Paragrafta Yapı Soruları

4. Döne döne sonbahara erişti yorgunluğum Uzaktan ölümün çanlarını duyuyorum" Bu şiirde altı çizili sözcükte aşağıdaki açık- lamaların hangisine uygun bir söz sanatı var- dır? " A) Bir sözcüğü benzetme amacıyla bir başka sözcük yerine kullanma B) Bir sözcüğü hem gerçek hem de mecaz anla- ma gelecek şekilde kullanma C) Bir sözcüğü benzetme amacı gütmeden ilgili olduğu bir başka sözcük yerine kullanma D) Bir sözcüğü temel anlamının tam tersi bir anla- ma gelecek şekilde kullanma E) Birden çok anlamı olan bir sözcüğü yakın an- lamıyla kullanıyor görünüp en uzak anlamıyla kullanma

9. Kim tutabilir ki ateşi elinde karla kaplı Kafkasları düşünerek ya da hangi insan açlığını bastırabilir gözlerinin önünde bir şölen canlandırarak ya da nasıl bir hayalperest çırılçıplak yuvarlanabilir aralık karında yaz sıcağını düşleyerek? Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlış- tır? A) Pekiştirilmiş sözcük zarf görevinde kullanılmıştır. B) İsim tamlamaları kullanılmıştır. C) Tüm soru sözcükleri adıl görevindedir. D) Birleşik yapılı sözcükler kullanılmıştır. E) Bağ-fiil kullanılmıştır.

10. Tatlı sucuk, ceviz ve badem gibi kuruyemişlerin ipe dizildikten sonra nişasta ve/veya un ile kıvamlandırılmış üzüm şırası ya da pekmeziyle, bazen de dut pekmeziyle kaplanıp askıda kurutulmasıyla yapılan bir tatlı çerezdir. Üzüm yetiştirilen her yerde yapılan bu çerez; pekmez sucuğu, Maraş sucuğu, köfter, köme, orcik, şıralı sucuk, sucuk şekeri, keçiayağı diye de bilinir. Üzümün gen merkezi olan Anadolu'da binlerce yıldır yapılmaktadır. "Modern yaşam" sonrası gözden düşse de Anadolu ve Yakındoğu'da çok sevilen tatlı sucuk, bugün bütün çeşitleriyle "Mutfağımız toprağımızdır." akımıyla eski popülaritesine kavuşmak üzere. Deneme 10 Bu parçada tatlı sucukla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Günümüzde çeşitliliğinin arttığına B) Geleneksel bir tatlı olduğuna C) Beğenisinin sürekli olmadığına D Adının yöreden yöreye değiştiğine E Yapımındaki malzeme farklılığına

rin daha mda ve amu lara ait enecek e rilmesi Ü ğini arda miştir. r in ndan 2 8. • Beynin gelişiminde çevresel faktörlerin önemi var midir? • Tüketilen gıdalar beyin işlevleri için bir önem arz ediyor mu? . . Olumsuz düşünceyle beynin gelişimi arasında nasıl bir ilişki söz konusudur? Yaş ilerledikçe beyinde ne gibi değişiklikler meydana gelmektedir? Aşağıdaki araştırma sonuçlarından hangisi bu sorulardan herhangi biriyle ilişkili değildir? A Başka bir insanın bakışlarını yorumlayarak beynini okumaya çalışmak, gelecekle ilgili sürekli olumsuz tahminlerde bulunmak, sürekli genellemeler yapmak, kendini aşırı suçlamak gibi düşüncelerin beyin işlevlerini yavaşlatıp azalttığı saptanmıştır. B) Yapılan fosil incelemelerinde, insan beyninin en az 50 bin yıldır önemli bir yapısal değişikliğe uğramadığı belirlenmiştir. C) Doğduktan sonra tek gözü kapatılıp diğer gözü açık bırakılan bir maymunun kapalı gözünün, belirli bir süre sonra açılsa bile diğer gözü gibi görmemesi; vücut dışından gelen sinyallerin beynin gelişimi için önemli olduğunu göstermiştir. Beynin daha uzun süre sağlıklı kalmasını sağlayan antioksidan içerikli gıdaları tüketen yaşlı insanların, kısa dönem hafızalarının geliştiği görülmüştür. Yaşa bağlı olarak beyinde görülen unutkanlık, bunama ve alzaymır gibi hastalıkların; beyin işlevlerini ciddi ölçüde bozduğu tespit edilmiştir. Diğer sayfaya geçiniz.

