Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

16. Onlar, Allah'ı bırakıp bilginlerini ve rahiplerini Rabblar (ilah-
lar) edindiler ve Meryem oğlu Mesih'i de. Oysa onlar, tek
olan bir ilaha ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmadı-
lar. Ondan başka ilah yoktur. O, bunların şirk koştukları
şeylerden yücedir. (Tevbe suresi, 31. ayet)
Bu ayetten yola çıkılarak aşağıdaki genellemelerden
hangisine ulaşılabilir?
A) Allah ne şekilde olursa olsun şirk koşulmasını yasakla-
mıştır.
B) Meryem oğlu Mesih de Allah'a ibadet etmekle emrolun-
muştur.
C) Din adamlarını Rabb edinenler şirk günahına bulaşmış-
lardır.
D) Din adamları ve hahamlar da Allah'a ibadet ederler.
E) Allah'tan başka ilah ve veli yoktur, Allah yücedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
16. Onlar, Allah'ı bırakıp bilginlerini ve rahiplerini Rabblar (ilah- lar) edindiler ve Meryem oğlu Mesih'i de. Oysa onlar, tek olan bir ilaha ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmadı- lar. Ondan başka ilah yoktur. O, bunların şirk koştukları şeylerden yücedir. (Tevbe suresi, 31. ayet) Bu ayetten yola çıkılarak aşağıdaki genellemelerden hangisine ulaşılabilir? A) Allah ne şekilde olursa olsun şirk koşulmasını yasakla- mıştır. B) Meryem oğlu Mesih de Allah'a ibadet etmekle emrolun- muştur. C) Din adamlarını Rabb edinenler şirk günahına bulaşmış- lardır. D) Din adamları ve hahamlar da Allah'a ibadet ederler. E) Allah'tan başka ilah ve veli yoktur, Allah yücedir.
18. "İcat" ve
"keşif" sözcükleri çoğu zaman aynı anlamda
çok farklıdır. Keşif, zaten var olan bir şeyin bulunma-
kullanılsa da aslında sözcüklerin anlamları birbirinden
sıdır. Mesela yer çekimi her zaman vardı ama biz onu
Newton sayesinde fark ettik. İnsanlar olmasa da yer
çekimi olacaktı. İcatta ise daha önce var olmayan bir
şeyin ortaya çıkarılması söz konusudur.
Bu parçanın anlatımında
X. tanımlama
II. karşılaştırma
III. sayıp dökme
IV. örneklendirme
k çok dev-
veriyor. (II)
in başında
seyahati
4'üydü.
Musk, bu
rih verdi.
taşıma
abilece-
hangisi
E) V
tekniklerinin hangilerinden yararlanılmamıştır?
A) Yalnız I
B) I ve II
D) II ve III
reveland
E) II ve TV
Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. "İcat" ve "keşif" sözcükleri çoğu zaman aynı anlamda çok farklıdır. Keşif, zaten var olan bir şeyin bulunma- kullanılsa da aslında sözcüklerin anlamları birbirinden sıdır. Mesela yer çekimi her zaman vardı ama biz onu Newton sayesinde fark ettik. İnsanlar olmasa da yer çekimi olacaktı. İcatta ise daha önce var olmayan bir şeyin ortaya çıkarılması söz konusudur. Bu parçanın anlatımında X. tanımlama II. karşılaştırma III. sayıp dökme IV. örneklendirme k çok dev- veriyor. (II) in başında seyahati 4'üydü. Musk, bu rih verdi. taşıma abilece- hangisi E) V tekniklerinin hangilerinden yararlanılmamıştır? A) Yalnız I B) I ve II D) II ve III reveland E) II ve TV Yalnız III
IN
ponoerenin
nda mı yok.
kumu açan
ntıları o ya
. Ancak bu
zarimla be-
i ziyaret et-
Osuna, kiya-
ne yolladığı
tan çok da-
amanlar ne-
ğü coğraf-
zorlukları,
ini size an-
n her köşe-
en hangisi-
taraflı gö-
bilgiler yü
akarak dü-
en önem-
sında açık
Paraf Yayınları
BİR PARÇAYA BAĞLI BIRDEN ÇOK S
7-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
"Hava durumu" kısa bir süre içerisinde gerçekleşen belir bir
mosfer olayıdır, Söz gelişi yağmur, sis, kar yağışı, sıcak bir g
nün derecesi hava durumunun birer göstergesidir. Hava dura
saatlik ya da günlük olarak takip edilebilir. "İklim" ise 30 yiy
daha uzun zaman dilimlerinde belirli bir bölgedeki ortalama
koşullarıdır. Doğanın önemli bir unsuru olan ağaçlar çok uzun
manlardan beri Dünya'nın iklimiyle ilgili kayit tutmaktadır. Q
yüzlerce hatta binlerce sene yaşayabilenleri vardır. Bilim in
ni ağaçların halkalarını inceleyerek geçmişteki iklim hakkında
edinebilir. Eğer daha önce ağaç gövdesinden bir kesit görd
niz büyük ihtimalle üzerinde birçok halka olduğunu fark etm
nizdir. Bu halkalar bize ağacın yaşı ve yaşadığı senelerdeki ha
durumu hakkında bilgi verir, Açık renkli halkalar baharda ve y
mevsimi başlarında oluşan halkalar iken koyu renkli halkalar
yaz sonunda ve sonbahar aylarında oluşan halkalardır. Bir ko
ve bir açık renkli halka çifti, o ağacın hayatındaki bir seneye den
gelir.
7. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi
söylenemez?
A) Alinti yapılmıştır.
B) emeklendirmeden yararlanılmıştır.
Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Bir yargı koşula bağlı olarak söylenmiştir.
