Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Yapı Soruları

29. Ayfer Tunç'a göre insan yalnızlığı mutlaktır. Ama
herkesin bu yalnızlığa çeşitli bahaneleri vardır. Bu
yalnızlığı giderme çabaları ise beyhudedir. Ne aile
ne aşk ne de inançlar bunu yenebilir. Çünkü yal-
nızlık, aslında ontolojik bir gerçekliktir. Insan, doğu-
mundan itibaren bu acıyla yaşamaya mahkûmdur
ancak özgürleşerek var olabilir ama Tunç'un hiçbir
kahramanı bunu beceremez. İşte Ayfer Tunç, eser-
lerinde insanların yalnızlığı yenme bahanelerinin
tümünü tüketerek, çürüterek sanki --
====
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı-
na göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A her şey olup bitmiş, yaşanan yaşanmıştır, der
B) yaşanmışlıkları, sonu hüsranla biten hayatları
anlatır bize
kahramanlarının melankolik ve hayata yenilmiş
kişiler olduğunu gösterir
Dyanlızlığa itilmiş insanlara ilgi gösterir
E) yalnızlıktan başka yolun kalmadığını ispatlama-
ya çalışır
30. Yazarken çıkış noktam, derttir. Sonra derdi bir duy-
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
29. Ayfer Tunç'a göre insan yalnızlığı mutlaktır. Ama herkesin bu yalnızlığa çeşitli bahaneleri vardır. Bu yalnızlığı giderme çabaları ise beyhudedir. Ne aile ne aşk ne de inançlar bunu yenebilir. Çünkü yal- nızlık, aslında ontolojik bir gerçekliktir. Insan, doğu- mundan itibaren bu acıyla yaşamaya mahkûmdur ancak özgürleşerek var olabilir ama Tunç'un hiçbir kahramanı bunu beceremez. İşte Ayfer Tunç, eser- lerinde insanların yalnızlığı yenme bahanelerinin tümünü tüketerek, çürüterek sanki -- ==== Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı- na göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A her şey olup bitmiş, yaşanan yaşanmıştır, der B) yaşanmışlıkları, sonu hüsranla biten hayatları anlatır bize kahramanlarının melankolik ve hayata yenilmiş kişiler olduğunu gösterir Dyanlızlığa itilmiş insanlara ilgi gösterir E) yalnızlıktan başka yolun kalmadığını ispatlama- ya çalışır 30. Yazarken çıkış noktam, derttir. Sonra derdi bir duy-
ritmik EĞITIM YAYINLARI
23. Yüksek öğrenim görmüş olup -yani diplomalı olup-
aydın ya da entelektüel olmamak pek mümkün.
Mesleğiyle ilgili olmayan hiçbir kitaba iltifat etmeyen
hatta işleri rayına oturduktan sonra, mesleğiyle il-
gili kitapları da pek okumayan, hiçbir kültür olayına
ilgi duymayan, düşünmek için düşünmeyi aklından
bile geçirmeyen mühendisler, doktorlar, avukatlar,
öğretmenler yok mu? Dünyada ve Türkiye'de, kül-
tür ve sanat adına neler olup bittiği umurlarında bile
olmayan, üzerinde düşünülmüş bir dünya görüşün-
den yoksun, beğenileri gelişmemiş, incelmemiş kişi-
lere diploma "tahsilli" etiketini ister istemez sağlasa
da "entelektüel" niteliğini kazandırmış değildir. Oysa
diplomasız aydınlanabilmiş; bilinçli, sorumlu, koşul-
larmalardan uzak durabilmiş, kendine pay çıkarabil-
miş nice insan vardır. Bu da öğrenim-eğitim farkını
getiriyor önümüze.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
çıkarılamaz?
A Aydın olabilmek için diplomanın şart olmadığı
B) Kendini eğitememiş yüksek öğrenimli insanlara
aydın denemeyeceği
b) Eğitimli öğrenimsizlerden de pırıl pırıl aydın çı-
kabileceği
Doktor, avukat, öğretmen olan herkese aydın-
denemeyeceği
E) Günümüzde insanın kendini yetiştirebilmesi için
yüksek öğrenim tahsilinin gereksiz olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
ritmik EĞITIM YAYINLARI 23. Yüksek öğrenim görmüş olup -yani diplomalı olup- aydın ya da entelektüel olmamak pek mümkün. Mesleğiyle ilgili olmayan hiçbir kitaba iltifat etmeyen hatta işleri rayına oturduktan sonra, mesleğiyle il- gili kitapları da pek okumayan, hiçbir kültür olayına ilgi duymayan, düşünmek için düşünmeyi aklından bile geçirmeyen mühendisler, doktorlar, avukatlar, öğretmenler yok mu? Dünyada ve Türkiye'de, kül- tür ve sanat adına neler olup bittiği umurlarında bile olmayan, üzerinde düşünülmüş bir dünya görüşün- den yoksun, beğenileri gelişmemiş, incelmemiş kişi- lere diploma "tahsilli" etiketini ister istemez sağlasa da "entelektüel" niteliğini kazandırmış değildir. Oysa diplomasız aydınlanabilmiş; bilinçli, sorumlu, koşul- larmalardan uzak durabilmiş, kendine pay çıkarabil- miş nice insan vardır. Bu da öğrenim-eğitim farkını getiriyor önümüze. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A Aydın olabilmek için diplomanın şart olmadığı B) Kendini eğitememiş yüksek öğrenimli insanlara aydın denemeyeceği b) Eğitimli öğrenimsizlerden de pırıl pırıl aydın çı- kabileceği Doktor, avukat, öğretmen olan herkese aydın- denemeyeceği E) Günümüzde insanın kendini yetiştirebilmesi için yüksek öğrenim tahsilinin gereksiz olduğu
21. Aslında bir nakkaşın hikâyesini yazacaktım. Kim bi-
lir yine hangi yangını sermaye ve nakkaşı bahane
edip ruhumdan söz açacaktım. Yazmanın anlamı
sık sık tartışılır öykülerde. Hikâyeden başka ne var
ki kaybolmamızı önleyecek diyorum; yok olmamak
için değil ama yok olmadığımızı kendi kendimize is-
pat etmek için hikâyeden daha ciddi ne var ki? Yaz-
manın ölümüne bir serüven olduğu vurgulanırken
yazar ile kahraman ilişkileri irdeleniyor: "Ne garip,
nakkaş. Yazmasam, gözlerinin rengini kimseler bil-
meyecek. Kimseler bilmeyecek sabahlara dek çizip
çizmediğini. Sussam, yok olacaksın. Yine garip ki
nakkaş, seni yazmasam bent de kimseler bilmeye-
cek."
