Paragrafta Yapı Soruları

DGS / SÖZEL 29. (1) Bilim insanları son 50 yıldaki sıcaklık artışının insan hayatı üzerinde fark edilebilir etkileri olduğu görüşünde. (II) İklim değişikliklerinin kalp, solunum yolu rahatsızlık- ları; bulaşıcı, alerjik ve diğer bazı hastalıklar üzerinde etkisi görülmektedir. (III) Dünya iklim sisteminde deği- şikliklerinin etkileri en yüksek zirvelerden, okyanus de- rinliklerine, Ekvator'dan kutuplara kadar dünyanın her yerinde hissediliyor. (IV) Küresel ısınmaya bağlı olarak dünyanın bazı bölgelerinde kasırgalar, seller ve taşkın- ların şiddeti ve sıklığı artarken bazı bölgelerde uzun sü- reli, şiddetli kuraklıklar ve çölleşme etkili oluyor. (V) Kışın sıcaklıklar artıyor, ilkbahar erken geliyor, sonbahar ge- cikiyor, hayvanların göç dönemleri değişiyor. Yani iklim- ler değişiyor. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf hangi cümleyle başlar? B) IV A) V C) III DYII 0 E) I

TÜRKÇE TESTİ 34 Söz, var oluşun başlangıcıdır. Çünkü varlığı anlamlandır- ma sözle mümkündür. Sözün oluşturduğu anlam evreni ise dünya algımızı, düş gücümüzü ortaya koyan çağrışımlar zincirini oluşturmaktadır. Bu çağrışımların yansıdığı eylem- ler ise bizi sanatla buluşturan zincirin halkalandır. Sanatın gücü de burada başlar. Bu anlam evreninin zenginleşme sinde sanatçı, görünmeyeni bulup çıkaran bir farkındalığa sahiptir. Sanatçının göstermek istediği evreni ise ancak sa- nat eğitiminden geçmiş insanlar anlayacaktır. Bu anlayıştan yoksun kalmak, sanatçıyla buluşamamak bireysel gelişimin önünde bir engel oluşturur. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Bir sanatçının en önemli özelliği, herkesin bakıp da fark edemediği güzellikleri ortaya koymaktır. B) Sanat eğitimi, bireylerin her türlü gelişimini etkilediği için günümüzde bir zorunluluk hâline gelmiştir. C) Sanatçının bakış açısıyla ortaya çıkan gizli güzellikleri, sadece sanattan anlayan insanlar görebilir. D) Asıl sanat, insanların boş gözlerle baktığı bir durumu kendi bakış açısıyla zenginleştirmektir. E) Sanatçının gerçek dünyadan yola çıkarak oluşturduğu kendi dünyasını, sadece sanat yeteneği olanlar görebilir.

6. Benim için unutulmaz bir manzaraydı bu. Yukarıda, penceredeki beyaz saçlı ihtiyanın mutlu yüzü, so- kaktaki bütün o somurtuk, telaşlı, meşgul insanla- rin tepesinde asılı gibiydi; güzel bir deliliğin beyaz bulutu onu alıp yumuşak bir biçimde o gerçek, iğ- renç dünyamızdan yukarılara taşımıştı. Bu parçada kaç farklı zamir kullanılmıştır? A) 1 C) 3 D) 4 B) 2 E) 5