Tanımlamalara yer verilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
IN ponoerenin nda mı yok. kumu açan ntıları o ya . Ancak bu zarimla be- i ziyaret et- Osuna, kiya- ne yolladığı tan çok da- amanlar ne- ğü coğraf- zorlukları, ini size an- n her köşe- en hangisi- taraflı gö- bilgiler yü akarak dü- en önem- sında açık Paraf Yayınları BİR PARÇAYA BAĞLI BIRDEN ÇOK S 7-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. "Hava durumu" kısa bir süre içerisinde gerçekleşen belir bir mosfer olayıdır, Söz gelişi yağmur, sis, kar yağışı, sıcak bir g nün derecesi hava durumunun birer göstergesidir. Hava dura saatlik ya da günlük olarak takip edilebilir. "İklim" ise 30 yiy daha uzun zaman dilimlerinde belirli bir bölgedeki ortalama koşullarıdır. Doğanın önemli bir unsuru olan ağaçlar çok uzun manlardan beri Dünya'nın iklimiyle ilgili kayit tutmaktadır. Q yüzlerce hatta binlerce sene yaşayabilenleri vardır. Bilim in ni ağaçların halkalarını inceleyerek geçmişteki iklim hakkında edinebilir. Eğer daha önce ağaç gövdesinden bir kesit görd niz büyük ihtimalle üzerinde birçok halka olduğunu fark etm nizdir. Bu halkalar bize ağacın yaşı ve yaşadığı senelerdeki ha durumu hakkında bilgi verir, Açık renkli halkalar baharda ve y mevsimi başlarında oluşan halkalar iken koyu renkli halkalar yaz sonunda ve sonbahar aylarında oluşan halkalardır. Bir ko ve bir açık renkli halka çifti, o ağacın hayatındaki bir seneye den gelir. 7. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi söylenemez? A) Alinti yapılmıştır. B) emeklendirmeden yararlanılmıştır. Karşılaştırma yapılmıştır. D) Bir yargı koşula bağlı olarak söylenmiştir. Tanımlamalara yer verilmiştir.
fından
, Mars
milyar-
çlü bir
bu dö-
akiler-
(
k
4.
I. Maskesiz insanların solunum yolundan çıkan
damlacıklar; öksürme, hapşırma ya da yakın
temas sonucunda karşımızdaki insanlara virü-
sü kolaylıkla bulaştırabilmektedir.
II. Maskenin virüsün bulaşmasını engellediği hat-
ta insanları mevsimsel solunum yolu enfeksi-
yonlarından koruduğu düşünülüyor.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili ola-
rak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) I. cümlede açıklanan durumun olasılıklarına yer
verilmiştir.
B) I. cümlede sözü edilen durumun nedenleri sıra-
lanmıştır.
C) I. cümlede belirtilen durumun kanıtlanmış so-
nuçları belirtilmiştir.
D) I. cümlede tespit edilen sorunun getirileri dile ge-
tirilmiştir.
E) I. cümlede bahsi geçen sorunun kesinleşmiş çö-
zümüne yer verilmiştir.
Dinor Sayfaya Geçiniz.
vel
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
fından , Mars milyar- çlü bir bu dö- akiler- ( k 4. I. Maskesiz insanların solunum yolundan çıkan damlacıklar; öksürme, hapşırma ya da yakın temas sonucunda karşımızdaki insanlara virü- sü kolaylıkla bulaştırabilmektedir. II. Maskenin virüsün bulaşmasını engellediği hat- ta insanları mevsimsel solunum yolu enfeksi- yonlarından koruduğu düşünülüyor. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede açıklanan durumun olasılıklarına yer verilmiştir. B) I. cümlede sözü edilen durumun nedenleri sıra- lanmıştır. C) I. cümlede belirtilen durumun kanıtlanmış so- nuçları belirtilmiştir. D) I. cümlede tespit edilen sorunun getirileri dile ge- tirilmiştir. E) I. cümlede bahsi geçen sorunun kesinleşmiş çö- zümüne yer verilmiştir. Dinor Sayfaya Geçiniz. vel
6.
(1) Gün geçmiyor ki gazetelerde, televizyonlarda
bizim medeniyetimize ait güzellikler bir kere daha
anlatılmasın, geçmişin ihtişamı gözler önüne seril-
mesin. (II) Öyle bir medeniyet ki mayasında merha-
met var, sevgi var. (III) Batı medeniyeti gibi "Ben,
ben!" demiyor, "Biz" diyor. (IV) Yoksulun, fukaranın
hakkını köşe başlarına, tenha yerlere diktiği sadaka
taşlarına bırakan, göç sırasında yaralanan göçmen
kuşların tımarını yapacak vakıflar kuran, dağdaki
aç kurtların yemesi için kışın çeşitli yerlere et atan,
özünde canlılara karşı acıma ve yakınlık bulunan
bir medeniyetten bahsediyorum. (V) 21. yüzyıldan
bakınca bu yazdıklarım insana masal gibi, hayal
gibi geliyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han-
gileri anlamca birbirine en yakındır?
A)Ive V
B) II ve III
D) IIlve V
C) II ve IV
E) IV ve V
8.
