Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Nedeni tam olarak blinmiyor olsa da son yıllarda yürütülen araştırmalar otizm spektrumunun, beynin gelişimi sırasında gerçekleşen bir hatadan kaynaklı olduğuna işaret etmektedin (II) Ancak Harvard Tip Okulu araştırmacıları böyle bir durumun söz konusu olmadığını ve otizmin beyni aştığını, uzuvlardan beyne duyusal veri yollayan periferik sinirlerle de bağlantısı olabileceği düşüncesiyle bir çalışma başlattı. (III) Bu çalışmada spektrumun ortaya çıkışından -kabul edilenin aksine-sadece beynin değil, sinir sisteminin diğer bölümlerinin de sorumlu olabileceği sonucuna ulaşudu spektrumundaki insanlarda görülen genetik mutasyonları da incelediklerini, nöronların kullanılan iki gende otizmli insanlara özgür belirlendiğini söylüyor. (V) Otizmle ilişkisi mutasyon ortaya olduğu bilinen pek çok gen var ancak Ginty'e göre as mesele sinir sisteminde bu sorunun tam çıktığını bulmak. (VI) Araştırmana soncana göre otizmli bireylerin duyusal açıdan farkhissetmesinin ve dünyayı fiziksel olarak farkinduyumsamasının sebebi de yine bu genler. ye aitti veya kurutus olaraherede tarafından kullanamaz, iletişimi için reketle otizm spektrumuyla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? Görülme nedenine ilişkin birbirine karşıt fikirlerin ALDLygu durumunda yarattığı karmaşanın kişinin davranışlarına yansıdığına C) Sosyal iletişim kurmayla ilgili yarattığı sorunun sinir sisteminden kaynaklandığına D) Beynin gelişim sürecini yavaşlatan durumların oluşmasına yol açtığına E) Bireylerin genlerinde mutasyon yaşanma riskini artırdığına Ⓒ Sorular ÖSYM'nin azh zhi olmaksızın 40. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde, yapılan araştırmaların bulguları açıklanmamıştır? Atve tv B) it ve tit e)tt ve V D) IV ve VI E V ve VI

gi Kafa Dengi 33. 17. yüzyılda matbaanın yaygınlık kazanması ve kâğıt fiyatlarının ucuzlaması gibi gelişmeler, kitaplara erişimi kolaylaştırır. Bu gelişmeler ve telif hakkının yazar lehine olgunlaşmasıyla modern edebiyat kurumu için yeterli şartlar sağlanmış olur. Edebiyatın maddi şartlarındaki bu değişim ve gelişim ise romantik yazar fikrinin ortaya çıkışını anlamlı hâle getirecektir. Bir yanında geniş bir okur kitlesi bulunan edebiyatın diğer tarafındaki basma, çoğaltma ve telif hakkı gibi modern yazarlığın maddi koşullarını sağlayan olgular; "romantik yazarın özerkliği" iddiasını mümkün kılar ve güvence altına alır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceyi destekler niteliktedir? A) Romantizm, 17. yüzyılda basım dünyasında yaşanan değişiklikler neticesinde olgunlaşmıştır. B) Romantizm, modern edebiyatın görece gelişmiş maddi şartlarının daha da iyileştirilmesine katkı sağlar. C) Romantizm estetiğinin geniş kitlelerce kabul görmesi, modern bir okur profilini doğurur ve bu da maddi şartları iyileştirir. D) Basım ve yayım sektörünün gelişiminin romantizmle ilgisini anlamak için 17. yüzyıldan önceki gelişmeler de mercek altına alınmalıdır. E) 17 üzyılda matbaa olanaklarının sınırlarının genişlemesiyle okurla romantik yazar arasındaki görünmez duvarlar ortadan kalkmıştır.