marim. O anda no citar, ne olmayan on yalnızlığım pak isteyip de salına salına gisine ya dönmenin 1 nemaların larından me kavuşma i filmin bir sinavyayin.com (1) Türkçenin en büyük şairi kimdir, sorusuna farklı cevaplar verilebilir. (II) Bu farklı cevaplar içinde ismi en çok zikredilen, Türkçenin Anadolu'daki edebi başlangıcının büyük şairi olan Yunus Emre'dir. (III) Onun şiiri kültürümüzün dokusuna işlemiş, en ücra köylerde dahi annelerimiz yüzlerce yıl onur ilahilerini terennüm etmiştir. (IV) Bu terennümlerin yayılma merkezi ise tekkelerdir; bütün Osmanlı coğrafyasında, Türkçe konuşulmayan bölgeler dâhil, Yunus Emre adı bu ilahilerle yayılmıştır. (V) Biliriz ki 20. yüzyılımızın büyük şairi Mehmet Akif de onun ilahilerinin hayranıdır. (VI) Ahmet Hamdi Tanpınar, Yunus Emre'yi divan şairi sayar, sırf divanı olduğu için değil, kendinden sonrakilere açtığı yol için de bu doğrudur; bazılarının onu saz şairi, ozan saymaları fanteziden ibarettir. 39. Bu parçadan Yunus Emre ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? x A) Bazı kişiler onu halk ozanı olarak kabul etmişlerdir. B) İlahileri en ucta kalmış köylerde bile asırlarca okunmuştur. C) Adının birçok coğrafyaya yayılmasında ilahilerinin etkisi büyüktür. D) Mehmet Âkif ve Ahmet Hamdi gibi şairler onun lahilerinin hayranıdır. E) Türk edebiyatının en önemli şairlerinden biridir. 40. Bu parça ikiye bölünmek istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) E) V TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ. 1. 1. 2.

TÜRKÇE Test - 39 4. Sıfatlar adların yanı sıra ad tamlamalarını, adlaşmış sifatları bazen de zamirleri niteleyebilir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir sifat, adlaş- mış sıfatı nitelemistir? A) Bataklık arazi bittiği zaman önümüze geniş bir ara- zi çıktı, tarlalar göz alabildiğine uzanıyordu. B) Ayçiçekleri güneş gibi ışıldıyor, ülkenin bereketini ve ışıltısını bütün güzelliğiyle yansıtıyordu. C) Köy meydanında yapılan düğünün son gününde yakışıklı gençler, oyunlarıyla göz dolduruyor. D) Ormanlık arazide ava çıkan kişiler, nesli tehlikede olan hayvanların yok olmasına yol açıyor. E) Buğday ve arpa hasadı başladığı zaman herkesin tarlası, sırayla biçilir ve ekinler toplanırdı.

eminin irade ve k Yunan a akterine de atro oylu kullanarak endi sonunu z insanına ar tekrar retlerinden E) I 13. Yılın en büyük 10 tip olayı arasında gösterilen kolon kanser tedavisinde yüzde 100 başarı elde edilmesini sağlayan üç etaplı radyoimmünoterapi yöntemi, bilim dünyasında yeni kapıları araladı ve 2017 yılının en iyi 10 teknolojik buluşu; tip, elektronik, fizik, kimya ve mühendislik alanlarında gerçekleştirildi. Bu parçayla ilgili olarak B 1. courmety Sifat türünde bir sözcüğü derecelendirme görevinde kullanılan zarf vardır. II. Birden fazla tamlayanın ortak tamlanana bağlandığı bir isim tamlaması kullanılmıştır. + Sifat görevinde kullanılmayan bir ortaç bulunmaktadır. IV. Kurallı birleşik sıfata yer verilmiştir. yargılarından hangileri söylenemez? III. A) Yalnız I D) II ve IV B) Yalnız III E) III ve IV C) II ve III 15.

20. Hafta sonu mutlaka Galata'daki tari mekanların birinde tek başıma otururum. Bu parçada kullanılan belirteçlerle ilgili, 1. Yüklemi kesinlik yönüyle etkileyen bir zarf kullanılmıştır. II. Eylemi durum yönünden tamamlayan bir zarf öbeği vardır. III. Belirtisiz isim tamlaması biçiminde kurulan zaman zarfı vardır. N. Birbirinden farklı zarf türünde sözcüklere yer verilmiştir. V. Azlık - çokluk zarfına yer verilmiştir. numaralı açıklamalardan hangisi doğru değildir? A) I B) II C) III D) IV E) V

