Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

konu 4. Yazarların halkla aralarında garip bir ilişki vardır. Çünkü kullandıkları araç yani dil, ressamın boyaları ya da bestecinin notaları gibi yalnızca onların kullanımına ayrılmış bir şey değildir. Dil, üyesi oldukları toplumsal yapının ortak malıdır. Birçok insan resimden ya da müzikten anlamadığını kabul etmeye hazırdır oysa okula gitmiş ve ilanları okumayı öğrenmiş olanların çok azı, Türkçe anlamadıklarını kabul edecektir. Onlara göre yazarların yaptıkları pek de olağanüstü değildir. Karl Kraus'un dediği gibi "Halk Almanca anlamıyor ve ben de onlara bunu gazetecilik diliyle söyleyemiyorum." Bu parçada yazarın "yazarların halkla garip ilişkisi" olarak ortaya koyduğu durum, aşağıdakilerin hangisinde belirtilmiştir? A) Ressam ya da besteciler gibi anlaşılmaz olmama- ları B) Halkın yaşadığı koşullara, dünyalarına ve dillerine aşina olmaları C) Halka seslenmek isterken genellikle halk tarafın- dan anlaşılmamaları D) Diğer sanatçılara kendini uzak gören halkın, ya- zarlarla samimi olabilmesi +E) Halkın, dili kullanarak sanat üretmelerinden dolayı yazarları hafife alması

alılar nin er na rili lik açıklarından yararlanarak bilgisayarlara sızar. programlar, bilgisayarların güven- 7. Orta Çağ Avrupa'sında lordlar, çaresizlikten kendisine sığınan köylü sınıfını korumak ve topraklarına toprak katabilmek için sadık bir silahlı güce ihtiyaç duymuştur. Böylece Avrupa'nın her yerinde bu lordlara bağlılık yemini etmiş savaşçı vassallar ortaya çıkmıştır. Bunlar, Orta Çağ'ın şövalye adı verilen profesyonel savaşçılarını oluşturdu. Orta Çağ toplumunun temelini köylüler oluşturmuştur. Üst sınıfların refahı, onların emeğine bağlıydı. Toprağın sahibi olan ve malikânede yaşayan lordlar, köylü ve ailesinin de sahibiydi. Kral, lord ve vassallarından malikâne sayısı oranında asker ve vergi toplardı. Bu sistemde yani feodalizmde, hiç kimse tam anlamıyla hükümran değildi. Bu yüzden kral, lord ve vassallar arasındaki mücadeleler, Orta Çağ Avrupa'sında uzun süren karışıklıklara, siyasal düzensizliklere hatta savaşlara neden olmuştur. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Lordlar, himayelerine giren köylüleri korumak ve daha da güçlenmek için silahlı birlikler kurmuşlar- dır. B) Lordlara bağlılık yemini eden vassallar, daha son- ra Orta Çağ'ın şövalyelerini oluşturmuştur. + C) Orta Çağ Avrupa'sında kralın, lordlar üzerinde herhangi bir tasarrufu bulunmuyordu. D) Feodal yapıda, herhangi bir gücün tam hâkimiyeti bulunmadığından istikrarsızlık söz konusuydu. E) Orta Çağ Avrupa'sında köylü sınıfı çalışarak seç- kinlerin refahını sağlardı. 237

