Paragrafta Yapı Soruları

24. Barnwell; kostümün, bir karakteri ya da filmi tanımlayan en önemli ögelerden biri olabileceğini belirtmektedir. Kostümler basitçe ilk bakışta bıraktıkları izlenime göre değerlendirilemezler. Kostümler filmin bağlamıyla birlik- te ele alınmalıdır. Ona göre karakterler, kostüm ya da kıyafetleri bedenleri üzerine giyerler; bu sebeple gerçek anlamıyla gardıroplarına bağlıdırlar. Ayrıca kostümler kültürel imalara da sahiptir. Bir karakterin kostümü onun geldiği kültüre dair güçlü anlamlara sahiptir Giysi, bu anlamda filmin konusunun geçtiği çağı, ülkeyi, giysi sa- hibinin toplumsal sınıfını ve bu kişinin beğenisini açığa vurabilir ya da filmin diğer filmlerle ortak biçim ve içerik özelliklerine göre sınıflandırılmasına imkân sağlar. Barnwell'e göre aşağıdakilerden hangisi filmlerde kullanılacak kostümün belirlenmesinde bir etken olamaz? A) Filmin anlattığı dönem B) Oyuncunun özellikleri C) Filmdeki atmosfer D) Filmin türü E) İzleyicinin beğenisi?

2. (1) Yazarlığının ilk yıllarında şiirler, öyküler de yazar. (II) Üç beş şiir yayımladıktan sonra, şair ve öykücü olmadığı- ni anlar. (III) Eleştiriler, denemeler, yazın sorunları üs- tüne düşüncelerini yansıtan uzunlu kısalı söyleşiler, notlar yazmaya başlar. (IV) O, değişik bir yazar ve eleş- tirmen olarak kendisine ters gelen her görüşe karşı tep- kisini açığa vurduğu tartışmalarla yazarlık yaşamını sür- dürür. (V) Böylece o zamana kadar üç beş kalıplaşmış sözden sonra söyleyecekleri tükenen yazın (edebiyat), onun kaleminde, soluk alıp veren bir canlılık kazanır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerin- de "yazarın başkalarından farklı yanlarının bulunduğu" sezdirilmektedir? A) I ve IV B) II ve III D) III ve V. E) IN ve V C) II ve IV 1₁0700

Test 12 CÜMLEDE 7. (1) 2200 yıllık Petra Antik Kenti'nde atılan her adım, dönülen her köşe, takip edilen her patika sizi yeni bir kaya mezarına ya da kült merkezine götürüyor. (II) Her köşesi sürprizlerle dolu bu kentin. (III) Kent içerisinde gezerken ve gizemli yapılara bakarken zaman zaman bu görkemli mimariye hayran kalı- yorsunuz. (IV) Zaman zaman da bu topraklarda we yaşayanların nasıl olup da bir anda arkalarında hiç iz bırakmadan ortadan kaybolduklarına dair dü- şünüyorsunuz. (V) Petra, Güney Ürdünlü bir Arap topluluğu olan Nebati halkının şehirlerinden biri olup kayalık bir kanyonun ortasında, saklı yolların ardında, kayaların içine yukarıdan aşağıya doğru oyma yöntemi ile kazınarak inşa edilmiş. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisi ile ilgili aşağıda verilen bilgi yanlıştır? A) I. cümlede Petra Antik Kenti'nin her köşesinde günümüze orijinal hâlini yitirmeden kalmış ta- rihî bir yapının bulunduğundan söz ediliyor. B) II. cümlede kentte şaşırtıcı birçok şeyle karşı- laşıldığına değiniliyor. C) II. cümlede mimari yapıların güzelliği üzerinde duruluyor. D) IV. cümlede burada yaşamış bir halkın, tarihte, hâlâ açıklanamayan biçimde yok olduğu bilgisi veriliyor. E) V. cümlede kentin tarihi ve oluşturulması ile ilgili açıklama yapılıyor. A 8. (1) Bor bileşikleri, özellikle de boraks binlerce yıldan beri birbiriyle neredeyse hiç ilgisi olmayan onlarca kimyasal işlemde kullanılıyor. (II) Babillilerin boru değerli eşyanın eritilmesinde kullandığı; Mısırlıların mumyalamada, Eski Yunanlıların ve Romalıların 9.

