Paragrafta Yapı Soruları

Filmde jumplink teknolojisi özelinde zamanda ---- dair sahnelerdeki anlatım ve paradoksların önlen- mesi adına uygulanan yöntem ise akıllıca. Birçok filmdeki gibi basit bir yolculuk temasından kaçınıla- rak işin bilimsel arka planı izah edilmeye çalışılıyor. Gelecekten gelenlerin henüz doğmamış olmaları ve geleceğe gidenlerin de o günleri göremeden öldüğü bilinen kişilerden seçilmesi önemli birer ---- Ancak bunun yanında filmin mantık hatalarıyla dolu olduğu da bir gerçek. Bu hatalar kimi yerlerde filmin önüne geçiyor ve izleme keyfini düşürüyor. Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşa- ğıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) atlamaya - amaç B) durmaya - gaye C) sıradanlığa - ayrıntı D) yolculuğa - detay E) tekdüzeliğe - atılım

() ta- 17. GDO'nun zararları araştırıldığında gıdaları böcek gibi hayvanlardan korumak için kullanılan bu maddenin, in- sanlar üzerinde de olumsuz etkileri olduğu tespit edil- miştir. Özellikle hamile kadınların kanında ve dolayısıy- la fetüste GDO'ya rastlanmıştır. Bu besinler insan vü- cudunda tam parçalanamamaktadır. Bu besinlerin, alerjik hastalıkları olan kişiler üzerinde öldürücü etki- mleri bile görülmektedir. İnsanlarda hormonal sistemi bozmaktadır. GDO'lu besinlerin, bazı hayvanlar üze- rindeki olumsuz etkisi ekosisteme zarar vermektedir. Antibiyotik kullanımı sırasında antibiyotiklerin etkisini azaltmaktadır. Rüzgâr ile doğal türlere karışarak biyo- lojik çeşitliliğe zarar vermektedir. Bitkideki zehir kök- leriyle toprağa geçmektedir, bu da çevre sorunlarına yol açmaktadır. ----. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Dolayısıyla şu ana kadar yapılan araştırmalardan anlaşıldığı üzere, GDO kullanımı hem doğa hem de canlılar üzerinde ciddi hasarlar bırakmaktadır 18. Osman Konuk, bir röportajında "N dern Batı fikriyatının dışına ve üs lozof şairdir." diyor. Bu şiirinde de sıtıyor şair. Bu şiiri ilk okuduğum lenim oluştu: ---- Şiirin bir kısm çiliğin kırıntılarını bulurken bir özelliklerine tesadüf ettiğimi sa ma İkinci Yeni şiirinin özellikleri baskın derken 1980 sonrası s ni yakalıyorum. Bu özellikleri şey olmaktan ziyade çok şe anlatmaktan ziyade çok şe daha gösteriyor. B) GDO kullanımı, üretimin sürekliliğinin artırılması ve çiftçinin daha az zarar etmesinin sağlanması ama- cıyla her geçen gün daha fazla yaygınlaşmaktadır C) Dünya genelinde GDO'ya karşı farkındalık oluştu- rulmaya çalışılsa da bu, birkaç cılız sesi geçme- mektedir D) Dünya güç dengesini elinde tutan devletlerin GDO'lu ürünlerden kazandıkları paralar, bu zararlı ürünün kullanımının önüne geçilmesindeki en bü- yük engeldir E) GDO yüzünden zehirlenen toprakta yetişen ürün- ler insan sağlığına daha ciddi hasarlar verecek Bu parçada boş bırakılar göre aşağıdakilerden ha A) Şair, gelenekten tama ğu zaman ondan yam gü bir şiir anlayışı çı B) Her kesimden, akım nele hitap etmeyi a C) Sanatının bu erkem ran yapısı, onun n mayı zorlaştırıyor D) Sanatı, esen bir m yaprağın nereye E) Şair 1940 sonra akımlanın özelli taya aşure tad 19. (1) 20. yüzyılın b bulan psikanal geliştirilmiştir. nışma yöntem rak çalışmala ortaya koydu edebiyata da lenmesinde ben, bilinç w mel parças sembolü o biri olan m