Z in H (1) Duyduklarımızı ya da gördüklerimizi mi hatırlamak daha kolay, yoksa bir kokuyu mu? (II) Yapılan araştırmalara göre, göze ve kulağa gelen uyarılar bazen çabuk unutulabiliyor, karıştırılabiliyor oysa koku duyusu ve hafıza birbirleriyle tahminimizden çok daha yakından ilişkili. (1) Bir kokunun bir anı, bir yeri, bir kişiyi ya da bir olayı hatırlatması da işte bu yakın ilişki sayesinde gerçekleşiyor. (IV) Koku halızası denilen bu gizem, deneyimlerimizle, anılarımızla ilgili aslında. (V) Anılar ve bu anılarla ilgili duygular, kokularla harekete geçiyor ve daha sonra hatırlanıyor. (V) Kokuya gösterilen tepkinin, öğrenilen olduğu düşünülüyor. (VII) Bebeklerin koklama yeteneği olmasına rağmen güzel kokuyla kötü kokuyu ayırt edemeyişleri, bu öğrenme sürecinin henüz çok başında olmalarından kaynaklanıyor. bir tepki H 3. Bu parçadan iki paragraf oluşturulmak istense ikinci paragrafın ilk cümlesi aşağıdakilerden hangisi olur? A) II B) III C) IV D) V E) VI 4. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Görsel ve işitsel hafızanın, koku hafızasından daha zayıf olduğuna + B) Kokuların insanın duygularını, o kokuyla ilgili ani- larını da harekete geçirdiğine + + C) Insanın deneyimlerinin koku duyusunu geliştirdiği- ne D) Insanların kokulara gösterdikleri tepkinin önceden öğrenilmiş olduğuna E) Bebeklik çağlarında güzel ve kötü kokular ayırt edilemezken bunların sonradan öğrenildiğine tepkil uyar ile yo olan Hipo geri ola bel bir ya B. A

RKÇE ERLİLİK TESTİ 35 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- - B layınız. Yahya Kemal, şiirlerinde tarih, vatan, millet, milliyet, aşk, kadın, din, musiki, sonsuzluk ve ölüm gibi birçok tema- yı ele almıştır. O ayrıcalıklı bir İstanbul şairidir. İstanbul'a bakışı ve değerlendirişi, daha ziyade İstanbul güzelleri ve eğlencesiyle meşgul olan Nedim'den farklıdır. Onun şiirle- rinde İstanbul memleketin özeti, mozaiği olmuştur. Yahya Kemal, şiirin özü ile estetik arayışı temel ilke edinen bir şa- irin heveslerini birleştirmiştir. Şiirlerinde sembolik anlatıma önem vererek geniş bir imge alanı oluşturmayı başarmış- tır. Bu sayede özgünlüğe erişmiştir. Bu ustanın şiirlerinde- ki özgün ve sembolik yapı, şiir yazma isteği içinde olan birçok şair için faydalı bir ansiklopedi gibidir. 35. Bu parçada sözü edilen şairle ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenebilir? A) Sözcük seçiminde yalınlığa çok dikkat ettiği det n B) Güncel temalardan farklı olduğu belgle C) Yeni şairlerin bazı görüşlerinden etkilendiği D) Genç şairleri etkileyebilecek bir kaynak olabileceği E Eleştirmenlerin değerlendirdiği sürekli dile getirdiği kaynak olduğu

16. (...) Büyük Hun hakanlarından birinin emsalsiz gü- zellikte iki kızı vardır ve hakan dâhil olmak üzere tüm Türkler, bu iki kızın insanlar için yaratılmadığını, onlarla ancak çok özel varlıkların evlenebileceklerini düşünürler. Hatta bu inanış öylesine ciddi bir hâl alır ki hakan kızlarını tüm insanlardan uzak tutmak ve korumak için ülkesinin en kuzey ucunda, neredeyse insan ayağının hiç basmadığı yüksekçe bir yerde, çok yüksek bir kule yaptırır. Kızlara bu durumun gerekçesini açıkladıktan sonra, her ikisini de bu ku- leye kapatır. Ve ondan sonra Tanrı'ya, kızlarına eş olacak tanrısal bir varlık göndermesi için yalvarmaya başlar. Hakanın iki kızı yüksekçe kulede insanlardan uzak yaşarken bir süre sonra kulenin önüne bir boz- kurt gelir. Âdeta kulenin yanından hiç ayrılmadan gözlerini kızlara dikip bakar ve bu hâl yaklaşık üç ay devam eder. Bunun üzerine kızlardan birisi, diğerine "Atamız bizi Tanrı'ya sunmak için burada bıraktı. Sa- kin bu kurt Tanrı tarafından gelmiş olmasın." der. ... Türeyiş Destanı'ndan alınan bu metinle ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) Dil, yabancı dillerin etkisinde değildir. B) Türklere ait destan motiflerine yer verilmiştir. C) Gök Tanrı inancının izlerine rastlanmaktadır. D) Destanın oluştuğu zamanla ilgili net bir bilgi yok- tur. E) İnanışlar kişilerin hareketlerinde belirleyici bir roldedir. Ankara Yayıncılık

