Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

irması nede-
ılın aynı dö-
ağustos ayın-
çıkarılabile-
ir?
göre daha si-
ğutma sorun-
x temmuz ve
ları aylık ola-
amacıyla da
Kesin Yargı
Test-7
Ünlü romancının bir dönem yaşadığı pansiyon oda-
sının gizli bir yerinde, ilk romanın taslaklarının bu-
lunması edebiyat dünyasını çok heyecanlandırdı.
Yukarıdaki cümleden kesin olarak çıkarılabile
cek yargı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bulunan roman taslağı yazarın ilk dönem çalış-
malarıdır.
B) Yazar, bu pansiyonda kısa bir süreliğine yaşa-
mıştır.
yazar, birden fazla roman yazmıştır.
D) Bulunan taslaklar, yazarın ilk çalışmasıdır.
E) Yazarın, yakın çevresini anlattığı çalışmaları ilk
kez ortaya çıkmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
irması nede- ılın aynı dö- ağustos ayın- çıkarılabile- ir? göre daha si- ğutma sorun- x temmuz ve ları aylık ola- amacıyla da Kesin Yargı Test-7 Ünlü romancının bir dönem yaşadığı pansiyon oda- sının gizli bir yerinde, ilk romanın taslaklarının bu- lunması edebiyat dünyasını çok heyecanlandırdı. Yukarıdaki cümleden kesin olarak çıkarılabile cek yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Bulunan roman taslağı yazarın ilk dönem çalış- malarıdır. B) Yazar, bu pansiyonda kısa bir süreliğine yaşa- mıştır. yazar, birden fazla roman yazmıştır. D) Bulunan taslaklar, yazarın ilk çalışmasıdır. E) Yazarın, yakın çevresini anlattığı çalışmaları ilk kez ortaya çıkmıştır.
Gün
posiz
aldi
Paragrafte Yardımcı Düşünceler
yazan
nceler
inizca
dünya
çok
aki-
diği
tur-
mli
r-
sonuç yayınlari
Attila Ilhan'in sanat yaşantısında 1946 bir dorom n
tasıdır. Daha yirmi bir yaşındayken bir şiir yangmas
ikinci olması onu yeni edebiyatın ünlü kalemleri aras
sokmuştur. Bu tarihten sonra şiir ve eleştiri yazlariga
kendinden söz ettirdi. Şiirlerinde toplumcu gerçek
vurgu yapan bir romantizm de görülür. Dil ve cümle ku
lik anlayışının yanı sıra gelecekte yaşanacak.iyi gürle
ruluşu yönünden bir yandan Nazım Hikmet'e benzer, d
ğer yandan halk şiirinin değerlerine yaslanır. Bu yönüyle
bir birleşim yakalamayı başarmıştır. Şiirde o güne kadar
görülmeyen konulara yer verdi. Toplumcu şairleri olduğu
kadar bireysel şiire yönelenleri de peşinden sürükledi.
Bu parçada Attila İlhan ile ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A Çeşitli görüşlerde birçok şairi etkilediğine
B) Bir yarışmadaki başarısıyla gündeme geldiğine
C) Toplumcu gerçekçi roman anlayışının önemli isimle-
rinden biri olduğuna
D) Halk şiirinin söyleyiş özelliklerinden yararlandığına
E) Farklı anlayışlardan kendine özgü bir sentez yaptığına
8. Şiirlerinden Türkmen olduğu anlaşılan Karacaoğlan,
halk şairlerinin en ünlülerindendir. Yunus Emre gibi onun
şiirlerinin de kaynağı halktır. Karacaoğlan'ın şiirlerinde
doň ön plong nilor Yalın hir eda ile söylediği şiirler,
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Gün posiz aldi Paragrafte Yardımcı Düşünceler yazan nceler inizca dünya çok aki- diği tur- mli r- sonuç yayınlari Attila Ilhan'in sanat yaşantısında 1946 bir dorom n tasıdır. Daha yirmi bir yaşındayken bir şiir yangmas ikinci olması onu yeni edebiyatın ünlü kalemleri aras sokmuştur. Bu tarihten sonra şiir ve eleştiri yazlariga kendinden söz ettirdi. Şiirlerinde toplumcu gerçek vurgu yapan bir romantizm de görülür. Dil ve cümle ku lik anlayışının yanı sıra gelecekte yaşanacak.iyi gürle ruluşu yönünden bir yandan Nazım Hikmet'e benzer, d ğer yandan halk şiirinin değerlerine yaslanır. Bu yönüyle bir birleşim yakalamayı başarmıştır. Şiirde o güne kadar görülmeyen konulara yer verdi. Toplumcu şairleri olduğu kadar bireysel şiire yönelenleri de peşinden sürükledi. Bu parçada Attila İlhan ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A Çeşitli görüşlerde birçok şairi etkilediğine B) Bir yarışmadaki başarısıyla gündeme geldiğine C) Toplumcu gerçekçi roman anlayışının önemli isimle- rinden biri olduğuna D) Halk şiirinin söyleyiş özelliklerinden yararlandığına E) Farklı anlayışlardan kendine özgü bir sentez yaptığına 8. Şiirlerinden Türkmen olduğu anlaşılan Karacaoğlan, halk şairlerinin en ünlülerindendir. Yunus Emre gibi onun şiirlerinin de kaynağı halktır. Karacaoğlan'ın şiirlerinde doň ön plong nilor Yalın hir eda ile söylediği şiirler,
ler
an
sonuç yayınları
ngi-
VII.
let-
lor-
dilen
mleri
r içe-
nu da
bilgiler
nemez?
Bu parçaya göre rubainin özellik
1. baik şiirinin etkisiyle ortaya gikma,
Ik yoğun bir anlatıma sahip pima,
divan edebiyatında yeriytürlerden biri olma,
IV. axa şeklinde kafiye orgüsüyle yazılma
niteliklerinden hangileri yoktur?
A) Yalnız
BI ve Il
D) Il ve Ill
C) IIl ve IV
E) 1, lit ve IV
A) Yalniz I
#1.
