Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Deneme
Deposu
G
Deneme 7
11. Dergi yazarlığı elbette çok keyifli, insanı diri tutan bir şey.
Ama nihayetinde gazeteciliğe yakın bir alan. Öykü bir
edebiyat alanı; çok zengin, çok çekici, aynı zamanda çok
mütevazı, bence gerçek hayata en yakın tür. Hepimizin
hayatı öykülerden oluşuyor, her gün öykü dinliyor, anlatıyor,
yaşıyoruz. Gerçek ya da kurmaca... Ben de yazının bu alanı
üzerine düştüm, bundan keyif aldım. İnsan her şeye öykü
penceresinden bakıyor bu noktada; gündelik hayata,
edebiyata, çizgi romanlara, mizaha, bir dostun sohbetine, bir
yabancıyla karşılaşmaya... Bu da bana heyecan veriyor.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak
söylenmiş olabilir?
A) Dergi yazarlığı ile öykücülüğü birlikte yürütmek zorlayıcı
olmuyor mu?
B) Dergideki yazılarınızla öyküleriniz arasında nasıl bir
farklılık var?
C Belli bir dergide sürekli yazarken öyküye yönelmenizin
sebebi nedir?
D) Dergide yazmak edebiyata ilişkin bir tatmin sağlıyor mu?
E) Bir edebiyatçının dergilerde de yazması güncelle ilişkiyi
sürdürebilmek için midir?
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Deneme Deposu G Deneme 7 11. Dergi yazarlığı elbette çok keyifli, insanı diri tutan bir şey. Ama nihayetinde gazeteciliğe yakın bir alan. Öykü bir edebiyat alanı; çok zengin, çok çekici, aynı zamanda çok mütevazı, bence gerçek hayata en yakın tür. Hepimizin hayatı öykülerden oluşuyor, her gün öykü dinliyor, anlatıyor, yaşıyoruz. Gerçek ya da kurmaca... Ben de yazının bu alanı üzerine düştüm, bundan keyif aldım. İnsan her şeye öykü penceresinden bakıyor bu noktada; gündelik hayata, edebiyata, çizgi romanlara, mizaha, bir dostun sohbetine, bir yabancıyla karşılaşmaya... Bu da bana heyecan veriyor. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Dergi yazarlığı ile öykücülüğü birlikte yürütmek zorlayıcı olmuyor mu? B) Dergideki yazılarınızla öyküleriniz arasında nasıl bir farklılık var? C Belli bir dergide sürekli yazarken öyküye yönelmenizin sebebi nedir? D) Dergide yazmak edebiyata ilişkin bir tatmin sağlıyor mu? E) Bir edebiyatçının dergilerde de yazması güncelle ilişkiyi sürdürebilmek için midir? C
2. Milli Edebiyat akımının yazarlarından olan Ya-
kup Kadri'nin nehir roman türündeki eseri olan
Panorama'sı, Ankara'daki siyasetin değişimini
ve Türkiye'deki 1933-1953 yılları arasındaki de-
ğişimi ele aldığı önemli bir eserdir. Yaşantılarını
Panorama'da nesnelliği gözeten bir anlatımla ro-
manlaştırmıştır yazar. Kısa sahnelerden oluşan,
hızlı ve tempolu siyasi olayların kenarında duran
ve bir gözün egemen olduğu bu hâkim üslup, sa-
natçının romancılığının en önemli teknik özelliği
olarak değerlendiriliyor.
Bu parçaya göre Yakup Kadri'nin eseri oku-
ru;
siyasi çatışmaları,
II. gerçeklik,
III. kişisel birikimler
konularından hangileriyle
A) Yalnız I
buluşturur?
B) Yalnız II
D) I ve II
zn
E) II ve III
C
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Milli Edebiyat akımının yazarlarından olan Ya- kup Kadri'nin nehir roman türündeki eseri olan Panorama'sı, Ankara'daki siyasetin değişimini ve Türkiye'deki 1933-1953 yılları arasındaki de- ğişimi ele aldığı önemli bir eserdir. Yaşantılarını Panorama'da nesnelliği gözeten bir anlatımla ro- manlaştırmıştır yazar. Kısa sahnelerden oluşan, hızlı ve tempolu siyasi olayların kenarında duran ve bir gözün egemen olduğu bu hâkim üslup, sa- natçının romancılığının en önemli teknik özelliği olarak değerlendiriliyor. Bu parçaya göre Yakup Kadri'nin eseri oku- ru; siyasi çatışmaları, II. gerçeklik, III. kişisel birikimler konularından hangileriyle A) Yalnız I buluşturur? B) Yalnız II D) I ve II zn E) II ve III C C) Yalnız III
az olma-
ki sabır
istekleri
ilerden
valcilik
rekette
e diğe-
lıştır?
v
sına bir
ağlar,
de bir-
stu bir
Aksine
gere-
niyette
stunuz
vleme-
z aşa-
Ankara Yayıncılık
10
35 ve 36. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Leydi Lovelace, 150 yıl öncesinden bilgisayarların olduğu bir
geleceği öngören ileri görüşlü bir kadındır. Lovelace gelecek-
te bu makinelerle karmaşık müzik eserlerini bestelemenin,
grafikler yapmanın ve karmaşık matematiksel problemleri
çözmenin mümkün olacağını düşünmüştür. İşte bu inanıl-
maz öngörüsünden dolayı Ada Lovelace için "bilgisayarların
kâhini" denebilir. At yarışlarına düşkünlüğünden dolayı, at ya-
rışlarının tahmini için bir algoritma bile geliştirdiği söyleniyor.
