Paragrafta Yapı Soruları

7. (1) Bazı insanlar vardır paralarını harcayamazlar. (II) Parayı lüzumsuz yere harcamak zaten doğru değildir fakat gerek- tiğinde parayı harcamayı da bilmeli. (III) Eğer bazı insanlar bunu yapamıyorlarsa ne diyelim? (IV) Onların kendilerine yaptıkları kötülük, başkalarına yaptıklarından daha fazladır. (V) Para, ihtiyaçları karşılamak için icat edilmiştir. (VI) Para- si olduğu hâlde ihtiyacını karşılamayan, varlık içinde yokluk çeken; giyebileceğini giymekten, yiyebileceğini yemekten geri duran bir insan bu kötü huyunun cezasını kendi veriyor demektir. (VII) Ağızdan diş çeker gibi insanı bu kötü huydan kurtarmak mümkün değildir. (VIII) Eskilerin dediği gibi "Can çıkar, huy çıkmaz." fakat can çıktığı zaman paralar ortada kalır ve binbir zahmetle kazanılan bu paralar çoğu zaman birilerinin elinde çarçur olur gider. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) (V DY VII B) V givi VI EXVIII

A TYT 34. Coven olarak bilinen bitkiler, gidalarda katki maddes olarak kullanilir. Çöven, köküyle birlikte kullanılan bir Ditkidir. Özellikle tatin halvası yapminde kullanır. Co- venler saponin denen, iktisadi değeri çok fazla olan bi- yokimyasal bir madde içerir. Saponinier tahin helvas, paşa lokumu, kerebic gibi tatlılarda katki maddesi ola rak kullandır. Çöven ülkemiz florasında da çokça bu lunur. Van Çöveni, en fazla kullanılan ve en pahalı olan türdür. Van ve çevresinde uzun yıllardan beri toplan- maktadır. En fazla saponin bu türden elde edilir. Çö- ven özütü elde etmek için her yıl doğadan çok fazla miktarda çöven kökü, yaprağı ve çiçeği toplanıyor. Bu durum, doğal çöven bitkisi popülasyonlarını tehlikeye atıyor. Bu parçada çöven bitkisiyle ilgili aşağıdakilerin han- gisine değinilmemiştir? A) Kullanım alanlarına B) Ekonomik değerine C) Varlığını tehdit eden duruma D) Türlerine ilişkin karşılaştırmaya E Varlığıyla ilgili sunulan çözüme 35 Peter giriden nin far de sa mam zükle lann Terin rinc şıla ler len

2. Peyami Safa'ya sormuşlar: "Üstad, sanat sanat için m yoksa toplum için midir?" Üstadın cevabı: "Sanat sana içinse bütün şalgamları söküp yerine lale dikelim, yok eğe sanat toplum içinse laleleri söküp yerine şalgam dikelim." 350 Bu parçada Peyami Safa'nın sanat ile ilgili vurgulamal istediği temel düşünce aşağıdakilerden hangisidir? SVEMIJO IN A A) Sanat, insanın duygularına hitap eden ve onu topluma kazandıran bir uğraşı alanıdır. 8 Sanatı toplum için yapan, sanattan; sanat için yapar insandan uzaklaşır. dan) Toplumu anlatmayan bir sanat eserinin alıcısı olamaz D) Sanatı, toplumdan ayıramazsınız çünkü ikisi birbirin tamamlar. E) Sanat, estetik güzelliği ortaya çıkardıkça toplumu etkiler

20. (1) Şairin şiirinde ahengi sağlamak için gerekli şartları sağlaması, uygun teknikleri kullanması yeterli değildir. (11) Aynı şartlara ve unsurlara bağlı kalarak okuyucunun da şiirin ahengini ortaya çıkaracak şekilde okuması gerekir. (III) Bu bakımdan şiirin hakkını vererek okumak bir sanattır ve herkes şiir okuyucusu olamaz. (IV) Şiir okuyucusu, hem uygun bir ses tonuna sahip olmalı, hem de ahenk kurallarına riayet etmelidir. ((V) Şiir okumanın en önemli unsurlarından birisi vurgu ve tonlamalara dikkat etmektir. (VI) Doğal dil ile şiir dilindeki vurgulamalar farklıdır. (VII) Şiirde vurgu; ahenge, anlama ve duyguya göre belirlenir. beging ug Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleden sonra başlar? AXI B) HI CHV D) V E) VI