Bu parçada asıl vurgulanmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A Yazar, insanlığın değişmez evrensel yanlarını
yazmaya çalışır.
B) Yazarın öyküde kullandığı dil, gerek kahraman-
lara gerekse atmosfere uygum olmalıdır.
C Yazar, hiç kimsenin söylemediği şeyleri, hiç kim-
senin söylemediği biçimde yazmalıdır.
D Yazar, kimi, neyi yazarsa yazsın aslında kendi-
ni, kendisiyle birlikte yarattığı kahramanı ölüm-
süzleştirir.
E Yazar eserlerinde kendine hitap etse de; her
okur onlarda kendini muhatap almalıdır.
ritmik EĞITIM YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
21. Aslında bir nakkaşın hikâyesini yazacaktım. Kim bi- lir yine hangi yangını sermaye ve nakkaşı bahane edip ruhumdan söz açacaktım. Yazmanın anlamı sık sık tartışılır öykülerde. Hikâyeden başka ne var ki kaybolmamızı önleyecek diyorum; yok olmamak için değil ama yok olmadığımızı kendi kendimize is- pat etmek için hikâyeden daha ciddi ne var ki? Yaz- manın ölümüne bir serüven olduğu vurgulanırken yazar ile kahraman ilişkileri irdeleniyor: "Ne garip, nakkaş. Yazmasam, gözlerinin rengini kimseler bil- meyecek. Kimseler bilmeyecek sabahlara dek çizip çizmediğini. Sussam, yok olacaksın. Yine garip ki nakkaş, seni yazmasam bent de kimseler bilmeye- cek." Bu parçada asıl vurgulanmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A Yazar, insanlığın değişmez evrensel yanlarını yazmaya çalışır. B) Yazarın öyküde kullandığı dil, gerek kahraman- lara gerekse atmosfere uygum olmalıdır. C Yazar, hiç kimsenin söylemediği şeyleri, hiç kim- senin söylemediği biçimde yazmalıdır. D Yazar, kimi, neyi yazarsa yazsın aslında kendi- ni, kendisiyle birlikte yarattığı kahramanı ölüm- süzleştirir. E Yazar eserlerinde kendine hitap etse de; her okur onlarda kendini muhatap almalıdır. ritmik EĞITIM YAYINLARI
A
13. Hızlı yazışabilmek için ekonomik düşünen ergen-
lerimiz sayesinde yazı diliyle konuşma dili arasın-
da çok garip, melez bir dilimiz oluştu. Bu konuda
çocukları suçlamak ne kadar mantıklı bilemiyorum.
Sonuçta gün boyu arkadaşlarlarıyla mesajlaşan bir
çocuğun, günde 50 kere "merhaba, nasılsın" yaz-
ması hakikaten çok sıkıcı. Bir süre sonra ben de ol-
sam herhalde mrb, nbr yazmaya başlardım. Çünkü
burada önemli olan karşı tarafa mesajı ulaştırmaktır.
Yani Sürekli bu dili kullanan çocuklar, çok fazla
yüz yüze iletişim kurmadıkları veya kitap okuma-
dıkları için bir süre sonra her yerde böyle yazmaya
başlıyorlar. Ondan sonra da okullarımızdaki Türkçe
hocaları ateş püskürmeye başlıyor.