ÇAP/TYT 13. (I) "Seyahatin önündeki tek engel kapının eşiğidir." der bir Boşnak atasözü. (II) O eşiği bir kez aştınız mı gerisi kendiliğinden geliyor. (III) Bence çantamıza ha- yallerimizi doldurabildiğimiz sürece çıkamayacağımız herhangi bir yolculuk yok, (IV) Sanırım biraz da bu yüzden yolculuğa sırt çantasıyla çıkmanın daha keyifli olduğunu düşünüyorum. (V) Bırakın, sırtınızda taşıdık- larınız bu yapay düzenin getirdiği sıkıcı sorumluluklar değil de hayalleriniz olsun. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? AY I. cümle, devrik ve olumlu bir cümledir. L B) II. cümle, yer yön zarfı olan basit cümledir. III. cümle, birleşik yapılı, isim cümlesidir. D) IV. cümle, miktar zarfı olan eylem cümlesidir. E) V. cümlede, emir kipiyle çekimlenmiş eylemler vardır. ↓

17. ----; dünyaya gözlerini açan bir bebek ilk nefeste acı çeker ama bir gayretle o nefesi almazsa yaşam sü- rebilir mi? Onu doğuran anne de acı çeker, çabalar. Bir tohum mesela, üzerindeki toprağın yükü altında kalır bir süre, beklediği yer nemli ve karanlıktır ama çimlenmesi için bu tür bir inzivaya ihtiyaç duyar, ak- si hâlde yaşam, yeni filizler, umutlar çıkamayacaktır içinden. Evlere kapandığımız şu günlerde birkaç to- humu saksıya gömüp suladıktan sonra çimlendirme- yi deneyelim örneğin. İncecik filizlerin kendilerinden katbekat ağır olan toprağı üzerinden atışını seyrede- lim, sonra da rengârenk çiçek açışlarını... Zor değil midir? Evet zordur ama çabaya değer olan da bu de- ğil midir? Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilemez? A) Doğadaki hiçbir şey acısız, çabasız doğmaz B) Yetenek ve istek olmadan kişinin başarıya ulaş- ması mümkün müdür C) Her bir başarının ardında bir gayret, bir istirap söz konusudur D) Çalışıp, emek sarfetmeden bir sonuca ulaşıldığı nerede görülmüştür E) Her zorluğun sonunda bir kolaylık yatar, ona xılaş- mak zorluğu aşmaya bağlıdır

TYT TYT/TÜRKÇE TÜRKÇE 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrıla 1. Gazeteci: Sanatçı: -Çocuğa hem sınır koymak hem de onu çok sev mek mümkündür. Küçükken sınır konulmamış kişile- rin, ileri yaşlarda anne babalarından ve toplumdan aşını talepkâr olma ihtimalleri yüksektir. Sınır konma- mış çocuklar büyüdüklerinde, "Annem her istediğimi hemen yapmalı, trafikte herkes bana yol vermell, eşim bir dediğimi ikiletmemeli..." türünden düşünce- ler sergilerler. Gazeteci: (11) ---- Sanatçı: - Erkek egemen toplum yapımız, erkeği kadından üstün tuttuğu için küçük yaşlardan itibaren erkekler, kızlara oranla daha bir ben-merkezci daha bir "dedi- ğim dedikçi" oluyorlar. Erkeklerin, mafyaya bulaşma- larının, kadın cinayetlerine yönelmelerinin temel se- beplerinden birisi de budur. Bu diyalogta boş bırakılan yerlere aşağıdakiler- den hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) I. Çocuklarda hem sevgi hem disiplin aynı anda sağlanabilir mi? II. Problemlerin çözümünü şiddette arayanların psikolojisi hakkında ne düşünüyorsunuz? B) 1. Çocuklara sevgi duymada ya da sınır koyma- da ölçü neye göre belirlenmeli? II. Çocuklukta yaşanan travmaların kişilerin sos- yal yaşamı üzerinde nasıl bir etkisi oluyor? 1. Çocuklarınızla aranızda nasubir ilişki var, bir mesafe söz konusu mu? II. Anne ve babaların çocukları için birçok feda- karlıkta bulunmalarının toplumsal yapımızla bir ilgisi var mı? D) I. Çocuklara belli noktalarda sınır koymak konu- sunda ne düşünüyorsunuz? II. Erkeklerin kendilerini hep haklı görmelerinin, öfkeli davranmalarının sebebi nedir? E) I. Insanların kaba ve bencil davranışlarının altın- da çocukluklarında yaşadıkları problemler mi yatar? II. Ailelerde erkek çocukların kızlardan üstün tu- tulması çağdaş bir anlayışla izah edilebilir mi?