k
P
t
C
Ka
A
G
E
S
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. (1) Gün geçmiyor ki gazetelerde, televizyonlarda bizim medeniyetimize ait güzellikler bir kere daha anlatılmasın, geçmişin ihtişamı gözler önüne seril- mesin. (II) Öyle bir medeniyet ki mayasında merha- met var, sevgi var. (III) Batı medeniyeti gibi "Ben, ben!" demiyor, "Biz" diyor. (IV) Yoksulun, fukaranın hakkını köşe başlarına, tenha yerlere diktiği sadaka taşlarına bırakan, göç sırasında yaralanan göçmen kuşların tımarını yapacak vakıflar kuran, dağdaki aç kurtların yemesi için kışın çeşitli yerlere et atan, özünde canlılara karşı acıma ve yakınlık bulunan bir medeniyetten bahsediyorum. (V) 21. yüzyıldan bakınca bu yazdıklarım insana masal gibi, hayal gibi geliyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gileri anlamca birbirine en yakındır? A)Ive V B) II ve III D) IIlve V C) II ve IV E) IV ve V 8. k P t C Ka A G E S
TYT - Türkçe
39-40. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Salep, Türkçe bir kelime olup Yunancada "salepi",
Arapçada "sahlab" olarak isimlendirilmektedir. Yumru
oluşturan çok sayıda cins ve ona bağlı tüm orkide
türlerinin hepsine salep adı verilmiştir. Aynı zamanda
üründen hazırlanan sıcak içecek de yine salep olarak
isimlendirilmektedir. İngiliz devlet adamı Oliver
Cromwell zamanında Londra'da dağıtıldığı, sokaklarda
sıcak içecek olarak satıldığı bilinmektedir. Ingiltere'de
"saloop" olarak bilinen içecek, 17 ve 18. yüzyılda çok
popülerlik kazanmıştır. Salep; kahve ve çayın
yaygınlaşmasından önce popülerliği Anadolu'dan Orta
Doğu, İngiltere ve Almanya'ya yayılmış bir içecek
olarak bilinmektedir. Verem, mide problemleri, deri
tahrişi ve grip gibi çeşitli durumlar için tavsiye
edilmiştir. Yine İngiltere'de 18 ve 19. yüzyıllarda İngiliz
ordusu levazımı arasında yer alıp hem hasta askerlerin
diyet gıdası hem de erzak azaldığı zaman besleyici bir
yiyecek olarak kullanılmıştır. İngiltere'de salep tozunun
üzerine - Türkiye'deki gibi- kalınlaşıncaya kadar su ilave
edilir, içilmeden hemen önce portakal çeşnisi veya gül
suyu ile lezzetlendirilirdi.
40. B
39. Bu parçada saleple ilgili aşağıdakilerden hangisine
değinilmemiştir?
A) Şifalı bulunduğuna
B) Pahalı bir içecek olduğuna
C) Farklı dillerdeki karşılıklarına
D) Hangi bitkiden elde edildiğine
E) Aromalarla lezzetinin artırıldığına
N
YİMİT YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT - Türkçe 39-40. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Salep, Türkçe bir kelime olup Yunancada "salepi", Arapçada "sahlab" olarak isimlendirilmektedir. Yumru oluşturan çok sayıda cins ve ona bağlı tüm orkide türlerinin hepsine salep adı verilmiştir. Aynı zamanda üründen hazırlanan sıcak içecek de yine salep olarak isimlendirilmektedir. İngiliz devlet adamı Oliver Cromwell zamanında Londra'da dağıtıldığı, sokaklarda sıcak içecek olarak satıldığı bilinmektedir. Ingiltere'de "saloop" olarak bilinen içecek, 17 ve 18. yüzyılda çok popülerlik kazanmıştır. Salep; kahve ve çayın yaygınlaşmasından önce popülerliği Anadolu'dan Orta Doğu, İngiltere ve Almanya'ya yayılmış bir içecek olarak bilinmektedir. Verem, mide problemleri, deri tahrişi ve grip gibi çeşitli durumlar için tavsiye edilmiştir. Yine İngiltere'de 18 ve 19. yüzyıllarda İngiliz ordusu levazımı arasında yer alıp hem hasta askerlerin diyet gıdası hem de erzak azaldığı zaman besleyici bir yiyecek olarak kullanılmıştır. İngiltere'de salep tozunun üzerine - Türkiye'deki gibi- kalınlaşıncaya kadar su ilave edilir, içilmeden hemen önce portakal çeşnisi veya gül suyu ile lezzetlendirilirdi. 40. B 39. Bu parçada saleple ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Şifalı bulunduğuna B) Pahalı bir içecek olduğuna C) Farklı dillerdeki karşılıklarına D) Hangi bitkiden elde edildiğine E) Aromalarla lezzetinin artırıldığına N YİMİT YAYINLARI
18. (1) Yahya Kemal'in Paris'te başladığı halis Türkçe ile
halis şiir yazma çabası, aslında Yeni Türk şiirinin
düşüncesini arayıştır. (II) Yahya Kemal bu düşünceyi,
eski şiirimizle Fransız şiirini birleştirerek bulmuştur.
(III) Bundan ötürü Yahya Kemal'in şiiri, yeni bir terkiptir,
bu terkip, geleneksel şiir anlayışımızla Batılı şiir
anlayışlarının mükemmel bir sentezidir. Yahya
Kemal, Türk şiirine gerek ahenk gerek estetik gerek
şekil meselesi bakımından millî ve ebedî bir yapı
kazandırmış; kuvvetli bir misra estetiği kurmuştur.
(V) Gerçekte o, mükemmeliyeti bütünde arayan bir
şairdir. (VI) Kulağa ve duygulara hoş gelmeyecek bütün
unsurları ayıklayarak şiirin özünü yakalamaya çalışır.
(VII) Kullanacağı kelimeleri titizlikle seçerek bütünlük ve
dengeyi sağlar.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
20.
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. (1) Yahya Kemal'in Paris'te başladığı halis Türkçe ile halis şiir yazma çabası, aslında Yeni Türk şiirinin düşüncesini arayıştır. (II) Yahya Kemal bu düşünceyi, eski şiirimizle Fransız şiirini birleştirerek bulmuştur. (III) Bundan ötürü Yahya Kemal'in şiiri, yeni bir terkiptir, bu terkip, geleneksel şiir anlayışımızla Batılı şiir anlayışlarının mükemmel bir sentezidir. Yahya Kemal, Türk şiirine gerek ahenk gerek estetik gerek şekil meselesi bakımından millî ve ebedî bir yapı kazandırmış; kuvvetli bir misra estetiği kurmuştur. (V) Gerçekte o, mükemmeliyeti bütünde arayan bir şairdir. (VI) Kulağa ve duygulara hoş gelmeyecek bütün unsurları ayıklayarak şiirin özünü yakalamaya çalışır. (VII) Kullanacağı kelimeleri titizlikle seçerek bütünlük ve dengeyi sağlar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) V 20. E) VI
30. Her türlü ilişki, kum taneleri gibidir. Avucumuzu
sıkmadan gevşekçe tutarsak kum taneleri kaymaz,
durur. Avucumuzu kapatıp sıkmaya başladığımız
an, kum taneleri parmaklarımızın arasından ak-
maya başlar. Kum tanelerinin bir kısmını tutmayı
abri başarsanız da çoğu akıp gider. İlişkiler de böyle-
dir. Esneklik varsa diğer insana saygı duyuluyor ve
özgürlük tanınıyorsa ilişkiler bozulmaz sürüp gider.
