Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

Bumin Kağan Kök Türk Devleti'ni kurduktan sonra büyük
kağan olarak ülkenin doğu kesimini yönetirken, batı bölge-
sinin yönetimini yabgu unvanını taşıyan kardeşi İstemi'ye bi-
rakmıştır. Bumin Kağan'ın plümünün ardından yerine büyük
oğlu Ko-lo Kağan geçmiştir
. Onun 553 yılında ölmesi üzeri-
ne diğer oğlu Mukan, Kök Türk kağanı olmuştur.
Bu uygulamalar ilk Türk devletlerindeki;
1. ikili teşkilat,
II. kut anlayışı,
III. monarşik yönetim
anlayışlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir?
C) I ve II
A) Yalnız
B) Yalnız II
D) I ve III
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Bumin Kağan Kök Türk Devleti'ni kurduktan sonra büyük kağan olarak ülkenin doğu kesimini yönetirken, batı bölge- sinin yönetimini yabgu unvanını taşıyan kardeşi İstemi'ye bi- rakmıştır. Bumin Kağan'ın plümünün ardından yerine büyük oğlu Ko-lo Kağan geçmiştir . Onun 553 yılında ölmesi üzeri- ne diğer oğlu Mukan, Kök Türk kağanı olmuştur. Bu uygulamalar ilk Türk devletlerindeki; 1. ikili teşkilat, II. kut anlayışı, III. monarşik yönetim anlayışlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir? C) I ve II A) Yalnız B) Yalnız II D) I ve III E) I, II ve III
A
TÜRKÇ
Bu testte 40 Türkçe
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
olanın kültürle
Yaşadığı coğrafyanın verdiği birtakım ipuçlarına bakarak
filmlerinin konusunu belirleyen ve öykülerini kaleme alan
yönetmen Derviş Zaim, ilk uzun metrajlı filmi Tabutta
Rövaşata'yı 1996'da çeker. Derviş Zaim, bu filmi ile kendi
sinemasının temellerini atarak yurt içinden ve dışından pek çok
ödül ile takdirleri toplamıştır. Yönetmen; tarihsel ve toplumsal
harmanlandığı
, kaygılarla kendini gösteren
temaların bulunduğu ve biçimsel anlamda yenilik
peşinde
filmleri ile kendine özgü üslubunu ortaya koymayı başarmıştır.
Derviş
Zaim'in, coğrafyaya, tarihe ve topluma dair olanı kültür
ve gelenek ile sentezlemesi; kadını ve erkeği ile birbirinin
devamı niteliğindeki karakterleri, bir karakter olarak varlik
bulan mekânları ve kullandığı simgesel anlatım tüm filmlerinde
yönetmene özgü bir üslup olarak karşılık bulmaktadır. Bu
anlamda Zaim, "sineması" olan bir yönetmendir.
38. Bu parçadaki altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toplumun severek izleyeceği filmler yaptığı
B) Toplumu mozaiklerin birer parçası olarak görüp ele aldığı
6) Yaşadığı toplumun sorunlarını dile getirdiği
D) Filmlerinde imzası fark edilen bir yönetmen olduğu
E) Filmleriyle toplumun farklı kesimlerine hitap ettiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A TÜRKÇ Bu testte 40 Türkçe 37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. olanın kültürle Yaşadığı coğrafyanın verdiği birtakım ipuçlarına bakarak filmlerinin konusunu belirleyen ve öykülerini kaleme alan yönetmen Derviş Zaim, ilk uzun metrajlı filmi Tabutta Rövaşata'yı 1996'da çeker. Derviş Zaim, bu filmi ile kendi sinemasının temellerini atarak yurt içinden ve dışından pek çok ödül ile takdirleri toplamıştır. Yönetmen; tarihsel ve toplumsal harmanlandığı , kaygılarla kendini gösteren temaların bulunduğu ve biçimsel anlamda yenilik peşinde filmleri ile kendine özgü üslubunu ortaya koymayı başarmıştır. Derviş Zaim'in, coğrafyaya, tarihe ve topluma dair olanı kültür ve gelenek ile sentezlemesi; kadını ve erkeği ile birbirinin devamı niteliğindeki karakterleri, bir karakter olarak varlik bulan mekânları ve kullandığı simgesel anlatım tüm filmlerinde yönetmene özgü bir üslup olarak karşılık bulmaktadır. Bu anlamda Zaim, "sineması" olan bir yönetmendir. 38. Bu parçadaki altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Toplumun severek izleyeceği filmler yaptığı B) Toplumu mozaiklerin birer parçası olarak görüp ele aldığı 6) Yaşadığı toplumun sorunlarını dile getirdiği D) Filmlerinde imzası fark edilen bir yönetmen olduğu E) Filmleriyle toplumun farklı kesimlerine hitap ettiği
13. çiçekli badem ağaçlarını unut
değmez
bu bahiste
atinin
Flmiş-
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamali
islak saçlarını güneşte kurut
olgun meyvelerin baygınlığıyla pàrıldasin
nemli, ağır kızıltılar
sevgilim, sevgilim
mevsim sonbahar
Bu dizelerle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
gmen
mak-
vakit
aca-
AV Yer-yön zarfı kullanılmıştır.
B) Birlesik yapılı sifatlar vardır.
C) İyelik ve belirtme durumu eki almış sözcükler kulla-
nılmıştır.