Ölümünden 100 yıl sonrasına kadar Lovelace'in bilgisayar bi-
limine olan katkıları anlaşılamamıştır. 1979'da ABD Savunma
Bakanlığı tarafından geliştirilen bilgisayar programına Love-
lace'in onuruna "Ada" ismi verilmiştir. Sonradan Ada'nın yüz-
lerce farklı versiyonu tasarlanmıştır. Halen "Ada" havacılık,
sağlık, ulaşım, finans, altyapı ve uzay endüstrileri gibi birçok
gerçek zamanlı operasyonel sistemlerde kullanılmaktadır. 27
Kasım 1852'de Ada Lovelace daha 37 yaşındayken, Maryle-
bone'de kanserden dolayı ölmüştür. 1998'den beri, İngiliz Bil-
gisayar Topluluğu (British Computer Society) tarafından adına
bir madalya verilmektedir 2008'de ise bilgisayar bilimindeki
kadın öğrenciler için onun adına her yıl yapılan bir yarışma
mevcuttur. İngiltere'de kadın üniversite öğrencileri için verilen
yıllık konferans Women Lovelace Colloquium ise, yine "BCS"
adını da Ada Lovelace'dan alıyor. Her yıl ekim ayının ikinci
salısı Ada Lovelace günü olarak kutlanmaktadır.
35. Bu parçada Leydi Ada Lovelace'ye ilişkin,
1. Asıl değerinin ölümünden sonra anlaşıldığı
II. Geliştirdiği sistemi at yarışlarında kullandığı
III. Günümüzde de adına kutlamalar yapıldığı
ifadelerinden hangileri söylenemez?
A Yalnız
Corydzi
B) Yalnız II
D) I ve II
BII ve III
C) Yalnız III
36. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ula-
şılamaz?
cevaplayı
NASA'nın
rak gerçe
çağı ya d
enerji çık
rak 11 y
rinin m
A Leydi Ada Lovelace'nin bilişim alanında ödüller aldığına
O
Leydi Ada Lovelace'nin kurduğu sistemin ABD Savunma
Bakanlığınca kulanıldığına
C) Leydi Ada Lovelace'nin erken yaşta hayatını kaybettiğine
D) Leydi Ada Lovelace'nin adının birçok sistemde kullanıldı-
ğına
E) Leydi Ada Lovelace'nin bilgisayar alanında başarılı oldu-
ğuna
A
lekeler
rekli iz
liyor.
leke-
veri
Mir
Diğer sayfaya geçiniz.
ara
A-
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
az olma- ki sabır istekleri ilerden valcilik rekette e diğe- lıştır? v sına bir ağlar, de bir- stu bir Aksine gere- niyette stunuz vleme- z aşa- Ankara Yayıncılık 10 35 ve 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Leydi Lovelace, 150 yıl öncesinden bilgisayarların olduğu bir geleceği öngören ileri görüşlü bir kadındır. Lovelace gelecek- te bu makinelerle karmaşık müzik eserlerini bestelemenin, grafikler yapmanın ve karmaşık matematiksel problemleri çözmenin mümkün olacağını düşünmüştür. İşte bu inanıl- maz öngörüsünden dolayı Ada Lovelace için "bilgisayarların kâhini" denebilir. At yarışlarına düşkünlüğünden dolayı, at ya- rışlarının tahmini için bir algoritma bile geliştirdiği söyleniyor. Ölümünden 100 yıl sonrasına kadar Lovelace'in bilgisayar bi- limine olan katkıları anlaşılamamıştır. 1979'da ABD Savunma Bakanlığı tarafından geliştirilen bilgisayar programına Love- lace'in onuruna "Ada" ismi verilmiştir. Sonradan Ada'nın yüz- lerce farklı versiyonu tasarlanmıştır. Halen "Ada" havacılık, sağlık, ulaşım, finans, altyapı ve uzay endüstrileri gibi birçok gerçek zamanlı operasyonel sistemlerde kullanılmaktadır. 27 Kasım 1852'de Ada Lovelace daha 37 yaşındayken, Maryle- bone'de kanserden dolayı ölmüştür. 1998'den beri, İngiliz Bil- gisayar Topluluğu (British Computer Society) tarafından adına bir madalya verilmektedir 2008'de ise bilgisayar bilimindeki kadın öğrenciler için onun adına her yıl yapılan bir yarışma mevcuttur. İngiltere'de kadın üniversite öğrencileri için verilen yıllık konferans Women Lovelace Colloquium ise, yine "BCS" adını da Ada Lovelace'dan alıyor. Her yıl ekim ayının ikinci salısı Ada Lovelace günü olarak kutlanmaktadır. 35. Bu parçada Leydi Ada Lovelace'ye ilişkin, 1. Asıl değerinin ölümünden sonra anlaşıldığı II. Geliştirdiği sistemi at yarışlarında kullandığı III. Günümüzde de adına kutlamalar yapıldığı ifadelerinden hangileri söylenemez? A Yalnız Corydzi B) Yalnız II D) I ve II BII ve III C) Yalnız III 36. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ula- şılamaz? cevaplayı NASA'nın rak gerçe çağı ya d enerji çık rak 11 y rinin m A Leydi Ada Lovelace'nin bilişim alanında ödüller aldığına O Leydi Ada Lovelace'nin kurduğu sistemin ABD Savunma Bakanlığınca kulanıldığına C) Leydi Ada Lovelace'nin erken yaşta hayatını kaybettiğine D) Leydi Ada Lovelace'nin adının birçok sistemde kullanıldı- ğına E) Leydi Ada Lovelace'nin bilgisayar alanında başarılı oldu- ğuna A lekeler rekli iz liyor. leke- veri Mir Diğer sayfaya geçiniz. ara A- C
su
e
11
30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "İnsan emeği, gayreti,
meydana getirdiği somut ve soyut her husus; 'kültür'
kavramı açısından temel yapı taşını teşkil etmiştir."
düşüncesine uzak düşmektedir?
Kültür, zihniyetle bir paranın iki yüzü gibidir. Kültürü ne
yaşamdan ne de zihinsel süreçten tamamen ayırmak
mümkün olmuştur. Kültür ikisinden de bir şekilde
beslenmiştir.
Tanımı, kapsamı, içeriği gereği değişik anlamlarda
kullanılsa da en geniş anlamıyla "kültür" kavramı;
insanoğlunun yaşamı boyunca ürettiği her şeyi
kapsamaktadır. Bu üretim, maddi veya manevi
anlamda olabilir.
yuy
C
C) Kültürün asıl oluşturucusu insandır. Çünkü "kültür"
kavramıyla insanoğlunun içinde olduğu, insanın
varlığını ve çabasını bir şekilde hissettiğimiz her şey
anlaşılabilir.