ges 33. (1) Güney Amerika ülkelerinden Ekvador'a, ülkemizden çok sayıda aktarmalı uçuş bulunuyor. (II) Ülkenin başkenti Qui- to'ya ulaştıktan sonra da her şehri görülmeye değer olan bir ülkeye ayak bastığınızı hemen anlıyorsunuz. (III) Bol tavuk- lu, bol müzikli ve bol yemeli-içmeli bu yolculukların tadı da- mağınızda kalıyor. (IV) Mantar şeklinde tezgâhların olduğu, çoğunluğu yün kazakların, hırkaların, battaniyelerin, atkıla- rin ve berelerin satıldığı rengârenk pazarlar da ayrı bir gü- zellik. (V) Geleneksel tarz kıyafetlerinden hiçbir şekilde ödün vermeyen yerel halk, çocuklarından yaşlılarına kadar bu pa- zarlarda satış yapıyor. Yukarıdaki parçada, numaralanmış yerlerden hangisine "Burada yapacağınız otobüs yolculukları seyahatinizde unu- tamayacağınız anlar yaşatıyor size." cümlesi getirilirse par- çanın anlam bütünlüğü bozulmaz? A) I B) II C) III D) IV EXV D) Ive

e yapılmış kat enen 164 çocukların gunlukta a yer da, kız akar top, e fútbol, tercih şmalarda; ermesi arının a, oyunun yici uğun lirlemek çocukların ri ayrıca hemi MUBA YAYINLARI 32. Evimin yakınında yeni açılan kitap dükkâni, adeta bir kitap cenneti. Açıldığı günden beri tiryakisi olduğum bir mekan. İlk zamanlarda burayı bir sığınak, cehennemden farksız bir dünyadan kaçış noktasi sanacağımı hiç düşünmemiştim. Vitrinlerin hemen arkasında karşılıklı duran iki berjer koltuğu uzaktan gördüğümde: "Tamam, bugünü de yaşayabileceğim!" diye rahat bir soluk alıyorum. Çünkü içeri girer girmez beni dünya edebiyatının ve düşünce evreninin en seçkin eserleri karşılıyor. Sanki çevremizi saran bunca ölüme ve öldürmeye inat, tüm doğurganlığı ile hayata ve yaşamaya çıkarılmış bir davetiye. Eğer istersek bize ölümün ötesine uzanan yollar da döşeyebileceğimizi anımsatıyor. Bu parçaya göre yazarın yaşadığı duygular arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Kendini güvende hissetme B) Yaşama sevincini yitirmeme C) Gelecekle ilgili umudunu kaybetmeme D) Olaylara hoşgörü ile yaklaşma E) Alışkanlıklarından mutluluk duyma

8. Eski deniz haritalarının hiçbirinde "Ege Denizi" adı | geçmez. Zira, Atatürk'ün "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!" olarak bilinen buyruğunda da 11 gösterilen yere belli ki o zaman da "Ege" denmezmiş. Rumca Aigaion olan adın, mitolojideki Attika kralı ||| Aigeus'tan geldiği söylenir ancak adalarının IV xam bolluğundan dolayı pek çok dilde adı Adalar Denizi'dir. V Artık, Ege diyoruz. bilg Bu parçadaki altı çizili sözcükler ve işlevleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. sözcük bulunma durum eki almış bir belgisiz zamirdir. B) II. sözcük iyelik ve durum eki almış bir addır. C) III. sözcük ilgi ekini alarak sıfat olmuş bir addır. D) sözcük durum bildiren bir zarftır. E) V. sözcük kendisinden önceki sözcükle öbekleşmiş bir edattır.

10. (1) İnsan dış dünyayı, kendi psikolojik değerleri ile anlam- landırır ve böylece iletişime hazır duruma gelir. (II) Dil in- sanın ihtiyaçlarına göre kurduğu ve geliştirdiği toplumsal bir kurumdur. (III) O nedenle toplumdan ayrı düşünülemez. (IV) Dil ve toplum, birlikte, birbirlerini etkileyerek doğmuştur. (V) Biri olmadan öteki düşünülemez. (VI) Ayrıca dil, bir gös- tergeler dizgesidir ve göstergenin var olabilmesi için de hiç olmazsa iki kişi arasında bir anlaşma bulunması gerekir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) I C) IV DYV E)VI