Ama diğer insanı çok bunaltırsanız ilişki de yavaş
yavaş bozulur.
Bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerden
hangisine ulaşılabilir?
A) İlişkilerin bozulmadan sürüp gitmesi için karşı-
daki kişiyi çok sevmek gerektiğine
(B) Saygı ve özgürlüğün olduğu ilişkilerdeki esnekli-
ğin ilişkinin sürmesini sağladığına
C) İlişkilerin esneklik bakımından birbirine benzedi-
-ğine
D) İlişkilerde bir tarafın her zaman daha saygılı ol-
duğuna
E) Özgürlük kavramının her ilişkinin temeli olmadı-
ğına
32.
onlar
riniz
ve pa
yerle
"Ne
kası
biri
ları
vey
bul
bö
ok
bir
si:
ke
n
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30. Her türlü ilişki, kum taneleri gibidir. Avucumuzu sıkmadan gevşekçe tutarsak kum taneleri kaymaz, durur. Avucumuzu kapatıp sıkmaya başladığımız an, kum taneleri parmaklarımızın arasından ak- maya başlar. Kum tanelerinin bir kısmını tutmayı abri başarsanız da çoğu akıp gider. İlişkiler de böyle- dir. Esneklik varsa diğer insana saygı duyuluyor ve özgürlük tanınıyorsa ilişkiler bozulmaz sürüp gider. Ama diğer insanı çok bunaltırsanız ilişki de yavaş yavaş bozulur. Bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) İlişkilerin bozulmadan sürüp gitmesi için karşı- daki kişiyi çok sevmek gerektiğine (B) Saygı ve özgürlüğün olduğu ilişkilerdeki esnekli- ğin ilişkinin sürmesini sağladığına C) İlişkilerin esneklik bakımından birbirine benzedi- -ğine D) İlişkilerde bir tarafın her zaman daha saygılı ol- duğuna E) Özgürlük kavramının her ilişkinin temeli olmadı- ğına 32. onlar riniz ve pa yerle "Ne kası biri ları vey bul bö ok bir si: ke n
A
TYT/Türkçe
A
22. Sahaflar, günümüzde "ikinci el kitap dükkânı" ola-
rak algılansa da sahaflığın tarihi çok eskilere da-
yanmakta ve tarihteki işlevi de günümüzdekinden.
büyük farklılıklar göstermektedir. İnsanoğlunun
eline kalem aldığı günden itibaren sahafların da
tarih sahnesindeki mesaileri başlamıştır. Kitapla-
rin elle yazıldığı, seri basımların yapılmadığı tarih-
lerde kitapları bir kuyumcu titizliğiyle incelemişler
ve birçok önemli eserin korunmasına, emin ellere
ulaşmasına vesile olmuşlardır. Matbaanın icadıyla
birlikte basılı kitapların yaygınlaşması sahafları gü-
nümüzdeki "kitabevi" seviyesine yaklaştırmış ve
sahaflara altın çağını yaşatmıştır. Kitabevlerinin
sayısının hızla arttığı, bir tuşla istenilen kitaba ulaş-
manın mümkün olduğu günümüzde ise sahaflık
eski değerinden çok uzak bir duruma düşmüştür.
İnsanların sadece baskısı kalmayan, hiçbir yerde
bulamadığı kitapları temin etmek için gittiği bir yer
hâline gelen sahafların yerini aynı amaca hizmet
eden internet siteleri yavaş yavaş ele geçirmeye
başlamıştır.
Bu parçada sahaflarla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A) Tarihte kıymetli eserlerin korunmasına yardımcı
olduklarına
A
B) Değerli kitapları ayırt etmek için işlerini özenli
yapmalarına
Geçmişteki değerinden çok uzak bir durumda
olduğuna
D) Bulunması zor olan kitapların bulunabileceği bir
yer olduklarına
E) Bası kitap sayısının artmasına katkı sağladıkla-
ra
g
24.
Tur
Mo
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A TYT/Türkçe A 22. Sahaflar, günümüzde "ikinci el kitap dükkânı" ola- rak algılansa da sahaflığın tarihi çok eskilere da- yanmakta ve tarihteki işlevi de günümüzdekinden. büyük farklılıklar göstermektedir. İnsanoğlunun eline kalem aldığı günden itibaren sahafların da tarih sahnesindeki mesaileri başlamıştır. Kitapla- rin elle yazıldığı, seri basımların yapılmadığı tarih- lerde kitapları bir kuyumcu titizliğiyle incelemişler ve birçok önemli eserin korunmasına, emin ellere ulaşmasına vesile olmuşlardır. Matbaanın icadıyla birlikte basılı kitapların yaygınlaşması sahafları gü- nümüzdeki "kitabevi" seviyesine yaklaştırmış ve sahaflara altın çağını yaşatmıştır. Kitabevlerinin sayısının hızla arttığı, bir tuşla istenilen kitaba ulaş- manın mümkün olduğu günümüzde ise sahaflık eski değerinden çok uzak bir duruma düşmüştür. İnsanların sadece baskısı kalmayan, hiçbir yerde bulamadığı kitapları temin etmek için gittiği bir yer hâline gelen sahafların yerini aynı amaca hizmet eden internet siteleri yavaş yavaş ele geçirmeye başlamıştır. Bu parçada sahaflarla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Tarihte kıymetli eserlerin korunmasına yardımcı olduklarına A B) Değerli kitapları ayırt etmek için işlerini özenli yapmalarına Geçmişteki değerinden çok uzak bir durumda olduğuna D) Bulunması zor olan kitapların bulunabileceği bir yer olduklarına E) Bası kitap sayısının artmasına katkı sağladıkla- ra g 24. Tur Mo
bir
am
YAYINLARI
DENEME 04
10. Felsefe, insanın sorduğu ve yanıt aradığı bazı sorularia
başlar. Çünkü düşünen ve konuşan bir varlık olan
insan, merak ve bilme isteğiyle dolu olup merakını
gidermeye ve isteklerine ulaşmaya çalışır. Yüzyıllar
öncesinden Aristoteles del "insan, doğası gereği bilmek
ister." diyerek bu konudaki görüşünü ortaya koymuştur.