D) Gövdeden türemiş sözcükler vardit
E) Edilgen çatılı fiile yer verilmiştir.
icat
V
üm
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
13. çiçekli badem ağaçlarını unut değmez bu bahiste atinin Flmiş- geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamali islak saçlarını güneşte kurut olgun meyvelerin baygınlığıyla pàrıldasin nemli, ağır kızıltılar sevgilim, sevgilim mevsim sonbahar Bu dizelerle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? gmen mak- vakit aca- AV Yer-yön zarfı kullanılmıştır. B) Birlesik yapılı sifatlar vardır. C) İyelik ve belirtme durumu eki almış sözcükler kulla- nılmıştır. D) Gövdeden türemiş sözcükler vardit E) Edilgen çatılı fiile yer verilmiştir. icat V üm
24.
23. ilyada ya da Odysseia gibi binlerce dizelik destanlar nasıl dile
geldi dersiniz? Bu tür destanlar; doğallıkla, okuması yazması
olmayan şairlerce söylenmişlerdir. Şairler; dinleyicilerin
önünde, hemen o anda şiir söylemeye başlarlarmış. Yanlış
anlaşılmasın; daha önceden ezberledikleri bir destanı
söylemek değil, o anda söylemeye başlarlarmış. Bunun çok
eski çağlarda kaldığı sanılmasın. 1934 yılında, bir Amerikalı
halk bilimci Milman Parry, Yugoslavya'da 60 yaşlarında,
okuması yazması olmayan bir Sırp şairle karşılaştığını
anlatıyor. Milman Parry'nin anlattığına göre bu Sırp şair
oturuyor, neredeyse Odysseia uzunluğunda binlerce dizeden
oluşan bir şiiri söylemeye koyuluyormuş. İki hafta sürmüş
şairin bu şiiri söylemesi. Sabah iki saat, akşam iki saat, tam
iki hafta boyunca şiir söylemiş şair. “Üstelik," diyor Parry,
"ölçülü, uyaklı şiirlerdi bunlar.”
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Günümüzde de ölçülü, uyaklı şiir söyleyen şairler vardır.
B) Bütün destanlar binlerce dizeden oluşan metinlerdir.
Destanların oluşumunda tarih öncesi yaşananların katkısı
yadsınamaz.
D) Ölçü ve kafiye gibi özellikler uzun şiirlerin ezberlenmesini
kolaylaştırmaktadır.
E) Bugün de doğaçlama şiir söyleyen sanatçılar bulunmaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
24. 23. ilyada ya da Odysseia gibi binlerce dizelik destanlar nasıl dile geldi dersiniz? Bu tür destanlar; doğallıkla, okuması yazması olmayan şairlerce söylenmişlerdir. Şairler; dinleyicilerin önünde, hemen o anda şiir söylemeye başlarlarmış. Yanlış anlaşılmasın; daha önceden ezberledikleri bir destanı söylemek değil, o anda söylemeye başlarlarmış. Bunun çok eski çağlarda kaldığı sanılmasın. 1934 yılında, bir Amerikalı halk bilimci Milman Parry, Yugoslavya'da 60 yaşlarında, okuması yazması olmayan bir Sırp şairle karşılaştığını anlatıyor. Milman Parry'nin anlattığına göre bu Sırp şair oturuyor, neredeyse Odysseia uzunluğunda binlerce dizeden oluşan bir şiiri söylemeye koyuluyormuş. İki hafta sürmüş şairin bu şiiri söylemesi. Sabah iki saat, akşam iki saat, tam iki hafta boyunca şiir söylemiş şair. “Üstelik," diyor Parry, "ölçülü, uyaklı şiirlerdi bunlar.” Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Günümüzde de ölçülü, uyaklı şiir söyleyen şairler vardır. B) Bütün destanlar binlerce dizeden oluşan metinlerdir. Destanların oluşumunda tarih öncesi yaşananların katkısı yadsınamaz. D) Ölçü ve kafiye gibi özellikler uzun şiirlerin ezberlenmesini kolaylaştırmaktadır. E) Bugün de doğaçlama şiir söyleyen sanatçılar bulunmaktadır.
1
1
8.
r,
Bu bizim gökler gibisi hiçbir dağda çatılmamıştır
Yıldızlarımızın titremesi yüreğine deprem indirir
Hiçbir yerde bu denize bu acı tuz katılmamıştır
Topraktan sağdığımız pekmez güneşin başını döndürür
In
IZ
Bu dizelerde işlenen ana tema aşağıdakilerden
hangisidir?
dili
ler!
A) Vatan özlemi
B) Yaşama sevinci
C) Doğaya hayranlık
D) Memleket sevdası
Di-
E) Geçmişe özlem
1
Praes
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
1 1 8. r, Bu bizim gökler gibisi hiçbir dağda çatılmamıştır Yıldızlarımızın titremesi yüreğine deprem indirir Hiçbir yerde bu denize bu acı tuz katılmamıştır Topraktan sağdığımız pekmez güneşin başını döndürür In IZ Bu dizelerde işlenen ana tema aşağıdakilerden hangisidir? dili ler! A) Vatan özlemi B) Yaşama sevinci C) Doğaya hayranlık D) Memleket sevdası Di- E) Geçmişe özlem 1 Praes
33. Epilepsi, merkezi sinir sisteminden kaynaklanan, tek-
rarlayan nöbetlerle ortaya çıkan nörolojik bir hastalik.