10. Toroslar'ın güneyindeki sarp kayalıklı dağlar, doğanın gözlerden saklı kalmış sayısız güzelliklerini barındırır. Öyle köşeleri vardır ki bu gizemli doğa parçasına hiçbir insan ayağı değmemiş zannedebilirsiniz. Adıyaman'ın köylerinde geçmişi yaşarsınız. Nemrut Dağı'ndaki kümü- lüs bu yörenin gizli hazinelerinden biridir. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Karşılaştırma yapılmıştır. B) Öznel bir anlatım benimsenmiştir. C) Örnekleme yapılmıştır. D) Betimleyici ögeler kullanılmıştır. E) Gözlemlere yorum katılmıştır. 61

1. Besin neofobisi -yeni besinleri denemeye karşı duyulan isteksizlik ve korku- hakkında yapılan bir araştırmada yaşları 4 ila 7 arasında değişen ikizlerin %72'sinin yeni besinleri denemekle il- gili isteksizliğinin genlerinden kaynaklandığı tespit edildi. Bu konuda yapılan önceki çalışma- larda da çocukların %78'inin, yetişkinlerin ise %69'unun genlerinin etkisiyle yeni besin dene- mekten kaçındığı görüldü. Araştırmaya katılan çocukların çevresel etkenler bağlamında yeni besinlere duydukları korkuyu azaltabilecekle- ri belirlendi. Bu konuda yetişkinlerin çocuklara örnek olması gerektiğini belirten uzmanlar; ebe- veynlere evde yeni besinler denemeyi ve çocuk- lara farklı besin seçenekleri sunmayı öneriyor. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangi- sine ulaşılabilir? A) Ebeveynlerinin yeterli besin çeşitliliği sağla- dığı ve örnek olduğu çocuklar, yeni besinleri deneme eğilimindedir. B) Yeni besinleri. denemeyi reddeden çocukla- n tutumunu uygun çevresel koşulları sağla- yarak değiştirmek mümkündür. C) Çocukluk çağında başlayan yeni besinleri denemeyi reddetme, hayat kalitesini düşü- ren bir davranış bozukluğudur. D) Yeni besinleri denemeyi reddetmeye yönelik çalışmalar, genetiğin etkisinin yaş ilerledik- çe azaldığını göstermektedir. E) Yeni besin denemeye yönelik ilgiyi artırmak -isteyen ebeveynin, çocuğun kişilik özellikle- rini dikkate alması gerekir. 2021/TYT

3. Aşağıda evcilleştirilmiş kuşların aynı ortamda birbirlerine zarar verme olasılıklarını gösteren tabloya yer verilmiştir. Ahmet tabloyu in- celeyerek evlerinde bulunan Maviş'in yanına anlaşabileceği farklı cinste Cafer adında bir kuş almıştır. Buna karşın Ahmet aldığı kuşu başka türlere alışabilmesi için bazen komşularının beslediği Boncuk'un yanına bırakmaktadır. KAFES UYUMLULUK TABLOSU E: Zarar vermez H: Zarar verir D: Zarar verme ihtimali vardır. Papağan Baykuş Hint Bülbülü Gökkuşağı Muhabbet Kuşu Nijer Kuşu Papağan DDED HE Süpernova Soru Bankası A) Papağan - Gökkuşağı - Muhabbet kuşu C) Hint bülbülü - Muhabbet kuşu - Gökkuşağı Baykuş DDDD HD Hint Bülbülü E Gökkuşağı 25 Bu bilgi ve tabloya göre; Maviş, Cafer ve Boncuk sırasıyla hangi türlere EDEEEE DDEE HE I HE HEE EDEEED ne Muhabbet Nijer Kuşu Kuşu aittir? H CTS B) Nijer kuşu - Muhabbet kuşu - Hint Bülbülü D) Gökkuşağı - Papağan - Muhabbet kuşu 8. Sınıf Türkçe WAST 87

