Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Ergenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemidir.
Bu dönem, aşağı yukarı 12-20 yaşları arasıdır. Genç,
aileden farklılaşıp birey durumuna gelir. Fiziki olarak
vücutta hızlı değişiklikler görülür. Biyolojik olgunluğa
bu dönemde ulaşılır. Piaget'in son aşaması bu döneme
denk gelir. Birey bu dönemde felsefe, din, siyaset,
ahlak vb. soyut olan konularda fikirler üretmeye çalışır.
Dil gelişmiştir. Mantık kuralları hesaba katılır. Genç bu
dönemde Ben kimim, yaşam amacım ne?" gibi soruları
kendisine sorar. Bu dönem kimlik bunalımını çözmek
olarak adlandırılır. Bu dönemde farklı kimlikler denenip
vazgeçilebilir. Akran ilişkileri önemlidir, ebeveynle ilişkiler
azalır çatışmalar yaşanabilir. Bu dönemin en az sorunla
atlatılarak kimliğin oluşmasında anne, baba, öğretmen ve
akranların değer yargılarının birbiriyle uyuşması önemli
katkı sağlar.
25. Bu parçaya göre, ergenlik döneminin geçirilip
kimliğin oluşması aşağıdakilerden hangisine
bağlıdır?
A) Profesyonel psikolojik destek alınmasına
B) Düşüncelerine saygı gösterilmesine
CÇevresindekilerle ortak değerlere sahip olmasına
D) Ebeveynin anlayışlı ve sevecen davranmasına
E) Stresten uzak bir yaşam sürülmesine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Ergenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemidir. Bu dönem, aşağı yukarı 12-20 yaşları arasıdır. Genç, aileden farklılaşıp birey durumuna gelir. Fiziki olarak vücutta hızlı değişiklikler görülür. Biyolojik olgunluğa bu dönemde ulaşılır. Piaget'in son aşaması bu döneme denk gelir. Birey bu dönemde felsefe, din, siyaset, ahlak vb. soyut olan konularda fikirler üretmeye çalışır. Dil gelişmiştir. Mantık kuralları hesaba katılır. Genç bu dönemde Ben kimim, yaşam amacım ne?" gibi soruları kendisine sorar. Bu dönem kimlik bunalımını çözmek olarak adlandırılır. Bu dönemde farklı kimlikler denenip vazgeçilebilir. Akran ilişkileri önemlidir, ebeveynle ilişkiler azalır çatışmalar yaşanabilir. Bu dönemin en az sorunla atlatılarak kimliğin oluşmasında anne, baba, öğretmen ve akranların değer yargılarının birbiriyle uyuşması önemli katkı sağlar. 25. Bu parçaya göre, ergenlik döneminin geçirilip kimliğin oluşması aşağıdakilerden hangisine bağlıdır? A) Profesyonel psikolojik destek alınmasına B) Düşüncelerine saygı gösterilmesine CÇevresindekilerle ortak değerlere sahip olmasına D) Ebeveynin anlayışlı ve sevecen davranmasına E) Stresten uzak bir yaşam sürülmesine
Hemşirelere göre bakım; sempati ve saygı, kendini
verme, bir çalışma tarzı, motivasyon, iletişim ve
gereksinimlerin karşılanması, bilgi ve öğrenme, bireysel
yaklaşım, dürüstlük ve samimiyet olarak tanımlanmıştır.
Hemşireler bu özelliklerin hemşirelik açısından bir
değer olduğunu belirtmişlerdir. Brunton ve Beaman
çalışmalarında, hemşirelerin önemli gördükleri
bakım davranışlarının sırasıyla; birey olarak hastanın
değerliliği, hastaya saygının gösterilmesi, hastaya karşı
duyarlı olma, hastayla konuşma, hastadan edinilen
bilgilerin gizliliğine önem verme, birey olarak hastaya
özel davranma ve hastayı dikkatlice dinleme olarak
belirtmişlerdir.
36. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden
hangisidir?
27-MNT
A) Okuyucuların düş gücüne hitap etmek
B) Bir konu hakkında okuyucuya bilgi vermek
VICEN
Anlatılanları okuyucunun gözünde canlandırmak
DYOkuyucuda kanı değişikliği yapmak
E) Okuyucuyu bir olay içinde yaşatmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Hemşirelere göre bakım; sempati ve saygı, kendini verme, bir çalışma tarzı, motivasyon, iletişim ve gereksinimlerin karşılanması, bilgi ve öğrenme, bireysel yaklaşım, dürüstlük ve samimiyet olarak tanımlanmıştır. Hemşireler bu özelliklerin hemşirelik açısından bir değer olduğunu belirtmişlerdir. Brunton ve Beaman çalışmalarında, hemşirelerin önemli gördükleri bakım davranışlarının sırasıyla; birey olarak hastanın değerliliği, hastaya saygının gösterilmesi, hastaya karşı duyarlı olma, hastayla konuşma, hastadan edinilen bilgilerin gizliliğine önem verme, birey olarak hastaya özel davranma ve hastayı dikkatlice dinleme olarak belirtmişlerdir. 36. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisidir? 27-MNT A) Okuyucuların düş gücüne hitap etmek B) Bir konu hakkında okuyucuya bilgi vermek VICEN Anlatılanları okuyucunun gözünde canlandırmak DYOkuyucuda kanı değişikliği yapmak E) Okuyucuyu bir olay içinde yaşatmak
37 ve 38. soruları parçaya göre cevaplayınız.
İyimser insan, hayatı güllük gülistanlık olarak görmez,
ona göre hayat tozpembe değildir. Sorunların, zor-
lukların farkındadır. Fakat zorluklar karşısında elinden
gelenin en iyisini yapmaya çalışır. Zorlukları üstesin-
den gelinmesi gereken bir fırsat olarak görür. Ahlanıp
vahlanmak yerine sorunlar karşısında çözüm arama-
yı tercih eder. Çözüme giden birçok yolun olduğunu
bilir ve çıkış yollarından en iyisini bulmaya çalışır, o
yol olmazsa diğer yolları dener. Ancak iyimser insan-
la polyannacı insan karıştırılmamalıdır. Polyannacılık,
kaybedilen herhangi bir şey için üzülmek yerine elin-
dekilerle yetinme ve mutlu olma davranışıdır.
37. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "iyimser
insanlar"ın söylemlerinden biri olamaz?
A) Acıyı kucaklamalı ve yolculuğumdz için yakıt olarak
kullanmalıyız.
B) Her zorluk ve engele rağmen hayat güzeldir, size su-
nulmuş mükemmel bir meyvedir.
C) Mücevher sürtünme olmadan parlatılamaz, insan
da denemeden mükemmelleşemez.
D) Engel ne kadar büyükse üstesinden gelmek o kadar
büyük başarıdır.
C
E)) Ne kadar karanlık olursa olsun parlayan en az bir
yıldızı görebilirsin.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
37 ve 38. soruları parçaya göre cevaplayınız. İyimser insan, hayatı güllük gülistanlık olarak görmez, ona göre hayat tozpembe değildir. Sorunların, zor- lukların farkındadır. Fakat zorluklar karşısında elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışır. Zorlukları üstesin- den gelinmesi gereken bir fırsat olarak görür. Ahlanıp vahlanmak yerine sorunlar karşısında çözüm arama- yı tercih eder. Çözüme giden birçok yolun olduğunu bilir ve çıkış yollarından en iyisini bulmaya çalışır, o yol olmazsa diğer yolları dener. Ancak iyimser insan- la polyannacı insan karıştırılmamalıdır. Polyannacılık, kaybedilen herhangi bir şey için üzülmek yerine elin- dekilerle yetinme ve mutlu olma davranışıdır. 37. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "iyimser insanlar"ın söylemlerinden biri olamaz? A) Acıyı kucaklamalı ve yolculuğumdz için yakıt olarak kullanmalıyız. B) Her zorluk ve engele rağmen hayat güzeldir, size su- nulmuş mükemmel bir meyvedir. C) Mücevher sürtünme olmadan parlatılamaz, insan da denemeden mükemmelleşemez. D) Engel ne kadar büyükse üstesinden gelmek o kadar büyük başarıdır. C E)) Ne kadar karanlık olursa olsun parlayan en az bir yıldızı görebilirsin.
TYT
TÜRKÇE TESTİ
28. Tıpkı doktorların bir hastalığı teşhis ederken belirtilerden
yola çıktığı gibi, Türk yazınında ortaya konmuş eserlerde-
ki "yanlış Batılılaşmış" karakterler ve bu amaçla yapılan
eleştiriler bazı ortak "belirtiler" üzerinden incelenebilir.
Tanzimat edebiyatında "yanlış Batılılaşmış" karakterlerin
en büyük ortak özelliği, bu kişilerin kendi kültürlerinden
uzaklaşmış olmalarıdır. Kendi kültürlerine uzaklaşmış bu
karakterler, geldikleri yere uygun şekilde yaşamadıkları
gibi, içi boş bir hayranlıkla taklit ettikleri Avrupa kültürünü
de gerçek anlamda benimseyememiştir. Bu karakterler
Batı'yı yalnızca şekil olarak taklit etmekten ibarettir. Bu
nedenle, Batı'nın eğlenceli ve serbest gözüken bütün
boyutlarını kabul etseler de kültürel olarak hiçbir boyu-
tuyla ilgilenmezler.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "yanlış Bati-
lilaşmış" karakterlerin niteliklerinden biri olamaz?
30. Hikâye
rinde
A) Batı kültürünü yüzeysel olarak rol model almışlardır.
B) Ne tam olarak Avrupa ne de tam olarak Türk kültü-
rünü yansıtabilmişlerdir.
C) Türk kültürüne, gelenek ve göreneklerine bağları
azalmıştır.
D) Batı kültürüne sıkı sıkıya bağlı bir hayranlıkla yaklaş-
mışlardır.
E) Yaşam tarzı açısından öz kültüründen uzaklaşmış-
lardır.
miştir.
ile bir
bir a
izler
öze
ring
sa
di
k
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT TÜRKÇE TESTİ 28. Tıpkı doktorların bir hastalığı teşhis ederken belirtilerden yola çıktığı gibi, Türk yazınında ortaya konmuş eserlerde- ki "yanlış Batılılaşmış" karakterler ve bu amaçla yapılan eleştiriler bazı ortak "belirtiler" üzerinden incelenebilir. Tanzimat edebiyatında "yanlış Batılılaşmış" karakterlerin en büyük ortak özelliği, bu kişilerin kendi kültürlerinden uzaklaşmış olmalarıdır. Kendi kültürlerine uzaklaşmış bu karakterler, geldikleri yere uygun şekilde yaşamadıkları gibi, içi boş bir hayranlıkla taklit ettikleri Avrupa kültürünü de gerçek anlamda benimseyememiştir. Bu karakterler Batı'yı yalnızca şekil olarak taklit etmekten ibarettir. Bu nedenle, Batı'nın eğlenceli ve serbest gözüken bütün boyutlarını kabul etseler de kültürel olarak hiçbir boyu- tuyla ilgilenmezler. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "yanlış Bati- lilaşmış" karakterlerin niteliklerinden biri olamaz? 30. Hikâye rinde A) Batı kültürünü yüzeysel olarak rol model almışlardır. B) Ne tam olarak Avrupa ne de tam olarak Türk kültü- rünü yansıtabilmişlerdir. C) Türk kültürüne, gelenek ve göreneklerine bağları azalmıştır. D) Batı kültürüne sıkı sıkıya bağlı bir hayranlıkla yaklaş- mışlardır. E) Yaşam tarzı açısından öz kültüründen uzaklaşmış- lardır. miştir. ile bir bir a izler öze ring sa di k
26. John Berger, ülkemiz okurlannın sevdiği yazarlardan. De-
neme, inceleme, roman, öykü... Her yazdığı ilgiyle karşı-
lanıyor. Geçmiş yıllarda ülkemize sık sık gelmesi; yazar-
lanmızla dostluklar kurması; kitaplarında Türkiye'den, in-
sanlarından, sanatçılarından söz etmesi bu ilginin kay-
naklan arasında olsa da temel neden farklı: John Berger,
okurlara alışılmadık bakışlar, yaklaşımlar sunarken insa-
noğlunu çağın, çağların temel sorunlarıyla yüz yüze ge-
tiriyor. Yazdığı her şeyde insanlığın yazgısını, mücadele-
sini, dünyayı anlama ve değiştirme çabasını temele yer-
leştiriyor. Bunu yaparken her insanın biricik, benzersiz ol-
duğunu; her birinin aynı bir dünyası, hikâyesi olduğunu
da unutmuyor.
