Paragrafta Yapı Soruları

5. Bir tarla meselesi yüzünden Savrukların Hüse- yin, Arkbaşı'nda Sarı Mehmet'i vurdu. Otuz evli köy birbirine girdi. Şaşırdılar. Herkes korku içinde candarmaların gelmesini bekli- yordu. Halbuki karakol buraya altı saat uzak- likta idi, köyden kimse cinayet haberini götür- medikçe on beş gün bile uğramazlardı. Bu, köylünün aklına en geç geldi; ondan sonra köyün ihtiyarları kahvede Hüseyin'in babası Mevlut Ağa'nın etrafında toplandılar. Sarı Mehmet'in bir tek ihtiyar anasından gayrı kim- sesi yoktu. Onu karşılarına aldılar; davacı olmaması için kendisine nasihat etmeye başla- dılar. Sabahattin Ali'nin "Kağnı" adlı hikâyesinden alınan bu parçayla ilgili aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Gerçeğe yakın bir olay örgüsü vardır. B) Sade ve anlaşılır bir dille kaleme alınmıştır. C) Olay hikâyesine özgü özellikler taşımakta- dır. D) Toplumcu gerçekçi anlayışa örnektir. E) Birinci kişili anlatıma başvurulmuştur.

3. Geceleri boza satıyor, geri kalan vaktini kızlarına veriyordu. Ama ilgisi "Dersini yaptın mı?","Doydun mu?" "İyi misin?" gibi derine gidemeyen sorulardan öteye geçemiyordu. Bir sabah kızları okula gittikten sonra karşısında arkadaşı Ferhat'ı gördü. Ferhat açacağı çok ciddi bir konu olduğunu söyledi ve uzun uzun konuştular. Mevlüt arkadaşının kendisine çıraklık teklif ettiğini çok iyi anladı. Ferhat "Bu iş hem seni hem kızlarını mutlu edecek. İyi para kazanacaksın." dedi. Aslında Mevlüt'un resmen alacağı para o kadar da yüksek değildi. Ferhat'ın yardımcısı daha çok ka- zanacaktı. Ama Ferhat'ın sözünü ettiği "çok para"nın ancak bahşişlerle mümkün olacağını seziyordu. "Bal tutanın parmağını yalayacağını patronlar da biliyor." dedi Ferhat. "Ortaokul diplomanı, ikametgah belgeni, nüfus kağıdını ve altı vesikalık fotoğrafını getirdikten üç gün sonra işe başlarsın. Ben sana her şeyi öğreteceğim. Seni bu işe dürüst olduğun, kimsenin hak- kını yemeyeceğin için çok istiyoruz." Mevlüt "Allah senden razı olsun." dedi ve bu sözünde bir alaycılık olduğunu Ferhat'ın fark bile etmediğini düşündü. Yukarıdaki altı çizili atasözünün metne kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) En küçük iş dahi emek harcamayı gerektirir, ağza kadar gelen nimetten yararlanmak için bile çiğnemek gerekir. B) Her şey onu gereği gibi kullanmayı, ondan yararlanmayı bilene yakışır; böyle kimseleri hakkıdır. C) Çok önemli bir işin için bir kimseye ricada bulunmak hatta yalvarmak gerekirse yapıc bununla hiçbir şeyiniz eksilmez. D) İmkanları geniş bir işin başında bulunan kimse bunlardan az da olsa yararlanır.

3. Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar | Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar IV || ||| lubi İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim V O benim, zaman, mekân aşıp gelmiş sevgilim 18 Bu-dizelerdeki numaralanmış sözcüklerle ilgili olarak SIRENE aşağıdakilerden hangisi söylenemez? TALPRES AXNWERBANGSA Sert A) I. sözcükte, ünsüz benzeşmesi vardır. B) sözcükte, kaynaştırma harfi vardır. III. sözcükte, ünlü daralması olmuştur. 557111 ZimmelvtalSANGAN D) IV. sözcükte, ünsüz yumuşaması vardır. E) V. sözcük, küçük ünlü uyumuna uymamaktadır.