bütün olasılıkları anti "kazanır" mi- ük ikramiyeyi tek payınıza düşen "kazanmış" olur em. Gelin size ğimi anlatayım: da 6 rakamı da milyon 983 bin manız gereki- aftada oynat- kişi kazan- 38 lira oldu. miz biçimde doldurarak on başına Kupon be- azanmış" ile ilgili ir? on dol- A olması Y ecek a ka- ka- ne re N A R 1 ● TÜRKÇE TESTİ Bitkilerin belli bir noktada sabit olma özelliklerinin karşısında aciz bırakıyor sanılıyor ya, yapılan a onları düşmanları ya da kendi dışındaki gelişmeler tırmalar durumun hiç de sanıldığı gibi olmadığın ortaya çıkarmıştır. Bitkiler, çevrelerindeki diğer bit. kilerle değişik yollarla, en başta da "uçucu organik Bu organik bileşiklerin çoğu, bitkilerin etrafını görün. bileşikler" yani kokular salgılayarak iletişim kurarlar. mez bir duman gibi kaplar. Bizim bazen hiç algıla madığımız bu uçucu organik bileşikler, bitkiler için bir saldırı aracı değildir ama bir cezbetme, haber. leşme ya da savunma aracıdır. Şimdiye kadar bin kadar değişik organik bileşik saptanmıştır ve büyük olasılıkla daha keşfedilmeyi bekleyen pek çoğu var. dır. Bitkiler, salgıladıkları sıvılar ve kokularla kendi- lerine ya da yemişlerine zarar verecek düşmanlara karşı savunmalarını da gerçekleştirirler. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanları destekleyen bilgilerden biri değildir? 8 araş A Ağaçlar üzerine yapılan bilimsel çalışmalar, onların, kökleri ve diplerindeki mantarlar aracı- lığıyla birbirleriyle besin takası yaptıklarını gös- termiştir. B) Herhangi bir ağaç saldırıya uğradığında birtakım kimyasal maddeler salgılayarak diğer ağaçları uyarmaktadır. C) Karaceviz türleri, birtakım zehirli maddeler sal- gılayarak tohumlarını çalanları cezalandırmak- tadır. 27. D) Kökleri birbirinden bağımsız gibi görünse de yaşlı ağaçların genç ağaçlara köklerinin teması ile şeker yani yaşam enerjisi aktardıkları anlaşıl- mıştır. Aynı koşullardaki saksılarda bulunan çiçekler içinde kendisine güzel sözler söylenerek sula- nanların, daha sağlıklı olduğu ve daha hızlı ge- liştiği gözlenmiştir.

29. Çocuklar, üst ön dişlerin alt dişleri örtmemesi so- nucu aralarında açılan boşluğa dilini yerleştirmeye başlar. Böylece dil, konuşma ve yemek sırasında normal görevini yerine getiremez. Bu alışkanlığın ortadan kaldırılmaması nedeniyle dişler ve çene qiskeletinde karşılaşılan bu sorunlar zamanla öz güven kaybına dahi yol açabilir. Çocuğun bu alış- kanlığını bırakması için öncelikle pozitif yönlendir- me ve ödüllendirme ile motivasyonu artırılmalıdır. SV Ayrıca çocuğun bu konuda istekli olması ve bu alışkanlığı devam ettirmesine neden olan stres fak- törlerinin de ortadan kaldırılması gerekmektedir. -80 1946 TYT / TÜRKÇE -8. uni Bu parçadan aşağıdaki genellemelerin hangisi- ne ulaşılabilir? A) Çocuklarda görülen bazı davranış hataları çe- to şitli önlemler alınarak giderilebilir. L n B) Çocuklarda görülen sosyal sorunların temelin- de fiziksel yetersizlikler bulunmaktadır. + 120C) Gelecekte sağlam bir psikolojik temele sahip olmak mutlu bir çocukluk döneme bağlıdır. ibal D) Sorunlarla başa çıkmayı küçük yaşlarda öğ- renen birey ilerleyen yaşlarda bunu hayatına daha kolay uygulayacaktır. 128 E) Bir bireyin sorun çözebilme yeteneğinin ortaya çıkması için çeşitli sorunlarla karşılaşması ge- rekir.