Bir bakıma insan, sorularıyla ye bu sorularına yanıt
arayışlarıyla insan olmaktadır. İşte felsefe de insanın
yaşamına tam da bu noktadan girmektedir. Ya da
başka bir deyişle
Bu parçanın
onuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) insan; niçin, neye göre, nasıl yaşayacağını
araştıran bir varlıktır
B) insanın bu dünyadaki varoluşunu anlamlandırma
çabasını da kapsamaktadır
C) insan düşünmeye, soru sormaya başladığı zaman,
felsefenin kapısını da aralamaya başlamış
olmaktadır
D) bu sorular; çeşitli yönleriyle insanın doğasını,
kültürünü ve içinde yaşadığı doğayı, evreni konu
edinir
E) insan, yaşamının bir anlamı olması gerektiğini
düşünür ve bunu belirlemek ister
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bir am YAYINLARI DENEME 04 10. Felsefe, insanın sorduğu ve yanıt aradığı bazı sorularia başlar. Çünkü düşünen ve konuşan bir varlık olan insan, merak ve bilme isteğiyle dolu olup merakını gidermeye ve isteklerine ulaşmaya çalışır. Yüzyıllar öncesinden Aristoteles del "insan, doğası gereği bilmek ister." diyerek bu konudaki görüşünü ortaya koymuştur. Bir bakıma insan, sorularıyla ye bu sorularına yanıt arayışlarıyla insan olmaktadır. İşte felsefe de insanın yaşamına tam da bu noktadan girmektedir. Ya da başka bir deyişle Bu parçanın onuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) insan; niçin, neye göre, nasıl yaşayacağını araştıran bir varlıktır B) insanın bu dünyadaki varoluşunu anlamlandırma çabasını da kapsamaktadır C) insan düşünmeye, soru sormaya başladığı zaman, felsefenin kapısını da aralamaya başlamış olmaktadır D) bu sorular; çeşitli yönleriyle insanın doğasını, kültürünü ve içinde yaşadığı doğayı, evreni konu edinir E) insan, yaşamının bir anlamı olması gerektiğini düşünür ve bunu belirlemek ister
6. I. Osmanlı Devleti'nde şehir kültürünü temsil eden, İs-
tanbul'a Tanzimat Dönemi'nde gelen, dönemin aris-
tokratlarının ağacı olan çiçek manolyadır.
II. İstanbul'un belirli dönemlerde çiçekleriyle, kokularıy-
la ön plana çıkan kendine özgü ağaçları vardır.
Numaralanmış l. cümle ile ilgili aşağıdakilerden han-
gisi söylenebilir?
A) II. cümlede belirtilen durumun gerekçesini açıkla-
maktadır.
B) II. cümlede ortaya konulan durumun koşulunu belirt-
mektedir.
C) I. cümledeki bilgiyi örnek üzerinden değerlendirmek-
tedir.
D) II. cümledeki açıklamayı çürütmek için yeni bir bilgi
sunmaktadır.
E) II. cümlede yer alan açıklamayı karşılaştırmalı ele
almaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. I. Osmanlı Devleti'nde şehir kültürünü temsil eden, İs- tanbul'a Tanzimat Dönemi'nde gelen, dönemin aris- tokratlarının ağacı olan çiçek manolyadır. II. İstanbul'un belirli dönemlerde çiçekleriyle, kokularıy- la ön plana çıkan kendine özgü ağaçları vardır. Numaralanmış l. cümle ile ilgili aşağıdakilerden han- gisi söylenebilir? A) II. cümlede belirtilen durumun gerekçesini açıkla- maktadır. B) II. cümlede ortaya konulan durumun koşulunu belirt- mektedir. C) I. cümledeki bilgiyi örnek üzerinden değerlendirmek- tedir. D) II. cümledeki açıklamayı çürütmek için yeni bir bilgi sunmaktadır. E) II. cümlede yer alan açıklamayı karşılaştırmalı ele almaktadır.
Yazar:
Bence gerek yok. Tek bir insanı çok iyi tanımak ye
terlidir. Çünkü birçok insan benzer özellikler taşır.
Aynı sorunlar karşısında ortak bir tepki geliştirirler.
Böyle olunca da birçok insan tanımaya gerek duy
muyorum. Bunun tam tersini düşünen yazarlar da
vardır mutlaka ama dediğim gibi ben böyle düşün-
müyorum.
Gazeteci:
(11)----
Yazar:
Bir an önce yazıp kurtulma tekniğini uyguluyorum.
Koşarak, nefes nefese, geriye bakmadan yazıyo-
rum. Dalgayı yakalamış sörfçü gibi düşmeden önce
en iyi hamleleri yapmak gerekiyor. Galiba bunun
Türkçesi çalakalem tekniği oluyor. İlhamımı kaybet-
meden yazabildiğim kadar yazıyorum.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere sırasıyla
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) (1) Karakterlerinizi oluştururken kimlerden yar-
dim aliyorsunuz?