15200 9. PARAGRAF OLUŞTURMA TEST-2 (1) Başarılı bir şiir yazmak için düz yazıdan elden geldiğince kaçınmaya çalışmışımdır. (II) Şiirde düz yazı yöntemlerini kullananları da hiç anlamam. (III) Bazıları bu sevince arkalarını dönmek ister. (IV) Şiirlerimde varmak istediğim nokta okurlarda bir sevinç, bir coşku uyandırmaktır. (V) Onlar bu şekil- de sanat yaptıklarını sanıyorlar, ama yanılıyorlar. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi- leri yer değiştirirse parçada anlam bütünlüğü sağlanmış olur? A) I ve II B) II ve IV D) III ve IV C) II ve III E) IV ve V

lerin daha çok, ptaki fotoğraf- sik on beş bin (V) Fotoğraf- ürlere öncelik n kitapla ya- nudaki bilgi gisinde ya- E) V 24 A) I 6. B) II (1) Felsefe kendisiyle ve her şeyle hesaplaşarak kendisinin eleştirel yanını sürekli yeniler. (II) Bu yüzden felsefi düşün- lara, yeni sorular yeni cevaplara, yeni cevaplar tekrardan me, sürekli farklılığı varsayar. (III) Yeni farklılıklar yeni soru- yeni sorulara yönelir; felsefe durmaz, sürekli eleştirir. (I) Bu; bir şeyi temel bir ilke olarak kabul etmeden her şeye, her kabule şüphe ile bakan bir eleştiridir. (V) O temel ilke- yi kabul ettikten sonra dahi o ilkenin kendisine dönüp tek- rar tekrar bakan, onu tekrar tekrar inceleyen eleştiri... Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde aşa- malı durum söz konusudur? A) I C) III B) II IV D) IV E) V TÜRKÇE C) III D) 9. (1) (11) se li a di bi S a E SOF

15. (1) İskoç mühendis John Logie Baird, 1925 yılında çok sayıda çark ve parçadan oluşan ilk mekanik televizyonu yaptı. (II) Tasarımında 1894 yılında Alman mühendis Paul Nipkow tarafından icat edilen ve görüntüleri elektrik sinyalleri olarak iletmek üzere tarayan delikli bir disk kullandı. (III) Televizyona ulaşan sinyaller, cihazda bulunan ampulün parlaklığını çok hızlı bir biçimde değiştiriyord (IV) Geçmişte dünyanın dört bir köşesinden çok sayıda kişi hareketli görüntüleri uzak yerlere taşımak için çabalıyordu. (V) Bu duzenekte hareketli delikler ve değişen parlaklık bir araya geldiğinde küçük hareketli görüntüler ortaya çıkıyordu. (VI) Görüntüyü büyütmek için merceklerden yararlanan Baird'in tasarımı titrek ve bulanık bir görüntü sağlıyordu. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) II B) III C) IV P YA D) V E) VI

7-ÖĞRETEN SORU / MSÜ 2018 Günümüzdeki moda endüstrisinin bedenlerimizin nasıl gö- rünmesi gerektiğine dair dayattığı fikirler insanın doğallığını ve sağlığını etkiliyor. Bedenlerimiz bir yandan nesneleştirilir- ken diğer yandan popüler kültürün dayatmalarından kaynak- lanan biçimlere uymaya zorlanıyor. Beden ile kişisel yeterlik, mutluluk ve sosyal kabul gibi olumlu değerlerle; yetersizlik, dışlanma ve mutsuzluk gibi olumsuz değerler özdeşleştirili- yor. Bedenlerimiz suni biçimde yaratılan kaygılarla âdeta kont- rol altına alınıyor. Sürekli ideal görünümden uzakta oldukları korkusu aşılanan insanlar; diyet ve beslenme, kozmetik ve estetik cerrahi sektörlerinin sunduğu olanaklara yönlendirili- yor. Böylece bedenin sağlığı ve doğallığı ikinci plana atılıyor, öncelik görünüme veriliyor. I. Şeyma'nın, iş çıkışlarında sağlık için düzenli olarak yü- rüyüş yapması 11. İrem'in, tehlikeli olduğunu bilmesine rağmen zayıflama ilacı kullanması III. Nusret'in, beğendiği sporcularla aynı marka ürünleri kul- lanmak istemesi Yukarıda numaralanmış ifadelerden hangileri bu parçada anlatılanlarla ilişkilendirilebilir? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II E) I, II ve III C) Yalnız III kapa ünlü Tam ünl der AT B) 13