----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı-
na göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A
internetin gençlerimizin dil gelişimini olumsuz
yönde etkilemesini önlemek zordur
Bailelerin bu gidişe dur demeleri gerekir
Cergenlerin internet başında geçirdikleri saatler
kontrol altına alınmalıdır
D bu noktada ergenlerin mesajlaşmadaki dil zafi-
yeti gayet normaldir
E) bu konuda gençlere karşı çıkmak, akıntıya kü-
rek çekmek olur
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
A 13. Hızlı yazışabilmek için ekonomik düşünen ergen- lerimiz sayesinde yazı diliyle konuşma dili arasın- da çok garip, melez bir dilimiz oluştu. Bu konuda çocukları suçlamak ne kadar mantıklı bilemiyorum. Sonuçta gün boyu arkadaşlarlarıyla mesajlaşan bir çocuğun, günde 50 kere "merhaba, nasılsın" yaz- ması hakikaten çok sıkıcı. Bir süre sonra ben de ol- sam herhalde mrb, nbr yazmaya başlardım. Çünkü burada önemli olan karşı tarafa mesajı ulaştırmaktır. Yani Sürekli bu dili kullanan çocuklar, çok fazla yüz yüze iletişim kurmadıkları veya kitap okuma- dıkları için bir süre sonra her yerde böyle yazmaya başlıyorlar. Ondan sonra da okullarımızdaki Türkçe hocaları ateş püskürmeye başlıyor. ---- Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı- na göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A internetin gençlerimizin dil gelişimini olumsuz yönde etkilemesini önlemek zordur Bailelerin bu gidişe dur demeleri gerekir Cergenlerin internet başında geçirdikleri saatler kontrol altına alınmalıdır D bu noktada ergenlerin mesajlaşmadaki dil zafi- yeti gayet normaldir E) bu konuda gençlere karşı çıkmak, akıntıya kü- rek çekmek olur
A
7.
(1) Sanatçı, 1989'da yayımlanan ilk kitabı Saklı'yla
yazı macerasının, kuşağındaki yazarlardan farklı
bir kanaldan akacağının haberini verir. (II) Kitap,
dönemsel eğilimlere teslim olmaksızın kendisince
bir özgünlük arayışını yansıtır. (III) Sıcak, içtenlikli,
şiirsel anlatımıyla okura hemen kendisini kabul et-
tirir. (IV) Özellikle bazı duygu abartmaları onu me-
lodram sınırlarına yaklaştırırken kurgu hep kendini
hissetirir. (V) Bütün bunlara rağmen yine de güçlü
bir hikâyecinin elinden çıktığı her cümleden belli
olur.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin-
den sonra "Ancak bunların yanında ilk kitap olma-
sının bütün acemiliklerini de bünyesinde barındırır."
cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) V
EXV
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
A 7. (1) Sanatçı, 1989'da yayımlanan ilk kitabı Saklı'yla yazı macerasının, kuşağındaki yazarlardan farklı bir kanaldan akacağının haberini verir. (II) Kitap, dönemsel eğilimlere teslim olmaksızın kendisince bir özgünlük arayışını yansıtır. (III) Sıcak, içtenlikli, şiirsel anlatımıyla okura hemen kendisini kabul et- tirir. (IV) Özellikle bazı duygu abartmaları onu me- lodram sınırlarına yaklaştırırken kurgu hep kendini hissetirir. (V) Bütün bunlara rağmen yine de güçlü bir hikâyecinin elinden çıktığı her cümleden belli olur. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin- den sonra "Ancak bunların yanında ilk kitap olma- sının bütün acemiliklerini de bünyesinde barındırır." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) V EXV
TYT/Türkçe
OMO
NETHARA
1236
17. Firat Arapoğlu ve Osman Nuri lyem'in farkir disiplinlerden
sanatçıları bir araya getirerek düzenlediği "Sonsuz ve
Imge" isimli sergi Evin Sanat Galerisinde sanatseverler ile
buluşuyor.
Bu cümleyle ilgili olarak
I.
Hem niteleme hem de belirtme sıfatı almış bir isim
vardır.
II.
Gövdeden türemiş sözcük bulunmaktadır.
III. Çekim eki alan birleşik yapılı sözcük yer almaktadır
IV. Durum anlamı katan ulaç vardır.
yargılarından hangileri doğrudur?
AI ve II
DYIIIII ve IV
Abr
BIl ve IV
B) Kett
G
CI ve IV
E111, Il ve IV
09
ki
1
bug
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
TYT/Türkçe OMO NETHARA 1236 17. Firat Arapoğlu ve Osman Nuri lyem'in farkir disiplinlerden sanatçıları bir araya getirerek düzenlediği "Sonsuz ve Imge" isimli sergi Evin Sanat Galerisinde sanatseverler ile buluşuyor. Bu cümleyle ilgili olarak I. Hem niteleme hem de belirtme sıfatı almış bir isim vardır. II. Gövdeden türemiş sözcük bulunmaktadır. III. Çekim eki alan birleşik yapılı sözcük yer almaktadır IV. Durum anlamı katan ulaç vardır. yargılarından hangileri doğrudur? AI ve II DYIIIII ve IV Abr BIl ve IV B) Kett G CI ve IV E111, Il ve IV 09 ki 1 bug
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde eylemin anlamını
durum yönünden belirleten bir sözcük kullanılmıştır?
A) Yılbaşında hediye ettiği örgü bebekle oynuyordum.
B) O sırada yaşlı kadının bayıldığını sanmıştım.
C) Oturduğu yerin yanındaki mindere eliyle pat pat vurdu.
D) Bir yerlere gittiğinde annemin aklı hep evde kalırdı.
