Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

toden
Yapraklarım yok artık kuşlarım yok
Büsbütün viran oldu dağlarım
Ezberimdeki türküler de savrulup gitti
Ömrümün karşılığı kalmadı sesimde
Sesimde yalnız ormanların gümbürtüsü
Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Geçişli fiil
D) Bağ-fiil
C) Ek eylem
B) Edat
E) Yansımadan türemiş isim
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
toden Yapraklarım yok artık kuşlarım yok Büsbütün viran oldu dağlarım Ezberimdeki türküler de savrulup gitti Ömrümün karşılığı kalmadı sesimde Sesimde yalnız ormanların gümbürtüsü Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Geçişli fiil D) Bağ-fiil C) Ek eylem B) Edat E) Yansımadan türemiş isim
1
DENEME 19
19
Parasız Yatılı
Füruzan
Zira bu durum ileride yazdığı eserlere de
yansımıştır.
II. Balkanlardan göç etmiş bir baba ve İstan-
bullu bir annenin kızı olarak 1932 yılında
istanb
istanbul'da dünyaya gelen Füruzan'ın asıl
adı Firuze Çarçi'dir.
III. Füruzan için daha çok anne ile geçirilmiş
bir çocukluktan bahsetmek yerinde olacak-
3 tr.
IV. Zaman zaman ninesi ve amcası ile onların
Kasımpaşa'daki evlerinde kalan Füruzan
özgür ve kendi deyimiyle yaramazlıklarla
dolu bir çocukluk geçirir.
u
V. Babasını çok küçük yaşlarda kaybeder ve
çocukluk döneminin önemli kısmını anne-
siyle geçirir.
2
Yukarıdaki cümlelerle anlamlı bir paragraf
oluşturulmak istenirse hangisi baştan dör-
düneü olur?
A) I
B) II
||| D) IV
E) V
21. F
a
E
C
TE
© Delta Kültür Yayınevi
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1 DENEME 19 19 Parasız Yatılı Füruzan Zira bu durum ileride yazdığı eserlere de yansımıştır. II. Balkanlardan göç etmiş bir baba ve İstan- bullu bir annenin kızı olarak 1932 yılında istanb istanbul'da dünyaya gelen Füruzan'ın asıl adı Firuze Çarçi'dir. III. Füruzan için daha çok anne ile geçirilmiş bir çocukluktan bahsetmek yerinde olacak- 3 tr. IV. Zaman zaman ninesi ve amcası ile onların Kasımpaşa'daki evlerinde kalan Füruzan özgür ve kendi deyimiyle yaramazlıklarla dolu bir çocukluk geçirir. u V. Babasını çok küçük yaşlarda kaybeder ve çocukluk döneminin önemli kısmını anne- siyle geçirir. 2 Yukarıdaki cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturulmak istenirse hangisi baştan dör- düneü olur? A) I B) II ||| D) IV E) V 21. F a E C TE © Delta Kültür Yayınevi
12. (1) Gökyüzü gözlemleri yaparken kullandığımız en değerli
gözlem araçları hangisidir? (II) Elbette gözlerimiz. (III) Co-
ğumuz sahip olduğumuz dürbün ve teleskop gibi gözlem
araçlarını kullanmayı iyi bildiğimiz hâlde gözlerimizi gökyü-
zü gözlemlerinde nasıl daha verimli kullanacağımızı pek
bilmiyoruz. (IV) Gözümüzün nasıl çalıştığını anlamak, hem
gözlem verimini artırmak hem de gördüklerimizi yorumla-
yabilmek için önemlidir. Birçok gökyüzü meraklısı göz-
lem araçlarına çok fazla para harcıyor. (VI) Ne var ki göz-
lerini iyi kullanmayı bilmedikleri için bu araçlar beklentile-
rini karşılamıyor.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
D) V
A) II
B) III
C) IV
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
12. (1) Gökyüzü gözlemleri yaparken kullandığımız en değerli gözlem araçları hangisidir? (II) Elbette gözlerimiz. (III) Co- ğumuz sahip olduğumuz dürbün ve teleskop gibi gözlem araçlarını kullanmayı iyi bildiğimiz hâlde gözlerimizi gökyü- zü gözlemlerinde nasıl daha verimli kullanacağımızı pek bilmiyoruz. (IV) Gözümüzün nasıl çalıştığını anlamak, hem gözlem verimini artırmak hem de gördüklerimizi yorumla- yabilmek için önemlidir. Birçok gökyüzü meraklısı göz- lem araçlarına çok fazla para harcıyor. (VI) Ne var ki göz- lerini iyi kullanmayı bilmedikleri için bu araçlar beklentile- rini karşılamıyor. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? D) V A) II B) III C) IV E) VI
16. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın ilk cümlesi
olabilir?
A) Edebiyat eleştirisinin asıl amacı ise yapıtın başarılı
ve başarısız yönlerini belirleyerek okuyucuyu bir de-
receye kadar yönlendirmektir.