Uzun süredir yayın hayatına devam eden bir sanat der- in gisinin yayın kurulu; 2018'e kadar "direnmek", "tanık ol- chek mak", "mucize" gibi bilindik vel carpıcı bir başlık seçerek bu başlık çerçevesinde yayımlanacak sayının yazılarını oluşturuyordu Kurul; 2018'de ise yayımlanacak sayının temasına görece deneysel bir şekilde yaklaşmayı tercih etti." Dünyayı anlatmak, yeni dünyalar yaratmak için diller bitmez tükenmez bir kaynak olsa da bizi sessiz bırakan rumlar vardır. Bunları ifade (289 yapıtlar, manzaralar ve durumlar www edecek sözcükleri bulamayız ama deneriz hiç değilse. Bazen kekeleriz, bazen de bunu ifade edecek bir söz- cük yok devip susarız. İfade edecek sözcük bulunamaz mi sahiden?" sözleriyle başladıkları bu yolculukta oluş- turdukları ilk sözcük "Akdeniz-lemek" oldu. Yayın kurulu, bulduğu bu sözcüğe "Akdeniz kıyılarına derin bir bağlılık duymak ve kendini orada evinde hissetmek", "bir kültür- den diğerine geçiş yapmak" gibi yeni anlamlar yükledi. Dergi, "Akdenizlemek" kelimesi için belirlenen bu farklı ve yeni anlamlardan hiçbirini sabitlemeyi amaçlamıyor. Hatta okur, sanatçı ve düşünürlerle yapılan söyleşilerde sözcüğün anlamları yeniden sorgulanıyor. Bu parçada sozu editen dergi ile ilgili aşağıdakilerden hangişi söylenemez? Yayın kurulu, Akdenizlemek sözcüğüne duyguları ve düşünceleri ön plana çıkaran anlamlar yüklemiştir. B 2018 yılından önce tercih ettiği başlıkları, ilgi ve dikkat çekici olan sözcüklerden seçmiştir. FO Akdenizlemek sözcüğünün anlamlarının, güncellene- bilir olduğunu savunan bir yayın politikası yürütmektedir. 16/D 2018'de yayın kurulu, dergisinin temasını belirlerken az bilinen konuları gündeme taşımayı hedeflemiştir. Milenk 1 Yayın kurulu, mevcut söz dağarcığının düşüncelerinin anlatımına yeterli gelmeyebileceğine inanmaktadır. (83/ NORIN (2004 KROO) VIN FO FO FG FI

IEVANIA B) Yalnız TÜRK 7. Fazla yukarıdan ve insafsız olmadıkça yazılarıma çatılmasına müsamaha göstermiş, çok kez karşım- dakini kırmamak için yazdıklarıma istenen biçimi verdiğim olmuştur. Zararına da olsa eleştirmeciye uysal davranmalıyım ki beni her zaman serbestçe uyarsın, kendimi düzeltmeme yardım etsin. Doğru- su çağdaşlarımı böyle bir işten yana çekmek kolay değil. Düzeltilmek herkesin ağrına gittiği için kimse kimseyi düzeltmeyi göze alamıyor. Düşüncesini sak- layarak konuşuyor çokları. Böyle diyen bir kimse için, HHoşgörülü II. Anlayışlı HAçık sözlü IV. Ince düşünen nitelendirmelerinden hangisi veya hangileri ya pılamaz? A) I ve T D) I'VE LV GELİŞTİREN SOR C) IIl ve IV E) Yalnız II