E) Okulda neler yaptığımı anlatıyordum anneme.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde eylemin anlamını durum yönünden belirleten bir sözcük kullanılmıştır? A) Yılbaşında hediye ettiği örgü bebekle oynuyordum. B) O sırada yaşlı kadının bayıldığını sanmıştım. C) Oturduğu yerin yanındaki mindere eliyle pat pat vurdu. D) Bir yerlere gittiğinde annemin aklı hep evde kalırdı. E) Okulda neler yaptığımı anlatıyordum anneme.
ma
n
tığı
çin
kte
e
3.
o Bu test, genel olarak "Mantik-Muhakeme" ola-
rak adlandırılan; çıkarımda bulunma, muhake-
me etme, hipotez ortaya koyma, akıl yürütme
gibi birçok becerinize katkı sağlamak amacıyla
hazırlanmıştır.
Güneş sisteminde birçok gezegen vardır ve bunların
Dünya'ya olan uzaklıklarıyla ilgili şunlar söylenebilir:
• Satürn, Jüpiter'den sonra gelen gezegendir.
• Dünya'ya en uzak gezegen Plüton'dur.
✓
• Jüpiter'in Dünya'ya olan uzaklığı Mars'tan uzun,
Uranüs'ten kısadır.
Mars, Dünya'ya en yakın gezegendir. ✓
Bu bilgilere göre gezegenlerin Dünya'ya olan uzaklık
sıralaması aşağıdakilerin hangisinde doğru
verilmiştir?
A) Mars - Jüpiter - Uranüs - Satürn - Plüton
B) Jüpiter - Mars - Satürn - Uranüs - Plüton
C) Mars - Satürn - Jüpiter - Uranüs - Plüton
D) Mars-Jüpiter - Satürn - Uranüs - Plüton
EJüpiter - Satürn - Mars - Uranüs - Plüton
Ⓒ Mors Sehin Soupar Vrows Pluton
Dinge in de heca mergains tid have
DO
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
ma n tığı çin kte e 3. o Bu test, genel olarak "Mantik-Muhakeme" ola- rak adlandırılan; çıkarımda bulunma, muhake- me etme, hipotez ortaya koyma, akıl yürütme gibi birçok becerinize katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Güneş sisteminde birçok gezegen vardır ve bunların Dünya'ya olan uzaklıklarıyla ilgili şunlar söylenebilir: • Satürn, Jüpiter'den sonra gelen gezegendir. • Dünya'ya en uzak gezegen Plüton'dur. ✓ • Jüpiter'in Dünya'ya olan uzaklığı Mars'tan uzun, Uranüs'ten kısadır. Mars, Dünya'ya en yakın gezegendir. ✓ Bu bilgilere göre gezegenlerin Dünya'ya olan uzaklık sıralaması aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) Mars - Jüpiter - Uranüs - Satürn - Plüton B) Jüpiter - Mars - Satürn - Uranüs - Plüton C) Mars - Satürn - Jüpiter - Uranüs - Plüton D) Mars-Jüpiter - Satürn - Uranüs - Plüton EJüpiter - Satürn - Mars - Uranüs - Plüton Ⓒ Mors Sehin Soupar Vrows Pluton Dinge in de heca mergains tid have DO
21. I.
Bu dünyayı karşımıza çıkaran, son yüzyılın bütün araçlarını
elinde bulundurduğunu söyleyen sanal dünya, sözü orta-
dan kaldıramamıştır. S
II. Buna rağmen, dünyanın her yerinde küçük büyük dergiler
çıkıyorsa henüz insana dair söz bitmemiştir. 2
III. Öbür taraftan son zamanlarda bu dergilerin yanında çok
yaygın olan sanal bir dünyayla da yüz yüzeyiz. 4
IV. Günden güne yazıdan ve sözden uzaklaşan bir değerler
1
dizgesiyle karşı karşıyayız.
DENEME-1
V. Demek ki hâlâ insanın doğrudan aracı olan söze ve dile
olan ihtiyacı ortadan kalkmamıştır. 3
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluş-
turacak şekilde sıralandığında hangisi baştan üçüncü
olur?
A) I
7
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
21. I. Bu dünyayı karşımıza çıkaran, son yüzyılın bütün araçlarını elinde bulundurduğunu söyleyen sanal dünya, sözü orta- dan kaldıramamıştır. S II. Buna rağmen, dünyanın her yerinde küçük büyük dergiler çıkıyorsa henüz insana dair söz bitmemiştir. 2 III. Öbür taraftan son zamanlarda bu dergilerin yanında çok yaygın olan sanal bir dünyayla da yüz yüzeyiz. 4 IV. Günden güne yazıdan ve sözden uzaklaşan bir değerler 1 dizgesiyle karşı karşıyayız. DENEME-1 V. Demek ki hâlâ insanın doğrudan aracı olan söze ve dile olan ihtiyacı ortadan kalkmamıştır. 3 Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluş- turacak şekilde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I 7 B) II C) III D) IV E) V
di-
er-
m.
