerken göz etrafında ağrı hissetme glokomun belirtileri arasın- dadır. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenebilir? A) I. cümlede ifade edilen işlevsel bozukluğun belirlenmesine yara- yan işaretler sayılmaktadır. B) I. cümlede açıklanan duruma yönelik değerlendirmeleri kapsa- maktadır. C) I. cümlede ortaya konan risk faktörünü ortadan kaldıracak du- rumlar ifade edilmektedir. D) 1. cümlede tanımlanan kavram benzer örneklerle somut hâle ge- tirilmektedir. E) I. cümlede belirtilen olgunun belli aralıklarla gerçekleştiğini gös- termektedir.
5.
T
1. Son olarak çevirmen Süreyya Çalıkoğlu, Hülya Osmana-
ğaoğlu, Fuat Sevimay ve Müge Çavdar yabancı dil, femi-
nizm ve çeviri alanlarında yaptıkları paylaşımlarla Nilüferli
gençlerle ve kadınlarla buluştu.
II. Bu ziyaretlerde birçok şair, yazar, mütercim ve araştırmacı
Göl Yazıevi'nde konakladı.
III. Ayrıca bu buluşmaya pek çok şair, yazar, eleştirmen, araş-
tırmacı da katılarak Göl Yazıevi'ne renk kattı.
IV. Bursa'da tarihi ve doğal güzellikleriyle öne çıkan Gölya-
zı'da bulunan Göl Yazıevi'nin misafirleri çalışmak için ferah
bir ortama kavuşmanın yanı sıra, Nilüferlilerle buluşarak
deneyimlerini de paylaşma fırsatı buluyor.
V. Açıldığı günden bugüne Alberto Manguel, Enis Batur, Lou-
is de Bernieres, Shida Bazyar, Asa Lind gibi edebiyat dün-
yasının önemli isimleri Göl Yazıevi'ni ziyaret etti.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu-
racak şekilde sıralandığında hangisi baştan ikinci cümle
olur?
A) I
B) II
h-
C) I
3
D) IV
1
1
E) V i
avrildiği için
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
5. T 1. Son olarak çevirmen Süreyya Çalıkoğlu, Hülya Osmana- ğaoğlu, Fuat Sevimay ve Müge Çavdar yabancı dil, femi- nizm ve çeviri alanlarında yaptıkları paylaşımlarla Nilüferli gençlerle ve kadınlarla buluştu. II. Bu ziyaretlerde birçok şair, yazar, mütercim ve araştırmacı Göl Yazıevi'nde konakladı. III. Ayrıca bu buluşmaya pek çok şair, yazar, eleştirmen, araş- tırmacı da katılarak Göl Yazıevi'ne renk kattı. IV. Bursa'da tarihi ve doğal güzellikleriyle öne çıkan Gölya- zı'da bulunan Göl Yazıevi'nin misafirleri çalışmak için ferah bir ortama kavuşmanın yanı sıra, Nilüferlilerle buluşarak deneyimlerini de paylaşma fırsatı buluyor. V. Açıldığı günden bugüne Alberto Manguel, Enis Batur, Lou- is de Bernieres, Shida Bazyar, Asa Lind gibi edebiyat dün- yasının önemli isimleri Göl Yazıevi'ni ziyaret etti. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak şekilde sıralandığında hangisi baştan ikinci cümle olur? A) I B) II h- C) I 3 D) IV 1 1 E) V i avrildiği için
Makuldur, her insan hata yapar. Kötü olan şey ise hata yap-
mak değil, hatada israr etmektir. Hata yaptığını bile bile hatayı
kabul etmemektir. Tükenmez kalem gibi değildir insan değil
mi? Tükenmez kalemle yaptığınız hatayı silemezsiniz. Kurşun
kalem gibi olmalı insan. Hata yapsa da hatasını düzeltebilir.
İnsanın dış görünüşü önemli değil, önemli olan iç dünyasıdır.
İçinde kurşun olmayan kalem sadece odun parçasıdır. Sade-
ce dış güzelliğine önem veren insanlar, içinde kurşun olma-
yan kaleme benzer maalesef. Insan, yaşadığı bu fani dünyada
mutlaka iz bırakmalı.
----
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki-
lerden hangisi getirilebilir?
A) Tükenmez kalemle yazı yazmak zor olsa da kurşun kalem-
den daha çok tercih edilir.
B) İnsanın özündeki güzelliğe dikkat etmeyenler, mutlu olmak
için boşuna uğraş verdiklerini bilmez.
C) Kurşun kalemi vazgeçilmez kılan, insana, yaptığı yanlışları
silme şansını tanımasıdır.