B) I ve III
D) ILve V
daha önc
yaşanan olaylara ve ic
kalma
Şarkı, Türk edebiyatında bestelenmek için yazılan nazım
biçiminin adıdır. Milli nazım biçimlerinden olup halk gil-
rindeki türkünün benzeridir. Çoğunlukla dörderli dizeler
hâlinde yazılır fakat beşli veya altılı şeklinde olanlar da
vardır. Genellikle aşk, sevgilinin güzelliği, eğlence gibi
konular işlenir. Geniş kitlelere hitap ettiği için yalın bir dil
tercih edilir. Bent sayısı az tutulur. Aruzun genellikle müzi-
ğe uygun kalıpları tercih edilir. Bu nazım biçimini yaygın-
laştıran Nedim, en güzel örneklerini vermiştir. Divan'ında
bulunan 28 şarkı bestelenmiş ve şöhret bulmuştur. Daha
sonra gelen şarkı yazarları Nedim'in yolunu takip etmiştir.
Bu parçada şarkı türü ile ilgili olarak;
durumlarından hangiler
B) I
I.
Türk edebiyatı kaynaklı olduğu,
II. bestelenmek amacıyla yazılan kısa şiirler olduğu,
Ill. ölçü, dize sayısı ve kafiye düzeninin türküyle aynı ol-
duğu,
IV. ilk örneklerinin Nedim tarafından ortaya konduğu
bilgilerinden hangilerine değinilmemiştir?
A) Yalnız
Tuyug, divan edebiya-
tarafından ortaya k
edebiyatındaki mân
olduğu gibi tuyuğ
Tuyuğda kullanılan
yönüyle de halk ş
manideki gibi az
olanlar da vardır.
musarra tuyuğ
emekleri yazılan
Nesimi'dir. Kısa
vardır ve söyler
Bu parçada tu
E) III ve IV
C) II ve III
D) II ve III
halk şiirinc
hem aruz
basit bir
N. divan şii
bilgilerinde
Al Yalnız/1
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ler an sonuç yayınları ngi- VII. let- lor- dilen mleri r içe- nu da bilgiler nemez? Bu parçaya göre rubainin özellik 1. baik şiirinin etkisiyle ortaya gikma, Ik yoğun bir anlatıma sahip pima, divan edebiyatında yeriytürlerden biri olma, IV. axa şeklinde kafiye orgüsüyle yazılma niteliklerinden hangileri yoktur? A) Yalnız BI ve Il D) Il ve Ill C) IIl ve IV E) 1, lit ve IV A) Yalniz I #1. B) I ve III D) ILve V daha önc yaşanan olaylara ve ic kalma Şarkı, Türk edebiyatında bestelenmek için yazılan nazım biçiminin adıdır. Milli nazım biçimlerinden olup halk gil- rindeki türkünün benzeridir. Çoğunlukla dörderli dizeler hâlinde yazılır fakat beşli veya altılı şeklinde olanlar da vardır. Genellikle aşk, sevgilinin güzelliği, eğlence gibi konular işlenir. Geniş kitlelere hitap ettiği için yalın bir dil tercih edilir. Bent sayısı az tutulur. Aruzun genellikle müzi- ğe uygun kalıpları tercih edilir. Bu nazım biçimini yaygın- laştıran Nedim, en güzel örneklerini vermiştir. Divan'ında bulunan 28 şarkı bestelenmiş ve şöhret bulmuştur. Daha sonra gelen şarkı yazarları Nedim'in yolunu takip etmiştir. Bu parçada şarkı türü ile ilgili olarak; durumlarından hangiler B) I I. Türk edebiyatı kaynaklı olduğu, II. bestelenmek amacıyla yazılan kısa şiirler olduğu, Ill. ölçü, dize sayısı ve kafiye düzeninin türküyle aynı ol- duğu, IV. ilk örneklerinin Nedim tarafından ortaya konduğu bilgilerinden hangilerine değinilmemiştir? A) Yalnız Tuyug, divan edebiya- tarafından ortaya k edebiyatındaki mân olduğu gibi tuyuğ Tuyuğda kullanılan yönüyle de halk ş manideki gibi az olanlar da vardır. musarra tuyuğ emekleri yazılan Nesimi'dir. Kısa vardır ve söyler Bu parçada tu E) III ve IV C) II ve III D) II ve III halk şiirinc hem aruz basit bir N. divan şii bilgilerinde Al Yalnız/1
B
236
Bu dop
Maar de begann believicisi bel
Dy Bell on yeteneğe sabic lan ugradeer bov
Diyane konusunda yeni donen
OS
2. Araştırmalar Anadolu Tork mamansinin diğer milleterin
mimarileri arasında kendine özgü be pelubu olduğunu or
taya koymuştur. Anadolu folkloru, halk edebiyatı ve halk
müziği tükenmez bir bazinedin Bati köttür te besler
miş olanlar bu kaynaklardan aldiklan malzemeyle dong
yada ses getiren eserler ortaya koymaya başlamalard
Divan edebiyatı taklit bir edebiyat olsa da asla bire bir
kopya değildir. Hiçbir millet bir başka millete ait sanati
aynen alamaz. Mutlaka kendi karakterinden, kültüründen
bir şeyler katar. Imparatorluk kurmuş bir milletin bir halk
edebiyatı, bir de yüksek zümre edebiyatına sahip olması
gayet doğaldır. Yalnız ilkel kavimler yüksek zümre edebi-
yatı ortaya koyamazlar.
Düşüncelerini bu şekilde dile getiren bir kişinin;
Batı etkisindeki sanatı yetersiz görme
11.
tek öz varlığın halk edebiyatı olduğunu düşünme,
III. halk ve divan edebiyatının varlığını doğal bulma,
IV. divan edebiyatı üzerinde yerli etkilerin olduğunu sa-
vunma
tutumlardan hangilerini göstermesi beklenmez?
A) Yalnız I
D) III ve IV
B) I ve II
C) II ve IV
E) I, II ve III
tar
duğu,
diğer şehiris
yergarndes
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B 236 Bu dop Maar de begann believicisi bel Dy Bell on yeteneğe sabic lan ugradeer bov Diyane konusunda yeni donen OS 2. Araştırmalar Anadolu Tork mamansinin diğer milleterin mimarileri arasında kendine özgü be pelubu olduğunu or taya koymuştur. Anadolu folkloru, halk edebiyatı ve halk müziği tükenmez bir bazinedin Bati köttür te besler miş olanlar bu kaynaklardan aldiklan malzemeyle dong yada ses getiren eserler ortaya koymaya başlamalard Divan edebiyatı taklit bir edebiyat olsa da asla bire bir kopya değildir. Hiçbir millet bir başka millete ait sanati aynen alamaz. Mutlaka kendi karakterinden, kültüründen bir şeyler katar. Imparatorluk kurmuş bir milletin bir halk edebiyatı, bir de yüksek zümre edebiyatına sahip olması gayet doğaldır. Yalnız ilkel kavimler yüksek zümre edebi- yatı ortaya koyamazlar. Düşüncelerini bu şekilde dile getiren bir kişinin; Batı etkisindeki sanatı yetersiz görme 11. tek öz varlığın halk edebiyatı olduğunu düşünme, III. halk ve divan edebiyatının varlığını doğal bulma, IV. divan edebiyatı üzerinde yerli etkilerin olduğunu sa- vunma tutumlardan hangilerini göstermesi beklenmez? A) Yalnız I D) III ve IV B) I ve II C) II ve IV E) I, II ve III tar duğu, diğer şehiris yergarndes
si
mi
e-
da
za-
Öz
re-
eci
şiyi
ila-
ece
ştiri,
cekâ
sonuç yayınları
ular-
bağlı-
ilerine
8.
edebiyatındaki hangi piir türüyle benzerlik gös
terir
D) Bu türdeki şiirleriyle one gikan sairler kimlerdir?