4. Nedense küçük istasyonların hâli İnsana hep hüzün verir Tek başına unutulmuş gibi Ağaç, toprak ve demir Cam arkasında solgun yüzlü bir kadın Mahzun gözlerle bakar, çekilir Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- tenemez? A) Birleşik fiil kullanılmıştır. B) Farklı türde fiilimsilere yer verilmiştir. C) Geçişsiz çatılı eylem vardır. D) Dönüşlü bir fiil kullanılmıştır. E) Bütün fiiller, basit çekimlidir.

KÖŞEBİLGİ Yayınla 33. Günümüzde roman fabrikasınca üretilen bir okur kitlesinin varlığı öteden beri biliniyor. Ortalama bir roman okuru olarak adlandırılabilecek bu kitle, genelde fantastik örgülü, masalsı romanları yeğliyor. Soyutlayım, dönüştürüm anlamında ken- di aynasındakileri yansıtma dışında genelde farklı bir manza- rayla karşılaşılmıyor bu kitaplarda. Bilinen, kolaycı ve çoksatar anlatım kurallarına sıkı sıkıya bağlı olduğu için birer modern rüya havası taşıyor da denebilir bu roman anlayışı için. Okur, bu fantastik çalımlı masal evreninin büyüsü aracılığıyla bir ana- fordan içeri çekilip biçimlendiriliyor ne yazık ki! Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir? A) Yazınsal türler arasında en fazla roman okunmaktadır. B) Okurlar kendi yaşadıklarına benzemeyen olayların anla- tıldığı yapıtları okumayı tercih eder. C) Fantastik romanlarda düş gücü sınırsız biçimde kullanılır. D) Hızlı okunan romanlardan edebî bir zevk alınamaz. E) Okurun kolayca okuduğu romanlar, sıradan bir biçeme sahiptir.

Fr 10. (1) Beypazarı aşağı yukarı birbirine denk üç tepe- nin ortasındaki vadide bulunur. (II) Evler hep iki katlı ve ahşaptan yapılmıştır. (III) Evler tepelerde bulunduğundan daima inmek ya da çıkmak gerekir. (IV) Beypazarı deresi adağ'a doğru akarken bir- kaç değirmen, meyvelik ve zerzevatlıkların dağıldığı köylere de faydalı olur. (V) İstanbul'da satılan harika armutlar buradan gelir ancak biraz geç çıktığından tatma zevkine erişemedik. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi şöylenemez? A) I. cümlede ilgi ekiyle türemiş sıfat vardır. B) H. cümlenin yüklemi edilgen fiildir. Le III. cümlede bağlaç kullanılmıştır. LDYTV. cümlenin yüklemi birleşik fiildir. E) V. cümlenin yüklemi geçişli fiildir.

3. En büyük gerçekler, en basit gerçeklerdir ve bunlar çoğu kez küçük şeylerde gizlenir. Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi yan- lıştır? A) Yan cümle zarf tümleci görevindedir. B) İki yüklem de olumludur. C) Derecelendirme zarfı vardır. D) Eylem ve isim cümlelerinden oluşmaktadırl E) Öznelerden biri zamirdirl

CÜMLE ÖGELERİ CÜMLE ÖGELERİ 17 ETKİNLİK 1 Verilen cümlelerdeki yüklemleri belirleyip yüklemlerin altını çizin ve bu yüklemlerin özellik- lerine uygun sütunu işaretleyiniz. Cümleler Beni en çok düşündüren şey, gözlerine yer etmiş hüzündü. Yaşlı adam, ellerini gözlerine siper edip uzaklara baktı. Onun bu şehrin içinde bir yerler- de olduğunu hissediyordum. Elindeki kitabın son üç sayfası eksikti. Önünde durduğu yer, berber dükkânıydı. Badem ağacının çiçekleri baharı müjdeliyordu. AN Bu adamı gözüm bir yerden Isiriyor. Zaman, insanın sermayesidir. Çocukluk günlerine ait neşeli hatıralar canlandı gözlerinde. Gaziantep, güzel bir şehirdir. İsim Çekimli Fiil İsim Tamlaması Sifat Tamlaması Birleşik Yapılı Eylem L C CÜ H r

28. (1) Müjdeleyici bir mevsimdir bahar. (II) Sonbahar kışı, ilk- bahar ise yazı müjdeler bize. (III) Geçiş mevsimi de diye- biliriz bahara. (IV) Yaz deyince güneş ve deniz akla ge- lir. (V) Sonbaharda gördüğümüzse sararan yapraklar ve fırtınalı havadır. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi yanlıştır? A) 1. cümlede, türemiş bir sözcük sıfat görevinde kulla- nılmıştır. B) II. cümledeki "ise" bağlaç göreviyle kullanılmıştır. C) III. cümlede, yeterlik fiiline yer verilmiştir. D) IV. cümledeki "güneş ve deniz" sözü, nesne görevin- de kullanılmıştır. E) V. cümlede yüklem, bir söz öbeğidir.