6) Kültür tarihinin insanlık tarihi kadar eskiye dayandığı
söylenebilir. İnsanoğlunun doğurduğu, uygarlığa
kazandırdığı her yapıt, her bilgi "kültür" kavramına farklı
boyutlar kazandırmıştır.
Kültür, insanın maddi ve manevi üretiminde
gerçekleşen etkin bir faaliyettir. Bu faaliyet süreci içinde
toplumsal önemde maddi ve manevi değerler
oluşturulurken insanın etkinliği de bu değerlerin
tümünde kendi nesnelleşmesini bulur.
UcDört
Bes
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
su e 11 30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "İnsan emeği, gayreti, meydana getirdiği somut ve soyut her husus; 'kültür' kavramı açısından temel yapı taşını teşkil etmiştir." düşüncesine uzak düşmektedir? Kültür, zihniyetle bir paranın iki yüzü gibidir. Kültürü ne yaşamdan ne de zihinsel süreçten tamamen ayırmak mümkün olmuştur. Kültür ikisinden de bir şekilde beslenmiştir. Tanımı, kapsamı, içeriği gereği değişik anlamlarda kullanılsa da en geniş anlamıyla "kültür" kavramı; insanoğlunun yaşamı boyunca ürettiği her şeyi kapsamaktadır. Bu üretim, maddi veya manevi anlamda olabilir. yuy C C) Kültürün asıl oluşturucusu insandır. Çünkü "kültür" kavramıyla insanoğlunun içinde olduğu, insanın varlığını ve çabasını bir şekilde hissettiğimiz her şey anlaşılabilir. 6) Kültür tarihinin insanlık tarihi kadar eskiye dayandığı söylenebilir. İnsanoğlunun doğurduğu, uygarlığa kazandırdığı her yapıt, her bilgi "kültür" kavramına farklı boyutlar kazandırmıştır. Kültür, insanın maddi ve manevi üretiminde gerçekleşen etkin bir faaliyettir. Bu faaliyet süreci içinde toplumsal önemde maddi ve manevi değerler oluşturulurken insanın etkinliği de bu değerlerin tümünde kendi nesnelleşmesini bulur. UcDört Bes Diğer sayfaya geçiniz.
S
endemik.
26.
aşağıdaki par
cevaplayınız.
Statü, bir sosyal sistemde yer alan bireyin yeri hakkın-
da toplumun diğer üyelerinin yaptığı olumlu veya olum-
suz nitelikteki değerlendirmelerdir. Yine statü; bireyin
çocuk, yetişkin, doktor, mühendis, Türk, Müslüman vb.
kim olduğunu belirler. Bireyler içlerinde bulundukları
toplumda birden fazla statüye sahiptirler. Bir kişi ailede
baba, iş yerinde yönetici, arkadaş grubunda yaşlı ola-
bilir. Herhangi iki birey birbirinden oldukça farklı güdü
ve karaktere sahip olsa bile davranışları aynı statüde
olmaları hâlinde benzer olacaktır. Mesela doktorların
kişilikleri farklı olmasına rağmen gözlemlenen davra-
nışları birbirine çok benzer. Statü, kişiler arası ilişki ya-
pılarını düzenleyen davranış kalıpları, davranış kuralla-
ri konusunda bireye bilgi vererek onun sosyalleşmesini
sağlar. Statüler kültürel yapı içinde şekillenir, bir değer
kazanır. Bu yüzden her toplumda değişiklikler gösterir.
Toplumların kültürel yapılarına göre statüleri belirleyen
birçok faktör vardır. Bu faktörleri şöyle sıralayabiliriz:
Yaş, cinsiyet, eğitim ve öğrenim durumu, maddi durum,
ırk, medeni durum...
25. Bu parçadan hareketle statüyle ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Bireyin gruptaki pozisyonunu anlatan ve onun sos-
yalleşmesini sağlayan bir olgudur.
B) Aynı değerde değildir ve her bireye aynı oranda
saygınlık sağlamaz.
C) Aynı karaktere sahip bireylerin konumlarının ben-
zerlik ve saygınlığını ifade eder
D) Var olan veya sonradan elde edilen hak ya da so-
rumluluklar olarak nitelendirilebilir.
E) Toplumun birey hakkındaki pozitif ya da negatif
yaklaşımının değerlendirmesidir.
26. Bu parçaya göre sosyal statülerin toplumdan toplu-
ma farklılık göstermesinin nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Toplumsal yaşayışa göre biçimlenip bir anlam ka-
zanması
Toplumsal sistemin içinde belirli faktörlerin etkin
olması
DE
C) Birey için yapılan her değerlendirmenin derecesinin
farklı olması
Eğitim düzeyi, din veya biyolojik özelliklere göre
belirlenmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
S endemik. 26. aşağıdaki par cevaplayınız. Statü, bir sosyal sistemde yer alan bireyin yeri hakkın- da toplumun diğer üyelerinin yaptığı olumlu veya olum- suz nitelikteki değerlendirmelerdir. Yine statü; bireyin çocuk, yetişkin, doktor, mühendis, Türk, Müslüman vb. kim olduğunu belirler. Bireyler içlerinde bulundukları toplumda birden fazla statüye sahiptirler. Bir kişi ailede baba, iş yerinde yönetici, arkadaş grubunda yaşlı ola- bilir. Herhangi iki birey birbirinden oldukça farklı güdü ve karaktere sahip olsa bile davranışları aynı statüde olmaları hâlinde benzer olacaktır. Mesela doktorların kişilikleri farklı olmasına rağmen gözlemlenen davra- nışları birbirine çok benzer. Statü, kişiler arası ilişki ya- pılarını düzenleyen davranış kalıpları, davranış kuralla- ri konusunda bireye bilgi vererek onun sosyalleşmesini sağlar. Statüler kültürel yapı içinde şekillenir, bir değer kazanır. Bu yüzden her toplumda değişiklikler gösterir. Toplumların kültürel yapılarına göre statüleri belirleyen birçok faktör vardır. Bu faktörleri şöyle sıralayabiliriz: Yaş, cinsiyet, eğitim ve öğrenim durumu, maddi durum, ırk, medeni durum... 25. Bu parçadan hareketle statüyle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Bireyin gruptaki pozisyonunu anlatan ve onun sos- yalleşmesini sağlayan bir olgudur. B) Aynı değerde değildir ve her bireye aynı oranda saygınlık sağlamaz. C) Aynı karaktere sahip bireylerin konumlarının ben- zerlik ve saygınlığını ifade eder D) Var olan veya sonradan elde edilen hak ya da so- rumluluklar olarak nitelendirilebilir. E) Toplumun birey hakkındaki pozitif ya da negatif yaklaşımının değerlendirmesidir. 26. Bu parçaya göre sosyal statülerin toplumdan toplu- ma farklılık göstermesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Toplumsal yaşayışa göre biçimlenip bir anlam ka- zanması Toplumsal sistemin içinde belirli faktörlerin etkin olması DE C) Birey için yapılan her değerlendirmenin derecesinin farklı olması Eğitim düzeyi, din veya biyolojik özelliklere göre belirlenmesi
Yazar, öykü anlatımında kendine özgü bir üslup gelişti-
rerek hızlı bir başarı yakalamıştır. Sanatçının özellikle dil
kullanımı, sık sık kısa ve çarpıcı cümlelerle dikkat çekmek-
tedir. Anlamlandırma işini okura bırakırken bazen uzun
cümlelere, bazen de kısa cümlelere başvurur. Son kitabın-
da fırtına ve kışı hem gerçeklik hem de imge olarak kulla-
narak okuyucuyu etkilemiştir. Kitapta pek çok açık nokta
bırakılmış ve dilin şifreleri çözülmeyi beklemiştir. Okur,
öykülerde olduğu gibi yapbozu tamamlayarak sanatçının
mesajını anlamalıdır.