ģ-
..
va
J-
10
n
1-
e
B
B
20. İnsanoğlunun güzel ve güzellik yargılarını gereğince değer-
lendirebilme gücünden kültür ve sanat dünyasına büyük öl-
çüde katkıda bulunarak olağanüstü nitelikte eserler yarattığı
açıkça ortadadır ve yine insanın aynı ölçüler içinde yorum,
yargı ve eleştiriler oluşturacağı doğaldır. ----. Bu böyle olun-
ca da insanın kendinde esasen var olanı, yine kendinin ara-
into yıp bulması ve böylesine bir yeteneği, yine kendi yaşamının
akılsal ve ruhsal derinliklerinden çekip çıkarmayı öğrenmesi
gerekmektedir.
iner Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Fakat kişi, değer vermediği güzellik anlayışı ile kendi
güzellik anlayışı arasındaki farkı sınırlayabilme ama-
cıyla sağlam değer ölçüleri elde etmeyi amaçlamamış
olabilir
albl B) Ancak kişi, günün sanat olaylarını ayrıca tarihin akışı
d-cod içinde bu yolda oluşan kesinleşmiş yorum ve yargıları
titizlikle incelememiş olabilir
C) Fakat kişi; sanat üzerine açıklanan değişik düşünceleri,
çoğu kez şüphecilikle karşılamaktan kendini alamamış
olabilir
D) Ne var ki kişi; sanata değer verme, geçerli yorum, yargı
ve eleştiri oluşturma yeteneğini gereğince geliştirip bi-
çimleme stadına ayak basmamış olabilir
E) Ama kişi; çoğunlukla sadece kendi görüşünün en doğ-
ru, en şaşmaz eleştiri olduğu kanısından kurtulamamış
olabilir
21 (0
üdahalociliči tomolin
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
di- er- m. ģ- .. va J- 10 n 1- e B B 20. İnsanoğlunun güzel ve güzellik yargılarını gereğince değer- lendirebilme gücünden kültür ve sanat dünyasına büyük öl- çüde katkıda bulunarak olağanüstü nitelikte eserler yarattığı açıkça ortadadır ve yine insanın aynı ölçüler içinde yorum, yargı ve eleştiriler oluşturacağı doğaldır. ----. Bu böyle olun- ca da insanın kendinde esasen var olanı, yine kendinin ara- into yıp bulması ve böylesine bir yeteneği, yine kendi yaşamının akılsal ve ruhsal derinliklerinden çekip çıkarmayı öğrenmesi gerekmektedir. iner Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Fakat kişi, değer vermediği güzellik anlayışı ile kendi güzellik anlayışı arasındaki farkı sınırlayabilme ama- cıyla sağlam değer ölçüleri elde etmeyi amaçlamamış olabilir albl B) Ancak kişi, günün sanat olaylarını ayrıca tarihin akışı d-cod içinde bu yolda oluşan kesinleşmiş yorum ve yargıları titizlikle incelememiş olabilir C) Fakat kişi; sanat üzerine açıklanan değişik düşünceleri, çoğu kez şüphecilikle karşılamaktan kendini alamamış olabilir D) Ne var ki kişi; sanata değer verme, geçerli yorum, yargı ve eleştiri oluşturma yeteneğini gereğince geliştirip bi- çimleme stadına ayak basmamış olabilir E) Ama kişi; çoğunlukla sadece kendi görüşünün en doğ- ru, en şaşmaz eleştiri olduğu kanısından kurtulamamış olabilir 21 (0 üdahalociliči tomolin
16. Her hayranlık gibi Batı hayranlığı da bir hayat hamlesidir.
Her tesir gibi Batı tesiri de imkânlarla dolu bir yağmurdur.
Fakat bize kendimizi unutturacak bir hayranlıktır bu. Susa-
mış bir tarlanın sesle boğulması gibi. Kökler için fazla yağ-
mur da kuraklık gibi zararlıdır. Bunun bilincine varmak için
gecikmiş olmamayı diliyorum.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur?
A) İşaret sıfatı
B) Belgisiz sifat
C) Niteleme sıfatı
D) Türemiş sıfat
E) Basit sifat
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
16. Her hayranlık gibi Batı hayranlığı da bir hayat hamlesidir. Her tesir gibi Batı tesiri de imkânlarla dolu bir yağmurdur. Fakat bize kendimizi unutturacak bir hayranlıktır bu. Susa- mış bir tarlanın sesle boğulması gibi. Kökler için fazla yağ- mur da kuraklık gibi zararlıdır. Bunun bilincine varmak için gecikmiş olmamayı diliyorum. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur? A) İşaret sıfatı B) Belgisiz sifat C) Niteleme sıfatı D) Türemiş sıfat E) Basit sifat
20. İnsanoğlunun güzel ve güzellik yargılarını gereğince değer-
lendirebilme gücünden kültür ve sanat dünyasına büyük öl-
çüde katkıda bulunarak olağanüstü nitelikte eserler yarattığı
açıkça ortadadır ve yine insanın aynı ölçüler içinde yorum,
Bu böyle olun-
yargı ve eleştiriler oluşturacağı doğaldır..
ca da insanın kendinde esasen var olanı, yine kendinin ara-
yıp bulması ve böylesine bir yeteneği, yine kendi yaşamının
akılsal ve ruhsal derinliklerinden çekip çıkarmayı öğrenmesi
gerekmektedir.