E) Tasavvufun hangiekolüne ait bir şiir türüdür?
Edebiyatta bir şiirin -genellikle de gazelin- başka bir şair
tarafından aynı vezin ve kafiyeyle yazılmış benzerine "na-
zire" denir. Nazire beğenilen bir giire karşı yazılır. Sinine
nazire yazılmış şaire değer verilmiş, iltifat edilmiş olur.
Nazirede yeni yazılan şiir, ele aldığı şiirin konusunu ve bi
çimini yeniden yazmış olur. Ancak bu tutum kuru kuruya
bir taklit değildir. Nitekim bazen nazire olarak söylenen
şiir orijinalinden daha güzel olabilir. Nazirede amaç nazire
yazan kişinin kendi sanat gücünü göstermesidir. Divan
edebiyatında bir şairin yetişme döneminde usta şairlerin
şiirlerine nazire yazması da gelenekti. Böylece şair aday
benzer şiirler yaza yaza kendi orijinal üslubuna ulaşırdı.
Bu parçada nazire geleneği ile ilgili olarak aşağıdaki
sorulardan hangisinin karşılığı yoktur?
A) Nazire yazılacak şiirde hangi özellik olmalidir?
B) Nazire en çok hangi dönemde rağbet görmüştür?
C) Názire yazmada ne tür amaçlar güdülür?
D) Şair adaylarının yetişmesinde nazire geleneğinin rolü
nedir?
E Nazire olarak yazılan şiirler her zaman orijinal şiirin ge
risinde mi kalır?
233
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
si mi e- da za- Öz re- eci şiyi ila- ece ştiri, cekâ sonuç yayınları ular- bağlı- ilerine 8. edebiyatındaki hangi piir türüyle benzerlik gös terir D) Bu türdeki şiirleriyle one gikan sairler kimlerdir? E) Tasavvufun hangiekolüne ait bir şiir türüdür? Edebiyatta bir şiirin -genellikle de gazelin- başka bir şair tarafından aynı vezin ve kafiyeyle yazılmış benzerine "na- zire" denir. Nazire beğenilen bir giire karşı yazılır. Sinine nazire yazılmış şaire değer verilmiş, iltifat edilmiş olur. Nazirede yeni yazılan şiir, ele aldığı şiirin konusunu ve bi çimini yeniden yazmış olur. Ancak bu tutum kuru kuruya bir taklit değildir. Nitekim bazen nazire olarak söylenen şiir orijinalinden daha güzel olabilir. Nazirede amaç nazire yazan kişinin kendi sanat gücünü göstermesidir. Divan edebiyatında bir şairin yetişme döneminde usta şairlerin şiirlerine nazire yazması da gelenekti. Böylece şair aday benzer şiirler yaza yaza kendi orijinal üslubuna ulaşırdı. Bu parçada nazire geleneği ile ilgili olarak aşağıdaki sorulardan hangisinin karşılığı yoktur? A) Nazire yazılacak şiirde hangi özellik olmalidir? B) Nazire en çok hangi dönemde rağbet görmüştür? C) Názire yazmada ne tür amaçlar güdülür? D) Şair adaylarının yetişmesinde nazire geleneğinin rolü nedir? E Nazire olarak yazılan şiirler her zaman orijinal şiirin ge risinde mi kalır? 233
ÖĞRETEN TEST - 4
Paragrafta Yardimci
1.
II. Dünya Savaşı'nın sıkıntılı ve karamsar havası insan,
dünya ve hayat değerlerinin değişmesine neden olmuş
tur. Bu durum insanların psikolojileri üzerinde etkili oldu-
Türk şiirinde önemli değişmeler görülür. Şiirde yurt so-
ğu gibi edebiyatta da etkili olmuştur. 1940'tan sonraki
runlan ön plana çıkarken bir yandan da şiiri şiir yapan
ögelerin zayıfladığı görülür. Dış yapı yönünden ölçü ve
kafiyeden sıyrılan şiir iç özellikleri bakımından da şaira-
ne söyleyişten uzaklaşıp basitleşmiştir. Yaşama sevinci,
basit günlük olaylar ve sıradan insanlar şiire konu olmaya
başlamıştır. Özellikle Garip topluluğu Türk şiirini kökten
değiştirmiş ve I. Yeni adını alacak kadar belirgin bir tarz
oluşturmuştur.
Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı
yoktur?
3.
A) Edebiyattaki değişmelerin insanların psikolojileri üze-
rinde nasıl bir etkisi vardır?
1940'tan sonraki şiirimizde görülen değişmenin teme-
linde hangi etkiler vardır?
Mere
bu
C) 1940 öncesi ve sonrası şiirde ne tür farklılıklar görülür?
D) Garip topluluğuna I. Yeni adının verilmesinde toplulu-
ğun hangi özellikleri etkili olmuştur?