NI KARA KUTU KITAPLARI Lyüzyılın me tekniği anınmıştır. slü küçük dini Grek- irtma ola- i taşıyan gileniyor. mların üç 7. - 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. lunuyor. alar, bit- Grekçe akilerin KPSS) Clickbait; insanları çevrim içi metinleri okumaya, görüntü- lemeye ve dinlemeye ikna etmek için tasarlanmış köprü metin veya küçük resim bağlantısı kullanan haber görü nümlü reklam bicimidir. Türkçeye "tik tuzağı", "tık yemiy, "kapan manşet" gibi ifadelerle çevrilen bu tür reklamlarda okurun, haber başlığına sürekli tıklaması gerekir fakat ob tatmin edecek bir haber bilgisine ulaşması mümkün ol- olmaz. Clickbait içerikli haberlerde habercilik prensiplerine uymayan farklı yöntemler kullanılır. Haberin konusundan uzaklaşarak önemsiz bir detay üzerinde yoğunlaşma, te- urmanın dışına çıkarak abartılı bir başlık kullanma, haber içeriğine uygun olmayan görselleri yerleştirme gibi okuru aldatma şekilleri bulunur. Yaygın olarak kullanılan, ünlem ve soru işareti içeren ilgi çekici clickbait başlıkları şöyle- dir: "Buna inanamayacaksınız!", "Bunlar biliyor musu- nuz?", "Pişman olmayacaksınız!".... Okura, doğru haber sunmak yerine daha fazla tik almak uğruna haber başlı- ğında yapılan clickbait uygulamaları olumsuz bir haber- cilik yöntemi olarak kabul edilir. Bu tür haberlerde klasik haber geleneğinden farklı olarak merakına yenilen okur, reklam tüketim kapanına girer. INFORMAL YAKINLARI KARA KUTU YAYIN 8. of ely t Test-3 Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Sanal ortamda habercilik yöntemleri geliştirilirken kla sik haber geleneğinden yararlanıldığına B) Tüketimi artırmak için habercilik ilkelerinin ihlal edildi ğine R C) Sanal ortamda ticari ürünlerin insanları yanıltacak bi çimde tanıtıldığına Clickbait tasarımcılarının, gündemdeki ilgi çekici olay. ları içerik olarak kullandığına miq E) Clickbait uygulamalarının, toplumun her kesiminden insanın dikkatini çektiğine 11 (8 rastond: Jarak aldığına ane dönüştü NL R NL R (2021-KPSS) 1282243013 se xilag 100 Daysay blyingben ammai lasi (1) nerv E elu Vegla v nusu Gilsuhelny neol loy vel ud polomitesiA (1) novilso sind olur sons in gi elf nomiglgab miavam lomairtum milagre yemmel lees:0 (1) oyun 10 Hotels

13 GÜNDE CARI 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Ölümünden sonra tüm dünyanın sevdiği ve tanıdığı bir yazar oldu Franz Kafka. Türkçeye Değişim ya da Dönüşüm olarak çev- rilen romanında 20. yüzyıl sanayi sonrası Batı toplumunu ve yalnızlığını çok üst düzey bir üslupla işlemiştir. Bu eserinde ba- basının, hayatına olan etkisine rastlamak mümkündür. Kitapta yer verdiği ve bir anda böcek olarak uyanan kişi Kafka'dan baş- kası değildir. Diğer bir eseri olan Dava'da Dönüşüm kitabındaki karakterler, içerikler birbirini andırır. Bitmek bilmez suçluluk. duygusu, öz benlik algılamasında kırılmalar, kendini ötekileş- tirme; Franz Kafka'nın vazgeçilmez temalarıdır. Kafkaesque; "Kafkavari" anlamına gelen, onun ne denli sıra dışı ve orijinal bir yazar olduğunu anlatan bir kavramdır. Kitaplarında yer alan kişilerin o dönemlerin dünyasında hiç olmayacak karakterler olmasından doğmuştur bu kavram. 39. Bu parçaya göre Franz Kafka'nın eserlerinde aşağıdaki- lerden hangisi bulunmaz? A) Ruhsal karşıtlıklar B) Benzer konular C) Biyografik izler DY Beğenilen dil E) Özgün karakterler