Do
Ölüp gittiğiniz zaman, arkanızdan mezar taşınızdan fazla-
sını bırakın ki unutulmayasınız.
E) Insan bir gün bu dünyadan ayrılacağını unutmadan doya-
sıya yaşamalı hayatını.
A)/
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Makuldur, her insan hata yapar. Kötü olan şey ise hata yap- mak değil, hatada israr etmektir. Hata yaptığını bile bile hatayı kabul etmemektir. Tükenmez kalem gibi değildir insan değil mi? Tükenmez kalemle yaptığınız hatayı silemezsiniz. Kurşun kalem gibi olmalı insan. Hata yapsa da hatasını düzeltebilir. İnsanın dış görünüşü önemli değil, önemli olan iç dünyasıdır. İçinde kurşun olmayan kalem sadece odun parçasıdır. Sade- ce dış güzelliğine önem veren insanlar, içinde kurşun olma- yan kaleme benzer maalesef. Insan, yaşadığı bu fani dünyada mutlaka iz bırakmalı. ---- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilebilir? A) Tükenmez kalemle yazı yazmak zor olsa da kurşun kalem- den daha çok tercih edilir. B) İnsanın özündeki güzelliğe dikkat etmeyenler, mutlu olmak için boşuna uğraş verdiklerini bilmez. C) Kurşun kalemi vazgeçilmez kılan, insana, yaptığı yanlışları silme şansını tanımasıdır. Do Ölüp gittiğiniz zaman, arkanızdan mezar taşınızdan fazla- sını bırakın ki unutulmayasınız. E) Insan bir gün bu dünyadan ayrılacağını unutmadan doya- sıya yaşamalı hayatını. A)/
9.
1. Üç asra fetihler dolu rüyayı koyanlar
Boydan boya tarihe uzanmış uyuyanlar
II. Bir bademin altına, yorgun, oturmak biraz
Ayrı ayrı seyretmek çiçek açmış her dali
III. Bu rüzgâr her vakit böyle esmeyecek
Gökte bulut, suda yelken, dalda çiçek
IV. Odamız kararırken indirdiğin perdeler
Çarşının gittikçe artan gürültüsü
V. Dinle solgun bahçenin kalbe anlattığını
Ağacın yaprak yaprak, havuzun damla damla
Numaralanmış dizelerin hangisindeki özel-genel ilişki-
si diğerlerinden farklıdır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
9. 1. Üç asra fetihler dolu rüyayı koyanlar Boydan boya tarihe uzanmış uyuyanlar II. Bir bademin altına, yorgun, oturmak biraz Ayrı ayrı seyretmek çiçek açmış her dali III. Bu rüzgâr her vakit böyle esmeyecek Gökte bulut, suda yelken, dalda çiçek IV. Odamız kararırken indirdiğin perdeler Çarşının gittikçe artan gürültüsü V. Dinle solgun bahçenin kalbe anlattığını Ağacın yaprak yaprak, havuzun damla damla Numaralanmış dizelerin hangisindeki özel-genel ilişki- si diğerlerinden farklıdır? A) I B) II C) III D) IV E) V
1.
2.
Evet, en güzel dostlardan birisidir kitaplar İşte önünüzde iki
yüz, üç yüz sayfalık bir kitap... Kitabın ne olduğunu, neden
bahsettiğini bilmiyorsunuz; ama açıp okuduğunuzda belki
içinde elemleri, sevinçleri, nefretleri görecek; hiç bilmedi-
ğiniz şehirlerin sokaklarında dolaşacak, sizi ilgilendirecek
bir veya birkaç insanla tanışacaksınız. Kısacası dünyayı bu
kitapta bulmuş olacaksınız. Biraz zaman ayırdığınızda, yılla-
rini bu uğurda harcamış olan bir sanatçının bütün tecrübe-
lerini öğreneceksiniz. Yani bir günde okuduğunuz bir kitap,
size elli yıllık tecrübe ve ömür kazandırıyor. Şimdi siz söyle-
yin bana, bu kadar güzelliği başka nerede bulabilirsiniz?
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söy-
lenmiş olabilir?
arın kişiliği
kişiliği
Yazarın
eserine ne ölçüde yansır?
Dünyada kitaptan daha güzel bir şey olmadığını mı söy-
lüyorsunuz?
Bir kitabın sayfa sayısı, onun edebî değerini etkiler mi?
Okuyucular, yazarları hangi ölçütlerle değerlendirmelidir?
E) Kitap okumanın zamanı yoktur, görüşüne katılıyor musu-
nuz?