E) Siirt şiir yapan iç ve dış ögeler nelerdir?
olan me
nevier
Mevia
ozan
nev
ed
2. Mersiye, divan edebiyatında bir kimsenin ölümü üzerine
duyulan üzüntüyü anlatmak amacıyla yazılan şiirlere
verilen addır. Bu şekilde yazılan şiirlere İslamiyet öncesi
şiirde sagu, halk edebiyatında
anlatımın
iri
S
L
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ÖĞRETEN TEST - 4 Paragrafta Yardimci 1. II. Dünya Savaşı'nın sıkıntılı ve karamsar havası insan, dünya ve hayat değerlerinin değişmesine neden olmuş tur. Bu durum insanların psikolojileri üzerinde etkili oldu- Türk şiirinde önemli değişmeler görülür. Şiirde yurt so- ğu gibi edebiyatta da etkili olmuştur. 1940'tan sonraki runlan ön plana çıkarken bir yandan da şiiri şiir yapan ögelerin zayıfladığı görülür. Dış yapı yönünden ölçü ve kafiyeden sıyrılan şiir iç özellikleri bakımından da şaira- ne söyleyişten uzaklaşıp basitleşmiştir. Yaşama sevinci, basit günlük olaylar ve sıradan insanlar şiire konu olmaya başlamıştır. Özellikle Garip topluluğu Türk şiirini kökten değiştirmiş ve I. Yeni adını alacak kadar belirgin bir tarz oluşturmuştur. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? 3. A) Edebiyattaki değişmelerin insanların psikolojileri üze- rinde nasıl bir etkisi vardır? 1940'tan sonraki şiirimizde görülen değişmenin teme- linde hangi etkiler vardır? Mere bu C) 1940 öncesi ve sonrası şiirde ne tür farklılıklar görülür? D) Garip topluluğuna I. Yeni adının verilmesinde toplulu- ğun hangi özellikleri etkili olmuştur? E) Siirt şiir yapan iç ve dış ögeler nelerdir? olan me nevier Mevia ozan nev ed 2. Mersiye, divan edebiyatında bir kimsenin ölümü üzerine duyulan üzüntüyü anlatmak amacıyla yazılan şiirlere verilen addır. Bu şekilde yazılan şiirlere İslamiyet öncesi şiirde sagu, halk edebiyatında anlatımın iri S L
TYT/Türkçe
33. İstanbul şehri, tarihî yarımadada kurulduğu MÖ VII. yüz-
yıldan günümüze dek farklı medeniyetlerin bazen mer-
kezi oldu, bazen de yörüngesine girdi. Bu uzun tarihi bo-
İstanbul'un önemli bir merkez olarak varlığını sür-
yunca
dürmesi şehrin coğrafi konumuyla yakından ilgilidir. Bo-
ğaziçi iki denizi birbirine bağlayan bir su yoludur ve su
yolunun iki kıyısında iki kıta karşı karşıya gelir. Böyle
bir kavşak noktasının ticari, askerî vb. bakımlardan na-
sıl bir stratejik önemi olacağı açıktır. Ancak, bu açıdan
bakıldığında Çanakkale'nin de benzer özellikleri olduğu
görülür. Öyleyse niçin o boğazın kıyısında İstanbul gi-
bi önemli bir şehir kurulmadı? Bu sorunun cevabı, Altın
Boynuz adıyla da bilinen Haliç'tir. Haliç her mevsimde ve
her türlü rüzgârda güvenli bir limandır ve koca Doğu Ak-
deniz Bölgesi'nde güvenirlilik açısından onunla boy ölçü-
şecek yalnız Selanik ve İzmir limanları vardır. Onların da
İstanbul'daki kavşak özelliği yoktur.
Bu parçadaki aşağıdaki sorulardan hangisinin kar-
şılığı yoktur?
A) İstanbul'un tarih boyunca önemli bir merkez olması-
nın sebebi nedir?
B) Çanakkale Boğazı kıyılarında niçin istanbul gibi
önemli bir kent kurulmanmıştır?
C₁
Haliç'in Selanik ve İzmir limanlarından farkı nedir?
Distanbul Boğazı kıyılarında yerleşik hayat ne zaman
başlamıştık?
E) İstanbul'u stratejik açıdan önemli kilan hangi özelliği-
dir?
34.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/Türkçe 33. İstanbul şehri, tarihî yarımadada kurulduğu MÖ VII. yüz- yıldan günümüze dek farklı medeniyetlerin bazen mer- kezi oldu, bazen de yörüngesine girdi. Bu uzun tarihi bo- İstanbul'un önemli bir merkez olarak varlığını sür- yunca dürmesi şehrin coğrafi konumuyla yakından ilgilidir. Bo- ğaziçi iki denizi birbirine bağlayan bir su yoludur ve su yolunun iki kıyısında iki kıta karşı karşıya gelir. Böyle bir kavşak noktasının ticari, askerî vb. bakımlardan na- sıl bir stratejik önemi olacağı açıktır. Ancak, bu açıdan bakıldığında Çanakkale'nin de benzer özellikleri olduğu görülür. Öyleyse niçin o boğazın kıyısında İstanbul gi- bi önemli bir şehir kurulmadı? Bu sorunun cevabı, Altın Boynuz adıyla da bilinen Haliç'tir. Haliç her mevsimde ve her türlü rüzgârda güvenli bir limandır ve koca Doğu Ak- deniz Bölgesi'nde güvenirlilik açısından onunla boy ölçü- şecek yalnız Selanik ve İzmir limanları vardır. Onların da İstanbul'daki kavşak özelliği yoktur. Bu parçadaki aşağıdaki sorulardan hangisinin kar- şılığı yoktur? A) İstanbul'un tarih boyunca önemli bir merkez olması- nın sebebi nedir? B) Çanakkale Boğazı kıyılarında niçin istanbul gibi önemli bir kent kurulmanmıştır? C₁ Haliç'in Selanik ve İzmir limanlarından farkı nedir? Distanbul Boğazı kıyılarında yerleşik hayat ne zaman başlamıştık? E) İstanbul'u stratejik açıdan önemli kilan hangi özelliği- dir? 34.
Metinleri İnceleme Yöntemi
9. Eğer Cumhuriyet dönemini 10 yıllık kesitler olarak dü-
şünürsek edebiyatın konusu ve okuyucu çeperinin nasıl
genişlediğinin birçok işaretini bulabiliriz. 1960 sonrası
konu, tartışma başlığını genişletmişti. Bunda birinci etken
Batı kaynaklı çeviriler ile tartışmaların taşınmasıydı. Bir
benzeri değişimi 1980 sonrası 90 ve özellikle 2000'lerde
gördük etnik kimlikler, dinî farklılıklar roman ve edebiya-
tin bilindik konuları arasına girmeye başladı. Batı'da uzun
bir geçmişi olmayan ulus, milliyetçilik, kimlik tartışmaları
öğrenildikçe bazı eleştirmen ve yazarlar tarafından (çok
çalışılmadan) işlendiğini gördük.