21.XI) Kötü bir fikri iyi bir fikre dönüştürecek olan ekiptir. (II) Yüksek büyüme ve başarılı girişimler ekip bazındadır. (III) Bir işin başarılmasındaki en önemli faktör ekiptir.. (IV) Çalışanların CV'lerinde eğitim, tecrübe ve hatta hobiler ile ilgili bölümler varken ekip çalışması ile ilgili bir bölüm yoktur. (V) Esas olması gereken konuyu iş dünyası atlamaktadır. (VI) Ekip iş fırsatlarını kaynaklarını kullanarak sağlamakta, günlük faaliyetlerdeki belirsizliği en aza indirmekte, mevcut kaynakları kullanmadaki etkinliğini artırmakta, organizasyonu hızlı şekilde inşa etmektedir. (VII) Yenilik kavramı, bir taraftan süreci, diğer taraftan da süreç sonucunda elde edilen çıktıyı ifade etmektedir. (VIII) Yenilik kavramı süreç olarak ifade edildiğinde girişimcinin sahip olduğu fikrin yeni bir iktisadi ve katma değere, geliştirilmiş bir ürün ya da dağıtım sistemine veya bir hizmete dönüştürülmesi sürecidir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense birinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle biter? A) III B) IV E) VII C) V D) VI

Hikâyecilerin çoğu, eserlerinde insanı konu edinir. Hep onun üzerinde durur. Hâlbuki dünyada insanın dışında pek çok varlık vardır. Onlar da anlatılmaya değer özellik ve güzel- liklere sahiptir. Gerçi insanlar onlara bakarken de kendile- rinden kurtulamazlar ama insan dışı varlıklara duyulan ilgi, hikâyenin dünyasını genişletir. Şairler bu konuda hikâyeci- lerden daha açık görüşlüdürler. Kâinattaki her şeyi, taşı, top- rağı, hayvanları, gökyüzünü büyük bir sevgi ile kucaklarlar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden ya- rarlanılmıştır? A) Tanımlama B Sayısal verilerden yararlanma C) Karilaştırma D) Alıntılama E) Benzetme

E) Aylık izleme 3. Az öteye vardığınızda soğuğun içinize işleyip bir katil gibi yavaş yavaş hareket ettiğini göreceksiniz. Etrafta canlı adı- na hiçbir şey göremeyeceksiniz. Ağaçların kurumuş, koku- nuzu içinize çekmekten aciz olduğunuzu fark edeceksiniz. Sessizlik, soğuklukla birlikte karşınıza dikilecek. Karnınız- daki açlık karın kokusunu yemek sanmanıza neden olacak. "Az öte" sizi çekecek kuyuya. Gece "karga kılavuzluğu gibi yanaşacak size. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Yol bulmada üstün olmak B) İyiliğe kötülükle karşılık vermek Her koşulda hedefine ulaşmak D) Yön göstermede yeteneği olmamak E) Koşullara uyum sağlayamamak 6.

ilme- ana e sahip olduğu- gili ola- 2 /yediiklimyayıncılık nusunda smesinin yi eserin n bahse- aha fazla edebiyat sahip ol- Il ve III E) III ve V D) II ve IV 4. (1) Ne yazık ki İstanbul artık dünyanın en güzel şehri değil, en güzel şehirler arasındaki yerini de hızla yiti- riyor kanımca. (II) İnsanları hasta eden bir beton ve kargaşa yığınına dönüşmüş şehrin bu durumu üstü- ne şiir yazan da pek kalmadı belki. (III) Gerçi İstanbul yakın tarihin acımasız yağmasına direnircesine gör- kemli zenginliğinden geri kalan birkaç parçayı hâlâ saklamaya devam ediyor. (IV) İşte şehrin ortasında Süleymaniye Camii'nin omuzundan Haliç'e sarkan zümrüt parçası var. (V) Burası İstanbul Üniversitesi Botanik Ana Bilim Dalı'na ait Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi'dir. (VI) Bir kısmı asırlık 400'e yakın ağaç ve çalısı, parsellere yerleşmiş yaklaşık 3.000 adet olsu bitkisi, dünyanın dört bir yanından getirilip 7 ayri se- raya yayılmış bitkileri, 23 havuz ve nice güzellikleriyle çimento ve taş çölünün ortasında kalmış bir cennet parçasıdır söz konusu mekân. (VII) Başka bir yanıyla kuşların, sürüngenlerin, kemirgenlerin, balıkların, sa- yısız böceğin sığınağı olan yeşil bir vaha. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci pa- ragraf kaçıncı cümleyle başlar? A) II B) III D) V IV Yediiklim Sana Yeter! E) VI 323

