Paragrafta Yapı Soruları

1. Bir hareketin, eylemin adamı olan Namık Kemal'in kasidelerinde bitmeyen ve sürekli yükselen bir tempo vardır. Yayınları yo II. Romanlarında da bu tempo devam eder ve bu tempoyu basit, günlük işleriyle meşgul olan bir kahramanla asla sürdürmez. III. Bu kahramanlara olağanüstü nitelikler vermesi, onlara biçtiği bu rolleri yerine getirebilmeleri içindir. IV. Onun kahramanları Kafkaslarda, İran'da, Harzemşahlar ülkesinde, cephede veya siyasetin önemli noktalarında, kelle koltukta insanlardır. V. Romanlarının sevilmesindeki en etkin sebep, işte bu kahramanların rollerinde çok etkileyici olmalarıdır. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı bir bütün oluşturması için aşağıdakilerden hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi gerekir? A) Nile III B) ile III D) II ile X E ile IV CHile IV 2.

18. I. İskandinavya, İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinde o za- mandan kalma ağaçtan oyma eserler bulunmaktadır. II. Orta Çağ'da bilhassa ağaç bakımından zengin olan mem- leketlerde oymacılık daha da gelişerek kendini göster- miştir. III. Oymacılık sanatının tarihi; çok eski zamanlarda insan- ların taş, mermer ve ağaçlar üzerine çeşitli şekil ve mo- tifleri işlemeleriyle başlar.. IV. Bu yöntemle meydana getirilen ilk eserler heykeller ol- muş, Eski Mısır ve Yunan medeniyetlerinde ağaç ve taş- lar oyularak mezarlar yapılmıştır. V. Oymacılık; maden, taş, ağaç gibi malzemelerin yüzey- lerini özel araç ve gereçlerle oyarak veya delerek önce- den tasarlanan şekil ve motifleri işleme sanatıdır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

(17.) (1) Hiçbir zaman günü düşünmedim. (II) Günümüzün iyi olma- sını, geçmişte bugünü düşünmeye borçluyum. (III) Gelecekteki günlerim daha iyi olacak. (IV) Samimiyetin insanları terk etmesi insanların hep bir arada yaşamasıyla başlar. (V) Her hareke- timiz, her düşüncemiz maskelidir; içimizin saf manzarasını olduğu gibi dışarıya aksettiremeyiz. (VI) Bu şekilde maskeler, hayatımızı doldurur. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci paragraf kaç numaralı cümleyle başlar? A) II B) III CHU D) V E) VI

22 ● FFC ILIŞKISI Natüralistler, sanatın toplumsal yarar sağlama işlevinin olduğunu savunmuşlar ve bu düşünce doğrultusunda eserler meydana getirmişlerdir. ● • Toplumda hoş karşılanmayan durumları sanat yardımıyla ortaya çıkarıp yine sanat yardımıyla topluma faydalı hâle getirmeye çalışmışlardır. 19 Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıda- kilerden hangisidir? A) "Bilimsel realizm" olarak nitelendirilen natüralizm, toplum yararına sanat yaparak çığır aç- mış, önemli eserler meydana getirilerek toplumun beğenisi kazanılmıştır. B) Sosyal konuların yanında soya çekim ve deneysel roman kavramlarını eserlere yansıtan natüralistler "Sanat, toplum içindir." anlayışında eserler meydana getirmişlerdir. Sanatı; toplumdaki çirkinlikleri, aksaklıkları ortaya çıkaran ve bunları topluma yararı doku- nacak şekilde ele alan bir araç olarak gören natüralistler "Sanat, toplum içindir." anlayışını benimsemişlerdir. D) Natüralistler, eserlerinde kahramanları halk dili ile konuşturarak toplum sorunlarının daha iyi kavranmasını sağlamıştır. E) Natüralistler, toplumu "büyük bir laboratuvar", insanı "deney konusu", sanatçıyı da "bilim insanı" olarak görmüş ve bu şekilde toplum sorunlarına daha kapsamlı eğilmişlerdir.