(II) Eserlerinizi yazarken ağırlıklı olarak hangi
teknikleri kullanıyorsunuz?
B) (1) Tanıdığınız insanlara kitaplarınızda yer veri-
yor musunuz?
(II) Yazım hayatına yeni başlayanlar için hangi
teknikleri önerirsiniz?
C) (1) Karakter oluşturmak için çok insan tanımak
gerekiyor mu?
(II) Yazarken belirli bir teknik gözetiyor musu-
nuz?
D) (1) Eserlerinize insanların ortak tepkilerini mi
dâhil ediyorsunuz?
(II) Yazmak için bir ilham kaynağına gerek duyu-
yor musunuz?
E) (1) Diğer yazarların yarattıkları karakterleri ince-
ler misiniz?
(II) Eserlerinizi teknik açıdan nasıl değerlendiri-
yorsunuz?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Yazar: Bence gerek yok. Tek bir insanı çok iyi tanımak ye terlidir. Çünkü birçok insan benzer özellikler taşır. Aynı sorunlar karşısında ortak bir tepki geliştirirler. Böyle olunca da birçok insan tanımaya gerek duy muyorum. Bunun tam tersini düşünen yazarlar da vardır mutlaka ama dediğim gibi ben böyle düşün- müyorum. Gazeteci: (11)---- Yazar: Bir an önce yazıp kurtulma tekniğini uyguluyorum. Koşarak, nefes nefese, geriye bakmadan yazıyo- rum. Dalgayı yakalamış sörfçü gibi düşmeden önce en iyi hamleleri yapmak gerekiyor. Galiba bunun Türkçesi çalakalem tekniği oluyor. İlhamımı kaybet- meden yazabildiğim kadar yazıyorum. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) (1) Karakterlerinizi oluştururken kimlerden yar- dim aliyorsunuz? (II) Eserlerinizi yazarken ağırlıklı olarak hangi teknikleri kullanıyorsunuz? B) (1) Tanıdığınız insanlara kitaplarınızda yer veri- yor musunuz? (II) Yazım hayatına yeni başlayanlar için hangi teknikleri önerirsiniz? C) (1) Karakter oluşturmak için çok insan tanımak gerekiyor mu? (II) Yazarken belirli bir teknik gözetiyor musu- nuz? D) (1) Eserlerinize insanların ortak tepkilerini mi dâhil ediyorsunuz? (II) Yazmak için bir ilham kaynağına gerek duyu- yor musunuz? E) (1) Diğer yazarların yarattıkları karakterleri ince- ler misiniz? (II) Eserlerinizi teknik açıdan nasıl değerlendiri- yorsunuz?
5.
Jüpiter diğer gezegenlere göre o kadar büyüktür
ki kütlesi, diğer gezegenlerin kütlesinin toplamının
2.5 katıdır ancak bir başka açıdan bakacak olursak
yıldızımız Güneş'in kütlesi, Jüpiter'inkinin yaklaşık
1050 katıdır; bir başka deyişle Güneş, Güneş siS-
temindeki kütlenin %99,8'ine sahiptir; geri kalan
kütlenin büyük kısmını Jüpiter oluşturur. Jüpiter'in
kütlesi ortalama bir yıldızın kütlesiyle kıyaslanama-
yacak kadar küçüktür.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan kesin
olarak çıkarılabilir?
A) Jüpiter'in kütlesi Güneş'in kütlesinin 1050 kati-
dir.
B) Güneş sistemindeki gezegenlerin toplam kütle-
si, Jüpiter'in kütlesinin 2.5 katıdır.
C) Güneş sistemindeki kütlenin %99,8'i diğer geze-
genlere aittir.
D) Ortalama bir yıldızın kütlesi, Jüpiter'in kütlesin-
den büyüktür.
EGüneş'in kütlesi, ortalama bir yıldızın kütlesin-
den oldukça büyüktür.
7.
B
b
h
A
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Jüpiter diğer gezegenlere göre o kadar büyüktür ki kütlesi, diğer gezegenlerin kütlesinin toplamının 2.5 katıdır ancak bir başka açıdan bakacak olursak yıldızımız Güneş'in kütlesi, Jüpiter'inkinin yaklaşık 1050 katıdır; bir başka deyişle Güneş, Güneş siS- temindeki kütlenin %99,8'ine sahiptir; geri kalan kütlenin büyük kısmını Jüpiter oluşturur. Jüpiter'in kütlesi ortalama bir yıldızın kütlesiyle kıyaslanama- yacak kadar küçüktür. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadan kesin olarak çıkarılabilir? A) Jüpiter'in kütlesi Güneş'in kütlesinin 1050 kati- dir. B) Güneş sistemindeki gezegenlerin toplam kütle- si, Jüpiter'in kütlesinin 2.5 katıdır. C) Güneş sistemindeki kütlenin %99,8'i diğer geze- genlere aittir. D) Ortalama bir yıldızın kütlesi, Jüpiter'in kütlesin- den büyüktür. EGüneş'in kütlesi, ortalama bir yıldızın kütlesin- den oldukça büyüktür. 7. B b h A
etmediği; aksine
gulanmaya çalışılır.