Iner Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Fakat kişi, değer vermediği güzellik anlayışı ile kendi
güzellik anlayışı arasındaki farkı sınırlayabilme ama-
cıyla sağlam değer ölçüleri elde etmeyi amaçlamamış
olabilir
B) Ancak kişi, günün sanat olaylarını ayrıca tarihin akışı
içinde bu yolda oluşan kesinleşmiş yorum ve yargıları
titizlikle incelememiş olabilir
C) Fakat kişi; sanat üzerine açıklanan değişik düşünceleri,
çoğu kez şüphecilikle karşılamaktan kendini alamamış
olabilir
D) Ne var ki kişi; sanata değer verme, geçerli yorum, yargı
ve eleştiri oluşturma yeteneğini gereğince geliştirip bi-
çimleme stadına ayak basmamış olabilir
E) Ama kişi; çoğunlukla sadece kendi görüşünün en doğ-
ru, en şaşmaz eleştiri olduğu kanısından kurtulamamış
olabilir
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
20. İnsanoğlunun güzel ve güzellik yargılarını gereğince değer- lendirebilme gücünden kültür ve sanat dünyasına büyük öl- çüde katkıda bulunarak olağanüstü nitelikte eserler yarattığı açıkça ortadadır ve yine insanın aynı ölçüler içinde yorum, Bu böyle olun- yargı ve eleştiriler oluşturacağı doğaldır.. ca da insanın kendinde esasen var olanı, yine kendinin ara- yıp bulması ve böylesine bir yeteneği, yine kendi yaşamının akılsal ve ruhsal derinliklerinden çekip çıkarmayı öğrenmesi gerekmektedir. Iner Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Fakat kişi, değer vermediği güzellik anlayışı ile kendi güzellik anlayışı arasındaki farkı sınırlayabilme ama- cıyla sağlam değer ölçüleri elde etmeyi amaçlamamış olabilir B) Ancak kişi, günün sanat olaylarını ayrıca tarihin akışı içinde bu yolda oluşan kesinleşmiş yorum ve yargıları titizlikle incelememiş olabilir C) Fakat kişi; sanat üzerine açıklanan değişik düşünceleri, çoğu kez şüphecilikle karşılamaktan kendini alamamış olabilir D) Ne var ki kişi; sanata değer verme, geçerli yorum, yargı ve eleştiri oluşturma yeteneğini gereğince geliştirip bi- çimleme stadına ayak basmamış olabilir E) Ama kişi; çoğunlukla sadece kendi görüşünün en doğ- ru, en şaşmaz eleştiri olduğu kanısından kurtulamamış olabilir
20. (1) Kan şekerinin kaynağı, çeşitli yiyeceklerde bulunan
karbonhidrat adı verilen besin ögesidir. (II) Diyabet
tedavisindeki amaç, kan şekerini normal seviyede tut-
maktır. (III) Karbonhidrat içeren yiyecekler sofra şekeri,
şekerli yiyecekler; un ve undan yapılan yiyecekler;
pirinç, bulgur, kuru baklagiller, patates, sebzeler, mey-
veler, yoğurt ve süttür. (IV) Ancak bu yiyeceklerin için-
deki karbonhidratların kan şekerini etkileme hızları bir-
birinden farklıdır. (V) Bu nedenle karbonhidratlı yiye-
cekler kan şekerini hızla yükselten (basit karbonhidrat-
lar) ve kan şekerini daha geç, daha yavaş yükselten
(kompleks karbonhidratlar) olmak üzere iki gruba
ayrılır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
20. (1) Kan şekerinin kaynağı, çeşitli yiyeceklerde bulunan karbonhidrat adı verilen besin ögesidir. (II) Diyabet tedavisindeki amaç, kan şekerini normal seviyede tut- maktır. (III) Karbonhidrat içeren yiyecekler sofra şekeri, şekerli yiyecekler; un ve undan yapılan yiyecekler; pirinç, bulgur, kuru baklagiller, patates, sebzeler, mey- veler, yoğurt ve süttür. (IV) Ancak bu yiyeceklerin için- deki karbonhidratların kan şekerini etkileme hızları bir- birinden farklıdır. (V) Bu nedenle karbonhidratlı yiye- cekler kan şekerini hızla yükselten (basit karbonhidrat- lar) ve kan şekerini daha geç, daha yavaş yükselten (kompleks karbonhidratlar) olmak üzere iki gruba ayrılır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V
uz durumlan
animizi olum-
esine uzak
ndığını dü-
düşünceyi
şeyleri dü-
liğinizi, en
diğiniz bir
m şeylere
ndığında
arda bile
için en
müzikler
ndimiz
stres
i his-
aman
i ge-
ens Yayınları
19. (1) Muhteşem Gatsby, Amerikalı yazar F. Scott Fitzge-
rald'ın Amerika'nın 1920'li yıllarını (Caz Çağı) tasvir
ettiği ünlü romani. (II) Yapıt, gizemli genç milyoner Jay
Gatsby ile saplantılı şekilde âşık olduğu Daisy Bucha-
nan arasında geçen olayları, romanın bir başka karak-
teri Nick Carraway'in gözünden anlatmaktadır.
(III) Romanda 1922 yazında hayali West Egg kasaba-
sında geçen olaylarda çöküş, toplumsal karışıklık, idea-
lizm ve ölçüsüzlük temalarıyla Amerika'nın 20'li yılları
eğitici bir biçimde ortaya konur. (IV) Fitzgerald'ın başya-
pıtı sayılan Muhteşem Gatsby, Nisan 1925'te ilk defa
yayımlandığında değişik tepkiler alır ve çok az satar.