38. Hiç olmazsa unutmamak isterim Eski geceler, sevdiklerimle dolu odalar Yalnız bırakmayın beni hatıralar Az yanımda kal çocukluğum Temiz yürekli uysal çocukluğum Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Emir kipiyle çekinlenmiş eylem B) Birleşik zamanlı eylem C) Belirtme durum eki almış sözcük D) Belirtisiz ad tamlaması E) Birleşik yapılı sıfat 10

0 Paraf Yay sunulan reg mücadeleyi sekteye uğra 36. (1) Kakaodan elde edilen çikolatanın tarihi çok eskilere, MS 400 yıllarında yaşamış Maya kavmine kadar dayanmaktadır. (II) O dönemlerde kakaonun tüketimi, şimdiye kıyasla oldukça farklıdır. (III) Kurutulmuş kakao tanelerinin suda eritildiği, içerisine tarçın ve biber eklendiği ve bu şekilde tadının daha sert ve acı olduğu bilinmektedir. (IV) Kakao ve kakaolu gıdalar, lezzetlerine ek olarak protein, mineral ve karbonhidrat içeriğine sahip oldukları için çok değerli endüstri ürünleridir. (V) Özellikle fenollerden kaynaklanan antioksidan içerikleri, kakao ve ürünlerini fonksiyonel gıdalar kategorisine taşımıştır. (VI) Bu nedenle kakao ürünleri, özellikle çikolatanın raf ömrünün uzatılması, zararlı bileşenlerin uzaklaştırılması veya azaltılması için kullanılır. (VII) Çikolatanın besin değerinin ve antioksidan aktivitesinin daha da artırılması tüketici sağlığına kattığı olumlu etkilerin yanında ticari ve ekonomik olarak da önem taşımaktadır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) II B) C) IV D) V E) VI Diğer sayfaya geçiniz.

2. 1. Ama yeni bir araştırmaysa okyanusların on sekiz yıl öncesine göre neredeyse iki kat daha hızlı ısı aldığını gösteriyor. II. Okyanusların hızlı ısınması ise mercanların beyazlamasına yol açarak mercan resiflerini yok olma tehlikesiyle karşı karşıya getirecek. III. Yani okyanusların sıcaklığı son yirmi yılda, önceki yüz yılda gerçekleşen artışa yakın bir artış gösterdi. IV. Eskiden beri okyanusların az bir düzeyde ısı tuttuğu biliniyordu. V. Bu, aynı zamanda okyanusların daha hızlı ısınması anlamına geliyor. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) IV B) V C) II D) I E) III Paraf Yayınları

8. Buzdolabı, hanımeli, yayınevi" gibi birleşik sözcükler aşağıdaki yöntemlerden hangisiyle oluşturulmuştur? A) Birinci sözcük, öz anlamını yitirmiştir. B) İkinci sözcük, öz anlamını yitirmiştir. C) Her iki sözcük de oz anlamını yitirmiştir. D) Belirtisiz ad takımının kaynaşmasıyla oluşmuştur. E) Sifat tamlamasının kaynaşmasıyla oluşmuştur. D) Bir yıldır biri E) Biz insanlar olabiliriz. 12. Öykülerinde, önemli bilgile Bu cümlede A) 2

ize maz. nin r an ra Türkçe 20. Gazeteci: Neden sanatın dili yoruma açık bir dildir? Şair: Çünkü sanatın tarihsel sürecinde bilimde olduğu gibi ilerlemeci, doğrusal bir gelişme çizgisi yoktur. Gazeteci: Sanatın tanımı her zaman yetersiz mi kalmaktadır? Şair: Sanat yapıtı zamanlar üstüdür. O yüzden yeni bakış açılarıyla değerlendirilmeye gereksinimi vardır sanat yapıtının. Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki şairin sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? A) Bence sanat inişli çıkışlı, çapraşık ve olasılıklarla dolu değişken bir oluşumdur. B Sanatçı, tarihî bir misyonla toplumun beğenisine hizmet etmek zorundadır. Sanatçı, bilinçli bir şekilde ideal güzelliğe olan özlemini dile getirmeli. D) Bana göre sanatın sırrı, kullanılan malzemeye döneminin rengini yansıtmaktır. ağını E) Cağını ancak bütüncül bir bakışla okuyan bir sanatçı kalıcılığı yakalayabilir.