B) Oysa gerçek mutluluğun hiç hazırlık gerektirmedi-
ğini anlamak, bilgeliğin ta kendisidir; daha doğrusu
gerçek mutluluk, salt içten bir hazırlığı gerektirir.
C) Böyle iken hangi şiiri, hangi sözü orta malı olabilmiş
köyümüzde, kentimizde ağızdan ağıza dolaşabil-
miş, günlük konuşmalarımıza kendiliğinden karışa-
bilmiş?
D) Hayalsiz, olağan bir içerikle bilgi veren gelişigüzel
bir özden şiir üretmek, büyük başarıdır bir şair için.
E iki eli olan her insan, nasıl piyano çalamazsa çalma-
ya kalktığında uyumsuz sesler çıkarırsa, iki dil bilen
bir insan da salt iki dili var diye çeviri yapamaz.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
16. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın ilk cümlesi olabilir? A) Edebiyat eleştirisinin asıl amacı ise yapıtın başarılı ve başarısız yönlerini belirleyerek okuyucuyu bir de- receye kadar yönlendirmektir. B) Oysa gerçek mutluluğun hiç hazırlık gerektirmedi- ğini anlamak, bilgeliğin ta kendisidir; daha doğrusu gerçek mutluluk, salt içten bir hazırlığı gerektirir. C) Böyle iken hangi şiiri, hangi sözü orta malı olabilmiş köyümüzde, kentimizde ağızdan ağıza dolaşabil- miş, günlük konuşmalarımıza kendiliğinden karışa- bilmiş? D) Hayalsiz, olağan bir içerikle bilgi veren gelişigüzel bir özden şiir üretmek, büyük başarıdır bir şair için. E iki eli olan her insan, nasıl piyano çalamazsa çalma- ya kalktığında uyumsuz sesler çıkarırsa, iki dil bilen bir insan da salt iki dili var diye çeviri yapamaz.
e
2. (1) Kadim halkların, tanrılara adadığı
to kurbanlara benzerdi; minicik avuçlardan
in sıyrılıp göğün maviliğine karışan gazlı ba-
lonlar. (II) Peşi sıra bakardık, balonun yol-
nepculuğuna. (III) Çocuklardık parlak yıldız-
(D)lardık o zaman, şarkıda söylendiği gibi.
(IV) İşte böyle bir yolculuğun hikâyesini
anlatıyor öykü kitabında Ayşegül S. Ne-
sin. (V) Palyaço Balık adını veriyor kita-
ba ve palyaçonun boyalı yüzü ardındaki,
hüznü göstermeye çabalıyor.
Verilen parça iki paragrafı ayrılmak is-
tendiğinde ikinci paragraf kaç numaralı
comleyle başlar?
A)
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
e 2. (1) Kadim halkların, tanrılara adadığı to kurbanlara benzerdi; minicik avuçlardan in sıyrılıp göğün maviliğine karışan gazlı ba- lonlar. (II) Peşi sıra bakardık, balonun yol- nepculuğuna. (III) Çocuklardık parlak yıldız- (D)lardık o zaman, şarkıda söylendiği gibi. (IV) İşte böyle bir yolculuğun hikâyesini anlatıyor öykü kitabında Ayşegül S. Ne- sin. (V) Palyaço Balık adını veriyor kita- ba ve palyaçonun boyalı yüzü ardındaki, hüznü göstermeye çabalıyor. Verilen parça iki paragrafı ayrılmak is- tendiğinde ikinci paragraf kaç numaralı comleyle başlar? A) B) II C) III D) IV E) V
duğunda sondan ikinci cümle
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
38. (1)
Toplantı gündeminin, toplantı tarihinden en az 3 gün
önce belirlenmiş olması toplantının verimli geçebilmesi
için önemlidir. Etkili ve işlevsel bir toplantıda zamanla-
maya dikkat edilmeli. Konuşmacılar, düzgün cümleler
kurmalı ve telaffuzu güç kelimelerden kaçınmalıdırlar.
(11)
Pek değil fakat özgüven ve sorumluluk duygusu geliştir-
meye, yeni ilgi alanları oluşturmaya, milli, maneví, ahla-
ki, sanatsal ve sportif alanlarda toplum hizmeti vermeye
başlamalıdır ancak böyle yapılırsa noksanlıkları gidermek
için fırsat bulunabilir. Bunun yanında bu tür hazırlıkları or-
ganize eden kurum da konuyla ilgili bir plan hazırlayıp
uygulayabilmelidir.
Bu diyaloglarda boş bırakılan yerlere aşağıdakiler-
den hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (1) Etkili bir toplantı için neler önerirsiniz?
(II) İhtiyaçlara cevap vermesi açısından sosyal faali-
yetleri yeterli buluyor musunuz?
B) (1) Amacına uygun bir toplantı için nelere dikkat edil-
melidir?
(II) Yeni yetişen nesilde ne tür eksiklikler görüyorsu-
nuz?