Bu parçaya göre John Berger'in ülkemiz okurları
tarafından sevilmesinin temel nedeni aşağıdakiler-
den hangisidir?
İşlevsel ayrıntılar ve sıra dışı yaklaşımlarla insanın
hayat serüvenine ışık tutması
B) insanın zihinsel serüvenine sarsıcı ve yerinde tes-
pitlerle eşlik etmesi
C) Toplumsal gelişmelere yönelik saptamalarında ta-
mamen yansız bir tutum sergilemesi
D) Ele aldığı konuların yediden yetmişe herkese hitap
etmesi ve tanıdık gelmesi
E En genel doğrularla en kişisel özelliklerden bir ara-
da söz etmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
26. John Berger, ülkemiz okurlannın sevdiği yazarlardan. De- neme, inceleme, roman, öykü... Her yazdığı ilgiyle karşı- lanıyor. Geçmiş yıllarda ülkemize sık sık gelmesi; yazar- lanmızla dostluklar kurması; kitaplarında Türkiye'den, in- sanlarından, sanatçılarından söz etmesi bu ilginin kay- naklan arasında olsa da temel neden farklı: John Berger, okurlara alışılmadık bakışlar, yaklaşımlar sunarken insa- noğlunu çağın, çağların temel sorunlarıyla yüz yüze ge- tiriyor. Yazdığı her şeyde insanlığın yazgısını, mücadele- sini, dünyayı anlama ve değiştirme çabasını temele yer- leştiriyor. Bunu yaparken her insanın biricik, benzersiz ol- duğunu; her birinin aynı bir dünyası, hikâyesi olduğunu da unutmuyor. Bu parçaya göre John Berger'in ülkemiz okurları tarafından sevilmesinin temel nedeni aşağıdakiler- den hangisidir? İşlevsel ayrıntılar ve sıra dışı yaklaşımlarla insanın hayat serüvenine ışık tutması B) insanın zihinsel serüvenine sarsıcı ve yerinde tes- pitlerle eşlik etmesi C) Toplumsal gelişmelere yönelik saptamalarında ta- mamen yansız bir tutum sergilemesi D) Ele aldığı konuların yediden yetmişe herkese hitap etmesi ve tanıdık gelmesi E En genel doğrularla en kişisel özelliklerden bir ara- da söz etmesi
30. Bundan yirmi beş yıl önce İngiltere'de banka memu-
resi olarak çalışıyordum ve kutbu keşfetmek aklımın
ucundan bile geçmiyordu. Sonra hayatımın fırsatı çı-
kıverdi karşıma. Özel bir ilanda Kuzey Kutbu'na yapı-
lacak ve tümüyle kadınlardan oluşan ilk sefer için "sl-
radan" kadınlar aranıyordu. Yolculuk için toplamda ya-
rım milyon dolar gerekliydi ve iki organizatör, amatör-
lerin daha fazla bağış toplayabileceğini düşünmüştü.
Elbette, benim dışımda hiç kimse "sıradan" çıkmadı.
Hepsi de dağcı ya da doğada zaman geçiren insanlar-
dı. Bense hayatımda kayak bile yapmamıştım. Bir yılı
aşkın süren eğitimin ardından yola çıktık ve ömrümde
ilk kez hareket eden buzun üstüne bastım. Bir gün, in-
ce bir buz tabakasının yanında yürüyorduk ki kırılıver-
di. Ne suya gömüldüğümü gören oldu ne de bağırışı-
mi duyan.
Bu parçanın yazarı ile ilgili aşağıdaki nitelendirme-
lerden hangisi yapılabilir?
A Tedbiri hiç elden bırakmayan
B
Kendine göre doğrular olan
Ilham verici bir öyküsü olan
D Her deneyiminden ders çıkaran
E) Aklın sınırları dışına çıkmayan
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30. Bundan yirmi beş yıl önce İngiltere'de banka memu- resi olarak çalışıyordum ve kutbu keşfetmek aklımın ucundan bile geçmiyordu. Sonra hayatımın fırsatı çı- kıverdi karşıma. Özel bir ilanda Kuzey Kutbu'na yapı- lacak ve tümüyle kadınlardan oluşan ilk sefer için "sl- radan" kadınlar aranıyordu. Yolculuk için toplamda ya- rım milyon dolar gerekliydi ve iki organizatör, amatör- lerin daha fazla bağış toplayabileceğini düşünmüştü. Elbette, benim dışımda hiç kimse "sıradan" çıkmadı. Hepsi de dağcı ya da doğada zaman geçiren insanlar- dı. Bense hayatımda kayak bile yapmamıştım. Bir yılı aşkın süren eğitimin ardından yola çıktık ve ömrümde ilk kez hareket eden buzun üstüne bastım. Bir gün, in- ce bir buz tabakasının yanında yürüyorduk ki kırılıver- di. Ne suya gömüldüğümü gören oldu ne de bağırışı- mi duyan. Bu parçanın yazarı ile ilgili aşağıdaki nitelendirme- lerden hangisi yapılabilir? A Tedbiri hiç elden bırakmayan B Kendine göre doğrular olan Ilham verici bir öyküsü olan D Her deneyiminden ders çıkaran E) Aklın sınırları dışına çıkmayan Diğer sayfaya geçiniz.
28. Bir ikilidir ağlamak ve gülmek. Ağlamak, sanılanın
aksine çaresizlik, zayıflık, güçsüzlük demek değildir
bence. Gariptir belki... Ama ben ne zaman ağlayan
birini görsem, içim gerçekten acısa dahi bir miktar da
sevinirim. Çünkü üzülmeyi becerebilen bir kişi, sevmeyi
de bir o kadar iyi becerebilir. Çünkü ağlayabilen bir
insan gülmenin o mükemmel kıymetini belki de daha iyi
anlayabilir.
Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini
söylemesi beklenir?
A) Nedensiz ağlamalar insanı rahatlatmıyor, tam tersi
daha da geriyor, neden şimdi ağlıyorum, diye.
B) Ağlamak sadece terlemek, hapşırmak ve gülmek gibi
dış etkilere karşı bedenin verdiği bir tepkidir.