Epilepsi nöbeti, kısa süreli beyin fonksiyon bozuklu-
ğuna bağlıdır. Bir grup beyin hücresinin aniden başla-
yan, geçici, anormal elektrik boşalımları sonucu orta-
ya çıkan bir klinik durumdur. Epilepsi hastalığı, dünya
nüfusunun yaklaşık %1'ini etkiler. Her yıl, 100.000
kişinin yaklaşık 45'ine epilepsi hastalığı tanısı konul-
maktadır. Epilepsiden sıklıkla gençler ile ileri yaştaki-
ler etkilenir. Doğum sırasında bebeğin oksijensiz kal-
ması, doğumdan sonra geçirilen beyin enfeksiyonları,
kafa travmalari, zehirlenmeler, beyin tümörleri, inme,
bazı ilaçlar, aşırı alkol toketim metabolik bozukluklar
epileptik nöbetlere yol açabilir.
Bu parçadan epilepsi ile ilgili
I. Kronik bir rahatsızlık olduğu
II. Görülmesinde yaşın belirleyici olduğu
III. Farklı gerekçelere bağlı olarak ortaya çıkabildiği
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalmal B) Yalniz II C) Yalnız III
D) I ve III
E) ) Il ve III
0
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
33. Epilepsi, merkezi sinir sisteminden kaynaklanan, tek- rarlayan nöbetlerle ortaya çıkan nörolojik bir hastalik. Epilepsi nöbeti, kısa süreli beyin fonksiyon bozuklu- ğuna bağlıdır. Bir grup beyin hücresinin aniden başla- yan, geçici, anormal elektrik boşalımları sonucu orta- ya çıkan bir klinik durumdur. Epilepsi hastalığı, dünya nüfusunun yaklaşık %1'ini etkiler. Her yıl, 100.000 kişinin yaklaşık 45'ine epilepsi hastalığı tanısı konul- maktadır. Epilepsiden sıklıkla gençler ile ileri yaştaki- ler etkilenir. Doğum sırasında bebeğin oksijensiz kal- ması, doğumdan sonra geçirilen beyin enfeksiyonları, kafa travmalari, zehirlenmeler, beyin tümörleri, inme, bazı ilaçlar, aşırı alkol toketim metabolik bozukluklar epileptik nöbetlere yol açabilir. Bu parçadan epilepsi ile ilgili I. Kronik bir rahatsızlık olduğu II. Görülmesinde yaşın belirleyici olduğu III. Farklı gerekçelere bağlı olarak ortaya çıkabildiği yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalmal B) Yalniz II C) Yalnız III D) I ve III E) ) Il ve III 0
29. Başlangıçta Fransız şairlerinin etkisinde kalan Cahit Sıtkı,
daha sonra halk şiirinden de yararlanarak kendine özgü bir
şiir koyar ortaya. Şiirlerinde genellikle "ölüm" temasının ön
plana çıktığı görülürse de “yaşama sevinci"ni ele almayı da
ihmal etmez. Şiirlerinde hayatın, özellikle kendi hayatının
sorgulamaları görülür. Pişmanlık, özlem, hâlden şikâyet,
hepsinden öte kendi iç çelişkileri bütünüyle yansır şiirlerine.
O kadar içten, o kadar açık ifade eder ki bu duygularını,
"Şöyle dese daha iyi olurdu." diyemezsiniz hiçbir şiiri için.
Yazar, altı çizili ifadeyle Cahit Sıtkı ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisini vurgulamaktadır?
A) Yaşadığı olayları şiirlerinde samimiyetle anlattığını
B) Dil ve anlatımda özgünlüğü yakaladığını
C) Şiirlerinin değiştirilemeyecek kadar sağlam olduğunu
D) Şiirdeki başarısının temelinde doğallığının bulunduğunu
E) Söyleyiş özellikleriyle edebiyatta önemli bir yeri olduğunu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
29. Başlangıçta Fransız şairlerinin etkisinde kalan Cahit Sıtkı, daha sonra halk şiirinden de yararlanarak kendine özgü bir şiir koyar ortaya. Şiirlerinde genellikle "ölüm" temasının ön plana çıktığı görülürse de “yaşama sevinci"ni ele almayı da ihmal etmez. Şiirlerinde hayatın, özellikle kendi hayatının sorgulamaları görülür. Pişmanlık, özlem, hâlden şikâyet, hepsinden öte kendi iç çelişkileri bütünüyle yansır şiirlerine. O kadar içten, o kadar açık ifade eder ki bu duygularını, "Şöyle dese daha iyi olurdu." diyemezsiniz hiçbir şiiri için. Yazar, altı çizili ifadeyle Cahit Sıtkı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini vurgulamaktadır? A) Yaşadığı olayları şiirlerinde samimiyetle anlattığını B) Dil ve anlatımda özgünlüğü yakaladığını C) Şiirlerinin değiştirilemeyecek kadar sağlam olduğunu D) Şiirdeki başarısının temelinde doğallığının bulunduğunu E) Söyleyiş özellikleriyle edebiyatta önemli bir yeri olduğunu
24. Şiiri şiir yapan söyleyişindeki güzelliktir. Kelimelerin
özenle seçildiği, gerçek kullanımlarından uzaklaştırılma-
dan ekmeğin ekmeğe, suyun suya benzediği şiirler işte
onlar ne söylemek istiyorlarsa onu veren sizi masmavi
bir denizde, huzur ve huşuyla hedefe götüren bir gemiye
benzer.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın sorusu olmaya
en uygundur?