C) (1) Düzenlenen bir toplantı için neler söyleyebilirsi-
niz?
1
#
4
1
(II) İnsanda bazı davranışlar doğuştan mı gelir yoksa
sonradan kazanabilir mi?
D) (1) Bir toplantının düzenlenmesindeki asıl amaç ne-
dir?
(II) Nitelikli bir eğitim için en başta gelen unsurlar
nelerdir?
1
1
1
1
E) (1) Sizce bir toplantı nasıl olmalı?
(II) Toplumsal düzenin sağlanması için yapılabile-
cekler nelerdir?
1
1
1
1
1
V
1
1
1
1
1
1
hang
A) S
B)
10
E)
40. 15
tele
rer
fels
ma
da
bin
se
ka
fe
Yı
la
A
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
duğunda sondan ikinci cümle A) I B) II C) III D) IV E) V 38. (1) Toplantı gündeminin, toplantı tarihinden en az 3 gün önce belirlenmiş olması toplantının verimli geçebilmesi için önemlidir. Etkili ve işlevsel bir toplantıda zamanla- maya dikkat edilmeli. Konuşmacılar, düzgün cümleler kurmalı ve telaffuzu güç kelimelerden kaçınmalıdırlar. (11) Pek değil fakat özgüven ve sorumluluk duygusu geliştir- meye, yeni ilgi alanları oluşturmaya, milli, maneví, ahla- ki, sanatsal ve sportif alanlarda toplum hizmeti vermeye başlamalıdır ancak böyle yapılırsa noksanlıkları gidermek için fırsat bulunabilir. Bunun yanında bu tür hazırlıkları or- ganize eden kurum da konuyla ilgili bir plan hazırlayıp uygulayabilmelidir. Bu diyaloglarda boş bırakılan yerlere aşağıdakiler- den hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Etkili bir toplantı için neler önerirsiniz? (II) İhtiyaçlara cevap vermesi açısından sosyal faali- yetleri yeterli buluyor musunuz? B) (1) Amacına uygun bir toplantı için nelere dikkat edil- melidir? (II) Yeni yetişen nesilde ne tür eksiklikler görüyorsu- nuz? C) (1) Düzenlenen bir toplantı için neler söyleyebilirsi- niz? 1 # 4 1 (II) İnsanda bazı davranışlar doğuştan mı gelir yoksa sonradan kazanabilir mi? D) (1) Bir toplantının düzenlenmesindeki asıl amaç ne- dir? (II) Nitelikli bir eğitim için en başta gelen unsurlar nelerdir? 1 1 1 1 E) (1) Sizce bir toplantı nasıl olmalı? (II) Toplumsal düzenin sağlanması için yapılabile- cekler nelerdir? 1 1 1 1 1 V 1 1 1 1 1 1 hang A) S B) 10 E) 40. 15 tele rer fels ma da bin se ka fe Yı la A
BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PARAGRAF BENİM H
66
(1) Rönesans terimi yeniden doğuş veya yeniden dirilis
anlamına gelir. (II) Daha 14. yüzyılın ortalarından itibaren,
italya ve başka bölgelerdeki birçok bilgin, yazar ve sanatçı
yeni bir çağda bir yenilenme, iyileşme, anımsama, yeniden
doğuş, yeniden uyanış veya yeniden oluşum çağında yaşa-
dığını ifade etmek için bu yenilenme metaforunu (imgesini)
kullanmaya başlamış; bu aydınlık dönemi, "Karanlık Çağ"
olarak adlandırdığı dönemden kesin bir biçimde ayırmış-
tır. (III) Bu şekildeki bir yeniden doğuş düşüncesi İtalya'da
Giottoll Zamanı'ndan başlayarak yeşermeye başlamıştı.
(IV) Rönesans'in ayırt edici yönü, birçok alanda antikiteyi yeni-
den canlandırmaya ve onu taklit etmeye yönelmesinde somut-
laşmaktadır. (V) Orta Çağ sonlarına doğru yeni, farklı bir üslup
ve yeşerme olarak kendisini gösteren Rönesans, ilk baştan iti-
baren antikitenin taklidi, canlandırılması anlamını kazanmıştır.