su re 18. (1) Çocukların, okudukları kitabın yazarının adını hatırlamaması, hatta bilmemesi doğaldır. (II) Çünkü çocuklar, okuduklarıyla ilgilenirler, okuduklarını yazan kişilerle değil. (III) Şimdiye kadar çocuk okurlardan hiçbirinin bu yazarı tanımadığına, adını bilmediğine tanık olmadım. (IV) Yazar, öylesine farklı olaylar ve insanlar seçmiş, hayal gücünün sınırlarını öyle zorlamıştır ki ismi zihinlere kazılmıştır. (V) Arzın Merkezine Seyahat, 80 Günde Devriâlem, Denizler Altında 20 Bin Fersah isimleri de yazarının ismini hatırlatır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra düşüncenin akışına göre, “Ama Jules Verne bu genellemenin tam anlamıyla dışında kalabilen bir yazardın cümlesi getirilebilir? A) I C) III D) IV E) V

1. Bu yazarımız Türk romanının gelişiminde romanla- rıyla olduğu kadar roman kültürü hakkındaki yazı- larıyla da önemli bir yere sahiptir. Röportajla roman arasındaki farklar konusunda önemli sayılabilecek uyarılarıyla romanımızın seviye kazanması yolun- da ciddi gayretleri olmuştur. Batılı romancıların çalışmalarını dikkatle izlemiş, bunlardan önemli bulduğu yenilikleri, roman sanatına ait önemli eleş- tirileri bizim okuyucumuza da duyurmuştur. "Ro- man Cemiyetin Aynası" başlıklı yazısı o günlerde Fransa'da yayınlanmış bir kitabı tanıtıyor. Bu kitap Peyami Safa'ya göre, romanı sosyolojik bakımdan inceleyen ilk eserdir. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? A) Bahsi geçen yazı, romanı sosyolojik bakımdan inceleyen ilk eserdir. B) Yazar, roman sanatına dair önemli gördüğü noktaları okuyucuya aktarmıştır. C) Yazar, Türk romanının gelişiminde önemli bir yere sahiptir. D) Yazar, Türk romanını toplumsallaştırması bakı- mından büyük öneme sahiptir. E) Bahsi geçen yazı, Fransa'da yayınlanmış bir kitabı tanıtmaktadır. NEM YAYINLARI

k: stırmak" ngi re ne AYINEVI 3. D) e etken - sanki Eetkileşimli - devretmesi Doğa kendisine yapılanları bağışlamıyor. İklimler değişiyor; kırımlar, kıtlıklar, hastalıklar katlanarak artıyor. Yalnız ülkemizde değil tüm dünyada birleşmenin, hasta dünyaya çareler üretmenin günlerindeyiz. Zenginlerin zengin, yoksulların daha yoksul olmasının imkânı kalmadı. "Ben" ve "öteki" anlamını yitirirse dünyanın da ülkemizin de derdi biter. Bu parçada altı çizili sözün anlamı aşağıdaki dizelerin hangisinde vardır? A) Ezenlerle bir olmuş yaşıyoruz ne güzel Çizme onlardan, içindeki ayak bizden ne iyi B) Gözlerimizi bir pula satıp geçmişiz bir yana Ölmesini bilenlere yüz çevirmemiz bundan C) Küskünlükler üstünde, yalnızlıklar üstünde Saydamlaşmış mavilikler üstünde Başkaldıran kölelikler üstünde D) Birbirimizi derinden gözlediğimiz yazlarda Ve üstünkörü baktığımız kentlerde Güllerin güllerimiz, hüzünlerimse hüzünlerimiz değil E) Memleket isterim Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Diğer sayfaya geçiniz. 3