C) Bazı psikologlar başkalarına yardıma ihtiyacımız
olduğunu anlatabilmek için ağladığımızı düşünüyor.
Eğer çocuk, istediklerini ağlayarak elde etme
alışkanlığı kazanmış ise ebeveyn ve diğer aile
büyüklerinin ortak bir irade ile bunu çözümlemesi
gerekir.
Blirim ki ağlayan bir kişinin kalbi henüz nasır
tutmamıştır; yüreği katılaşmamış, duyguları
bitmemiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
28. Bir ikilidir ağlamak ve gülmek. Ağlamak, sanılanın aksine çaresizlik, zayıflık, güçsüzlük demek değildir bence. Gariptir belki... Ama ben ne zaman ağlayan birini görsem, içim gerçekten acısa dahi bir miktar da sevinirim. Çünkü üzülmeyi becerebilen bir kişi, sevmeyi de bir o kadar iyi becerebilir. Çünkü ağlayabilen bir insan gülmenin o mükemmel kıymetini belki de daha iyi anlayabilir. Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenir? A) Nedensiz ağlamalar insanı rahatlatmıyor, tam tersi daha da geriyor, neden şimdi ağlıyorum, diye. B) Ağlamak sadece terlemek, hapşırmak ve gülmek gibi dış etkilere karşı bedenin verdiği bir tepkidir. C) Bazı psikologlar başkalarına yardıma ihtiyacımız olduğunu anlatabilmek için ağladığımızı düşünüyor. Eğer çocuk, istediklerini ağlayarak elde etme alışkanlığı kazanmış ise ebeveyn ve diğer aile büyüklerinin ortak bir irade ile bunu çözümlemesi gerekir. Blirim ki ağlayan bir kişinin kalbi henüz nasır tutmamıştır; yüreği katılaşmamış, duyguları bitmemiştir.
18. (1) Türkiye, dünya ceviz üretiminde önde gelen ülkelerden
biridir. (II) Buna karşılık dünya kabuklu ceviz ithalatında
Italya ile birlikte en fazla ithalat yapan ilk iki ülke arasında
yer almaktadır. (III) Ülkemizde hem ceviz üretimini
artırmaya hem de cevizin işlenmesine yönelik çalışmalar
yapılmaktadır. (IV) Dünya kabuklu ve iç ceviz ihracatında
lider ülke ise ABD'dir. (V) Dünya genelinde cevizden
en iyi geliri elde eden ülkeler ABD ve Fransa'dır. (VI)
Bu iki ülkenin ceviz değerini artırmak için üretimde
kültürel uygulamalara önem verdikleri, iyi örgütlendikleri,
ürün farklılaştırma çalışmaları yaptıkları ve pazarlama
yeteneklerini artırdıkları görülmektedir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
(A) II
B) III C) IV
D) V E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. (1) Türkiye, dünya ceviz üretiminde önde gelen ülkelerden biridir. (II) Buna karşılık dünya kabuklu ceviz ithalatında Italya ile birlikte en fazla ithalat yapan ilk iki ülke arasında yer almaktadır. (III) Ülkemizde hem ceviz üretimini artırmaya hem de cevizin işlenmesine yönelik çalışmalar yapılmaktadır. (IV) Dünya kabuklu ve iç ceviz ihracatında lider ülke ise ABD'dir. (V) Dünya genelinde cevizden en iyi geliri elde eden ülkeler ABD ve Fransa'dır. (VI) Bu iki ülkenin ceviz değerini artırmak için üretimde kültürel uygulamalara önem verdikleri, iyi örgütlendikleri, ürün farklılaştırma çalışmaları yaptıkları ve pazarlama yeteneklerini artırdıkları görülmektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? (A) II B) III C) IV D) V E) VI
edir.
stir.
32. Rus yazarı Turgenyev, soğuk bir akşamüstü evine doğru
yola çıkar. Yolda bir dilenci kendisinden para ister. Bütün
ceplerini karıştıran Turgenyev, ne yazık ki hiç para
bulamaz. Bunun üzerine kendisine uzatılan soğuk elleri
kendi elleriyle ısıtarak:
"Kusura bakma kardeşim, sana verecek bir şeyim yok."
der.
Dilenci, "Verdiniz ya efendim!" der; "Bana kardeşim
dediniz."
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak
istenen düşünceyle örtüşmektedir?
A) Toplumlar içlerindeki yoksulları koruyup kollamak
zorundadır.
BY Sanatçılar duygusal insanlar olduklarından dilencileri
geri çevirmezler.
Tokgözlülük insanlar için kolay kolay bulunmayan bir
erdemdir.
DY Bugün eserleri çok satılan bazı sanatçılar, yoksul bir
yaşam sürmüşlerdir.
E) Kimi insanlar için içten bir davranış paradan daha
önemlidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
edir. stir. 32. Rus yazarı Turgenyev, soğuk bir akşamüstü evine doğru yola çıkar. Yolda bir dilenci kendisinden para ister. Bütün ceplerini karıştıran Turgenyev, ne yazık ki hiç para bulamaz. Bunun üzerine kendisine uzatılan soğuk elleri kendi elleriyle ısıtarak: "Kusura bakma kardeşim, sana verecek bir şeyim yok." der. Dilenci, "Verdiniz ya efendim!" der; "Bana kardeşim dediniz." Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen düşünceyle örtüşmektedir? A) Toplumlar içlerindeki yoksulları koruyup kollamak zorundadır. BY Sanatçılar duygusal insanlar olduklarından dilencileri geri çevirmezler. Tokgözlülük insanlar için kolay kolay bulunmayan bir erdemdir. DY Bugün eserleri çok satılan bazı sanatçılar, yoksul bir yaşam sürmüşlerdir. E) Kimi insanlar için içten bir davranış paradan daha önemlidir.
unu
ini
1
35. Liderlik kavramı ile ilgili net bir tanım henüz yapılabilmiş
değildir. Liderlik ile ilgili olarak yapılan her çalışmada,
kavramın değişik boyut ve yönleri araştırılmakta ve
farklı açılarına ışık tutulmaya çalışılmaktadır (Karadağ,
Başaran ve Korkmaz, 2009). Bu nedenle, liderlik
hakkında binlerce sayfa yazılmasına, araştırma
yapılmasına rağmen bu sözcük hâlâ tam anlamıyla
açıklığa kavuşturulamamıştır (Turan ve Bektaş, 2014:
294-295). Henüz lider ve liderlik için genelgeçer bir tanım
ve özellikler listesi verilememektedir (Demirel, 2013).