AJ Gerçek şiir nedir?
B) Şiirde kullanılan üslup önemli midir?
C) Mecaz anlamlı sözcüklerin şiirin güzelliği üzerindeki
tesiri nedir?
D) Bir şiiri benzerlerinden ayıran hususlar nelerdir?
E) Şiirin ortaya çıkmasını sağlayan unsurlar nelerdir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
24. Şiiri şiir yapan söyleyişindeki güzelliktir. Kelimelerin özenle seçildiği, gerçek kullanımlarından uzaklaştırılma- dan ekmeğin ekmeğe, suyun suya benzediği şiirler işte onlar ne söylemek istiyorlarsa onu veren sizi masmavi bir denizde, huzur ve huşuyla hedefe götüren bir gemiye benzer. Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın sorusu olmaya en uygundur? AJ Gerçek şiir nedir? B) Şiirde kullanılan üslup önemli midir? C) Mecaz anlamlı sözcüklerin şiirin güzelliği üzerindeki tesiri nedir? D) Bir şiiri benzerlerinden ayıran hususlar nelerdir? E) Şiirin ortaya çıkmasını sağlayan unsurlar nelerdir?
tyt-turkce-dend
1
1
2
21. Bu yazarımız, etkileyici üslubu, yenilikçi düşünceleriyle
adından çok söz ettiriyor. Ancak konuşmacı sifatnya
katıldığı toplantılarda yapıtlarında görmeye alışık oldu-
ğumuz güçlü anlatıcının tam tersi bir portre çıkıyor kar-
şimiza. Anlatmak istediği konuyla ilgili düşünce zincin-
ni tam kuramadığından ne demek istediğini tam anla-
tamıyor. Dolayısıyla herkesin kendine uygun düşen an-
lamı çıkardığı bir yamalı bohça çıkıyor karşımıza Boy
lece, yazar, okuriannın beklentisini boşa çıkarıyor
Bu parçadan çıkanlabilecek yargi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Konuşmalan, dinleyicilerin kültür birikimi göz önüne
alınarak yapılmalıdır.
Düşünceler
, ancak yazılarak en yetkin biçimde anla
tılabilir.
Guzel yazan bir kişiden aynı biçimde konuşmas
beklenemez.
Dj Yapitiannda dile getirdikderini aynen anlatan sanat
çalann konuşmalan ilgi çekici olamaz.
iyi konuşma, geniş bir araştırma ve yoğun bile game
ma gerektirir
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
tyt-turkce-dend 1 1 2 21. Bu yazarımız, etkileyici üslubu, yenilikçi düşünceleriyle adından çok söz ettiriyor. Ancak konuşmacı sifatnya katıldığı toplantılarda yapıtlarında görmeye alışık oldu- ğumuz güçlü anlatıcının tam tersi bir portre çıkıyor kar- şimiza. Anlatmak istediği konuyla ilgili düşünce zincin- ni tam kuramadığından ne demek istediğini tam anla- tamıyor. Dolayısıyla herkesin kendine uygun düşen an- lamı çıkardığı bir yamalı bohça çıkıyor karşımıza Boy lece, yazar, okuriannın beklentisini boşa çıkarıyor Bu parçadan çıkanlabilecek yargi aşağıdakilerden hangisidir? A) Konuşmalan, dinleyicilerin kültür birikimi göz önüne alınarak yapılmalıdır. Düşünceler , ancak yazılarak en yetkin biçimde anla tılabilir. Guzel yazan bir kişiden aynı biçimde konuşmas beklenemez. Dj Yapitiannda dile getirdikderini aynen anlatan sanat çalann konuşmalan ilgi çekici olamaz. iyi konuşma, geniş bir araştırma ve yoğun bile game ma gerektirir
37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kedilerin ney sesinden, kaplanların da keman sesinden
hoşlandıklarını bilir miydiniz? Keman sesi teskin ediyormuş
kaplanı, buna karşılık düdük sesi bu hayvanda saldırganlık
doğuruyormuş. Genel olarak hayvanların çok hoşlandıkları
sesler flüt ve keman sesiymiş. Bir köpeğin Chopin'in bir
noktürnü karşısında rahatsızlıkla havladığını, uluduğunu; buna
karşılık neşeli, kıvrak bir hava çalınınca sükûnet ve keyifle
uyuduğunu tespit etmişler. Hayvanların kendilerine mahsus bir
güzellik duygusu taşıdıklarını gösteren örnekler az değil.
Böceklerin renkleri fark edip seçebildikleri, çiçeklerdeki parlak
ve cazip renklerin böcekleri kendilerine çekerek bitkilerin
tozlaşmasını
sağladıkları biliniyor. Karga ve kuzgunların parlak
madenler ve mücevher çalmaları hiç kuşku yok ki bu
nesnelerden hoşlanmalarının, onları yanlarında alıkoymak
istemelerinin bir sonucu olduğu da sugötürmez bir gerçektir.
37. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
Hayvanlar, canlılar içinde müziğe en yatkın olan
varlıklardır.
B) Bazı müzik aletleri, hayvanlarda ve insanlarda aynı
etkiyi oluşturmayabilir.
C) Güzele olan eğilim sadece insanlara özgü değildir.
D) Müziğin evrensel bir dili olduğu söylenebilir.
E) Beş duyumuza ve algılarımıza dönük hususlarda
hayvanlarla farklı özelliklere sahibiz.
38. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen
aşağıdakilerin hangisidir?
A) Anlatılanların inandırıcı olduğu
B) iddia edilen düşüncenin kesin olduğu
C) Dile getirilen hususun herkesçe benimsendiği
D) Söz konusu durumun tutarlı olduğu
E) Verilmek istenen düşüncenin insanlarca uygulandığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kedilerin ney sesinden, kaplanların da keman sesinden hoşlandıklarını bilir miydiniz? Keman sesi teskin ediyormuş kaplanı, buna karşılık düdük sesi bu hayvanda saldırganlık doğuruyormuş. Genel olarak hayvanların çok hoşlandıkları sesler flüt ve keman sesiymiş. Bir köpeğin Chopin'in bir noktürnü karşısında rahatsızlıkla havladığını, uluduğunu; buna karşılık neşeli, kıvrak bir hava çalınınca sükûnet ve keyifle uyuduğunu tespit etmişler. Hayvanların kendilerine mahsus bir güzellik duygusu taşıdıklarını gösteren örnekler az değil. Böceklerin renkleri fark edip seçebildikleri, çiçeklerdeki parlak ve cazip renklerin böcekleri kendilerine çekerek bitkilerin tozlaşmasını sağladıkları biliniyor. Karga ve kuzgunların parlak madenler ve mücevher çalmaları hiç kuşku yok ki bu nesnelerden hoşlanmalarının, onları yanlarında alıkoymak istemelerinin bir sonucu olduğu da sugötürmez bir gerçektir. 37. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? Hayvanlar, canlılar içinde müziğe en yatkın olan varlıklardır. B) Bazı müzik aletleri, hayvanlarda ve insanlarda aynı etkiyi oluşturmayabilir. C) Güzele olan eğilim sadece insanlara özgü değildir. D) Müziğin evrensel bir dili olduğu söylenebilir. E) Beş duyumuza ve algılarımıza dönük hususlarda hayvanlarla farklı özelliklere sahibiz. 38. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Anlatılanların inandırıcı olduğu B) iddia edilen düşüncenin kesin olduğu C) Dile getirilen hususun herkesçe benimsendiği D) Söz konusu durumun tutarlı olduğu E) Verilmek istenen düşüncenin insanlarca uygulandığı
7.
Sabah vakti ufkun doğu yönünde, günün aydın-
lattığı sisle kaplı vadi ve vadiyi çepeçevre saran
dağlar yükseliyor. Bu tablonun ortasında yer alan
göl durgun sularıyla ayna gibi parıldıyor; üzerinde
kırmızı küçük bir tekne belli belirsiz hareket ediyor.
Çok uzaklarda göle ulaşmaya çalışan irmak, sü-
rünen bir yılan gibi yer yer parlak ve donuk ışık-
larla ağaçlar arasında yol almaya çalışıyor. Uzakta,
gölün kıyısına dik inen yüksek bir yamaç, ucunda
kırılmış iri kayalardan oluşan buruna doğru uzani-
yor. Yamacın ortasındaki yeşillikler arasında üzerini
iki sevimli bacanın süslediği, dik kırmızı çatılı bir ev
gözle pek güç seçiliyor. Ev mi yoksa yeşillikler ara-
sina gömülmüş bir yükselti mi, pek belli değil.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki-
lerden hangisi söylenemez?
A) Benzetmelere başvurulmuştur.
B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir.
C) Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Anlatıma duygular katılmıştır.
E) Gözlemci bakış açısıyla yazılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
7. Sabah vakti ufkun doğu yönünde, günün aydın- lattığı sisle kaplı vadi ve vadiyi çepeçevre saran dağlar yükseliyor. Bu tablonun ortasında yer alan göl durgun sularıyla ayna gibi parıldıyor; üzerinde kırmızı küçük bir tekne belli belirsiz hareket ediyor. Çok uzaklarda göle ulaşmaya çalışan irmak, sü- rünen bir yılan gibi yer yer parlak ve donuk ışık- larla ağaçlar arasında yol almaya çalışıyor. Uzakta, gölün kıyısına dik inen yüksek bir yamaç, ucunda kırılmış iri kayalardan oluşan buruna doğru uzani- yor. Yamacın ortasındaki yeşillikler arasında üzerini iki sevimli bacanın süslediği, dik kırmızı çatılı bir ev gözle pek güç seçiliyor. Ev mi yoksa yeşillikler ara- sina gömülmüş bir yükselti mi, pek belli değil. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Benzetmelere başvurulmuştur. B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir. C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Anlatıma duygular katılmıştır. E) Gözlemci bakış açısıyla yazılmıştır.
arı aşağıdaki parçaya göre yanıtlayınız.
Sanırım hikâye ve şiirin bir "okunma zamanı" var. Tam o
güvenli zaman geldiğinde, insan, kitaplığının önünde ne
okusam diye bakınırken tütüveriyor dumanı hikâye kitap-
larının, şiir metinlerinin. Elbet biri çıkageliyor okuyucunun
ellerine. Hikâye ve şiir farklı bir dünyanın, farklı bir âlemin
rüzgârı. Tadi ve kokusu başka, anlamı ve derdi başka. Oku-
nuşu ve lezzeti bambaşka. Bu sebeple her ikisi de okundu-
ğu zamanda, yani "okuma zamanı"nda yalnızca kendisiyle
ilgilenilmesini, üzerine titrenmesini istiyor. Yani bir şiir ya da
öykü kitabını okurken başka şeyler de okumak, sanki derine
doğru bir dalış yapacakken tüpün bitme tehlikesini sezmek
gibi bir tedirginlik oluşturuyor. Dolayısıyla bundan vazgeçi-
lebiliyor.