vizör kontrol daha iyidir. HP -15. (1) Bitlis'te bulunan Marti Adası, eşsiz doğasıy la ziyaretçilerini ağırlıyor. (II) İsmini ev sahipliği yaptığı binlerce martidan alan ada, insanı ken- dine hayran bırakıyor. (III) Martıların ve diğer kuşların cıvıltıları ziyaretçilere huzur veriyor. (IV) Marti Adası'na ulaşım tekne ya da botla sağla- nabiliyor. (V) Adanın yanı başında bulunan sa- hil ve kumsal da doğaseverlerin uğrak yeri ol- maya başladı. TÜRKÇE TEST Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgi- li olarak aşağıda verilenlerden hangisi yan- liştır? A) I. cümlede, belirtme durumu eki alan söz- cük kullanılmıştır. B) II. cümlede, dönüşlülük zamiri vardır. CLIII. cümlede, zincirleme ad tamlaması var- dır. D) IV. cümlede, edat kullanılmıştır. E) V. cümlede, birden çok bağlaç vardır. 16. (1) İnsan yaş aldıkça "tembel gezileri" daha çok seviyor. (II) Tembel gezi derken koşturmadan, gün aşırı bavul toplamadan, fazla yorulmadan yapılan gezileri kastediyorum. (III) Bunların ba- golivor benim için. (IV) Liman- 17.

ğu 7. TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI (1) Uzun yıllardan beri çeviri işinin içindeyim. (II) Çevirisini yaptığım kitap sayısı otuzu geçmiştir. (III) Bunlar arasında Hint şairlerinden yaptığım çevirilerin ayrı bir yeri olmuştur. (IV) O çevirileri zevkle ve kendimden bir şeyler katarak yaptım. (V) Batı dillerinden yaptığım çevirilerde metnin aslına bağlı olmayı ilke ediniyorum. (VI) İyi bir çevirinin metnin aslına bağlı kalınarak gerçekleşebileceğini biliyorum. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI

an a- mi iz 7- , K, e : 8 26. (1) Romanesk mimari, 10. yüzyıldan başlayarak 12. yüzyıla kadar Avrupa sanatına yön vermiştir (II) Av- rupa kıtasının değişik bölgelerinde, değişik tarihler- de farklı özellikler gösteren bu tarz başlangıçta, dini propagandayı hedeflemiştir. Bu devrin ürünü olan bütün sanat eserleri de bu yüzden yoğun bir dinî özellik taşımaktadır. (IV) Bu tarza yön veren ki- şiler din adamlarıdır. (V) Bu devirde yapılan savaşlar ve zor yaşam koşulları nedeniyle sığınacak bir yer arayan insanlara ulaşmak isteyen kilise çevreleri, ki- şisel yaklaşımlardan çok, toplumsal bir anlayışı ter- cih etmiştir. (VI) Dönemin bütün mimari ürünleri de böylelikle topluluklara hizmet edecek nitelikte büyük boyutlu yapılar olmuştur. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangi- leri, kendisinden önceki cümlede belirtilenlere bağlı bir sonucu dile getirmektedir A) Il ve til B) II ve V D) I ve VI C) III Ve V EXIV ve VI 28.

11. Edebiyatımızın insan ömrünün geçmişini anlatan en güzel şiirleridir "Uzun ince bir yoldayım" şiiri. İnsanın yeryüzündeki macerasını bir şiirle özetleyen şair sa- dece bir dörtlükte iç içe söz sanatlarını yoğun olarak kullanmıştır. Şiirin tamamında insanların ömür adını verdikleri yaşantılarını uzun ince bir yola benzet- mesi, dünyayı iki kaplı bir han olarak tanımlaması, insan ömrünün geçmesini yürümek olarak alması şiirin derinliğini gösteren önemli örneklerdir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edi- len şiirin özelliklerinden bir değildir? A) İşlediği konuyu önceliklerden farklı bir söyleyiş- le dile getiren B) Bireyin hayat serüvenini konu edinen C) Hayatla alakalı değerleri mecazlarla anlatan D) Edebiyatımızda üslubu ile belli bir değeri olan E) Anlamsal olarak zengin bir boyutu olan

