Paragrafta Yapı Soruları

ayraç ğun bir klanmış n tama- r. (iyelik adar bü- kına bile kişi ken- i S A M 4. Her şeyi söylemiş, konuşacak hiçbir şeyi kalmamış olanların suskunluğu ne kadar acı ve korkunçtur. Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A) Olumsuz isim cümlesidir. B) Öznesi bir söz öbeğinden oluşmuştur. oluşmuştur. C) Belgisiz sıfatlara yer verilmiştif. D) Tamlayanı adlaşmış sifat olan bir isim tamlaması kulla- nılmıştır. E)/Bir sözcükte birden fazla ses playı vardır. or for van

4. Chuck Palahniuk'un yeraltı klasiği Dövüş Kulübü 1996'da yayımlandı. (II) Ben de çoğunluk gibi filmini izledikten sonra okudum bu kitabi. (III) Kitapla film arasında sadece üç yıl var. (IV) Belli ki senaryo çalışmaları roman çıkar çıkmaz başlamış. (V) İngilizce konuşulmayan çoğu ülkede olduğu gibi bizde de Dövüş Kulübü'nün kitabı, filmin gişe başarısının hemen sonrasında çevrilip yayımlandı. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdaki- lerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlenin öznesinde özel isim vardır. B) II. cümlenin son ögesi belirtili isim tamlamasıdır. C) III. cümlenin öznesi yüklemden hemen önce kullanıl- mıştır. D) IV. cümlenin öznesi belirtili isim tamlamasıdır. E) V. cümlenin öznesi zincirleme isim tamlamasıdır.

9. Yapım eklerinden herhangi birini almış sözcüklere gövde denir. Örneğin "bit-" sözcüğü bir fiil köküdür, "bitki" söz- cüğü ise aynı kökten türetilmiş bir gövdedir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde gövde hâlinde bir sözcük kullanılmamıştır? al-ay A) Kitabın beşinci sayfasından sonra olaylar hızlanma- ya başlıyor. be & finci) → ii yop.ok B) Masanın çiçekli örtüsüne geçen akşam çorba dökül- müştü. C) Bilgisayar teknolojisi günümüzde akıl almaz bir hızla ilerliyor. D) Masanın üstünde bir çanta ve bazı derslere ait kitap- lar vardı. E) Yorgun olduğu her hâlinden belli olan ihtiyar, soluk- lanmak için ağacın dibine oturdu. 12.

-. Aşağıdaki soruda, numaralanmış sözlerin veya cüm- lelerin anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralan- ması için hangilerinin birbiriyle yer değiştirmesi ge- rektiğini bulunuz. I. Bazı araştırmacılar kaygıyı sürekli ve durumluk kaygı olmak üzere ikiye ayırmaktadır. V". II. Sürekli kaygı, bir kişinin kaygı deneyimine yatkınlığını tanımlar ve yaşam boyunca fazla bir değişkenlik gös- termez. III. Yine durumluk kaygı belirgin bir nahoş olayın varlığın- da artış gösterirken tehdit durumu ortadan kalktığın- da azalmaktadır. 08 IV. Durumluk kaygı ise koşula özgü olarak ortaya çıkan geçici kaygı tepkisidir. V. Bu nedenle durumluk kaygı, sürekli kaygıya göre daha fazla değişkenlik gösterebilmektedir. A) II ve III D) III ve V B) II ve V E) IV ve V C) III ve IV (2017-DGS) venn

16. Her şeyden bihaber olan bir adamım ben. Şapkamın altında yaşarım. Kimsenin etlisine ve sütlüsüne karışmayan, yapayalnız biriyim. Bunu başkaları söylemiyor, ben kendim dile getiriyorum. İnanabilirsiniz siz de. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Bir adı niteleme, görevinde kullanılan ad takımı bulunmaktadır. STEVI B) Özneyi pekiştirme görevinde kullanılan dönüşlülük zamiri vardır. gör€ C) Tamlayanı belgisiz adi olan ad takımına yer verilmiştir. D) Türkçenin sondan eklemeli dil olma özelliğine aykırı sözcük kullanılmıştır. E) Kurallı birleşik eylem bulunmaktadır. UcDört Rock ww Diğer sayfaya geç