(VI) Orta Çağ koşulları ve geleneksel dünya görüşü aşıl-
maksızın kendi kimliğini Roma ile ilişkilendirme temelinde
klasik mirasla ilişki kurma çabası Rönesans'in muhtevasını
belirlemiştir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
C) IV
DIV
E) VI
6.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
BENİM HOCAM TAKTİKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PARAGRAF BENİM HOCAM TAKTIKLERLE PARAGRAF BENİM H 66 (1) Rönesans terimi yeniden doğuş veya yeniden dirilis anlamına gelir. (II) Daha 14. yüzyılın ortalarından itibaren, italya ve başka bölgelerdeki birçok bilgin, yazar ve sanatçı yeni bir çağda bir yenilenme, iyileşme, anımsama, yeniden doğuş, yeniden uyanış veya yeniden oluşum çağında yaşa- dığını ifade etmek için bu yenilenme metaforunu (imgesini) kullanmaya başlamış; bu aydınlık dönemi, "Karanlık Çağ" olarak adlandırdığı dönemden kesin bir biçimde ayırmış- tır. (III) Bu şekildeki bir yeniden doğuş düşüncesi İtalya'da Giottoll Zamanı'ndan başlayarak yeşermeye başlamıştı. (IV) Rönesans'in ayırt edici yönü, birçok alanda antikiteyi yeni- den canlandırmaya ve onu taklit etmeye yönelmesinde somut- laşmaktadır. (V) Orta Çağ sonlarına doğru yeni, farklı bir üslup ve yeşerme olarak kendisini gösteren Rönesans, ilk baştan iti- baren antikitenin taklidi, canlandırılması anlamını kazanmıştır. (VI) Orta Çağ koşulları ve geleneksel dünya görüşü aşıl- maksızın kendi kimliğini Roma ile ilişkilendirme temelinde klasik mirasla ilişki kurma çabası Rönesans'in muhtevasını belirlemiştir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) II B) III C) IV DIV E) VI 6.
m anlam-
dan söy-
receğini
enellik-
a birbi
vardir
sap-
sanla
yken
edir.
i ise
le-
ir
Oksijen Yayınları
Deneme 2
Özellik
sayısal değer
Üzgünüm ki bunun asıl yanıt şiirin nicel boyutunun küçük
olması, bir solukta yazılıp okunabilmesidir. Oysa şiirin nitel bo-
yutu, atmosferi ve yoğunluğu o kadar basit olmasa gerek. Aklı
ma geldi yazdım, hissettim yazdım gibi içgüdüsel bir yaklaşımın
sonucu ortaya çıkan şiir yetersiz kalacak; çoğu zaman kelime
çöplüğüne dönecektir. Elbette şiir yazmakla şair olmak aynı şey
değil. Zor şartların adamıdır şairler; sorunsuz ve gelgitsiz bir ya-
şamdan şair çıkacağını sanmam. Yaşamla çok barışık insanla
rin işi değildir şiir. Dünya nimetlerinin çok ortasında gezen in-
sanın işi de değil. Şair bu yeryüzünden havalanıp şiir yazar ve
işini bitirince inip kuytu köşesine çekilir.
19.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakiler-
den hangisi getirilebilir?
Diğer sanat dallarından daha az yetenek gerektirdiği için mi
şiire yönelim bu kadar fazla?
Şiirde anlaşılırlık kaygısı sözlüklerden yararlanma alışkanlı-
ğını ortadan kaldırmak için yeterli bir sebep mi?.
Roman ve öyküdeki başarısını şiire de taşımak isteyen sa-
natçı, yöntemini de bu alana taşımak zorunda mıdır?
Şairin şiire ruhsal bakımdan hazır olması gerektiği söylenir-
ken aslında ne kastediliyor?
Para
20. Evren
Bu se
Dün
zün
için
ya
ro
D
y
E) Şiiri diğer yazınsal türlerden ayıran şey duyguyu daha çar---
pici aktarma olanağına sahip olması mıdır?
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
m anlam- dan söy- receğini enellik- a birbi vardir sap- sanla yken edir. i ise le- ir Oksijen Yayınları Deneme 2 Özellik sayısal değer Üzgünüm ki bunun asıl yanıt şiirin nicel boyutunun küçük olması, bir solukta yazılıp okunabilmesidir. Oysa şiirin nitel bo- yutu, atmosferi ve yoğunluğu o kadar basit olmasa gerek. Aklı ma geldi yazdım, hissettim yazdım gibi içgüdüsel bir yaklaşımın sonucu ortaya çıkan şiir yetersiz kalacak; çoğu zaman kelime çöplüğüne dönecektir. Elbette şiir yazmakla şair olmak aynı şey değil. Zor şartların adamıdır şairler; sorunsuz ve gelgitsiz bir ya- şamdan şair çıkacağını sanmam. Yaşamla çok barışık insanla rin işi değildir şiir. Dünya nimetlerinin çok ortasında gezen in- sanın işi de değil. Şair bu yeryüzünden havalanıp şiir yazar ve işini bitirince inip kuytu köşesine çekilir. 19. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakiler- den hangisi getirilebilir? Diğer sanat dallarından daha az yetenek gerektirdiği için mi şiire yönelim bu kadar fazla? Şiirde anlaşılırlık kaygısı sözlüklerden yararlanma alışkanlı- ğını ortadan kaldırmak için yeterli bir sebep mi?. Roman ve öyküdeki başarısını şiire de taşımak isteyen sa- natçı, yöntemini de bu alana taşımak zorunda mıdır? Şairin şiire ruhsal bakımdan hazır olması gerektiği söylenir- ken aslında ne kastediliyor? Para 20. Evren Bu se Dün zün için ya ro D y E) Şiiri diğer yazınsal türlerden ayıran şey duyguyu daha çar--- pici aktarma olanağına sahip olması mıdır?