klerin inançları arasında yer aldığına / Eski uygarlıkların inançlarının ortaklığına 35 ve 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. En iyi olmaya çabalamanın yanlış bir tarafı yoktur, aslında hoş bir davranıştır da. Her ne koşulda olursa olsun baş- kalarından ve kendinizden kusursuz olmayı beklemek çok yanlıştır. Eğer böyle yaparsanız düş kırıklığı istiyorsunuz demektir çünkü tutarlı bir mükemmellik olanaksızdır. 35. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisi çıkarıla- maz? A) Mükemmellik arayışında yarım ölçek yoktur, onun tümü- ne sahip olmalısınız. B) İnsan zihnine musallat olan en kötü hastalık mükemmel olma arzusudur. C) İnsanın en zayıf anları, aslında kendini mükemmel ve kusursuz hissettiği anlardır. D) Mükemmellik arayan insanlar hiçbir zaman hiçbir şey- den memnun olmazlar. E) Sürekli yaptığımız şey neyse biz oyuz, o hâlde mükem- mellik bir eylem değil, bir alışkanlıktır. 37 s - 11 - 38.

28. Silifke Belediyesi ile Silifke Çevre Platformu'nun ortaklaşa düzenlediği panelde Silifke'de kurulması planlanan on iki balık çiftliğinin durumu, konunun tüm paydaşları tarafından ele alındı. 1. Dr. Enver Yaser Küçükgül, balık çiftliklerinin ihracat ve istihdama büyük katkı sağlayacağını vurguladı ve dünyada en düşük üretim yapan ülkenin üretim miktarının 1 milyon ton civarında olduğunu belirterek Türkiye'de ise üretimin 600 bin tonu yeni yeni bulmaya başladığını ifade etti. Son yıllarda denizlerimizde balık miktarının da iyice azaldığını, balık çiftlikleri kurulmadığı sürece halkın büyük çoğunluğunun ucuz balık bulamayacağını belirten Küçükgül yöre halkının kendi lehlerine olan bu projeyi desteklemelerini istedi. II. Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Sinan Can ise yaptığı konuşmada balık çiftliklerinin yer seçimi sürecinde yerel yönetimlerin, meslek odalarının ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin alınmadığını ifade etti. Sürecin oldubittiye getirilerek yer seçim kararı verildiğini anlatan Can, bu çiftliklerin doğal çevreye zarar vereceği gibi geçimini denizden sağlayan insanları zor durumda bırakacağını, denizleri kirlettiğini ve turistik tesislere yakın yerler seçildiği için de bölgenin turizm gelirlerini büyük oranda düşüreceğini ifade etti. Halkı, bu konuda duyarlı olmaya ve inisiyatif almaya davet etti. Numaralanmış parçalardan hareketle aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Panelde konu hakkında karşıt görüşlere sahip olan kişiler görüşlerini ifade etme olanağı bulmuşlardır. B) 1. parçadaki konuşmacının konuyla ilgili görüşünü desteklemek için sunduğu verilerde tutarsızlık vardır. C) I parçadaki konuşmacı kurulacak olan balık çiftlikleriyle ilgili temel kaygılarını ifade etmiştir. D) İki konuşmacının, balık çiftliklerinin ekonomik getirisi hakkında zıt görüşleri vardır. E) Balık çiftliklerinin çevreye zarar verip vermediği konusunda iki konuşmacı birbiriyle çelişen görüşlere yer vermişlerdir.

4 22. 1. Günümüzde bitkilerin, kömürü oluşturan temel malze- me olduğu kanıtlanmıştır. II. Kömürleşme sürecinin iki şekilde gerçekleşmiş olabile ceği düşünülmektedir. III. Ancak kömürleşme sürecinin nasıl gerçekleştiğini açık- lamaya yönelik herkesin üzerinde uzlaştığı tek bir gö- rüş bulunmamaktadır. NV, Kömürü meydana getiren bitkisel malzemenin yerinde çökelmesiyle kömür oluşumunun gerçekleşmesi, bu görüşlerden birincisidir. 13 GÜN V. İkincisi ise bitkisel malzemenin akarsularca sürükle- nerek iç denizlerde birikmesi sonucu kömürleşmenin olduğunu ileri süren görüştür. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturması için aşağıdakilerden hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) I ile III D) II ile V B) II ile III E) III ile IV C) II ile IV