Bir makaleden alınan bu parçayla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Sayısal olarak ölçülebilen verilerin istatistiksel
çözümlemeleri yapılmıştır.
B) Ortaya konan görüşü destekleyen başka
araştırmalara gönderme yapılmıştır.
Yapılan anket sonucuna dayanarak kesin yargılarda
bulunulmuştur.
D) Yapılan araştırmalarda elde edilen veriler sayısal
olarak ifade edilmiştir.
E) Kendi içerisinde tutarsızlıkları olup nesnellikten uzak
yanları vardır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
unu ini 1 35. Liderlik kavramı ile ilgili net bir tanım henüz yapılabilmiş değildir. Liderlik ile ilgili olarak yapılan her çalışmada, kavramın değişik boyut ve yönleri araştırılmakta ve farklı açılarına ışık tutulmaya çalışılmaktadır (Karadağ, Başaran ve Korkmaz, 2009). Bu nedenle, liderlik hakkında binlerce sayfa yazılmasına, araştırma yapılmasına rağmen bu sözcük hâlâ tam anlamıyla açıklığa kavuşturulamamıştır (Turan ve Bektaş, 2014: 294-295). Henüz lider ve liderlik için genelgeçer bir tanım ve özellikler listesi verilememektedir (Demirel, 2013). Bir makaleden alınan bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Sayısal olarak ölçülebilen verilerin istatistiksel çözümlemeleri yapılmıştır. B) Ortaya konan görüşü destekleyen başka araştırmalara gönderme yapılmıştır. Yapılan anket sonucuna dayanarak kesin yargılarda bulunulmuştur. D) Yapılan araştırmalarda elde edilen veriler sayısal olarak ifade edilmiştir. E) Kendi içerisinde tutarsızlıkları olup nesnellikten uzak yanları vardır.
TYT
parçaya göre cevaplayınız.
TYT
şlerin dışında gelişir. Evrima
a dayandırıyor. Fakat sosyal
kleri ve arkadaşlarından al-
aya koydu. Primatolog Joan
iklilik ve eşitlik arkadaşlar
aynı şekilde karşılığının
urulmasına ve sürdürül-
gerçekten de doğruysa
ilmece oluşturuyor."
arkadaşlıkları doğurur." demiş
ce ve zevk paylaşımı üzerinde
um yapmıştır: "Kendimize be Sosyoloji; yerel ve küresel düzeyde toplumsal değişim/ve dönüşüm
leri sistematik bir biçimde inceleyerek açıklayan, toplumsal sorunların
bi görünür fakat bu aldatıcı çözümüne, sosyal, siyasal ve kültürel politikaların üretimine bilimsel
TÜRKÇE TESTİ
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
A
40. Bu parçada yazarın savunduğu düşünceyi desteklemek
için aşağıdaki örneklerden hangisi kullanılabilir?
katkı sunan, gelecekteki toplumsal yaşamı öngörmeye çalışan bir
sosyal bilim dalıdır. Toplumsal gerçeği anlamlandırmak, toplumdaki
grup dinamiklerini irdelemek, insanlar arasındaki ilişki ve etkileşim-
lerin yapısı ve işleyişi ile ilgili kural ve ilkeleri ortaya koymak, sosyal
davranışı toplumsal bağlam içerisinde açıklamak sosyolojinin en
temel amaçları arasında yer almaktadır. Bu anlamda sosyolojinin
araştırma konusu; bireylerin toplumla ilişkilerinden, aile, din, eğitim,
ekonomi gibi toplumsal kurumların incelenmesine; kırsal ve kentsel
yaşamdan, siyasete kadar geniş bir yelpaze sunmaktadır. Değişi-
min çok hızlı ve olayların çok boyutlu olduğu günümüz dünyasında
toplumsal sorunların anlaşılması; zorunlu göç/kutuplaşma, kültürel
yozlaşma, toplumsal güvensizlik gibi modern sorunlara basmakalıp
olmayan yaratıcı çözümlerin geliştirilmesi sosyolojinin sunduğu bakış
açısı ve sosyolojik duyarlılığın ortaya konulması ile mümkündür.
A) Giddens'a göre sosyoloji, Avrupa'daki iki büyük devrimin
meydana getirdiği ilk değişiklikler dizisine kendini kaptıran
ve bu devrimlerin ortaya çıkış şartlarını ve muhtemel so-
nuçlarını anlama çabasıyla ortaya çıkan bir bilimdir.
B) Max Weber' e göre sosyoloji, toplumsal davranışı yo-
rumlayarak anlamak ve bu yolla davranışı kendi akışı ve
doğurduğu tesirlerle birlikte sebeplerini ortaya koyarak
açıklamak isteyen bir bilimdir.
C) Comte; toplumsal alanda yapılacak yenilik için zihinlerde
kurulması gereken birliği, uzlaşmayı ancak matematik ve
doğa bilimleri gibi olumlu bilimlere dayanmakla sağlana-
bileceğini savunmuştur.
D) Durkheim, metodolojik temelde toplumsal olguların insan-
lardan bağımsız gerçeklikler olduğunu savunmuş ve ispata
çalışmıştır.
Dilthey, doğa bilimleri ile sosyal bilimlerin metodolojik te-
melde birbirlerinden ayrılmaları gerektiğine dikkat çekmiş
ve doğa bilimlerinin açıklamaya, sosyal bilimlerin anlamaya
dayalı bilimler olduklarını savunmuştur.