6.
Romanlarda edebî eleştirinin büyük bir
kısmı kişilik üzerine yapılmasına rağmen,
kişilik kuramları edebî çözümleme yön-
temlerinin en çok eleştirildiği ve üzerinde
durulduğu alanlardan birisidir.
II. Romanda kişilik kurgusu, olaylardan, me-
kân tasvirlerinden ve zaman kullanımın-
boax dan daha ön plana çıkar.
die
III. Bu yüzden, genellikle başarılı ve büyük
yazar etiketi, çok yönlü, inandırıcı ve de-
rinlemesine çizilmiş kişiler inşa edebilen
yazarlara verilmiştir.
IV. Çünkü insana anlam kazandıran, eylem-
lerini yorumlanır kılan ana unsur insanın
kim olduğu ve nasıl bir kişilik şeklinde be-
timlendiğidir.
V. Usta yazarlar, kurgularında işledikleri ki-
şilerin davranışlarına, tavırlarına, çevre-
lerindeki diğer kişilerle ilişkilerine, zama-
na ve mekâna göre takındıkları tutuma,
duygularına ve konuşmalarına özel önem
vererek kurgularını oluştururlar.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden an-
lamlı bir paragraf oluşturulmak istense han-
gisi sondan ikinci olur?
A) I
B) II C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
6. Romanlarda edebî eleştirinin büyük bir kısmı kişilik üzerine yapılmasına rağmen, kişilik kuramları edebî çözümleme yön- temlerinin en çok eleştirildiği ve üzerinde durulduğu alanlardan birisidir. II. Romanda kişilik kurgusu, olaylardan, me- kân tasvirlerinden ve zaman kullanımın- boax dan daha ön plana çıkar. die III. Bu yüzden, genellikle başarılı ve büyük yazar etiketi, çok yönlü, inandırıcı ve de- rinlemesine çizilmiş kişiler inşa edebilen yazarlara verilmiştir. IV. Çünkü insana anlam kazandıran, eylem- lerini yorumlanır kılan ana unsur insanın kim olduğu ve nasıl bir kişilik şeklinde be- timlendiğidir. V. Usta yazarlar, kurgularında işledikleri ki- şilerin davranışlarına, tavırlarına, çevre- lerindeki diğer kişilerle ilişkilerine, zama- na ve mekâna göre takındıkları tutuma, duygularına ve konuşmalarına özel önem vererek kurgularını oluştururlar. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden an- lamlı bir paragraf oluşturulmak istense han- gisi sondan ikinci olur? A) I B) II C) III D) IV E) V
PARAGRAF
Sıra Sende
3. Açlık çeken bir ülkede birine "Hayatta en
önemli şey nedir?" sorusunu sorarsak
cevap "yemek" olacak. Donmakta olan bi-
rine aynı soruyu sorarsak cevap "sıcak"
olacaktır. Kendini yalnız ve çaresiz hisse-
den birine soracak olursak cevap mutlaka
"diğer insanlarla beraber olmak" olacak-
tır. Ama bütün bu ihtiyaçlar giderildikten
sonra, bütün insanların ihtiyacı olan bir şey
var mıdır hâlâ? Filozoflar buna "evet" diye
cevap verirler. Onlara göre insan, sadece
yemekle yaşayamaz. Tabii ki bütün insan-
lar yemek yemelidir. Ayrıca hepsinin sevil-
meye ve ilgi görmeye ihtiyaç vardır. Ama
bütün insanların ihtiyacı olan bir şey daha
vardır: Kim olduğumuzu ve neden yaşadı-
ğımızı bilmek."
Bu parçaya en uygun başlık aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Insanın Yaşam Mücadelesi
B) Yaşama Gayesi
C) İnsanın Mutluluğu
D) Yaşamanın Zorlukları
E) İnsan ve Dünya
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
PARAGRAF Sıra Sende 3. Açlık çeken bir ülkede birine "Hayatta en önemli şey nedir?" sorusunu sorarsak cevap "yemek" olacak. Donmakta olan bi- rine aynı soruyu sorarsak cevap "sıcak" olacaktır. Kendini yalnız ve çaresiz hisse- den birine soracak olursak cevap mutlaka "diğer insanlarla beraber olmak" olacak- tır. Ama bütün bu ihtiyaçlar giderildikten sonra, bütün insanların ihtiyacı olan bir şey var mıdır hâlâ? Filozoflar buna "evet" diye cevap verirler. Onlara göre insan, sadece yemekle yaşayamaz. Tabii ki bütün insan- lar yemek yemelidir. Ayrıca hepsinin sevil- meye ve ilgi görmeye ihtiyaç vardır. Ama bütün insanların ihtiyacı olan bir şey daha vardır: Kim olduğumuzu ve neden yaşadı- ğımızı bilmek." Bu parçaya en uygun başlık aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Insanın Yaşam Mücadelesi B) Yaşama Gayesi C) İnsanın Mutluluğu D) Yaşamanın Zorlukları E) İnsan ve Dünya
K
5.