Bu konuda çeşitli hikâyeler anlatılmaktadır. Ancak doğru-
Palme Yayınevi
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1. 2. Evet, en güzel dostlardan birisidir kitaplar İşte önünüzde iki yüz, üç yüz sayfalık bir kitap... Kitabın ne olduğunu, neden bahsettiğini bilmiyorsunuz; ama açıp okuduğunuzda belki içinde elemleri, sevinçleri, nefretleri görecek; hiç bilmedi- ğiniz şehirlerin sokaklarında dolaşacak, sizi ilgilendirecek bir veya birkaç insanla tanışacaksınız. Kısacası dünyayı bu kitapta bulmuş olacaksınız. Biraz zaman ayırdığınızda, yılla- rini bu uğurda harcamış olan bir sanatçının bütün tecrübe- lerini öğreneceksiniz. Yani bir günde okuduğunuz bir kitap, size elli yıllık tecrübe ve ömür kazandırıyor. Şimdi siz söyle- yin bana, bu kadar güzelliği başka nerede bulabilirsiniz? Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söy- lenmiş olabilir? arın kişiliği kişiliği Yazarın eserine ne ölçüde yansır? Dünyada kitaptan daha güzel bir şey olmadığını mı söy- lüyorsunuz? Bir kitabın sayfa sayısı, onun edebî değerini etkiler mi? Okuyucular, yazarları hangi ölçütlerle değerlendirmelidir? E) Kitap okumanın zamanı yoktur, görüşüne katılıyor musu- nuz? Bu konuda çeşitli hikâyeler anlatılmaktadır. Ancak doğru- Palme Yayınevi
(B)
CY
D)
E)
6. İlkel toplumların inançsal ve sosyal yaşamını incelediği-
mizde doğadaki bazı olayların ve gelişmelerin insanlara
zarar verdiklerini, bazılarının da yararlı olduklarını görürüz.
(1) Yarattıkları tanrıların aracılığıyla dileklerinin yerine gel-
mesi için insanlar ve hayvanlar kurban etmiştir. (2) Tanrı-
ların heykellerini ve tapınma mekânlarını yapmışlardır. (3)
Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için,
Hatta bu tanrılar uğruna birbirleriyle savaşmışlardır.
II. İnsanlar bu olayların ve gelişmelerin nedenini manevi
güçlerle birleştirerek birçok tanrı yaratmıştır.
1.
III. Çeşitli tapınma yollarıyla eğlenceler düzenlemiştir.
(1), (2), (3) ile belirtilen yerlere numaralanmış cümle-
lerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?
1
||
||
|||
2
||
|||
|||
||
3
|||
I
11
|||
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
(B) CY D) E) 6. İlkel toplumların inançsal ve sosyal yaşamını incelediği- mizde doğadaki bazı olayların ve gelişmelerin insanlara zarar verdiklerini, bazılarının da yararlı olduklarını görürüz. (1) Yarattıkları tanrıların aracılığıyla dileklerinin yerine gel- mesi için insanlar ve hayvanlar kurban etmiştir. (2) Tanrı- ların heykellerini ve tapınma mekânlarını yapmışlardır. (3) Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için, Hatta bu tanrılar uğruna birbirleriyle savaşmışlardır. II. İnsanlar bu olayların ve gelişmelerin nedenini manevi güçlerle birleştirerek birçok tanrı yaratmıştır. 1. III. Çeşitli tapınma yollarıyla eğlenceler düzenlemiştir. (1), (2), (3) ile belirtilen yerlere numaralanmış cümle- lerden hangileri sırasıyla getirilmelidir? 1 || || ||| 2 || ||| ||| || 3 ||| I 11 |||
ye aittir.
veya kuruluş
miktarda enerjinin salınması da daha az
titreşimin ortaya çıkması ve böylece daha az
sesin oluşması demektir.
II. Aynı sesi bir peçete buruştururken duyamayız
çünkü peçetenin yapısındaki selüloz lifleri çok
daha kısadır ve bu nedenle yapısı daha
yumuşaktır.
III. Bu kopma esnasında meydana gelen titreşim.
çevrelerinde bulunan havada ilerleyerek ses
dalgalarının meydana gelmesine neden olur.
IV. Dolayısıyla depoladıkları enerji; düz hâlde
durabilecek kadar sıkı lif bağlarına sahip normal
bir kâğıt kadar fazla değildir, bu nedenle
yırtıldığında salinan enerji daha az olur.