10. (1) Kitabın ilk bölümü, akademik edasıyla okuyucuya göz kirpsa da aslında yazarların psikoloji bilgisine dair zihnimize temel atacak nitelikte. (II) Bu bölüm için bir tür kavram tartışması veyahut kavram sözlüğü demek bizleri yanıltmaz sanıyorum. (III) İkinci bölüm, aynayı kendimize çevirmenin tam vakti olduğunu söylüyor bize. (IV) Bu bölümü dikkatle okursak psikolojinin neresinde durduğumuzu anlamamız mümkün. (V) Üçüncü bölümde bilgiler, bir sanat eserinin titizliğiyle peş peşe dizilirken kitap elini bir dost gibi okurun omzuna koyuyor ve sanki "Hadi! Geçimsizlerin dünyasına!" diye sesleniyor. Bu parçayı oluşturan cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, mecazlı bir söyleyiş vardır. B) II. cümlede tahmin söz konusuduk C) III. cümlede üslûptan söz edilmiştir. D) IV. cümlede koşula yer verilmişti E. cümlede karşılaştırma yapılmıştır. O Diğer sayfaya geçiniz.

munu oynar. lar peşinde koşmasının nedeni bu E) Kadim devirlerde kitap, sadece bilgi taşıyıcısı olduğun değil, aynı zamanda ona sahip olan kişiye prestij de sağla- dığından "saygıdeğer" bir nesnedir. Güçlü devlet adamla- rının şahsi kütüphaneleri olması bundan kaynaklanır. 6. Birkaç sene önce, yazar arkadaşlarla oturup şu meseleyi tar- tışmıştık: Yazdıklarımızı hiç kimsenin okumayacağını bilsek yine de yazar mıydık? Okur olmadan yazdıklarımız bir işe yarar mıydı? Hele ki okuruyla konuşan, onu kurmacaya davet eden hatta okuru hikâyesinin bir kahramanı hâline getiren yazarlar ne yapardı okur olmasa? Kimsenin yaşamadığı bir kader ne kadar kader sayılabilirdi ki? İşte Saklambaç romanı tam da bu noktada bizlere okur olmadan mümkün olamayacak bir anlatı sunuyor. Kitabın yazarı, kitabın daha ilk sayfalarında, bize eli- mizde tuttuğumuz kitaptan da öte, başka bir kitabı okuyacağı- mızı haber veriyor. Edebî bir oyunla karşı karşıya olduğumuzun ve saklambacın başladığının işaretlerini veriyor kitap. Hatta bu kitabın yazarı biz miyiz diye okuru sorgulatıyor. Bu parçaya göre sözü edilen romanın okursuz bir anlatı olamamasının asıl nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Insana ve onun kaderine ayna tutması BY Okunmayan bir romanın anlamsız olması C) Okurun, romanın kurgusuna dâhil edilmesi Dcerdiği oyunların ancak okurca çözülebilmesi E Okurla konuşur, sohbet eder biçimde yazılması Tümdengelim paragraflarında ana düşünce ilk cümlede, tümevarim paragraflarında son cümlededir. Ancak ana düşünce parçanın bütününe sindirilmiş de olabilir. Parçada verilen örneklerde ana düşünce aranmaz. 76

ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZAN CÜMLEYİ BULMA 4. A) I 4.-6. SORULARDA NUMARALANMIŞ CÜMLE- LERDEN HANGİSİNİN PARÇANIN ANLAM BÜ- TÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ. (1) Güzel sanatlar eğitimi diğer alanlardakinden farklı bir nitelik gösterir. (II) Çünkü bu eğitimin amacı sadece üreten bireyler yetiştirmek değildir ve olmamalıdır da. (III) Sanat olgusu iki özneyle var olabileceğine göre, güzel sanatlar eğitimi de hem sanatçı, hem de alıcı yetiştirmek durumun- dadır. (IV) Bu nedenle eğitimin çocuğu sevmek- le başladığı göz ardı edilirse amaca ulaşmak olanaksızlaşır. (V) Eğer bu taraflardan biri eksik olursa eğitim amacına ulaşamaz ve sanat bir olgu olarak ortaya çıkmaz. B) II TEST- 83 C) III D) IV E) V

