Paragrafta Yapı Soruları

nholein 7. İlk gençlik çağındaki iki arkadaş, kentin en büyük caddesinde yürürken etrafı büyük bir heyecanla seyrediyorlar. (II) Cumar- tesi kalabalığı var caddede, (III) Büyük, kurşun rengi yapıların gölgeleri vurduğu için cadde alaca karanlıkmış gibi görünüyor. Senbahar bitiyor ama kış bir türlü yaklaşmıyor. (V) Hava önce şerinliyor, sonra gene ilınıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? inzsh cümle, içinde birden fazla zarf tümleci olan bir fiil cümlesidir. BI. cümle, nesnesi isim tamlaması olan basit yapılı bir cümledir. C) III. cümle, içinde edat öbeği bulunan kurallı ve olumlu bir cümledir. D) V cümle, içinde birleşik sözcük olan bağlı bir cümledir. CEV. cümle, özne ortaklığı olan bağımlı sıralı bir cümledir.

a veri- mlenin enin II. anıttır. WAP: B 2. (1) Aristoteles felsefenin basamaklarını hızlı hızlı çıkarak zirvelerde derin kökler salmış, gerek Batı'da gerekse Doğu'da saygılı ve haklı bir ün kazanmıştır. Ayrıca felsefeyi yüzyıllar boyunca etkilemiş ve adı felsefeyle özdeşleştirilmiştir. (III) Aristoteles'in ilgilendiği, hocası Platon gibi idealar değil asıl bu dünyadır. (IV) Hocasının tersine bir realisttir ve realist felsefesi onun sanata bakış açısını da etkilemiştir.(((V) Aristoteles Platon'la kıyaslandığında kendince gökyüzünde değil ayakları yere basan bir felsefe geliştirmiştir. (VI) Aristoteles, hocası Platon'un fenomenler dünyasındaki nesnelerin dışında bir ideler dünyası oluşturmasına karşı çıkmıştır. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci paragraf numa- ralanmış cümlelerden hangisi ile başlar? A 11 B) III cyiv HOUSESTWING (D) V EXVI

3. bazı batı gidin Su değil, mevsimin havası alan Duyduğum yaprağın dalın sesidir Bu da yıldızların parıltısıdır Bu karanlıkta bazı bazıçakan Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıda verilen yargılardan hangisi yanlıştır? A) İkileme sifat göreviyle kullanılmıştır. B) Adlaşmış sifat-fiiller kullanılmıştır. C) Tamlananı ortak isim tamaması vardır. D) İlk üç dizede isim tamlaması kullanılmıştır. E) Yüklemler söz öbeğinden oluşmuştur. 345

Birinci Dünya Savaşı'nın hemen ardından Batı'da kır sosyolo- jisi olarak anılan çalışma alanı, Türkiye sosyoloji literatüründe Cumhuriyet'in ilk zamanlarından itibaren köy sosyolojisi olarak yer edinmiş oldukça eski bir alandır. H. Çağdaşlaşmanın kırsal alandan başlatılması dönemin hâkim politikasıdır. H. Toplumun kalkındırılması, toplumsal sorunlara çözüm getirilme- si sosyolojinin temel uğraşıdır. IV Türkiye'nin kurtarılması fikrinden hareketle, ilk Türk sosyologla- rından itibaren çağdaşlaşma söylemi Türkiye sosyolojisinde yer edinmiştir. V. Bu uğraşı köy sosyolojisi alanında da kırsal alanın kalkındırıl- ması ve değişimin incelenmesi açısından önceliklidir. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? AI B) I C) III DUV ETV

Belgisini amat 4 S 4. Her şeyi söylemiş, konuşacak hiçbir şeyi kalmamış olanların suskunluğu ne kadar acı ve korkunçtur. A L M A Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? LA) Olumsuz isim cümlesidir. B) Öznesi bir söz öbeğinden oluşmuştur. CBelgisiz sıfatlara yer verilmiştir. D)/Tamlayanı adlaşmış sifat olan bir isim tamlaması kulla- nılmıştır. E) Bir sözcükte birden fazla ses olayı vardır. Sus kun luk 4 3

umlede, farklı turlerde fiilimsilere yer verilmiştir. Efsaneler denizindeydiler ve gittikleri yerlere kendi efsane- lerini de götüreceklerini henüz bilmiyorlardı. Midilli'den gö- rülebilen ufuklar dört kardeşin büyüklerine göz kırpıp duru- yor, köpüklü bağrını göstererek ötelere, daha ötelere çağı- riyordu. C Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur? A) Ünsüz değişimine aykırılık B) Ünlü daralması C) Unsüz benzeşmesi D) Sessiz türemesi E) Hece düşmesi Dočin cına kurulmus bu kasaba doğasını ve tarihîni.