Bu parçada, sözü edilen yazar ve eseriyle ilgili
1. okurdan gelen tepkilere göre hareket ettiği, X
II. öykülerinde sanatın farklı alanlarından yararlandığı,
III. okuru aktif kılmayı amaçladığı,
x
IV. kendi tarzını oluşturduğu
yarglarından hangilerine değinilmemiştir?
A) I ve II
B) ve
D) II ve IV
E) III ve TV
C) II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Yazar, öykü anlatımında kendine özgü bir üslup gelişti- rerek hızlı bir başarı yakalamıştır. Sanatçının özellikle dil kullanımı, sık sık kısa ve çarpıcı cümlelerle dikkat çekmek- tedir. Anlamlandırma işini okura bırakırken bazen uzun cümlelere, bazen de kısa cümlelere başvurur. Son kitabın- da fırtına ve kışı hem gerçeklik hem de imge olarak kulla- narak okuyucuyu etkilemiştir. Kitapta pek çok açık nokta bırakılmış ve dilin şifreleri çözülmeyi beklemiştir. Okur, öykülerde olduğu gibi yapbozu tamamlayarak sanatçının mesajını anlamalıdır. Bu parçada, sözü edilen yazar ve eseriyle ilgili 1. okurdan gelen tepkilere göre hareket ettiği, X II. öykülerinde sanatın farklı alanlarından yararlandığı, III. okuru aktif kılmayı amaçladığı, x IV. kendi tarzını oluşturduğu yarglarından hangilerine değinilmemiştir? A) I ve II B) ve D) II ve IV E) III ve TV C) II ve III
(-)(:) *)6)(:)(-)(?)(
D) (-)(:)(*)(. )(. )(-)(?)(*)
E) (-)(:)(-)(. )(.)(-)(?)(*)
9) Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı özelliklerinden değildir?
A) Temelinde İstiklal Savaşı ve Atatürk devrimleri vardır.
B) Halka inme Anadolu'yu tanıma çabası ana ilkelerden biri olmuş, halkın her kesimi edebiyat.. girmiştir.
C) Yeni dil, eski dil tartışmaları sona ermiş, Türkçe, kurumsal çabalarla geri dönülmez bir sadeleşme yoluna
girmiştir.
D) Ölçüsüz, kafiyesiz, serbest şiir bu dönemde etkinlik kazanmış ve şiire büyük bir açılım getirmiştir.
E) Roman ve öykü ikinci planda kalmış, şiir en çok tercih edilen bir tür haline gelmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
(-)(:) *)6)(:)(-)(?)( D) (-)(:)(*)(. )(. )(-)(?)(*) E) (-)(:)(-)(. )(.)(-)(?)(*) 9) Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı özelliklerinden değildir? A) Temelinde İstiklal Savaşı ve Atatürk devrimleri vardır. B) Halka inme Anadolu'yu tanıma çabası ana ilkelerden biri olmuş, halkın her kesimi edebiyat.. girmiştir. C) Yeni dil, eski dil tartışmaları sona ermiş, Türkçe, kurumsal çabalarla geri dönülmez bir sadeleşme yoluna girmiştir. D) Ölçüsüz, kafiyesiz, serbest şiir bu dönemde etkinlik kazanmış ve şiire büyük bir açılım getirmiştir. E) Roman ve öykü ikinci planda kalmış, şiir en çok tercih edilen bir tür haline gelmiştir.
ete, rüya gibi kavramları kullanmıştır.
S.2) Orhan Pamuk'un Yeni Hayat romanı, kimlik
sorunsalının irdelendiği bir yolculuk romanıdır.