(V) İlk yılın sonunda yalnızca 20.000 kopya satılan
roman, Fitzgerald'i başarısız olduğu düşüncesine sevk
eder. (VI) Ancak kitap II. Dünya Savaşı sırasında yeni-
den keşfedilerek Amerikan lise müfredatına girer ve
takip eden on yıllar boyunca dizi ve film olarak yeniden
uyarlanıp büyük başarı elde eder. (VII) Ne var ki
1940'ta yaşamını yitiren Fitzgerald, Muhteşem Gats-
by 'hin bu arısını göremez.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag-
raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) II
B) III
C) IV
D) V
(E) VI
21. Ta
a
fa
W
8
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
uz durumlan animizi olum- esine uzak ndığını dü- düşünceyi şeyleri dü- liğinizi, en diğiniz bir m şeylere ndığında arda bile için en müzikler ndimiz stres i his- aman i ge- ens Yayınları 19. (1) Muhteşem Gatsby, Amerikalı yazar F. Scott Fitzge- rald'ın Amerika'nın 1920'li yıllarını (Caz Çağı) tasvir ettiği ünlü romani. (II) Yapıt, gizemli genç milyoner Jay Gatsby ile saplantılı şekilde âşık olduğu Daisy Bucha- nan arasında geçen olayları, romanın bir başka karak- teri Nick Carraway'in gözünden anlatmaktadır. (III) Romanda 1922 yazında hayali West Egg kasaba- sında geçen olaylarda çöküş, toplumsal karışıklık, idea- lizm ve ölçüsüzlük temalarıyla Amerika'nın 20'li yılları eğitici bir biçimde ortaya konur. (IV) Fitzgerald'ın başya- pıtı sayılan Muhteşem Gatsby, Nisan 1925'te ilk defa yayımlandığında değişik tepkiler alır ve çok az satar. (V) İlk yılın sonunda yalnızca 20.000 kopya satılan roman, Fitzgerald'i başarısız olduğu düşüncesine sevk eder. (VI) Ancak kitap II. Dünya Savaşı sırasında yeni- den keşfedilerek Amerikan lise müfredatına girer ve takip eden on yıllar boyunca dizi ve film olarak yeniden uyarlanıp büyük başarı elde eder. (VII) Ne var ki 1940'ta yaşamını yitiren Fitzgerald, Muhteşem Gats- by 'hin bu arısını göremez. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) V (E) VI 21. Ta a fa W 8
den okya
gi gerçe
Barker
na ait ka
nyanın
arıyla bir
idesinde
beraber
öz kon
stermek
atılan
anlılar
köşes
kindal
14.-15. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte, çok sayıda
uygulamanın sürekli cebimize gönderdiği bildirimler
hayatımızı etkilemeye başladı. Her dakika gelen e-postalar,
hava durumu uyarıları, sosyal medya mesajları, güncelleme
bildirimleri ve daha yüzlercesi ilgimizi dağıtmak, işimizi
bölmek için yarış hâlinde. Peki, bir günlüğüne de olsa
tüm bildirimleri kapatmaya karar verseydik hayatımızda
ne değişirdi? İki uzmanın yaptığı araştırma bu kararın
düşündüğümüzden daha büyük etkileri olabileceğini ortaya
koymuş. Sadece bir günlüğüne cep telefonlarına gelen
tüm bildirimleri kapatma koşuluyla araştırmaya katılan
30 kişi başlangıçta, günlük yaşamda ve çevrelerinde
konuşulanlardan habersiz olma ve bazı sosyal gruplardan
dışlanma endişesi yaşamalarına rağmen bu deneyimin,
dikkatlerini işlerinde toplamalarını kolaylaştırarak verimli
olmalarını sağladığını belirtmiş.
14. Bu parçadan bildirimlerle ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi kesin olarak çıkarılabilir?
AY Günlük hayat akışını kesintiye uğratmaktadır.
B) İnsanlarda asosyal davranışların gelişmesine yol
açmaktadır.
C) Bireyi kalabalıklar içinde yalnızlaştırmaktadır.
D) Kitap okumaya ayrılan zamanı kısıtlamaktadır.
E) İnsanların bilgiye ulaşmasında engel oluşturmaktadır.
15. Bu parçaya göre kişinin, telefon bildirimlerini sürekli
açık tutması,
1. Hayatın gerisinde kalma endişesi taşıma
II. Kendini bir gruba ait hissetme
III. İşe daha kolay odaklanma
durumlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) II ve III
C) I ve II
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
den okya gi gerçe Barker na ait ka nyanın arıyla bir idesinde beraber öz kon stermek atılan anlılar köşes kindal 14.-15. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte, çok sayıda uygulamanın sürekli cebimize gönderdiği bildirimler hayatımızı etkilemeye başladı. Her dakika gelen e-postalar, hava durumu uyarıları, sosyal medya mesajları, güncelleme bildirimleri ve daha yüzlercesi ilgimizi dağıtmak, işimizi bölmek için yarış hâlinde. Peki, bir günlüğüne de olsa tüm bildirimleri kapatmaya karar verseydik hayatımızda ne değişirdi? İki uzmanın yaptığı araştırma bu kararın düşündüğümüzden daha büyük etkileri olabileceğini ortaya koymuş. Sadece bir günlüğüne cep telefonlarına gelen tüm bildirimleri kapatma koşuluyla araştırmaya katılan 30 kişi başlangıçta, günlük yaşamda ve çevrelerinde konuşulanlardan habersiz olma ve bazı sosyal gruplardan dışlanma endişesi yaşamalarına rağmen bu deneyimin, dikkatlerini işlerinde toplamalarını kolaylaştırarak verimli olmalarını sağladığını belirtmiş. 14. Bu parçadan bildirimlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi kesin olarak çıkarılabilir? AY Günlük hayat akışını kesintiye uğratmaktadır. B) İnsanlarda asosyal davranışların gelişmesine yol açmaktadır. C) Bireyi kalabalıklar içinde yalnızlaştırmaktadır. D) Kitap okumaya ayrılan zamanı kısıtlamaktadır. E) İnsanların bilgiye ulaşmasında engel oluşturmaktadır. 15. Bu parçaya göre kişinin, telefon bildirimlerini sürekli açık tutması, 1. Hayatın gerisinde kalma endişesi taşıma II. Kendini bir gruba ait hissetme III. İşe daha kolay odaklanma durumlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) II ve III C) I ve II E) I, II ve III
1.-2. soruları aşağıdakı parçaya göre cevaplayınız.