PRO YAYIN DENİZİ 28 Türklerin Orta Doğu'da İslam uygarlığıyla karşılaş- maları sonucu Türk dilinin de Arap ve Fars etkisine girmesi kaçınılmazdı. Ama sorun yalnızca İslam uygarlığı da değildi: Göçebe bir topluluk, yüzyıllar boyunca sofistike (bilgili, entelektüel) bir uygar- lık kurmuş, yerleşik toplumlarla yüz yüze gelmiş, sonra da bunlarla iç içe geçmiştir. Türkler, kendi oluşturmadıkları bir hayat tarzına girerken bu ha- yat tarzına ait kelimeleri de almak zorundaydılar. Gündelik hayata ilişkin en basit kavramların bile ich yabancı dillerden (yalnız Arapça ve Farsça değil, başta Yunanca ve Latince olmak üzere bu yörede konuşulan bütün diller) alınmış olması, bu büyük çaplı uygarlık değişiminin başlı başına bir kanıtıdır. Bu parçada yazar, Türk dilindeki değişimi özel- likle aşağıdakilerin hangisine bağlamaktadır? A) -İslam kültürünün etkisinde kalmalarına B) Göçebe yaşam biçimini Anadolu'ya da taşıma- larına C) Özellikle Arap ve Fars kültürünün etkisiyle yeni bir edebiyat oluşturmalarına -D Farklı toplumlarla karşılaşarak yaşam biçimle- rini değiştirmelerine E) Sahip oldukları göçebe yaşam biçimleriyle kar- şılaştıkları her topluluğu etkilemelerine

t İnsanoğlu, var olduğu günden beri doğayla mücadele hâlindedir. Doğal ortamı zamanla tanımasıyla doğal çevre üzerindeki hâkimiyeti ve baskısı artmıştır. Bu duruma aşağıdaki verilenlerden hangisi örnek gös- terilemez? Hollanda kıyılarındaki denizlerden kazanılan polder ova- larında tarım yapılması Yer şekillerinin engebeli olduğu yerlerde ulaşımın viya- dük, tünel ve köprülerle sağlanması Sulama ihtiyacının karşılanması için akarsular üzerine barajların inşa edilmesi D) Fay hatlarının bulunduğu alanlarda depremlere daya- nıklı binaların inşa edilmesi Su kaynaklarına yakın alanların yerleşim yeri olarak se- çilmesi G LİMİT

3 Bir düşünceyi körü körüne kabul etme, felsefeye uy- gun olmayan bir tavırdır. Felsefi tavır, bilginin akli de- netlemeye tabi tutulup mantıklı hâle gelmedikçe doğ- ru kabul edilmemesidir. 7. Bu parçada felsefi düşüncenin hangi özelliği vur- gulanmaktadır? A Merak duygusundan kaynaklanma B) Evrensel olma Şüpheci olma D) Sistemli olma E) Rasyonel olma

A) IL 5 B) C) IV D) V E) VI 29. Noel Baba; Elfleri ile birlikte birçok farklı hediye hazırlayan, bu hediyeleri de Ren geyiklerinin çektiği arabasına binerek evlere dağıtan bir kahramandır. Bacadan evlere girerek ço- cukların dileklerini gerçekleştiren Noel Baba, genellikle eski çorapların şömine üstüne asılması suretiyle çocukların dilek- lerine ulaşmaktadır. Bunun yanında kendisinin gece geç sa- atte geleceğini bilen çocuklar, Noel Baba ve geyiklerinin bes- lenmesi için, salonun bir köşesine süt, kurabiye gibi yiyecek ve içecekler bırakırlar. Çoğu hikâyede göbekli, ton ton, yaşlı, sevimli, beyaz saçlı ve sakallı olarak tasvir edilen Noel Baba figürü, belirgin olarak kırmızı bir kıyafet ile özdeşleşmiştir. Ya- şadığı yer olarak Kuzey Kutbu işaret edilen Noel Baba, kimi anlatımlarda İsveç'te kimilerinde Norveç'te kimilerinde ise Grönland'da hikâyeleştirilir. Bu tasvir ve anlatım farklılıkları kültürden kültüre de değişmektedir. Noel Baba figürü farklı dillerde Aziz, Nikola, Klaus, Noel gibi sözcükler ve onların türevlerinden oluşmuş isimlerle anılmaktadır. Bu parçadan Noel Baba'yla ilgili olarak aşağıdaki yargı- ların hangisine ulaşılamaz? A) Cocukların isteklerine farklı yollardan ulaşabilme olanağı vardır. BBirden çok betimleyici özellikle ortaya konulsa da kırmızı elbisesiyle öne çıkmaktadır. Anlatıya konu olduğu yerler Kuzey Kutbu'nun değişik böl- gelerine dağılmıştır. D) Başka adlarla bilinmesi kültürel farklılıktan kaynaklanmak- tadır. Birçok hediyeyi tek başına hazırlamadığı bilinmektedir.