V. Bir kâğıdı kırıştırmak için yapısındaki uzun ve
gerilmiş durumda olan liflerin veya polimerlerin
birbiriyle olan bağlantılarını koparmak gerekir.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A) I
B) II
E) V
C) II
D) IV
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ye aittir. veya kuruluş miktarda enerjinin salınması da daha az titreşimin ortaya çıkması ve böylece daha az sesin oluşması demektir. II. Aynı sesi bir peçete buruştururken duyamayız çünkü peçetenin yapısındaki selüloz lifleri çok daha kısadır ve bu nedenle yapısı daha yumuşaktır. III. Bu kopma esnasında meydana gelen titreşim. çevrelerinde bulunan havada ilerleyerek ses dalgalarının meydana gelmesine neden olur. IV. Dolayısıyla depoladıkları enerji; düz hâlde durabilecek kadar sıkı lif bağlarına sahip normal bir kâğıt kadar fazla değildir, bu nedenle yırtıldığında salinan enerji daha az olur. V. Bir kâğıdı kırıştırmak için yapısındaki uzun ve gerilmiş durumda olan liflerin veya polimerlerin birbiriyle olan bağlantılarını koparmak gerekir. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II E) V C) II D) IV
E) adeleriyle-teknikleri
Franz Kafka'nın Dönüşüm adlı eseri, insanın kapita-
list düzendeki yerini konu alır. Kafka, odak figür Gre-
gor Samsa'nın bir böceğe dönüşümü üzerinden in-
sanın düzen karşısındaki çaresizliğini, sevdikleri için
yapmak zorunda olduğu fedakârlıkları, ona biçilen ve
yaşamak zorunda olduğu hayatı anlatır. İnsanı birey
olarak görmeyen, tanımayan, asla kabul etmeyen sis-
tem; düzen içindeki bireyi temsil eden Samsa'yı da
saf dışı bırakır.. İçeri girerken benliklerini emanet
bölümüne teslim etmiş, paranın tadını alınca da bir
daha yanına uğramaz olduğu kişiler topluluğu...
A Aslında onun istediği insani duygulardan arınıp sis-
temin ilkelerini benimseyerek düşünceleri ve insanlı-
ğından vazgeçebilmeyi içine sindirebilmiş kişilerdir
B) Samsa'nın sahip olduğu sorumluluk bilinciyle ya-
şadığı dönüşüm, onu yabancılaştırmaya götürür
ve bütün bunlar yeni bir insan tipinin doğmasına
yol açar
C) Dönüşümden sonraki Samsa; birbirinden ayırt
edilmeyen, sistemin kölesi gibi çalışan onlarca,
binlerce, milyonlarcanın arasında yerini almıştı
D) Insan olarak başladığı ama böcek olarak sürdür-
düğü hayatını, ideal toplumdan soyutlanıp kendi
iç dünyasına hapsederek sonlandırır
3.
E) Çünkü sistem yola çıkmadan kurallarını, dayat-
malarını belirlemiş ve bunları "Sistem, insanı tü-
ketir." sloganıyla özetlemiştir
A
Y
1
N
E
V
5.
3
E
A
B
C
D
E)
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
E) adeleriyle-teknikleri Franz Kafka'nın Dönüşüm adlı eseri, insanın kapita- list düzendeki yerini konu alır. Kafka, odak figür Gre- gor Samsa'nın bir böceğe dönüşümü üzerinden in- sanın düzen karşısındaki çaresizliğini, sevdikleri için yapmak zorunda olduğu fedakârlıkları, ona biçilen ve yaşamak zorunda olduğu hayatı anlatır. İnsanı birey olarak görmeyen, tanımayan, asla kabul etmeyen sis- tem; düzen içindeki bireyi temsil eden Samsa'yı da saf dışı bırakır.. İçeri girerken benliklerini emanet bölümüne teslim etmiş, paranın tadını alınca da bir daha yanına uğramaz olduğu kişiler topluluğu... A Aslında onun istediği insani duygulardan arınıp sis- temin ilkelerini benimseyerek düşünceleri ve insanlı- ğından vazgeçebilmeyi içine sindirebilmiş kişilerdir B) Samsa'nın sahip olduğu sorumluluk bilinciyle ya- şadığı dönüşüm, onu yabancılaştırmaya götürür ve bütün bunlar yeni bir insan tipinin doğmasına yol açar C) Dönüşümden sonraki Samsa; birbirinden ayırt edilmeyen, sistemin kölesi gibi çalışan onlarca, binlerce, milyonlarcanın arasında yerini almıştı D) Insan olarak başladığı ama böcek olarak sürdür- düğü hayatını, ideal toplumdan soyutlanıp kendi iç dünyasına hapsederek sonlandırır 3. E) Çünkü sistem yola çıkmadan kurallarını, dayat- malarını belirlemiş ve bunları "Sistem, insanı tü- ketir." sloganıyla özetlemiştir A Y 1 N E V 5. 3 E A B C D E)
18. (I) Yolun kenarında duruyoruz, karşımızda güzel bir
manzara... (II) Bakıyoruz, Artvin sınırı... (III) Akşam bas-
tırmaya başladığında bu manzara daha da güzelleşi-
yor. (IV) Bulutlar zaman zaman kapatsa da ay, ilerdeki
gölün üzerine düşüyor. (V) Bu güzel manzarayı bırakıp
odalarımıza çekiliyoruz.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin-
den sonra, "Ertesi sabah Kaçkar'ın zirvesine tırmanış
var, erken kalkmak gerek." sözü getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
18. (I) Yolun kenarında duruyoruz, karşımızda güzel bir manzara... (II) Bakıyoruz, Artvin sınırı... (III) Akşam bas- tırmaya başladığında bu manzara daha da güzelleşi- yor. (IV) Bulutlar zaman zaman kapatsa da ay, ilerdeki gölün üzerine düşüyor. (V) Bu güzel manzarayı bırakıp odalarımıza çekiliyoruz. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin- den sonra, "Ertesi sabah Kaçkar'ın zirvesine tırmanış var, erken kalkmak gerek." sözü getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV E) V