16. (1) Yunus Emre'yi anlamak için doğduğu dönemin ta- rihini bilmemiz gerekmektedir. (II) Dönemin şartları- nın oluşturduğu alt yapı göz önüne alınmazsa kav- rayışımız eksik kalacaktır. (III) Varlık ve özgürlükten, fakirlik ve esarete geçişte dağılan birlik duygusunun yarattığı psikoloji altında içinde bulunduğu durum- dan kurtulma arzusunda olan bir toplum vardır kar- şımızda. (IV) Yunus Emre bu dönemde umut olup in- sanları yok olmayacak, tükenmeyecek zamansız de- ğerlere sevk etmeye çalışmıştır. (V) Dünya tarihin- de, ulusların kaderinde önemli roller üstlenmiş şah- siyetlerin hepsinin kendince bir yolu vardır. (VI) Ya- şamın dengesinde ümitsizliğin ve yok oluşun karşı- sında kurtarıcı bir nefes olmak görevi Yunus'a düş- müştü. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? B) III C) IV A) II b) V E) VI

Aile, toplum ağacının meyvesi olduğu gibi aynı zamanda da çekirdeğidir. Dolayısıyla ailedeki problemler toplum kaynaklıdır ve bu problemler toplumun bütününü ilgilen- diren ve çöküşüne sebep olabilecek hayati meselelerdir. Bu çöküşe sebep olmada toplumdaki önemli kurumlar- dan medyanın payı inkar edilemez. Kitle iletişim araç- larının insan tutum ve davranışları üzerideki etkilerinin çok güçlü olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Medyadaki bazı dizilerin olumsuz etkisiyle toplumda aile kurmak ve çocuk sahibi olmak eski değerini yitirmektedir. Diziler. ölene kadar sürdürülmesi için söz verilen evliliklerin iha- netlerle, entrikalarla yıkıldığını gösteren olumsuz örnek teşkil eden olaylarla doludur. 37. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakınılmak- tadır? A Ailenin toplumdaki rolünün büyük olmasından BY Ailede yaşanan sorunların topluma yansımasından Kitle iletişim araçlarına ilginin yoğun olmasından D) Medyanın dizilere gereğinden çok fazla yer verme- sinden 1 E) Dizilerin olumsuz örneklere dayalı olaylar içermesin- den 38. Bu parçadan, aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? A) Toplumsal hayatın olumlu yönde gelişmesinde aile, büyük bir öneme sahiptir. B) Ailedeki sorunlar, toplum bütünlüğüne zarar verecek kadar tehlikeli boyutta olabilir. C) Medya, olumsuz örnekler içeren yayınlarıyla toplum- sal hayatı baltalayacak güçtedir. D) Toplumdaki değerler bazı dizilerle büyük erozyona uğramaktadır. E) Toplumsal birlikteliğin sürdürülebilirliği bireylerin yumuna bağlıdır. si g yar bir zü do alt de hi al k la 39.

A A A Türkçe 30. Modern tibbin tanı, tedavi ve gözlem eçleri üzeri- ne kurulması gerektiği fikri Hipokrat'la ortaya çıkmış. 19. yüzyılın başından itibaren de hekimlik uygulama- larının klinik deneyler ve bilimsel araştırma sonuçları ile desteklenmesi şeklinde yoluna devam etmiştir. Son kertede farmakoloji ve biyokimya gibi temel bilimlerin katkısıyla günümüze ulaşmıştır. Ancak son yıllarda al- ternatif tip uygulamaları da hekim olmayan kişilerce uy- gulanır ve halkın büyük çoğunluğu tarafından kullanılır olmuştur. Bu uygulamaların mahiyeti, güvenilirliği, olası riskleri, hâlihazırda kullanılan tedavilerle etkileşimleri- nin bilinmesi, aynı zamanda faydalarının bilimsel olarak araştırılması ve kanıtlanmış faydalarının modern tibba kazandırılması gerekmektedir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Hastalar, alternatif tip ilaçlarına daha kolay ulaşabil- mektedir. B) Modern tip; tanı ve tedavi yöntemleriyle alternatif tıbba ihtiyaç bırakmamaktadır. C) Alternatif tip uygulamalarının etkinliği ve güvenilirliği kanıtlanmamıştır. D) Modern tip, alternatif tıbba karşı değil, onun tamam- layıcısı konumundadır. E) Alternatif tip, güvenilirliği eski çağlardan bu yana test edilmiş yöntemlerle yapılmaktadır.