Malta'da 8.000 yıl önce yaşamış olan halkın izlerini taşıyan yapılar, günümüze kadar gelmiş bulunmakta. Fenike, Kar- taca, Roma ve Bizans bu büyülü adaya yolu düşmüş uygar- lıklardan. Normanların gelişiyle Katolik inancını kabul eden halk, daha sonra Alman, Fransız ve İspanyolların da işgalini yaşamıştır. 1552 yılında, Kanuni Sultan Süleyman'ın Ro- dos'u fethetmesiyle burada bulunan şövalyeler Malta'ya göç etmiştir. Böylece Malta'nın hem sosyal hem de ticari ilişkileri hızlıca gelişmeye başlamıştır. Tabii bu durum, ada- nın kültürel bir değişime uğramasını ve son biçimini alması- ni kaçınılmaz kılmıştır. 6. Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın başına da sonuna da getirilebilir? Birçok farklı medeniyete tanıklık eden Malta, tam bir kültür deryası ve mutlaka gezilmeli. B) Osmanlı kuşatması, Malta şövalyeleri ve askerlerinin savunmasıyla başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Akdeniz ülkesi olan Malta'nın halkı da tipik Akdeniz in- sanı gibi samimi ve sıcakkanlıdır. D) Resmî dil Ingilizce olsa da günlük hayatta Maltaca, ge- niş kitlelerce konuşulan dildir. EX Savaşlardan sonra surlarla çevrilmesine karar verilen şehir, lider şövalyenin ismiyle anılmıştır.

10.1. Yemişi bir iki dişleyip yüzünü ekşiterek çalılara doğru fırlattı. II. Yumruğunu ağzının içine yerleştirdi ve var gücüyle üflemeye başladı. III. Dünyanın en ilkel sesini Chapin'in İlkyaz Valsi'ni Londra Filarmoni Orkestrası'ndan dinliyormuş gibi büyük bir hazla dinlemeye başladı. IV. Olgun bir meşe palamudunu yerden alıp avuçlarında evirip çevirdikten sonra kabuğunu vemisinden ayırdı çocuk. V. Kabuğu İşaret parmağıyla orta parmağının arasında küçücük bir boşluk kalana kadar nazikçe sıkıştırdı. VI. Elini yarım yumruk yaptı. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

14. "Doğa durumuna yani herkesin herkesle savaşına son verecek olan şey, her insanın her şey üzerinde sahip olduğu hakkın başkalarının hakkıyla eşit ölçüde sınırlan- dırılmasına rıza göstermesidir. Bu sınırlandırma, insan- ların sahip oldukları doğal hakkı karşılıklı olarak tek bir kişiye devretmelerini ve onu egemen olarak tanımalarını öngören bir anlaşma sayesinde gerçekleşir." Hobbes'un verilen görüşleri hakkında aşağıdakilerden hangisi söylendiğinde yanlış olur? A) Kendisini bir ülkenin vatandaşı olarak tanımlayan her insanın otoriteye boyun eğdini savunur. B) Toplumsal sözleşme ile savaş ortamından barış or- tamına geçildiğini kabul eder. C) İnsanların çıkarcı ve egoist doğaları nedeniyle or- taya çıkan kaosun monarşiyle ortadan kalkacağını savunur. S Hakları sınırlandıran yasaların iktidar dışında tüm insanları kapsadığını savunur. E) Siyasi otorite doğa durumuna dayandığı için devle- tin insan doğasının devamı olduğunu savunur.

7. I. erkeklerde 60 yaşından önce yakalanma riski 11.45 yaşından sonra önemli ölçüde artar III. şeker hastalığına yakalanma riski IV. kadınlarda olduğundan daha yüksekken V. 70 yaşından sonra her iki cins için de aynıdır Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördün- cü olur? A) I Ball C) III D) IV E) V B) C) D E

1. Bir gemiyim okyanusta, yıldızlar altında yalnız başına seyahat eden. II. Kudurmuş denizin beni yutmak isteyen hırçın dalgala- rıyla çarpışıyorum. III. Zaman bir maceraya yelken açıyor gibi çıkan her nefe- simden. IV. Bizim memleket her mevsim renk renk, çiçek çiçek olur. V. Kitabın basım işleri aksadıkça bir ümitsizlik sarıyordu Cemil'i. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde -im, -im" eki kaç farklı görevde kullanılmıştır? A) 5 B) 4 C) 3 D) 2 E) 1

CO 8. Ah, ben gamlı kış güneşi aydınlığın Bütün suçlarını kalbimde taşırım Bu dizelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi şöylene- mez? A) Yaklaşma durum eki almış isim vardır. B) Belirtme ve bulunma durum eki kullanılmıştır. e) İyelik eki almış isimler vardır. DY Cins isimlere yer verilmiştir. E) İsimden türemiş isim vardır. 12

