Paragrafın Yapısı Soruları

37. ---. Bunda toplumsal koşullandırmaların büyük payı var. Şöyle ki gençlik çağındaki kızlar, ev ve okul yaşa- mini anlatan kitapları duygusal konuların işlendiği öykü, şiir ve romanlara tercih eder. Erkekler ise serüven, ge- zi, fen, doğa, tarihî kitaplar, kahramanlık, bilgisayarlar, bilim insanlarının yaşamı, spor gibi konularda yazılmış kitaplara ilgi duyar. Toplum; erkeklere cesur, atılgan, dışa dönük, güçlü bir profil sunarken kızlardan da tam tersine uysal, sakin, yumuşak bir yapıda olmasını bek- ler. Toplumun bu beklentileri ve aile içindeki koşullan- malar, ilk gençlik çağında gençlerin okudukları kitapları da az çok belirler. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Erkeklerin ilgi alanları her zaman sıra dışı bir şekil- de kendini gösterir B) Kitapların kız ve erkek çocuklar üzerindeki etkileri birbirine benzemez C) Çocukların yetiştikleri ortam, cinsiyete bağlı olarak şekillenir D) Toplumun kız ve erkek çocuklara yaklaşımında önemli ayrımlar göze çarpar E) İlk gençlik çağındaki kızlarla erkekler, birbirinden farklı kitaplara yönelir

okulda çok eğlenirdik. He ilgili aşağıdaki- 9. insanlar, geçip giden şimdiyi yaşamak yerine geçmişte kalan bir sıkıntının hatıralarını anımsamak için hayal gü- cünü zorlamadılar. eri olmayan bir eser arinin, bilgi ve tecrü- ziği vurgulanmıştır . man yazmaya yelte- k dile getirilmiştir. azmak isteyen sanat- ması gerektiği mesa- Yukarıdaki cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisinde verilmiştir? A) Özne – zarf tümleci - nesne - yüklem B) Özne - nesne - zarf tümleci - yüklem C) Nesne - zarf tümleci – nesne - yüklem D) Nesne - dolaylı tümleç – zarf tümleci - nesne - yük- - bilgilere ulaşabilmek rleştirmesi gerektiği - lem E) Özne - dolaylı tümleç - nesne - yüklem msala dönüştüreceği aşayan bir insan nite- Imiştir. 10. Halk edebiyatı duyarlılık ve konu bakımından halkın yaşamına bağlıyken divan edebiyatı halkın yaşamın- dan bağımsız ve soyut özellikler taşır. II. Divan edebiyatında sanat değeri ve süslülük önemliy- ken halk edebiyatında sade, anlaşılır ve doğal bir dil Sevdet lille ilgili ladikan "Garip" Uyak ve ölçüye ayışına tepki anlayışı benimsenir. III. Konuların sinirli oluşu ve Arap-Fars şiir geleneği di- van şiirini iyice soyutlaştırırken konularini halkın gün- Jük yaşamından alan halk edebiyatı canlıdır ve sürekli değişir. IV. Bireysel çabanın ağır bastığı divan edebiyatında "sa- nat, sanat için" görüşü hâkimken halk deblyatında clayali üsluplar topluma seslenmenin gereği olarak içindir." mantığı vardır. V. Halk edebiyatında parça güzellik van edebiyatında bütün güzellik Yukarıda numaralanmiş cümlels asikatlir; imge

(1) Soruların zorluk seviyesini öğrenci belirler. (II) Düzenli ve verimli çalışan bir öğrenci için zor soru kavramı, rastlanması en güç kavramdır. (III) Çünkü ve- rimli çalışan öğrencinin ciddi bir konu eksiği olmaya- cağı için zorlanacağı soru olması da düşük ihtimaldir . (IV) Az çalışan öğrenciyi düşündüğümüzde en kolay seviye sorular bile onun için zor soru olarak bilinecek- tir. (V) Soru seviyesi zor, kolay, orta gibi ayrılabilir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A)! B) || C) III D) IV EV