A 26. Gazeteci: (1)- Yazar: - Benim değişmez imgemdir "irmak". Yeşilırmak, Sakarya Nehri ve Kızılırmak hayatımda önemli yer tutar. Yeşilırmak kıyısında doğdum. Sakarya Nehri'nin hırçınlığında yaşadım ilk gençlik yıllarımı. Kızılırmak da hayata ilk atılışımın şahididir. Nerede bir ırmak görsem hemen kıyısında derin nefesler aldım, içim açıldı. Irmaklarla Büyüyen Çocuk adlı kitabım benim ırmaklarla olan dostluğumun kitabıdır. Sadece bu üç ırmak değil, kıyısında soluklandığım; tüm ırmaklar var bu kitapta. Her ırmak nasıl nefes nefese koşuyorsa denize ben de içimde büyüyüp duran umutlarıma koşup duruyorum bir ömür. Gazeteci: (II)- Yazar: - Her zaman ilk okuyucum eşimdir. Onun beğenisine çok güvenirim. Şiirlerimden öykülerime, denemelerimden köşe yazılarıma kadar her yazdığımı eşime okuyup onun fikrini alırım. İtibar ettiğim birkaç dostumla da paylaşırım yazdıklarımı yayımlamadan önce. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) 1./Irmak"ın hayatınızdaki yeri nedir, nedendir phetinlerinizdeki bu "ırmak" bolluğu? II. Eşinizin yazarlığınıza katkıları var mı, bir köstek durumu söz konusu mu? B1. Ilk gençlik yıllarınız nasıl geçti, bu yılların yazarlığınıza etkileri nelerdir? II. Eser skalanız nasıldır, ağırlıklı olarak hangi türlerde yazarsınız? CN. Su ve dolayısıyla ırmak, çocukluğunuza ve ilk gençliğinize neden bu kadar işledi? II. Yazdıklarınızı yayımlamadan önce hangi süzgeçlerden geçiriyorsunuz? DNI. Doğanın eserlerinizdeki yeri nedir, size doğanın tasvircisi diyebilir miyiz? II. Eşiniz eserlerinizle eserin her aşamasında içli dışlı mıdır yoksa onlarla eser bitince mi tanışır? E) I. Kitaplarınızdan birinin ortaya çıkış hikâyesini dinlemek isteriz? Il Metinlerinize noktayı koyduğunuzda ilk kime okutuyorsunuz onları?

Türkçe 37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Uykusuzluk hastalığınız olduğunu düşünüyorsanız bu durumu daha fazla ertelemeden en kısa süre- de bir doktorla görüşmeniz en doğru karar olacak- tır. Doktor, kişinin öyküsünü dinleyerek uykusuzluğa sebep olabilecek nedenleri araştırır. Uykusuzluğun nedeni bilinmiyorsa uykusuzluğa bağlı olabilecek tibbî sorunların belirtilerini bulmak içih fizikî muaye- ne yapılabilir. Uykusuzluğa neden olabilecek altta yatan fiziksel hastalıklar araştırılırken tiroitle ilgili bir sorun olup olmadığı da araştırılır. Gerekli görüldüğü durumlarda MR gibi yüksek çözünürlüklü görüntüle- me yöntemlerine ait raporlar istenebilir. Bu süreçte uykusuzluk hastalığının kesin tanısı için doktor bir veya iki haftalık uyku düzeninin yer aldığı bir çizelge ya da hastanın uyku kliniğinde bir gece takibini iste- yebilir. Böylece gece ne kadar uyanık kalındığı, ne- fes hareketleri, beyin dalgaları ve vücut aktiviteleri izlenerek, kayıt altına alınabilir. MUBA YAYINLARI 37. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A Oneri bildiren yargı kullanılmıştır. 1. cümle B) Gerekçeli yargı söz konusudur. kesin tanı için C) Saptama.cümlelerine yer verilmiştir: D) Kişisel görüşten yararlanılmıştır. E) Varsayım bildiren cümleler vardır. LARI 39 Toplum laşma tek ba rallar ve ku ğini w tanın 39. grub mez şitli toplu sağ zuru önle bir elle hal açı B