Yukarıdaki parçadan aşağıdaki ifadelerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Cumhuriyet dönemi eserlerinde edebî eserlerin konu
bakımından genişlediğine
B) Cumhuriyet dönemi eserlerinde Batı'nın etkisine
C) Dönemde yaşanan olayların eserler üzerindeki etki-
sine
T
D) Cumhuriyet döneminde dil ve üslup bakımından ya-
şanan değişime
E) Bu dönemde konuyla birlikte okuyucu özelliklerinin
de değiştiğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Metinleri İnceleme Yöntemi 9. Eğer Cumhuriyet dönemini 10 yıllık kesitler olarak dü- şünürsek edebiyatın konusu ve okuyucu çeperinin nasıl genişlediğinin birçok işaretini bulabiliriz. 1960 sonrası konu, tartışma başlığını genişletmişti. Bunda birinci etken Batı kaynaklı çeviriler ile tartışmaların taşınmasıydı. Bir benzeri değişimi 1980 sonrası 90 ve özellikle 2000'lerde gördük etnik kimlikler, dinî farklılıklar roman ve edebiya- tin bilindik konuları arasına girmeye başladı. Batı'da uzun bir geçmişi olmayan ulus, milliyetçilik, kimlik tartışmaları öğrenildikçe bazı eleştirmen ve yazarlar tarafından (çok çalışılmadan) işlendiğini gördük. Yukarıdaki parçadan aşağıdaki ifadelerden hangisine ulaşılamaz? A) Cumhuriyet dönemi eserlerinde edebî eserlerin konu bakımından genişlediğine B) Cumhuriyet dönemi eserlerinde Batı'nın etkisine C) Dönemde yaşanan olayların eserler üzerindeki etki- sine T D) Cumhuriyet döneminde dil ve üslup bakımından ya- şanan değişime E) Bu dönemde konuyla birlikte okuyucu özelliklerinin de değiştiğine
1.
D:XX0
Orta Asya dillerinden Çağataycada "hare gibi, damarli" anlamına gelen "ebre" kelimesi, ebru sanatının bilinen ilk
adıdır. Ebru kâğıdı üstünde buluta benzeyen renk kümelerinin meydana gelmesinden dolayı bulutumsu, bulut
gibi manasına gelen ve Farsça kelime olan ebri kelimesi yüzyıllar boyunca ebru kağıtları için kullanılmıştır. Ebru
kelimesi daha ahenkli bulunduğu için isim değiştirmiş ve ebru kâğıdı veya ebruculuk olarak anılmıştır. Aşağıda
ebru çeşitlerinden birkaçına örnekler verilmiştir.Bunlar:
Görsellerde verilen ebru çeşitlerinin yapım şekilleri hakkında bilgiler verilmiştir.
Buna göre aşağıda açıklamaları verilen ebru çeşitlerinden hangisi bu görsellerin herhangi biriyle ilişki-
lendirilemez?
A) Hatip ebrusu, adını Ayasofya Camii Hatibi Mehmet Efendi tarafından almıştır. Hafif bir zemin atıldıktan
sonra biz yardımı ile belirli aralıklarda boyalar damlatılır. Damlatılan boyaların içerisine farklı 3-4 renk daha
damlatılır. Yine bu iç içe girmiş daireleri biz yardımı ile yukardan aşağıya, aşağıdan yukarıya çekerek veya
bu işlemi dairelerin merkezinden dışarıya doğru yaparak elde edilen küçük desenlerden oluşur.
B) Gel-git ebrusu, çizgi aralıkları istenilen aralıkta uygulanabilir. Teknede oluşturulan paraleller zıt yönlerde
birkaç gel-git şeklinde tekrar edilmesiyle elde edilir,
C) Zemin ebrusu, hatip ebruya zemin oluşturan ebru çeşididir. Aynı boyanın az ödlüsü, çok ödlüsü ve neftlisi
hazırlanır. En alta az ödlü, onun üzerine çok ödlü, en üste de serpme tekniğiyle neftli boya atılır. Zemin eb-
rusu üzerinde çalışılacak motiflerin öne çıkması için tek rengin tonları kullanılır.
D) Bülbül yuvası, ebru zemininin üzerine bir çubuk ile birbirine eş ve merkezlerden dışarıya doğru spiraller çizi-
lerek elde edilen ebru türüdür. Helezon şekliyle meydana gelen bu ebrularda istenilen sayıda renk uygulana-
bilir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. D:XX0 Orta Asya dillerinden Çağataycada "hare gibi, damarli" anlamına gelen "ebre" kelimesi, ebru sanatının bilinen ilk adıdır. Ebru kâğıdı üstünde buluta benzeyen renk kümelerinin meydana gelmesinden dolayı bulutumsu, bulut gibi manasına gelen ve Farsça kelime olan ebri kelimesi yüzyıllar boyunca ebru kağıtları için kullanılmıştır. Ebru kelimesi daha ahenkli bulunduğu için isim değiştirmiş ve ebru kâğıdı veya ebruculuk olarak anılmıştır. Aşağıda ebru çeşitlerinden birkaçına örnekler verilmiştir.Bunlar: Görsellerde verilen ebru çeşitlerinin yapım şekilleri hakkında bilgiler verilmiştir. Buna göre aşağıda açıklamaları verilen ebru çeşitlerinden hangisi bu görsellerin herhangi biriyle ilişki- lendirilemez? A) Hatip ebrusu, adını Ayasofya Camii Hatibi Mehmet Efendi tarafından almıştır. Hafif bir zemin atıldıktan sonra biz yardımı ile belirli aralıklarda boyalar damlatılır. Damlatılan boyaların içerisine farklı 3-4 renk daha damlatılır. Yine bu iç içe girmiş daireleri biz yardımı ile yukardan aşağıya, aşağıdan yukarıya çekerek veya bu işlemi dairelerin merkezinden dışarıya doğru yaparak elde edilen küçük desenlerden oluşur. B) Gel-git ebrusu, çizgi aralıkları istenilen aralıkta uygulanabilir. Teknede oluşturulan paraleller zıt yönlerde birkaç gel-git şeklinde tekrar edilmesiyle elde edilir, C) Zemin ebrusu, hatip ebruya zemin oluşturan ebru çeşididir. Aynı boyanın az ödlüsü, çok ödlüsü ve neftlisi hazırlanır. En alta az ödlü, onun üzerine çok ödlü, en üste de serpme tekniğiyle neftli boya atılır. Zemin eb- rusu üzerinde çalışılacak motiflerin öne çıkması için tek rengin tonları kullanılır. D) Bülbül yuvası, ebru zemininin üzerine bir çubuk ile birbirine eş ve merkezlerden dışarıya doğru spiraller çizi- lerek elde edilen ebru türüdür. Helezon şekliyle meydana gelen bu ebrularda istenilen sayıda renk uygulana- bilir.