8.
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşıla-
bilir?
A) Hikâye ve şiir, okunma zamanı geldiğinde, okurun
kendini seçmesini beklemez.
B) Bir şiir ya da öykü, okurun kendini seçmesini sağlar.
C) Bir şiiri okurken bir hikâye okunamaz.
D) Bir hikâye ve şiir aynı imzayı taşısa da farklı dünyaları
anlatmaktadır.
E) Okur okuyacağını seçer ama hikâye ve şiir okurunu
seçemez.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
arı aşağıdaki parçaya göre yanıtlayınız. Sanırım hikâye ve şiirin bir "okunma zamanı" var. Tam o güvenli zaman geldiğinde, insan, kitaplığının önünde ne okusam diye bakınırken tütüveriyor dumanı hikâye kitap- larının, şiir metinlerinin. Elbet biri çıkageliyor okuyucunun ellerine. Hikâye ve şiir farklı bir dünyanın, farklı bir âlemin rüzgârı. Tadi ve kokusu başka, anlamı ve derdi başka. Oku- nuşu ve lezzeti bambaşka. Bu sebeple her ikisi de okundu- ğu zamanda, yani "okuma zamanı"nda yalnızca kendisiyle ilgilenilmesini, üzerine titrenmesini istiyor. Yani bir şiir ya da öykü kitabını okurken başka şeyler de okumak, sanki derine doğru bir dalış yapacakken tüpün bitme tehlikesini sezmek gibi bir tedirginlik oluşturuyor. Dolayısıyla bundan vazgeçi- lebiliyor. 8. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşıla- bilir? A) Hikâye ve şiir, okunma zamanı geldiğinde, okurun kendini seçmesini beklemez. B) Bir şiir ya da öykü, okurun kendini seçmesini sağlar. C) Bir şiiri okurken bir hikâye okunamaz. D) Bir hikâye ve şiir aynı imzayı taşısa da farklı dünyaları anlatmaktadır. E) Okur okuyacağını seçer ama hikâye ve şiir okurunu seçemez.
3. Şiir dilinde sapma; gerek sözcüklerin ses ve biçim özel-
liklerinde gerekse dilin söz dizimi açısından niteliklerin-
de bilinçli olarak değişikliklere gitmeyi, dilde bulunma-
yan yeni sözcük ve anlatım biçimlerini kullanma eğilimini
içerir. Sanatçı bu eğilimle dile yeni bir güç kazandırma-
yi, göstergeleri ses ve anlam açısından daha etkili kılma-
yı amaçlar. Okuyanın zihninde yeni tasarımlar ve duygu
değerleri oluşturulur. Tabiri caizse yorulan şiirin ayak de-
ğiştirmesidir bu.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Şiirin dili, günün koşullarına göre şekillenir.
B) Şiirin değeri içeriğinin öneminden gelir.
C) Şiirde bireysel ve toplumsal konular bir arada verile-
bilir.
D) Şiir dilindeki değişiklikler özü ve biçimi daha güçlü
kilar.
E) Şiir, güncelle yoğrulan bir türdür.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
3. Şiir dilinde sapma; gerek sözcüklerin ses ve biçim özel- liklerinde gerekse dilin söz dizimi açısından niteliklerin- de bilinçli olarak değişikliklere gitmeyi, dilde bulunma- yan yeni sözcük ve anlatım biçimlerini kullanma eğilimini içerir. Sanatçı bu eğilimle dile yeni bir güç kazandırma- yi, göstergeleri ses ve anlam açısından daha etkili kılma- yı amaçlar. Okuyanın zihninde yeni tasarımlar ve duygu değerleri oluşturulur. Tabiri caizse yorulan şiirin ayak de- ğiştirmesidir bu. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiirin dili, günün koşullarına göre şekillenir. B) Şiirin değeri içeriğinin öneminden gelir. C) Şiirde bireysel ve toplumsal konular bir arada verile- bilir. D) Şiir dilindeki değişiklikler özü ve biçimi daha güçlü kilar. E) Şiir, güncelle yoğrulan bir türdür.
ok; karşı
iz.
E) Wicel veriler kullanılmıştır.
n hangisine
yazdığına
erdiğine
z ardı edil-
çektiğine
durduğu-
Y
A
R
G
1
Y
13. - 15. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
yükselir. Zora'nın unutulmaz olmasının nede-
renin bir daha unutamadığı bilge kent Zora
Altı nehrin ve üç sıradağın ötesinde, bir
ni, hatırlanan diğer kentler gibi anılarda ola-
birinde özel güzellikler, nadir şeyler sunan so-
ğandışı bir imge bırakması değildir. Zora, her
kaklarıyla değil, sokaklar boyunca evlerin, ev-
lerdeki kapı ve pencerelerin her türlü düzen-
dizilişiyle akılda kalır. Zora'nın sirri, tek bir no-
sizliği ve kaotik belirsizliği dışlayan kusursuz
tasının bile yerinden oynatılamadığı, değiştiri-
lemediği bir müzik partisyonundaki gibi birbiri-
gizlidir. Zora'yı ezbere bilen biri, uyuyamadığı
ni izleyen yeni şekiller üzerinde kurulmasında
gecelerde kentin yollarında yürüdüğünü ha-
yal eder ve kentin kusursuz düzeninin şiirsel
duraklarını adımlar: Bakır saat, berberin çiz-
gili perdesi, dokuz fiskiyeli çeşme, köşedeki
kahve, limana giden kestirme yol bunlardan
U bazılarıdır. Zora'da insanlığın varoluşunun bir
arşivi gizlidir aslında. Akla gelebilecek her fi
kirle bu düzenin her noktası arasında belleğin
anlık çağrışımlar yapmasına yarayacak bir
benzerlik veya zıtlık ilişkisi kurulabilir. Zora'yı
ezbere bilenlerin dünyanın en bilge kişileri ka-
bul edilmesi de bundandır.