çiz- yle api- ykü nde sa- ille uş- esi, bir gili -2 20 r. nti- ik- lu- ak an ya karekök 7. (1) Aslında onun hayalleri arasında, sporcu olmak yoktu. (II) Hele hele, rekor üstüne rekor kıran bir atlet olmak hiç yoktu. (III) Piyano çalarak, her kız çocuğu gibi arkadaşlarıyla ip atlayarak, saklambaç oynayarak geçiriyordu günlerini. (IV) Görevlilerin, okuluna olimpiyat seçmeleri için geldiği güne kadar bu, böyle devam etti. (V) İşte o gün, bu kızımızın yaşamının dönüm noktası oldu. Bir kız çocuğunun anlatıldığı bu parçadaki nu- maralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda ve- rilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, gerçekleştirmeyi düşünmediği bir durumdan söz ediliyor. B) II. cümlede, hayal bile edemeyeceği bir başarısı açıklanıyor. C) III. cümlede, sıradan bir çocukluk geçirdiğinden söz ediliyor. D) cümlede, yaşamındaki önemli bir değişimin nasıl başladığı açıklanıyor. E) V. cümlede, çalışmalarının karşılığını aldığı be- lirtiliyor.

13 GÜNDE CARI 32. Birleşmiş Milletler verilerine göre engelli kişilerin yüz- de 80'i, gelişmekte olan ülkelerde ve yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Dünyanın her yerinde engelli kişi- ler ayrımcılıkla karşılaşmakta ve yaşadıkları toplumların ekonomik, sosyal ve politik alanlarından genellikle dış- lanmaktadırlar. Az gelişmiş ülkelerde engelli kişiler ara- sında yoksulluğun daha yüksek olmasının temel nedeni, söz konusu dışlayıcı tutumdur. Gelişmekte olan ülkelerde toplumdan en fazla dışlanan grupların içinde yer alan en- gelliler, bu nedenle hayatlarını tehdit eden sorunlarla tek başlarına mücadele etmek zorunda kalmaktadır. Bu parçadan hareketle engelli kişilerle ilgili aşağıdakile- rin hangisi söylenemez? A) Yaşamsal mücadelelerinde yalnız kaldıklary B) Çoğunlukla dışlayıcı davranışlarla karşılaştıkları C) Bazı ülkelerde daha çok geçim sıkıntısı çektikleri D) Gelişmiş ülkelerde sayılarının fazla olduğu E Sosyal ve politik alanlarda yer almadıkları

A A 37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A Spinoza'ya göre eğer bir şeye iyi diyorsak iyi de- diğimiz şey kadar iyi olmayan, dolayısıyla daha az iyi veyahut söz konusu iyiye nazaran kötü olan bir şey olduğunu da söylemiş oluruz. Kısacası, iyi-kö- tü, bizim için ve bize göre iyi-kötüdür. Bir kendinde iyi-kötü söz konusu değildik. Öyleyse şeylere dair bütün iyi-kötü temelli düşüncelerimiz de nesnelerle ilgili daha önceki deneyimlerimize dayanır. Eğer bir şeftali kötüyse daha iyisi olmalıdır ya da bir roman iyiyse kötüsü de bilinir ki iyi de ancak bu şekilde iyi olarak sınıflandırılır. İyi-kötü, doğada var olmak- tan çok, bizdedir. Şu anlamda ki iyi-kötü, şunun ya da bunun iyiliği veyahut kötülüğüdür. İyi-kötü, her zaman bir şeylere atfedilir ve ayrıca bir şeylerden kaynaklanır. Eğer şu ya da bu kötü bir şey yaptıysa bu, onların özlerinden ayrı düşünülemez. Çünkü bu kötü ancak onlar yani kötü olanı icra edenler vası- tasıyla vuku bulur. Ve onların kötüsü, belirli koşul- lar içerisinde ve belirli ilişkiler dâhilinde kötü olarak nitelendirilmiştir. Bu nedenle iyi-kötü, Spinoza'nın daha ilk analizinde, zaruri değil ama nispi bir şey olarak belirir. İyi-kötü, bu açıdan değişkendir. 37. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Spi- noza'nın iyi ve kötü kavramlarına yönelik bakış açışı olamaz? A) iyinin varlığı, aynı zamanda kötünün de varlığı- un göstergesidir. B) Yaşantılarımız, iyi-kötü temelli düşüncelerimi zin kaynağıdır. Varlıkları iyi ve kötü olarak değerlendirmek gö- receli bir durumdur. Plytiğin ya da kötülüğün ölçütü zamanın koşulla- rıyla ilişkilidir. E) lyi ya da kötünün kaynağı kişinin kendi özüyle bağlantılıdır.