oru
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT parçaya göre cevaplayınız. TYT şlerin dışında gelişir. Evrima a dayandırıyor. Fakat sosyal kleri ve arkadaşlarından al- aya koydu. Primatolog Joan iklilik ve eşitlik arkadaşlar aynı şekilde karşılığının urulmasına ve sürdürül- gerçekten de doğruysa ilmece oluşturuyor." arkadaşlıkları doğurur." demiş ce ve zevk paylaşımı üzerinde um yapmıştır: "Kendimize be Sosyoloji; yerel ve küresel düzeyde toplumsal değişim/ve dönüşüm leri sistematik bir biçimde inceleyerek açıklayan, toplumsal sorunların bi görünür fakat bu aldatıcı çözümüne, sosyal, siyasal ve kültürel politikaların üretimine bilimsel TÜRKÇE TESTİ 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A 40. Bu parçada yazarın savunduğu düşünceyi desteklemek için aşağıdaki örneklerden hangisi kullanılabilir? katkı sunan, gelecekteki toplumsal yaşamı öngörmeye çalışan bir sosyal bilim dalıdır. Toplumsal gerçeği anlamlandırmak, toplumdaki grup dinamiklerini irdelemek, insanlar arasındaki ilişki ve etkileşim- lerin yapısı ve işleyişi ile ilgili kural ve ilkeleri ortaya koymak, sosyal davranışı toplumsal bağlam içerisinde açıklamak sosyolojinin en temel amaçları arasında yer almaktadır. Bu anlamda sosyolojinin araştırma konusu; bireylerin toplumla ilişkilerinden, aile, din, eğitim, ekonomi gibi toplumsal kurumların incelenmesine; kırsal ve kentsel yaşamdan, siyasete kadar geniş bir yelpaze sunmaktadır. Değişi- min çok hızlı ve olayların çok boyutlu olduğu günümüz dünyasında toplumsal sorunların anlaşılması; zorunlu göç/kutuplaşma, kültürel yozlaşma, toplumsal güvensizlik gibi modern sorunlara basmakalıp olmayan yaratıcı çözümlerin geliştirilmesi sosyolojinin sunduğu bakış açısı ve sosyolojik duyarlılığın ortaya konulması ile mümkündür. A) Giddens'a göre sosyoloji, Avrupa'daki iki büyük devrimin meydana getirdiği ilk değişiklikler dizisine kendini kaptıran ve bu devrimlerin ortaya çıkış şartlarını ve muhtemel so- nuçlarını anlama çabasıyla ortaya çıkan bir bilimdir. B) Max Weber' e göre sosyoloji, toplumsal davranışı yo- rumlayarak anlamak ve bu yolla davranışı kendi akışı ve doğurduğu tesirlerle birlikte sebeplerini ortaya koyarak açıklamak isteyen bir bilimdir. C) Comte; toplumsal alanda yapılacak yenilik için zihinlerde kurulması gereken birliği, uzlaşmayı ancak matematik ve doğa bilimleri gibi olumlu bilimlere dayanmakla sağlana- bileceğini savunmuştur. D) Durkheim, metodolojik temelde toplumsal olguların insan- lardan bağımsız gerçeklikler olduğunu savunmuş ve ispata çalışmıştır. Dilthey, doğa bilimleri ile sosyal bilimlerin metodolojik te- melde birbirlerinden ayrılmaları gerektiğine dikkat çekmiş ve doğa bilimlerinin açıklamaya, sosyal bilimlerin anlamaya dayalı bilimler olduklarını savunmuştur. oru
15. (1) Andre Breton, "Benim üslubum yok." derdi; Aragon,
"Ama üslupsuzluk da bir üsluptur." diye karşılık veriyor-
du Breton'a. (II) Ya Breton'unki bir paradokstu ya da Ara-
gon haklıydı veya her ikisi birden... (III) Çünkü Breton da
Aragon da kendine özgü üslubu olan yazarlardı. (IV) Belki
de kişisel bir üslup istememişlerdi veya "Söylediklerim o
kadar önemli ki ayrıca bir üsluba gerek yok." demek iste-
mişlerdi. (V) Peki ama "Üslup sözcüğü resme uygulandı-
ğında, resimde sanatçının üslubunu aradığımızda üslubu
nerede bulacağız?" (VI) "Desende mi, renklerde mi yoksa
bu ikisinin birliğinde mi?.."
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag-
raf numaralanmış cümlelerin hangisi ile başlar?
A) II
D) V
C
B) III
X
C) IV
X
ONX
E VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
15. (1) Andre Breton, "Benim üslubum yok." derdi; Aragon, "Ama üslupsuzluk da bir üsluptur." diye karşılık veriyor- du Breton'a. (II) Ya Breton'unki bir paradokstu ya da Ara- gon haklıydı veya her ikisi birden... (III) Çünkü Breton da Aragon da kendine özgü üslubu olan yazarlardı. (IV) Belki de kişisel bir üslup istememişlerdi veya "Söylediklerim o kadar önemli ki ayrıca bir üsluba gerek yok." demek iste- mişlerdi. (V) Peki ama "Üslup sözcüğü resme uygulandı- ğında, resimde sanatçının üslubunu aradığımızda üslubu nerede bulacağız?" (VI) "Desende mi, renklerde mi yoksa bu ikisinin birliğinde mi?.." Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisi ile başlar? A) II D) V C B) III X C) IV X ONX E VI
20. Marcel Proust, Dostoyevski'ye dair bir yazısında; "Dostoyevs-
ki'nin tüm romanlarının adı Suç ve Ceza olabilirdi." der. Fakat
Proust'un bu yorumu, Suç ve Ceza'daki temayla veya sadece
bu romanda ele alınan konularla ilgili değildir, aynı zamanda
Dostoyevski'nin diğer romanlarındaki ana karakterlerin hemen
hepsi, Raskolnikov'un "aynı ama ayrı" bir portresi olarak da
değerlendirilebilir. Nihayetinde,
Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilirse
"her yazarın kendi düşüncelerini, edebî problemlerini inşa
edebilmek ve bu düşünceleri/problemleri kapsamlı şekilde ele
alabilmek için tasarladığı ideal bir öznesi olduğu." sonucuna
ulaşılır?