cini nde nin gi- öz sözüyle and hangisidir? A) Geçmiş sanatçıların olumlu yönlerine öykün- mek B) Farklı bir anlayışın özelliklerini yansıtmak C) Sanatçı kimliğine güç ve canlılık kazandırmak D) Eski üslubundaki pürüzleri gidermek E) İlk romanının başarısını gölgede bırakmak 11. Tek bir sözcükle anlatabileceğimiz bir kavramı bir- den çok sözcükle kalıplaşmış biçimde anlatmaya "dolaylama" denir. Buna göre aşağıdakilerin hangisinde dolayla- ma yoktur? A) Ege'nin incisi, benim çocukluğumda daha güzeldi. B) İzmir Uluslararası Fuarı'nı yediden yetmişe hepimiz özlemle beklerdik. C) Hayat arkadaşım koluna takan, çoluk çocuğu- nu yanına alan soluğu Fuar'da alırdı. D) Pavyonlarda en çok seyirciyi Sanat Güneşimiz toplardı. E) Yedi tepeli şehirden, Türkiye'nin kalbinden Fu- ar'ı gezip görmek için gelenler olurdu. 12. "Çevre" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde ben- zetme amacı olmaksızın keivle ilgili başka bir anlama gelecek biçir lmıştır? A) Bugünk çevre matik u buli ir dairenin

11. Beş Hececiler'in açık havayı yansıtmasına, pastoral görünüm- lere merak salmasına karşılık Behçet Necatigil, eve yöneldi. Bireysel durumları bir çırpıda yansıtan kelimelerle bir şiir yazdı. Hece döneminin atmosferini Garip şiirinin dili içinde algılayıp "Gerisini siz anlayın!" der gibi duran kısa misralarla bir ritim oluşturdu. Bu şiirin köylülükle birleştiği, şehirlerin dışında yaşayan insana yaklaştığı yerde ise Cahit Külebi durmaktaydı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi yanlıştır? A) Açıklayıcı bir anlatım benimsenmiştir. B) Yazar, yorumlarını yargı biçiminde sunmuştur. C) Karşılaştırmalara yer vermiştir. D) Şiirin biçimsel yönüyle ilgili gelişmeler anlatılmıştır. E) Şairlerin belirgin yönleri dile getirilmiştir.

Tümüne birden denizanası denen canlıların birçoğunun birbirleriyle akrabalığı, at sineklerinin atlarla akrabalığından fazla değil. Hayvanlar âleminin soy ağacının apayrı dallarında yer almakla kalmıyorlar, habitatları da çok farklı; kimi okyanus yüzeyini seviyor kimi derinleri, birkaçıysa tatlı suları tercih ediyor. (II) Onları bir araya getiren şey, hep- sinin yaşamın içinde süzülmek için benimsedikleri başarılı stratejinin benzerliği: jelatinimsi bedenlere sahip olmak. (III) Ölümsüz denizanası, en ilgi çekici özelliklere sahip bir tür. (IV) Yeniden gençleşebilen ufak, tüylü bir yüksüğü andıran bu tür Akdeniz'de ve Japonya açıklarında yaşıyor. (V) Türün bireyleri yaşlanma sürecini tersine çevirerek ömürlerini dol- duracakları yerde, kendilerini genç bireyler hâline getiriyor yeniden ve bu genç birey, denizanasının yaşam döngüsüne en başından tekrar başlıyor. (VI) Bu, örneğin bir kurbağanın yeniden iribaşa ya da bir kelebeğin yeniden tırtıla dönüşmesi gibi bir şey. (VII)Bilim insanları neredeyse mucizevi olan bu olaya transdiferansiyasyon adını veriyor.nexox Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) I BXIII CV DIVI TEXVII. 1. 2

8. 1. Palamodes tragedyasında Yunanlı şairler II. olarak göstermişler III. Agememnon'u pek gülünç IV. bir komutan V. Yunanlıların günümüzde bile konuşulan Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında baştan üçün- cü cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) I B) II C) III D) IV E) V

1. Rüzgârı çağıranın kasırgayla buluşması, yağmun yanmasıdır tutku; yine de ısınarak ayakta, yine de çağıranın sele maruz kalması, ateşi çağıranın serin ve ışıltılı... Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Edat ve bağlaç B) İyelik ve belirtme eki Haber kipiyle çekimlenmiş fiil D) Bildirme eki O Adlaşmış sifat

4. Her şeyi söylemiş, konuşacak hiçbir şeyi kalmamış olanların suskunluğu ne kadar acı ve korkunçtur. k Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A) Olumsuz isim cümlesidir. B) Öznesi bir söz öbeğinden oluşmuştur. 2) Belgisiz sıfatlara yer verilmiştir. Tamlayanı adlaşmış sifat olan bir isim tamlaması kulla- 'lmıştır. r sözcükte birden fazla ses olayı vardır. bir