10. Abdülhamid'in "hafiye (casus) romanı" tutkusu bilinir.
Sürgüne giderken yanına kendisi için çevirttiği polisiyeleri
aldığı, tren yolculuğunda bunları okuduğu da söylenir. İlk
"tercüme odası"nı da belki de kendisi için kurdurmuş bir
padişah sayılır Abdülhamit bu topraklarda. Gerek ondan
önce gerekse de sonra hiçbir padişah ya da devlet adamı
edebî bir türle bu denli yoğun bir şekilde anılmadı, gündeme
gelmedi. Bazı yorumlar, polisiye romanların Abdülhamid'in
zihnini devlet yönetimi adına daha diri tuttuğu yönünde.
Bu parça için en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?
x
A Polisiye Roman ve Devlet Yönetimi
B) Abdülhamid ve Osmantida Polisiye Roman
Devlet Adamları ve Polisiye Romanlar
x
Abdülhamid'in Polisiye Roman İlgisi
Padişahlar Niçin Polisiye Roman Okurdu? X
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
10. Abdülhamid'in "hafiye (casus) romanı" tutkusu bilinir. Sürgüne giderken yanına kendisi için çevirttiği polisiyeleri aldığı, tren yolculuğunda bunları okuduğu da söylenir. İlk "tercüme odası"nı da belki de kendisi için kurdurmuş bir padişah sayılır Abdülhamit bu topraklarda. Gerek ondan önce gerekse de sonra hiçbir padişah ya da devlet adamı edebî bir türle bu denli yoğun bir şekilde anılmadı, gündeme gelmedi. Bazı yorumlar, polisiye romanların Abdülhamid'in zihnini devlet yönetimi adına daha diri tuttuğu yönünde. Bu parça için en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir? x A Polisiye Roman ve Devlet Yönetimi B) Abdülhamid ve Osmantida Polisiye Roman Devlet Adamları ve Polisiye Romanlar x Abdülhamid'in Polisiye Roman İlgisi Padişahlar Niçin Polisiye Roman Okurdu? X
Akşam yemeğinde sessizlik vardı. Büyükler, yemek
yer gibi görünüyorlardı ama pek bir şey yedikleri
yoktu. Biz çocuklara, bir an önce yemeğimizi bitirip
masadan kalkmamız söylendi. O günden sonra
yaşamımız değişmişti. Babaannemin eğlenceli
tekerlemeler söylediği, annemin zarafet ve güzel-
likle renklendirdiği, lezzetli yemeklerin sohbet ve
kahkaha ile yendiği o akşamlar nerede kalmıştı?
Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han-
gisi yoktur?
A) Alıntı
Eleştiri
C) Yorum
D) Öyküleme Saptama
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Akşam yemeğinde sessizlik vardı. Büyükler, yemek yer gibi görünüyorlardı ama pek bir şey yedikleri yoktu. Biz çocuklara, bir an önce yemeğimizi bitirip masadan kalkmamız söylendi. O günden sonra yaşamımız değişmişti. Babaannemin eğlenceli tekerlemeler söylediği, annemin zarafet ve güzel- likle renklendirdiği, lezzetli yemeklerin sohbet ve kahkaha ile yendiği o akşamlar nerede kalmıştı? Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han- gisi yoktur? A) Alıntı Eleştiri C) Yorum D) Öyküleme Saptama