6
36. Şiirde musikinin yeri yadsınamaz. Şiirin müzikal yönü
güçlüdür. Bu konu ile ilgili şimdiye değin pek çok şair,
kendine has yorumlar ifade etmiştir. Hangi birinin adını
musiki işi olduğunu kaydederek şiirde sözcüklerin uyumlu
analım? Mesela Büyük şairimiz Ahmet Haşim, şiirin bir
olarak bir arada kullanılmasından doğan müzikaliteye
dikkat çeker. Hatta o, şiiri sözden ziyade musikiye yakın
bir tür olarak görür. Şiirde musikinin nasıl temin
edilebilecegine gelince... Bu noktada yapılması gereken
bir dizi işlem vardır. Ana hatlarıyla bunları şöyle sıralamak
mümkündür. Şiirde çağrışımsal zenginliği bulunan
sözcükler kullanmak, sözcüklerin ahenkli bir şekilde yan
yana kullanılmasından doğan uyumu yakalamak,
aliterasyon ve asonans gibi ses benzerliklerinden yerli
yerinde yararlanmak, sözcük tekrarlarına sıkça
başvurmak, ölçüyü ustalıkla kullanmak, redif ve uyaktan
yararlanmak...
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine
değinilmemiştir?
AŞiirde musikiyi sağlama yollarına
B) Müzikalitenin dizelerde oluşturulmasına dair görüşler
olduğuna
TY
[
Dizelerde musikinin söz sanatı ve uyaklı ifadeleri ortaya
çıkardığına
G
DY Sözcüklerin anlamca birbirini hatırlatacak biçimde
kullanılmasının brusikiyi doğuracağına
ET Müzikalitenin şiirdeki öneminin inkâr edilemeyeceğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6 36. Şiirde musikinin yeri yadsınamaz. Şiirin müzikal yönü güçlüdür. Bu konu ile ilgili şimdiye değin pek çok şair, kendine has yorumlar ifade etmiştir. Hangi birinin adını musiki işi olduğunu kaydederek şiirde sözcüklerin uyumlu analım? Mesela Büyük şairimiz Ahmet Haşim, şiirin bir olarak bir arada kullanılmasından doğan müzikaliteye dikkat çeker. Hatta o, şiiri sözden ziyade musikiye yakın bir tür olarak görür. Şiirde musikinin nasıl temin edilebilecegine gelince... Bu noktada yapılması gereken bir dizi işlem vardır. Ana hatlarıyla bunları şöyle sıralamak mümkündür. Şiirde çağrışımsal zenginliği bulunan sözcükler kullanmak, sözcüklerin ahenkli bir şekilde yan yana kullanılmasından doğan uyumu yakalamak, aliterasyon ve asonans gibi ses benzerliklerinden yerli yerinde yararlanmak, sözcük tekrarlarına sıkça başvurmak, ölçüyü ustalıkla kullanmak, redif ve uyaktan yararlanmak... Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? AŞiirde musikiyi sağlama yollarına B) Müzikalitenin dizelerde oluşturulmasına dair görüşler olduğuna TY [ Dizelerde musikinin söz sanatı ve uyaklı ifadeleri ortaya çıkardığına G DY Sözcüklerin anlamca birbirini hatırlatacak biçimde kullanılmasının brusikiyi doğuracağına ET Müzikalitenin şiirdeki öneminin inkâr edilemeyeceğine
TYT/TÜR
DIVO
SOR
27. İslam sanatının başlangıçtan beri değişmeyen ana niteliği
özgün üslubu, motif zenginliği ve kendine has mimari
sistemiyle aynı inanç ve zihniyet dünyasının estetik bir
yansıması olmasıdır. Söz konusu nitelik, medeniyet tarihi
bakımından hemen göze çarpacak şekilde belirgindir ve
birbirinden oldukça farklı aşamalardan geçmiş Hristiyan
bir diğer deyişle İslam sanatı, Bizans'tan Rönesans'a
sanatından bazı yönleriyle ayrılmaktadır. Müslüman
sanatçı, bir Rönesans ressamı gibi eski üsluptan kopmayı
ifade eden köklü bir yenilik arayışı içinde olmaktan ziyade
kendinden önceki üslubu birtakım ince çeşitlemeler ve
uyarlamalarla yenileyerek ihya etmek istemiştir.
Bu parçada anlatılmak istenen temel düşünce
aşağıdakilerden hangisidir?
6
A) İslam sanatı ile Batı sanatı arasındaki en belirgin fark,
Müslüman sanatçıların yeniliğe ulaşmada daha aktif
olma çabasıdır.
X
B) İslam sanatının tarih boyunca aynı kaldığı, hiçbir
değişme ve gelişme göstermediği söylenemez.
C) Müslüman sanatçı, bağlı bulunduğu geleneği köklü
biçimde yenileyerek geleceğe taşıma amacı güder.
D) Kültürel coğrafya ve tarihsel şartlara bağlı oluşan
yenileşmenin Islam sanat geleneğini özünden
koparmadığı bilinmektedir.
28.
E) Islam sanatının hem oluşum hem olgunluk döneminde
birçok husus ona ilham kaynağı olmuştur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/TÜR DIVO SOR 27. İslam sanatının başlangıçtan beri değişmeyen ana niteliği özgün üslubu, motif zenginliği ve kendine has mimari sistemiyle aynı inanç ve zihniyet dünyasının estetik bir yansıması olmasıdır. Söz konusu nitelik, medeniyet tarihi bakımından hemen göze çarpacak şekilde belirgindir ve birbirinden oldukça farklı aşamalardan geçmiş Hristiyan bir diğer deyişle İslam sanatı, Bizans'tan Rönesans'a sanatından bazı yönleriyle ayrılmaktadır. Müslüman sanatçı, bir Rönesans ressamı gibi eski üsluptan kopmayı ifade eden köklü bir yenilik arayışı içinde olmaktan ziyade kendinden önceki üslubu birtakım ince çeşitlemeler ve uyarlamalarla yenileyerek ihya etmek istemiştir. Bu parçada anlatılmak istenen temel düşünce aşağıdakilerden hangisidir? 6 A) İslam sanatı ile Batı sanatı arasındaki en belirgin fark, Müslüman sanatçıların yeniliğe ulaşmada daha aktif olma çabasıdır. X B) İslam sanatının tarih boyunca aynı kaldığı, hiçbir değişme ve gelişme göstermediği söylenemez. C) Müslüman sanatçı, bağlı bulunduğu geleneği köklü biçimde yenileyerek geleceğe taşıma amacı güder. D) Kültürel coğrafya ve tarihsel şartlara bağlı oluşan yenileşmenin Islam sanat geleneğini özünden koparmadığı bilinmektedir. 28. E) Islam sanatının hem oluşum hem olgunluk döneminde birçok husus ona ilham kaynağı olmuştur.
er
7-
1.
k
3.