Sait Faik'in, yazmasam ölecektim, yazmasam çıldıracaktım, şek-
linde yanlış alıntılanan bir ifadesi vardır. Doğrusu şudur: "Yazma-
sam deli olacaktım!". Bu ifade, Haritada Bir Nokta hikâyesinin son
e genellikle yanlış yorumlandığı şekliyle Sait Faik'in
cümlesidir ve
yazma tutkusunu, yazmaya bağlılığını değil, yazarın tanık olduğu
haksızlıklara, adaletsizliklere karşı mutlaka yazması gerektiğini vur-
gulama amaçlıdır. Hikâyenin tamamı okunduğunda bunu anlamak
kolaylaşır. Dolayısıyla, sorunların yaşandığı yerlerde yazarlar yaz-
maktan uzaklaşmayı değil, tam tersine israrla yazmayı seçmelidir.
Bunu gerekçelendiren imzaların görüşlerine saygı duymakla bir-
likte ben, gerçek yazarların, yazmasam deli olacaktım, diye dü-
şünen Sait Faikgillerden olması gerektiğine inanırım. Ülkede veya
dünyada olup bitenler yazarda hoşnutsuzluk yaratsa, yazarı canin-
dan bezdirse de yazmak onun vazgeçemeyeceği bir yaşama bi-
çimidir. Dostoyevski, Flaubert, Dickens, Oğuz Atay, Turgut Uyar,
Hemingway... Hangisi memnundu dünyada olup bitenlerden?
1. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine bir karşılık olarak
söylenmiş olabilir?
A) Yazıları okunmayan birinin sanatçı olamayacağı düşüncesine
katılır mısınız?
B) Yazma eyleminin niteliğini belirlemede sürekliliğin önemi var
mıdır?
C) Sait Faik'in yazar sorumluluğu açısından edebiyatımızdaki öne
mi nedir?
D) Yazar toplumsal sorunları gerekçe göstererek yazmayı bıra-
kabilir mi?
E) Zor zamanlarda yazarın üstlenmesi gereken rol ne olmalıdır?
2. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer veril-
memiştir?
A) Kanıları değiştirmeye
B) Alıntılamaya
C) Örneklemeye
Yanlı bir söyleme
E) Izlenim kazandırmaya
U
Prf Yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
1.-2. soruları aşağıdakı parçaya göre cevaplayınız. Sait Faik'in, yazmasam ölecektim, yazmasam çıldıracaktım, şek- linde yanlış alıntılanan bir ifadesi vardır. Doğrusu şudur: "Yazma- sam deli olacaktım!". Bu ifade, Haritada Bir Nokta hikâyesinin son e genellikle yanlış yorumlandığı şekliyle Sait Faik'in cümlesidir ve yazma tutkusunu, yazmaya bağlılığını değil, yazarın tanık olduğu haksızlıklara, adaletsizliklere karşı mutlaka yazması gerektiğini vur- gulama amaçlıdır. Hikâyenin tamamı okunduğunda bunu anlamak kolaylaşır. Dolayısıyla, sorunların yaşandığı yerlerde yazarlar yaz- maktan uzaklaşmayı değil, tam tersine israrla yazmayı seçmelidir. Bunu gerekçelendiren imzaların görüşlerine saygı duymakla bir- likte ben, gerçek yazarların, yazmasam deli olacaktım, diye dü- şünen Sait Faikgillerden olması gerektiğine inanırım. Ülkede veya dünyada olup bitenler yazarda hoşnutsuzluk yaratsa, yazarı canin- dan bezdirse de yazmak onun vazgeçemeyeceği bir yaşama bi- çimidir. Dostoyevski, Flaubert, Dickens, Oğuz Atay, Turgut Uyar, Hemingway... Hangisi memnundu dünyada olup bitenlerden? 1. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine bir karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Yazıları okunmayan birinin sanatçı olamayacağı düşüncesine katılır mısınız? B) Yazma eyleminin niteliğini belirlemede sürekliliğin önemi var mıdır? C) Sait Faik'in yazar sorumluluğu açısından edebiyatımızdaki öne mi nedir? D) Yazar toplumsal sorunları gerekçe göstererek yazmayı bıra- kabilir mi? E) Zor zamanlarda yazarın üstlenmesi gereken rol ne olmalıdır? 2. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine yer veril- memiştir? A) Kanıları değiştirmeye B) Alıntılamaya C) Örneklemeye Yanlı bir söyleme E) Izlenim kazandırmaya U Prf Yayınları