(1) Yılmaz Merzifonlu, deformasyona eğilimli konstrüktivist
üslubu benimseyen bir sanatçı. (II) Konstrüktivist üslup,
resimde daha çok, geometrik biçimler arasındaki ilişkile-
ri araştıran bir anlayıştır. (III) Merzifonlu, resmin bütününü
ve anlamı gözden kaçırmadan ölçülü bir deformasyon uy-
guluyor; hareket, form, hacim ve ritmi birbiriyle kaynaştı-
rarak uyumlu yapıtlar üretiyor. (IV) Güçlü deseni, usta fir-
çası, teknik yetkinliğini güncel yaşamın içinden seçtiği
konularda, evrensel resim anlatım yöntemleriyle bütün-
leştirerek kendine ait bir görsel dil yaratabiliyor. (V) Ken-
dine özgü bir resimsel dil oluşturmak zor ama Yılmaz Mer-
zifonlu zor olanı çok kolaymış gibi yapabilen bir ressam.
(VI) Ne yazık ki son yıllarda yaşadığı ciddi sağlık sorunla-
rı artık resim yapmasına izin vermiyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) II.
B) III.
4. ISTASYO
C) IV.
D) V.
E) VI.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
K 5. (1) Yılmaz Merzifonlu, deformasyona eğilimli konstrüktivist üslubu benimseyen bir sanatçı. (II) Konstrüktivist üslup, resimde daha çok, geometrik biçimler arasındaki ilişkile- ri araştıran bir anlayıştır. (III) Merzifonlu, resmin bütününü ve anlamı gözden kaçırmadan ölçülü bir deformasyon uy- guluyor; hareket, form, hacim ve ritmi birbiriyle kaynaştı- rarak uyumlu yapıtlar üretiyor. (IV) Güçlü deseni, usta fir- çası, teknik yetkinliğini güncel yaşamın içinden seçtiği konularda, evrensel resim anlatım yöntemleriyle bütün- leştirerek kendine ait bir görsel dil yaratabiliyor. (V) Ken- dine özgü bir resimsel dil oluşturmak zor ama Yılmaz Mer- zifonlu zor olanı çok kolaymış gibi yapabilen bir ressam. (VI) Ne yazık ki son yıllarda yaşadığı ciddi sağlık sorunla- rı artık resim yapmasına izin vermiyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) II. B) III. 4. ISTASYO C) IV. D) V. E) VI.
S
ları
Com
17. Parlayan beyaz saltanatıyla dağlar kuşatır Erzurum'u.
Çini misali beyaz boşluklar ve güçlü rüzgârların akıtıp
geri çektiği dumanlı uğultulardır Erzurum'da zaman. Er-
zurum coğrafyasına bakmak, ışığın gözlerine bakmaya
benzer; en solgun noktasında bile ışık kat kat açılır, sarar
insanı. Kehribar ve bal gibi yumuşak, akik ve ayaz gibi
derin ışıktır Erzurum. Sağlık, canlılık bahşeder; ona gö-
nençle bakana. Biraz da budur Erzurum'da zaman. Bu
coğrafya pek çok insanın aklına, bugün de yeri göğü tu-
tan karı ve o karların beslediği büyüklü küçüklü dereleri,
Tortum ile Oltu çayları ve onların birleşip döküldüğü Ço-
Maruh Nehri'ni getirir.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) Mecazlı söyleyişlerden yararlanılarak şiirsel bir ifade
yakalanmıştır.
B) Okura izlenim kazandırmak ve onu etkilemek hedef-
lenmiştir.
C) Birbirine yakınlığı bulunan iki yerin kıyaslaması yapıl-
mıştır.
D) Benzetmelerden yararlanılarak oluşturulmuş tasvir
Ordnen öne çıkmıştır.
E) Niteleyici sözcükler ağırlıklı olarak kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
S ları Com 17. Parlayan beyaz saltanatıyla dağlar kuşatır Erzurum'u. Çini misali beyaz boşluklar ve güçlü rüzgârların akıtıp geri çektiği dumanlı uğultulardır Erzurum'da zaman. Er- zurum coğrafyasına bakmak, ışığın gözlerine bakmaya benzer; en solgun noktasında bile ışık kat kat açılır, sarar insanı. Kehribar ve bal gibi yumuşak, akik ve ayaz gibi derin ışıktır Erzurum. Sağlık, canlılık bahşeder; ona gö- nençle bakana. Biraz da budur Erzurum'da zaman. Bu coğrafya pek çok insanın aklına, bugün de yeri göğü tu- tan karı ve o karların beslediği büyüklü küçüklü dereleri, Tortum ile Oltu çayları ve onların birleşip döküldüğü Ço- Maruh Nehri'ni getirir. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Mecazlı söyleyişlerden yararlanılarak şiirsel bir ifade yakalanmıştır. B) Okura izlenim kazandırmak ve onu etkilemek hedef- lenmiştir. C) Birbirine yakınlığı bulunan iki yerin kıyaslaması yapıl- mıştır. D) Benzetmelerden yararlanılarak oluşturulmuş tasvir Ordnen öne çıkmıştır. E) Niteleyici sözcükler ağırlıklı olarak kullanılmıştır.