Romanda gizemli bir kitap okuyup bütün hayatı alt üst
olan yirmi iki yaşında bir üniversite öğrencisinin bu
kitabın etkisiyle çıktığı yolculukta yaşadığı değişim ile
birlikte arka planda toplumun dönüşümü de
yansıtılmıştır. Yeni Hayat'ı eleştirmenler genellikle
postmodern bir anlatı olarak değerlendirmişlerdir. "Bir
gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti."
cümlesiyle başlayan romanın başkişisi Osman,
yazarının kendi gençliğinden yarattığı yalnız, kırılgan
ve karamsar bir karakter; Rıfkı amca ise Devlet Demir
Yollarında çalışmış, Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki gibi
demir yollarının Türkiye'yi kalkındıracağına inanmış,
çocuklara resimli romanlarda bir şeyler öğretmek
isteyen, nesli tükenmiş, yazarın tanımlamasıyla
"Çehov'un dünyasından çıkmış bir taşra
kahramanıdır." Ölüm, kaza, yazgı, rastlantı, taşralılık,
eziklik, zaman gibi tema ve izleklerin ele alındığı
romanda varoluşun anlamsal sorgulamaları
hissedilmektedir.
krizi, zaman,
Bu parçadan "Yeni Hayat" romanıyla ilgili
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? (5 PUAN)
A) Hangi roman anlayışının özelliklerini taşıdığına
B) Başkişisinin kişilik özelliklerine
C) Ana hatlarıyla ele aldığı konuya
D) Bireysel değişimle birlikte toplumsal değişimi de
yansıttığına
E) Dil ve anlatım özelliklerine
SO
A)
B
C
D
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ete, rüya gibi kavramları kullanmıştır. S.2) Orhan Pamuk'un Yeni Hayat romanı, kimlik sorunsalının irdelendiği bir yolculuk romanıdır. Romanda gizemli bir kitap okuyup bütün hayatı alt üst olan yirmi iki yaşında bir üniversite öğrencisinin bu kitabın etkisiyle çıktığı yolculukta yaşadığı değişim ile birlikte arka planda toplumun dönüşümü de yansıtılmıştır. Yeni Hayat'ı eleştirmenler genellikle postmodern bir anlatı olarak değerlendirmişlerdir. "Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti." cümlesiyle başlayan romanın başkişisi Osman, yazarının kendi gençliğinden yarattığı yalnız, kırılgan ve karamsar bir karakter; Rıfkı amca ise Devlet Demir Yollarında çalışmış, Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki gibi demir yollarının Türkiye'yi kalkındıracağına inanmış, çocuklara resimli romanlarda bir şeyler öğretmek isteyen, nesli tükenmiş, yazarın tanımlamasıyla "Çehov'un dünyasından çıkmış bir taşra kahramanıdır." Ölüm, kaza, yazgı, rastlantı, taşralılık, eziklik, zaman gibi tema ve izleklerin ele alındığı romanda varoluşun anlamsal sorgulamaları hissedilmektedir. krizi, zaman, Bu parçadan "Yeni Hayat" romanıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? (5 PUAN) A) Hangi roman anlayışının özelliklerini taşıdığına B) Başkişisinin kişilik özelliklerine C) Ana hatlarıyla ele aldığı konuya D) Bireysel değişimle birlikte toplumsal değişimi de yansıttığına E) Dil ve anlatım özelliklerine SO A) B C D E
eserlerinde
6. Bir romanda mekânın türlü görevleri vardır. Mekân her şeyden
önce olayların bir dekorudur. Fakat genel olarak mekân, vakanın
varlık bulduğu yer, kişilerin içinde yaşadığı, kendi oluşlarını fark
ettiği alandır. Bununla birlikte kişilerin içinde bulundukları çevreyi
algılayış şekillerini, ruhsal ve ekonomik durumlarını, karakterlerini
açıklama yolunda olanaklar sunabilir. Mekân, kişileri tanıtmanın
yollarından biri olarak dramatik bir işlev de üstlenebilir. Böylece
vakanın temel ögesi olur ve kişilerin çevrelerini, ruh durumlarını
hatta karakterlerini etkiler. Mekân, vakanın bir ögesidir. Anlatıdaki
aksiyonun oluşmasına etki eder. Anlatılarda mekân türlerini belir-
ten açık, kapalı, geniş, dar gibi adlandırmalar kullanılır. Ülke,
bölge, şehir, deniz gibi açık mekânlar vaka parçalarının yaşandığı
diğer mekânları kapsar. Ev, oda gibi kapalı mekânlar ise bazı
anlatı kişilerinin girebildiği mekanlardır.
Bu paragrafa göre "mekan" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Anlatı kişileri üzerinde etkileri vardır.
Anlatılarda türlü mekanlara rastlanır.
Kişileri tanıtmada rol oynar.
Betimleme yoluyla anlatılır.
VD
EY Çeşitli işlevleri bulunur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
eserlerinde 6. Bir romanda mekânın türlü görevleri vardır. Mekân her şeyden önce olayların bir dekorudur. Fakat genel olarak mekân, vakanın varlık bulduğu yer, kişilerin içinde yaşadığı, kendi oluşlarını fark ettiği alandır. Bununla birlikte kişilerin içinde bulundukları çevreyi algılayış şekillerini, ruhsal ve ekonomik durumlarını, karakterlerini açıklama yolunda olanaklar sunabilir. Mekân, kişileri tanıtmanın yollarından biri olarak dramatik bir işlev de üstlenebilir. Böylece vakanın temel ögesi olur ve kişilerin çevrelerini, ruh durumlarını hatta karakterlerini etkiler. Mekân, vakanın bir ögesidir. Anlatıdaki aksiyonun oluşmasına etki eder. Anlatılarda mekân türlerini belir- ten açık, kapalı, geniş, dar gibi adlandırmalar kullanılır. Ülke, bölge, şehir, deniz gibi açık mekânlar vaka parçalarının yaşandığı diğer mekânları kapsar. Ev, oda gibi kapalı mekânlar ise bazı anlatı kişilerinin girebildiği mekanlardır. Bu paragrafa göre "mekan" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Anlatı kişileri üzerinde etkileri vardır. Anlatılarda türlü mekanlara rastlanır. Kişileri tanıtmada rol oynar. Betimleme yoluyla anlatılır. VD EY Çeşitli işlevleri bulunur.
yordur.
itma!
TÜRKÇE TESTI
erden han-
S
A
R
M
R
L
B
L
6
1
Bilge Sol
2 ve 3. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayiniz.
DENEME-17
Fuzuli'nin çağdaşı İngiliz gür ve oyun yazan Shakespeare'in
zamanın ruhunu zamansızlıkla anlatmasındaki güç hatta
sihir müthiş. Otuz yıl sonra onun Hamlet adlı oyununu yeni-
den okuduğumda fark ettim bunu. 16. yüzyılın İngiltere'si için
şöyle sözler söylemiş:
Kim sineye çeker kirbacını zamanın?
Kim sabredebilir kibirlinin küstahlığına, aşkın hor go-
rülmesine?