OKTALAMA Le İlgili Ses Olayları) m ünsüz dir? angisi, E) V LİMİT YAYIN TEST 3 Küçüncü kişi iyelik eki alan sözcüklerin sonuna "ile" getirilince araya "y" koruyucu ünsüzü girer ve "ile"nin başındaki "i" ünlüsü düşer. Bu sözcükler büyük ünlü uyumuna uyar. 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya örnek olabilecek bir kullanım vardır? A Romanla hikâyeyi ayırt etmek oldukça basittir. BY Gürültüyle içeri giren çocuk sertçe uyarıldı. Babayla oğul gibi anlaşmaları dikkat çekiciydi. DPazardan elmayla armut almak için dışarı çıkmış. E Öğretmeniyle kütüphaneyi gezmek için gitti. 6. "p, ç, t, k" ünsüzlerinden biri ile biten bazı sözcüklere ünlü ile başlayan bir çekim veya yapım eki getirildiğinde sözcüğün sonundaki "p, ç, t, k" ünsüzleri "b, c, d, g, ğ"ye dönüşmez, buna "ünsüz yumuşamasına aykırılık" denir. Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükte ünsüz yumuşamasına aykırılık yoktur? A Başarının ölçütü kişiden kişiye değişir. B) Yazarın S

12. (1) Bir sabah işe gidiyorsun, sıkış tepiş bir metroya bindin. (II) Yer kapma kargaşasının içinde gözün bir gence ilişiyor. (III) Gözleri hareli, kucağında kitaplar, üzerinde okul forması... (IV) Yirmi yıl önceki sen, ora- da öylece duruyor. (V) Gözlerini kocaman açıp baka- kalıyorsun. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşa- ğıda belirtilenlerden hangisinde yanlışlık yapıl- mıştır? A) I. cümlede geçen ikileme sıfat görevindedir. B) II. cümledeki "gözün" sözcüğünde iyelik eki var- dır. C) III. cümle eksiltili bir cümledir. D) IV. cümlede işaret zamiri vardır. E) V. cümlenin yüklemi birleşik çekimlidir.

17. I. Bu filmlerde hareketi sağlamak içinse çizilen kartlar, cihaz yardımıyla birbiri ardına oynatılır. H. Animasyon gösterimlerinde kullanılan üstün teknoloji sayesinde artık sinema salonlarında birbirinden de- ğerli animasyonlar gösterime girmektedir. III. Öyle ki koltuklarına rahatça kurulup izlediğimiz bir ani- masyon filminin her bir saniyesinde yaklaşık 30 adet kart geçmektedir. IV. Oynatılan kartların ortalama bir filmdeki sayısı 90 ile 130 bin arasında değişmektedir. V. Animasyon filmler, usta sanatçıların çizdiği resimlerin, yani kartların, bilgisayar yardımıyla hareket ettirilme- siyle yapılmaktadır. Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluştu- racak şekilde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I. 11. C) III. D) IV. E) V.

2. Hafta C. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız. 1. Aşağıdakilerden hangisi yazmanın kişiye sağladığı psikolojik katkılardan biri değildir? A) Empati duygusunu geliştirmesi B) İnsanın kalıcı olma isteğine yardımcı olması C) Öz güven ve öz yeterlik duygusu vermesi D) Toplum içinde statü kazandırması E) Düşünceleri kâğıda aktarma olanağı sunması ders kitaplarının size anlattıkları-

B B - I. başta solunum sistemi olmak üzere S II. bu teknolojinin özünü oluşturan nanopartiküllere dikkat- leri çevirmekle birlikte 2 III. insan vücudundaki toksit etkileri üzerine yapılan çalış- 5 malar sınırlıdır IV. nanoteknolojide kullanılan bazı nanopartiküllerin V. nanoteknolojinin akıl almaz hızla ilerleyişi 1 Yukarıdaki numaralanmış sözlerden anlamlı bir bütün oluşturulmak istenirse hangisi sondan ikinci olur? A) I B) II C) III D) IV E) V B Deha; doğa aracılığıyla sanata kural veren yetenek, öz- gürlük alanından doğaya geçişi sağlayan bir sistemdir. Estetik ideallerin aktarımı olarak belirlenen "güzel"in ak-