12. Çağının en büyük trajedi örneği “Andromaque" ile Fran- sız klasisizmi doruktaydı. Tek rakibi “Le Cid” adlı traje- " diydi. Dönemin sanatçı özgünlüğünü “Denemeler"de, ahlak anlayışındaki ikiyüzlülüğünü “Gülünç Kibarlar” da bulabilirdiniz. Öyle ki onlar ---- Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanmalıdır? A) güldürü ögesini ön plana çıkaran sanatçılardır B) mitolojik ve tarihsel olayları işlemişlerdir C) konularını günlük hayattan alan yapıtlardır D) sadece düzyazı alanında eserler vermiş sanatçılar- dir E) on asırlık edebiyat klasiklerinden beslenen bir akı- min sanatçılarıydı

R VOIR D) Karacaoğlan A) B) II E) Åşık Ömer C) IN kare D) IV AER Zuú 7. XVII. yüzyılda, Gevherî, Âşık Ömer ve Dadaloğlu gibi 11 IV. en yetkin temsilcilerini yetiştiren âşık tarzı kültür ge- v leneği, klasikleşen formlarına ve tekke-tasavvuftan 10. TÜMLER YAYINLARI ayrımı belirginleşen icra ve tematik muhteva çizgisine Aşkın aldı benden beni Bana seni gerek seni Ben yanarım dün ü günü Bana seni gerek seni kavuşur. Bu parçadaki numaralanmış sözlerin hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) B) 11 C) III D) IV E) V 11 Bu dervişlik bir dilektir Bilene büyük devlettir Yensiz yakasız gömlektir Giyemezsin demedim mi Kildan köprü yaratmışsin ecsün deyü

insanın kendi kendisiyle, insanın diğer insanlarla ve insanın Tanrı'yla olan ilişkilerini yaşayan ahlak, bilim ve güzellik değer- lerine göre ayarlamayı öğretti. Bunu da kendi tasavvuf felsefe- sinin ışığında çok güzel hâlletmişti. Bana öğretilen ilkelerden biri de oğrendiğini öğretmekti. Hoca öğrencilerinden bir ilkeyi önce yaşayarak öğrenmemizi istiyordu. Ben bu ilkeleri bizzat yaşayarak denemek istedim. 31. Bu parça aşağıdakilerden hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Bugünkü dünya görüşünüzü hocanız mı size kazandırdı? B) Eksik yanlarınızın ne olduğunu hocanızdan mi öğrendiniz? C) Üsluplu, düzenli ve kararlı olmayı nasıl öğrendiniz? D) Hocanız size neler öğretmek, neler aşılamak istedi? E) Bugünkü ruh, disiplininiz hocanız sayesinde mi oluştu? MOYA

Türkçe 25, Yazar, yildiz seklindeki kentler cerber duvarlar, Korkunç yaratıklar, yineleyen 7 Bakan logan hann geçit yaptigi evreniylo osen Oksik birakmamak icinde geleni yapmis, Ancak 111 saylanan bomen hepsinden ama çok onen, olmazsa olmaz iki meseleyim Qrijinal, derinlikli ve bütünse bir dunya kurgule yetkin bir edebi dil Fantastike bir kurgu yapiyoruan gorcek olması gerekmeyen ama gercekik duygusu vann sten yaralmanız beklenir. Çocuk kitabı yazıyor olsanız da öylere, hele de okuyacagini kendi soome keyfine vardiği yaşlara yönelik yazıyorsanız xurdugunuz dünya kadar dünyayı kurarken kullandiginiz dile de itina otmeniz gerere Yazık Ludingura ve Alaka, neyin niye oldugunu, kimin neden oylo yanligini vereya yapmadığını kolaylıkla aniayamachinez, bütün kahramanlar bir niye öncesiyle sonrası arasında hiçbir uyumluluk göstermeyen daycanışlan, bir gorunup kaybolan, niye yazdigio, bomodo mi liplamelone dolu bit metin olacak buraya gosterma konusundesinitta kalmis. Lucingira ve Attika adlı eserie Mgili bu elestelerden hareketie asagidaki kitap degenendirme ölçütlerindan hangisine cevap verilemez? A Metnin isteri B) Dilin edebi niteliği c) Hedef kitleye uygunluk Dj Kurgunun özgünlüğü ve tutarluigi E) Karakterlerin işlenişi