Kim tahammül eder yetkinin kötüye kullanılmasına,
yargıdaki acze, vefanın satılık olmasına?
Bu sözde soru cümlelerinin yanıtları içinde aslında: Kimse
bunlara katlanmamalı, katlanıyorsa zaten "kimse", "kişi"
değil, kölesidir koşulların; kanıksamıştır olduğundan farklı
görünmeyi. Peki, niçin?
2.
Bu parçadaki altı çizili söz ile Shakespeare'in vurgula-
nan özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Klasikliği
B) Yenilikçiliği
D-Kararlılığı
Aşkın küçümsenmesi
B) Sadakatsizlik
G) Üretkenliği
3. Shakespeare'in eleştirdikleri arasında aşağıdakilerden
hangisi yoktur?
E) Cağdaşlığı
Hukukun zayıflığı
Makam vermede ayrımcılık yapılması
E) Elde edilen yasal gücün yasa dışı kullanımı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
yordur. itma! TÜRKÇE TESTI erden han- S A R M R L B L 6 1 Bilge Sol 2 ve 3. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayiniz. DENEME-17 Fuzuli'nin çağdaşı İngiliz gür ve oyun yazan Shakespeare'in zamanın ruhunu zamansızlıkla anlatmasındaki güç hatta sihir müthiş. Otuz yıl sonra onun Hamlet adlı oyununu yeni- den okuduğumda fark ettim bunu. 16. yüzyılın İngiltere'si için şöyle sözler söylemiş: Kim sineye çeker kirbacını zamanın? Kim sabredebilir kibirlinin küstahlığına, aşkın hor go- rülmesine? Kim tahammül eder yetkinin kötüye kullanılmasına, yargıdaki acze, vefanın satılık olmasına? Bu sözde soru cümlelerinin yanıtları içinde aslında: Kimse bunlara katlanmamalı, katlanıyorsa zaten "kimse", "kişi" değil, kölesidir koşulların; kanıksamıştır olduğundan farklı görünmeyi. Peki, niçin? 2. Bu parçadaki altı çizili söz ile Shakespeare'in vurgula- nan özelliği aşağıdakilerden hangisidir? A) Klasikliği B) Yenilikçiliği D-Kararlılığı Aşkın küçümsenmesi B) Sadakatsizlik G) Üretkenliği 3. Shakespeare'in eleştirdikleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? E) Cağdaşlığı Hukukun zayıflığı Makam vermede ayrımcılık yapılması E) Elde edilen yasal gücün yasa dışı kullanımı
A
A
A
28. Güzele ulaşmak için hep güzel şeylerden yürü-
menin de olmayacağını, yeryüzünde balçığın, ça-
murun, pisliğin, rezilliğin, dikenin ve taşın da var
olduğunu hatta iyinin, doğrunun ve güzelin bunlar
isinde kaybolmuş bulunduğunu göz ardı etmeme-
si, çamurlarla kaplanmış bir yolu çiçek dolu tasav-
han vur ederek gerçekleri çarpıtmaması gerektiğini de
bilmelidir insan. Tabii ki bunlara da etik bir bakış
de açısıyla yaklaşarak ve sınırları aşmamaya dikkat
ederek.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangi-
sine ulaşılabilir?
A) Çirkinliklerin içinde güzelliklerin varlığını gör-
mek ahlaki bir bakış açısına sahip olmayı ge-
Tektir.
B) Gerçekler olduğu gibi yansıtılmamalı, kötüler
ilmlı ifade edilmelidir.
C) Attaki bir perspektif olmadan iyi olanın niteliği
tasavvur edilemez.
D) Göz ardı edilen gerçeklerin üstü örtülemediği
gibi iyi olan da yok olmaz.
shida n
Elyiliğin de kötülüğün de yolu bellidir, önemli
olan iradeyle bir tercihte bulunmaktır.
29
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A A 28. Güzele ulaşmak için hep güzel şeylerden yürü- menin de olmayacağını, yeryüzünde balçığın, ça- murun, pisliğin, rezilliğin, dikenin ve taşın da var olduğunu hatta iyinin, doğrunun ve güzelin bunlar isinde kaybolmuş bulunduğunu göz ardı etmeme- si, çamurlarla kaplanmış bir yolu çiçek dolu tasav- han vur ederek gerçekleri çarpıtmaması gerektiğini de bilmelidir insan. Tabii ki bunlara da etik bir bakış de açısıyla yaklaşarak ve sınırları aşmamaya dikkat ederek. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangi- sine ulaşılabilir? A) Çirkinliklerin içinde güzelliklerin varlığını gör- mek ahlaki bir bakış açısına sahip olmayı ge- Tektir. B) Gerçekler olduğu gibi yansıtılmamalı, kötüler ilmlı ifade edilmelidir. C) Attaki bir perspektif olmadan iyi olanın niteliği tasavvur edilemez. D) Göz ardı edilen gerçeklerin üstü örtülemediği gibi iyi olan da yok olmaz. shida n Elyiliğin de kötülüğün de yolu bellidir, önemli olan iradeyle bir tercihte bulunmaktır. 29
9.
Birçok sanat eserinden çıkardığımız sonuç umut duy-
gusunun en güçlü duygu olduğu yönündedir. Tolstoy
şahidimizdir. İnsan, umut ile yaşar. Umudu diğer duy-
gularla örneğin mutlulukla karşılaştırdığımızda onun
insan hayatında sınırlı değişikliklerin motivasyonu ol-
duğunu gözlemleyebiliriz. Başka bir duygu olarak kor-
ku, insanı değiştirme davranışından daha çok değiştir-
memek tavrına dönüktür. Korkmak da çoğunlukla kişi
ve toplumları hareketsiz bırakabilir. Korkunun sebep
olduğu eylem çoğunlukla kaçmak olarak ortaya çıkar.
Açlık kendi ve çok yakınınızdaki birkaç insana yönelik
sınırlı çözümlerin peşinde kovalatır. Tokluk ise sizi ol-
duğunuz yere yığar bırakır.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
olarak söylenmiş olabilir?
Bütün duyguların kaynağının umut olduğu söylene-
bilir mi?