A) bu durumun Dostoyevski'de Raskolnikov, Franz Kafka'da
Gregor Samsa, Marcel Porust'ta ise Charles Swann olduğu
söylenebilir
B) Saatleri Ayarlama Enstitüsü, zaman kavramı etrafında
Türkiye'nin değişimini anlatan yapısı ve Hayri İrdal, Hâlit
Ayarcı gibi karakterleriyle ön plana çıkar
C) Raskolnikov'a hiçbir okur kayıtsız kalamaz çünkü başka-
larına göstermeye çalıştığımız bize değil, herkesten köşe
bucak sakladığımız bize çok benzer
D) birbirlerine eş özelliklere sahip yazarlar bile aynı karakter
özelliklerini yaratamayabilir
E) yazarların eserlerinde ele aldığı doku yarattıkları karakter-
lerle şekillenir
TYT "Kız Kulesi Deneme 1" - 2301/01
22. İnsa
zar
ver
niz
ak
6
bi
Ċ
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
20. Marcel Proust, Dostoyevski'ye dair bir yazısında; "Dostoyevs- ki'nin tüm romanlarının adı Suç ve Ceza olabilirdi." der. Fakat Proust'un bu yorumu, Suç ve Ceza'daki temayla veya sadece bu romanda ele alınan konularla ilgili değildir, aynı zamanda Dostoyevski'nin diğer romanlarındaki ana karakterlerin hemen hepsi, Raskolnikov'un "aynı ama ayrı" bir portresi olarak da değerlendirilebilir. Nihayetinde, Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilirse "her yazarın kendi düşüncelerini, edebî problemlerini inşa edebilmek ve bu düşünceleri/problemleri kapsamlı şekilde ele alabilmek için tasarladığı ideal bir öznesi olduğu." sonucuna ulaşılır? A) bu durumun Dostoyevski'de Raskolnikov, Franz Kafka'da Gregor Samsa, Marcel Porust'ta ise Charles Swann olduğu söylenebilir B) Saatleri Ayarlama Enstitüsü, zaman kavramı etrafında Türkiye'nin değişimini anlatan yapısı ve Hayri İrdal, Hâlit Ayarcı gibi karakterleriyle ön plana çıkar C) Raskolnikov'a hiçbir okur kayıtsız kalamaz çünkü başka- larına göstermeye çalıştığımız bize değil, herkesten köşe bucak sakladığımız bize çok benzer D) birbirlerine eş özelliklere sahip yazarlar bile aynı karakter özelliklerini yaratamayabilir E) yazarların eserlerinde ele aldığı doku yarattıkları karakter- lerle şekillenir TYT "Kız Kulesi Deneme 1" - 2301/01 22. İnsa zar ver niz ak 6 bi Ċ
A
19. Dünya Mutluluk Raporu'na mutlaka denk gelmişsinizdir ve
İsveç o listede her zaman ilk 10'da olmayı başarır. Sanırım
nasıl olduğunun sırrı da "Lagom'a saklı.
Yüksek yaşam
standartlarıyla imrendiğimiz bu ülke, bu felsefesiyle mater-
yalist anlayıştan uzaklaşmayı benimsemiş. Yani gereksiz
harcamalarınızı azaltarak yeniden kullanım ve geri dönüşüme
odaklanmanız gerektiğini vurguluyor. Daha mutlu ve daha
dengeli bir hayat yaşamak için ise iş-hayat dengesini doğru
şekilde kurmayı, kendinizi geliştirmeyi, evdeki dağınıklıklardan
kurtulmayı ve sevdiğiniz kişilerle olan ilişkilerinizi önemsemeyi
öneriyor.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) "Yeterli" anlamına gelen bu kelime, tam olarak İsveç ruhunu
özetliyor.
B Geri dönüşüm"ü insan hayatına entegre edebilmek, bu
felsefenin çıkış noktası.
C) Aceleci davranmamanızı, hayat gayenizi keşfetmenizi ve
kendinizi tutkularınıza adamanızı sağlıyor bu öğreti.
21. Bir
gele
olu
tur
D) Bu felsefenin özü "rahat" sözcüğünden gelirken İsveç'in
de özünü oluşturuyor.
E) Mutluluk yolculuğuna insanın iç yolculuğu ile başlayan bu
öğretide insanın mutluluk kaynakları incelenmekte.
CC
bi
y
t
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A 19. Dünya Mutluluk Raporu'na mutlaka denk gelmişsinizdir ve İsveç o listede her zaman ilk 10'da olmayı başarır. Sanırım nasıl olduğunun sırrı da "Lagom'a saklı. Yüksek yaşam standartlarıyla imrendiğimiz bu ülke, bu felsefesiyle mater- yalist anlayıştan uzaklaşmayı benimsemiş. Yani gereksiz harcamalarınızı azaltarak yeniden kullanım ve geri dönüşüme odaklanmanız gerektiğini vurguluyor. Daha mutlu ve daha dengeli bir hayat yaşamak için ise iş-hayat dengesini doğru şekilde kurmayı, kendinizi geliştirmeyi, evdeki dağınıklıklardan kurtulmayı ve sevdiğiniz kişilerle olan ilişkilerinizi önemsemeyi öneriyor. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) "Yeterli" anlamına gelen bu kelime, tam olarak İsveç ruhunu özetliyor. B Geri dönüşüm"ü insan hayatına entegre edebilmek, bu felsefenin çıkış noktası. C) Aceleci davranmamanızı, hayat gayenizi keşfetmenizi ve kendinizi tutkularınıza adamanızı sağlıyor bu öğreti. 21. Bir gele olu tur D) Bu felsefenin özü "rahat" sözcüğünden gelirken İsveç'in de özünü oluşturuyor. E) Mutluluk yolculuğuna insanın iç yolculuğu ile başlayan bu öğretide insanın mutluluk kaynakları incelenmekte. CC bi y t
MAESTRO
23. Geçmişte "yemenicilik", "köşkerlik" ya da "yamacılık" adı da
verilen ayakkabı tamirciliği, eskiden çok daha ihtiyaç duyu-
lan ve para kazandıran bir meslek olsa da varlığını günü-
müzde de sürdürüyor. Genellikle merdiven altlarına sıkışmış
küçük mekânlarda, AVM girişlerinde karşımıza çıkan ayak-
kabı tamir dükkânlarında çalışanlar; usta-çırak ilişkisiyle ye-
tişiyor. Delinen, yırtılan, sökülen ayakkabılar onların elinde
yeniden kullanılabilir hâle geliyor. Üstelik bunu çok düşük üc-
retler karşılığında yapıyorlar. Pahalı bir ayakkabımızın başı-
na gelebilecek bir kazada onu hemen gözden çıkaramaya-
cağımıza göre ayakkabı tamirciliği, daha uzun yıllar varlığı-
ni devam ettireceğe benziyor.
Bu parçaya göre ayakkabı tamirciliği ile ilgili aşağıdaki-
lerin hangisi söylenebilir?
A) Bugün de varlığını sürdüren eski meslek dallarının ba-
şında gelir.