3. Anlatıldığına göre Roma İmparatoru Sezar bir konuşmasın- da uydurma bir kelime kullanır ve bunu birkaç kez tekrarlar. Âyandan biri, hükümdarın sözünü keserek memleket diline saygı göstermesini rica eder. Bir diğeri ona şöyle der:"Sözünü ettiğin kelime, tutalım ki memleket dilinden değildir. Fakat mademki, Roma İmparatorunun ağzından çıkmıştır, artık memleketli olmuştur." Diğeri buna şu cevabı verir:"Sezar! Sen dilediğin insanlara Roma vatandaşlığı de sıfatı verir, mevki ve rütbe kazandırabilirsin. Fakat memle- nevarner ket dilinden olmayan, uydurma bir kelimeye Romalı olma hakkını veremezsin." Bu durum gösteriyor ki Bu parçanın sonuna düsüncenin akışına göre aşağıda- kilerden hangisi getirilebilir? videbegelü Q A) bir milletin dili, o milletin tarihsel ve sosyal varlığının ürünü olup asırlar içinde devredilip gelen mirastır. nsimone B) bir milletin kültür tekâmülünü gösteren muazzam bir ayna gibidir. tarih içinde bazen siyasi otoriteler dil üzerinde büyük baskılar kurarak dili etkilemişlerdir. -=-=_ D) dil yüzyıllarca sayısız kelimeyi bünyesine katmış ancak birçoğunu da dışlamıştır. E) Bir millet değiştirilmek isteniyorsa önce onun kelimele- oli rini değiştirmek gerekir.

misafirperverlik ve arkadaşlığın II. işareti olarak kültürde Türk hayat tarzındaki IV. merkezi bir rol oynar V. derin etkisiyle Türk kahvesi, Yukarıdaki numaralanmış söz öbekleri anlami ve kurallı bir bütün oluşturacak biçimde ara landığında hangisi baştan ikinci olur? B) II C) III D) IV EV 2

14. Zirvede kartallar da bulunur yılanlar da ama biri 1 sürünerek gider biri de süzülerek... || Önemli olan nereye gittiğin değil, nasıl gittiğindir. IV ||| V Bu parçadaki numaralanmış sözcüklerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. sözcük bağlaç görevli bir sözcüktür, B) II.-sözcük belgisiz zamirdir. C) III. sözcük niteleme sıfatıdır. IV. sözcük soru zamiridir. E) V. sözcük soru zarfıdır.

18. Birilerine şifa olmak istiyorsak önce kendimize şifa olmalıyız, yapabilirsek eğer! Kendimizle olan meselemiz çok mühim. Bunun için de: "Nosce te ipsum." Delphi Tapınağı'nın girişindeki yazı: "Ken- dini bil!" En az bildiğimiz, hep kandırdığımız, en az faydamız olan, en çok haksızlık ettiğimiz, hâlâ keşfedilmemiş kendimiz... Kendi hikâyesini bilmeyen başkasının ve keşfedilmeyi bekleyen son ada, hikâyesini ne anlar ne de anlatabilir. Kendi yarasına merhem bulamayan başkasına ne yapabilir, yalan söylemekten başka. Dönüp her seferinde eğilip baktığımız, içimizdeki derin uçurumdan başkası değil. Emin olun ki Paragrafın Şifresi - Metot Anlatımlı Sor Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) kendi şifamız başkasına şifadır. B) insanları tanımak oldukça zordur. C) hatalarımızdır bizi var eden. D) insanı aldığı yaralar olgunlaştırır. E) insanlığa hizmet en büyük erdemdir. Paragrafın Sifresi 20. Dante, övüncü bunlar evrens herhar bu ser mede birer s 273 iki şiir de Fu niyet ölçeğ lere Bu p den A) E B) D C) I D)