B) Duyguların insan hayatına yansıması sanat eser-
leriyle aynı yönde midir?
Insan neden bazen umutsuz anların şahidi olmak
zorunda kalır?
Ⓡ
İnsanı hayatta tutan ve harekete geçiren en güçlü
duygular nelerdir?
E Sanat eserlerinde umut duygusuyla verilmek iste-
nen mesaj nasıl okunmalı?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
9. Birçok sanat eserinden çıkardığımız sonuç umut duy- gusunun en güçlü duygu olduğu yönündedir. Tolstoy şahidimizdir. İnsan, umut ile yaşar. Umudu diğer duy- gularla örneğin mutlulukla karşılaştırdığımızda onun insan hayatında sınırlı değişikliklerin motivasyonu ol- duğunu gözlemleyebiliriz. Başka bir duygu olarak kor- ku, insanı değiştirme davranışından daha çok değiştir- memek tavrına dönüktür. Korkmak da çoğunlukla kişi ve toplumları hareketsiz bırakabilir. Korkunun sebep olduğu eylem çoğunlukla kaçmak olarak ortaya çıkar. Açlık kendi ve çok yakınınızdaki birkaç insana yönelik sınırlı çözümlerin peşinde kovalatır. Tokluk ise sizi ol- duğunuz yere yığar bırakır. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? Bütün duyguların kaynağının umut olduğu söylene- bilir mi? B) Duyguların insan hayatına yansıması sanat eser- leriyle aynı yönde midir? Insan neden bazen umutsuz anların şahidi olmak zorunda kalır? Ⓡ İnsanı hayatta tutan ve harekete geçiren en güçlü duygular nelerdir? E Sanat eserlerinde umut duygusuyla verilmek iste- nen mesaj nasıl okunmalı?
31./Kötülük kavramı doğuştan mı gelir yoksa son-
radan mi elde edilir? Birçok filozof bu konuda
farklı görüşe sahip olmuştur. Son yapılan bi-
limsel araştırmalar ortaya koymuştur ki kötülük
aslında irade meselesidir. Kötü insanlar, illaki
kendine bir sebep aramaz; o yüzden sunulan
gerekçeler eylemi meşru göstermekten başka
bir işe yaramaz. Bu sebeple yapılan her türlü
eylem ve davranışın gerekçesiyle değerlendiril-
memesi gerekir.
SEPU
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A Kötülük yapmak karar verme gücümüzle il-
gilidir.
B) Kötülüğün insanda var oluş sebepleri filo-
zoflarca tartışılmıştır. slu enizipred
insan doğuştan kötü olarak yaratılmıştır.
DKötü insanlar, kötülük yapmak için uygun
koşul ararlar. ? nere de
E) Eylem ve davranışların niçin gerçekleştiği-
ne bakmak gerekir.
mpleop
Grisb etd
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
31./Kötülük kavramı doğuştan mı gelir yoksa son- radan mi elde edilir? Birçok filozof bu konuda farklı görüşe sahip olmuştur. Son yapılan bi- limsel araştırmalar ortaya koymuştur ki kötülük aslında irade meselesidir. Kötü insanlar, illaki kendine bir sebep aramaz; o yüzden sunulan gerekçeler eylemi meşru göstermekten başka bir işe yaramaz. Bu sebeple yapılan her türlü eylem ve davranışın gerekçesiyle değerlendiril- memesi gerekir. SEPU Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A Kötülük yapmak karar verme gücümüzle il- gilidir. B) Kötülüğün insanda var oluş sebepleri filo- zoflarca tartışılmıştır. slu enizipred insan doğuştan kötü olarak yaratılmıştır. DKötü insanlar, kötülük yapmak için uygun koşul ararlar. ? nere de E) Eylem ve davranışların niçin gerçekleştiği- ne bakmak gerekir. mpleop Grisb etd
TURKÇE
31.
31./Kötülük kavramı doğuştan mı gelir yoksa son-
radan mı elde edilir? Birçok filozof bu konuda
farklı görüşe sahip olmuştur. Son yapılan bi-
limsel araştırmalar ortaya koymuştur ki kötülük
aslında irade meselesidir. Kötü insanlar, illaki
kendine bir sebep aramaz; o yüzden sunulan
gerekçeler eylemi meşru göstermekten başka
bir işe yaramaz. Bu sebeple yapılan her türlü
eylem ve davranışın gerekçesiyle değerlendiril-
memesi gerekir.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A Kötülük yapmak karar verme gücümüzle il-
gilidir.
B) Kötülüğün insanda var oluş sebepleri filo-
zoflarca tartışılmıştır.
İnsan doğuştan kötü olarak yaratılmıştır.
DKötü insanlar, kötülük yapmak için uygun
koşul ararlar.
? nerede
E) Eylem ve davranışların niçin gerçekleştiği-
ne bakmak gerekir.
33
ÖZDEBİR YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TURKÇE 31. 31./Kötülük kavramı doğuştan mı gelir yoksa son- radan mı elde edilir? Birçok filozof bu konuda farklı görüşe sahip olmuştur. Son yapılan bi- limsel araştırmalar ortaya koymuştur ki kötülük aslında irade meselesidir. Kötü insanlar, illaki kendine bir sebep aramaz; o yüzden sunulan gerekçeler eylemi meşru göstermekten başka bir işe yaramaz. Bu sebeple yapılan her türlü eylem ve davranışın gerekçesiyle değerlendiril- memesi gerekir. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A Kötülük yapmak karar verme gücümüzle il- gilidir. B) Kötülüğün insanda var oluş sebepleri filo- zoflarca tartışılmıştır. İnsan doğuştan kötü olarak yaratılmıştır. DKötü insanlar, kötülük yapmak için uygun koşul ararlar. ? nerede E) Eylem ve davranışların niçin gerçekleştiği- ne bakmak gerekir. 33 ÖZDEBİR YAYINLARI
22. Bir yazarın eseri aracılığıyla aktarmak istediği bilgi ve dene-
yimler okur tarafından anlaşılmayı bekler. Okuma, herkesin
yapabileceği bir etkinlikken "nitelikli okuma" daha az sayıda
kişinin alışkanlığa dönüştürdüğü bir okuma şeklidir. İyi bir okur;
farklı özelliklere, donanıma, algıya ve çözümleme yeteneğine
sahip okurdur bana göre. Onun özellikleri arasında karşılaştığı
kavramları araştırmak hatta gerekirse metinler arasında karşı-
laştırma yapabilmek vardır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları destek-
ler niteliktedir?