19. Kalabalıklar kafasıyla değil, gözleriyle düşünür. Bu gözleri yönetmeyi bilmezseniz düşmanlığın en büyüğünü siz kendinize yaparsınız. Yığınlar karnıyla düşünür, gözüyle öğrenir, kalbiyle kızar. Bu cümlelerden aşağıdakilerden hangisine örnek verilemez? A) Birden fazla edata B) Birden fazla iyelik ekine C) Birden fazla sıfat tamlamasına D) Türemiş yapılı birden fazla kelimeye E) Geniş zaman kipiyle çekimlenmiş birden fazla fiile

TÜRKÇE AAA (1) Manyetik rezonans görüntüleme, sağlık alanında kullanılan görüntüleme yöntemlerinden biridir. (II) Tür- kiye'de ilk kez 1989 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniver- sitesi Tıp Fakültesinde kullanılmaya başlanmıştır. (III) Canlı dokulara manyetik alan içerisinde gönderilen radyo dalgalarının etkisi ile hareket eden hidrojen ato- munun yaptığı işımaları görünür hâle getiren cihazlara MR cihazı denir. (IV) Çalışma prensibi olarak hidrojen atomunun çekirdeğinde bulunan proton, güçlü bir man- yetik alanın etkisinde bırakılır ve üzerine radyo dal- gaları gönderilir. (V) Hastalıklı dokulardaki su miktarı sağlıklı dokuya göre daha fazla olduğundan, hastalıklı dokudaki proton yoğunluğu da fazla olur. (VI) Radyo dalgaları ile karşılaşan protonlar yoğunluk dağılım ve dizilişlerine göre farklı sinyaller oluşturur ve bu sinyaller MR cihazı tarafından görüntüye dönüştürülür. 18. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi an- latımın akışım bozmaktadır? A) II B) III of flix EWVI

çekim 12. Özledim sesini ne olur konuş, Bir gül açtır zamanların ötesinden Karanlıklar içindeyim, kapkarayım; bugün gel Gök mavisinden, deniz mavisinden Bana bir şarkı söyle. Bu dizelerdeki aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Emir kipi B) Ek fiil C) Görülen geçmiş zaman eki D) İstek kipi E) Birinci tekil kişi eki MIRAY TYT C

RAMA TES 7. "İzleyici, bir oyundaki olayın gerçek olup olmadığını, ya- zarın yaşadığı gerçekleri yansıtıp yansıtmadığını merak eder. Kimi yazarlar yaşadıklarına sıkı sıkıya bağlı kalır, onu yansıtmaya çalışırlar ama ben bunlardan değilim. Oyunlarımda gerçeklerden bütünüyle kopmamakla bir- likte, -..." Düşüncenin akışına göre, bu parçanın sonuna aşa- ğıdakilerden hangisi getirilemez? A) yaşadığım ve tanık olduğum olayları anlatırım. B) yaşadıklarımdan uzaklaşmaya çalışırım. C) gözlemlerimi, değiştirip zenginleştirerek sunarım. D) izleyicilerin hayal dünyalarını zenginleştirmeye çalı- şırım. E) izleyenlerin oyunlarımdan masalsı bir tat almasını is- terim.

8. Medyada tekelleşme eğiliminin en önemli nedenle- rinden biri ekonomik gelişmelerdir. Tekelleşme eği- limi, öncelikle, çağdaş kapitalizmin özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Medya kuruluşlarında verimli- liğin arttırılabilmesi ve en fazla kârın elde edilmesi arayışı tekelleşmenin en önemli nedeni olarak gö- rülmektedir. Eşdeyişle, günümüz medyası ekono- minin genel kurallarına uymak zorunluluğu ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Giderleri azaltacak ya da hiç olmazsa sınırlı tutacak, gelirleri ise artıracak ön- lemler aranmaktadır. Parçada asıl anlatılmak istenen nedir? A) Günümüz medyası için verimlilik çok önemlidir. B) Medyada tekelleşme ile ekonomi arasında önemli bir bağ vardır. C) Son dönemde medya, bazı dayatmalarla karşı karşıyadır. D) Medya kuruluşlarının yüksek kâr beklentisi her dönemde vardır. E) Medya kuruluşları verimliliği artırmak istiyorlar.