A
Y
I
N
E
V
13. Bu parçaya göre Zora’yı unutulmaz kılan temel
özellik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yüksek çağrışım değeri
Barındırdığı kültürel değerler
C) Yapısının mükemmel simetrisi
D) Zengin mimari dokusu
E) Etkileyici coğrafi konumu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ok; karşı iz. E) Wicel veriler kullanılmıştır. n hangisine yazdığına erdiğine z ardı edil- çektiğine durduğu- Y A R G 1 Y 13. - 15. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. yükselir. Zora'nın unutulmaz olmasının nede- renin bir daha unutamadığı bilge kent Zora Altı nehrin ve üç sıradağın ötesinde, bir ni, hatırlanan diğer kentler gibi anılarda ola- birinde özel güzellikler, nadir şeyler sunan so- ğandışı bir imge bırakması değildir. Zora, her kaklarıyla değil, sokaklar boyunca evlerin, ev- lerdeki kapı ve pencerelerin her türlü düzen- dizilişiyle akılda kalır. Zora'nın sirri, tek bir no- sizliği ve kaotik belirsizliği dışlayan kusursuz tasının bile yerinden oynatılamadığı, değiştiri- lemediği bir müzik partisyonundaki gibi birbiri- gizlidir. Zora'yı ezbere bilen biri, uyuyamadığı ni izleyen yeni şekiller üzerinde kurulmasında gecelerde kentin yollarında yürüdüğünü ha- yal eder ve kentin kusursuz düzeninin şiirsel duraklarını adımlar: Bakır saat, berberin çiz- gili perdesi, dokuz fiskiyeli çeşme, köşedeki kahve, limana giden kestirme yol bunlardan U bazılarıdır. Zora'da insanlığın varoluşunun bir arşivi gizlidir aslında. Akla gelebilecek her fi kirle bu düzenin her noktası arasında belleğin anlık çağrışımlar yapmasına yarayacak bir benzerlik veya zıtlık ilişkisi kurulabilir. Zora'yı ezbere bilenlerin dünyanın en bilge kişileri ka- bul edilmesi de bundandır. A Y I N E V 13. Bu parçaya göre Zora’yı unutulmaz kılan temel özellik aşağıdakilerden hangisidir? A) Yüksek çağrışım değeri Barındırdığı kültürel değerler C) Yapısının mükemmel simetrisi D) Zengin mimari dokusu E) Etkileyici coğrafi konumu
26. TRT'nin Türk romanı uyarlamaları olan dizileri, halkın
büyük ilgisini çekmiştir. Bu diziler arasında, düzenli
ordunun Kurtuluş Savaşı'nda oynadığı rolü konu
alan Kemal Tahir'in aynı adlı romanından uyarlanarak
yönetmen Halit Refiğ tarafından 1980 yılında çekilmiş
Yorgun Savaşçı da vardır. Güçlü oyuncu kadrosu, rekor
bütçesiyle oldukça iddialı bir yapım olan dizi; yönetmenin
sinema hayatının ve "ulusal sinema"nın zirvesidir. Ancak
film, 12 Eylül Darbesi döneminde yakılarak imha edilir.
Eşi görülmemiş bir sansür örneği olarak dünya sinema
tarihine geçer. Filmin bir kopyası 1992 yılında bulunur,
TRT'de gösterilir
. Yorgun Savaşçı dizisi, Kurtuluş
Savaşı'nı bir yüzbaşının bakış açısıyla sunar. Ayrıca
dönemin siyasi ve askerî yapısı, Milli Mücadele'nin hangi
şartlar altında gerçekleştirildiği hakkında fikir sahibi
olunmasını sağlar.
Bu parçada söz edilen filmle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Kurtuluş Savaşı'na tarihî gerçeklere aykırı bir bakış
açısı getirdiği için sansüre uğramıştır.
B) Sinema çevrelerince hayli başarılı bulunsa da TRT'de
gösterilmeye uygun bulunmamıştır.
C) Kurtuluş Savaşı'na çok sıra dışı bir bakış açısı ge-
-tilmesi ve savaşın şartlarını göstermesi bakımından
önemlidir.
D) Halit Refiğ'in filmleri içinde en başarılısı olarak nitele-
mek mümkündür.