39. 1. "Parisli kadını Fransız romancısı yaratmıştır." diyen eleştirmenlere hak vermemizi gerektiren pek çok örnek arasında, okuduğu aşk romanlarıyla her şe- yini kaybeden Fransız taşralısı Madame Bovary, bu roman türünün etkisini ve yaygınlığını gösteren çok önemli bir örnek. Goethe'nin Genç Werter'in Acıları'nı okuyan pek çok gencin intihara teşebbüsü de önemli. Bu romanlar, "yaşam yapıcı" romanlardır.com II. Okuyucu romana kendini kaptırınca romanın "haya- ti yapma" olgusu ortaya çıkıyor, onu özümseyen için "hayat kaydırıcı" olabiliyor. Yani romanın okuyucuyu başka bir bilinç düzeyine sürüklemesi veya "yoldan çıkarması" mümkün "Bu, Madam Bovary'nin artık ha- yali roman kahramanı olmaktan çıkıp gerçek hayatta var olan insanlara dönüşmesidir. Kurmaca bir dün- yanın reel bir yaşantıya örneklik ve öncülük etmesi dolayısıyla romanın, bir yaşanmışlığın ön tarihi olma- sıdır. Roman, hayatı etkilemiştir. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A II. parçada I. parçada anlatılanlar örneklendirilerek so- mutlanmıştır. B) Aynı konuyu farklı üsluplarla anlatmaktadırlar. C) I. parçada anlatılanların II. parçada sebebi dile getiril- miştir. nid in D) Aynı konunun farklı bakış açılarıyla dile getirilmesi söz konusudur. E) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göster- mektedirler.

TYT/Türkçe 23. Aynı olayların içinden geçsek, aynı zamanı ve mekânı paylaşsak bile o; benim göremediğimi görür, görmekle kalmaz sözcüklere döker, resmini çizer, müziğini besteler, sahnede yeniden canlandırır. Kimi zaman bir kahin gibidir; olmakta olanın sıradan insanın fark edemediği detaylarını ve boyutlarını eserine yansıttığında bizim belki de yıllar sonra farkına varabileceğimiz bir gerçeklik resmi çizmektedir. Bu yüzden kimi sanatçıların değerleri ve önemleri yaşadıkları zamanda yeterince bilinmemektedir. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Sanatçılar olaylara bizden fark bakarlar. B) Sıradan insanlar sanatçı olamaz, sanatçı olabilmek için yetenek ve farklılık gerekir. Sanatçı sıradan faniden farklı bir insan türüdür. D Yaşananları olduğu gibi değil değiştirerek eserine yansıtan kişi gerçek sanatçıdır. E) Resim, müzik, tiyatro alanındaki sanatçıların kıymeti o sanatçı öldüğünde fark edilir.

Bu parçadaki numaralanmış sözcüklerden hangisi kökünün türü bakımından diğerlerinden farklıdır? B) II G) 111 DUV EV A)J Der Denizin en az yeri bir köpüğü başlatıyor Yürüyorum kumların çakılların yanı sıra Yüreğimde bir sancı keskin bir akasya kokusundan Avuçlarımda bir yanma Brü Büyüyen bir ürpertiyim sanki Kayıp gidiyorum üstünde sabahın Bu dizelerdeki sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) "başlatıyor" sözcüğü, birden çok yapım eki almıştır. B)"yürüyorum" sözcüğü birden çok çekim eki almıştır. e)"sancı" ve "keskin"sözcükleri fiilden isim yapan ekler almıştır. D) yanma" ve "büyüyen" sözcükleri türemiş yapılıdır. E) "üstünde" sözcugu hem iyelik hem durum eki almıştır.

7. Ne başı gökyüzünü tutmuş ağaçların gün ışığı sızmayan koyu gölgelerini ne akmaya doyamayan gür derelerini ne de güvercinliğini... Zaman azlığından ne kadar dolaşabildim ki! Yine de çok sevdim Gesi Bağlarını. Niğde Bağlarını andırıyordu az çok. Boz kesme taştan evlerini, kimi evlerin gölgeliklerini, kıvrıla kıvrıla açılan darca yollarını, derme çatma izlenimi veren bağ duvarlarını, kuşların uçuşlarını, yaşlı insanlarını... Sanırım unutmam. Koca bir taş yapıyı da... Eskiden ilkokulmuş. Bütün güzelliğine karşın terk edilmiş. Her yanı kırık dökük... Vadiden çıkarken anladım ki ölünce buraya da gömülebilirim. Öyle güzel ve aşina geldi bana. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Eksiltili cümlelere yer verilmiştir... B) Anlatıma duygular katılmıştır. C) Öykülemenin özellikleri öne çıkmaktadır. D) Betimleyici ögeler kullanılmıştır. E) Benzetme yapılmıştır. ndabloms