22. (1) Kültür; insan topluluklarının geçmişlerinden aldıkları bilgiler ve alışkanlıklar ışığında, birlikte yaşayarak üret- tikleri ve geleceğe aktardıkları değerler bütünüdür. (II) Bütünün içerisinde, özellikle bayramlar özel bir yere sa- hiptir. (III) Kendi içinde derin art alanları olan ritüellere sahip bu bayramlar, içinde bulunduğu toplumun sosyal yapısı ve etkileşim şekillerini yoğurarak geleceğe aktarır. (IV) Nevruz Bayramı da bu bütünün çerçevesinde değer- lendirilebilecek, tarihi çok eskilere dayanan bir ritüeldir. Bayram kutlamalarının literatürdeki aktarımı on birinci yüzyıla kadar gitmektedir. (VI) Kaşgarlı Mahmut, bu za- abman diliminde kaleme aldığı "Divanü Lügâti't-Türk" adlı eserinde "bayram" kelimesinden bahsetmektedir. (VII) Oğuzların bunu "beyrem" olarak ifade ettiklerini aktar- maktadır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istendiğinde ilk pa- ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle biter? A) II B) III C) IV D) V E) VI

Kim tutabilir ki ateşi elinde karla kaplı Kafkasları düşüneren ya da hangi insan açlığını bastırabilir gözlerinin önünde bir şölen canlandırarak ya da nasıl bir hayalperest çırılçıplak yuvarlanabilir aralık karında yaz sıcağını düşleyerek? Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlış- tır? A) Pekiştirilmiş sözcük zarf görevinde kullanılmıştır. B) İsim tamlamaları kullanılmıştır. C) Tüm soru sözcükleri adıl görevindedir. D) Birleşik yapılı sözcükler kullanılmıştır. E) Bağ-fiil kullanılmıştır.

yınız. se yara- nternette zlü sözü metin çe- ibi oluşu Metinie- kları olan en bir ki- nja değil; duğu pa- ini göze- yapmak a bu nok- ön plana mesi sa- unda oku- bulduğu ifade edi- benzetme eliştirilmesi ce noktayı masının güç angisidir? teristik özel- yük bir iş ba- mlam derinik- ebileceği gibi an çeviri ya- m yapmalıdır. en çevirmenin si yanlıştır. 36. - 37. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Değişim için büyük hareketlerin, güçlü sembollere ihtiyacı var. dır. Picasso'nun güvercini her zaman Dünya Barış Konseyi ile bağdaştırılır, zeytin dalı barışla... Bu simgeler, farklı geçmişlere ve uyruklara sahip insanların eylemlerini birleştirmede anah- tar bir rol oynar. Mesela kelebek son zamanlarda iklim krizinin sembolü olmaya doğru gitmektedir. Çünkü iklim değişimi onları olumsuz etkilemiştir. Bununla beraber kelebekler, yalnızca do- ğanın ve güzelliğin kırılganlığının canlı sembolleri değildir. Aynı zamanda onları, umudun ve hızlı değişen dünyada uyum sağ- lama kabiliyetinin simgesi olarak görmek de mümkündür. As- lında bu düşünceler, Antroposen Çağı'ndan yüzyıllar öncesine dayanır. MÖ 4. yüzyıldan beri görsel sanatçılar; kelebeklerin yazın kısa bir zamanda ortaya çıkışları, zarif yapıları ve ürkek, özensiz uçuş rotaları gib kısa ömürlü niteliklerinden etkilen- miştir. Onların en büyüleyici yetenekleri ise tirtildan kelebeğe dönüşmeleridir. Bu dönüşüm, temsilen güzelliğin sembolü ola- rak görülen bir harekettir. 21. yüzyılda bu değişme ve hayatta kalma potansiyeline hâlâ sahip olduğumuzun bir anımsatıcısı olarak işlev görebilir. 36. Bu parçada kelebek ile ilgili aşağıdakilerden hangisine de- ginilmemiştir? (A) Kısa ömürlerinden dolayı olumsuz bir anlamlandırmaya uğ- Tadığına BY Değişik pek çok alanda sembol oarak görüldüğüne cyYaşam evrelerindeki değişime soyut bir anlam yüklendiğine D) Tarihin erken döneminden itibaren simge olarak görüldü- ğüne E) Güzellikle eş değer tutulan bir dönüşüme sahip olduğuna değer 37. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi kelebeğin sem- bol olarak seçilmesinde etkili değildir A) Yaşam evresindeki dönüşümü B) Kısacık olan ömrü 11060 GDünyada çok eskiden beri var olmaları D Zarif yapısal özellikleri E) İklim değişiminden olumsuz etkilenmeleri

2. Ağlamak için bolca sebebe sahip bebeklerin uçak yolculuklarında haklı bir gerekçeleri daha ortaya çıkar. Uçağın kalkışı ve inişi sırasında kulak zarlarının iki tarafı 1 arasındaki basınç farklılığını dengeleyemeyen bebekler, ||| 11 zarın gerilmesiyle yaşadıkları rahatsızlığı kabindeki tüm IV yolculara haykırarak bildirir. V Bu parçadaki altı çizili sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. sözcük, hem yapım hem de tamlayan eki almıştır. B) II. sözcük, aitlik eki almış bir sıfattır. X C) III. sözcük, yeterlik fiilinin olumsuzu olan bir sifat- fiildir. D) IV. sözcük, belirtme durum eki almıştır. EV. sözcük, birden fazla çekim eki almıştır Bilgisi x