E) TRT'nin Türk romanlarından uyarlayarak yaptığı dizi
filmler arasında en başarılı olanıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
26. TRT'nin Türk romanı uyarlamaları olan dizileri, halkın büyük ilgisini çekmiştir. Bu diziler arasında, düzenli ordunun Kurtuluş Savaşı'nda oynadığı rolü konu alan Kemal Tahir'in aynı adlı romanından uyarlanarak yönetmen Halit Refiğ tarafından 1980 yılında çekilmiş Yorgun Savaşçı da vardır. Güçlü oyuncu kadrosu, rekor bütçesiyle oldukça iddialı bir yapım olan dizi; yönetmenin sinema hayatının ve "ulusal sinema"nın zirvesidir. Ancak film, 12 Eylül Darbesi döneminde yakılarak imha edilir. Eşi görülmemiş bir sansür örneği olarak dünya sinema tarihine geçer. Filmin bir kopyası 1992 yılında bulunur, TRT'de gösterilir . Yorgun Savaşçı dizisi, Kurtuluş Savaşı'nı bir yüzbaşının bakış açısıyla sunar. Ayrıca dönemin siyasi ve askerî yapısı, Milli Mücadele'nin hangi şartlar altında gerçekleştirildiği hakkında fikir sahibi olunmasını sağlar. Bu parçada söz edilen filmle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Kurtuluş Savaşı'na tarihî gerçeklere aykırı bir bakış açısı getirdiği için sansüre uğramıştır. B) Sinema çevrelerince hayli başarılı bulunsa da TRT'de gösterilmeye uygun bulunmamıştır. C) Kurtuluş Savaşı'na çok sıra dışı bir bakış açısı ge- -tilmesi ve savaşın şartlarını göstermesi bakımından önemlidir. D) Halit Refiğ'in filmleri içinde en başarılısı olarak nitele- mek mümkündür. E) TRT'nin Türk romanlarından uyarlayarak yaptığı dizi filmler arasında en başarılı olanıdır.
39-40. soruları aşağıdakı parçay
cevaplayınız.
Çin, Tibet Ovası'na daha fazla yağmur yağdırmak için
tarihteki en büyük yapay yağmur deneyinin temellerini
atıyor. Proje, esasen Tsinghua Üniversitesi
araştırmacılarının 2016 yılında geliştirdiği ve Tianhe adı
verilen projenin bir uzantısı. Bu projeyle yaklaşık 1,6
milyon kilometrekare büyüklüğündeki bir alana fazladan
yağış getirilmesi bekleniyor. Bulut tohumlaması denilen
karma yöntem üzerinde uzun yıllardır çalışan deneyimli
iklim bilimcileri ve mühendisler, proje kapsamında
kuracakları yanma odalarında gümüş iyodür parçacıkları
oluşturup bunların rüzgârla atmosfere taşınmasını
amaçlıyor. Tamamen doğal yollarla taşınacak
parçacıkların, gökyüzüne yağmur ve kar oluşturabilen
yapay nem bulutları ekmesi bekleniyor. Proje başarılı
olursa yüz ölçümü Alaska'yı geçen bu uçsuz bucaksız
alana yağması beklenen ilave yağış, Çin'in yıllık su
tüketiminin yaklaşık yüzde yedisini karşılayacak.
Bu parçada söz edilen pole ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Sağlayacağı yağış miktarına
B) Yürütüleceği bölgeye
CHUygulanma biçimine
D) Araştırmacıların niteliğine
Olası sonuçlarına
39.
40. Bu parçada altı çizili sözló bulut tohumlaması
yönteminin hangi özelliğine vurgu yapılmıştır?
A) Doğal ve yapay süreçlerin bir arada bulunmasına
B) Geleneksel ve modem yöntemlerin birlikte
uygulanmasına
Ch Farklı doğal moleküllerin bileşimini esas almasına
D) Benzer bileşen içeren materyallerin eş zamanlı
kullanılmasına
E) Farklı doğa olaylarının birlikte değerlendirilmesine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
39-40. soruları aşağıdakı parçay cevaplayınız. Çin, Tibet Ovası'na daha fazla yağmur yağdırmak için tarihteki en büyük yapay yağmur deneyinin temellerini atıyor. Proje, esasen Tsinghua Üniversitesi araştırmacılarının 2016 yılında geliştirdiği ve Tianhe adı verilen projenin bir uzantısı. Bu projeyle yaklaşık 1,6 milyon kilometrekare büyüklüğündeki bir alana fazladan yağış getirilmesi bekleniyor. Bulut tohumlaması denilen karma yöntem üzerinde uzun yıllardır çalışan deneyimli iklim bilimcileri ve mühendisler, proje kapsamında kuracakları yanma odalarında gümüş iyodür parçacıkları oluşturup bunların rüzgârla atmosfere taşınmasını amaçlıyor. Tamamen doğal yollarla taşınacak parçacıkların, gökyüzüne yağmur ve kar oluşturabilen yapay nem bulutları ekmesi bekleniyor. Proje başarılı olursa yüz ölçümü Alaska'yı geçen bu uçsuz bucaksız alana yağması beklenen ilave yağış, Çin'in yıllık su tüketiminin yaklaşık yüzde yedisini karşılayacak. Bu parçada söz edilen pole ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Sağlayacağı yağış miktarına B) Yürütüleceği bölgeye CHUygulanma biçimine D) Araştırmacıların niteliğine Olası sonuçlarına 39. 40. Bu parçada altı çizili sözló bulut tohumlaması yönteminin hangi özelliğine vurgu yapılmıştır? A) Doğal ve yapay süreçlerin bir arada bulunmasına B) Geleneksel ve modem yöntemlerin birlikte uygulanmasına Ch Farklı doğal moleküllerin bileşimini esas almasına D) Benzer bileşen içeren materyallerin eş zamanlı kullanılmasına E) Farklı doğa olaylarının birlikte değerlendirilmesine