ve ir? 11. Hayatın en güzel anlarını beraber yaşadık. Aşağıdakilerin hangisinde, bu cümledeki altı çizili sözcükle tür ve görev yönünden özdeş bir sözcük vardır? A) Ne hoş bir ev burası, dedi. B) Saçları kadife gibi görünüyor. C) Yaşananların çoğunu hatırlamıyorduk. D) Çileklerden birkaç tane alabilir miyim? E) Onun saadeti, bütün hayatımın gayesiydi.

1 görünümüne ilk kez erig C) Buz devi olarak da bilinen gezegenin Güneş'e mesa- fesi 4,5 milyar kilometre kadar ve Güneş'in etrafında bir tur dönmesi için 164,8 Dünya yılı gerekiyor D) Atmosferinde büyük oranda hidrojen ve helyum bu- lunan Neptün'de çok miktarda buz, su, amonyak ve metan da var E) Fotoğraflara geniş açıdan bakılınca Samanyolu'nun ötesindeki gezegenlerin oval ve spiral şekilleri görü- lebiliyor 32. George Orwell, Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı eserinde despotizmin (zorbalık) egemen olduğu bir dünyayı tasvir eder. Bu ütopya karşıtı dünyaya göre dünya eşit güce sahip üç bloka ayrılmıştır. Yönetenler tek egemen güç- tür. İnsanlar yöneticilerin korkusu ile sinmiş, özgürlükler kaldırılmış, ahlaki ve insani duygular yok edilmiş, düşün- me ve düşündüğünü söyleme yasaklanmış, yaşam tüm güzelliklerini yitirmiştir. Herkes birbirine şüpheyle bakar çünkü çoğu kişi casustur. En yakınlarını yönetime gam- mazlama, bir ödev hâline getirilmiştir. Bireylerin kişilikleri tamamen silinmiştir. Orwell bu eserinde, gelecek üzeri- ne korkularını dile getirmiş ve insanları, modern dünyayı etkileyebilecek sorunlar üzerinde düşünmeye yöneltmek istemiştir. George Orwell'in bu parçada sözü edilen eseriyle il- gili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Distopik bir ürün olduğu B) Baskıcı bir dünyayı anlattığı C) Yazarın düşüncelerini yansıttığı D) Modernizmin getirilerini eleştirdiği E) Güvensiz bir toplumu örneklediği Diğer sayfaya geçiniz.

USU- ibi- du- ik, 2. Araç sahibi: (1) Lastikçi: - Yaşadığınız yerde hiç karlı koşullarda araç kullanmıyor ya da nadiren kullanmak zorunda kalıyorsanız hava sıcaklığı genellik- le +7 derecenin üzerindeyse standart iklim koşulları için tasar- lanmış yaz lastiklerini tercih etmeniz daha uygun olacaktır. Araç sahibi: (11) Lastikçi: Himm, bu önemli! Soğuk yerlere, dağlara sık gidiyorsanız ya da kışlar çetin geçiyorsa sağlam bir takım kış lastiğiyle buz ve ka- ra karşı hazırlıklı olmalısınız. Kış lastikleri, karda ve çamurda kul- lanım için zorlu kış sürüşlerinizde daha fazla güvenlik sağlar. - Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi si- rasıyla getirilmelidir? A) 1. Hangi genişlikte lastik seçmeliyim? II. Jant bileşenlerinin lastikle bir ilgisi olabilir mi? B) I. Otomobilimde yaz lastiğini mi tercih etmeliyim? II. Ama sıklıkla yaylalara çıkıyorum, yaz lastiği yeterli olur mu? C) 1. Yaz lastiği mi kış lastiği mi taktırmalıyım? II. Otomobilim benzerlerinden daha ağır, yaz lastiği kurtarır mı? DY 1. Hangi markanın lastiğini tavsiye edersiniz? II. Kış geliyor, kış lastiği zorunlu mu? E). Bu tonajdaki bir araca hangi tür lastik önerirsiniz? II. Soğuk yerlerde buza dayanıklı lastiklerin bile havası ne- den iner?