(A) Bir okur ne kadar birikimli ve okumaya hazırlıklı ise oku-
duklarını anlama ve yorumlama gücü o kadar yüksek ola-
caktır.
Yer aldığı toplumsal yapıyla iletişim kurma zorunluluğu bu-
lunan okurun bir eserden beklentisi bunu sağlayacak for-
müller sunmasıdır.
Nitelikli okur, sadece canı istediğinde değil sürekli okuma
yaparak eserlerin yazarlarını bile şaşırtabilen kişidir.
D) Romanlarda, edebiyat ışığı altında çeşitli kültür sanat etkin-
liklerinin, fikir festivallerinin tanıtımının yapılması gerekir.
E) Bir yazarın sahip olmayı düşlediği ideal okura kavuşması
için yüzyıllar gerekir çünkü iyi eserlerin değerinin anlaşıl-
ması zaman alır.
24.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Bir yazarın eseri aracılığıyla aktarmak istediği bilgi ve dene- yimler okur tarafından anlaşılmayı bekler. Okuma, herkesin yapabileceği bir etkinlikken "nitelikli okuma" daha az sayıda kişinin alışkanlığa dönüştürdüğü bir okuma şeklidir. İyi bir okur; farklı özelliklere, donanıma, algıya ve çözümleme yeteneğine sahip okurdur bana göre. Onun özellikleri arasında karşılaştığı kavramları araştırmak hatta gerekirse metinler arasında karşı- laştırma yapabilmek vardır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları destek- ler niteliktedir? (A) Bir okur ne kadar birikimli ve okumaya hazırlıklı ise oku- duklarını anlama ve yorumlama gücü o kadar yüksek ola- caktır. Yer aldığı toplumsal yapıyla iletişim kurma zorunluluğu bu- lunan okurun bir eserden beklentisi bunu sağlayacak for- müller sunmasıdır. Nitelikli okur, sadece canı istediğinde değil sürekli okuma yaparak eserlerin yazarlarını bile şaşırtabilen kişidir. D) Romanlarda, edebiyat ışığı altında çeşitli kültür sanat etkin- liklerinin, fikir festivallerinin tanıtımının yapılması gerekir. E) Bir yazarın sahip olmayı düşlediği ideal okura kavuşması için yüzyıllar gerekir çünkü iyi eserlerin değerinin anlaşıl- ması zaman alır. 24.
Her varlık için en değerli, en yüksek varlık ken-
disidir. Varlık, başka varlıkların değerini ken-
disinin varlığını temel alarak ölçer; ona göre
yargılar verir. Bu temel ve ölçü olmadıkça hayal
gücümüz, iş görmez. Başka bir çıkış noktası da
yaratamaz. Kendimizin dışına, ötesine gideme-
yiz. Varlıkların en güzeli insandır. O hâlde Tanrı
onun şeklinde midir? Ksenophanes, bunu çok
hoş bir şekilde izah etmeye çalışmıştır, der ki:
"Eğer hayvanlar da tanrılar icat ediyorsa onları
kendine benzetip övünürler." Tanrı'nın övünme-
ye ihtiyacı yoktur. İnsanın yanılgıda olmasının
sebebi de bu yüzdendir. Tanrı olduğundan emin
olan tek kişi Tanrı'nın kendisidir çünkü Tanrı,
hiçbir düzene veya plana biat etmek, düzen ya
da planını temellendirmek zorunda değildir.
37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangi-
sine ulaşılabilir?
A insanlar da hayvanlar gibi tanrılar icat ede-
rek onlara kendinden bir şeyler katar.
B) Her varlığın görevi ve düzeni olmasaydı her
şey "Tanrı" olurdu.
C) Canlı, kendi varlığından yola çıkarak Tan-
yı kendisine benzetme ve kendisini tanrı-
laştırma eğilimindedir.
O
İnsan ancak kendisi tarafından yapılandırıl-
mış bir plan ve düzene uyum sağlayabilir.
E) Hayvanlar bile tanrı üretirken insanlık kendi
tanrısı olduğunun farkında bile değildir.
38. Bu parçadan hareketlo čud
ÖZDEBİR YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Her varlık için en değerli, en yüksek varlık ken- disidir. Varlık, başka varlıkların değerini ken- disinin varlığını temel alarak ölçer; ona göre yargılar verir. Bu temel ve ölçü olmadıkça hayal gücümüz, iş görmez. Başka bir çıkış noktası da yaratamaz. Kendimizin dışına, ötesine gideme- yiz. Varlıkların en güzeli insandır. O hâlde Tanrı onun şeklinde midir? Ksenophanes, bunu çok hoş bir şekilde izah etmeye çalışmıştır, der ki: "Eğer hayvanlar da tanrılar icat ediyorsa onları kendine benzetip övünürler." Tanrı'nın övünme- ye ihtiyacı yoktur. İnsanın yanılgıda olmasının sebebi de bu yüzdendir. Tanrı olduğundan emin olan tek kişi Tanrı'nın kendisidir çünkü Tanrı, hiçbir düzene veya plana biat etmek, düzen ya da planını temellendirmek zorunda değildir. 37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangi- sine ulaşılabilir? A insanlar da hayvanlar gibi tanrılar icat ede- rek onlara kendinden bir şeyler katar. B) Her varlığın görevi ve düzeni olmasaydı her şey "Tanrı" olurdu. C) Canlı, kendi varlığından yola çıkarak Tan- yı kendisine benzetme ve kendisini tanrı- laştırma eğilimindedir. O İnsan ancak kendisi tarafından yapılandırıl- mış bir plan ve düzene uyum sağlayabilir. E) Hayvanlar bile tanrı üretirken insanlık kendi tanrısı olduğunun farkında bile değildir. 38. Bu parçadan hareketlo čud ÖZDEBİR YAYINLARI