E) Alanında yetkin kişilerin farklı bir biçimlerde ve ifa- delerle tanımladığı 1. Geçmişten günümüze, insanoğlunun yaptığı bütün bilimsel çalışmalar, yine kendi yaşam standardini yükseltmeye yöneliktir. Beyin üzerine yapılan bilimsel çalışmaların oluşturduğu genel manzara, zaman içe- risinde elde edilen verilerle yavaş yavaş ilerleyen zik- zaklı bir gelişim eğrisi oluşturmaktadır. Beyin yapısını anlamada gecikmemizin birkaç nedeni vardır: Eski bilgilerin öğrenilmesine olan israrlı bağlılık, organla- rın kesilip parçalanmasına hemen hemen herkesten gelen karşı koymalar, benimsenmiş metinlerin üze- rinde yeniden yapılacak araştırmalara karşı duyulan isteksizlik ve doğal olarak konunun oldukça karmaşık olması. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi beyin yapısını anlamada gecikmenin nedeni değildir? A) Önceki bilgilere daha çok yakınlık duyulması B) İncelemelerin zikzaklı bir eğilim göstermesi C) Anlaşılması güç bir konu olarak görülmesi D) Birtakım engellemelere maruz kalınması E) Yapılacak çalışmalar için isteksiz olunması 2022-2023 Deneme - 3 3 S

larken çalışama Ön yargı; bireyin bir durum, olay, kişi veya herhangi bir grubun üyeleri hakkında olumlu/olumsuz, önce- den edinilmiş düşüncelere sahip olmasıdır. Kişisel ve sosyal düşünceler ön yargıya sebep olabilmektedir. Bu düşünceler genellikle kültürel, etnik veya sosyal faktörlerden kaynaklanmakta ve bir kişinin genelle- me yapmasına yol açmaktadır. Ön yargı, insanların arasındaki anlayışsızlığı ve hoşgörüsüzlüğü artıra- bilmekte ve gruplar arasındaki çatışmayı tetikleye- bilmektedir. Ayrıca ön yargı, adaletli ve objektif bir değerlendirme yapılmasına engel olabilmektedir. Bu sebeple, ön yargılar genelde aşılmaya çalışılmakta- dır. Ön yargıdan yola çıkarak oluşturulan çeşitli kav- ramlar vardır. Bu kavramlar; yabancı düşmanlığı, kim- lik kavramı ve geniş grup kimliği kavramlarıdır. Bu parçada ön yargıyla ilgili aşağıdakilerin hangi- sine değinilmemiştir? A) Bireysel ve toplumsal düşüncelerin ön yargıya se- bep olabileceğine B) İnsanlar arasında bazı olumsuzluklar ve çatışma- lar doğurabildiğine C) Ön yargının insanlarda nesnel değerlendirmelere engel oluşturabildiğine D) Olumsuz yönlerinden dolayı aşılmaya çalışılan bir kavram olarak görüldüğüne E) Sosyal bir varlık olan her bireyin içine düştüğü bir durum olduğuna Diğer sayfaya geçiniz.