EST-82 NMIŞ CUM HIN ANLAM LUNUZ. anmayan bir biyografi ya r, denemede enin kendine her sözcüğü zmış olabilir ü bir gündür. saçacaktır. E) V ir varlıksa dil biçimler için in iç ve diş li bir 1.-3. SORULARDA NUMARALANMIŞ CÜMLE- LERDEN HANGİSİNİN PARÇANIN ANLAM BÜ- TÜNLÜĞÜNÜ BOZDUĞUNU BULUNUZ. (1) Her roman, biraz da otobiyografidir. (II) Yaz- dığınız bir roman, Orta Çağdaki gezgin ozanlar üzerine bile olsa oradaki karakterlerin hepsi siz olursunuz. (III) Bir otobiyografi okurken yapıtta satırlar arasında gizlenmiş yazarı, yazara ilişkin ipuçlarını bulursunuz. (IV) Pek çok karakteri içi- nizde yaşar, yaşatırsınız. (V) Onları ete kemiğe büründürebilmek için onlarla bütünleşirsiniz. (VI) Bütün bunları başarabilmek içinse yazar olarak titiz bir çalışmayı göze almanız gerekir. A) II. B) W C) IV. D) V. E) VI. ( fa a V V C

18. (1) Insanların çoğu, dünyanın merkezinde kendisinin olduğu- nu sanır ve diğerlerini pek düşünmez. (II) Bir kişinin kendisini karşısındakinin yerine koyarak olaylara onun bakış açısıyla bakması, o kişinin duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlaması, hissetmesi ve bu durumu ona iletmesi sürecine "empati" adı verilir. (III) Başka bir deyişle empati, insanın kendisini bir başka kişinin yerine koyup onun düşüncelerini hissetmeye, olaylara onun gözünden bakmaya çalışmasıdır. (IV) Empati hâlinin aile bireyleri arasında daha yoğun gö- rüldüğü söylenebilir; bu durum, hayvanlar âlemi için de ge- çerlidir. (V) Çünkü herhangi bir hayvan türünün anne, baba, yavru etkileşiminde birbirlerinin hislerini anlaması; acılarını sevinçlerini hissetmesi ve paylaşması buna en iyi örnek ola- rak gösterilebilir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatı- mın akışını bozmaktadır? (6) B) II EXV Yörüng

TEST-1 6. (1) Başlangıçlar, yazınsal metinler için öteki ögeler arasında nadir taşlar gibi durur, ayrıca biçimsel ola- rak yararlıdır. (II) Yazınsal metinler başlangıçlarına göre gelişimlerini tamamlayıp son cümlelerine varır. (III) Dil, üslup, ses özellikleri bakımından nasılsa baş- langıçlar, metnin gelişimi ve sonu da aynı biçimde- dir. (IV) Yakıtı başlangıç ateşler, sonra düzenli biçim- de ilerlemeye başlar metin. (V) Genç ya da usta pek çok yazar, başlangıçlar için çektikleri sıkıntıların ba- zen bedelini öder, bazen ödülünü alır. Başlangıçlar ile ilgili bilgi veren bu parçadaki nu- maralandırılmış cümleler için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) 1. cümlede başlangıçların biçimsel olarak yararlı olduğundan bahsedilmiş. B) II. cümlede metinlerin başlangıçlarına göre so- nuçlandığı belirtilmiş. III. cümlede metinlerin başında ve sonunda aynı üslubun, kullanıldığı söylenmiş MADHARA D) IV. cümlede başlangıç ile sonuç arasındaki an- lam ilişkisinden bahsedilmiş. E) V. cümlede genç ve yaşlı yazarların başlangıçta çektikleri ve sonucu açıklanmış. KADEMI DENIZI 8. 9. (1) (11 da (1 da ti C ģ P E C

27. Çırak: Resimlerinize dikkat ettim de doğa sanki tüm olağan akışıyla tuvalinize yansımış. Usta ressam: İyi bir gözlem, bilimde olduğu kadar sanat- ta da en önemli ögedir. Çırak: Resimde gözlem tek başına yeterli değildir sanı- rim. Usta ressam: Tek değil zaten. Gözlem, içselleştirilip bi- limsellikle sentezlenmeli. Çünkü resim, ressamın zihni- ni doğanın zihni hâline dönüştürmeye ve doğa ile sanat arasında tercümanlık yapmaya zorlamaktır. Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki ressamın sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? A) Resim, insanlar arasında iletişim aracı olması yö- nüyle her zaman önem kazanmıştır. Kimi insan, doğayı zihninde canlandırmak, resim yo- luyla sanal bir dünya kurup izlemek ister. C) Resim sanatı, ustaya bakmayla değil; farklı yöntem- leri deneyimleme ile varlığını sürdürür. X Resimde, doğada görülen şeylerin sebepleri yine doğanın yasaları çerçevesinde ortaya konulmalıdır. 28 Resim yaparken diğer sanat disiplinlerinden yarar- lanmak ressamın tercihi değil zorunluluğudur.