B) Geçmişte en çok kazandıran mesleklerden biri olarak
görülmüştür.
C) Fazla malzemeye ihtiyaç duymadığından küçük mekân-
ları tercih eder.
D) Kurumsal eğitime dayanmadığından nitelik sorunu ya-
samaktadır.
E) Belirli bir ihtiyaca cevap verdiğinden yaşamaya devam
etmektedir.
24.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
MAESTRO 23. Geçmişte "yemenicilik", "köşkerlik" ya da "yamacılık" adı da verilen ayakkabı tamirciliği, eskiden çok daha ihtiyaç duyu- lan ve para kazandıran bir meslek olsa da varlığını günü- müzde de sürdürüyor. Genellikle merdiven altlarına sıkışmış küçük mekânlarda, AVM girişlerinde karşımıza çıkan ayak- kabı tamir dükkânlarında çalışanlar; usta-çırak ilişkisiyle ye- tişiyor. Delinen, yırtılan, sökülen ayakkabılar onların elinde yeniden kullanılabilir hâle geliyor. Üstelik bunu çok düşük üc- retler karşılığında yapıyorlar. Pahalı bir ayakkabımızın başı- na gelebilecek bir kazada onu hemen gözden çıkaramaya- cağımıza göre ayakkabı tamirciliği, daha uzun yıllar varlığı- ni devam ettireceğe benziyor. Bu parçaya göre ayakkabı tamirciliği ile ilgili aşağıdaki- lerin hangisi söylenebilir? A) Bugün de varlığını sürdüren eski meslek dallarının ba- şında gelir. B) Geçmişte en çok kazandıran mesleklerden biri olarak görülmüştür. C) Fazla malzemeye ihtiyaç duymadığından küçük mekân- ları tercih eder. D) Kurumsal eğitime dayanmadığından nitelik sorunu ya- samaktadır. E) Belirli bir ihtiyaca cevap verdiğinden yaşamaya devam etmektedir. 24.
28. Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar (1972) ve Ralph Ellison'un
Görülmeyen Adam (1952) adlı eserlerinde "yabancılaş-
ma" kavramı üzerinde durularak "yalnız bireyin serüveni"
Türk ve Amerikan toplumu üzerinden yansıtılmaktadır.
Her iki eserde de ana karakterler yabancılaşma durumu
ile karşılaşmaları ve bu durumun üstesinden gelebilme-
leri için geliştirdikleri yöntemlerle ortak bir alan yaratırlar.
Türk toplumunda yabancılaşmış bireye Atay "tutunama-
yanlar" motifi ile ışık tutarken Ellison, Amerikan toplumun-
daki yabancılaşmış bireye "görülmemek" motifi üzerinden
seslenir. Atay'ın zihinsel sürgüne mahkûm edilen ve tu-
tunamayan Turgut Özben ve Selim Işık adlı karakterleri
de tam da bu noktada bedensel sürgüne mahkûm edilen
"görülmeyen adam" ile edebî olarak kesişir. Farklı coğraf-
yalardan okuyucuya seslenen karakterler, topluma ve öz
benliklerine yabancılaşma hâllerinden, içinde bulundukları
döngüden, geliştirdikleri kendilerine has stratejiler yoluyla
çıkmayı başarırlar. Karakterlerin sergilediği bu stratejiler
"pasif direniş ekseninde kaba güç kullanmama, yeniden
doğuş, sürgünün sona ermesi ve kurtuluş" gibi imajlar ağı
üzerinden aktarılırken yabancılaşan insanın hikâyesini
iliklerimize kadar hissettirir.
Bu parçadan hareketle "Tutunamayanlar" ve "Görülme-
yen Adam" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) Evrensel bir kavramı ele alan eserler olduğu
B) Karakterlerin yabancılaşma hâlinden kurtulmayı başa-
rabildiği
C) Kahramanlardaki yabancılaşmanın hangi motifler üze-
rinden aktarıldığı
D) Karakterlerin anlatılmasında kullanılan imgelerin
hayali boyutta ele alınması
E) Şiddete başvurmayan ama çabalamaktan da vazgeç-
meyen karakterlere sahip olduğu
29.
deniz
üzerin
etti
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
28. Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar (1972) ve Ralph Ellison'un Görülmeyen Adam (1952) adlı eserlerinde "yabancılaş- ma" kavramı üzerinde durularak "yalnız bireyin serüveni" Türk ve Amerikan toplumu üzerinden yansıtılmaktadır. Her iki eserde de ana karakterler yabancılaşma durumu ile karşılaşmaları ve bu durumun üstesinden gelebilme- leri için geliştirdikleri yöntemlerle ortak bir alan yaratırlar. Türk toplumunda yabancılaşmış bireye Atay "tutunama- yanlar" motifi ile ışık tutarken Ellison, Amerikan toplumun- daki yabancılaşmış bireye "görülmemek" motifi üzerinden seslenir. Atay'ın zihinsel sürgüne mahkûm edilen ve tu- tunamayan Turgut Özben ve Selim Işık adlı karakterleri de tam da bu noktada bedensel sürgüne mahkûm edilen "görülmeyen adam" ile edebî olarak kesişir. Farklı coğraf- yalardan okuyucuya seslenen karakterler, topluma ve öz benliklerine yabancılaşma hâllerinden, içinde bulundukları döngüden, geliştirdikleri kendilerine has stratejiler yoluyla çıkmayı başarırlar. Karakterlerin sergilediği bu stratejiler "pasif direniş ekseninde kaba güç kullanmama, yeniden doğuş, sürgünün sona ermesi ve kurtuluş" gibi imajlar ağı üzerinden aktarılırken yabancılaşan insanın hikâyesini iliklerimize kadar hissettirir. Bu parçadan hareketle "Tutunamayanlar" ve "Görülme- yen Adam" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Evrensel bir kavramı ele alan eserler olduğu B) Karakterlerin yabancılaşma hâlinden kurtulmayı başa- rabildiği C) Kahramanlardaki yabancılaşmanın hangi motifler üze- rinden aktarıldığı D) Karakterlerin anlatılmasında kullanılan imgelerin hayali boyutta ele alınması E) Şiddete başvurmayan ama çabalamaktan da vazgeç- meyen karakterlere sahip olduğu 29. deniz üzerin etti