ma da çalı, en gin 5 nipibelixis 17. İngiltere'de yaşanan bir olay büyük ilgi toplamıştı. Beş yaşındaki ikizler Michael ve Chirstopher, Southampton Üniversitesi çocuk psikoloğu Jim Stevenson'ın bir araştırmasına katıldı. Psikolog, zekâ ve fiziksel davranışları eşit olan ikizlerin beslenme alışkanlıklarını 14 gün izledikten sonra ikizlerden birini tatlandırıcılı, tat yoğunlaştırıcı ve boya içeren yiyeceklerle besledi. Araştırma sonunda sağlıklı beslenen çocuk, annesine fiziksel olarak farklı görünmesinin dışında zekâ testinde de kardeşine göre %15 daha başarılı olmuştu. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisidir? A) Beslenme alışkanlığının değişebileceğini göstermek B) Çocukların zekâ gelişimini etkileyen faktörleri belirlemek CBeslenme ile zekâ gelişimi arasında doğrudan bir ilgi olduğunu kanıtlamak D) İkizlerdeki beslenme alışkanlığının başarıya katkısını ölçmek E) Sağlıklı beslenmenin fiziksel değişimdeki rolünü tespit etmek Diğer sayfaya geçiniz.

. vin. TYT/ Türkçe 30. Aydınlanma Çağı'yla birlikte akılcılığın ve bilimselliğin, gerek bireyleri gerekse toplumları sürekli ileriye taşıyacağı düşünülmüştü. Aydınlanma Çağı'nın oluşturduğu düşünen ve aklını rehber edinen insan tipi, geleceğe dönüktü. Bu kişi, aklını rehber edinip her türlü bedensel, duygusal, akıl dışı etmeni dışladığı takdirde sürekli gelişecek ve kendisiyle birlikte içinde yaşadığı toplumları da daha "iyi"ye doğru götürecekti. Ne var ki. Bundan dolayı yirminci yüzyılın ikinci yarısında aydınlanma düşüncesi sarsıldı. Ortaya çıkan kötücül tablo, karamsar bir gelecek tasarımına dayanan distopyanın yaygınlaşmasına neden oldu. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) aydınlama, Orta Çağ karanlığını ortadan kaldıran önemli bir düşünsel atılımdı B) ortaya çıkan toplum ideallerinin pek çoğu, gerçekleşemeyecek bir teori olarak kaldı C) aydınlanmayla birlikte, sorgulanmaksızın benimsenmiş kimi görüşler önemini yitirmişti D) zamanla insan aklının her şeyi bir anda başaramayacağı anlaşıldı Einsanın aklıyla oluşturduğu teknik gelişmeler, I. ve II. Dünya Savaşları'yla birlikte dünyayı felaketlere sürükledi 32. Günümü gelen bir alındığın bu eyler STRAYINLARI çalışma başlanır ilerlemis saptan hekimin ülkeler sosyal risk alı artmas engell önüm gelme Bu p "SOS göst A) P ka B) Y C C) D)

imiz ✓ ava . f T J STRATE B 16. Yahya Kemal, divan şiir geleneğinden beslenir ancak modern bir şair olarak divan şiirine karşı takındığı tutum, elbette bir divan şairinin tutumundan farklıdır. Şiirlerinde, divan edebiyatının mazmunlarını nadiren kullanır ancak şekil bakımından divan edebiyatına bağlı kaldığından vezin ve kafiyeden vazgeçmez. Aruz ölçüsüne verdiği değer, ahenge verdiği değerin ifadesidir. ----. Bu özelliğinden dolayı onun şiirleri, geçmişle gelecek arasında bir köprü işlevi görmüştür. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Geleneksel şiirin kalıcalığına inanan şair, bu konuda, bazı kesimler tarafından sert bir dille eleştirilmiştir B) Belli kalıplar dışına çıkmayan divan şiirini benimsememiş, sonra modern şiire yönelmiştir C) Divan şiirini beğendiğini dile getirmiş, asıl Türk şiirinin burada aranması gerektiğini söylemiştir D) Şiirlerinin okurları etkilemesinde en önemli neden, kelimeleri kullanmadaki inanılmaz yeteneğidir E) Dilin sadeleşmeye başladığı bir dönemde konuşma dilini aruz vezniyle bağdaştıran çok başarılı şiirler yazmıştır 17. İngiltere'de yaşanan bir olay büyük ilgi toplamıştı. Beş yaşındaki ikizler Michael ve Chirstopher, Southampton Üniversitesi çocuk psikoloğu Jim Stevenson'ın bir