over 8. Semsiye sozcuqu dintza Arapoado kullanılan bilindik eşyandi olan USA Turkcede daha cok yagmuman Koray geldigi dilde güneş (şemo) kawan, konusuldugu topraklarda gunes 1990 etmektedir coğrafi olarak gusungida baskin, daha etkildir Beni sürmektedir söylenebilir? kultur kavramını meydana geuren arası aktarımi buyuk olcude du atau Insan bilimi ile uğraşanlar Sozcukiern DENTAL dil-kültür bağlantısında önemi ipuçiat 131 AM toplumdaki kültürel ögelerle birlikte dag Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi A) Ortak bir konuyu benzor omeklerle dile geumenter B) Ayni konuyu farklt yollardan açıklamaktadırlar. C) Farkli konuların ortak bir noktada birleşebileceğini D) Değişik görüşlerin farklı üsluplarla sunulabileceğini ömeklemektedirler. e) Farklı düşüncelerin aynı karşılaşmalarla da açıklanabileceğini göstermektedirler. göstermektedirler.

Bence sanat hakkında iddiasız, tartışmasız fikirlere sahip olmak iyidir. Sanat, su gibi bulunduğu kabin seklini alır. Herkesin kendine göre sanatı sezişi ne ise, sanat odur. 23.Parçada geçen "Sanat, su gibi bulunduğu kabin seklini alır." cümlesiyle sanatla ilgili olarak anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? A) Sanatın insanlara yol göstermesi B) İnsanların, varlıklarını sanat yoluyla ortaya koyması C) Sanatın, insanı bulunduğu yerden farklı bir yere taşıması D) Sanat yoluyla insanların ortak bir değer oluşturması E) İnsanların bilgisi doğrultusunda sanatı algılayışı - Biraz daha bekleyelim, çıkar az sonra dışarı - Kendisine çıkar sağlamak için kurnazlık yapıyor. - Herkes, çantasında neyi varsa çıkarsın, dedi. Televizyonda küçüğün anlattıklarını dinleyenlerin gözleri yaşardı. - Yolculuğa çıkarken yanımıza birer kitap da almıştık. 24. Yukarıdaki cümlelerde "-r, -ar, -er" eki kaç farklı görevde kullanılmıştır?

TYT 15. ( Oğuz Atay, ITU'de kendi hocası olan Mustafa inan'ın hayatını Bir Bilim Adamının Romanı'nda anlatır. kalmayıp o dönemin toplumsal yapısına eleştirel (II) Oğuz Atay sadece biyografik roman yazmakla bakışını da aktarır. (III) TÜBİTAK'ın, Mustafa İnan'ın hayatını romanlaştırma fikri nedeniyle Oğuz Atay; Inan ailesinin isteği üzerine yazar bu romani. (IV) Biyografi, orta yaşlı profesör ve genç öğrencinin karşılıklı konuşmaları ile sunulur. (V) Orta yaşlı profesör ile genç öğrencinin, Mustafa İnan'ın hayat hikâyesini romanlaştırma kararı almaları kurmacanın temelini 16. (b) Coğrafya ve e ilişkileridir (un coğrafya ve üretime da (111) Coğrat ancak ins anlamia parças içeril cod oluşturur. (VI) İlginçtir ki ne profesörün ne de gencin herhangi bir betimleyici özelliği vardır hatta adları bile yoktur. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle E) VI D) V başlar? C) IV B) III A) 11

1. Bir kitabın çok satılması, kitlelere yayılması elbette bir ülkenin için oldukça önemlidir. Ne var ki bir kitap yüzbinlerce satilirken daha nitelikli kitaplar yüz adet bile satmıyorsa bir şeyler var demektir. Bu çarpık yapiya Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden sahipleri bir an önce el atmahdır. hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) gelecegi - herkesçe bilinmeyen B) kültürü - yolunda gitmeyen C) edebiyatı - takdir edilen D) ekonomisi - hoşa giden E) tanınması - gözü yormayan

6. (1) Hiçbir bilgi, merkezî bir karar alınıncaya kadar aktarıla- maz. (II) Bunun için ister ekonomideki merkezî planlamacı ister bir şirketteki CEO'lar söz konusu olsun karar alma hakkı büyük oranda konuyla ilgili bilgi sahibi insanlara devredilmelidir. (III) Çünkü denetçinin karar alma haklari- ni başkaları lehinde kullanırken kusursuz bir temsilci gibi davranması pek söz konusu değildir. (IV) Bu da insanlar arası bilgi geçişinin, ekonomilerde bazı karar alma hakları- nin merkezden alınma zorunluluğunu doğurur. (V) Şirket- lerin büyük zararlara uğramasının en temel sebebi budur. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi anlati- min akışını bozmaktadır? B) || C) D) IV E) V A)! G