Flerden daha ağır
an biri, felsefe-
ren birinin
angisinde
ilardan
miza
ye
m. Kitap
Başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Yazın hayatına adım attığımda kendime ait bir ses oluşturmak için çok uğraştım
BYYazarların akıcı ve ahenkli bir üslupla eser üretmesi gerektiğine ben de
katrhyorum
C) Ben dili çok önemsiyorum ve kitaplarımı okuyanlar da bilirler ki dil benim için bir
araç değildir
DIYapıtlarımda kullandığım dili ağır bulup beni eleştirenlerin olması doğaldır
E) Her sanatçı gibi ben de çevremi büyük bir dikkatle gözlemlemekteyim
9. (1) Bazı kitapları unutamazsınız, üzerinden yıllar geçse de aklınızda bir yerde,
kapaklarını ilk çevirdiğiniz günkü kadar canlı durur ve ne zaman hatırlasanız size ayn
neşeyi ya da hüznü yaşatır. (11) Pal Sokağı Çocukları'nı ortaokul çağında okumuştum
ve benim üzerimde derin tesirler bırakan kitaplardan biri olmuştu. (III) Ondan sonra
da dayanışmanın, arkadaşlığın ve fedakârlığın bu kadar basit ve bu kadar güzel
anlatıldığı bir başka kitap okumadım, diyebilirim. (IV) Bir yazar olarak yapıtlarımın
çoğuna bu romandaki dostluklardan izler taşıdığımın da farkındayım. (V) Bu izler o
kadar kalın çizgilerle belirgindir ki her okur biraz dikkat edince bunları fark edebilir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi parçanın anlam bütünlüğünü
bozmaktadır?
A) I. B) II. c) III. D) IV. E) V.
100)MO 3000'li yıllara uzanan tarihleriyle Anadolu'nun en eski halklarından olan
(1)Likyalılar'ın verleşim birimlerinden Hoyran'dayız. Akdeniz'e hâkim bir tepecikte
kurulan ören yerinin adı "ana tanrıça ülkesi" anlamına geliyor (III)Antik Çağ
lar, buraya yarım
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
etmediği; aksine gulanmaya çalışılır. Flerden daha ağır an biri, felsefe- ren birinin angisinde ilardan miza ye m. Kitap Başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Yazın hayatına adım attığımda kendime ait bir ses oluşturmak için çok uğraştım BYYazarların akıcı ve ahenkli bir üslupla eser üretmesi gerektiğine ben de katrhyorum C) Ben dili çok önemsiyorum ve kitaplarımı okuyanlar da bilirler ki dil benim için bir araç değildir DIYapıtlarımda kullandığım dili ağır bulup beni eleştirenlerin olması doğaldır E) Her sanatçı gibi ben de çevremi büyük bir dikkatle gözlemlemekteyim 9. (1) Bazı kitapları unutamazsınız, üzerinden yıllar geçse de aklınızda bir yerde, kapaklarını ilk çevirdiğiniz günkü kadar canlı durur ve ne zaman hatırlasanız size ayn neşeyi ya da hüznü yaşatır. (11) Pal Sokağı Çocukları'nı ortaokul çağında okumuştum ve benim üzerimde derin tesirler bırakan kitaplardan biri olmuştu. (III) Ondan sonra da dayanışmanın, arkadaşlığın ve fedakârlığın bu kadar basit ve bu kadar güzel anlatıldığı bir başka kitap okumadım, diyebilirim. (IV) Bir yazar olarak yapıtlarımın çoğuna bu romandaki dostluklardan izler taşıdığımın da farkındayım. (V) Bu izler o kadar kalın çizgilerle belirgindir ki her okur biraz dikkat edince bunları fark edebilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi parçanın anlam bütünlüğünü bozmaktadır? A) I. B) II. c) III. D) IV. E) V. 100)MO 3000'li yıllara uzanan tarihleriyle Anadolu'nun en eski halklarından olan (1)Likyalılar'ın verleşim birimlerinden Hoyran'dayız. Akdeniz'e hâkim bir tepecikte kurulan ören yerinin adı "ana tanrıça ülkesi" anlamına geliyor (III)Antik Çağ lar, buraya yarım
Popüler kültür, insanları tüketmeye teşvik eder, bunu
gerçekleştiremediği sahalarda ise bir özenti meydana
getirmeyi amaçlar. Bu yönüyle endüstriyel piyasanın
bir aracı hâline gelerek kültür endüstrisini oluşturur.
İnsanları etkisi altına alarak kendi sınırları içerisinde
insanlara özgürlük sunan popüler kültür, insanları yeni
bir çıkmaza ve bunalıma sokar. Her şeyden önce in-
sanlara hayata başkasının gözüyle bakmayı ve başka-
si gibi yaşamayı öğretir. Bir nevi insanları kendilerinden
uzaklaştırır ve kendi aidiyetine, özüne yabancılaştırır.
Kendi ürünlerinin kullanım sahasını oluşturma açısın-
dan kendi ürünlerini ihtiyaç hâline getirir ve hayatın ol-
mazsa olmazı olarak toplum karşısına çıkar. Kısacası,
kendisine ihtiyaç duyulmamasına rağmen zaruri ihti-
yaç hâline getirilen ve elde edilemediği vakit insanları
bunalıma sürükleyen nedenler, popüler kültürün ger-
çek yaşama yansımaları ve meydana getirdiği ürünle-
ridir. İnsanları tüketime davet ederken bir yandan da
onları tüketir. Hayatı anlamlı hâle getirmek adına gelir
ve hayatı anlamsızlaştırarak gider. Giderken de yerini
kendine benzeyen bir yenisine bırakır. Yani acımasız
olduğu hususunda fikir yürütmek hiç de yanlış olmaz.