5. ragrafta Boşluk Doldurma Melodik düzen bu odaklanmanın çıkış noktasını oluştu- rur çünkü edebiyatın dili de müziğin dili de sesi esas alır. Sesleri anlam birliğine dönüştürmüş olan sesin, edebiyatın bir avantajı mı yoksa dezavantajı mı olduğunu söylemek ve bunun üzerinde yorum yapmak çok güçtür. Edebiyata karşı- lık müzikte sesler, anlam birliğine yahut bütünlüğüne ulaştı- racak bir gücü beklemektedir çünkü doğal sesler müziği akla getirir ama kendileri henüz müzik değildir. Anlaşıldığı üzere ilk aşamada malzeme yönünden şiir ile müziğin ayrıştığı or- tadadır. Şair, anlamla ve düzenli ses birlikleriyle, müzisyen düzensiz bir ham madde ile karşı karşıyadır. Düşüncenin akışına göre bu parçanın başına aşağıdaki yargılardan hangisi getirilebilir? O Edebiyat ve müziğin birtakım benzer yanları olduğu gibi birçok noktada da ayrı düştüğü görülür. B) Seslerin anlamlı bir bütün oluşturması, şiir için oldukça önemlidir, şiir bu yönüyle müziğe benzer. C) Şairin seslerle kurduğu ahenkli düzenin, seslerin kendi- ne has doğal ritmine bağlanabilir. D) Ses ve söz aynı şeyler değildir ve bu ikisi, edebiyat ve müzik alanlarında ayrı olduklarını bize hissettirir. E) Müzikle edebiyat arasında kurulan her ilişki, ister müzik ister edebiyat tarafından bakılsın gelip şiire odaklanır. 1 7.

8. Ey isimsiz mezarlar, taşsız mezarlar Taşları yazısız mezarlar Eğilsem üstünüze bir söğüt dalı gibi PALME YAYINEVİ Ağlasam duyarsınız beni belki o zaman Bu dizelerle ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi doğru değildir? A) Bir isim yapım eki alarak sıfat görevi üstlenmiştir. B) İşaret sıfatı ve belgisiz sifat kullanılmıştır. C) Birden çok adlaşmış sıfata yer verilmiştir. D) Kurallı birleşik sıfat örneği bulunmaktadır. E Belirtisiz isim tamlaması kullanılmıştır.

11. Tanrı'dan diledim bu kadar dilek Aman aman bu kadar dilek O yârin yüzünü bir daha görek Aman aman bir daha görek Gel aman aman yanıma Kıyma bu yazık canıma Bir kara kaşın bir kara gözün Değer dünya malına Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) görek" sözcükleri istek kipinde çekimlenmiştir B) "kıyma" sözcüğü basit yapılıdır. C) "dilek" sözcüğünün kökü fiildir. D) "yüzünü" sözcüğü hem iyelik hem belirtme hâli eki almıştır. E) "değer" sözcüğü türemiş yapılıdır.

A 34. Severim gerçekçi edebiyatı. Bu yaşa değin en çok onun ürünlerini, o yolda yazılmış hikâyeleri, romanları, hep o çığırı öven denemeleri, eleştirileri okudum. Bir hikayede, bir romanda anlatılanların, gerçekte olanlara benzememesi, çok kimse gibi benim için de büyük bir suçtur. Peri masallarından, dev masallarından çocukluğumda bile pek hoşlanmadım. Ta o zamanlar bile---- Bu parça anlam akışına bakılarak aşağıdakilerin hangisiyle tamamlanamaz? A) kimsenin fark etmediği ayrıntılara inmeyi sevdim. B) gerçeğin peşinden koşmakla ilgileniyordum. or hayal gücünün kapılarından uzak durdum. olmayacak şeyleri, benzerleri görülmeyecek yerleri neden anlatırlar ki diye düşünürdüm. E) gerçekleri, yalnızca gerçekleri anlatmak bana daha doğru geliyordu.