27. Türlü nedenlerle iletişimde meydana gelen kopukluklar insan ilişkilerimizi olumsuz yönde etkilemektedir. İletişim- de kopukluklara yol açan nedenlerin bazısı farkında ola- rak, bazısı da farkında olmadan yaptığımız davranışların sonucudur. Sık sık gözlemişimdir. Benim için önemli bir konuyu anlatırken karşımdaki yüzüme bakmakta ve beni işitmekte ama aslında sözlerimi dinlememektedir. Bu boş ifade ve dinler görünme karşısında, içimden karşımda- kini sarsmak, onun ilgisini çekmek gelir. Ama aynı şeyi ben yapmıyorum, diyebilir miyim acaba? Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) İletişim kopuklukları yanlış anlaşılmalar yaratabilir. B)) Biriyle konuşurken değersiz olduğun düşüncesi ka- fanda belirebilir. 1 C) Farkında olmadan karşımızdakini bazen dinleyeme- yebiliriz. D) İletişim kuramamak insanları karşısındakinden so- ğutur. E) İlgi çekmek için durmadan dertlerimizi anlatabiliriz. Diğer sayfaya geçiniz.

15. (1) Milli kimliğin ve bireysel belleğin oluşumunda sa- natkâr duyarlılığı ile metinsel kodlamalar arasında sıkı bir ilişki vardır. (II) Sanatkâr içinden çıktığı toplumun kültürel belleğine ne denli duyarlı olduğunu ve bu kül- türel bellekten kendisinde neler taşıdığını ortaya koy- duğu metinlerle sunmuş olur. (III) Bir anlamda yazarın kimliği, ortaya koyduğu edebî metnin dilinde saklıdır. VCünkü dil içerisindeki mevcut unsurlar, sanatkârın gizli benini anlatan ögelerdir. (V) Geniş anlamda sa- natkâr, dar anlamda yazar, dil aracılığı ile zamana ve mekâna sinmiş yaşanmışlıkları estetik düzeyde işler. (VI) Böylece bir yandan belleği sarsar, diğer yandan sarsılan bu bellekle oluşmuş bir bilincin yaratılmasına olanak hazırlar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? EV AYII J • Mon ) IV B III CAP-

19. Bazı toplumsal ve siyasi mesajlara ufak tefek müdaha- Te edildiği oluyor. Çizgilere müdahale edilmiyor ama. İçerik uygun görülmemişse bir hikâye ya da bir sayı yayımlanmayabilir. Mesela bir yayınevi 80'li yıllarda Ken Parker'da böyle bir müdahalede bulundu. Adamı- mızı bir yerde bıraktık. On beş gün sonra bambaşka bir yerde yaralı, bakıma muhtaç bir hâlde bulduk. Ara- da ne oldu? Grev kırıcıların adamı olarak bir greve siz- mış ve orada yaralanmış. Biz o bölümü okuyamadık. Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık söylenmiş olabilir? Çizgi romanlar basılırken siyasi ve toplumsal me- sajları gözden geçiriyor musunuz? BY Yabancı çizgi romanlar Türkiye'de bire bir mi bası- lıyor? C) Yabancı çizgi romanlar, Türkçeye çevrilirken ne gibi zorluklarla karşılaşılıyor? D Ken Parker, Türkiye'de basılırken hangi zorluklarla karşılaştınız? E Yabancı çizgi romanlar basılırken hikâye mi, çizgi mi daha çok eleştiriliyor? CAP

Sözcük, Cümle, Paragrafta Anlam TYT 58. İyi bir eleştiri, iyi bir sanat eseri gibi hayat ve insan ilişkile- rine ait yeni bir yorum getirmelidir. Eleştiride önemli olan, eleştirinin konusuna uygun bir yöntemle ve üslupla yazılıp okurlara sunulmasıdır. Eleştirel incelemeye konu olan ese- rin inceleme yönteminin yapıtın konusu ve yazarın yakla- şimiyla uyumlu olması gerekir. Konuya uygun bir dil ve tavır geliştirmek, bakış açısını kaybetmemek, eleştirilen konu ve kişinin hakkında yeterli bilgiye sahip olmak başta gelmektedir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına gö- re aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Meselâ bir psikolojik roman, psikoloji; feminist roman, feminist eleştirinin kriterleri göz önünde tutularak de- gerlendirilmelidir. B) Sonuçta okur, romanı okumaya başladığında eserin iş- lediği konuya göre "gözlük" değiştirebilir. C) Eleştirmenin bu durumu göz ardı etmesi hem okurda hem de sanat camiasında hayal kırıklığı yaratabilir. D) Belki de bu durum önemsenmediği için yazarlar ve eleş- tirmenler arasındaki soğuk savaş yıllardır sürmektedir. E) Eleştiri yazarken dikkat edilmesi gereken hususların başında bu anlayış gelmelidir. 60. (1) U cü h baya yirm rin birin tara yar Bu yer SIZ A) 61.