6
i
S
A
4. (1) Acaba başka milletler de şiir severler mi diye düşünür-
ken tanıdığım, okuduğum şiirlerimizi şöyle bir boy sırasıyla
gözümün önüne getiriyorum. (II) Köylüsünden padişahına,
cumhurreisinden ilkokul öğrencisine kadar her basamağın-
da boy boy şair dizili bir millet. (III) Şiirin iyisini kötüsünden
ayırt edebilmek için her tür şiiri okumak gerektiğine ina-
nırım ben. (IV) Anadolu'nun ortasında bir köye giderseniz
ne bir tutam kırmızı kiremidi vardır ne bir yudum durulmuş
su ne okulu ne camisi ne yolu ne de izi. (V) Toprak damlı,
çamur badanalı eve girerseniz cam çerçeve, kapı pencere
hak getire; Orta Çağ'dan kalma bu köyde bir şey mutlaka
vardır: Şiir.
Bu parçanın anlam akışını numaralanmış cümlelerden
hangisi bozmaktadır?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
er 7- 1. k 3. 6 i S A 4. (1) Acaba başka milletler de şiir severler mi diye düşünür- ken tanıdığım, okuduğum şiirlerimizi şöyle bir boy sırasıyla gözümün önüne getiriyorum. (II) Köylüsünden padişahına, cumhurreisinden ilkokul öğrencisine kadar her basamağın- da boy boy şair dizili bir millet. (III) Şiirin iyisini kötüsünden ayırt edebilmek için her tür şiiri okumak gerektiğine ina- nırım ben. (IV) Anadolu'nun ortasında bir köye giderseniz ne bir tutam kırmızı kiremidi vardır ne bir yudum durulmuş su ne okulu ne camisi ne yolu ne de izi. (V) Toprak damlı, çamur badanalı eve girerseniz cam çerçeve, kapı pencere hak getire; Orta Çağ'dan kalma bu köyde bir şey mutlaka vardır: Şiir. Bu parçanın anlam akışını numaralanmış cümlelerden hangisi bozmaktadır?
22. Afyon'dan sonra, Arguvan türkülerini dinledim bir müd-
det; dinlerken de direksiyonun başından kalkıp ışıl ışıl
parlayan ay ışığında tenha köyleri gezer gibi oldum
âdeta. Eline yedi bayram kına yakmayan suna boylu
gelinlerin oturduğu avlu kuytularından geçer, sadeliğin
ve kadirbilirliğin yaylalarında soluklanır, yazıdan yaban-
dan menevşe devşirir, deryalara denizlere göllere dalıp
çıkar ve geceleyin, baş perdeden çalınan bağlama ses-
leri eşliğinde yıldızlara bakar gibi oldum.
Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
NA) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır.
BY Anlatma tekniğinden yararlanılmıştır.
Kurmaca metin içinde başka bir kurmacaya yer veri-
lerek üst kurmaca oluşturulmuştur.
DY Günlük gerçeklik ve düşsel ögeler, çağrışım yoluyla
harmanlanarak aktarılmıştır.
E) Olayın geçtiği mekân ve zaman unsurlarına ait ipuç-
larına yer verilmiştir.
timelesine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Afyon'dan sonra, Arguvan türkülerini dinledim bir müd- det; dinlerken de direksiyonun başından kalkıp ışıl ışıl parlayan ay ışığında tenha köyleri gezer gibi oldum âdeta. Eline yedi bayram kına yakmayan suna boylu gelinlerin oturduğu avlu kuytularından geçer, sadeliğin ve kadirbilirliğin yaylalarında soluklanır, yazıdan yaban- dan menevşe devşirir, deryalara denizlere göllere dalıp çıkar ve geceleyin, baş perdeden çalınan bağlama ses- leri eşliğinde yıldızlara bakar gibi oldum. Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? NA) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır. BY Anlatma tekniğinden yararlanılmıştır. Kurmaca metin içinde başka bir kurmacaya yer veri- lerek üst kurmaca oluşturulmuştur. DY Günlük gerçeklik ve düşsel ögeler, çağrışım yoluyla harmanlanarak aktarılmıştır. E) Olayın geçtiği mekân ve zaman unsurlarına ait ipuç- larına yer verilmiştir. timelesine
5.
Arşiv; bilgilerin, kamusal kayıtların ve belgelerin daha
sonra yeniden erişebilmek üzere uygun koşullarda, belir-
li bir düzen içinde saklandığı ortamdır. Her türlü kurumsal
yapının zorunlu bir parçası olan arşivler; kurumların, top-
lumsal yapının ve belgenin sürekliliğini sağlayan hafıza
işlevi görür. Daha önce fiziki koşullarda saklanan arşivler,
artık dijital ortama aktarılmıştır. Dijital arşivleme yöntemi-
ne geçilmesiyle, artık fiziki arşivlemenin çok yer kapla-
ması, isi ve nem gibi olumsuz şartlardan etkilenmesi gibi
problemler söz konusu değildir. Dijital arşivler, daha az
yer tutmakta, kolayca yedeklenebilmekte ve dünyanın
her yerinden sınırsız sayıda kullanıcının erişimine açıla-
bilmektedir.
*******
Bu parçadan, "arşiv" ve "arşivler" ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisi çıkarılamaz?
(A) Bilgi
A) Bilgi ve belgelerin gerektiğinde kullanılmak üzere
saklanması işi olduğu
B) Kurumlar için neden gerekli olduğu
C) Dijital olanın, fiziki arşivlemeye göre avantajları oldu-
gu
D) Difital yöntemin, insanların bilgiye ulaşmasını kolay-
laştırdığı
EX Fiziki arşivlerdeki olumsuzlukların, gelişen teknoloji
ile günümüzde yok edildiği
AYT-4 KIRMIZI SERI
7.