1. Yatağınızın başucuna gece içmek için bir bardak su sabaha kaldığında onun tadında bir tuhaflaşma olduğunu ----. Bunun nedeni suyun içerisinde çeşitli iyonlar ve başka moleküllerin de olmasıdır. Bu kimyasal yapıda zamanla gerçekleşen küçük değişiklikler dahi suyun tadının ---- yol açar. ---- Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? dakilerden A bıraktığınız - fark edersiniz - değişmesine B) koyduğunuz - öğrenirsiniz - acımasına söylediğiniz - merak edersiniz - ekşimesine D) getirdiğiniz - görürsünüz - güzelleşmesine E) depoladığınız - anlarsınız - yoğunlaşmasına

7. Öz güven, kişinin kendisine yönelik olumlu yargılarının ol- ması, kendisini sevmesi, kendi değerinin farkına varması, kendisiyle barışık olması ve en önemlisi de kendisini oldu- ğu gibi kabul etmesidir. Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Tamlayan eki almış sözcükler vardır. B) Bulunma eki almış sözcük kullanılmıştır. C) İyelik eki almış sözcükler vardır. D) Çoğul eki almış sözcük kullanılmıştır. E) Belirtme eki almış sözcükler vardır. 1 G 1-

ÖSYM tipi 4. (1) Ben baharı severim. (II) Badem ve erik ağaçlarının dalları, pencerelerden içeri girmek istiyormuş gibi görünür. (III) Bahçelerin duvarlarından sarkarlar. (IV) Kendi hayali- ne dalmış yolcunun başına çiçek atarlar. (V) Bazen rüzgâr olursa an, çiçek yağıyor sanır. TÖSYM Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, tür adı nesne görevinde kullanılmıştır. B) II. cümlede, zincirleme isim tamlaması vardır. C) III. cümlede, dolaylı tümleç isim tamlamasından oluş- muştur. D) IV. cümlede, yönelme hâli eki alan bir isim vardır. E) V. cümlenin yüklemi ek eylem alan bir isimdir. 5. (1) Gece, benim en sevdiğim zamandır. (II) Güneşin batışından itibaren hislerimde bir yenilenme ortaya çıkar. (III) Bazen bakışımı, batının gittikçe hazin, karanlık görü- nen ufuklarına dikerim. (IV) Gözümü kırpmaksızın bir zamana kadar o hâlde dururum. (V) Güneş, son derece kızgın bir sac parçası gibi kızarır. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? 011 1. Aşağıda çokluk A) Baş Şiirl Sını geç D) Biri ve 8. 1. Bu sur E IV. D V. Num göre A) I.

3 (1) Uzlaşımsal ortak kabul; zamanla, günümüz genç şair ve akademisyenlerinin İkinci Yeni'ye çeşitli etkilerden uzak ba- kabilme şansını vermiştir. (II) Bu genel kabulden zorunlu ola- rak çıkan sonuç; yandaş olsun, karşıt olsun 1960'lı yıllardan sonra şiir yazan herkesin İkinci Yeni'nin yarattığı şiir dili at- mosferinden bir şekilde etkilendiğidir. (III) İkinci Yeni şairleri 1980-1990'li yıllarda bile 1980 sonrası dönemdeki şiir orta- mında gençlerin her türlü atılımı karşısında güçlü bir çekim noktası oluşturuyordu. (IV) Genç şairler, genç şiirin ne oldu- ğu konusunda İkinci Yenici şairlerin ağzından çıkacak söz- cüklere bakıyordu. (V) Gençler her ne kadar farklılıklarını vur- gulasalar da bu farklılığın onanması bile İkinci Yenici şairler- den ya da ellili yıllardan gelen şairlerden bekleniyordu. 5. TEST Paragrafta Yapı - III Bu parçada numaralanmış cümleleri hangisi düşünce- nin akışını bozmaktadır? A)T B) II C) I D) IV E) V