A A A A 14. "Sabah dört, öğlen iki ve akşamleyin üç ayağı üzerinde yürüyen şey nedir?" Yunan mitolojisine göre kötü bir yaratık olan Sfenks, bu bilmeceyi sordu ve Thebes halkını doğru cevabı alana kadar egemenliği altında tutmakla tehdit etti. Bilmecenin parçalarının bir benzetme olduğunu kavrayan Oedipus, şifreyi çözdü. Sabah, öğlen ve akşam, insan yaşamının farklı dönemlerini temsil ediyordu. Buna göre dört ayağı ile emekleyen bebek, önce iki ayağı üzerinde yürüyen bir yetişkine, sonra bastonu üçüncü ayağı olarak kullanan yaşlı bir insana dönüşüyordu. ---- Bu parçanın sonuna anlam bütünlüğü sağlamak için aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Oedipus'u korkutan şey gerçekleşmedi. B) Oedipus, şifreyi çözünce yeni bir bilmece sorulmasını istedi. C) Oedipus insanın varlık nedenini açıklamıştı. D) Oedipus, bilmeceye doğru cevap vererek Thebes halkını kurtardı. E) İnsanlar Oedipus bilmecenin cevabını bulabilsin diye dua ediyordu.

22. Lumiere Kardeşlerin 1895 yılında film makinesini bulmalarından kısa bir süre sonra 1907'de filmler eğitim amaçlı kullanılmaya başlanmıştır. Sinema; resmi, müziği, dansı, oyunculuğu, edebiyatı, tiyatroyu, mimariyi birleştirerek daha zengin, işlek ve popüler bir dil yaratmıştır. Bu bakımdan da --- Özellikle I. Dünya Savaşı'ndan II. Dünya Savaşı'na kadar olan dönemde sinema filmlerinin eğlence ve sosyokültürel tarih aktarıcılığı fonksiyonları ön plana çıkmıştır. Yapılan ilk araştırmalar da filmlerin eğitimde kullanılması, anlaşılması zor konuların öğretilmesi, konunun somutlaştırılması, tekrar edilebilmesi, akılda kalması gibi yararlarını vurgulamıştır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) filmler savaş yıllarında etkili bir biçimde kullanılmıştır. B) sinema eğitimde kullanılabilecek en etkili araçlardan biridir. BILFEN C) filmlere ayrılan bütçeler her geçen yıl artmıştır. D) sinema birçok edebî türün kullanıldığı bir sentez özelliği kazanmıştır. E) diğer sanat türleriyle benzer özellikler taşımaktadır. A) B) C E 24

18. Sıkça duyduğumuz şarkıları neden bu kadar popüler olduğunu merak ettiyseniz İngiltere'de yapılan bir araştır- ma ilginizi çekebilir. Araştırmada son 50 yılda listeler- de ilk 40'ta olan şarkılar üzerinde yapılan analizlerle bir şarkının hit olup olmayacağına dair 23 parametre belir- lenmiştir. (I) Harmonik yapı, ritim ve dansa uygunluk gibi başlıklardan oluşan bu parametrelere bakarak bir şarkı- nin daha piyasaya çıkmadan hit olup olmayacağının yüz- de 60 doğrulukla bulunabileceği iddia ediliyor. (V) Yüzde 40'lık yanılma payı ise pazarlama, reklam ve dağıtım gibi konularla ilgili (V) Günümüzde müzikal altyapıyla ilgisi olmayan şarkıların da listelerde üst sıralarda olabildiği bir gerçek. (VI) Kimi zaman bir olaya duyulan tepkiden veya bir başka sanatçıyla olan rekabet yüzünden müzikal kaliteden bağımsız olarak bazı şarkıların üst sıralara çık- masının araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlarla çeliştiği söylenebilir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI (2020-KAYMAKAMLIK)

Fat =m 3 mi- miz. mini 16. (1) Onun seramikleri, dünyanın her köşesinde; ev- lerde, duvarlarda, müzelerde yer alıyor. (II) Topra- ğımızı yoğurup ona can veren, ürettikleriyle insanla- ri hep iyiye, güzele yönlendiren bu ellere her zaman saygı duydum. (III) Dünyaya harika güvercinler uçu- rarak barışı, sevgiyi, hoşgörüyü unutanları ne güzel uyardı! (IV) Güvercinlerin kimi beyaz kimi mavi tüy- lü kanatlarında, onun güzel ellerini görür gibi oluyo- rum. (V) Yüreğinin atışını duyuyorum sanki. Y DENEM dükkânı Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? + I. cümlede özne, isim tamlamasıdır. B) II. cümlede sifat-fiil grubu, dolaylı tümleçtir. Ill. cümlede, adlaşmış sıfat vardır. + D) IV. cümlede, kurallı birleşik sıfat vardır. E) cümlenin yüklemi, yapıca birleşik fiildir. BASAT TYT TÜRKÇE DENEME 18 7