4
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Arşiv; bilgilerin, kamusal kayıtların ve belgelerin daha sonra yeniden erişebilmek üzere uygun koşullarda, belir- li bir düzen içinde saklandığı ortamdır. Her türlü kurumsal yapının zorunlu bir parçası olan arşivler; kurumların, top- lumsal yapının ve belgenin sürekliliğini sağlayan hafıza işlevi görür. Daha önce fiziki koşullarda saklanan arşivler, artık dijital ortama aktarılmıştır. Dijital arşivleme yöntemi- ne geçilmesiyle, artık fiziki arşivlemenin çok yer kapla- ması, isi ve nem gibi olumsuz şartlardan etkilenmesi gibi problemler söz konusu değildir. Dijital arşivler, daha az yer tutmakta, kolayca yedeklenebilmekte ve dünyanın her yerinden sınırsız sayıda kullanıcının erişimine açıla- bilmektedir. ******* Bu parçadan, "arşiv" ve "arşivler" ile ilgili aşağıdakiler- den hangisi çıkarılamaz? (A) Bilgi A) Bilgi ve belgelerin gerektiğinde kullanılmak üzere saklanması işi olduğu B) Kurumlar için neden gerekli olduğu C) Dijital olanın, fiziki arşivlemeye göre avantajları oldu- gu D) Difital yöntemin, insanların bilgiye ulaşmasını kolay- laştırdığı EX Fiziki arşivlerdeki olumsuzlukların, gelişen teknoloji ile günümüzde yok edildiği AYT-4 KIRMIZI SERI 7. 4
22. Afyon'dan sonra, Arguvan türkülerini dinledim bir müd-
det; dinlerken de direksiyonun başından kalkıp ışıl ışıl
parlayan ay ışığında tenha köyleri gezer gibi oldum
âdeta. Eline yedi bayram kına yakmayan suna boylu
gelinlerin oturduğu avlu kuytularından geçer, sadeliğin
ve kadirbilirliğin yaylalarında soluklanır, yazıdan yaban-
dan menevşe devşirir, deryalara denizlere göllere dalıp
çıkar ve geceleyin, baş perdeden çalınan bağlama ses-
leri eşliğinde yıldızlara bakar gibi oldum.
Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
NA) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır.
BY Anlatma tekniğinden yararlanılmıştır.
C Kurmaca metin içinde başka bir kurmacaya yer veri-
lerek üst kurmaca oluşturulmuştur.
DY Günlük gerçeklik ve düşsel ögeler, çağrışım yoluyla
harmanlanarak aktarılmıştır.
E) Olayın geçtiği mekân ve zaman unsurlarına ait ipuç-
larına yer verilmiştir.
lint
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Afyon'dan sonra, Arguvan türkülerini dinledim bir müd- det; dinlerken de direksiyonun başından kalkıp ışıl ışıl parlayan ay ışığında tenha köyleri gezer gibi oldum âdeta. Eline yedi bayram kına yakmayan suna boylu gelinlerin oturduğu avlu kuytularından geçer, sadeliğin ve kadirbilirliğin yaylalarında soluklanır, yazıdan yaban- dan menevşe devşirir, deryalara denizlere göllere dalıp çıkar ve geceleyin, baş perdeden çalınan bağlama ses- leri eşliğinde yıldızlara bakar gibi oldum. Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? NA) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır. BY Anlatma tekniğinden yararlanılmıştır. C Kurmaca metin içinde başka bir kurmacaya yer veri- lerek üst kurmaca oluşturulmuştur. DY Günlük gerçeklik ve düşsel ögeler, çağrışım yoluyla harmanlanarak aktarılmıştır. E) Olayın geçtiği mekân ve zaman unsurlarına ait ipuç- larına yer verilmiştir. lint
i.
1
:
ANAHTAR
6. (I. PARÇA)
Define Adası sanırım ilk okuyup da çok etkilendiğim
romandi. Jules Verne romanları, ardından Edgar Allan
Poe'nun, O'Henry'nin, Mark Twain'in öykülerinden,
Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sından etkilendiğimi ha-
tırlıyorum. Türk edebiyatından ilk etkilendiğim yazar
Halit Ziya Uşaklıgil idi, daha doğrusu Mai ve Siyah ro-
manı. Hüseyin Rahmi'nin romanlarını da eklemeliyim.
(II. PARÇA)
Ahmet İhsan, Ahmet Mithat, tabii ki Falih Rıfkı Atay...
En beğendiğim, en severek okuduğum Falih Rıfkı'dır
mesela. Nedim Gürsel gezilerini edebî bir üslupla yazar.
Enis Batur'un gezi kitapları değerli metinlerden oluşur.
Murat Belge'nin gezi notları da öyle.
Aynı yazara ait olan bu iki parçayla ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Gençlere iyi bir roman yazarı olmaları için tavsiye-
lerde bulunmuştur.
B) Parçalardan birinde fikirlerini desteklemek için ala-
nında saygı duyulan bir kişiyi tanık göstermiştir.
C) İki parçada da sanatsal (edebî) bir üslup kullanmış-
tır.
D) Birinde çocuklukta etkilendiği kitaplardan, diğe-
rinde gezi edebiyatı türünde eser veren beğendiği
yazarlardan bahsetmektedir.
E) İki parçada da örnekler vermiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
i. 1 : ANAHTAR 6. (I. PARÇA) Define Adası sanırım ilk okuyup da çok etkilendiğim romandi. Jules Verne romanları, ardından Edgar Allan Poe'nun, O'Henry'nin, Mark Twain'in öykülerinden, Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sından etkilendiğimi ha- tırlıyorum. Türk edebiyatından ilk etkilendiğim yazar Halit Ziya Uşaklıgil idi, daha doğrusu Mai ve Siyah ro- manı. Hüseyin Rahmi'nin romanlarını da eklemeliyim. (II. PARÇA) Ahmet İhsan, Ahmet Mithat, tabii ki Falih Rıfkı Atay... En beğendiğim, en severek okuduğum Falih Rıfkı'dır mesela. Nedim Gürsel gezilerini edebî bir üslupla yazar. Enis Batur'un gezi kitapları değerli metinlerden oluşur. Murat Belge'nin gezi notları da öyle. Aynı yazara ait olan bu iki parçayla ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Gençlere iyi bir roman yazarı olmaları için tavsiye- lerde bulunmuştur. B) Parçalardan birinde fikirlerini desteklemek için ala- nında saygı duyulan bir kişiyi tanık göstermiştir. C) İki parçada da sanatsal (edebî) bir üslup kullanmış- tır. D) Birinde çocuklukta etkilendiği kitaplardan, diğe- rinde gezi edebiyatı türünde eser veren beğendiği yazarlardan bahsetmektedir. E) İki parçada da örnekler vermiştir.