6.
J. Tüketim kültürü, şiiri az çok dışlamıştır.
II. Ancak bilelim ki şiir, yalnızca sahte okurlarını yitirmiş,
gerçek okurlarını korumuştur; işte bunun içindir ki be-
nim, şiirin geleceğiyle ilgili hiçbir kaygım yok.
III. Televizyon, sinema, gazete gibi kitle iletişim araçla-
rının doğurduğu bu kültür, şiirin okur yitirmesine yol
açmıştır.
IV. İyi şiir, gerçek okuruyla yaşamını sürdürecektir.
V. Şiirin gerçek okuruyla yoluna devam etmesini sağ-
layan en önemli unsur ise okuyucunun aldığı hazzı
başka yerlerde bulamamasıdır.
Numaralanmış cümlelerle anlam bütünlüğü taşıyan
bir paragraf oluşturulması için cümlelerden hangile-
ri yer değiştirmelidir?
A) ve III
10 B) I ve IV
D) Il ve IV
E) Ill ve V
Il ve III
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
6. J. Tüketim kültürü, şiiri az çok dışlamıştır. II. Ancak bilelim ki şiir, yalnızca sahte okurlarını yitirmiş, gerçek okurlarını korumuştur; işte bunun içindir ki be- nim, şiirin geleceğiyle ilgili hiçbir kaygım yok. III. Televizyon, sinema, gazete gibi kitle iletişim araçla- rının doğurduğu bu kültür, şiirin okur yitirmesine yol açmıştır. IV. İyi şiir, gerçek okuruyla yaşamını sürdürecektir. V. Şiirin gerçek okuruyla yoluna devam etmesini sağ- layan en önemli unsur ise okuyucunun aldığı hazzı başka yerlerde bulamamasıdır. Numaralanmış cümlelerle anlam bütünlüğü taşıyan bir paragraf oluşturulması için cümlelerden hangile- ri yer değiştirmelidir? A) ve III 10 B) I ve IV D) Il ve IV E) Ill ve V Il ve III
17. (1) Bir felsefe tarihi kitabı harita gibidir, onun yol
göstericiliğinde dünyayı genel çizgileniyle görebilirsiniz.
(II) Ancak bir haritaya bakarak veya harita ezberleyerek
dünyanın bir parçasını tanımak olası değildir. (III) Bu
açıdan felsefe tarihine takılıp kalmak yalnızca geçmişin
düşünce kalıplarını kavramayı olanaklı kılar. (IV) Her
felsefe tarihi bizi bir yere ve zamanar uyarlı kılmak gibi
bir görevi öncelikle yerine getirir bu yüzden iyi bir felsefe
tarihi kitabı, bir baş ucu kitabıdır. (V) Felsefenin gerçek
verimine ulaşmak için ondan hiç mi hiç kopmadan felsefi
içerikli yapıtlara yönelmek gerekir. (VI) Platon'un devlet
anlayışıyla ilgili bir şeyler öğrenmek istiyorsanız bir
felsefe tarihi kitabı iyi bir yol gösterici olabilir ancak bu
konuda ayrıntılı bilgi için Devlet'in kapağını açmanız
gerekir.
A)
B) NI
C) IV
D) V
n telif haklari
içbir kişi, ku
Ös
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
17. (1) Bir felsefe tarihi kitabı harita gibidir, onun yol göstericiliğinde dünyayı genel çizgileniyle görebilirsiniz. (II) Ancak bir haritaya bakarak veya harita ezberleyerek dünyanın bir parçasını tanımak olası değildir. (III) Bu açıdan felsefe tarihine takılıp kalmak yalnızca geçmişin düşünce kalıplarını kavramayı olanaklı kılar. (IV) Her felsefe tarihi bizi bir yere ve zamanar uyarlı kılmak gibi bir görevi öncelikle yerine getirir bu yüzden iyi bir felsefe tarihi kitabı, bir baş ucu kitabıdır. (V) Felsefenin gerçek verimine ulaşmak için ondan hiç mi hiç kopmadan felsefi içerikli yapıtlara yönelmek gerekir. (VI) Platon'un devlet anlayışıyla ilgili bir şeyler öğrenmek istiyorsanız bir felsefe tarihi kitabı iyi bir yol gösterici olabilir ancak bu konuda ayrıntılı bilgi için Devlet'in kapağını açmanız gerekir. A) B) NI C) IV D) V n telif haklari içbir kişi, ku Ös
ye aittir.
sil ki ikinci gruba dâhil olan kedi "Ben önemli bir
veya kurun çünkü öğrendim." demediyse ustalar da
deneyimlerini başkalarıyla paylaşmayı önemser.