NI NI R IL Şanlıurfa iline bağlı olan Birecik, mavi suları durgun akan 1 Fırat'ın yanında, Asurlulardan kalma surlar üzerindeki on iki || III burçlu kalesiyle, tarihî mirasını yıkık dökük de olsa günü- IV müze kadar taşıyan güzel bir yer. V Bu cümledeki numaralanmış sözlerle ilgili olarak aşa- ğıda verilenlerden hangisi yanustir? A) l'inci, niteleme amacıyla kullanılmıştır. B) Il'ncide birden fazla çekim eki vardır. C)'üncüde bağlaç olan "ki" kullanılmıştır. D) IV'üncü, ikilemeden oluşmuştur. E) V'inci, sözcük türü olarak edattır. L Pojis J (2012-KPSS)

1. Bu testte sırasıyla 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işare 1. 1. Türkiye A Millî Futbol Takımı, 2002 yılında düzenlenen Dünya Kupası'nda üçüncü olmuştur. II. 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda alınan üçüncülük, Türkiye A Millî Futbol Takımı'nın elde ettiği en önemli iki başarıdan biridir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Türkiye A Millî Futbol Takımı'nın tarihindeki en önemli başarılardan biri olan, 2008 yılında alınan Avrupa Futbol Şampiyonası'ndaki üçüncülüğün yanında 2002 Dünya Kupası da üçüncülükle bitirilmiştir. B) Türkiye'nin futbolda elde ettiği en önemli iki başarı, 2002 yılında düzenlenen Dünya Kupası'ndaki ve 2008 yılında düzenlenen Avrupa Futbol Şampiyonası'ndaki üçüncülüklerdir. C) Turkiye A Milli Futbol Takımı, biri 2002 yılındaki Dünya Kupası'nda, diğeri 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda olmak üzerek iki kez üçüncülük elde etmiştir. D) Türkiye'nin A takımlar seviyesinde elde ettiği başarılar arasında 2002 Dünya Kupası'nda ve 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda elde edilen üçüncülükler sayılabilir. E) Türkiye A Millî Futbol Takımı, 2002 yılında Dünya Kupası'nda ve 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda başarı elde etmiştir. Kafa Dengi Basit e Birlik 4.

Ai 6. A) ve II D) III ve V E) IV ve Osmanlı İmparatorluğu'nun padişahlarına ev sahip- liği, devletine idare merkezliği yapan Topkapı Sara- yı, 1460-1478 yılları arasında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Topkapı Sarayı, Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Haliç arasında kalan tarihsel yarımadanın ucundaki Sarayburnu'nda Bi- zans akropolü üzerinde kurulmuştur Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) ilgi ekiyle türemiş sıfat vardır. B) Geçişli fiilyardır. C) Dönüşülük zamiri kullanılmıştır. D) Sıralı cümle kullanılmıştır. E) İsim cümlesi vardır. 2820 YAYINDA TEK BAŞARIDA TEK

19. (1) Varoluşçu felsefe, kökeni antik Yunan filozoflarına kadar uzansa da bugünkü manada 1930'lu yıllardan itibaren ge- lişmiş ve yaygınlaşmıştır. (II) Varoluşçu felsefenin ilk büyük düşünürü Sören Kierkegaard'dır ve Karl Jaspers, Gabriel Marcel, Martin Heidegger, Jean Paul Sartre gibi isimler va- roluşçu felsefenin diğer önemli kişileri arasında gösterilmek- tedir. (III) Varoluşçuluğun 1930'lu yıllarda yaygınlaşmasında dünya savaşlarının önemli bir etkisi olmuştur. (Varoluşçu- luğun edebiyat dünyasındaki gelişimini düzenleyen en temel etken modernizm akımıdır. (V) Maddi ve manevi anlamda bü- yük yıkımlara neden olan bu savaşlar, bireyin kendi varoluşu- nu sorgulamasına sebebiyet vermiştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) I BNI C) III D) IV E) V