E) V mün- uzla- mıştı. mişti. atır- ulut- 4. Ben gönlümce yazabilmek için evime çekiliyorum. Kimsenin bana el uzatamayacağı, söz edemeye- ceği yabancı bir ülkede oturuyorum. Öyle bir yer ki tanıdığım hiç kimse okuduğu duanın Latincesi- ni bilmez, hele Fransızcasını hiç anlamaz. Başka yerde yazsam daha iyi yazardım ama yazdığım şey daha az benim olurdu. Bu parçaya göre yazarın anlatımda ulaşmaya çalıştığı özellik aşağıdakilerden hangisidir? A) Özlülük B) Derinlik C) Içtenlik D) Kişisellik absimite E) Akicilik kuyucu, t ildiğim bi atımda ku dağıtıcı c a bu ama çalışırım 1 çizli se C

1. Aşağıdaki cümlelerle bir paragraf oluşturulmak istense sıralama nasıl olmalıdır, yazınız. EÇIŞ DONEMI I. 13. yüzyıldan itibaren Selçuklu abidelerinde lale motiflerine rastlanır. II. Lale ve lale kültürü Anadolu'ya Türklerle birlikte gelir. III. Şiirimizde ise 14. yüzyıldan bu yana lalelerin önemli bir yeri vardır. IV. Bu lale benzetmeleri yüzlerce yıl şiirde yer bulur. V. Şairlerimiz laleyi renginden dolayı kan, mum ya- nak ve yaraya; şeklinden dolayı da kadehe benzetir- ler. V-11-1-11 2. Aşağıda verilen dizele a) Güneş altında söylen Bu yüzden geceleri s Ne gece ne gündüz Ben de söylenmişle Hiçbir biçim kalma Ben de susuyoru Duyuyorsun değ Susarak sevgisi Ama bir başka Soyuyon sevdiği Sustin Sustu

29. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Kitap okumak bir ül- kenin gelişiminde belli bir etkiye sahip midir?" sorusuna cevap vermektedir? Kitap okumak kişiyi düşünmeye ve sorgulamaya gö- türür. Kitaplardaki kahramanlar vesilesiyle empati ve duyarlılık duygusu gelişir. Empati duygusu ve duyar- liliği gelişen biri ferdi olduğu toplumla sağlıklı etkile- şime girer. B) Ülkeleri ileriye götürecek olan etmen bilimsel ve teknolojik gelişmelerdir. Bu bağlamda eğer toplum özellikle bilimsel metinler, makaleler ve kitaplar üre- tebilecek düzeye gelebiliyorsa toplumda belirgin bir gelişme görülür. 30. Genel tab seviyeye rını yine kontroll olan, g yin tar C) Eleştirel okuma biçimi, okuma eyleminden maksi- mum verimin alınmasını sağlayan, kişilere kazan- dırdığı düşünme ve sorgulama becerileri sayesinde toplumsal gelişimin önünü açan okumadır. İçinde eleştirel bakışın olmadığı bir okuma en fazla zevk verebilir. D) Şu anda dünyanın en gelişmiş ülkelerinin başında bulunan Almanya, her iki dünya savaşında yenilmiş bir ülkedir. Bu gelişmişliğin altında savaşın ardından binalardan önce je kitap dolu rafların yer aldığı kü- tüphanelerin inşa edilmesi ve insanların bu kitapları okumaları yatar. E) Kitap okuma eylemi ülkelerin gelişmişliğiyle ilgili- dir. Gelişmiş toplumlarda gelişmişliğin etkisiyle kitap okuma oranında artışlar yaşanır. Buna karşılık ge- lişmemiş ülkelerde kişiler, çeşitli nedenlerden dolayı okumaya karşı çok istekli değildirler. enerji seviy kaps lışm mat gün dir ot e r C