Araştırma sonucunda ikinci gruptaki kedilerin
birinci gruptakilerden elli kat daha hızlı öğrendiği
görülmüştür.
III. Yapılan bir araştırmada kediler iki gruba ayrılarak
önce birinci gruptaki kedilere bir eğitim verilmiş ve
birinci gruptaki kedilerden biri, ikinci gruba dâhil
edilmiştir.
IV. Bu durum sanatçı, düşünür ve zanaatkârların
öğrencileriyle kurdukları ve onlarla en değerli
meslek sırlarını paylaştıkları usta-çırak ilişkisinin
doğallığıyla benzerlikler taşıyor.
V. Belli bir zaman geçtikten sonra ikinci gruptaki
kedilere de aynı eğitim verilmiştir.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
üçüncü olur?
A)
B) II
E) V
C) III
D) IV
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ye aittir. sil ki ikinci gruba dâhil olan kedi "Ben önemli bir veya kurun çünkü öğrendim." demediyse ustalar da deneyimlerini başkalarıyla paylaşmayı önemser. Araştırma sonucunda ikinci gruptaki kedilerin birinci gruptakilerden elli kat daha hızlı öğrendiği görülmüştür. III. Yapılan bir araştırmada kediler iki gruba ayrılarak önce birinci gruptaki kedilere bir eğitim verilmiş ve birinci gruptaki kedilerden biri, ikinci gruba dâhil edilmiştir. IV. Bu durum sanatçı, düşünür ve zanaatkârların öğrencileriyle kurdukları ve onlarla en değerli meslek sırlarını paylaştıkları usta-çırak ilişkisinin doğallığıyla benzerlikler taşıyor. V. Belli bir zaman geçtikten sonra ikinci gruptaki kedilere de aynı eğitim verilmiştir. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) B) II E) V C) III D) IV
5. Uygar toplumlarda bireyin kendi uğraş alanında ilerlemesi, önemli
görevlere yükselmesi, gelişmiş bir okuma yetisi aracılığıyla kazan-
dığı bilgi birikiminin sonucudur. Herhangi bir bilgi alanında oku-
mayı bir alışkanlık, kendi gündelik yaşantısının bir parçası yapmış
kimse, basılı sözcüklerin taşıdığı bilgiyi hiçbir zaman olduğu gi-
bi benimsemez, okuduğuna kimi yönden katılır, kimi yönden ka-
tılmaz; kitaplarda, dergilerde karşılaştığı her yeni görüşle bir kez
hesaplaşır. Böylece kendi özgün, bağımsız düşüncesini oluştu-
rur. Kulaktan dolma bilgiyle yetinmez. Bu tür bilginin de geçerlili-
ğini, geçersizliğini, başka kaynakların tanıklığına başvurarak de-
netler.
I. Sorgulayıcı ve eleştirel olmak
II. Kendine özgü bir düşünce evreni oluşturmak
III. Farklı görüşlere şüpheyle yaklaşmak
IV. Bilimsel verileri asıl kaynak olarak görmek
V. Duyduklarına değil okuduklarına inanmak
Yukarıdakilerden hangileri parçada sözü edilen bireyin özel-
liklerinden değildir?
AXTV ve v
D) I ve V
B) III ve IV
E) II ve III
C) II ve V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
5. Uygar toplumlarda bireyin kendi uğraş alanında ilerlemesi, önemli görevlere yükselmesi, gelişmiş bir okuma yetisi aracılığıyla kazan- dığı bilgi birikiminin sonucudur. Herhangi bir bilgi alanında oku- mayı bir alışkanlık, kendi gündelik yaşantısının bir parçası yapmış kimse, basılı sözcüklerin taşıdığı bilgiyi hiçbir zaman olduğu gi- bi benimsemez, okuduğuna kimi yönden katılır, kimi yönden ka- tılmaz; kitaplarda, dergilerde karşılaştığı her yeni görüşle bir kez hesaplaşır. Böylece kendi özgün, bağımsız düşüncesini oluştu- rur. Kulaktan dolma bilgiyle yetinmez. Bu tür bilginin de geçerlili- ğini, geçersizliğini, başka kaynakların tanıklığına başvurarak de- netler. I. Sorgulayıcı ve eleştirel olmak II. Kendine özgü bir düşünce evreni oluşturmak III. Farklı görüşlere şüpheyle yaklaşmak IV. Bilimsel verileri asıl kaynak olarak görmek V. Duyduklarına değil okuduklarına inanmak Yukarıdakilerden hangileri parçada sözü edilen bireyin özel- liklerinden değildir? AXTV ve v D) I ve V B) III ve IV E) II ve III C) II ve V