19. Büyük kentlerin kalbi limanlarda, caddelerde, çarşılarda atar. Şehrin, etrafını saran gecekondulardan çok oralarda soluk aldığı duyulur. Gecekondu semtlerinde köyden henüz kopmamış, yaşamın hızı karşısında tedirgin insanların arasında sanki zaman yavaşlar. Bir yanınızda büyük kentin uğultusu içinde yaşamaya alışmış, o gürültü içinde ekmeğini çıkarabilen insanlar var. Öbür yanınızda kopup geldikleri köylerin ağır ilerleyen, karmaşasız yaşamını parça parça renkler halinde sürdüren insanlar yaşar. Buralar, toplumun genel yapısını belirleyen birer örnektir. Bu parçada, gecekondu semtlerinde yaşayanlarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Köy yaşamını bazı yönleriyle sürdürdüklerine, B) Endişeli bir ruh hali içinde olduklarına, C) Köyde durgun bir yaşama alıştıklarına D) Köydeki ağır koşulların onları şehre yönlendirdiğine, E) Kimisinin geçimini sağlayacak ortamı bulduğuna, Klait diror bir caca

elele 14. Bir öykü yazarıyla ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi, ayraç içindeki özellikle uyuşmamaktadır? Merak ögesini onun kadar başarılı kullanan biri- nin öyküsü okunurken okuyucunun ilgisi asla da- ğılmaz. (sürükleyicilik) BL Seçtiği sözcüklerden devrik cümlelerine varınca- ya kadar şiire özgü anlatım bütün öyküye ege- men olmuş. (biçem) Bir cümlede bin cümle gizleyen anlatımıyla bir dü- şünürün bilgeliğini bir öykücünün yaratısına sığ- dırmış. (yoğunluk) DX Öylesine farklı, öylesine çarpıcı öyküler yazmış ki sesi çağlar ötesinden günümüze tinisini yitirme- den ulaşmış. (kalıcılık) E) Okuyucuya inme yerine onu kendi katına çıkar- E tha anlayışı öykülerinin can damarını oluşturuyor. (ulusallik)

E) Sürrealizm onizm & ve ---- Batı'nın özellikle - akımlarından etkilenen İkinci Yeni sanatçıları, bu akımların okura anlam boşlukları bırakan dil kullanımlarından da esinlenerek kapalı bir anlatım tarzını şiir dillerinin karakteristik özelliği hâline getirmişlerdir. Okurun sarsılması gerektiğini düşünmüşler ve okur tarafından anlaşılma endişesi de taşımadıklarından kavramları ve nesneleri başka bir duygunun ya da durumun simgesi olarak kullanmışlar. Şiirleri yer yer zihinden geçenlerin art arda sıralanması şeklinde bir görünüme de sahiptir. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) sürrealizm - romantizm B) sembolizm - sürrealizm C) parnasizm - empresyonizm DJ dadaizm - sembolizm -El romantizm - parnasizm EDEBİYAT / IMS / 3 85

12. ilk karalaması yapılmış roman, büyük ölçüde ortaya çıkmıştır. Otesi, işçiliktir benim için. Bu işçilik uzun- ca bir dinlendirme"nin sonunda başlar. Elde kalem, mümkün olduğunca kesintisiz yapmak isterim bu iş- çiliği. Eklemeler, çıkarmalar olur. Dilin ne kadar kil- çığı varsa atarım. Roman ete kemiğe bürünür bu ey- rede. Bitince temize çekerim romanimi. Bu, en az bir ayımı alır. Bu sırada gene ufak tefek düzeltmeler ya. parim Bu parçada geçen "dilin ne kadar kılcığı varsa at- mak" sözüyle anlatılmak istenen asağıdakilerden hangisidir? A) Özlu anlatım gerçekleştirmek B) Kısa cümleler kullanmak C konuden çok anlatima odaklanmak D) Metni akıcılığı engelleyen ögelerden arındırmak E). Anlatımda herkesin bildiği sözcüklere yer vermek