Eğer insanlara yeni bir bilinç kazandırma iddiasında
ise bu bilinç tüketim bilincinden başka bir şey olamaz
ki buradaki amacı da tüketimde oluşturmak istedi-
ği bilinçsizliktir. Bugün popüler kültür ürünleri, bütün
toplumu kuşatarak küresel bir boyut kazanmıştır ve
güçlenerek büyümektedir. Çünkü
----
Düşüncenin akışına göre bu parçanın sonuna aşa-
ğıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) bu kavramların hepsi de kültürel ürünlerin birer
parçasını ifade eder
B) tüketicisini çoktan yaratmıştır ve özellikle en önem-
li yedeği olarak kitle iletişim araçlarıyla bu hedefini
toplumun belirli kesimlerine özümsetmiştir
popüler kültürün özünde değerleri yok etme, an-
lamsızlaştırma gayesi mevcuttur
O) düşünmeden tüketilen, eleştirel bilincin gelişme-
sine fazla olanak tanımayan, sisteme olan inancı
destekleyen bir kültür yaratılır
popüler kültürün var oluş nedeni, tüketime teşvik
ve tüketici kazanma mücadelesinde yatmaktadır
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Popüler kültür, insanları tüketmeye teşvik eder, bunu gerçekleştiremediği sahalarda ise bir özenti meydana getirmeyi amaçlar. Bu yönüyle endüstriyel piyasanın bir aracı hâline gelerek kültür endüstrisini oluşturur. İnsanları etkisi altına alarak kendi sınırları içerisinde insanlara özgürlük sunan popüler kültür, insanları yeni bir çıkmaza ve bunalıma sokar. Her şeyden önce in- sanlara hayata başkasının gözüyle bakmayı ve başka- si gibi yaşamayı öğretir. Bir nevi insanları kendilerinden uzaklaştırır ve kendi aidiyetine, özüne yabancılaştırır. Kendi ürünlerinin kullanım sahasını oluşturma açısın- dan kendi ürünlerini ihtiyaç hâline getirir ve hayatın ol- mazsa olmazı olarak toplum karşısına çıkar. Kısacası, kendisine ihtiyaç duyulmamasına rağmen zaruri ihti- yaç hâline getirilen ve elde edilemediği vakit insanları bunalıma sürükleyen nedenler, popüler kültürün ger- çek yaşama yansımaları ve meydana getirdiği ürünle- ridir. İnsanları tüketime davet ederken bir yandan da onları tüketir. Hayatı anlamlı hâle getirmek adına gelir ve hayatı anlamsızlaştırarak gider. Giderken de yerini kendine benzeyen bir yenisine bırakır. Yani acımasız olduğu hususunda fikir yürütmek hiç de yanlış olmaz. Eğer insanlara yeni bir bilinç kazandırma iddiasında ise bu bilinç tüketim bilincinden başka bir şey olamaz ki buradaki amacı da tüketimde oluşturmak istedi- ği bilinçsizliktir. Bugün popüler kültür ürünleri, bütün toplumu kuşatarak küresel bir boyut kazanmıştır ve güçlenerek büyümektedir. Çünkü ---- Düşüncenin akışına göre bu parçanın sonuna aşa- ğıdakilerden hangisi getirilebilir? A) bu kavramların hepsi de kültürel ürünlerin birer parçasını ifade eder B) tüketicisini çoktan yaratmıştır ve özellikle en önem- li yedeği olarak kitle iletişim araçlarıyla bu hedefini toplumun belirli kesimlerine özümsetmiştir popüler kültürün özünde değerleri yok etme, an- lamsızlaştırma gayesi mevcuttur O) düşünmeden tüketilen, eleştirel bilincin gelişme- sine fazla olanak tanımayan, sisteme olan inancı destekleyen bir kültür yaratılır popüler kültürün var oluş nedeni, tüketime teşvik ve tüketici kazanma mücadelesinde yatmaktadır
www.pelikankitab
Pazarlamak istenilen bir ürünün olumsuz kıyaslama-
larla servis edilmesi etik bir davranış değildir. Kar-
şılaştırma güzel bir pazarlama tekniğidir ama bunu
olumsuz anlamda kullanırsanız ürününüz elinizde
kalabilir. Devamlı olarak benzer ürünleri kötülemek
alıcıda olumsuz bir izlenim uyandırır. Kendi ürününü-
zün olumlu taraflarını ön plana çıkarmak daha doğru
olacaktır. Alıcı da zaten alacağı ürünün detaylarını
merak eder. Başkalarına göre iyi olması her anlamda
iyi olması anlamına gelmez. Ayrıca alıcının üründe ne
beklediğini de öğrenmek için buna ihtiyacınız vardır.
4.
Bu parçada yazarın yakındığı durum aşağıdakiler-
den hangisidir?
A Pazarlama amaçlı kıyaslamalarda olumlu örnekler
kullanılması
B) Pazarlanılacak ürünün diğer ürünlerle olumsuz an-
lamda kıyaslanması
Ürünü alacak kişinin kıyaslamalarla etkilenmesi
Pazarlamanın kıyaslama yaparak olumsuz bir ha-
vada sunulması
plumsuz kıyaslamalar ile ürünün olumsuz yönleri-
nin gösterilmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
www.pelikankitab Pazarlamak istenilen bir ürünün olumsuz kıyaslama- larla servis edilmesi etik bir davranış değildir. Kar- şılaştırma güzel bir pazarlama tekniğidir ama bunu olumsuz anlamda kullanırsanız ürününüz elinizde kalabilir. Devamlı olarak benzer ürünleri kötülemek alıcıda olumsuz bir izlenim uyandırır. Kendi ürününü- zün olumlu taraflarını ön plana çıkarmak daha doğru olacaktır. Alıcı da zaten alacağı ürünün detaylarını merak eder. Başkalarına göre iyi olması her anlamda iyi olması anlamına gelmez. Ayrıca alıcının üründe ne beklediğini de öğrenmek için buna ihtiyacınız vardır. 4. Bu parçada yazarın yakındığı durum aşağıdakiler- den hangisidir? A Pazarlama amaçlı kıyaslamalarda olumlu örnekler kullanılması B) Pazarlanılacak ürünün diğer ürünlerle olumsuz an- lamda kıyaslanması Ürünü alacak kişinin kıyaslamalarla etkilenmesi Pazarlamanın kıyaslama yaparak olumsuz bir ha- vada sunulması plumsuz kıyaslamalar ile ürünün olumsuz yönleri- nin gösterilmesi