A Kitapçığı D 32. Günümüzde yapay zekâ algoritmaları birçok sınıf- landırma ve optimizasyon probleminin çözümünde sıklıkla kullanılmaktadır. Bu algoritmalarla yapılan çalışmalar, sürücüsüz araçlardan kanser teşhis ve tedavisine kadar birçok farklı çalışmada büyük bir öneme sahiptir. Söz konusu algoritmalar, insanlar ve doğadaki canlıların yaşam ve problem çözme bece- rilerini taklit eden modeller olsa da bu algoritmaların geliştirilmesi, kullanılması ve öğretilmesi zorlu bir süreçtir. Yapay zekâ algoritmalarının içerisinde opti- mizasyon problemlerinin çözümünde önemli bir yere sahip olan genetik algoritma, evrimsel süreçte belirli bir problemin çözümünü sağlayacak bireylerin hayat- ta kalmasından esinlenilerek geliştirilmiştir. TYT - Türkçe Te- Yukarıdaki parçadan hareketle yapay zekâ algo- ritmalarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Problem çözümünde temel kaynaktır. B) Araç sürüş seçeneklerini artırmaktadır. C) Canlıların doğal süreçlerine dahil olabilmektedirl D) Farklı çalışma alanlarına cevap vermektedir. E) Kalitimsal hastalıkların tedavisinde kullanılmakta- dır. 33. U

24. Korsan kitap yayıncıları genellikle belli bir topluluk hatta belli bir örgüt oluşturarak kendi çıkarları doğrulusunda yaparlar işlerini. Eylemleriyle zarara uğrattıkları yalnızca kitaplarını yayımladıkları yazar ve yayıncılar değildir. Ya- zın ve düşün yapıtları tüm toplumun malı olduğuna göre, zarara uğrayan tüm toplumdur. Bu nedenle, bugün bir Batı ülkesinde böyle bir suçu ne kitle hoş görür ne dü- zen. Bir büyük kentin her köşe başında bir korsan kitap sergisiyle karşılaşılabilmesini tasarlamak bile zordur. Ne var ki bizim ülkemizde her köşe başında rastlıyoruz bu hırsızlığa. Kitlelerin ve yöneticilerin bu durumu engelle- mek için gösterdiği çaba çok küçüktür. Her şeye ekonomi açısından bakanlar, bu durumun işsizlere iş alanı açma yönünü överler. Kitap fiyatlarının bilinçli olarak yüksek tutulduğunu düşünenler, korsan kitabı halktan yana, top- lumsal eylem olarak değerlendirmeye kalkarlar. Kimileri de uzmanlığa saygı dolayısıyla hırsıza şapka çıkarır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi korsan ki- tap yayınıyla ilişkilendirilemez? 25. Halkta okuma zevki oluşturduğu için yararh bir şey ya- pılmaktadır. B) Yalnız yayıncılar ve yazarlar değil toplum da zarar görmektedir. + C) Suç olmasına karşın bunu önlemek için yeterli çaba gösterilmemektedir. + D) İşsiz insanlara bir istihdam alanı açmış olması bakı- mından olumlu değerlendirilmektedir. + Bireysel çabalarla girişilen dönemsel bir oluşumdur ve kısa sürede yok olacaktır. +